Eva Zeisel: The playful search for beauty

Eva Zeisel ile güzelliğin peşinde oyuncu bir arayış üzerine

31,691 views

2008-12-10 ・ TED


New videos

Eva Zeisel: The playful search for beauty

Eva Zeisel ile güzelliğin peşinde oyuncu bir arayış üzerine

31,691 views ・ 2008-12-10

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ayşe Müge Yüksel Gözden geçirme: Meric Aydonat
00:12
So I understand that this meeting was planned,
0
12160
4000
Anlıyorum ki, bu toplantı ayarlandı
00:16
and the slogan was From Was to Still.
1
16160
4000
ve konusu, "eskiden" ve "hâlâ" olarak belirlendi.
00:20
And I am illustrating Still.
2
20160
5000
ve ben burda "hâlâ" yı temsil ediyorum
00:25
Which, of course, I am not agreeing with because,
3
25160
4000
ve tabii ki bunu kabul etmiyorum çünkü
00:29
although I am 94, I am not still working.
4
29160
4000
94 yaşında olmama rağmen, ben "hâlâ" çalışmıyorum.
00:33
And anybody who asks me, "Are you still doing this or that?"
5
33160
6000
Ne zaman biri bana "Hâlâ şunu yapıyor musun?" diye sorduğunda
00:39
I don't answer because I'm not doing things still, I'm doing it like I always did.
6
39160
7000
cevap vermiyorum çünkü ben bir şeyi hâlâ yapmıyorum, her zaman yapmış olduğum gibi yapıyorum.
00:46
I still have -- or did I use the word still? I didn't mean that.
7
46160
6000
Benim hâlâ -- yoksa hâlâ lafını mı kullandım. Öyle demek istememiştim.
00:52
(Laughter)
8
52160
4000
Gülüşmeler
00:56
I have my file which is called To Do. I have my plans.
9
56160
10000
Benim "yapılacak işler" listem var. Planlarım var.
01:06
I have my clients. I am doing my work like I always did.
10
66160
5000
Müşterilerim var. İşimi her zaman yapmış olduğum gibi yapıyorum.
01:13
So this takes care of my age.
11
73160
4000
Ve bu benim yaş sorunumu ortadan kaldırıyor.
01:18
I want to show you my work so you know what I am doing and why I am here.
12
78160
7000
Size eserlerimi göstermek istiyorum böylece ne yaptığımı ve neden burada olduğumu öğrenebilirsiniz.
01:25
This was about 1925.
13
85160
3000
Bu 1925'lere ait.
01:30
All of these things were made during the last 75 years.
14
90160
7000
Tüm bu gördükleriniz son 75 sene içinde yapıldı.
01:39
(Laughter)
15
99160
2000
(Gülüşmeler)
01:41
(Applause)
16
101160
5000
(Alkış)
01:47
But, of course, I'm working since 25,
17
107160
3000
Ama, tabii ki, 25 yaşımdan beri çalışıyorum,
01:50
doing more or less what you see here. This is Castleton China.
18
110160
5000
aşağı yukarı burada gördüklerinizi yapıyorum. Bu Castleton çinisi
01:55
This was an exhibition at the Museum of Modern Art.
19
115160
4000
Bu Modern Art müzesinde bir sergiden.
02:01
This is now for sale at the Metropolitan Museum.
20
121160
3000
Bu şu anda Metropolitan müzesinde satışta.
02:05
This is still at the Metropolitan Museum now for sale.
21
125160
3000
Bu hala Metropolitan müzesinde satışta.
02:11
This is a portrait of my daughter and myself.
22
131160
3000
Bu kızımla benim bir portremiz.
02:16
(Applause)
23
136160
10000
(Alkış)
02:26
These were just some of the things I've made.
24
146160
4000
Bunlar yalnızca yaptıklarımdan bazılarıydı.
02:30
I made hundreds of them for the last 75 years.
25
150160
5000
Son 75 sene içerisinde onlardan yüzlercesini yaptım.
02:35
I call myself a maker of things.
26
155160
3000
Ben kendime yapımcı diyorum.
02:39
I don't call myself an industrial designer because I'm other things.
27
159160
7000
Ben kendime endüstriyel tasarımcı demiyorum çünkü ben başka bir şeyim.
02:47
Industrial designers want to make novel things.
28
167160
4000
Endüstriyel tasarımcılar orijinal şeyler yapmak isterler.
02:52
Novelty is a concept of commerce, not an aesthetic concept.
29
172160
8000
Orijinallik bir ticaret konseptidir. Estetik bir konsept değil.
03:01
The industrial design magazine, I believe, is called "Innovation."
30
181160
8000
Endüstriyel tasarım dergisinin adı, yanılmıyorsam, "Yenilik".
03:09
Innovation is not part of the aim of my work.
31
189160
5000
Yenilik, benim yaptığım işin amaçlarından biri değil.
03:19
Well, makers of things: they make things more beautiful, more elegant,
32
199160
8000
Yapımcılar birşeyleri zanaatkarların yaptığından daha güzel, daha zarif,
03:27
more comfortable than just the craftsmen do.
33
207160
5000
daha konforlu yaparlar.
03:32
I have so much to say. I have to think what I am going to say.
34
212160
5000
Söyleyecek çok şey var. Ne söyleyeceğimi düşünmem gerekiyor.
03:37
Well, to describe our profession otherwise,
35
217160
4000
Mesleğimizi başka türlü anlatmak gerekirse
03:41
we are actually concerned with the playful search for beauty.
36
221160
6000
biz aslında güzelliğin peşinde oyuncu bir arayış içindeyiz.
03:48
That means the playful search for beauty was called the first activity of Man.
37
228160
8000
Güzelliğin peşinde oyuncu bir arayış insanın ilk aktivitesiydi.
03:57
Sarah Smith, who was a mathematics professor at MIT, wrote,
38
237160
6000
MİT'deki matematik profesörlüğü yapmış Sarah Smith şöyle yazmıştı:
04:03
"The playful search for beauty was Man's first activity --
39
243160
6000
"Güzelliğin peşinde oyuncu bir arayış insanın ilk aktivitesiydi,
04:10
that all useful qualities and all material qualities
40
250160
6000
yüm yararlı nitelikler ve maddesel nitelikler
04:16
were developed from the playful search for beauty."
41
256160
6000
bu arayıştan doğdu."
04:22
These are tiles. The word, "playful" is a necessary aspect of our work
42
262160
7000
Bunlar fayanslar. "Oyuncu" olmak işimizin gerekli bir yanı
04:29
because, actually, one of our problems is that we have to make,
43
269160
9000
çünkü aslında sorunlarımızdan biri şu ki biz hoş şeyler yaratmak
04:38
produce, lovely things throughout all of life, and this for me is now 75 years.
44
278160
12000
zorundayız yaşam boyu, bu benim için şu anda 75 yıl.
04:51
So how can you, without drying up,
45
291160
3000
Yani körelmeden, bu kadar süre
04:54
make things with the same pleasure, as a gift to others, for so long?
46
294160
8000
aynı zevkle, başkalarına sunmak için üretmeye nasıl devam edebilirsin?
05:03
The playful is therefore an important part of our quality as designer.
47
303160
9000
"Oyuncu olmak" işte bu yüzden tasarımcı olmanın önemli bir parçası.
05:16
Let me tell you some about my life.
48
316160
4000
Size hayatımı biraz anlatayım.
05:21
As I said, I started to do these things 75 years ago.
49
321160
7000
Söylediğim gibi bu eserleri yapmaya 75 sene önce başladım.
05:29
My first exhibition in the United States
50
329160
5000
Amerika'daki ilk sergim
05:34
was at the Sesquicentennial exhibition in 1926 --
51
334160
5000
1926 da yapılan Sesquicentennial sergisiydi.
05:39
that the Hungarian government sent one of my hand-drawn pieces as part of the exhibit.
52
339160
10000
Macar hükümeti, el çizimi bir eserimi sergilenmek üzere göndermişti.
05:57
My work actually took me through many countries,
53
357160
8000
İşim bana bir çok ülke gezdirdi
06:05
and showed me a great part of the world.
54
365160
3000
ve bana dünyanın büyük kısmını gösterdi.
06:08
This is not that they took me -- the work didn't take me --
55
368160
4000
Aslında bunu işim yapmadı, işim beni bir yere götürmedi.
06:12
I made the things particularly because I wanted to use them to see the world.
56
372160
8000
Ben bu eserleri özellikle dünyayı gezmek istediğim için yaptım.
06:20
I was incredibly curious to see the world, and I made all these things,
57
380160
8000
Dünyayı gezmek için inanılmaz meraklıydım ve bütün bu eserleri yaptım
06:28
which then finally did take me to see many countries and many cultures.
58
388160
6000
ve en sonunda yaptığım eserler, bir sürü ülke ve kültürle tanışmamı sağladı.
06:35
I started as an apprentice to a Hungarian craftsman,
59
395160
11000
İşe Macar bir zanaatkarın yanında çırak olarak başladım.
06:46
and this taught me what the guild system was in Middle Ages.
60
406160
8000
Bu bana Orta Çağ'daki lonca sisteminin ne demek olduğunu öğretti.
06:54
The guild system: that means when I was an apprentice,
61
414160
5000
Lonca sistemi: yani ben bir çırakken
06:59
I had to apprentice myself in order to become a pottery master.
62
419160
6000
iyi bir çömlek üstadı olabilmek için çıraklık etmem gerekiyordu.
07:08
In my shop where I studied, or learned, there was a traditional hierarchy
63
428160
11000
Çalıştığım dükkanda ya da işleri öğrendiğim dükkanda, üstat, usta, kalfa
07:21
of master, journeyman and learned worker, and apprentice,
64
441160
7000
ve çıraktan oluşan bir hiyerarşi vardı.
07:28
and I worked as the apprentice.
65
448160
3000
Ben çırak olarak çalıştım.
07:33
The work as an apprentice was very primitive.
66
453160
7000
Bir çırak olarak yaptığım iş çok temeldi.
07:40
That means I had to actually learn every aspect of making pottery by hand.
67
460160
9000
Yani elle çömlek yapmanın her türlü inceliğini öğrenmem gerekiyordu.
07:49
We mashed the clay with our feet when it came from the hillside.
68
469160
11000
Dağ yamaçlarından gelen killeri ayağımızla ezerdik.
08:02
After that, it had to be kneaded. It had to then go in, kind of, a mangle.
69
482160
5000
Sonra yoğurulması gerekiyordu. Sonra da bir mengene gibi sıkıştırılması.
08:07
And then finally it was prepared for the throwing.
70
487160
7000
Ve en sonunda şekillendirilmek için hazır olurdu.
08:15
And there I really worked as an apprentice.
71
495160
4000
Ben orada gerçekten bir çırak gibi çalıştım.
08:19
My master took me to set ovens
72
499160
5000
Ustam bana ocakları hazırlattı.
08:24
because this was part of oven-making, oven-setting, in the time.
73
504160
8000
çünkü o zamanlar bu iş ocak hazırlama işiydi.
08:32
And finally, I had received a document
74
512160
5000
Ve sonunda çıraklığımı ahlaklı davranış
08:37
that I had accomplished my apprenticeship successfully,
75
517160
6000
ve başarıyla tamamladığıma dair bir belge aldım.
08:43
that I had behaved morally, and this document was given to me
76
523160
7000
Bu belgeyi bana çatı döşeyicileri, demiryolu inşaatçıları,
08:50
by the Guild of Roof-Coverers, Rail-Diggers, Oven-Setters,
77
530160
7000
ocakçılar, baca temizleyicileri ve çömlekçiler
08:57
Chimney Sweeps and Potters.
78
537160
4000
locası vermişti.
09:01
(Laughter)
79
541160
3000
(Gülüşmeler)
09:04
I also got at the time a workbook which explained my rights
80
544160
6000
Bana bir de haklarımı ve çalışma koşullarımı açıklayan bir kitapçık verdiler.
09:10
and my working conditions, and I still have that workbook.
81
550160
6000
O kitapçığı hala saklarım.
09:16
First I set up a shop in my own garden,
82
556160
5000
Önce kendi bahçemde bir dükkan açtım
09:21
and made pottery which I sold on the marketplace in Budapest.
83
561160
5000
ve çömlek yapıp Budapeste'de pazarda satmaya başladım.
09:27
And there I was sitting, and my then-boyfriend --
84
567160
7000
Orada ben ve o zamanki erkek arkadaşım,
09:34
I didn't mean it was a boyfriend like it is meant today --
85
574160
4000
Erkek arkadaş derken bugünkü anlamında demiyorum--
09:38
but my boyfriend and I sat at the market and sold the pots.
86
578160
5000
erkek arkadaşımla pazarda oturur çanak satardık.
09:43
My mother thought that this was not very proper,
87
583160
3000
Annem bunu uygunsuz bulmuş olacak ki
09:46
so she sat with us to add propriety to this activity.
88
586160
9000
daha uygun olsun diye o da bizimle oturmaya başladı.
09:55
(Laughter)
89
595160
2000
(Gülüşmeler)
09:58
However, after a while there was a new factory being built in Budapest,
90
598160
6000
Ama bir süre sonra Budapeste'de yeni bir fabrika inşa edilmeye başlandı
10:04
a pottery factory, a large one.
91
604160
3000
bir çömlek fabrikası, büyük bir fabrika.
10:07
And I visited it with several ladies, and asked all sorts of questions of the director.
92
607160
7000
Ben orayı bir çok hanımla birlikte ziyaret edip, müdüre bir sürü soru sordum.
10:14
Then the director asked me, why do you ask all these questions?
93
614160
4000
Müdür bana: "Bütün bu soruları neden soruyorsun" diye sordu.
10:18
I said, I also have a pottery.
94
618160
4000
Benimde bir çömlek imalathanem var dedim.
10:22
So he asked me, could he please visit me, and then finally he did,
95
622160
5000
Bana ziyaret edip edemeyeceğini sordu, daha sonra ziyaret ettiğinde
10:27
and explained to me that what I did now in my shop was an anachronism,
96
627160
6000
bana çağdışı bir iş yaptığımı söyledi,
10:33
that the industrial revolution had broken out,
97
633160
3000
sanayi devrimi gerçekleşmişti
10:36
and that I rather should join the factory.
98
636160
3000
ve artık fabrikaya katılsam iyi olurdu.
10:39
There he made an art department for me where I worked for several months.
99
639160
6000
Fabrikada benim için güzel sanatlar departmanı oluşturdu ve ben orada aylarca çalıştım.
10:45
However, everybody in the factory spent his time at the art department.
100
645160
8000
Fakat fabrikadaki herkes zamanını güzel sanatlar departmanında geçiriyordu.
10:53
The director there said there were several women casting
101
653160
9000
Müdür, bir çok kadının döküm yaptığını
11:02
and producing my designs now in molds, and this was sold also to America.
102
662160
8000
ve tasarımlarımı kalıplarda üreterek Amerika'ya sattıklarını söyledi.
11:10
I remember that it was quite successful.
103
670160
4000
Hatırlıyorum da epey başarılıydı.
11:14
However, the director, the chemist, model maker -- everybody --
104
674160
7000
Yine de müdür, kimyacı, kalıpçı-- herkes--
11:21
concerned himself much more with the art department --
105
681160
4000
sanat departmanıyla ilgileniyordu--
11:25
that means, with my work -- than making toilets,
106
685160
4000
yani benim işimle-- tuvalet yapmakla değil.
11:29
so finally they got a letter from the center, from the bank who owned the factory,
107
689160
8000
Sonunda merkezden, fabrikanın sahibi olan bankadan bir mektup geldi,
11:37
saying, make toilet-setting behind the art department, and that was my end.
108
697160
5000
sanat departmanında tuvalet takımı yapmaya başlayın diye, benim işim böylece bitti.
11:43
So this gave me the possibility because now I was a journeyman,
109
703160
4000
Bu bana bir fırsat verdi çünkü ben artık kalfaydım,
11:47
and journeymen also take their satchel and go to see the world.
110
707160
6000
kalfalar çantalarını alıp dünyayı gezmeye çıkarlar.
11:53
So as a journeyman, I put an ad into the paper that I had studied,
111
713160
6000
Bir kalfa olarak, gazeteye ilan verdim,
11:59
that I was a down-to-earth potter's journeyman
112
719160
4000
eğitimliyim, ayaklarım yere basar
12:03
and I was looking for a job as a journeyman.
113
723160
3000
ve kalfa olarak iş arıyorum diye.
12:06
And I got several answers, and I accepted the one
114
726160
5000
Pek çok teklif aldım, evden en uzaktakini
12:11
which was farthest from home and practically, I thought, halfway to America.
115
731160
6000
kabul ettim. Amerika'ya yarı yol diye düşünüyordum.
12:17
And that was in Hamburg.
116
737160
3000
Hamburg'daydı.
12:20
Then I first took this job in Hamburg, at an art pottery
117
740160
8000
Bir çömlek sanat atölyesinde başladım,
12:28
where everything was done on the wheel,
118
748160
3000
herşey teker üzerinde yapılıyordu.
12:31
and so I worked in a shop where there were several potters.
119
751160
7000
Birkaç başka çömlekçi daha burada çalışıyordu.
12:38
And the first day, I was coming to take my place at the turntable --
120
758160
10000
İlk gün döner tablada yerimi almaya gittim-- bunlardan üç dört tane vardı--
12:48
there were three or four turntables -- and one of them, behind where I was sitting,
121
768160
9000
bir tanesinde, tam arkamdakinde çok kötü kokan bir kambur,
12:57
was a hunchback, a deaf-mute hunchback, who smelled very bad.
122
777160
7000
sağır ve dilsiz bir kambur oturuyordu.
13:04
So I doused him in cologne every day, which he thought was very nice,
123
784160
7000
Ben de hergün onun üzerine kolonyo serptim, o bunu çok hoş buldu,
13:11
and therefore he brought bread and butter every day,
124
791160
5000
bu yüzden bana hergün ekmek ve tereyağı getiriyordu
13:16
which I had to eat out of courtesy.
125
796160
3000
ben de nezaketen yemek zorunda kalıyordum.
13:19
The first day I came to work in this shop
126
799160
4000
Bu iş yerindeki ilk günümde tekerimin üzerinde
13:23
there was on my wheel a surprise for me.
127
803160
6000
benim için bir sürpriz duruyordu.
13:30
My colleagues had thoughtfully put on the wheel where I was supposed to work
128
810160
12000
İş arkadaşlarım, benim çalışacağım tekerin üzerine büyük bir incelikle
13:42
a very nicely modeled natural man's organs.
129
822160
6000
erkeklik organları modeli koymuşlardı.
13:48
(Laughter)
130
828160
4000
(Gülüşmeler)
13:54
After I brushed them off with a hand motion, they were very --
131
834160
5000
Bir el hareketi ile süpürdüm,
13:59
I finally was now accepted, and worked there for some six months.
132
839160
6000
sonunda aralarına kabul edilmiştim, orada altı ay çalıştım.
14:06
This was my first job.
133
846160
3000
Bu benim ilk işimdi.
14:11
If I go on like this, you will be here till midnight.
134
851160
4000
Eğer böyle devam edersem, gece yarısına kadar burada olacaksınız.
14:15
(Laughter)
135
855160
2000
(Gülüşmeler)
14:17
(Applause)
136
857160
4000
Alkış
14:21
So I will try speed it up a little
137
861160
3000
Biraz daha hızlanmayı deneyeceğim.
14:24
(Laughter)
138
864160
2000
(Gülüşmeler)
14:26
Moderator: Eva, we have about five minutes.
139
866160
2000
Moderatör: Eva, beş dakikamız kaldı.
14:28
(Laughter)
140
868160
4000
(Gülüşmeler)
14:33
Eva Zeisel: Are you sure?
141
873160
2000
Eva Zeisel: Emin misin?
14:36
Moderator: Yes, I am sure.
142
876160
3000
Moderatör: Evet, eminim.
14:39
EZ: Well, if you are sure,
143
879160
2000
EZ: Peki, eğer eminsen..
14:41
I have to tell you that within five minutes I will talk very fast.
144
881160
5000
Bu beş dakika içerisinde çok hızlı konuşacağımı size söylemeliyim.
14:46
And actually, my work took me to many countries
145
886160
8000
Doğrusu, işin beni bir çok ülkeye götürdü,
14:54
because I used my work to fill my curiosity.
146
894160
5000
çünkü işimi merakımı gidermek için kullandım.
14:59
And among other things, other countries I worked, was in the Soviet Union,
147
899160
7000
Diğer pek çok ülke arasında, Sovyetler Birliği'nde de çalıştım
15:06
where I worked from '32 to '37 -- actually, to '36.
148
906160
8000
1932' den 1937' ye kadar. Aslında 1936.
15:14
I was finally there, although I had nothing to do -- I was a foreign expert.
149
914160
6000
Yapacak birşeyim olmadığı halde oradaydım-- Yabancı uzmandım.
15:20
I became art director of the china and glass industry,
150
920160
3000
Çini ve cam endüstrisinin sanat direktörü oldum.
15:23
and eventually under Stalin's purges -- at the beginning of Stalin's purges,
151
923160
11000
Nihayetinde Stalin düzeninde, Stalin düzeninin başında
15:34
I didn't know that hundreds of thousands of innocent people were arrested.
152
934160
6000
yüzlerce masum insanın tutuklandığını bilmiyordum.
15:40
So I was arrested quite early in Stalin's purges,
153
940160
5000
Böylece Stalin düzeninin epey başında tutuklandım,
15:45
and spent 16 months in a Russian prison.
154
945160
8000
bir Rus hapishanesinde 16 ay geçirdim.
15:53
The accusation was that I had successfully prepared an Attentat on Stalin's life.
155
953160
8000
Suçlamaya göre Stalin' in canına kıymaya başarıyla hazırlanmıştım.
16:01
This was a very dangerous accusation.
156
961160
6000
Bu çok tehlikeli bir suçlamaydı.
16:07
And if this is the end of my five minutes, I want to tell you that
157
967160
7000
Ve eğer bu benim beş dakikamın sonuysa, size şunu söylemek isterim
16:14
I actually did survive, which was a surprise.
158
974160
5000
hakikaten hayatta kaldım ve bu bir sürpriz oldu.
16:21
But since I survived and I'm here,
159
981160
3000
Hayatta kalmış olduğum ve burda olduğum için
16:24
and since this is the end of the five minutes, I will --
160
984160
4000
ve bu beş dakikanın sonu olduğundan, ben
16:28
Moderator: Tell me when your last trip to Russia was.
161
988160
2000
Moderatör: Rusyaya en son seyahatin ne zamandı?
16:30
Weren't you there recently?
162
990160
2000
Yakın zamanlarda orada değil miydin?
16:32
EZ: Oh, this summer, in fact,
163
992160
3000
EZ: Oh, evet. Bu yaz aslında.
16:35
the Lomonosov factory was bought by an American company, invited me.
164
995160
11000
Lomosonov fabrikasını Amerikalı bir şirket satın almış, beni davet ettiler.
16:47
They found out that I had worked in '33 at this factory,
165
1007160
4000
Benim 1933 yılında orada çalıştığımı öğrenmişler.
16:51
and they came to my studio in Rockland County,
166
1011160
7000
Rockland County'de ki stüdyoma geldiler,
16:58
and brought the 15 of their artists to visit me here.
167
1018160
6000
15 kadar sanatçılarını da beni ziyarete getirmişlerdi.
17:04
And they invited myself to come to the Russian factory last summer,
168
1024160
6000
Beni geçen yaz, temmuz ayında Rusya' daki fabrikaya
17:10
in July, to make some dishes, design some dishes.
169
1030160
5000
davet ettiler, bir kaç çanak yapmam, tasarlamam için.
17:15
And since I don't like to travel alone, they also invited my daughter,
170
1035160
8000
Tek başıma seyahat etmeyi sevmediğim için, kızımı,
17:23
son-in-law and granddaughter,
171
1043160
2000
damadımı ve torunumu da davet ettiler.
17:25
so we had a lovely trip to see Russia today,
172
1045160
5000
Bugünkü Rusya'yı, çok iç açıcı ve mutlu bir manzara olmasa da,
17:30
which is not a very pleasant and happy view.
173
1050160
4000
görmek için hoş bir seyahat gerçekleştirdik.
17:35
Here I am now, if this is the end? Thank you.
174
1055160
5000
Şimdi burdayım, eğer sonuna geldiysek, Teşekkürler.
17:40
(Applause)
175
1060160
23000
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7