The unexpected math behind Van Gogh's "Starry Night" - Natalya St. Clair

Van Gogh'un "Yıldızlı Gece" tablosunun ardındaki beklenmeyen matematik - Natalya St. Clair

Çeviri: Suleyman Cengiz Gözden geçirme: Yunus ASIK

One of the most remarkable aspects of the human brain

İnsan beyninin en dikkat çekici yönlerinden biri

is its ability to recognize patterns and describe them.

modelleri fark edebilme ve tarif edebilme kabiliyetidir.

Among the hardest patterns we've tried to understand

Anlamaya çalıştığımız en zor modeller arasında

is the concept of turbulent flow in fluid dynamics.

akışkanlar dinamiğindeki türbülanslı akış kavramı gelir.

The German physicist Werner Heisenberg said,

Alman fizikçi Werner Heisenberg şunları söylemektedir:

"When I meet God, I'm going to ask him two questions:

"Tanrıyla karşılaştığımda ona iki soru soracağım:

why relativity and why turbulence?

Neden izafiyet ve neden türbülans?

I really believe he will have an answer for the first."

İlki için cevabının olacağına gerçekten inanıyorum."

As difficult as turbulence is to understand mathematically,

Türbülans kadar zor olanı matematiksel yolla anlamaktır,

we can use art to depict the way it looks.

nasıl göründüğünü resimle tasvir edebiliriz.

In June 1889, Vincent van Gogh painted the view just before sunrise

1889 Haziran'da Vincent van Gogh güneş doğmadan hemen önce

from the window of his room at the Saint-Paul-de-Mausole asylum

Saint-Rémy-de-Provence Saint-Paul-de-Mausole akıl hastanesindeki

in Saint-Rémy-de-Provence,

odasının penceresinden manzarayı resmetti.

where he'd admitted himself after mutilating his own ear

Burada psikotik bir olayda kulağını kestikten sonra

in a psychotic episode.

kendini itiraf etmişti.

In "The Starry Night," his circular brushstrokes

"Yıldızlı Gece" tablosundaki dairesel fırça darbeleri

create a night sky filled with swirling clouds and eddies of stars.

fırıl fırıl dönen bulutlar ve yıldız anaforlarıyla dolu bir gece oluşturmuştur.

Van Gogh and other Impressionists represented light in a different way

Van Gogh ve diğer Empresyonistler ışığı kendi seleflerinden

than their predecessors,

farklı yorumlamışlardır,

seeming to capture its motion, for instance,

hareketini yakalamak ister gibi, örneğin,

across sun-dappled waters,

güneş-benekli sular karşısında

or here in star light that twinkles and melts

veya burada mavi gece göğünün uysal dalgaları arasında

through milky waves of blue night sky.

parıldayan ve eriyen yıldız ışığında.

The effect is caused by luminance,

Etki parlaklıkla ortaya çıkar,

the intensity of the light in the colors on the canvas.

kanvasta renklerdeki ışığın yoğunluğu ile.

The more primitive part of our visual cortex,

Kontrast ve hareketi gören ama rengi görmeyen

which sees light contrast and motion, but not color,

görsel korteksimizin daha ilkel kısmı,

will blend two differently colored areas together

farklı renkteki iki bölgeyi aynı parlaklığa sahiplerse

if they have the same luminance.

birbirine karıştıracaktır.

But our brains' primate subdivision

Fakat beynimizin primat alt kısmı

will see the contrasting colors without blending.

kontrast oluşturan renkleri karıştırmadan görecektir.

With these two interpretations happening at once,

Bu iki canlandırmanın aynı anda oluşmasıyla, tuhaf şekilde

the light in many Impressionist works seems to pulse, flicker and radiate oddly.

birçok Empresyonistin çalışmasında ışık titreşiyor ve saçılıyor gibi görünür.

That's how this and other Impressionist works

Bu ve diğer Empresyonistlerin çalışmaları ışığın

use quickly executed prominent brushstrokes

nasıl hareket ettiğiyle ilgili çarpıcı biçimde gerçek bir şeyleri

to capture something strikingly real about how light moves.

yakalamak için hızlıca yapılmış belirgin fırça darbelerini kullanır.

Sixty years later, Russian mathematician Andrey Kolmogorov

60 yıl sonra Rus matematikçi Andrey Kolmogorov

furthered our mathematical understanding of turbulence

türbülansın matematiksel anlatımını geliştirdi:

when he proposed that energy in a turbulent fluid at length R

R uzunluğundaki türbülanslı bir sıvıda enerjinin

varies in proportion to the 5/3rds power of R.

R'nin 5/3 kuvveti ile orantılı şekilde değiştiğini söyledi.

Experimental measurements show Kolmogorov

Deneysel ölçümler Kolmogorov'un

was remarkably close to the way turbulent flow works,

türbülans akışının çalışma prensibine çok yaklaştığını gösteriyor,

although a complete description of turbulence

buna rağmen türbülansın tam tarifi

remains one of the unsolved problems in physics.

fizikte çözülemeyen problemlerden biri olarak duruyor.

A turbulent flow is self-similar if there is an energy cascade.

Bir türbülanslı akış eğer bir enerji çağlayanı varsa özbenzeştir.

In other words, big eddies transfer their energy to smaller eddies,

Yani büyük girdaplar enerjilerini küçüklere aktarırlar,

which do likewise at other scales.

onlar da kendinden küçüklere.

Examples of this include Jupiter's Great Red Spot,

Bunun örnekleri arasında Jüpiter'in Büyük Kırmızı Noktası,

cloud formations and interstellar dust particles.

bulut formasyonları ve yıldızlararası toz parçacıkları bulunur.

In 2004, using the Hubble Space Telescope,

2004'te Hubble Uzay Teleskobu'nu kullanarak bilim insanları

scientists saw the eddies of a distant cloud of dust and gas around a star,

bir yıldızın etrafında uzak bir gaz ve toz bulutunun anaforlarını gördüler

and it reminded them of Van Gogh's "Starry Night."

ve bu onlara Van Gogh'un "Yıldızlı Gece"sini hatırlattı.

This motivated scientists from Mexico, Spain and England

Bu, Meksika, İspanya ve İngiltere'den bilim insanlarını Van Gogh'un

to study the luminance in Van Gogh's paintings in detail.

tablolarındaki parlaklığı detaylıca incelemeye yöneltti.

They discovered that there is a distinct pattern of turbulent fluid structures

Çoğu Van Gogh tablolarında gizli Kolmogorov'un denklemine yakın

close to Kolmogorov's equation hidden in many of Van Gogh's paintings.

türbülanslı akış yapılarının açık bir modelinin varlığını buldular.

The researchers digitized the paintings,

Araştırmacılar tabloları sayısallaştırdı

and measured how brightness varies between any two pixels.

ve iki piksel arasında parlaklığın nasıl değiştiğini ölçtüler.

From the curves measured for pixel separations,

Piksel ayırmaları için ölçülen eğrilerden

they concluded that paintings from Van Gogh's period of psychotic agitation

Van Gogh'un psikotik sıkıntılar dönemi tablolarının belirgin şekilde

behave remarkably similar to fluid turbulence.

akışkan türbülansına benzer davranış gösterdiğini belirlediler.

His self-portrait with a pipe, from a calmer period in Van Gogh's life,

Van Gogh'un sakin dönemlerinden kalma, bir pipoyla kendi portresinde

showed no sign of this correspondence.

bu benzerlikten eser bulunamadı

And neither did other artists' work

ve diğer ressamların ilk bakışta

that seemed equally turbulent at first glance,

benzer şekilde türbülanslı gözüken çalışmalarında da,

like Munch's "The Scream."

Munch'un "Çığlık" tablosu gibi.

While it's too easy to say Van Gogh's turbulent genius

Van Gogh'un türbülanslı zekâsının onun türbülansı resmetmesini

enabled him to depict turbulence,

sağladığını söylemek çok kolayken,

it's also far too difficult to accurately express the rousing beauty of the fact

doğanın insandan önce de oluşturduğu fevkalade zor kavramlardan birini,

that in a period of intense suffering,

Van Gogh'un aşırı acı çektiği

Van Gogh was somehow able to perceive and represent

bir dönemde her nasılsa sezip betimlemesi

one of the most supremely difficult concepts

ve hareket, akışkan ve ışığın en derin gizemleriyle

nature has ever brought before mankind,

özgün akıl gözünü birleştirmesi

and to unite his unique mind's eye

gerçeğinin heyecan verici güzelliğini

with the deepest mysteries of movement, fluid and light.

doğru şekilde ifade etmek de oldukça zor olsa gerek.