What if there were 1 trillion more trees? - Jean-François Bastin

Çeviri: Nihal Aksakal Gözden geçirme: Gözde Alpçetin

Standing at almost 84 meters tall,

Neredeyse 84 metre uzunluğundaki bu ağaç

this is the largest known living tree on the planet.

gezegendeki bilinen en büyük canlı ağaç.

Nicknamed General Sherman,

Takma adı General Sherman olan bu dev sekoya,

this giant sequoia has sequestered roughly 1,400 tons of atmospheric carbon

dünya üzerindeki tahmini 2.500 yıl boyunca

kabaca 1.400 ton atmosferik karbonu ele geçirdi.

over its estimated 2,500 years on earth.

Very few trees can compete with this carbon impact,

Çok az ağaç bu karbon etkisiyle rekabet edebilir

but today, humanity produces more than 1,400 tons of carbon every minute.

ancak bugün insanlık her dakika 1.400 tondan fazla karbon üretiyor.

To combat climate change,

İklim değişikliğiyle mücadele etmek için

we need to steeply reduce fossil fuel emissions,

fosil yakıt emisyonlarını

and draw down excess CO2 to restore our atmosphere’s balance

ve atmosferimizin sera gazı dengesini yeniden sağlamak için

fazla CO2'yi düşürmemiz gerekiyor.

of greenhouse gases.

But what can trees do to help in this fight?

Ama ağaçlar bu amaca yardım etmek için ne yapabilir?

And how do they sequester carbon in the first place?

İlk etapta karbonu nasıl tutuyorlar?

Like all plants, trees consume atmospheric carbon

Tüm bitkiler gibi ağaçlar da fotosentez adı verilen bir kimyasal reaksiyonla

through a chemical reaction called photosynthesis.

atmosferik karbonu tüketirler.

This process uses energy from sunlight

Bu süreç, su ve karbondioksiti oksijene

to convert water and carbon dioxide into oxygen

ve enerji depolayan karbonhidratlara dönüştürmek için

and energy-storing carbohydrates.

güneş ışığından enerji kullanır.

Plants then consume these carbohydrates in a reverse process

Bitkiler daha sonra bu karbonhidratları solunum adı verilen

called respiration, converting them to energy

ters bir işlemle tüketir,

onları enerjiye dönüştürür ve karbonu atmosfere geri verir.

and releasing carbon back into the atmosphere.

In trees, however, a large portion of that carbon isn’t released,

Ancak ağaçlarda, bu karbonun büyük bir kısmı salınmaz

and instead, is stored as newly formed wood tissue.

ve bunun yerine yeni oluşturulmuş ağaç dokusu olarak depolanır.

During their lifetimes, trees act as carbon vaults,

Ağaçlar yaşamları boyunca karbon deposu görevi görürler

and they continue to draw down carbon for as long as they grow.

ve büyüdükleri sürece karbonu düşürmeye devam ederler.

However, when a tree dies and decays,

Bununla birlikte, bir ağaç öldüğünde ve çürüdüğünde

some of its carbon will be released back into the air.

karbonunun bir kısmı tekrar havaya salınır.

A significant amount of CO2 is stored in the soil,

Binlerce yıl kalabileceği toprakta önemli miktarda CO2 depolanır.

where it can remain for thousands of years.

But eventually, that carbon also seeps back into the atmosphere.

Ama sonunda, o karbon da atmosfere geri döner.

So if trees are going to help fight a long-term problem

Dolayısıyla ağaçlar iklim değişikliği gibi

uzun vadeli bir sorunla mücadeleye yardımcı olacaklarsa

like climate change,

they need to survive to sequester their carbon

karbonlarını mümkün olan en uzun süre tutarken

for the longest period possible, while also reproducing quickly.

aynı zamanda hızla yeniden üremek için hayatta kalmaları gerekir.

Is there one type of tree we could plant that meets these criteria?

Bu kriterleri karşılayan, dikebileceğimiz bir ağaç türü var mı?

Some fast growing, long-lived, super sequestering species

Dünya çapında dağıtabileceğimiz, hızlı büyüyen, uzun ömürlü,

we could scatter worldwide?

süper sekestrasyon yapan türler?

Not that we know of.

Bildiğimiz kadarıyla yok.

But even if such a tree existed,

Ancak böyle bir ağaç olsa bile,

it wouldn’t be a good long-term solution.

uzun vadeli iyi bir çözüm olmazdı.

Forests are complex networks of living organisms,

Ormanlar, canlı organizmaların karmaşık ağları

and there’s no one species that can thrive in every ecosystem.

ve her ekosistemde gelişebilecek tek bir tür yok.

The most sustainable trees to plant are always native ones;

Dikmek için en sürdürülebilir ağaçlar her zaman yerli olanlar,

species that already play a role in their local environment.

yerel çevrelerinde zaten bir rol oynayan türler.

Preliminary research shows that ecosystems

Ön araştırma, doğal olarak oluşan ağaç çeşitliliğine sahip ekosistemlerin

with a naturally occurring diversity of trees have less competition

kaynaklar için daha az rekabete sahip olduğunu

for resources and better resist climate change.

ve iklim değişikliğine daha iyi direnç gösterdiğini gösteriyor.

This means we can’t just plant trees to draw down carbon;

Bu, karbonu düşürmek için ağaç dikemeyeceğimiz anlamına gelir,

we need to restore depleted ecosystems.

tükenmiş ekosistemleri geri getirmemiz gerekiyor.

There are numerous regions that have been clear cut

Onarılmaya hazır, tamamen kesilmiş

or developed that are ripe for restoring.

veya geliştirilmiş çok sayıda bölge var.

In 2019, a study led by Zurich’s Crowtherlab

2019'da Zürih Crowtherlab tarafından yürütülen bir araştırma,

analyzed satellite imagery of the world’s existing tree cover.

dünyanın mevcut ağaç örtüsünün uydu görüntülerini analiz etti.

By combining it with climate and soil data

Bunu iklim ve toprak verileriyle birleştirerek

and excluding areas necessary for human use,

ve insan kullanımı için gerekli alanları hariç tutarak

they determined Earth could support

Dünya'nın yaklaşık bir milyar hektarlık

nearly one billion hectares of additional forest.

ek ormanı destekleyebileceğini belirlediler.

That’s roughly 1.2 trillion trees.

Bu kabaca 1,2 trilyon ağaç demek.

This staggering number surprised the scientific community,

Bilim dünyası bu sayıyı görünce şoke oldu

prompting additional research.

ve ek araştırmalar yapılmaya başlandı.

Scientists now cite a more conservative but still remarkable figure.

Bilim insanları şimdi daha muhafazakar ama dikkate değer bir figürden bahsediyor.

By their revised estimates, these restored ecosystems

Düzenlenmiş tahminlerine göre bu geri getirilen ekosistemler,

could capture anywhere from 100 to 200 billion tons of carbon,

insanlığın karbon emisyonlarının altıda birinden fazlasını oluşturan

accounting for over one-sixth of humanity’s carbon emissions.

100-200 milyar ton karbonu tutabilir.

More than half of the potential forest canopy

Yeni restorasyon çalışmaları için potansiyel orman örtüsünün

for new restoration efforts can be found in just six countries.

yarısından fazlası sadece altı ülkede bulunabilir.

And the study can also provide insight into existing restoration projects,

Çalışma ayrıca 2030 yılına kadar 350 milyon hektarlık ormanı

restore etmeyi amaçlayan The Bonn Challenge gibi

like The Bonn Challenge,

which aims to restore 350 million hectares of forest by 2030.

mevcut restorasyon projelerine de ışık tutabilir.

But this is where it gets complicated.

Ama işler bu noktada karmaşıklaşıyor.

Ecosystems are incredibly complex,

Ekosistemler inanılmaz derecede karmaşık

and it’s unclear whether they’re best restored by human intervention.

ve insan müdahalesiyle en iyi şekilde restore edilip edilmeyecekleri belirsiz.

It’s possible the right thing to do for certain areas

Belirli alanlar için yapılacak doğru şey,

is to simply leave them alone.

onları rahat bırakmak olabilir.

Additionally, some researchers worry that restoring forests

Ek olarak bazı araştırmacılar, bu ölçekte ormanları restore etmenin

on this scale may have unintended consequences,

iklim değişikliğini gerçekten hızlandırabilecek bir hızda

like producing natural bio-chemicals

doğal biyokimyasallar üretmek gibi

at a pace that could actually accelerate climate change.

istenmeyen sonuçlara yol açabileceğinden endişe ediyor.

And even if we succeed in restoring these areas,

Bu alanları restore etmeyi başarsak bile,

future generations would need to protect them

gelecek nesillerin onları eskiden tüketen

from the natural and economic forces that previously depleted them.

doğal ve ekonomik güçlerden korumaları gerekecek.

Taken together, these challenges have damaged confidence

Birlikte ele alındığında, bu zorluklar dünya çapında

in restoration projects worldwide.

restorasyon projelerine olan güveni zedeledi.

And the complexity of rebuilding ecosystems

Ekosistemleri yeniden inşa etmenin karmaşıklığı,

demonstrates how important it is to protect our existing forests.

mevcut ormanlarımızı korumanın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.

But hopefully, restoring some of these depleted regions

Umudumuz, bu tükenmiş bölgelerden bazılarını eski haline getirmek,

will give us the data and conviction necessary to combat climate change

bize iklim değişikliğiyle daha geniş ölçekte mücadele etmek için

gerekli olan verileri ve inancı vermesi yönünde.

on a larger scale.

If we get it right, maybe these modern trees will have time to grow

Doğru anlarsak belki bu modern ağaçların

karbon taşıyan titanlara dönüşmek için zamanları olur.

into carbon carrying titans.