Bertrand Piccard's solar-powered adventure

Bertrand Piccard'ın güneş enerjili macerası

50,889 views ・ 2010-01-01

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Pelin Savtak Gözden geçirme: Ayşe Demirel
00:15
Well, I learned a lot of things about ballooning,
0
15260
4000
Balonla uçma hakkında çok şey öğrendim,
00:19
especially at the end of these balloon flights
1
19260
4000
özellikle Brian Jones ile dünyanın etrafında
00:23
around the world I did with Brian Jones.
2
23260
2000
dolaşarak yaptığım uçuşlardan sonra.
00:25
When I took this picture,
3
25260
2000
Bu resmi çektiğimde,
00:27
the window was frozen because of the moisture of the night.
4
27260
4000
gecenin neminden dolayı pencere donmuştu.
00:31
And on the other side there was a rising sun.
5
31260
2000
Diğer taraftaysa güneş yükseliyordu.
00:33
So, you see that on the other side of ice
6
33260
4000
Gördüğünüz gibi buzun diğer tarafında
00:37
you have the unknown,
7
37260
2000
buzu incelemeye
00:39
you have the non-obvious,
8
39260
3000
cesareti olmayanlar için
00:42
you have the non-seen,
9
42260
2000
bilinmeyen,
00:44
for the people who don't dare
10
44260
2000
görünmeyen
00:46
to go through the ice.
11
46260
2000
ve açıkça belli olmayan şeyler var.
00:48
There are so many people
12
48260
2000
Bir çok insan,
00:50
who prefer to suffer in the ice they know
13
50260
3000
diğer tarafta ne olduğunu görmek için,
00:53
instead of taking the risk of going through the ice
14
53260
3000
buzu araştırma riskini göze almak yerine,
00:56
to see what there is on the other side.
15
56260
3000
bildikleri buzda acı çekmeyi tercih ediyor.
00:59
And I think that's one of the main problems of our society.
16
59260
4000
Ve bence bu toplumumuzun başlıca sorunlarından birisi.
01:03
We learn, maybe not the famous TED audience,
17
63260
3000
Ünlü TED seyircisi olmasa bile,
01:06
but so many other people learn,
18
66260
3000
bir çok insan bilinmeyenin,
01:09
that the unknown, the doubts,
19
69260
2000
şüphelerin ve soru işaretlerinin
01:11
the question marks are dangerous.
20
71260
2000
tehlikeli olduğunu öğrenir.
01:13
And we have to resist to the changes.
21
73260
3000
Ve değişikliklere direnmeyi,
01:16
We have to keep everything under control.
22
76260
4000
her şeyi kontrol altında tutmak gerektiğini.
01:20
Well, the unknown is part of life.
23
80260
3000
Halbuki, bilinmeyen hayatın bir parçasıdır.
01:23
And in that sense, ballooning is a beautiful metaphor.
24
83260
4000
Bu anlamda, balonda uçmak güzel bir metafor.
01:27
Because in the balloon, like in life,
25
87260
3000
Çünkü balonda, tıpkı hayatta olduğu gibi,
01:30
we go very well in unforeseen directions.
26
90260
3000
unulmadık yönlere gideriz.
01:33
We want to go in a direction,
27
93260
2000
Bir yöne doğru gitmek isteriz,
01:35
but the winds push us in another direction, like in life.
28
95260
3000
ama rüzgarlar bizi tıpkı hayattaki gibi başka bir yöne savurur.
01:38
And as long as we fight horizontally,
29
98260
3000
Ve hayata karşı, rüzgarlara karşı
01:41
against life, against the winds,
30
101260
3000
bize olan şeylere karşı ufka paralel biçimde
01:44
against what's happening to us,
31
104260
2000
savaştığımız sürece,
01:46
life is a nightmare.
32
106260
3000
hayat bir kabus olur.
01:49
How do we steer a balloon?
33
109260
2000
Bir balonu nasıl yönlendiririz?
01:51
By understanding that the atmosphere
34
111260
2000
Atmosferin, rüzgarın herbiri farklı yönde
01:53
is made out of several different layers of wind
35
113260
3000
esen pek çok katmandan
01:56
which all have different direction.
36
116260
3000
oluştuğunu anlayarak.
01:59
So, then, we understand that if we want to change our trajectory,
37
119260
3000
Böylece, eğer yörüngemizi değiştirmemiz gerekiyorsa,
02:02
in life, or in the balloon,
38
122260
3000
hayatta ya da balonda,
02:05
we have to change altitude.
39
125260
2000
rakım değiştirmemiz gerektiğini anlarız.
02:07
Changing altitude, in life,
40
127260
2000
Hayatta bunu değiştirmek,
02:09
that means raising to another psychological, philosophical,
41
129260
4000
başka bir psikolojik, filozofik, ruhsal boyuta
02:13
spiritual level.
42
133260
2000
yükselmek anlamına gelir.
02:15
But how do we do that?
43
135260
2000
Peki bunu nasıl yaparız?
02:17
In ballooning, or in life,
44
137260
2000
Balonda ya da hayatta
02:19
how do we change altitude?
45
139260
2000
rakımı nasıl değiştiririz?
02:21
How do we go from the metaphor
46
141260
2000
Metafordan, her gün kullanabileceğimiz
02:23
to something more practical that we can really
47
143260
2000
daha pratik bir şeye
02:25
use every day?
48
145260
2000
nasıl geçeriz?
02:27
Well, in a balloon it's easy, we have ballast.
49
147260
2000
Balonda bu kolay, ağırlıklarımız var.
02:29
And when we drop the ballast overboard we climb.
50
149260
5000
Ağırlıkları attığımızda yükseliriz.
02:34
Sand, water, all the equipment we don't need anymore.
51
154260
4000
Kum, su, artık ihtiyacımız olmayan bütün ekipman.
02:38
And I think in life it should be exactly like this.
52
158260
3000
Bence hayatta da aynen böyle olmalı.
02:41
You know, when people speak about pioneering spirit,
53
161260
3000
Bilirsiniz, insanlar liderlik ruhu hakkında konuştuklarında,
02:44
very often they believe that pioneers
54
164260
2000
sık sık onların
02:46
are the ones who have new ideas.
55
166260
2000
yeni fikirleri olan insanlar olduğuna inanırlar.
02:48
It's not true.
56
168260
2000
Bu doğru değil.
02:50
The pioneers are not the ones who have new ideas,
57
170260
2000
Liderler yeni fikirler olan insanlar değildir,
02:52
because new ideas are so easy to have.
58
172260
2000
çünkü yeni fikirlere sahip olmak çok kolaydır.
02:54
We just close our eyes for a minute we all come back
59
174260
2000
Gözlerimizi yalnızca bir dakikalığına kapatırız
02:56
with a lot of new ideas.
60
176260
2000
ve bir çok yeni fikirle açarız.
02:58
No, the pioneer is the one who
61
178260
2000
Hayır, bir lider kendisinin
03:00
allows himself to throw overboard a lot of ballast.
62
180260
3000
ağırlıklarını atmasına izin verendir.
03:03
Habits, certainties,
63
183260
3000
Alışkanlıklar, kesinlikler,
03:06
convictions, exclamation marks,
64
186260
5000
inançlar, ünlem işaretleri,
03:11
paradigms, dogmas.
65
191260
2000
paradigmalar, dogmalar.
03:13
And when we are able to do that,
66
193260
2000
Ve bunu yapmayı başardığımızda
03:15
what happens?
67
195260
2000
ne olur ?
03:17
Life is not anymore
68
197260
2000
Hayat artık yalnızca bir boyutta
03:19
just one line going in one direction
69
199260
4000
bir yöne giden bir çizgi olmaz.
03:23
in one dimension. No.
70
203260
2000
Hayır.
03:25
Life is going to be made out of all the possible lines
71
205260
4000
Hayat üç boyutta da, mümkün olan
03:29
that go in all the possible directions
72
209260
2000
her yöne giden tüm olası çizgilerden
03:31
in three dimensions.
73
211260
4000
yapılmış olacaktır.
03:35
And pioneering spirit will be each time we allow ourselves
74
215260
2000
Ve liderlik ruhu kendimize bu düşey ekseni
03:37
to explore this vertical axis.
75
217260
3000
keşfetmek için her izin verişimiz olacaktır.
03:40
Of course not just like the atmosphere in the balloon,
76
220260
2000
Tabi ki balondaki atmosfer gibi değil,
03:42
but in life itself.
77
222260
2000
hayatın kendisinde olduğu gibi.
03:44
Explore this vertical axis, that means
78
224260
3000
Düşey ekseni keşfetmek,
03:47
explore all the different ways to do,
79
227260
2000
bizim istedeğimiz yöne giden yolu bulmadan önce
03:49
all the different ways to behave, all the different ways to think,
80
229260
4000
olası bütün yolları, bütün davranış şekillerini,
03:53
before we find the one that goes in the direction we wish.
81
233260
5000
ve düşünme yollarını keşfetmek demektir.
03:58
This is very practical.
82
238260
2000
Bu çok kullanışlı.
04:00
This can be in politics.
83
240260
2000
Politikada yer alabilir.
04:02
This can be in spirituality.
84
242260
2000
Tinsellikte yer alabilir.
04:04
This can be in environment,
85
244260
2000
Çevre, finans,
04:06
in finance, in education of children.
86
246260
3000
ve çocukların eğitiminde yer alabilir.
04:09
I deeply believe
87
249260
2000
Ben, eğer politikayı
04:11
that life is a much greater adventure
88
251260
3000
sağ ve sol kanat arasındaki trenç olmadan
04:14
if we manage to do politics
89
254260
2000
yapmayı başarırsak,
04:16
without the trench between the left and the right wing.
90
256260
4000
hayatın çok daha büyük bir macera olacağına inanıyorum.
04:20
Because we will throw away these political dogmas.
91
260260
4000
Çünkü bütün bu politik dogmaları atacağız.
04:24
I deeply believe that we can make much more protection of the environment
92
264260
4000
Yeşillerin bazılarının geçmişte gösterdiği temelcilikten kurtulursak,
04:28
if we get rid -- if we throw overboard
93
268260
3000
ağırlıkları aşağıya atarsak,
04:31
this fundamentalism that some of the greens have showed in the past.
94
271260
4000
çevreyi çok daha iyi koruyabileceğimize inanıyorum.
04:35
And that we can aim for much higher spirituality
95
275260
3000
Ve dinsel dogmalardan kurtulursak,
04:38
if we get rid of the religious dogmas.
96
278260
2000
tekamülü artmış bir tinselliği amaçlayabileceğimize de.
04:40
Throwing overboard, as ballast, to change our direction.
97
280260
4000
Yönümüzü değiştirmek için ağırlıklardan kurtulmak.
04:44
Well, these basically are things I believed in such a long time.
98
284260
3000
Bunlar benim uzun zamandır inandığım şeyler.
04:47
But actually I had to go around the world in a balloon
99
287260
2000
Aslında bunlar hakkında konuşmaya davet edilmek için,
04:49
to be invited to talk about it.
100
289260
2000
balonla dünyayı turlamam gerekti.
04:51
(Laughter)
101
291260
3000
(Gülüşler)
04:54
(Applause)
102
294260
6000
(Alkışlar)
05:00
It's clear that it's not easy to know which ballast to drop
103
300260
4000
Hangi yükseklikte gideceğimizi ve hangi ağırlığı atacağımızı
05:04
and which altitude to take. Sometime we need
104
304260
2000
bilmek tabiki kolay değildir.
05:06
friends, family members or a psychiatrist.
105
306260
3000
Bazen arkadaş, aile üyeleri ya da psikiyatriste ihtiyaç duyarız.
05:09
Well, in balloons we need weather men,
106
309260
3000
Balonda "Hava Adamı"na ihtiyacımız vardır.
05:12
the one who calculate the direction of each layer of wind,
107
312260
4000
Rüzgarın hangi yükseklik olursa olsun her katmanının yönünü,
05:16
at which altitude, in order to help the balloonist.
108
316260
3000
balon pilotuna yardımcı olmak için hesaplayan kişi.
05:19
But sometimes it's very paradoxical.
109
319260
3000
Ama bu bazen aykırı olur.
05:22
When Brian Jones and I were flying around the world,
110
322260
3000
Brian Jones ve ben dünyanın etrafında gezerken,
05:25
the weather man asked us, one day, to fly
111
325260
2000
"Hava Adamı" bize alçaktan
05:27
quite low, and very slow.
112
327260
3000
ve yavaşça uçmamızı söyledi.
05:30
And when we calculated we thought we're never going to make it
113
330260
2000
Hesaplarımıza göre, asla dünyanın etrafında
05:32
around the world at that speed.
114
332260
3000
o hızda uçamayacaktık.
05:35
So, we disobeyed. We flew much higher, and double the speed.
115
335260
4000
Böylece aldırmadık. Yüksekten ve iki katı hızla uçtuk.
05:39
And I was so proud to have found that jetstream
116
339260
3000
"Hava Adamı" dediğim jet-akımını bulmaktan
05:42
that I called the weather man,
117
342260
2000
o kadar gurur duyuyordum ki...
05:44
and I told him, "Hey, guy, don't you think we're good pilots up there?
118
344260
3000
ona, "Hey, adamım, biz burda iyi pilotluk yapıyoruz değil mi?" dedim.
05:47
We fly twice the speed you predicted."
119
347260
3000
"Senin tahmin ettiğinden iki kat hızlı uçuyoruz"
05:50
And he told me, "Don't do that. Go down immediately
120
350260
2000
Bana "Yapma.Yavaşlamak için
05:52
in order to slow down."
121
352260
2000
derhal alçal" dedi.
05:54
And I started to argue. I said, "I'm not going to do that.
122
354260
2000
Tartışmaya başladım, "Bunu yapmayacağım.
05:56
We don't have enough gas to fly so slow."
123
356260
3000
O kadar yavaş uçmak için yeterli gazımız yok."
05:59
And he told me, "Yes, but with the low pressure you have on your left
124
359260
3000
Bana, "Evet ama solundaki alçak basınçla
06:02
if you fly too fast, in a couple of hours
125
362260
3000
çok hızlı uçarsan, birkaç saat içinde
06:05
you will turn left and end up at the North Pole.
126
365260
2000
sola dönecek ve soluğu Kuzey Kutbu'nda alacaksın."
06:07
(Laughter)
127
367260
2000
(Gülüşler)
06:09
And then he asked me --
128
369260
2000
Ve bana sordu--
06:11
and this is something I will never forget in my life --
129
371260
3000
hayatım boyunca unutmayacağım şeyi--
06:14
he just asked me, "You're the good pilot up there.
130
374260
3000
dedi ki, "Yukarıdaki iyi pilot sensin.
06:17
What do you really want? You want to go very fast
131
377260
2000
Gerçekten ne istiyorsun? Hızlıca
06:19
in the wrong direction, or slowly in the good direction?
132
379260
3000
yanlış yönde mi gitmeyi, yavaşça doğru yönde mi?"
06:22
(Laughter)
133
382260
3000
(Gülüşler)
06:25
(Applause)
134
385260
2000
(Alkışlar)
06:27
And this is why you need weathermen.
135
387260
2000
İşte bu yüzden ona ihtiyacınız var.
06:29
This is why you need people with long-term vision.
136
389260
3000
Bu yüzden ileri görüşlü insanlara ihtiyacınız var.
06:32
And this is precisely what fails
137
392260
3000
Ve şimdiki politik hükümetlerde
06:35
in the political visions we have now,
138
395260
3000
sahip olduğumuz politik görüşlerde
06:38
in the political governments.
139
398260
2000
başarısız olan şey kesinlikle budur.
06:40
We are burning, as you heard,
140
400260
2000
Duymuş olduğunuz gibi,
06:42
so much energy,
141
402260
2000
çok fazla enerji tüketiyoruz,
06:44
not understanding that such an unsustainable
142
404260
4000
böylesine tüketilebilir bir yaşam kaynağıyla
06:48
way of life cannot last for long.
143
408260
3000
hayatın fazla süremeyeceğini anlamayarak.
06:51
So, we went down actually.
144
411260
3000
Aslında böylece alçaldık.
06:54
We slowed down. And we went through moments of fears
145
414260
4000
Yavaşladık. Korkmaya başladık çünkü balondaki
06:58
because we had no idea how the little amount of gas
146
418260
2000
az miktarda gazın bizi
07:00
we had in the balloon
147
420260
2000
45,000 km nasıl götüreceği
07:02
could allow us to travel 45,000 kilometers.
148
422260
4000
hakkında hiçbir fikrimiz yoktu.
07:06
But we were expected to have doubts; we're expected to have fears.
149
426260
3000
Ama kendimizi şüphe ve korkulardan hariç tutmalıydık.
07:09
And actually this is where the adventure really started.
150
429260
3000
Bu da asıl maceranın başladığı yerdi.
07:12
When we were flying over the Sahara and India
151
432260
2000
Sahara ve Hindistan'ın üzerinden uçarken
07:14
it was nice holidays.
152
434260
2000
iyi bir tatil oldu.
07:16
We could land anytime and fly back home with an airplane.
153
436260
3000
İstediğimiz zaman inip uçakla evlerimize dönebilirdik.
07:19
In the middle of the Pacific,
154
439260
2000
Pacific'in ortasında
07:21
when you don't have the good winds, you cannot land,
155
441260
2000
iyi rüzgarlarınız olmadığı zaman inemezsiniz,
07:23
you cannot go back.
156
443260
2000
ve geri dönemezsiniz.
07:25
That's a crisis.
157
445260
2000
Bu bir kriz.
07:27
That's the moment when you have to wake up
158
447260
2000
Bu an otomatik düşünme yolundan
07:29
from the automatic way of thinking.
159
449260
2000
uyanma vaktinizdir.
07:31
That's the moment when you have to motivate
160
451260
2000
Bu an, içinizdeki potansiyeli
07:33
your inner potential,
161
453260
2000
ve yaratıcılığınızı
07:35
your creativity.
162
455260
2000
motive etme vaktidir.
07:37
That's when you throw out all the ballast,
163
457260
2000
İşte bu yeni duruma adapte olmak için
07:39
all the certainties,
164
459260
2000
bütün yükleri, kesin inançları
07:41
in order to adapt to the new situation.
165
461260
2000
attığınız zamandır.
07:43
And actually, we changed completely our flight plan.
166
463260
3000
Aslında uçuş planımızı tümüyle değiştirdik.
07:46
We changed completely our strategy.
167
466260
2000
Stratejimizi tamamen değiştirdik.
07:48
And after 20 days we landed successfully in Egypt.
168
468260
3000
20 gün sonra Mısır'a başarıyla vardık.
07:51
But if I show you this picture
169
471260
2000
Ama bu resmi size gösterme nedenim
07:53
it's not to tell you how happy we were.
170
473260
3000
ne kadar mutlu olduğumuzu anlatmak için değil,
07:56
It's to show you how much gas was left
171
476260
2000
son tüplerde ne kadar gaz kaldığını
07:58
in the last bottles.
172
478260
2000
göstermek için.
08:00
We took off with 3.7 tons of liquid propane.
173
480260
5000
3.7 ton sıvı propan gazıyla başladık.
08:05
We landed with 40 kilos.
174
485260
4000
40 kiloyla indik.
08:09
When I saw that, I made a promise to myself.
175
489260
3000
Bunu görünce kendime bir söz verdim.
08:12
I made a promise that the next time I would fly around the world,
176
492260
3000
Dünyanın etrafındaki bir sonraki seferim,
08:15
it would be with no fuel,
177
495260
3000
fosil enerjilerden de bağımsız
08:18
independent from fossil energies,
178
498260
3000
hiç yakıtsız olacaktı.
08:21
in order to be safe,
179
501260
3000
Güvende olmak için,
08:24
not to be threatened by the fuel gauge.
180
504260
2000
yakıt göstergesi yüzünden tehdit edilmemek için.
08:26
I had no idea how it was possible.
181
506260
3000
Bunun nasıl olacağı hakkında hiçbir fikrim yoktu.
08:29
I just thought it's a dream and I want to do it.
182
509260
4000
Bunun sadece bir rüya olduğunu ve bunu yapmak istediğimi düşündüm.
08:33
And when the capsule of my balloon was introduced
183
513260
3000
Balonumun kapsülü tanıtıldığı zaman
08:36
officially in the Air and Space Museum in Washington,
184
516260
2000
resmi olarak Washington'daki Hava ve Uzay Müzesinde,
08:38
together with the airplane of Charles Lindbergh,
185
518260
2000
Charles Lindbergh'in uçağıyla birlikte,
08:40
with Apollo 11, with the Wright Brothers' Flyer,
186
520260
2000
Apollo 11 ile, Wright Brothers Flier ile,
08:42
with Chuck Yeager's 61,
187
522260
3000
Chuck Yeager's 61 ile,
08:45
I had really a thought then.
188
525260
2000
İşte o zaman gerçekten düşündüm.
08:47
I thought, well, the 20th century, that was brilliant.
189
527260
2000
20. yüzyıl çok parlaktı.
08:49
It allowed to do all those things there.
190
529260
3000
Ordaki her şeyi yapmamıza imkan sağladı.
08:52
But it will not be possible in the future any more.
191
532260
3000
Ama bu gelecekte mümkün olmayacak.
08:55
It takes too much energy. It will cost too much.
192
535260
3000
Çok fazla enerji tüketiyor. Pahalıya mal olacak.
08:58
It will be prohibited
193
538260
2000
Yasaklanacak.
09:00
because we'll have to save our natural resources
194
540260
2000
Çünkü şimdiden itibaren önümüzdeki yıllar boyunca
09:02
in a few decades from now.
195
542260
2000
doğal kaynaklarımızı korumamız gerekecek.
09:04
So how can we perpetuate
196
544260
2000
Peki fosil enerjiden bağımsız olan birşey ile
09:06
this pioneering spirit
197
546260
3000
bu öncü ruhu
09:09
with something that will be independent from fossil energy?
198
549260
4000
nasıl devam ettirebiliriz?
09:13
And this is when the project Solar Impulse
199
553260
2000
Ve Solar Impulse projesi
09:15
really started to
200
555260
3000
kafamda dönmeye
09:18
turn in my head.
201
558260
2000
başladı.
09:20
And I think it's a nice metaphor also
202
560260
2000
Ve bence bu 21. yüzyıl için de
09:22
for the 21st century.
203
562260
2000
güzel bir metafor.
09:24
Pioneering spirit should continue, but on another level.
204
564260
4000
Öncü ruh devam etmeli, ama başka bir seviyede.
09:28
Not to conquer the planet or space,
205
568260
3000
Gezegeni ya da uzayı fethetmek için değil,
09:31
not anymore, it has been done,
206
571260
2000
artık değil, bu yapıldı.
09:33
but rather to improve the quality of life.
207
573260
3000
Hayatın kalitesini iyileştirmek için.
09:36
How can we go through the ice of certainty
208
576260
3000
Peki en inanılmazı mümkün yapmak için
09:39
in order to make the most incredible a possible thing?
209
579260
4000
kesinliklerin buzundan nasıl geçebiliriz?
09:43
What is today completely impossible --
210
583260
4000
Bugün imkansız olan bir şey --
09:47
get rid of our dependency on fossil energy.
211
587260
3000
fosil enerjiye bağımlılığımızdan kurtulmak.
09:50
If you tell to people, we want to be independent
212
590260
2000
İnsanlara dünyadaki fosil enerjilerden
09:52
from fossil energy in our world,
213
592260
2000
bağımsız olmak istediğinizi söylerseniz,
09:54
people will laugh at you, except here,
214
594260
2000
burası, yani çılgın insanların
09:56
where crazy people are invited to speak.
215
596260
3000
konuşmaya çağrıldığı bu yer dışında, size güleceklerdir.
09:59
(Laughter)
216
599260
2000
(Gülüşler)
10:01
So, the idea is that if we fly around the world
217
601260
4000
Yani, dünyanın etrafında
10:05
in a solar powered airplane,
218
605260
2000
hiç yakıt kullanmadan
10:07
using absolutely no fuel,
219
607260
2000
güneş enerjili uçakla uçma fikri
10:09
nobody ever could say in the future
220
609260
3000
gelecekte kimsenin arabalar,
10:12
that it's impossible to do it
221
612260
2000
ısıtma sistemleri, bilgisayarlar ve diğerleri için
10:14
for cars, for heating systems,
222
614260
2000
yapılması imkansız
10:16
for computers, and so on and so on.
223
616260
3000
diyemeyeceği bir şey.
10:19
Well, solar power airplanes are not new.
224
619260
3000
Güneş enerjili uçaklar yeni değil.
10:22
They have flown in the past, but without
225
622260
2000
Geçmişte uçtular ama,
10:24
saving capabilities, without batteries.
226
624260
3000
bataryalar, muhafaza kapasiteleri olmadan.
10:27
Which means that they have more proven
227
627260
2000
Yani onlar yenilenebilir enerjinin potansiyelinden çok
10:29
the limits of renewable energies
228
629260
2000
onun limitlerini
10:31
than the potential of it.
229
631260
2000
kanıtladılar.
10:33
If we want to show the potential,
230
633260
2000
Potansiyeli göstermek için,
10:35
we have to fly day and night.
231
635260
3000
gece gündüz uçmalıyız.
10:38
That means to load the batteries during the flight,
232
638260
3000
Bu bataryaları gece uçuşu sırasında kullanmak için
10:41
in order to spend the night on the batteries,
233
641260
3000
uçuş sırasında yüklemek ve ertesi gün de uçmak
10:44
and fly the next day again.
234
644260
2000
anlamına geliyor.
10:46
It has been made, already, on remote controlled
235
646260
4000
Uzaktan kumandalı, pilotsuz,
10:50
little airplane models, without pilots.
236
650260
3000
küçük uçaklar zaten yapıldı.
10:53
But it stays an anecdote
237
653260
2000
Ama hikayede kalıyorlar çünkü
10:55
because the public couldn't identify to it.
238
655260
3000
halk onlarla özdeşleşemedi.
10:58
I think you need a pilot in the plane
239
658260
2000
Sanırım, uçakta, uçuşu insan için
11:00
that can talk to the universities,
240
660260
2000
bir macera haline getirebilecek, öğrencilerle,
11:02
that can talk to students,
241
662260
2000
üniversitelerle ve
11:04
talk to politicians during the flight,
242
664260
2000
politikacılarla konuşabilen
11:06
and really make it a human adventure.
243
666260
2000
bir pilota ihtiyacınız var.
11:08
For that, unfortunately,
244
668260
2000
Bunun için, maalesef,
11:10
four meters wingspan is not enough.
245
670260
3000
dört metrelik kanat genişliği yeterli değil.
11:13
You need 64 meter wingspan.
246
673260
3000
64 metre gerekiyor.
11:16
64 meter wingspan to carry one pilot, the batteries,
247
676260
4000
Bir pilotu ve bataryaları taşımak için 64 metrelik kanat genişliği,
11:20
flies slowly enough with the aerodynamic efficiency.
248
680260
4000
aerodinamik verimle yavaşça uçacak.
11:24
Why that? Because fuel is not easy to replace.
249
684260
4000
Neden? Çünkü yakıtı yenilemek çok zor.
11:28
That's for sure.
250
688260
2000
Bu kesin.
11:30
And with 200 square meters of solar power on our plane,
251
690260
5000
Uçağımızdaki 200 metre kare güneş enerjisiyle
11:35
we can produce the same energy
252
695260
3000
200 küçük ampulle
11:38
than 200 little lightbulbs.
253
698260
2000
aynı enerjiyi üretebiliriz.
11:40
That means a Christmas tree, a big Christmas tree.
254
700260
4000
Bu bir Noel ağacı demek, büyük olanından.
11:44
So the question is, how can you carry a pilot around the world
255
704260
4000
Soru şu, dünyanın etrafında bir pilotu
11:48
with an airplane that uses
256
708260
2000
büyük bir Noel ağacıyla aynı enerjiyi kullanan
11:50
the same amount of energy as a big Christmas tree?
257
710260
3000
bir uçakla nasıl taşıyabilirsiniz?
11:53
People will tell you it's impossible,
258
713260
2000
İnsanlar imkansız olduğunu söyleyecekler
11:55
and that's exactly why we try to do it.
259
715260
3000
ve tam da bu yüzden bunu yapmaya çalışıyoruz.
11:58
We launched the project with my colleague Andre Borschberg
260
718260
3000
Projeyi çalışma arkadaşım Andre Borschberg ile
12:01
six years ago.
261
721260
2000
altı yıl önce başlattık.
12:03
We have now 70 people in the team working on it.
262
723260
3000
Şimdi bizimle takımda çalışan 70 kişi var.
12:06
We have gone through the stages of simulation, design,
263
726260
4000
Simülasyon, dizayn, hesaplama,
12:10
computing, preparing the construction
264
730260
3000
ilk prototipin yapısını hazırlama gibi
12:13
of the first prototype.
265
733260
2000
süreçlerden geçtik.
12:15
That has been achieved after two years of work.
266
735260
3000
İki yıllık çalışma sonunda elde edilenler.
12:18
Cockpit, propeller, engine.
267
738260
2000
Kokpit, pervane, motor.
12:20
Just the fuselage here, it's so light.
268
740260
2000
Burdaki uçak gövdesi, çok hafif.
12:22
It's not designed by an artist, but it could be.
269
742260
3000
Bir artist tarafından yapılmadı ama olabilir de.
12:25
50 kilos for the entire fuselage.
270
745260
2000
Bütün gövde 50 kilo.
12:27
Couple of kilos more for the wing spars.
271
747260
4000
Kanat kirişleri birkaç kilo daha fazla.
12:31
This is the complete structure of the airplane.
272
751260
3000
Uçağın tüm yapısı bu.
12:34
And one month ago we have unveiled it.
273
754260
3000
Bir ay önce açılışını yaptık.
12:37
You cannot imagine how it is for a team
274
757260
2000
Altı yıldır bunun üzerinde çalışan bir takım için
12:39
who has been working six years on it
275
759260
2000
bunun sadece bir hayal ve görüş değil
12:41
to show that it's not only a dream and a vision,
276
761260
3000
gerçek bir uçak olduğunu göstermenin
12:44
it's a real airplane.
277
764260
2000
nasıl olduğunu hayal edemezsiniz.
12:46
A real airplane that we could finally present.
278
766260
3000
Sonunda sunabildiğimiz gerçek bir uçak.
12:49
And what's the goal now?
279
769260
2000
Şimdi amaç ne?
12:51
The goal is to take off,
280
771260
4000
Amaç yılın sonunda
12:55
end of this year for the first test,
281
775260
2000
ilk test için havalanmak,
12:57
but mainly next year, spring or summer,
282
777260
4000
ama gerçek amaç gelecek sene, bahar ya da yaz,
13:01
take off, on our own power,
283
781260
2000
kendi gücümüz üzerinden, yani
13:03
without additional help, without being towed,
284
783260
3000
yardım olmadan, yedeğe çekilmeden,
13:06
climb to 9,000 meters altitude.
285
786260
3000
9,000 metreye çıkmak.
13:09
The same time we load the batteries,
286
789260
2000
Aynı anda baterileri yüklüyoruz,
13:11
we run the engines, and when we get at the maximum height,
287
791260
5000
motorları çalıştırıyoruz ve maksimum yüksekliğe çıktığımızda
13:16
we arrive at the beginning of the night.
288
796260
2000
gecenin başlangıcına varıyoruz.
13:18
And there, there will be just one goal, just one:
289
798260
5000
Ve sadece bir hedefimiz olacak sadece bir tane,
13:23
reach the next sunrise before the batteries are empty.
290
803260
3000
bataryalar boşalmadan güneşin doğuşunu yakalamak.
13:26
(Laughter)
291
806260
3000
(Gülüşler)
13:29
And this is exactly the symbol of our world.
292
809260
3000
Bu kesinlikle dünyamızın sembolü,
13:32
If our airplane is too heavy,
293
812260
2000
uçağımız çok ağırsa,
13:34
if the pilot wastes energy,
294
814260
2000
pilot enerji harcarsa,
13:36
we'll never make it through the night.
295
816260
2000
gece boyu dayanamayız.
13:38
And in our world, if we keep on spoiling,
296
818260
3000
Dünyamızı da heba etmeye devam edersek,
13:41
wasting our energy resources,
297
821260
2000
enerji kaynaklarını harcarsak,
13:43
if we keep on building things that consume so much energy
298
823260
3000
bu kadar enerji harcayan şeyler yapmaya devam edersek,
13:46
that most of the companies now go bankrupt,
299
826260
5000
ki şimdi şirketlerin çoğu iflas ediyor,
13:51
it's clear that we'll never give the planet to the next generation
300
831260
2000
bu gezegeni gelecek kuşaklara temel bir sorun olmadan
13:53
without a major problem.
301
833260
2000
devredemeyeceğimiz çok açık.
13:55
So, you see that this airplane is more a symbol.
302
835260
3000
Gördüğünüz gibi, uçak daha çok bir sembol.
13:58
I don't think it will transport 200 people
303
838260
2000
Önümüzdeki yıllarda 200 kişiyi
14:00
in the next years.
304
840260
2000
taşıyacağını düşünmüyorum.
14:02
But when Lindbergh crossed the Atlantic,
305
842260
2000
Ama Lindbergh Atlantik'i geçtiği zaman
14:04
the payload was also just sufficient
306
844260
2000
yükü de bir kişi ve biraz yakıt için
14:06
for one person and some fuel.
307
846260
4000
anca yeterliydi.
14:10
And 20 years later there were 200 people
308
850260
2000
Ve 20 yıl sonra Atlantik'i geçen her uçakta
14:12
in every airplane crossing the Atlantic.
309
852260
2000
200 kişi vardı.
14:14
So, we have to start,
310
854260
2000
Başlamalıyız.
14:16
and show the example.
311
856260
2000
Örnekleri göstermeliyiz.
14:18
A little bit like on this picture here.
312
858260
2000
Burdaki resme benziyor.
14:20
This is a painting from Magritte,
313
860260
2000
Magritte'nin bir tablosu.
14:22
in the museum in Holland that I love so much.
314
862260
3000
Benim çok sevdiğim bir Hollanda müzesinde.
14:25
It's a pipe, and it's written, "This is not a pipe."
315
865260
3000
Bu bir pipo ve 'Bu bir pipo değildir' yazıyor.
14:28
This is not an airplane.
316
868260
3000
Bu bir uçak değil.
14:31
This is a symbol of what we can achieve
317
871260
3000
Bu imkansıza inandığımızda,
14:34
when we believe in the impossible,
318
874260
2000
takımımız olduğunda,
14:36
when we have a team,
319
876260
2000
öncü ruhumuz olduğunda,
14:38
when we have pioneering spirit,
320
878260
3000
ve özellikle de
14:41
and especially when we understand
321
881260
2000
kesinliklerimizin hepsinden
14:43
that all the certainties we have
322
883260
2000
kurtulmamız gerektiğini anladığımızda
14:45
should be thrown overboard.
323
885260
3000
ulaşabileceklerimizin sembolüdür.
14:48
What pleases me very much
324
888260
2000
Beni mutlu eden,
14:50
is that in the beginning I thought that we would have to fly
325
890260
2000
en başta, mesajımızın anlaşılması için
14:52
around the world with no fuel
326
892260
3000
dünyanın etrafında
14:55
in order to have our message been understood.
327
895260
3000
yakıtsız gitmek zorunda kalacağımızı düşünmemdi.
14:58
And more and more, we're invited around the world with Andre
328
898260
3000
Her geçen gün artan bir şekilde, Andre ile birlikte
15:01
to talk about that project, to talk about the symbol of it,
329
901260
3000
bu proje hakkında, onun sembolü hakkında konuşmak için
15:04
invited by politicians, invited in energy forums,
330
904260
3000
enerji forumlarına politikacılar tarafından davet ediliyoruz
15:07
in order to show that it's not anymore
331
907260
3000
ve onlara fosil enerjilerine bağımlılıktan
15:10
completely stupid
332
910260
2000
kurtulmayı düşünmenin
15:12
to think about getting rid of the dependency
333
912260
2000
tamamen aptalca olmadığını
15:14
on fossil energies.
334
914260
2000
göstermeye çalışıyoruz.
15:16
So, through speeches like this one today,
335
916260
3000
Yani bugünkü gibi konuşmalar,
15:19
through interviews, through meetings,
336
919260
3000
röportajlar, toplantılar boyunca
15:22
our goal is to get as many people possible on the team.
337
922260
5000
amacımız takıma mümkün olduğu kadar çok insanı katmak.
15:27
The success will not come
338
927260
2000
Biz "sadece" dünyanın çevresinde
15:29
if we "just," quote, unquote,
339
929260
2000
güneş enerjili uçakla uçup durursak
15:31
fly around the world in a solar-powered airplane.
340
931260
2000
başarı asla gelmeyecektir
15:33
No, the success will come
341
933260
3000
Hayır, başarı yeteri sayıda
15:36
if enough people are motivated
342
936260
2000
insanın günlük yaşamında bunun
15:38
to do exactly the same in their daily life,
343
938260
3000
aynısını yapmaya motive olmasıyla gelecektir,
15:41
save energy, go to renewables.
344
941260
3000
Yani enerji tasarrufu ve yenilenebilir kaynaklarla.
15:44
And this is possible. You know, with the technologies we have today,
345
944260
3000
Bu mümkün. Biliyorsunuz, bugün sahip olduğumuz teknojiyle,
15:47
we can save between 30 and 50 percent
346
947260
3000
Avrupa'da bir ülkenin enerjisinin yüzde
15:50
of the energy of a country in Europe,
347
950260
4000
30 ya da 50 sini tasarruf edebiliriz.
15:54
and we can solve half of the rest with renewables.
348
954260
3000
Kalanın yarısını yenilenebilirlerle çözebiliriz.
15:57
It leaves 25 or 30 percent for
349
957260
3000
Geriye benzin, kömür, nükleer vs için
16:00
oil, gas, coal, nuclear, or whatever.
350
960260
4000
yüzde 25 ya da 30 kalıyor.
16:04
This is acceptable.
351
964260
2000
Bu kabul edilebilir.
16:06
This is why all the people who believe
352
966260
4000
Bu yüzden de bu tip bir ruha inanan
16:10
in this type of spirit
353
970260
2000
her bir kişi bu takıma
16:12
are welcome to be on that team.
354
972260
2000
memnuniyetle kabul edilecek.
16:14
You can just go on SolarImpulse.com, subscribe
355
974260
3000
Yaptığımız şeyle ilgili bilgi almak için
16:17
to just be informed of what we're doing.
356
977260
2000
SolarImpulse.com'a gidip üye olabilirsiniz.
16:19
But much more, to get advices,
357
979260
2000
Ama dahası, öneriler almak,
16:21
to give your comments, to spread the word
358
981260
2000
yorumlarınızı bırakmak, kelimeleri
16:23
that if it's possible in the air,
359
983260
3000
mümkünse havada, ki elbette
16:26
of course it's possible in the ground.
360
986260
3000
yerde de mümkündür, yayabilmek için.
16:29
And each time we have some ice in the future,
361
989260
4000
Geleceğimiz ne zaman biraz buzlansa,
16:33
we have to know that life will be great,
362
993260
3000
buzdan korkumuzu yenme cesaretini gösterdiğimizde,
16:36
and the success will be brilliant
363
996260
3000
hayatımızın harika olacağını ve
16:39
if we dare to overcome our fear of the ice,
364
999260
3000
başarımızın da parlak olacağını bilmeliyiz.
16:42
to go through the obstacle,
365
1002260
2000
Engelleri aşmak için,
16:44
to go through the problem, in order to see what there is on the other side.
366
1004260
4000
sorunu atlatmak için, diğer tarafta ne olduğunu görmek için.
16:48
So, you see, this is what we're doing on our side.
367
1008260
4000
İşte, biz bu tarafta bunları yapıyoruz.
16:52
Everyone has his goal, has his dreams,
368
1012260
3000
Herkesin amacı, hayali
16:55
has his visions.
369
1015260
3000
ve görüşü var.
16:58
The question I leave you with now
370
1018260
2000
Şimdi sizi başbaşa bırakacağım soru:
17:00
is which is the ballast
371
1020260
2000
Hayatınızdan atmak istediğiniz
17:02
you would like to throw overboard?
372
1022260
4000
yük hangisi?
17:06
Which will be the altitude at which
373
1026260
2000
Ki bu, istediğiniz başarıya ulaşmak için,
17:08
you would like to fly in your life,
374
1028260
3000
gerçekten size ait olan yere gelmek için,
17:11
to get to the success that you wish to have,
375
1031260
3000
sahip olduğunuz potansiyelle,
17:14
to get to the point that really belongs to you,
376
1034260
4000
gerçekten yapabileceğiniz şeyi yapmak için
17:18
with the potential you have,
377
1038260
2000
hayatınızda uçmayı tercih ettiğiniz
17:20
and the one you can really fulfill?
378
1040260
3000
rakımı belirlemenizdir.
17:23
Because the most renewable energy we have
379
1043260
3000
Çünkü sahip olduğumuz en yenilenebilir enerji
17:26
is our own potential, and our own passion.
380
1046260
3000
kendi potansiyel ve tutkularımızdır.
17:29
So, let's go for it, and I wish you an excellent adventure
381
1049260
2000
Bu yüzden onun için çabalayalım. Ve size geleceğin
17:31
in the wings of the future. Thank you.
382
1051260
2000
kanatlarında mükemmel bir macera diliyorum. Teşekkürler.
17:33
(Applause)
383
1053260
8000
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7