Young-ha Kim: Be an artist, right now!

Young-ha Kim: Sanatçı olun, hemen şimdi!

189,141 views ・ 2013-02-15

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Translator: Clair Han Reviewer: ChangHyun Lee
0
0
7000
Çeviri: Şirin Tuğbay Gözden geçirme: Diba Szamosi
00:15
The theme of my talk today is,
1
15461
1692
Bugünkü konuşmamın teması
00:17
"Be an artist, right now."
2
17153
3208
"Sanatçı olun, hemen şimdi."
00:20
Most people, when this subject is brought up,
3
20361
3057
Birçok kişi bu konu açıldığında
00:23
get tense and resist it:
4
23418
2626
gerilir ve karşı çıkar:
00:26
"Art doesn't feed me, and right now I'm busy.
5
26044
2994
"Sanat karın doyurmaz, ve zaten şu an meşgulüm.
00:29
I have to go to school, get a job,
6
29038
2376
Okula gitmem lazım, iş bulmam lazım,
00:31
send my kids to lessons ... "
7
31414
2287
çocuklarımı derse götürmem gerek..."
00:33
You think, "I'm too busy. I don't have time for art."
8
33701
5535
"Çok meşgulüm, sanat için vaktim yok" diye düşünürsünüz.
00:39
There are hundreds of reasons why we can't be artists right now.
9
39236
3461
Hemen şimdi sanatçı olamamamız için yüzlerce neden vardır.
00:42
Don't they just pop into your head?
10
42697
1555
Hemen aklınıza gelmiyor mu?
00:44
There are so many reasons why we can't be,
11
44252
1823
Neden olmamız gerektiğinden emin değiliz ama
00:46
indeed, we're not sure why we should be.
12
46075
2560
olmamamız için bu kadar çok neden var.
00:48
We don't know why we should be artists,
13
48635
1693
Neden sanatçı olmamız gerektiğini bilmiyoruz,
00:50
but we have many reasons why we can't be.
14
50328
3903
ama neden olmamamız gerektiğini biliyoruz.
00:54
Why do people instantly resist the idea of associating themselves with art?
15
54231
4375
Neden insanlar sanat ile ilişkilendirilmekten çekinir?
00:58
Perhaps you think art is for the greatly gifted
16
58606
3868
Belki sanatın sadece özel yetenekli insanlar için olduğunu
01:02
or for the thoroughly and professionally trained.
17
62474
5052
düşünüyoruz ya da profesyonel eğitimliler için olduğunu.
01:07
And some of you may think you've strayed too far from art.
18
67526
4343
Bazılarınız da sanattan çok uzaklaştığınızı düşünüyor.
01:11
Well you might have, but I don't think so.
19
71869
4618
Belki öyledir, ama ben öyle düşünmüyorum.
01:16
This is the theme of my talk today.
20
76487
2469
Bugünkü konuşmamın konusu bu.
01:18
We are all born artists.
21
78956
1802
Hepimiz sanatçı olarak doğduk.
01:20
If you have kids, you know what I mean.
22
80758
3044
Eğer çocuğunuz varsa, ne demek istediğimi biliyorsunuz.
01:23
Almost everything kids do is art.
23
83802
4885
Çocukların yaptığı neredeyse her şey sanat.
01:28
They draw with crayons on the wall.
24
88687
2578
Pastel boyalarla duvara resim çizerler.
01:31
They dance to Son Dam Bi's dance on TV,
25
91265
3152
Som Dam Bi'nin televizyondaki dansını taklit ederler
01:34
but you can't even call it Son Dam Bi's dance -- it becomes the kids' own dance.
26
94417
3858
ama Son Dam Bi'nin dansı diyemezsiniz artık - çocuğun kendi dansı olmuştur.
01:38
So they dance a strange dance and inflict their singing on everyone.
27
98275
5286
Böylece tuhaf bir dans ederler ve şarkılarıyla herkese eziyet ederler.
01:43
Perhaps their art is something only their parents can bear,
28
103561
3974
Belki de sanatları sadece ebeveynlerinin dayanabileceği bir şey
01:47
and because they practice such art all day long,
29
107535
5197
ve bütün gün sanat talimi yaptıkları için
01:52
people honestly get a little tired around kids.
30
112732
3279
insanlar gerçekten biraz yorulurlar çocukların yanında.
01:56
Kids will sometimes perform monodramas --
31
116011
3155
Çocuklar bazen tek kişilik drama performansları yapar -
01:59
playing house is indeed a monodrama or a play.
32
119166
3546
evcilik oynamak örneğin böyle bir performanstır.
02:02
And some kids, when they get a bit older,
33
122712
2679
Ve bazı çocuklar, biraz daha büyüdüklerinde,
02:05
start to lie.
34
125391
2020
yalan söylemeye başlarlar.
02:07
Usually parents remember the very first time their kid lies.
35
127411
5091
Genelde anne babalar çocuklarının ilk yalan söylediği zamanı hatırlarlar.
02:12
They're shocked.
36
132502
1345
Şok olmuşlardır.
02:13
"Now you're showing your true colors," Mom says. She thinks, "Why does he take after his dad?"
37
133847
3568
"Artık gerçek yüzünü gösteriyorsun," der anne. "Neden babasına çekiyor ki?" diye düşünür.
02:17
She questions him, "What kind of a person are you going to be?"
38
137415
3206
Çocuğu sorgular, "Nasıl bir insan olacaksın sen?"
02:20
But you shouldn't worry.
39
140621
1571
Ama endişlenmemelisiniz.
02:22
The moment kids start to lie is the moment storytelling begins.
40
142192
6220
Çocukların yalan söylemeye başladığı vakit, hikaye anlatımının başladığı vakittir.
02:28
They are talking about things they didn't see.
41
148412
2188
Görmedikleri şeyler hakkında konuşmaya başlarlar.
02:30
It's amazing. It's a wonderful moment.
42
150600
1791
Harika birşey, olağanüstü bir an.
02:32
Parents should celebrate.
43
152391
2067
Anne babalar bunu kutlamalı.
02:34
"Hurray! My boy finally started to lie!"
44
154458
4157
"Yaşasın! Oğlum yalan söylemeye başladı!"
02:38
All right! It calls for celebration.
45
158615
2229
Sorun değil! Kutlama gerektiriyor.
02:40
For example, a kid says, "Mom, guess what? I met an alien on my way home."
46
160844
3389
Örneğin, çocuğunuz "Anne, tahmin et ne oldu? Eve gelirken bir uzaylıyla tanıştım." der.
02:44
Then a typical mom responds, "Stop that nonsense."
47
164233
4451
Tipik bir anne şöyle cevap verir, "Saçmalamayı bırak."
02:48
Now, an ideal parent is someone who responds like this:
48
168684
3616
İdeal bir ebeveyn ise şöyle cevap veren kişidir:
02:52
"Really? An alien, huh? What did it look like? Did it say anything?
49
172300
3072
"Öyle mi? Uzaylı, ha? Nasıl bir görünüyordu? Bir şey söyledi mi?
02:55
Where did you meet it?" "Um, in front of the supermarket."
50
175372
1704
Nerede gördün?" "Ah, şey, süpermarketin önünde."
02:57
When you have a conversation like this,
51
177076
2322
Böyle bir diyalog içerisindeyken, çocuk bir sonra söyleyeceği
02:59
the kid has to come up with the next thing to say to be responsible for what he started.
52
179398
6375
şeyi bulmak zorunda, başlattığı hikaye için sorumlu olur.
03:05
Soon, a story develops.
53
185773
2164
Ve böylece, bir hikaye oluşur.
03:07
Of course this is an infantile story,
54
187937
4477
Tabii ki çocukça bir hikayedir,
03:12
but thinking up one sentence after the next
55
192414
3816
ama bir sonraki cümleyi düşünmek
03:16
is the same thing a professional writer like me does.
56
196230
4068
benim gibi profesyonel bir yazarın yaptığı ile aynı.
03:20
In essence, they are not different.
57
200298
2379
Özünde hiç farklı değiller.
03:22
Roland Barthes once said of Flaubert's novels,
58
202677
2686
Roland Barthes, Flaubert'in romanları hakkında şöyle demişti:
03:25
"Flaubert did not write a novel.
59
205363
2606
"Flaubert bir roman yazmadı.
03:27
He merely connected one sentence after another.
60
207969
3005
Sadece bir cümleyi diğerine bağladı.
03:30
The eros between sentences, that is the essence of Flaubert's novel."
61
210974
4727
Cümlelerinin arasındaki Eros, Flaubert'in romanının özü bu işte."
03:35
That's right -- a novel, basically, is writing one sentence,
62
215701
2783
Evet, öyle - bir roman aslında bir cümle yazmak
03:38
then, without violating the scope of the first one,
63
218484
3459
ve sonra ilkinin kapsamını bozmadan
03:41
writing the next sentence.
64
221943
1705
bir sonraki cümleyi yazmak.
03:43
And you continue to make connections.
65
223648
1509
Ve böylece bağlantılar kurmaya devam etmek.
03:45
Take a look at this sentence:
66
225157
2066
Şu cümleye bakalım:
03:47
"One morning, as Gregor Samsa was waking up from anxious dreams, he discovered that in his bed he had been changed into a monstrous verminous bug."
67
227223
2467
"Gregor Samsa, bir sabah, sıkıntılı rüyalar gördüğü uykusundan uyandığında, kendini yatağında ürkütücü dev bir böceğe dönüşmüş buldu."
03:49
Yes, it's the first sentence of Franz Kafka's "The Metamorphosis."
68
229690
2446
Evet, bu Franz Kafka'nin "Dönüşüm"ünün ilk cümlesi.
03:52
Writing such an unjustifiable sentence
69
232136
3168
Böyle mazeretsiz bir cümle yazabilmek
03:55
and continuing in order to justify it,
70
235304
2448
ve onu haklı çıkarabilmek için devam etmek...
03:57
Kafka's work became the masterpiece of contemporary literature.
71
237752
4429
Kafka'nın yapıtı, çağdaş edebiyatın bir başyapıtı oldu.
04:02
Kafka did not show his work to his father.
72
242181
2749
Kafka bunu babasına göstermedi.
04:04
He was not on good terms with his father.
73
244930
2324
Babasıyla arası iyi değildi.
04:07
On his own, he wrote these sentences.
74
247254
3796
Bu cümleleri kendi kendine yazdı.
04:11
Had he shown his father, "My boy has finally lost it," he would've thought.
75
251050
3263
Eğer babasına gösterseydi, "Oğlum iyice kendini kaybetti." diye düşünecekti babası.
04:14
And that's right. Art is about going a little nuts
76
254313
1912
Ve bu doğru. Sanat biraz kendini kaybetmek demek
04:16
and justifying the next sentence,
77
256225
2247
ve bir sonraki cümleyi haklı çıkarmak -
04:18
which is not much different from what a kid does.
78
258472
3261
bir çocuğun yaptığından çok da farklı değil.
04:21
A kid who has just started to lie
79
261733
1531
Yeni yalan söylemeye başlamış bir çocuk
04:23
is taking the first step as a storyteller.
80
263264
3126
masalcılıkta ilk adımlarını atıyor.
04:26
Kids do art.
81
266390
2561
Çocuklar sanat yapar.
04:28
They don't get tired and they have fun doing it.
82
268951
1425
Yorulmazlar ve yaparken eğlenirler.
04:30
I was in Jeju Island a few days ago.
83
270376
1761
Birkaç gün önce Jeju Adası'ndaydım.
04:32
When kids are on the beach, most of them love playing in the water.
84
272137
5112
Çocuklar kumsaldayken çoğu suda oynamayı sever.
04:37
But some of them spend a lot of time in the sand,
85
277249
2907
Ama bazıları kumda bol vakit geçirirler,
04:40
making mountains and seas -- well, not seas,
86
280156
2244
dağlar ve denizler - yok, deniz değil tabii,
04:42
but different things -- people and dogs, etc.
87
282400
3947
ama farklı şeyler - insanlar ve köpekler vs. yaparlar.
04:46
But parents tell them,
88
286347
1413
Anne babaları der ki
04:47
"It will all be washed away by the waves."
89
287760
1763
"Dalgalar hepsini sürükleyecek."
04:49
In other words, it's useless.
90
289523
1822
Bir diğer deyişle: nafile.
04:51
There's no need.
91
291345
1144
Gerek yok.
04:52
But kids don't mind.
92
292489
1866
Ama çocukların umurunda değil.
04:54
They have fun in the moment
93
294355
1171
Onlar anın içinde eğleniyorlar
04:55
and they keep playing in the sand.
94
295526
2166
ve kumla oynamaya devam ediyorlar.
04:57
Kids don't do it because someone told them to.
95
297692
2266
Çocuklar başkası söyledi diye yapmıyor bunu.
04:59
They aren't told by their boss
96
299958
1596
Müdürleri söylemiyor
05:01
or anyone, they just do it.
97
301554
2925
ya da başka biri, onlar öyle yapıyor.
05:04
When you were little, I bet you spent time enjoying the pleasure of primitive art.
98
304479
5396
Küçükken eminim ki ilkel sanatın zevkini tatmışsınızdır.
05:09
When I ask my students to write about their happiest moment,
99
309875
4362
Öğrencilerime en mutlu hissettikleri an hakkında yazmalarını söylediğimde,
05:14
many write about an early artistic experience they had as a kid.
100
314237
5924
çoğu çocukkenki bir sanat deneyimi hakkında yazar.
05:20
Learning to play piano for the first time and playing four hands with a friend,
101
320161
2755
İlk kez piyano çalmayı öğrendikleri veya ilk defa bir arkadaşla dört el çaldıkları,
05:22
or performing a ridiculous skit with friends looking like idiots -- things like that.
102
322916
5016
veya arkadaşlarıyla aptalca bir skeç oynadıkları zamanlar örneğin.
05:27
Or the moment you developed the first film you shot with an old camera.
103
327932
3351
Ya da eski bir kamerayla çekmiş olduğunuz fotoğrafları bastırdığınız an.
05:31
They talk about these kinds of experiences.
104
331283
2323
Bu tarz deneyimlerden bahsederler.
05:33
You must have had such a moment.
105
333606
2265
Sizin de böyle bir anınız olmuştur.
05:35
In that moment, art makes you happy
106
335871
1933
Böyle bir anda, sanat sizi mutlu eder
05:37
because it's not work.
107
337804
1677
çünkü işiniz değildir.
05:39
Work doesn't make you happy, does it? Mostly it's tough.
108
339481
2533
İşiniz sizi mutlu etmiyor, değil mi? Çoğu zaman zordur.
05:42
The French writer Michel Tournier has a famous saying.
109
342014
3101
Fransız yazar Michel Tournier'in ünlü bir sözü var.
05:45
It's a bit mischievous, actually.
110
345115
1690
Muzip bir şey aslında.
05:46
"Work is against human nature. The proof is that it makes us tired."
111
346805
4972
"Çalışmak insanın doğasına aykırı. Bizi yorması bunun kanıtı."
05:51
Right? Why would work tire us if it's in our nature?
112
351777
1485
Değil mi? Çalışmak doğamızda olsa niye bizi yorsun?
05:53
Playing doesn't tire us.
113
353262
1661
Eğlence bizi yormuyor.
05:54
We can play all night long.
114
354923
1435
Bütün gece eğlenebiliriz.
05:56
If we work overnight, we should be paid for overtime.
115
356358
2433
Eğer bütün gece çalışacaksak, fazla mesai almalıyız.
05:58
Why? Because it's tiring and we feel fatigue.
116
358791
3284
Neden? Çünkü yorucu ve kendimizi bitkin hissederiz.
06:02
But kids, usually they do art for fun. It's playing.
117
362075
4682
Ama çocuklar, çoğu zaman sanatı eğlence için yaparlar. Eğlencedir.
06:06
They don't draw to sell the work to a client
118
366757
2734
Bir müşteriye satmak için çizmezler,
06:09
or play the piano to earn money for the family.
119
369491
3025
ya da aile için para kazanmak için piyano çalmazlar.
06:12
Of course, there were kids who had to.
120
372516
2776
Tabii bunu yapmak zorunda olan çocuklar vardı.
06:15
You know this gentleman, right?
121
375292
1302
Bu centilmeni tanıyorsunuz, değil mi?
06:16
He had to tour around Europe to support his family --
122
376594
4086
Ailesine destek olmak için Avrupa'da tura çıkması gerekiyordu --
06:20
Wolfgang Amadeus Mozart --
123
380680
1890
Wolfgang Amadeus Mozart --
06:22
but that was centuries ago, so we can make him an exception.
124
382570
2963
ama bu yüzyıllar önceydi, bu yüzden onu istisna sayabiliriz.
06:25
Unfortunately, at some point our art -- such a joyful pastime -- ends.
125
385533
3865
Maalesef, bir noktada sanatımız - bu neşeli meşgale - biter.
06:29
Kids have to go to lessons, to school, do homework
126
389398
3390
Çocuklar derse, okula gitmelidirler, ödevlerini yapmalıdırlar
06:32
and of course they take piano or ballet lessons,
127
392788
3518
ve tabii ki piyano ve bale dersleri alırlar,
06:36
but they aren't fun anymore.
128
396306
1769
ama artık eğlenceli değildir.
06:38
You're told to do it and there's competition. How can it be fun?
129
398075
3332
Yapmanız söylenir ve artık rekabet vardır. Nasıl eğlenceli olabilir ki?
06:41
If you're in elementary school and you still draw on the wall,
130
401407
5592
İlkokuldaysanız ve hala duvara resim yapıyorsanız,
06:46
you'll surely get in trouble with your mom.
131
406999
3915
kesinlikle anneniz size kızacaktır.
06:50
Besides,
132
410914
3867
Hem,
06:54
if you continue to act like an artist as you get older,
133
414781
2580
yaşlandıkça bir sanatçı gibi davranırsanız,
06:57
you'll increasingly feel pressure --
134
417361
3668
gittikçe daha fazla baskı altında kalırsınız --
07:01
people will question your actions and ask you to act properly.
135
421029
6055
insanlar davranışlarınızı sorgular ve düzgün davranmanızı ister.
07:07
Here's my story: I was an eighth grader and I entered a drawing contest at school in Gyeongbokgung.
136
427084
6187
İşte benim hikayem: 8. sınıftaydım ve Gyeongbokgung'da okulda bir çizim yarışmasına katıldım.
07:13
I was trying my best, and my teacher came around
137
433271
2907
Çok uğraşıyordum ve öğretmenim geldi
07:16
and asked me, "What are you doing?"
138
436178
3588
ve sordu, "Ne yapıyorsun?"
07:19
"I'm drawing diligently," I said.
139
439766
1814
"Özenle çiziyorum," dedim.
07:21
"Why are you using only black?"
140
441580
1903
"Neden sadece siyah kullanıyorsun?"
07:23
Indeed, I was eagerly coloring the sketchbook in black.
141
443483
2380
Gerçekten de, defterimi hevesle siyaha boyuyordum.
07:25
And I explained,
142
445863
3069
Açıkladım,
07:28
"It's a dark night and a crow is perching on a branch."
143
448932
3247
"Karanlık bir gece ve karga bir dalın üstüne tünemiş."
07:32
Then my teacher said,
144
452179
998
Ve öğretmen dedi ki,
07:33
"Really? Well, Young-ha, you may not be good at drawing but you have a talent for storytelling."
145
453177
5322
"Gerçekten mi? Peki, Young-ha, çizimde iyi olmayabilirsin ama hikaye anlatısında yeteneklisin."
07:38
Or so I wished.
146
458499
2735
Ben, böyle demiş olmasını dilerdim.
07:41
"Now you'll get it, you rascal!" was the response. (Laughter)
147
461234
2768
"Şimdi görürsün, yaramaz seni!" asıl cevaptı. (Kahkahalar)
07:44
"You'll get it!" he said.
148
464002
1604
"Görürsün sen!" dedi.
07:45
You were supposed to draw the palace, the Gyeonghoeru, etc.,
149
465606
2682
Sarayı, Gyeonghoeru vs. boyamak gerekiyordu,
07:48
but I was coloring everything in black,
150
468288
2435
ama ben herşeyi siyaha boyamıştım,
07:50
so he dragged me out of the group.
151
470723
1684
öğretmen de beni gruptan ayırdı.
07:52
There were a lot of girls there as well,
152
472407
2020
Bir sürü kız da vardı orada
07:54
so I was utterly mortified.
153
474427
1551
ve ben tamamen korkmuştum.
07:55
None of my explanations or excuses were heard,
154
475978
4452
Hiçbir açıklamam ve özürüm duyulmadı
08:00
and I really got it big time.
155
480430
3213
ve başım dertteydi.
08:03
If he was an ideal teacher, he would have responded like I said before,
156
483643
4518
Eğer ideal bir öğretmen olsa, daha önce dediğim gibi cevap verirdi,
08:08
"Young-ha may not have a talent for drawing,
157
488161
2313
"Young-ha'nın çizime yeteneği yok belki,
08:10
but he has a gift for making up stories," and he would have encouraged me.
158
490474
3375
ama hikaye uydurmada yetenekli." ve beni desteklerdi.
08:13
But such a teacher is seldom found.
159
493849
3452
Ama böyle öğretmenler çok nadir bulunur.
08:17
Later, I grew up and went to Europe's galleries --
160
497301
2963
Daha sonra büyüdüm ve Avrupa'nın galerilerine gittim --
08:20
I was a university student -- and I thought this was really unfair.
161
500264
1901
üniversite öğrencisiyken -- ve büyük bir haksızlık olduğunu düşündüm.
08:22
Look what I found. (Laughter)
162
502165
5398
Bakın ne buldum. (Kahkahalar)
08:27
Works like this were hung in Basel while I was punished
163
507563
4325
Ben cezalandırılırken ve sarayın önünde çizimim ağzımda dururken,
08:31
and stood in front of the palace with my drawing in my mouth.
164
511888
5393
bunun gibi yapıtlar Basel'de asılıydı.
08:37
Look at this. Doesn't it look just like wallpaper?
165
517281
3006
Bakın şuna. Duvar kağıdı gibi görünmüyor mu?
08:40
Contemporary art, I later discovered, isn't explained by a lame story like mine.
166
520287
1916
Çağdaş sanat, sonradan öğrendim ki,
08:42
No crows are brought up.
167
522203
3945
benimki gibi zayıf bir hikaye ile açıklanmıyor. Kargadan bahsedilmiyor.
08:46
Most of the works have no title, Untitled.
168
526148
3333
Çoğu yapıtın ismi yok. İsimsiz.
08:49
Anyways, contemporary art in the 20th century
169
529481
3101
Her neyse, 20. yüzyılda çağdaş sanat
08:52
is about doing something weird and filling the void with explanation and interpretation --
170
532582
5369
tuhaf birşey yapmak ve boşluğu açıklama ve yorumlama ile doldurmak demek --
08:57
essentially the same as I did.
171
537951
1479
ki benim yaptığım da buydu.
08:59
Of course, my work was very amateur,
172
539430
2748
Tabii, benim yapıtım çok amatördü,
09:02
but let's turn to more famous examples.
173
542178
3289
ama daha ünlü örneklere geçelim.
09:05
This is Picasso's.
174
545467
2601
Bu Picasso'nun.
09:08
He stuck handlebars into a bike seat and called it "Bull's Head." Sounds convincing, right?
175
548068
5801
Bisiklet gidonunu seleye ekleyip, ona "Boğa Kafası" adını verdi. İkna edici değil mi?
09:13
Next, a urinal was placed on its side and called "Fountain".
176
553869
4644
Hemen yanda, yan koyulmuş "Çeşme" isimli bir pisuar.
09:18
That was Duchamp.
177
558513
1594
Duchamp'tı.
09:20
So filling the gap between explanation and a weird act with stories --
178
560107
4450
Açıklama ile tuhaf eylemin arasını hikayelerle kapatmak --
09:24
that's indeed what contemporary art is all about.
179
564557
4127
işte çağdaş sanat tam da bunu yapıyordu.
09:28
Picasso even made the statement,
180
568684
1388
Picasso'nun bir açıklaması bile var,
09:30
"I draw not what I see but what I think."
181
570072
4177
"Gördüğümü değil, düşündüğümü çizerim."
09:34
Yes, it means I didn't have to draw Gyeonghoeru.
182
574249
2517
Evet, bu demek ki benim Gyeonghoeru'yu çizmeme gerek yoktu.
09:36
I wish I knew what Picasso said back then. I could have argued better with my teacher.
183
576766
4071
Keşke o zaman Picasso'nun ne dediğini bilseydim, öğretmenle daha iyi tartışabilirdim.
09:40
Unfortunately, the little artists within us
184
580837
3802
Maalesef, içimizdeki küçük sanatçı
09:44
are choked to death before we get to fight against the oppressors of art.
185
584639
5487
sanatın baskıcıları ile savaşamadan boğuluyor.
09:50
They get locked in.
186
590126
1605
Kilitleniyorlar.
09:51
That's our tragedy.
187
591731
1083
Bu bizim trajedimiz.
09:52
So what happens when little artists get locked in, banished or even killed?
188
592814
5260
Peki içimizdeki küçük sanatçı kilitlendiğinde, kovulduğunda, hatta öldürüldüğünde ne oluyor?
09:58
Our artistic desire doesn't go away.
189
598074
1383
Sanatsal arzumuz gitmiyor.
09:59
We want to express, to reveal ourselves,
190
599457
3097
Kendimizi ifade etmek, ortaya koymak istiyoruz,
10:02
but with the artist dead, the artistic desire reveals itself in dark form.
191
602554
5238
ama bu sanatsal arzu ölü sanatçıyla çok daha karanlık bir formda ortaya çıkıyor.
10:07
In karaoke bars, there are always people who sing
192
607792
2967
Karaoke barlarında hep "She's Gone" ya da
10:10
"She's Gone" or "Hotel California,"
193
610759
2542
"Hotel California" söyleyen insanlar vardır,
10:13
miming the guitar riffs.
194
613301
2320
gitar pasajlarını taklid eden.
10:15
Usually they sound awful. Awful indeed.
195
615621
2242
Genelde berbattırlar. Gerçekten berbat.
10:17
Some people turn into rockers like this.
196
617863
2479
Bazıları bunun gibi rockçı olur.
10:20
Or some people dance in clubs.
197
620342
2073
Bazıları da gece klüblerinde danseder.
10:22
People who would have enjoyed telling stories
198
622415
3402
Hikaye anlatmayı sevebilecek insanlar da
10:25
end up trolling on the Internet all night long.
199
625817
3010
bütün gece internette geyik yaparlar.
10:28
That's how a writing talent reveals itself on the dark side.
200
628827
3395
Yazma yeteneği kendini bu şekilde belli ediyor karanlık tarafta.
10:32
Sometimes we see dads get more excited than their kids
201
632222
3953
Bazen çocuklarından daha heyecanlı babalar görürüz:
10:36
playing with Legos or putting together plastic robots.
202
636175
2985
lego ile oynarlar veya plastik bir robot yaparlar.
10:39
They go, "Don't touch it. Daddy will do it for you."
203
639160
1733
"Sakın elleme, baban senin için yapacak." derler.
10:40
The kid has already lost interest and is doing something else,
204
640893
1635
Çocuk ilgisini çoktan yitirmiştir ve başka bir şeyle uğraşıyordur,
10:42
but the dad alone builds castles.
205
642528
4009
ama baba kaleler yapar sadece.
10:46
This shows the artistic impulses inside us are suppressed, not gone.
206
646537
4478
Bu gösteriyor ki içimizdeki sanat dürtüsü yok edilmemiş, sadece bastırılmış.
10:51
But they can often reveal themselves negatively, in the form of jealousy.
207
651015
3792
Ama bazen kendilerini negatif bir şekilde de belli ederler, kıskançlık olarak.
10:54
You know the song "I would love to be on TV"? Why would we love it?
208
654807
5294
Şu şarkıyı biliyor musunuz "Televizyonda olmak isterdim"? Neden isterdik?
11:00
TV is full of people who do what we wished to do,
209
660101
3828
Televizyon bizim yapmak isteyip yapamadıklarımızı
11:03
but never got to.
210
663929
1940
yapan insanlarla dolu.
11:05
They dance, they act -- and the more they do, they are praised.
211
665869
6129
Dans ediyorlar, rol yapıyorlar - ve yaptıkça övülüyorlar.
11:11
So we start to envy them.
212
671998
3150
Ve biz de onları kıskanmaya başlıyoruz.
11:15
We become dictators with a remote and start to criticize the people on TV.
213
675148
4094
Kumandalı diktatörler oluyoruz ve televizyondaki herkesi eleştirmeye başlıyoruz.
11:19
"He just can't act." "You call that singing? She can't hit the notes."
214
679242
5853
"Hiç de rol yapamıyor." "Buna şarkı söylemek mi diyorsun? Notaları tutturamıyor."
11:25
We easily say these sorts of things.
215
685095
2290
Kolayca söyleyebiliyoruz böyle şeyleri.
11:27
We get jealous, not because we're evil,
216
687385
2943
Kıskanıyoruz, kötü insanlar olduğumuzdan değil,
11:30
but because we have little artists pent up inside us.
217
690328
4537
ama içimizde kilitlenmiş bir sanatçı olduğundan.
11:34
That's what I think.
218
694865
3586
Ben böyle düşünüyorum.
11:38
What should we do then?
219
698451
1838
Peki ne yapmalıyız?
11:40
Yes, that's right.
220
700289
777
Evet, doğru.
11:41
Right now, we need to start our own art.
221
701066
3194
Şimdi, hemen kendi sanatımızı yapmaya başlamalıyız.
11:44
Right this minute, we can turn off TV,
222
704260
1009
Şu anda,
11:45
log off the Internet,
223
705269
2449
televizyonu kapatabiliriz, internetten çıkabiliriz
11:47
get up and start to do something.
224
707718
2700
ve kalkıp bir şey yapmaya başlayabiliriz.
11:50
Where I teach students in drama school,
225
710418
1735
Öğretmenlik yaptığım tiyatro okulunda,
11:52
there's a course called Dramatics.
226
712153
2734
Sahne Etkinlikleri adlı bir ders var.
11:54
In this course, all students must put on a play.
227
714887
4190
Bu derste, öğrenciler birer tiyatro oyunu sahnelemeli.
11:59
However, acting majors are not supposed to act.
228
719077
4112
Fakat, oyunculuk öğrencileri rol yapmamalı.
12:03
They can write the play, for example,
229
723189
2020
Onlar oyunu yazabilir örneğin
12:05
and the writers may work on stage art.
230
725209
2724
ve yazarlar sahne tasarımını yapabilir.
12:07
Likewise, stage art majors may become actors, and in this way you put on a show.
231
727933
2296
Aynı şekilde sahne tasarımı öğrencileri oyunculuk yaparlar ve bu şekilde bir oyun sahnelerler.
12:10
Students at first wonder whether they can actually do it,
232
730244
3748
Önce öğrenciler merak ederler acaba gerçekten yapabilirler mi bunu,
12:13
but later they have so much fun. I rarely see anyone who is miserable doing a play.
233
733992
4563
ama sonra çok eğlenirler. Bir oyun sahnelerken mutsuz olan çok az insan gördüm.
12:18
In school, the military or even in a mental institution, once you make people do it, they enjoy it.
234
738555
4162
Okulda, orduda veya hatta bir akıl hastanesinde, bir kere insanlarla başladığınızda, hepsi zevk alır.
12:22
I saw this happen in the army -- many people had fun doing plays.
235
742717
4896
Bunu orduda gördüm -- birçok kişi oyun sahnelerken eğlendi.
12:27
I have another experience:
236
747613
2932
Başka bir deneyimim daha var:
12:30
In my writing class, I give students a special assignment.
237
750545
3634
Yazarlık dersinde öğrencilere özel bir ödev veriyorum.
12:34
I have students like you in the class -- many who don't major in writing.
238
754179
5900
Sizin gibi öğrencilerim var derste -- çoğu yazarlık okumuyor.
12:40
Some major in art or music and think they can't write.
239
760079
4577
Bazıları sanat ya da müzik okuyor ve yazamadıklarını düşünüyor.
12:44
So I give them blank sheets of paper and a theme.
240
764656
3727
Onlara boş bir kağıt ve bir konu veriyorum.
12:48
It can be a simple theme:
241
768383
1614
Basit bir konu olabilir:
12:49
Write about the most unfortunate experience in your childhood.
242
769997
2514
Çocukluğunuzdaki en talihsiz deneyim hakkında yazın.
12:52
There's one condition: You must write like crazy. Like crazy!
243
772511
3913
Tek bir koşul var: Deli gibi yazmalısınız. Deli gibi!
12:56
I walk around and encourage them,
244
776424
2733
Aralarında yürürüm ve onları teşvik ederim,
12:59
"Come on, come on!" They have to write like crazy for an hour or two.
245
779157
3744
"Haydi, haydi!" Bir iki saat kadar deli gibi yazmak zorundalar.
13:02
They only get to think for the first five minutes.
246
782901
3208
Sadece ilk beş dakika boyunca düşünebilirler.
13:06
The reason I make them write like crazy is because
247
786109
3222
Onlara deli gibi yazdırtmamın sebebi
13:09
when you write slowly and lots of thoughts cross your mind,
248
789331
2758
yavaş yazdığınızda bir sürü düşünce geçer aklınızdan
13:12
the artistic devil creeps in.
249
792089
2447
ve sanatçı şeytan belirir.
13:14
This devil will tell you hundreds of reasons
250
794536
4032
Bu şeytan size neden yazmamanız gerektiği hakkında
13:18
why you can't write:
251
798568
2930
yüzlerce sebep gösterir:
13:21
"People will laugh at you. This is not good writing!
252
801498
2835
"İnsanlar sana gülecek. Bu iyi bir yazı değil!
13:24
What kind of sentence is this? Look at your handwriting!"
253
804333
1550
Nasıl bir cümle bu? El yazına bir bak!"
13:25
It will say a lot of things.
254
805883
1577
Bir çok şey söylecek.
13:27
You have to run fast so the devil can't catch up.
255
807460
2504
Hızlı koşmalısınız ki şeytan sizi yakalayamasın.
13:29
The really good writing I've seen in my class
256
809964
4072
Derste gördüğüm en iyi yazılar uzun
13:34
was not from the assignments with a long deadline,
257
814036
2673
teslim tarihi olanlar değil,
13:36
but from the 40- to 60-minute crazy writing students did
258
816709
3484
40-60 dakika boyunca önümde kurşun kalemle
13:40
in front of me with a pencil.
259
820193
3402
çılgınca yazan öğrencilerin yazdıkları.
13:43
The students go into a kind of trance.
260
823595
1839
Öğrenciler bir çeşit transa geçerler.
13:45
After 30 or 40 minutes, they write without knowing what they're writing.
261
825434
4462
30 ya da 40 dakikadan sonra ne yazdıklarını bilmeden yazarlar.
13:49
And in this moment, the nagging devil disappears.
262
829896
2965
Ve tam bu anda, kusur bulan şeytan kaybolur.
13:52
So I can say this:
263
832861
1709
Şunu diyebilirim:
13:54
It's not the hundreds of reasons why one can't be an artist,
264
834570
4015
Bizi sanatçı yapan sanatçı olmamız için gerekli olan bu tek nedendir,
13:58
but rather, the one reason one must be that makes us artists.
265
838585
4250
sanatçı olmamamız için bulduğumuz yüzlerce neden değil.
14:02
Why we cannot be something is not important.
266
842835
1709
Neden bir şeyi olamadığımız önemli değildir.
14:04
Most artists became artists because of the one reason.
267
844544
3150
Çoğu sanatçı, bu tek nedenden dolayı sanatçı olmuştur.
14:07
When we put the devil in our heart to sleep and start our own art,
268
847694
3670
Kalbimizdeki şeytanı uyutup sanatımıza başladığımızda
14:11
enemies appear on the outside.
269
851364
2334
düşmanlarımız dışarıda belirir.
14:13
Mostly, they have the faces of our parents. (Laughter)
270
853698
2856
Çoğu zaman anne babamızın suratlarına sahiptirler. (Kahkahalar)
14:16
Sometimes they look like our spouses,
271
856554
3101
Bazen eşimiz gibi görünürler,
14:19
but they are not your parents or spouses.
272
859655
1768
ama aslında ne eşimiz ne de anne babamızdır.
14:21
They are devils. Devils.
273
861423
2894
Onlar şeytandır. Şeytan.
14:24
They came to Earth briefly transformed
274
864317
1944
Dünyaya dönüşmüş şekilde kısa süreli gelirler,
14:26
to stop you from being artistic, from becoming artists.
275
866261
3946
sırf sizin sanatçı olmanızı engellemek için.
14:30
And they have a magic question.
276
870207
1922
Ve sihirli bir soruları vardır.
14:32
When we say, "I think I'll try acting. There's a drama school in the community center," or
277
872129
6158
Biz "Sanırım oyunculuğu deneyeceğim. Yakında bir tiyatro okulu var" ya da
14:38
"I'd like to learn Italian songs," they ask, "Oh, yeah? A play? What for?"
278
878287
4477
"Italyanca şarkılar öğrenmek istiyorum" dediğimizde, onlar "Öyle mi? Bir oyun mu? Ne için?" diye sorar.
14:42
The magic question is, "What for?"
279
882764
3662
Sihirli sorudur bu: "Ne için?"
14:46
But art is not for anything.
280
886426
3712
Ama sanat hiçbir şey için değildir.
14:50
Art is the ultimate goal.
281
890138
2254
Sanat esas amaçtır.
14:52
It saves our souls and makes us live happily.
282
892392
4140
Ruhumuzu kurtarır ve mutlu yaşamamızı sağlar.
14:56
It helps us express ourselves and be happy without the help of alcohol or drugs.
283
896532
5506
Kendimizi ifade etmemize yardım eder ve alkol ve uyuşturucunun yardımı olmadan mutlu olmamızı sağlar.
15:02
So in response to such a pragmatic question,
284
902038
4325
Böyle pratik bir soruya cevap olarak,
15:06
we need to be bold.
285
906378
2419
cesur olmak zorundayız.
15:08
"Well, just for the fun of it. Sorry for having fun without you,"
286
908797
4444
"Sadece eğlencesine. Kusura bakma sensiz eğleneceğim için"
15:13
is what you should say. "I'll just go ahead and do it anyway."
287
913241
4025
demelisiniz. "Yine de gidip yapacağım."
15:17
The ideal future I imagine is where we all have multiple identities,
288
917266
5100
İdeal gelecekte hepimizi farklı kimliklerle hayal ediyorum,
15:22
at least one of which is an artist.
289
922366
3781
bu kimliklerden en az bir tanesi sanatçı olacak.
15:26
Once I was in New York and got in a cab. I took the backseat,
290
926147
3169
Bir kere New York'tayken taksiye bindim, arka koltuğa
15:29
and in front of me I saw something related to a play.
291
929316
4157
oturdum ve önde bir oyunla ilgili bir şey gördüm.
15:33
So I asked the driver, "What is this?"
292
933473
1137
Şöföre sordum, "Bu ne?" diye.
15:34
He said it was his profile. "Then what are you?" I asked. "An actor," he said.
293
934610
4045
Kendi profili olduğunu söyledi. "Peki nesin sen"? diye sorunca, "Oyuncuyum" dedi.
15:38
He was a cabby and an actor. I asked, "What roles do you usually play?"
294
938655
3423
Taksi şöförü ve oyuncu idi. "Hangi rolleri oynuyorsun genelde" diye sordum.
15:42
He proudly said he played King Lear.
295
942078
2026
Gururla Kral Lear'i oynadığını söyledi.
15:44
King Lear.
296
944104
1445
Kral Lear.
15:45
"Who is it that can tell me who I am?" -- a great line from King Lear.
297
945549
1626
"Kim olduğumu bana kim söyleyebilir?" Kral Lear'den harika bir dize.
15:47
That's the world I dream of.
298
947175
3391
Benim hayal ettiğim dünya bu işte.
15:50
Someone is a golfer by day and writer by night.
299
950566
3935
Birisi gün içinde golfçü, akşamları yazardır.
15:54
Or a cabby and an actor, a banker and a painter,
300
954501
2519
Ya da taksi şöförü ve aktör, bankacı ve ressam,
15:57
secretly or publicly performing their own arts.
301
957020
5576
gizlice veya açıkça sanatlarıyla uğraşan.
16:02
In 1990, Martha Graham, the legend of modern dance, came to Korea.
302
962596
4871
1990'da, Martha Graham, modern dansın ustası, Kore'ye geldi.
16:07
The great artist, then in her 90s, arrived at Gimpo Airport
303
967467
5756
Harika sanatçı, o zamanlar 90 yaşlarında, Gimpo Havaalanı'na geldi
16:13
and a reporter asked her a typical question:
304
973239
3065
ve bir muhabir ona tipik bir soru sordu:
16:16
"What do you have to do to become a great dancer?
305
976304
2607
"Muhteşem bir dansçı olmak için ne yapmak gerek?
16:18
Any advice for aspiring Korean dancers?"
306
978911
2580
Hevesli Koreli dansçılar için bir öğüdünüz var mı?"
16:21
Now, she was the master. This photo was taken in 1948 and she was already a celebrated artist.
307
981491
4995
Kendisi bir ustaydı. Bu fotoğraf 1948'de çekilmişti ve daha o zaman şöhretli bir sanatçıydı.
16:26
In 1990, she was asked this question.
308
986486
2191
1990 yılında, bu soru soruldu ona.
16:28
And here's what she answered:
309
988677
2684
Ve o, şu şekilde cevap verdi:
16:31
"Just do it."
310
991361
3917
"Sadece yapın."
16:35
Wow. I was touched.
311
995278
1518
Vay be. Duygulanmıştım.
16:36
Only those three words and she left the airport. That's it.
312
996796
4092
Sadece bu üç kelime ve havaalanını terketti. Bu kadar.
16:40
So what should we do now?
313
1000888
3231
Peki şimdi ne yapmalıyız?
16:44
Let's be artists, right now. Right away. How?
314
1004119
3726
Sanatçı olalım, hemen şimdi. Hemen şimdi. Nasıl mı?
16:47
Just do it!
315
1007845
992
Sadece yapın!
16:48
Thank you.
316
1008837
1614
Teşekkürler.
16:50
(Applause)
317
1010451
1804
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7