Yves Morieux: As work gets more complex, 6 rules to simplify

Yves Morieux: İşler daha karmaşık hale geldikçe, sadeleştirmek için 6 kural

496,089 views

2014-01-23 ・ TED


New videos

Yves Morieux: As work gets more complex, 6 rules to simplify

Yves Morieux: İşler daha karmaşık hale geldikçe, sadeleştirmek için 6 kural

496,089 views ・ 2014-01-23

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Eren Gokce Gözden geçirme: Ramazan Şen
00:12
I have spent the last years
0
12739
2000
Son yılları
00:14
trying to resolve two enigmas:
1
14739
2659
iki muammayı çözmeyi çalışmakla geçirdim:
00:17
Why is productivity so disappointing
2
17398
4361
Verimlilik çalıştığım bütün şirketlerde
00:21
in all the companies where I work?
3
21759
1882
neden bu kadar hayal kırıklığına uğratıyor?
00:23
I have worked with more than 500 companies.
4
23641
3694
500'den fazla şirketle çalıştım.
00:27
Despite all the technological advances --
5
27335
2445
Bütün teknolojik ilerlemelere rağmen--
00:29
computers, I.T., communications, telecommunications,
6
29780
3292
bilgisayarlar, B.T., iletişim, telekomünikasyon,
00:33
the Internet.
7
33072
2361
internet.
00:35
Enigma number two:
8
35433
1398
İki numaralı muamma:
00:36
Why is there so little engagement at work?
9
36831
3032
Niye böylesine az ilgi duyuluyor işe?
00:39
Why do people feel so miserable,
10
39863
2104
İnsanlar neden bu kadar mutsuz,
00:41
even actively disengaged?
11
41967
3650
hatta aktif olarak kopuk?
00:45
Disengaging their colleagues.
12
45617
1524
İş arkadaşlarının ilgisini azaltıyorlar.
00:47
Acting against the interest of their company.
13
47141
4731
Şirketlerinin çıkarına aykırı davranıyorlar.
00:51
Despite all the affiliation events,
14
51872
4104
Her türlü birleştirici etkinliğe rağmen,
00:55
the celebration, the people initiatives,
15
55976
3997
kutlamalar, çalışan inisiyatifleri,
00:59
the leadership development programs to train
16
59973
2599
liderlik geliştirme programları,
01:02
managers on how to better motivate their teams.
17
62572
4384
yöneticilere ekiplerini nasıl daha iyi motive edeceklerini öğretmek için.
01:06
At the beginning, I thought there was
18
66956
1738
Başlangıçta, tavuk ve yumurta olayının
01:08
a chicken and egg issue:
19
68694
1969
olduğunu düşündüm:
01:10
Because people are less engaged, they are less productive.
20
70663
2552
İnsanların ilgisi az olduğu için, az verimliler.
01:13
Or vice versa, because they are less productive,
21
73215
2237
Ya da tam tersi, az verimli oldukları için,
01:15
we put more pressure and they are less engaged.
22
75452
2191
daha fazla baskı uyguluyoruz ve daha az ilgili oluyorlar.
01:17
But as we were doing our analysis
23
77643
1868
Ancak analizlerimizi yaparken,
01:19
we realized that there was a common root cause
24
79511
1921
bu iki meselenin,
01:21
to these two issues
25
81432
1383
aslında, yönetimin temel prensiplerine bağlantılı olan
01:22
that relates, in fact, to the basic pillars of management.
26
82815
4556
ortak temel bir nedeni olduğunu fark ettik.
01:27
The way we organize is based on two pillars.
27
87371
3170
Organize edişimiz iki payandaya dayanıyor.
01:30
The hard -- structure, processes, systems.
28
90541
2753
Katı- yapı, süreçler, sistemler.
01:33
The soft --
29
93294
1224
Yumuşak-
01:34
feelings, sentiments, interpersonal relationships, traits, personality.
30
94518
5455
hisler, duygular, insanlar arası ilişkiler, özellikler, kişilikler.
01:39
And whenever a company
31
99973
1472
Ve ne zaman bir şirket
01:41
reorganizes, restructures, reengineers,
32
101445
3710
yeniden organize olsa, yeniden yapılansa, yeniden düzenlense,
01:45
goes through a cultural transformation program,
33
105155
2448
kültürel değişim programından geçse,
01:47
it chooses these two pillars.
34
107603
2030
bu iki dayanağı seçer.
01:49
Now, we try to refine them,
35
109633
2049
Şimdi, bunları süzgeçten geçirmeye çalışıyoruz,
01:51
we try to combine them.
36
111682
1896
birleştirmeye çalışıyoruz.
01:53
The real issue is --
37
113578
1628
Asıl mesele ise --
01:55
and this is the answer to the two enigmas --
38
115206
2037
ve bu o iki muammaya da cevaptır --
01:57
these pillars are obsolete.
39
117243
2934
bu prensipler geçersizdir.
02:00
Everything you read in business books is based
40
120177
2682
İş kitaplarında okuduğunuz her şey
02:02
either on one or the other
41
122859
1665
ya birine ya diğerine dayanır
02:04
or their combination.
42
124524
1267
ya da kombinasyonlarına.
02:05
They are obsolete.
43
125791
1314
Bunlar artık geçersiz.
02:07
How do they work
44
127105
2297
İşin yeni karmaşıklığı karşısında,
02:09
when you try to use these approaches
45
129402
2287
bu yaklaşımları kullanmaya çalıştığınız zaman
02:11
in front of the new complexity of business?
46
131689
2148
bunlar nasıl çalışır?
02:13
The hard approach, basically is that you start from strategy,
47
133837
2997
Katı yaklaşım, esas olarak stratejiden,
02:16
requirements, structures, processes, systems, KPIs, scorecards,
48
136834
3629
gereksinimlerden, yapılardan, süreçlerden, sistemlerden, APG'lerden, karnelerden,
02:20
committees, headquarters, hubs, clusters,
49
140463
2877
komitelerden, genel müdürlüklerden, merkezlerden, kümelerden
02:23
you name it.
50
143340
1110
ve benzerlerinden başlamaktır.
02:24
I forgot all the metrics, incentives, committees, middle offices and interfaces.
51
144450
5431
Bütün o matrisleri, teşvikleri, komiteleri, ara ofisleri ve arayüzleri unuttum.
02:29
What happens basically on the left,
52
149881
1995
Kısaca solda olan,
02:31
you have more complexity, the new complexity of business.
53
151876
3264
daha fazla karmaşıklığa, yeni iş karmaşıklığına sahip olunması.
02:35
We need quality, cost, reliability, speed.
54
155140
4287
Kaliteye, maliyete, güvenirliğe, hıza ihtiyacımız var.
02:39
And every time there is a new requirement,
55
159427
2386
Ve ne zaman yeni bir gereksinim olsa,
02:41
we use the same approach.
56
161813
1479
aynı yaklaşımı benimsiyoruz.
02:43
We create dedicated structure processed systems,
57
163292
3113
Özel yapılanmış süreçli sistemler yaratıyoruz,
02:46
basically to deal with the new complexity of business.
58
166405
3238
esasen yeni iş karmaşıklığıyla başa çıkabilmek adına.
02:49
The hard approach creates just complicatedness
59
169643
3739
Katı yaklaşım organizasyonlarda
02:53
in the organization.
60
173382
1838
sadece karmaşa yaratır.
02:55
Let's take an example.
61
175220
1578
Bir örneği ele alalım.
02:56
An automotive company, the engineering division
62
176798
2896
Bir otomotiv şirketinde, mühendislik bölümü
02:59
is a five-dimensional matrix.
63
179694
1792
beş boyutlu bir matris.
03:01
If you open any cell of the matrix,
64
181486
2032
Matrisin herhangi bir hücresini açarsanız,
03:03
you find another 20-dimensional matrix.
65
183518
3013
diğer bir 20-boyutlu matrisle karşılaşırsınız.
03:06
You have Mr. Noise, Mr. Petrol Consumption,
66
186531
2863
Bay Gürültü, Bay Benzin Tüketimi,
03:09
Mr. Anti-Collision Properties.
67
189394
1958
Bay Çatışmayı Önleyici Özellikler'iniz var.
03:11
For any new requirement,
68
191352
1830
Her bir yeni gereksinim için,
03:13
you have a dedicated function
69
193182
1875
o işe adanmış bir fonksiyonunuz var,
03:15
in charge of aligning engineers against
70
195057
2789
mühendisleri yeni gereksinimlerle
03:17
the new requirement.
71
197846
1548
uyumlu hale getirmekten sorumlu.
03:19
What happens when the new requirement emerges?
72
199394
2599
Yeni gereksinim ortaya çıktığı zaman ne olur?
03:21
Some years ago, a new requirement
73
201993
2092
Birkaç yıl önce, pazarda yeni bir
03:24
appeared on the marketplace:
74
204085
1847
gereksinim ortaya çıktı :
03:25
the length of the warranty period.
75
205932
2151
Garanti süresinin uzunluğu.
03:28
So therefore the new requirement is repairability,
76
208083
2935
Bu sebeple yeni gereksinim onarılabilirlik,
03:31
making cars easy to repair.
77
211018
1500
arabaları kolay tamir edilir yapmak.
03:32
Otherwise when you bring the car to the garage to fix the light,
78
212518
4006
Aksi taktirde, arabayı farları tamir etmek üzere tamirhaneye getirdiğinizde,
03:36
if you have to remove the engine
79
216524
2257
eğer farlara ulaşmak için motoru
03:38
to access the lights,
80
218781
1329
sökmek zorunda kalıyorsanız,
03:40
the car will have to stay one week in the garage
81
220110
2439
araba tamirhanede iki saat kalmak yerine
03:42
instead of two hours, and the warranty budget will explode.
82
222549
2887
bir hafta kalıyor ve garanti bütçesi fırlıyor.
03:45
So, what was the solution using the hard approach?
83
225436
2945
O zaman, katı yaklaşımı kullanarak çözüm nasıldı?
03:48
If repairability is the new requirement,
84
228381
3050
Eğer onarılabilirlik yeni bir gereksinim ise,
03:51
the solution is to create a new function,
85
231431
2089
çözüm yeni bir fonksiyon yaratmak,
03:53
Mr. Repairability.
86
233520
2173
Bay Onarılabilirlik.
03:55
And Mr. Repairability creates the repairability process.
87
235693
3943
Ve Bay Onarılabilirlik, onarılabilirlik sürecini yaratır.
03:59
With a repairability scorecard, with a repairability metric
88
239636
3858
Bir onarılabilirlik karnesiyle, bir onarılabilirlik matrisiyle
04:03
and eventually repairability incentive.
89
243494
2814
ve en son olarak da onarılabilirlik teşviğiyle.
04:06
That came on top of 25 other KPIs.
90
246308
3764
Bu da, diğer 25 APG'nin üzerine gelmiş oldu.
04:10
What percentage of these people is variable compensation?
91
250072
3506
Bu insanların yüzde kaçı değişken ücretli?
04:13
Twenty percent at most, divided by 26 KPIs,
92
253578
3827
En fazla yüzde yirmisi, 26 APG'ye bölününce,
04:17
repairability makes a difference of 0.8 percent.
93
257405
4097
onarılabilirlik yüzde 0,8 fark yaratıyor.
04:21
What difference did it make in their actions,
94
261502
2060
Eylemlerinde ne gibi bir değişikliğe neden oldu bu,
04:23
their choices to simplify? Zero.
95
263562
2622
yani kısaca tercihlerinde? Sıfır.
04:26
But what occurs for zero impact? Mr. Repairability, process,
96
266184
3665
Ancak sıfır etki için neler oldu? Bay Onarılabilirlik, süreç,
04:29
scorecard, evaluation, coordination with the 25 other coordinators
97
269849
4673
karne, değerlendirme, diğer 25 koordinatörle koordinasyon,
04:34
to have zero impact.
98
274522
1896
sıfır etki elde etmek için.
04:36
Now, in front of the new complexity of business,
99
276418
2541
Şimdi, yeni iş karmaşıklığı karşısında,
04:38
the only solution is not drawing boxes
100
278959
2937
tek çözüm, rapor veren çizgilerle beraber
04:41
with reporting lines.
101
281896
2426
kutular çizmek değil.
04:44
It is basically the interplay.
102
284322
3085
Esasen bu, etkileşimdir.
04:47
How the parts work together.
103
287407
2571
Yolların birarada nasıl çalıştığıdır.
04:49
The connections, the interactions, the synapses.
104
289978
4732
Bağlantılar, etkileşimler, sinapslar.
04:54
It is not the skeleton of boxes, it is the nervous system
105
294710
4503
Kutuların iskeleti değildir, uyabilirlik ve aklın
04:59
of adaptiveness and intelligence.
106
299213
3037
sinir sistemidir.
05:02
You know, you could call it cooperation, basically.
107
302250
2900
Yani, buna kısaca işbirliği denebilir.
05:05
Whenever people cooperate,
108
305150
2539
Ne zaman insanlar işbirliği içine girse,
05:07
they use less resources. In everything.
109
307689
3928
daha az kaynak kullanırlar, herşeyde.
05:11
You know, the repairability issue
110
311617
2532
Yani, onarılabilirik meselesi,
05:14
is a cooperation problem.
111
314149
2752
bir işbirliği sorunu.
05:16
When you design cars, please take into account
112
316901
3221
Araba tasarladığınızda, lütfen
satış sonrası tamirhanelerde arabayı tamir edenlerin ihtiyaçlarını
05:20
the needs of those who will repair the cars
113
320122
2708
05:22
in the after sales garages.
114
322830
3107
göz önüne alın.
05:25
When we don't cooperate we need more time,
115
325937
2617
İşbirliği yapmadığımızda, daha fazla zamana,
05:28
more equipment, more systems, more teams.
116
328554
3782
daha fazla ekipmana, daha fazla sisteme, daha fazla ekibe ihtiyacımız var.
05:32
We need -- When procurement, supply chain, manufacturing don't cooperate
117
332336
5091
İhtiyacımız var--
Satınalma, tedarik zinciri, üretim işbirliği yapmadığında,
05:37
we need more stock, more inventories, more working capital.
118
337427
2778
daha fazla stok, daha fazla envanter, daha fazla işletme sermayesine ihtiyacımız var.
05:40
Who will pay for that?
119
340205
1941
Bunu kim ödeyecek?
05:42
Shareholders? Customers?
120
342146
1962
Hissedarlar? Müşteriler?
05:44
No, they will refuse.
121
344108
1331
Hayır, bunu red edecekler.
05:45
So who is left? The employees,
122
345439
2809
Peki geriye kim kaldı? Çalışanlar,
05:48
who have to compensate through their super
123
348248
2708
işbirliğinin eksikliğini kendi aşırı bireysel çabalarıyla,
05:50
individual efforts for the lack of cooperation.
124
350956
3320
telafi etmek zorunda kalacaklar.
05:54
Stress, burnout, they are overwhelmed, accidents.
125
354276
3668
Stres, tükenme, bıkkınlık, kazalar.
05:57
No wonder they disengage.
126
357944
2824
İlgisiz olmalarına şaşmamalı.
06:00
How do the hard and the soft try to foster cooperation?
127
360768
3797
Katı ve yumuşak işbirliğini geliştirmek için ne denemeli?
06:04
The hard: In banks, when there is a problem
128
364565
4630
Katı: Bankalarda, arka ofis ve ön ofis arasında
06:09
between the back office and the front office,
129
369195
3060
bir sorun olunca,
06:12
they don't cooperate. What is the solution?
130
372255
2090
işbirliği yapmazlar. Çözüm nedir?
06:14
They create a middle office.
131
374345
3095
Ara ofis yaratırlar.
06:17
What happens one year later?
132
377440
2036
Bir yıl sonra ne olur?
06:19
Instead of one problem between the back and the front,
133
379476
2008
Arka ve ön arasında bir sorun olması yerine,
06:21
now I have two problems.
134
381484
1354
artık iki sorunum olur.
06:22
Between the back and the middle
135
382838
1123
Arka ve orta arasında
06:23
and between the middle and the front.
136
383961
2216
ve ortayla ön arasında.
06:26
Plus I have to pay for the middle office.
137
386177
2465
Artı, bir de ara ofisin maliyetini ödemek zorundayım.
06:28
The hard approach is unable to foster cooperation.
138
388642
3258
Katı yaklaşım işbirliği geliştirmeye müsait değildir.
06:31
It can only add new boxes, new bones in the skeleton.
139
391900
4436
Sadece yeni kutular ekleyebilir, iskelete yeni kemikler.
06:36
The soft approach:
140
396336
1635
Yumuşak yaklaşım:
06:37
To make people cooperate, we need to make them like each other.
141
397971
3829
İnsanları işbirliğine yönlendirmek için, birbirlerini sevmelerini sağlamamız lazım.
06:41
Improve interpersonal feelings,
142
401800
1694
Bireyler arası duyguları geliştirmek,
06:43
the more people like each other, the more they will cooperate.
143
403494
2956
insanlar daha fazla birbirini severse, daha çok işbirliği yaparlar.
06:46
It is totally wrong.
144
406450
1771
Bu tamamen yanlış.
06:48
It is even counterproductive.
145
408221
2400
Aslında tam tersi etkiliyor.
06:50
Look, at home I have two TVs. Why?
146
410621
2416
Bakın, evde iki tane televizyonum var. Neden?
06:53
Precisely not to have to cooperate with my wife.
147
413037
2872
Kısaca karımla işbirliği yapmak zorunda kalmamak için.
06:55
(Laughter)
148
415909
1640
(Gülüşmeler)
06:57
Not to have to impose tradeoffs to my wife.
149
417549
2904
Karımı fedakârlığa zorlamamak için.
07:00
And why I try not to impose tradeoffs to my wife
150
420453
4010
Ve karımı fedakârlığa zorlamak istemememin nedeni,
07:04
is precisely because I love my wife.
151
424463
2667
elbette ki karımı seviyor olmam.
07:07
If I didn't love my wife, one TV would be enough:
152
427130
3225
Eğer karımı sevmeseydim, bir televizyon yeterli olurdu:
07:10
You will watch my favorite football game,
153
430355
2495
En sevdiğim futbol maçını seyredeceksin,
07:12
if you are not happy, how is the book or the door?
154
432850
2555
eğer mutlu değilsen, bir kitap ya da kapıya ne dersin?
07:15
(Laughter)
155
435405
1203
(Gülüşmeler)
07:16
The more we like each other,
156
436608
1881
Birbirimizi ne kadar seversek,
07:18
the more we avoid the real cooperation
157
438489
2613
zor fedakârlıklar yükleyerek ilişkimizi zora sokabilecek olan
07:21
that would strain our relationships by imposing tough tradeoffs.
158
441102
4174
daha fazla gerçek işbirliğinden o kadar çok kaçınırız.
07:25
And we go for a second TV or we escalate
159
445276
3007
Ve ikinci bir televizyon alırız ya da
07:28
the decision above for arbitration.
160
448283
2924
kararı tahkim için yukarı havale ederiz.
07:31
Definitely, these approaches are obsolete.
161
451207
4709
Elbette, bu yaklaşımlar geçersizdir.
07:35
To deal with complexity, to enhance the nervous system,
162
455916
3783
Karmaşıklıkla başa çıkabilmek için, alışılmışın dışında bir sistemi geliştirmek için,
07:39
we have created what we call the smart simplicity approach
163
459699
3262
basit kurallara dayalı akıllı yalınlık yaklaşımı dediğimiz
07:42
based on simple rules.
164
462961
1520
şeyi yarattık.
07:44
Simple rule number one:
165
464481
2262
Bir numaralı basit kural:
07:46
Understand what others do.
166
466743
3025
Diğerlerinin ne yaptığını anla.
07:49
What is their real work?
167
469768
1897
Gerçek işleri nedir?
07:51
We need to go beyond the boxes,
168
471665
3635
Gerçek içeriği anlamak için kutuların ötesine,
07:55
the job descriptions, beyond the surface
169
475300
4018
iş tanımlarının, kutunun yüzeyinin
07:59
of the container, to understand the real content.
170
479318
3505
ötesine gitmemiz lazım.
08:02
Me, designer, if I put a wire here,
171
482823
2708
Ben, tasarımcı olarak, eğer buraya bir kablo koyarsam,
08:05
I know that it will mean that we will have to
172
485531
2003
biliyorum ki bu şu anlama gelecek,
08:07
remove the engine to access the lights.
173
487534
2566
farlara erişmek için motoru sökmek zorunda kalacağız.
08:10
Second, you need to reenforce integrators.
174
490100
2848
İkincisi, entegratörleri desteklemek zorundasınız.
08:12
Integrators are not middle offices, they are managers,
175
492948
3860
Entegratörler ara ofisler değildir, yöneticilerdir,
08:16
existing managers that you reinforce
176
496808
1761
desteklediğiniz mevcut yöneticiler,
08:18
so that they have power and interest
177
498569
2434
ki böylece diğerlerine işbirliği yaptırmak için,
08:21
to make others cooperate.
178
501003
2163
güçleri ve ilgileri olur.
08:23
How can you reinforce your managers as integrators?
179
503166
3732
Yöneticilerinizi entegratör olmaları için nasıl desteklersiniz?
08:26
By removing layers.
180
506898
1475
Katmanları ortadan kaldırarak.
08:28
When there are too many layers
181
508373
1364
Çok fazla katman olunca,
08:29
people are too far from the action,
182
509737
1550
insanlar eylemden uzaklaşır,
08:31
therefore they need KPIs, metrics,
183
511287
2114
bu sebeple APG'lere, matrislere ihtiyaç duyarlar,
08:33
they need poor proxies for reality.
184
513401
4328
gerçekler için zayıf vekillere ihtiyaç duyarlar.
08:37
They don't understand reality
185
517729
1602
Gerçeği anlamazlar
08:39
and they add the complicatedness of metrics, KPIs.
186
519331
3100
ve matris APG'lerin karmaşıklığını eklerler.
08:42
By removing rules -- the bigger we are,
187
522431
2452
Kuralları kaldırarak -- daha büyüdükçe,
08:44
the more we need integrators,
188
524883
1633
daha fazla entegratöre ihtiyaç duyarız,
08:46
therefore the less rules we must have,
189
526516
2321
bu sebeple yöneticilere takdire bağlı güç vermek için
08:48
to give discretionary power to managers.
190
528837
3894
daha az kurala sahip olmalıyız.
08:52
And we do the opposite --
191
532731
1127
Ve tam tersini yapıyoruz--
08:53
the bigger we are, the more rules we create.
192
533858
2186
daha büyüdükçe, daha fazla kural yaratıyoruz.
08:56
And we end up with the Encyclopedia Britannica of rules.
193
536044
3250
Ve Britannica Ansiklopedisi kadar kuralla başbaşa kalıyoruz.
08:59
You need to increase the quanitity of power
194
539294
2100
Gücün miktarını artırmak zorundasınız,
09:01
so that you can empower everybody
195
541394
1728
ki böylece kendi sağduyularını, akıllarını kullanmaları için
09:03
to use their judgment, their intelligence.
196
543122
2986
herkese yetki verebilesiniz.
09:06
You must give more cards to people
197
546108
2151
İnsanlara daha fazla kart vermek zorundasınız,
09:08
so that they have the critical mass of cards
198
548259
3357
ki böylece ciddi sayıda kartları olsun,
09:11
to take the risk to cooperate,
199
551616
1959
işbirliği yapmak için risk almak için,
09:13
to move out of insulation.
200
553575
1755
izolasyondan çıkmak için.
09:15
Otherwise, they will withdraw. They will disengage.
201
555330
2364
Aksi taktirde, kendilerini çekeceklerdir. İlgisiz kalacaklardır.
09:17
These rules, they come from game theory
202
557694
2246
Bu kurallar, oyun teorisinden geliyor
09:19
and organizational sociology.
203
559940
2228
ve örgütsel sosyolojiden.
09:22
You can increase the shadow of the future.
204
562168
2852
Geleceğin gölgesini artırabilirsiniz.
09:25
Create feedback loops that expose people
205
565020
2901
İnsanlara eylemlerinin sonuçlarını gösterecek
09:27
to the consequences of their actions.
206
567921
2601
geri besleme döngüleri yaratın.
09:30
This is what the automotive company did
207
570522
1944
Bu, otomotiv şirketinin Bay Onarılabilirlik'in hiçbir etkisinin olmadığını gördüklerinde
09:32
when they saw that Mr. Repairability had no impact.
208
572466
2790
yapmış olduğu şeydi.
09:35
They said to the design engineers:
209
575256
1635
Tasarım mühendislerine şunu söylediler:
09:36
Now, in three years, when the new car is launched on the market,
210
576891
4695
Şimdi, üç yıl sonra, yeni araba pazara çıktığında,
09:41
you will move to the after sales network, and become in charge
211
581586
2944
satış sonrası ağa geçeceksiniz ve
09:44
of the warranty budget,
212
584530
2375
garanti bütçesinden sorumlu olacaksınız
09:46
and if the warranty budget explodes,
213
586905
3379
ve eğer garanti bütçesi fırlarsa,
09:50
it will explode in your face. (Laughter)
214
590284
2667
sizin yüzünüzde patlayacak. (Gülüşmeler)
09:52
Much more powerful than 0.8 percent variable compensation.
215
592951
5941
Yüzde 0,8 değişken ücretten çok daha etkili.
09:58
You need also to increase reciprocity,
216
598892
3722
Aynı zamanda kendimize yeter hale getiren tamponları kaldırarak,
10:02
by removing the buffers that make us self-sufficient.
217
602614
3715
karşılıklı ilişkileri de artırmak zorundasınız.
10:06
When you remove these buffers,
218
606329
2472
Bu tamponları kaldırdığınızda,
10:08
you hold me by the nose, I hold you by the ear.
219
608801
2997
sen beni burnumdan tutarsın, ben de seni kulağından.
10:11
We will cooperate.
220
611798
1382
İşbirliği yaparız.
10:13
Remove the second TV.
221
613180
1540
İkinci televizyonu kaldırın.
10:14
There are many second TVs at work
222
614720
2244
İş yerinde pek çok ikinci televizyon vardır,
10:16
that don't create value,
223
616964
1301
değer yaratmazlar,
10:18
they just provide dysfunctional self-sufficiency.
224
618265
4688
sadece işlevsiz bir kendine yeterlilik sağlarlar.
10:22
You need to reward those who cooperate
225
622953
2429
İşbirliği yapanları ödüllendirmeniz
10:25
and blame those who don't cooperate.
226
625382
1679
ve işbirliği yapmayanları suçlamanız lazım.
10:27
The CEO of The Lego Group,
227
627061
3069
Lego Grup'un Genel Müdürü
10:30
Jorgen Vig Knudstorp, has a great way to use it.
228
630130
2823
Jorgen Vig Knudstorp bunu harika bir şekilde kullanır.
10:32
He says, blame is not for failure,
229
632953
2905
Der ki, suçlamak hatalar için değildir,
10:35
it is for failing to help or ask for help.
230
635858
4535
yardım etme ya da yardım isteme konusundaki başarısızlığınız içindir.
10:40
It changes everything.
231
640393
2379
Bu, herşeyi değiştirir.
10:42
Suddenly it becomes in my interest to be transparent
232
642772
2520
Gerçek zayıflıklarım, gerçek tahminlerim hakkında
10:45
on my real weaknesses, my real forecast,
233
645292
2040
birdenbire şeffaf olmak benim işime gelir,
10:47
because I know I will not be blamed if I fail,
234
647332
2086
çünkü bilirim ki eğer başarısız olursam suçlanmayacağım,
10:49
but if I fail to help or ask for help.
235
649418
3868
yardım etme ya da yardım isteme konusunda başarısız olmak dışında.
10:53
When you do this, it has a lot of implications
236
653286
2927
Bunu yapınca, örgütsel plan üzerinde,
10:56
on organizational design.
237
656213
2945
pek çok etkisi olur.
10:59
You stop drawing boxes, dotted lines, full lines;
238
659158
2418
Kutuları, kesikli çizgileri, tam çizgileri çizmeyi bırakırsınız;
11:01
you look at their interplay.
239
661576
1390
etkileşimlerine bakarsınız.
11:02
It has a lot of implications on financial policies
240
662966
2979
Kullandığımız finansal politikalar üzerinde
11:05
that we use.
241
665945
1214
pek çok etkisi vardır.
11:07
On human resource management practices.
242
667159
2622
İnsan kaynakları yönetimi uygulamaları üzerinde.
11:09
When you do that, you can manage complexity,
243
669781
2424
Bunu yapınca, karmaşıklığı,
11:12
the new complexity of business,
244
672205
1593
yeni iş karmaşıklığını,
11:13
without getting complicated.
245
673798
2933
komplike hale gelmeden yönetebilirsiniz.
11:16
You create more value with lower cost.
246
676731
3650
Daha düşük maliyetle daha fazla değer yaratırsınız.
11:20
You simultaneously improve performance and satisfaction at work
247
680381
4574
İş yerinde performans ve memnuniyeti aynı anda iyileştirirsiniz,
11:24
because you have removed the common root cause
248
684955
2729
çünkü her iki karmaşıklığa da mani olan
11:27
that hinders both.
249
687684
1616
temel nedeni kaldırdınız.
11:29
Complicatedness: This is your battle, business leaders.
250
689300
4710
Bu sizin savaşınız, iş liderleri.
11:34
The real battle is not against competitors.
251
694010
2827
Gerçek savaş, rakiplere karşı değildir.
11:36
This is rubbish, very abstract.
252
696837
2421
Bu saçmalıktır, çok soyut.
11:39
When do we meet competitors to fight them?
253
699258
2663
Savaşmak için rakiplerle ne zaman karşılaşırız?
11:41
The real battle is against ourselves,
254
701921
2901
Gerçek savaş kendimizledir,
11:44
against our bureaucracy, our complicatedness.
255
704822
3354
bürokrasimizle, karmaşıklığımızla.
11:48
Only you can fight, can do it.
256
708176
3157
Sadece siz savaşabilirsiniz, siz yapabilirsiniz.
11:51
Thank you.
257
711333
2087
Teşekkürler.
(Alkış)
11:53
(Applause)
258
713420
2692
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7