Sting: How I started writing songs again

1,018,342 views ・ 2014-05-30

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Yasemin Yelbay Gözden geçirme: güney örnek
00:13
(Music)
0
13180
3122
(Müzik)
00:16
♪ It's all there in gospels ♪
1
16302
3022
Hepsi yazılıdır İncil'de
00:19
♪A Magdalene girl comes to pay her respects ♪
2
19324
3866
Magdalı bir kız gelir saygılarını sunmaya
00:23
♪ But her mind is awhirl ♪
3
23190
1720
ama karışır aklı telaşla
00:24
♪ When she finds the tomb empty ♪
4
24910
2368
kabiri boş bulduğunda
00:27
♪ Straw had been rolled ♪
5
27278
2178
ekin toplanmıştır ve
00:29
♪ Not a sign of a corpse ♪
6
29456
1729
cesedin yerinde yeller eser
00:31
♪ In the dark and the cold ♪
7
31185
1831
Soğuk ve karanlıkta
00:33
♪ When she reaches the door ♪
8
33016
2176
kapıya ulaştığında
00:35
♪ Sees an unholy sight ♪
9
35192
2008
görür o kötücül görüntüyü, orada duran
00:37
♪ There's a solitary figure and a halo of light ♪
10
37200
3843
ışık halkasının içindeki yalnız figürü
00:41
♪ He just carries on floating past Calvary Hill ♪
11
41043
3997
her şeye kadir bir aceleyle
00:45
♪ In an Almighty hurry ♪
12
45040
1650
Calvary dağının oradan süzülmekte olan
00:46
♪ Aye, but she might catch him still ♪
13
46690
2972
Ancak evet hala yakalayabilir onu
00:49
♪ Tell me where are you gone, Lord ♪
14
49662
1964
nereye gidiyorsunuz efendimiz, söyleyin bana
00:51
♪ And why in such haste? ♪
15
51626
2004
bu ne acele?
00:53
♪ Oh don't hinder me, woman ♪
16
53630
2067
beni oyalama kadın,
00:55
♪ I've no time to waste ♪
17
55697
1774
kaybedecek zamanım yok
00:57
♪ For they're launching a boat on the morrow at noon ♪
18
57471
3968
yarın öğlen bir tekne çıkacak yola
01:01
♪ And I have to be there before daybreak ♪
19
61439
3685
ve gün ağarmadan olmalıyım orada
01:05
♪ Oh I cannot be missing ♪
20
65124
2168
orada olmazsam olmaz
01:07
♪ The lads'll expect me ♪
21
67292
1818
beni bekler arkadaşlarım
01:09
♪ Why else would the Good Lord Himself resurrect me? ♪
22
69110
4040
yoksa neden yüce Tanrının kendisi beni diriltmiş olsun?
01:13
♪ For nothing'll stop me. I have to prevail ♪
23
73150
3780
Beni hiç bir şey durdurmamalı ve galip gelmeliyim
01:16
♪ Through the teeth of this tempest ♪
24
76930
2320
bu fırtınanın dişleri arasında
01:19
♪ In the mouth of a gale ♪
25
79250
1810
bu şiddetli rüzgarın ağzında
01:21
♪ May the angels protect me ♪
26
81060
2262
melekler korusun beni
01:23
♪ If all else should fail ♪
27
83322
1760
Eğer her şey boşa çıkar ve
01:25
♪ And the last ship sails ♪
28
85082
3668
son gemi de çıkarsa yola
01:28
♪ Oh the roar of the chains ♪
29
88750
3326
ve zincirlerin şakırtısı
01:32
♪ And the cracking of timbers ♪
30
92076
1840
ve kirişlerin çatırtısı
01:33
♪ The noise at the end of the world in your ears ♪
31
93916
3878
kulaklarında dünyanın sonunun sesi
01:37
♪ As a mountain of steel makes its way to the sea ♪
32
97794
4296
bir çelik dağı denize iner
01:42
♪ And the last ship sails ♪
33
102090
6673
ve son gemi yola çıkar.
01:48
So I was born and raised
34
108763
1622
Ben bir tersanenin gölgesinde
01:50
in the shadow of a shipyard
35
110385
2887
İngiltere'nin kuzeydoğu kıyısındaki küçük bir kasabada
01:53
in a little town on the northeast coast of England.
36
113272
4016
01:57
Some of my earliest memories
37
117288
2018
doğup büyüdüm.
Hatırlayabildiğim ilk anılarımdan bazıları,
01:59
are of giant ships
38
119306
1978
sokağın sonunu kapatan
02:01
blocking the end of my street,
39
121284
2730
devasa gemiler
02:04
as well as the sun, for a lot of the year.
40
124014
3045
ve yılın çoğunda parlayan güneşten ibarettir.
02:07
Every morning as a child,
41
127059
1957
Çocukken her sabah
02:09
I'd watch thousands of men walk down that hill
42
129016
3105
binlerce erkeğin o tepeden aşağıya
02:12
to work in the shipyard.
43
132121
2098
tersanede çalışmaya indiğini görürdüm.
02:14
I'd watch those same men
44
134219
1732
Her gece aynı adamları
02:15
walking back home every night.
45
135951
2700
eve geri yürürken de izlerdim.
02:18
It has to be said, the shipyard was not
46
138651
1892
Söylemem gerekir ki, tersane
02:20
the most pleasant place to live next door to,
47
140543
3776
ne yakınında yaşamak
02:24
or indeed work in.
48
144319
2100
ne de içinde çalışmak için hoş bir yer değildi.
02:26
The shipyard was noisy, dangerous,
49
146419
3476
Tersane gürültülü, tehlikeli,
02:29
highly toxic,
50
149895
2016
son derece zehirli
02:31
with an appalling health and safety record.
51
151911
3496
ve ürkütücü sağlık ve güvenlik kayıtları olan bir yerdi.
02:35
Despite that, the men and women
52
155407
3168
Buna rağmen, o gemilerde çalışan
02:38
who worked on those ships
53
158575
1650
kadın ve erkekler,
02:40
were extraordinarily proud of the work they did,
54
160225
2892
yaptıkları işten olağanüstü gurur duyarlardı
02:43
and justifiably so.
55
163117
2000
ve bunda haklıydılar da...
02:45
Some of the largest vessels
56
165117
1534
Yeryüzünde bu güne dek yapılmış olan
02:46
ever constructed on planet Earth
57
166651
1928
en büyük gemiler
02:48
were built right at the end of my street.
58
168579
3800
orada tam da benim sokağımın sonunda yapılmıştır.
02:52
My grandfather had been a shipwright,
59
172379
3061
Büyük babam tersane işçisiydi
02:55
and as a child,
60
175440
1337
ve çocukken,
02:56
as there were few other jobs in the town,
61
176777
1872
kasabada başka pek az iş imkanı olduğundan,
02:58
I would wonder with some anxiety
62
178649
2564
biraz endişeyle
03:01
whether that would be my destiny too.
63
181213
3158
benim de kaderimin bu olup olmayacağını merak ederdim.
03:04
I was fairly determined that it wouldn't be.
64
184371
3072
Böyle olmaması konusunda oldukça kararlıydım.
03:07
I had other dreams,
65
187443
1644
Başka hayallerim vardı,
03:09
not necessarily practical ones,
66
189087
2502
çok da uygulanabilir şeyler olmasa da,
03:11
but at the age of eight,
67
191589
1986
ancak sekiz yaşındayken
03:13
I was bequeathed a guitar.
68
193575
2792
bana birinden bir gitar kaldı.
03:16
It was a battered old thing
69
196367
1416
beş paslı teli olan, akordu bozuk
03:17
with five rusty strings, and was out of tune,
70
197783
3608
yıpranmış eski bir şeydi
03:21
but quickly I learned to play it
71
201391
2448
ama çalmayı çabuk öğrendim
03:23
and realized that I'd found a friend for life,
72
203839
5198
ve hayat boyu yanımda olacak bir arkadaş,
03:29
an accomplice, a co-conspirator
73
209037
2666
bu gerçeküstü endüstriyel manzaradan kaçış planım için
03:31
in my plan to escape from this surreal
74
211703
3884
bir suç ortağı
03:35
industrial landscape.
75
215587
2688
ve yardımcı komplocu bulduğumu anladım.
03:38
Well, they say if you dream something hard enough,
76
218275
2082
Derler ki bir şeyi yeterince ısrarlı hayal edersen
03:40
it will come to pass.
77
220357
1740
gerçekleşir.
03:42
Either that, or I was extremely lucky,
78
222097
2036
Ya böyle oldu ya da ben aşırı derecede şanslıydım
03:44
but this was my dream.
79
224133
2114
ama hayalim buydu.
03:46
I dreamt I would leave this town,
80
226247
1682
O kasabadan ayrılmanın
03:47
and just like those ships,
81
227929
1552
ve tıpkı o gemiler gibi
03:49
once they were launched, I'd never come back.
82
229481
3188
bir kere denize açıldıktan sonra geri dönmemenin hayalini kurdum.
03:52
I dreamt I'd become a writer of songs,
83
232669
3596
Besteci olduğumu,
03:56
that I would sing those songs
84
236265
1378
şarkılarımı dünyanın her yerinde
03:57
to vast numbers of people all over the world,
85
237643
2918
büyük kalabalıklara söylediğimi,
04:00
that I would be paid extravagant amounts of money,
86
240561
4149
büyük miktarlarda para kazandığımı,
04:04
that I'd become famous,
87
244710
2205
meşhur olduğumu
04:06
that I'd marry a beautiful woman,
88
246915
2692
güzel bir kadınla evlendiğimi
04:09
have children, raise a family,
89
249607
2640
bir aile kurup, çocuk sahibi olduğumu
04:12
buy a big house in the country,
90
252247
1984
kırlarda büyük bir ev satın aldığımı,
04:14
keep dogs, grow wine,
91
254231
2720
köpeklerimin olduğunu ve üzüm bağımın olduğunu,
04:16
have rooms full of Grammy Awards,
92
256951
2010
odalar dolusu Grammy Ödülleri aldığımı,
04:18
platinum discs, and what have you.
93
258961
3296
platin disklerim ve daha nelerimin olduğunu düşledim.
04:22
So far, so good, right? (Laughter)
94
262257
4614
Hiç fena değil değil mi? (Gülüşmeler)
04:26
And then one day, the songs stopped coming,
95
266871
4190
Sonra bir gün, ilhamımı kaybettim
04:31
and while you've suffered from periods
96
271061
2917
daha önce kısa sürelerle
04:33
of writer's block before, albeit briefly,
97
273978
3012
tıkanma dönemleri yaşamış olsanız da
04:36
this is something chronic.
98
276990
1937
bu kronik bir şeydi.
04:38
Day after day, you face a blank page,
99
278927
2134
Günlerce boş bir sayfaya bakarsınız
04:41
and nothing's coming.
100
281061
1636
ve aklınıza hiç bir şey gelmez.
04:42
And those days turned to weeks, and weeks to months,
101
282697
2272
Bu günler haftalara, haftalar aylara döner
04:44
and pretty soon those months
102
284969
1593
ve kısa sürede bu aylar
04:46
have turned into years
103
286562
1231
çabalarınızın pek azını görünür kılan
04:47
with very little to show for your efforts. No songs.
104
287793
4819
yıllara ulaşır. Şarkı yoktur.
04:52
So you start asking yourself questions.
105
292612
2511
Kendinize sorular sormaya başlarsınız.
04:55
What have I done to offend the gods
106
295123
2173
Beni böyle terketmeleri için
04:57
that they would abandon me so?
107
297296
3567
Tanrıları kızdıracak ne yapmış olabilirim?
05:00
Is the gift of songwriting taken away
108
300863
2736
Bestecilik yeteneği bağışlandığı kadar kolayca
05:03
as easily as it seems to have been bestowed?
109
303599
3257
geri alınabilir mi?
05:06
Or perhaps there's a more --
110
306856
2033
Ya da belki daha fazlası var --
05:08
a deeper psychological reason.
111
308889
2100
daha derin bir psikolojik neden.
05:10
It was always a Faustian pact anyway.
112
310989
3015
Zaten bu hep Faust'cu bir anlaşma değil miydi?
05:14
You're rewarded for revealing
113
314004
2227
En derin duygu ve
05:16
your innermost thoughts,
114
316231
2012
ve kişisel düşüncelerini
05:18
your private emotions on the page
115
318243
1827
sayfaya döküp
05:20
for the entertainment of others,
116
320070
1750
başkalarının eğlencesi için,
05:21
for the analysis, the scrutiny of others,
117
321820
5321
analiz etsin, incelesin diye
05:27
and perhaps you've given enough
118
327141
2049
ortaya dökerek ödülleri aldığın bir durumda
05:29
of your privacy away.
119
329190
1993
belki de kendi özelini yeterince açmışsındır.
05:31
And yet, if you look at your work,
120
331183
4250
Ama yine de yaptığın işlere baktığında
05:35
could it be argued that your best work
121
335433
2271
yaptığın en iyi işin aslında
05:37
wasn't about you at all,
122
337704
1388
senin hakkında değil
05:39
it was about somebody else?
123
339092
2801
bir başkası hakkında olduğu tartışılabilir mi?
05:41
Did your best work occur
124
341893
2087
Yaptığın en iyi iş,
05:43
when you sidestepped your own ego
125
343980
3145
kendi egonu bir kenara bırakıp,
05:47
and you stopped telling your story,
126
347125
1500
kendi hikayeni anlatmayı kesip
05:48
but told someone else's story,
127
348625
1822
bir başkasının hikayesini, belki de
05:50
someone perhaps without a voice,
128
350447
2576
sesi olmayan birineempati ile yaklaşarak
05:53
where empathetically, you stood in his shoes
129
353023
2528
kendini onun yerine koyarak
05:55
for a while or saw the world through his eyes?
130
355551
3549
dünyayı bir süre onun gözleriyle görerek dillendirdiğin değil midir?
05:59
Well they say, write what you know.
131
359100
3977
Ne biliyorsan onu yaz derler.
06:03
If you can't write about yourself anymore,
132
363077
1723
Eğer artık kendini yazamıyorsan
06:04
then who do you write about?
133
364800
2613
kimi yazarsın?
06:07
So it's ironic that the landscape
134
367413
2849
Ne ironik ki,
06:10
I'd worked so hard to escape from,
135
370262
2365
kaçmak için onca çaba sarf ettiğim o bölge ve içindekiler,
06:12
and the community that I'd more or less abandoned
136
372627
2290
ve kısaca terk edip gittiğim
06:14
and exiled myself from
137
374917
2169
ve kendimi bir çeşit sürgüne gönderdiğim
06:17
should be the very landscape,
138
377086
2001
o topluluk, kaybolan ilham perimi aramak için
06:19
the very community I would have to return to
139
379087
3080
gitmem gereken bölge ve topluluk
06:22
to find my missing muse.
140
382167
3280
oldular.
06:25
And as soon as I did that,
141
385447
2144
Bunu yapar yapmaz,
06:27
as soon as I decided to honor the community
142
387591
2359
geldiğim topluluğu onure etmeye
06:29
I came from and tell their story,
143
389950
3386
ve onların hikayesini anlatmaya karar verir vermez
06:33
that the songs started to come thick and fast.
144
393336
3434
şarkılar gürül gürül aktı.
06:36
I've described it as a kind of projectile vomiting,
145
396770
5833
Bunu bir çeşit roket hızında kusma,
06:42
a torrent of ideas, of characters, of voices,
146
402603
5922
bir fikir, karakter, ses
06:48
of verses, couplets, entire songs
147
408525
3322
mısra ve beyit sağanağı olarak tanımlayabilirim.
06:51
almost formed whole,
148
411847
2512
Sanki içimde yıllardır sıkışıp kalmış gibi
06:54
materialized in front of me
149
414359
1660
şarkılar neredeyse
06:56
as if they'd been bottled up inside me
150
416019
1924
gözümün önünde maddeleşti
06:57
for many, many years.
151
417943
1974
bütünleşti.
06:59
One of the first things I wrote was just a list of names
152
419917
2495
Yaptığım ilk şeylerden biri,
07:02
of people I'd known,
153
422412
1929
tanıdığım insanların isimlerini yazmak oldu
07:04
and they become characters
154
424341
1302
ve bu kişiler
07:05
in a kind of three-dimensional drama,
155
425643
2337
üç boyutlu bir dramadaymış gibi karakterleri oluşturdu,
07:07
where they explain who they are, what they do,
156
427980
3360
kim olduklarını, ne yaptıklarını
07:11
their hopes and their fears for the future.
157
431340
4059
umutlarını ve geleceğe dair korkularını anlattılar.
07:15
This is Jackie White.
158
435399
1310
Bu Jackie White.
07:16
He's the foreman of the shipyard.
159
436709
3844
Tersanede ustabaşı.
07:20
My name is Jackie White,
160
440553
1656
Ben Jackie White
07:22
and I'm foreman of the yard,
161
442209
1772
ustabaşı tersanede
07:23
and you don't mess with Jackie on this quayside.
162
443981
2598
ve bu rıhtımda Jackie'ye bulaşılmaz
07:26
I'm as hard as iron plate,
163
446579
1920
demir gibi sağlamım
07:28
woe betide you if you're late
164
448499
2020
geç kalırsan başına bela sararım
07:30
when we have to push a boat out on the spring tide.
165
450519
2994
bir bahar akıntısında geç kalırsan gemiyi salmaya.
07:33
Now you can die and hope for heaven,
166
453513
1936
İstersen öl ve cennete gitmeyi bekle
07:35
but you need to work your shift,
167
455449
2162
yine de geleceksin nöbete
07:37
and I'd expect you all to back us to the hilt,
168
457611
2600
sonuna kadar kalacaksın bu işin
07:40
for if St. Peter at his gate
169
460211
2174
ve soracak olursa St. Peter bile kapıda
07:42
were to ask you why you're late,
170
462385
1815
neden geç kaldın diye
07:44
why, you tell him that you had to get a ship built.
171
464200
3170
diyeceksin ki, bir gemiyle meşguldüm yapıda.
07:47
We build battleships and cruisers
172
467370
1599
Savaş gemisi yaparız biz ve kruvazörler
07:48
for Her Majesty the Queen,
173
468969
1796
majesteleri kraliçemiz için,
07:50
supertankers for Onassis, and all the classes in between,
174
470765
3613
süper tankerler Onassis için ve aradaki diğerlerine...
07:54
We built the greatest ship in tonnage
175
474378
2299
En büyük tonajlı gemileri yaparız biz
07:56
what the world has ever seen
176
476677
3576
eşi benzeri görülmemiş
08:00
♪ And the only life worth knowing is in the shipyard ♪
177
480253
3757
yaşanmaya değer tek yaşamdır tersane
08:04
♪ Steel in the stockyard, iron in the soul ♪
178
484010
3057
stoklarda çelik, ruhlarda demir ile
08:07
♪ Would conjure up a ship ♪
179
487067
1763
meydana gelir bir gemi büyü ile
08:08
♪ Where there used to be a hull ♪
180
488830
3943
sadece gövdesinin durduğu yerde
08:12
♪ And we don't know what we'll do ♪
181
492773
1392
ve eğer satılırsa bilmeyiz ne yaparız
08:14
♪ If this yard gets sold ♪
182
494165
3096
bu tersane
çünkü yaşanmaya değer tek yaşamdır tersane.
08:17
♪ For the only life worth knowing is in the shipyard ♪
183
497261
5296
(Alkış)
08:22
(Applause)
184
502557
4868
08:27
So having decided to write about other people
185
507425
3362
Böylece, kendimi değil
başka insanları yazmaya başladığımda
08:30
instead of myself,
186
510787
2925
gördüğüm ironi; kendim hakkında aslında istediğinden çok daha fazlasını
08:33
a further irony is that sometimes you reveal
187
513712
1927
anlatmaya başlamamdı.
08:35
more about yourself than you'd ever intended.
188
515639
2470
Bu şarkının adı "Ölü Adamın Çizmeleri"
08:38
This song is called "Dead Man's Boots,"
189
518109
1716
08:39
which is an expression
190
519825
1164
ve bu ifade
bir iş bulmanın ne kadar zor olduğunu anlatıyor
08:40
which describes how difficult it is to get a job;
191
520989
2782
başka bir deyişle tersanede iş bulmanın tek yolu
08:43
in other words, you'd only get a job in the shipyard
192
523771
2299
bir başkasının ölmüş olmasıdır.
08:46
if somebody else died.
193
526070
2123
Ya da babanız sizi kandırmış hileyle sizi
08:48
Or perhaps your father could finagle you
194
528193
2614
15 yaşında stajyer olarak tersaneye almıştır.
08:50
an apprenticeship at the age of 15.
195
530807
3392
Bazen babanın sevgisi yanlış yorumlanır ve
08:54
But sometimes a father's love can be misconstrued
196
534199
2482
kontrolcü sanılır
08:56
as controlling,
197
536681
1863
ya da oğulun hayal ve hedefleri
08:58
and conversely, the scope of his son's ambition
198
538544
3092
olmayacak boş hayaller olarak görülür.
09:01
can seem like some pie-in-the-sky fantasy.
199
541636
3988
(Müzik)
09:05
(Music)
200
545624
4488
Elimdeki çizmelere bak evlat
09:10
♪ You see these work boots in my hands ♪
201
550112
3489
artık sana olur bunlar sanıyorum
09:13
♪ They'll probably fit you now, my son ♪
202
553601
2798
09:16
♪ Take them, they're a gift from me ♪
203
556399
2422
al bunlar benden sana armağan olsun
hadi dene ayağına olsun.
09:18
♪ Why don't you try them on? ♪
204
558821
2590
09:21
♪ It would do your old man good to see ♪
205
561411
2988
Yaşlı babanı ne mutlu edecek
böyle çizmelerle yürüdüğünü
09:24
♪ You walking in these boots one day ♪
206
564399
2453
ve kızakta çalışanlara
09:26
♪ And take your place among the men ♪
207
566852
2819
katılıp adam olduğunu görmek
09:29
♪ Who work upon the slipway ♪
208
569671
2936
Bu ölü adam çizmeleri, belki eski ve şekilsiz ama
09:32
♪ These dead man's boots, though they're old and curled ♪
209
572607
2866
bir adam bir iş istiyorsa ve bu dünyada varım diyecekse
09:35
♪ When a fellow needs a job and a place in the world ♪
210
575473
2659
ve eğer kök salma zamanı gelmişse
09:38
♪ And it's time for a man to put down roots ♪
211
578132
4693
babasının çizmeleriyle nehire yürüme zamanıysa
09:42
♪ And walk to the river in his old man's boots ♪
212
582825
3912
der ki, "Ölüyorum oğul ve benim için
09:50
♪ He said, "I'm dying, son, and asking ♪
213
590661
2960
son bir şey yapmanı istiyorum
09:53
♪ That you do one final thing for me ♪
214
593621
2852
daha bir fidan bile değilsin ve kendini ağaç sanıyorsun
09:56
♪ You're barely but a sapling, and you think that you're a tree ♪
215
596473
5420
Gelişmek için tohum lazımsa
10:01
♪ If you need a seed to prosper ♪
216
601893
2417
kök salmak da lazım
10:04
♪ You must first put down some roots ♪
217
604310
2887
önce birini sonra diğerini giyerek
10:07
♪ Just one foot then the other in ♪
218
607197
2464
bu ölü adam çizmelerinin
10:09
♪ These dead man's boots" ♪
219
609661
3168
10:12
♪ These dead man's boots, though they're old and curled ♪
220
612829
2896
Bu ölü adam çizmeleri, belki eski ve şekilsiz ama
10:15
♪ When a fellow needs a job and a place in the world ♪
221
615725
2840
bir adam bir iş istiyorsa ve bu dünyada varım diyecekse
10:18
♪ And it's time for a man to put down roots ♪
222
618565
4888
ve eğer kök salma zamanı gelmişse
babasının çizmeleriyle nehire yürüme zamanıysa
10:23
♪ And walk to the river in his old man's boots ♪
223
623453
4692
Dedim ki "Neden böyle bir şey isteyeyim ki?
10:28
♪ I said, "Why in the hell would I do that? ♪
224
628638
3135
Neden bu dediklerine katılayım?"
10:31
♪ Why would I agree?" ♪
225
631773
2092
10:33
♪ When his hand was all that I'd received ♪
226
633865
2652
Ondan ne fayda görmüştüm ki
10:36
♪ As far as I remember ♪
227
636517
2592
Hatırladığım kadarıyla
10:39
♪ It's not as if he'd spoiled me with his kindness ♪
228
639109
3271
beni iyiliğiyle de şımartmış değildi
O zamana kadar, biliyorsunuz
10:42
♪ Up to then, you see ♪
229
642380
2241
10:44
♪ I'd a plan of my own and I'd quit this place ♪
230
644621
2620
oradan ayrılma planım vardı, kendi planım
Ömrün sonbaharı geldiğinde
10:47
♪ When I came of age September ♪
231
647241
2684
10:49
♪ These dead man's boots know their way down the hill ♪
232
649925
3195
bu ölü adam botları yokuş aşağı gitmeyi bilirler
10:53
♪ They could walk there themselves, and they probably will ♪
233
653120
2485
kendi başlarına gidebilirler ve ihtimal gidecekler
10:55
♪ I've plenty of choices, I've plenty other routes ♪
234
655605
4915
Benim pek çok seçeneğim var, bambaşka yollar var önümde
11:00
♪ And you'll never see me walking in these dead man's boots ♪
235
660520
5950
beni asla görmeyeceksin bu ölü adam botlarıyla
11:06
♪ What was it made him think ♪
236
666470
2084
Aklından ne geçiyordu bilmem
11:08
♪ I'd be happy ending up like him ♪
237
668554
2706
sonumun onun gibi olmasından mutlu olacağım mı?
11:11
♪ When he'd hardly got two halfpennies left ♪
238
671260
2583
cebinde üç kuruşu bile yokken
11:13
♪ Or a broken pot to piss in? ♪
239
673843
2797
ve kırık bir sürgü kalmışken elinde işemek için
11:16
♪ He wanted this same thing for me ♪
240
676640
2749
Bunları mı istiyordu benim için?
11:19
♪ Was that his final wish? ♪
241
679389
2400
Bu muydu son arzusu?
11:21
♪ He said, "What the hell are you gonna do?" ♪
242
681789
2622
"Başka ne halt edeceksin?" dedi?
11:24
♪ I said, "Anything but this!" ♪
243
684411
3049
"Bu hariç ne olursa" dedim.
bu ölü adam botları yokuş aşağı gitmeyi bilirler
11:27
♪ These dead man's boots know their way down the hill ♪
244
687460
3313
11:30
♪ They can walk there themselves and they probably will ♪
245
690773
2655
kendi başlarına gidebilirler ve ihtimal gidecekler
11:33
♪ But they won't walk with me ‘cause I'm off the other way ♪
246
693428
2801
ama benimle yürümeyecekler, benim yolum başka
Yeter artık diyeceğimi diyorum
11:36
♪ I've had it up to here, I'm gonna have my say ♪
247
696229
2544
eğer elinde tek kalan şu duvardaki haç ise
11:38
♪ When all you've got left is that cross on the wall ♪
248
698773
2784
11:41
♪ I want nothing from you, I want nothing at all ♪
249
701557
2704
senden hiç bir şey istemem, hiç bir şey
11:44
♪ Not a pension, nor a pittance, when your whole life is through ♪
250
704261
3000
ömrün bittiğinde ne aylığını ne bağışını
11:47
♪ Get this through your head, I'm nothing like you ♪
251
707261
2864
Anla bunu artık, ben senden çok farklıyım
Artık bu tartışmalardan bıktım olmayacak aramızda bir daha çekişme
11:50
♪ I'm done with all the arguments, there'll be no more disputes ♪
252
710125
5006
ve beni o ölü adam çizmeleriyle göremeden öleceksin.
11:55
♪ And you'll die before you see me in your dead man's boots ♪
253
715131
9858
12:04
(Applause)
254
724989
4853
(Alkış)
12:13
Thank you.
255
733561
1040
12:14
So whenever they'd launch a big ship,
256
734601
4637
Teşekkürler
ne zaman büyük bir gemiyi denize indirseler
12:19
they would invite some dignitary up from London
257
739238
2742
Londra'dan mevki sahibi birini davet ederlerdi
12:21
on the train to make a speech,
258
741980
1378
trenle gelip konuşma yapması,
12:23
break a bottle of champagne over the bows,
259
743358
2705
pruvada bir şişe şampanya kırması
ve gemiyi kızaktan
12:26
launch it down the slipway
260
746063
1659
12:27
into the river and out to sea.
261
747722
2123
nehre ve oradan da denize indirmesi için.
12:29
Occasionally on a really important ship,
262
749845
2437
Ara sıra gerçekten çok önemli bir gemiyse
kraliyet ailesinin bir üyesini getirmeyi de başarırlardı
12:32
they'd get a member of the royal family to come,
263
752282
2180
Edinburgh dükü ya da Prenses Anne vesaire.
12:34
Duke of Edinburgh, Princess Anne or somebody.
264
754462
3119
Ve hatırlayın çok da uzun olmayan biz zaman öncesine kadar
12:37
And you have to remember, it wasn't that long ago
265
757581
2912
12:40
that the royal family in England
266
760493
2125
İngiltere kraliyet ailesinin
12:42
were considered to have magical healing powers.
267
762618
4183
büyülü iyileştirici güçleri olduğuna inanılırdı.
12:46
Sick children were held up in crowds
268
766801
1816
Hasta çocuklar hastalıklarından kurtulsun diye
12:48
to try and touch the cloak
269
768617
2245
kalabalıkta yukarıya kaldırılır
ve kral ya da kraliçenin pelerinine değip
12:50
of the king or the queen to cure them
270
770862
1444
12:52
of some terrible disease.
271
772306
2775
o korkunç hastalıktan kurtulması ümit edilirdi.
12:55
It wasn't like that in my day, but we still got very excited.
272
775081
3959
Benim zamanımda bunlar kalmamıştı ama hala çok heyecanlanırdık.
Böyle bir gemi indirme gününde, bir Cumartesi
12:59
So it's a launch day, it's a Saturday,
273
779040
1968
13:01
and my mother has dressed me up in my Sunday best.
274
781008
2287
annem beni en güzel Pazar elbiselerimle giydirmişti
13:03
I'm not very happy with her.
275
783295
2675
bundan pek mutlu değildim.
13:05
All the kids are out in the street,
276
785970
1574
Bütün çocuklar sokaktaydı,
13:07
and we have little Union Jacks to wave,
277
787544
2772
sallamak için küçük İngiltere bayraklarımız vardı
13:10
and at the top of the hill,
278
790316
2056
ve tepenin üzerinde
13:12
there's a motorcycle cortege appears.
279
792372
2718
bir motosiklet korteji belirdi
motosikletlerin ortasında büyük,
13:15
In the middle of the motorcycles,
280
795090
1467
siyah bir Rolls- Royce vardı
13:16
there's a big, black Rolls-Royce.
281
796557
2695
13:19
Inside the Rolls-Royce is the Queen Mother.
282
799252
2595
Rolls- Royce'un içinde ise kraliçe annemiz.
13:21
This is a big deal.
283
801847
2065
Bu çok büyük bir olaydı.
13:23
So the procession is moving
284
803912
2012
Tören alayı
13:25
at a stately pace down my street,
285
805924
2030
görkemine yaraşır bir hızla sokağımdan ilerliyordu
13:27
and as it approaches my house,
286
807954
2290
ve bizim eve geldiğinde
bayrağımı kuvvetlice sallamaya başladım
13:30
I start to wave my flag vigorously,
287
810244
2541
13:32
and there is the Queen Mother.
288
812785
1727
ve işte kraliçe oradaydı.
13:34
I see her, and she seems to see me.
289
814512
3708
Onu gördüm ve o da beni görmüş gibiydi.
13:38
She acknowledges me. She waves, and she smiles.
290
818220
2750
Bana bir işaret yaptı, el salladı ve gülümsedi.
13:40
And I wave my flag even more vigorously.
291
820970
2563
Ben de bayrağımı daha da kuvvetli sallamaya başladım.
13:43
We're having a moment,
292
823533
1411
Orada bir an paylaştık
13:44
me and the Queen Mother.
293
824944
1714
ben ve anne kraliçe.
13:46
She's acknowledged me.
294
826658
1844
Beni fark ettiğini gösterdi,
13:48
And then she's gone.
295
828502
3039
ve gitti.
Hiç bir hastalıktan iyileştiğimi söyleyemem
13:51
Well, I wasn't cured of anything.
296
831541
4123
hatta tam tersi oldu
13:55
It was the opposite, actually.
297
835664
1604
13:57
I was infected.
298
837268
3324
bana bir şey bulaştı.
Bir fikir...
14:00
I was infected with an idea.
299
840592
2607
14:03
I don't belong in this street.
300
843199
2717
O sokağa ait değildim.
O evde yaşamak istemiyordum.
14:05
I don't want to live in that house.
301
845916
2628
Sonumun o tersane olmasını istemiyordum.
14:08
I don't want to end up in that shipyard.
302
848544
3075
14:11
I want to be in that car. (Laughter)
303
851619
3407
O arabada olmak istiyordum (gülüşmeler)
14:15
I want a bigger life.
304
855026
1964
Daha büyük bir hayat istiyordum.
14:16
I want a life beyond this town.
305
856990
2544
O kasabanın ötesinde bir hayat.
14:19
I want a life that's out of the ordinary.
306
859534
3984
Sıra dışı bir hayat istiyordum.
14:23
It's my right.
307
863518
1314
Bu benim hakkımdı.
14:24
It's my right as much as hers.
308
864832
2862
Onun olduğu kadar benim de hakkımdı.
14:27
And so here I am at TED,
309
867694
4599
Ve işte TED'de karşınızdayım,
bu hikayeyi anlatmak için
14:32
I suppose to tell that story,
310
872293
2535
14:34
and I think it's appropriate to say the obvious
311
874828
4574
ve zaten belli olanı söylemekte bir sakınca yok,
14:39
that there's a symbiotic and intrinsic link
312
879402
4290
hikaye anlatmakla toplum arasında
14:43
between storytelling and community,
313
883692
3230
toplum ve sanat arasında
14:46
between community and art,
314
886922
2196
toplum bilim ve teknoloji arasında
14:49
between community and science and technology,
315
889118
3014
toplum ve ekonomi arasında
simbiyotik ve özgün bir ilişki vardır.
14:52
between community and economics.
316
892132
2766
14:54
It's my belief that
317
894898
3388
İnanıyorum ki
14:58
abstract economic theory
318
898286
2049
toplumun ihtiyaçlarını yok sayan
15:00
that denies the needs of community
319
900335
2774
toplumun ekonomiye yaptığı katkıyı yok sayan
15:03
or denies the contribution that community makes
320
903109
3171
soyut bir ekonomi teorisi
15:06
to economy is shortsighted, cruel
321
906280
3939
basiretsiz, zalim
15:10
and untenable.
322
910219
2608
ve çürüktür.
15:12
(Applause)
323
912827
3756
(Alkış)
15:16
The fact is, whether you're a rock star
324
916583
2896
Gerçek şu ki rock yıldızı da olsan
15:19
or whether you're a welder in a shipyard,
325
919479
3620
tersanede kaynakçı da olsan
15:23
or a tribesman in the upper Amazon,
326
923099
3260
üst Amazon'da bir kabilede de yaşasan
15:26
or the queen of England,
327
926359
1552
15:27
at the end of the day,
328
927911
4136
İngiltere kraliçesi de olsan
günün sonunda
hepimiz aslında aynı gemideyiz.
15:32
we're all in the same boat.
329
932047
4040
15:36
♪ Aye, the footmen are frantic in their indignation ♪
330
936087
4148
Evet usta başları infial içinde ve telaşlı
15:40
♪ You see the queen's took a taxi herself to the station ♪
331
940235
3999
kraliçe kendine istasyona giden bir taksi tutmuş
15:44
♪ Where the porters, surprised by her lack of royal baggage ♪
332
944234
3877
hizmetliler şaşkın kraliyet bagajları yanında yok diye
15:48
♪ Bustle her and three corgis to the rear of the carriage ♪
333
948111
3888
onu ve üç köpeğini pulmanın arkalarına alıyorlar telaşla
15:51
♪ For the train it is crammed with all Europe's nobility ♪
334
951999
3910
çünkü tren Avrupa asilzadeleriyle hınca hınç dolu
15:55
♪ And there's none of them famous for their compatibility ♪
335
955909
3708
ve hiç birinin de alçak gönüllülükte iyi bir ünü yok
15:59
♪ There's a fight over seats ♪
336
959617
2018
koltuklar için kavga edilir
16:01
♪ "I beg pardon, Your Grace ♪
337
961635
1902
"Af edersiniz majesteleri
16:03
♪ But you'll find that one's mine, so get back in your place!" ♪
338
963537
4564
ama gördüğünüz gibi bu benim, lütfen yerinize dönünüz!"
16:08
♪ "Aye, but where are they going?" ♪
339
968101
2203
"Peki nereye gidiyorlar?"
16:10
♪ All the porters debate ♪
340
970304
1989
16:12
♪ "Why they're going to Newcastle and they daren't be late ♪
341
972293
4047
diye merakta hizmetliler.
"Newcastle'e gitmekteler ve geç kalmak olmaz
16:16
♪ For they're launching a boat on the Tyne at high tide ♪
342
976340
3750
çünkü Tyne'e bir gemi indirilecek kabarmış deniz vakti
16:20
♪ And they've come from all over, from far and from wide" ♪
343
980090
3850
dört bucaktan geldiler bunun için
16:23
♪ There's the old Dalai Lama ♪
344
983940
2143
Yaşlı Dalai Lama burada
16:26
♪ And the pontiff of Rome ♪
345
986083
1960
ve Roma başpiskoposu
16:28
♪ Every palace in Europe, and there's nay bugger home ♪
346
988043
3554
Avrupa'nın tüm saraylarında hiç kimse evde değil
16:31
♪ There's the Duchess of Cornwall and the loyal Prince of Wales ♪
347
991597
4268
Cornwall düşesi, ve silindir şapkası ve frakı içinde sıkılmış ve rahatsız görünen
16:35
♪ Looking crushed and uncomfortable in his top hat and tails ♪
348
995865
3982
sadık Wales prensi
16:39
♪ Well, they haven't got tickets ♪
349
999847
1615
Biletleri de yok
16:41
♪ Come now, it's just a detail ♪
350
1001462
2211
aman neyse bu sadece bir ayrıntı
16:43
♪ There was no time to purchase and one simply has to prevail ♪
351
1003673
3741
satın alacak vakit yoktu halledilir bir şekil
16:47
♪ For we'll get to the shipyards or we'll end up in jail! ♪
352
1007414
3997
çünkü ya tersaneye gideceğiz ya hapse düşeceğiz
16:51
♪ When the last ship sails ♪
353
1011411
3769
son gemi de çıkarsa yola
ve zincirlerin şakırtısı
16:55
♪ Oh the roar of the chains ♪
354
1015180
2922
ve kirişlerin çatırtısı
16:58
♪ And the cracking of timbers ♪
355
1018102
2842
17:00
♪ The noise at the end of the world in your ears ♪
356
1020944
3486
kulaklarında dünyanın sonunun sesi
17:04
♪ As a mountain of steel makes its way to the sea ♪
357
1024430
3984
bir çelik dağı denize iner
17:08
♪ And the last ship sails ♪
358
1028414
3199
ve son gemi yola çıkar
17:11
♪ And whatever you'd promised ♪
359
1031613
3078
her ne sözü vediysen
17:14
♪ Whatever you've done ♪
360
1034691
1581
17:16
♪ And whatever the station in life you've become ♪
361
1036272
3930
her ne yaptıysan
hayatın hangi durağına kadar geldiysen
17:20
♪ In the name of the Father, in the name of the Son ♪
362
1040202
3830
Baba ve oğul adına
17:24
♪ And no matter the weave of this life that you've spun ♪
363
1044032
4380
bu hayatta ne büküp dokuduysan
17:28
♪ On the Earth or in Heaven or under the Sun ♪
364
1048412
3849
dünyada, cennette ya da güneşin altında
17:32
♪ When the last ship sails ♪
365
1052261
3649
son gemi kalktığında
17:35
♪ Oh the roar of the chains ♪
366
1055910
3310
ve zincirlerin şakırtısı
17:39
♪ And the cracking of timbers ♪
367
1059220
1750
17:40
♪ The noise at the end of the world in your ears ♪
368
1060970
3898
ve kirişlerin çatırtısı
kulaklarında dünyanın sonunun sesi
17:44
♪ As a mountain of steel makes its way to the sea ♪
369
1064868
4338
bir çelik dağı denize iner
17:49
♪ And the last ship sails ♪
370
1069206
7696
ve son gemi yola çıkar.
şarkımı dinlediğiniz için teşekkür ederim.
17:58
Thanks very much for listening to my song.
371
1078228
1766
17:59
Thank you. (Applause)
372
1079994
7320
Teşekkürler (Alkış)
18:31
Thank you.
373
1111144
3798
Teşekkürler.
Evet, eğer biliyorsanız katılın
18:37
Okay, you have to join in if you know it.
374
1117959
2390
18:40
(Music) (Applause)
375
1120349
7350
(Müzik) (Alkış)
18:47
♪ Just a castaway ♪
376
1127699
2381
18:50
♪ An island lost at sea, oh ♪
377
1130080
3990
Yalnızca bir deniz kazazedesi
denizde kayıp bir ada oh
18:54
♪ Another lonely day ♪
378
1134070
2143
yine yalnız bir gün
18:56
♪ With no one here but me, oh ♪
379
1136213
4080
yanımda kimse yok yalnızca ben oh
19:00
♪ More loneliness than any man could bear ♪
380
1140293
6494
kimsenin katlanamayacağı muazzam bir yalnızlık
19:06
♪ Rescue me before I fall into despair ♪
381
1146787
5967
ümitsizliğe düşmeden, kurtar beni
19:12
♪ I'll send an S.O.S. to the world ♪
382
1152754
3132
dünyaya S. O.S. gönderiyorum
19:15
♪ I'll send an S.O.S. to the world ♪
383
1155886
2904
dünyaya S. O.S. gönderiyorum
19:18
♪ I hope that someone gets my ♪
384
1158790
3348
Umarım biri bulur
19:22
♪ I hope that someone gets my ♪
385
1162138
3142
Umarım biri bulur
19:25
♪ I hope that someone gets my ♪
386
1165280
3146
Umarım biri bulur
19:28
♪ Message in a bottle ♪
387
1168426
3257
şişedeki mesajımı
19:34
♪ Message in a bottle ♪
388
1174357
3621
şişedeki mesajımı
19:41
♪ A year has passed since I wrote my note ♪
389
1181599
6161
Bir yıl oldu notumu yazalı
19:47
♪ I should have known this right from the start ♪
390
1187760
6130
daha başından bilmeliydim
19:53
♪ Only hope can keep me together ♪
391
1193890
6371
sadece umut tutuyor beni bir arada
20:00
♪ Love can mend your life ♪
392
1200261
2037
aşk hayatını düzeltebilir
20:02
♪ but love can break your heart ♪
393
1202298
3899
ama aşk kalbini de kırabilir
20:06
♪ I'll send an S.O.S. to the world ♪
394
1206197
3000
dünyaya S. O.S. gönderiyorum
20:09
♪ I'll send an S.O.S. to the world ♪
395
1209197
3155
dünyaya S. O.S. gönderiyorum
20:12
♪ I hope that someone gets my ♪
396
1212352
3186
Umarım biri bulur
20:15
♪ I hope that someone gets my ♪
397
1215538
3211
Umarım biri bulur
20:18
♪ I hope that someone gets my ♪
398
1218749
2946
Umarım biri bulur
20:21
♪ Message in a bottle ♪
399
1221695
6432
şişedeki mesajımı
20:28
♪ Message in a bottle ♪
400
1228127
3844
şişedeki mesajımı
şişedeki mesajımı
20:34
♪ Message in a bottle ♪
401
1234353
3917
şişedeki mesajımı
20:40
♪ Message in a bottle ♪
402
1240581
4409
20:47
♪ Walked out this morning ♪
403
1247562
2458
Bu sabah çıktım
20:50
♪ I don't believe what I saw ♪
404
1250020
3820
gördüğüme inanamadım
20:53
♪ A hundred billion bottles ♪
405
1253840
2427
yüz milyarlarca şişe
20:56
♪ Washed up on the shore ♪
406
1256267
3693
vurmuştu sahile
20:59
♪ Seems I'm not alone in being alone ♪
407
1259960
5319
sanırım yalnızken yalnız değildim
21:05
♪ A hundred billion castaways ♪
408
1265279
3181
bir yuva arayan
21:08
♪ Looking for a home ♪
409
1268460
3507
yüz milyar kazazede
21:11
♪ I'll send an S.O.S. to the world ♪
410
1271967
3217
dünyaya S. O.S. gönderiyorum
21:15
♪ I'll send an S.O.S. to the world ♪
411
1275184
3226
dünyaya S. O.S. gönderiyorum
21:18
♪ I hope that someone gets my ♪
412
1278410
2957
Umarım biri bulur
21:21
♪ I hope that someone gets my ♪
413
1281367
3264
Umarım biri bulur
21:24
♪ I hope that someone gets my ♪
414
1284631
2994
Umarım biri bulur
21:27
♪ Message in a bottle ♪
415
1287625
6263
şişedeki mesajımı
şişedeki mesajımı
21:33
♪ Message in a bottle ♪
416
1293888
6331
şişedeki mesajımı
şişedeki mesajımı
21:40
♪ Message in a bottle ♪
417
1300219
3912
21:46
♪ Message in a bottle ♪
418
1306404
3566
21:49
So I'm going to ask you to sing after me,
419
1309970
1542
Haydi birlikte söyleyelim
21:51
okay, the next part.
420
1311512
1832
tamam, sonraki kısım
21:53
It's very easy. Sing in unison.
421
1313344
2125
çok kolay, birlikte söyleyin
21:55
Here we go.
422
1315469
4467
başlıyoruz
22:01
♪ Sending out an S.O.S. ♪ Come on now.
423
1321978
3342
dünyaya S. O.S. gönderiyorum. Hadi.
22:05
Audience: ♪ Sending out an S.O.S. ♪
424
1325320
2900
Dinleyiciler: S. O.S. gönderiyorum
22:08
Sting: ♪ Sending out an S.O.S. ♪
425
1328220
3014
Sting: S. O.S. gönderiyorum
22:11
Audience: ♪ Sending out an S.O.S. ♪
426
1331234
3083
Dinleyiciler: S. O.S. gönderiyorum
22:14
Sting: ♪ I'm sending out an S.O.S. ♪
427
1334317
3201
Sting: S. O.S. gönderiyorum
22:17
Audience: ♪ Sending out an S.O.S. ♪
428
1337518
2932
Dinleyiciler: S. O.S. gönderiyorum
22:20
Sting: ♪ Sending out an S.O.S. ♪
429
1340450
3100
Sting: S. O.S. gönderiyorum
22:23
Audience: ♪ Sending out an S.O.S. ♪
430
1343550
2544
Dinleyiciler: S. O.S. gönderiyorum
22:26
Sting: ♪ Sending out ♪
431
1346094
13086
Sting: S. O.S. gönderiyorum
22:39
♪ Sending out an S.O.S. ♪
432
1359180
2667
22:41
♪ Sending out an S.O.S. ♪
433
1361847
2984
S. O.S. gönderiyorum
22:44
♪ Sending out an S.O.S. ♪
434
1364831
2999
S. O.S. gönderiyorum
22:47
♪ Sending out an S.O.S. ♪
435
1367830
6064
S. O.S. gönderiyorum
S. O.S. gönderiyorum
22:53
♪ Yoooooooo ♪
436
1373894
8619
Yoooooooo
23:02
Thank you, TED. Goodnight.
437
1382513
1952
Teşekkürler, TED. İyi geceler.
23:04
(Applause)
438
1384465
4000
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7