Leana Wen: What your doctor won’t disclose

Leana Wen: Doktorunuzun size açıklamayacakları

609,699 views ・ 2014-11-13

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Onur ŞAHİN Gözden geçirme: Harun Duygulu
00:13
They told me that I'm a traitor to my own profession,
0
13110
4660
Mesleğime ihanet ettiğimi
bundan dolayı uzaklaştırılmam
00:17
that I should be fired,
1
17770
1552
gerektiğini söylediler,
00:19
have my medical license taken away,
2
19322
2639
medikal lisansım elimden alındı,
00:21
that I should go back to my own country.
3
21961
3482
kendi ülkeme geri dönmeliydim.
E-postam hacklendi.
00:26
My email got hacked.
4
26375
1643
00:28
In a discussion forum for other doctors,
5
28018
3142
Diğer doktorlar için olan tartışma forumunda,
00:31
someone took credit for "Twitter-bombing" my account.
6
31160
4361
bir kişi, hesabımı tweet yağmuruna tuttuğu için
övgüler aldı.
00:35
Now, I didn't know if this was a good or bad thing,
7
35521
2523
Bunun iyi mi kötü mü olduğunu bilmiyordum,
00:38
but then came the response:
8
38044
2287
ardından yanıt geldi:
00:40
"Too bad it wasn't a real bomb."
9
40331
2313
"Gerçek bir bomba olmaması çok kötü."
00:44
I never thought that I would do something
10
44569
2031
Diğer doktorlar arasında bu seviyede
00:46
that would provoke this level of anger among other doctors.
11
46600
3769
bir öfkeye yol açabileceğimi
asla düşünmezdim.
00:50
Becoming a doctor was my dream.
12
50369
2205
Doktor olmak benim hayalimdi.
00:52
I grew up in China,
13
52574
1281
Çin'de büyüdüm ve berbat durumdaki astımım
00:53
and my earliest memories are of being rushed to the hospital
14
53875
3368
yüzünden çocukluk hatıralarım neredeyse
00:57
because I had such bad asthma that I was there nearly every week.
15
57243
3345
haftada bir olmak üzere
apar topar hastaneye koşturmak üzerine.
01:01
I had this one doctor, Dr. Sam, who always took care of me.
16
61441
3076
Dr.Sam adında sürekli tedavimle
ilgilenen bir doktorum vardı.
01:04
She was about the same age as my mother.
17
64517
2039
Doktor, annemle aynı yaşlardaydı.
01:06
She had this wild, curly hair,
18
66556
2070
Asi, kıvırcık saçları vardı,
01:08
and she always wore these bright yellow flowery dresses.
19
68626
3401
sürekli parlak sarı çiçekli elbiseler giyerdi.
01:12
She was one of those doctors who,
20
72027
1964
O, düştüğünüzde ve kolunuzu kırdığınızda
01:13
if you fell and you broke your arm,
21
73991
2119
o senin kol kemiğin
01:16
she would ask you why you weren't laughing
22
76110
2317
neden gülmüyorsun diye
01:18
because it's your humerus. Get it?
23
78427
2238
soran doktorlardan biriydi.
Bakın, inliyorsunuz,
01:22
See, you'd groan,
24
82312
1742
01:24
but she'd always make you feel better after having seen her.
25
84054
3492
ama onu gördükten sonra her zaman
daha iyi hissetmenizi sağlıyor.
01:27
Well, we all have that childhood hero
26
87546
2010
Pekala, hepimizin büyüyünce onun gibi
01:29
that we want to grow up to be just like, right?
27
89556
2632
olmak istediği bir çocukluk kahramanı vardır.
01:32
Well, I wanted to be just like Dr. Sam.
28
92188
2036
Dr. Sam gibi olmayı istemiştim.
01:35
When I was eight, my parents and I moved to the U.S.,
29
95634
3770
8 yaşımda iken,
Ailem ve ben Amerika'ya geldik
01:39
and ours became the typical immigrant narrative.
30
99404
2264
ve bizimkisi tipik bir göçmen hikayesiydi.
01:41
My parents cleaned hotel rooms and washed dishes and pumped gas
31
101668
4518
Ailem hayalimin peşinden gidebilmem için
otel odalarını temizledi,
01:46
so that I could pursue my dream.
32
106186
1857
bulaşıkları yıkadı ve benzinlikte çalıştı.
Nihayetinde yeterli düzeyde İngilizce öğrendim.
01:49
Well, eventually I learned enough English,
33
109213
2282
01:51
and my parents were so happy
34
111495
1531
Ailem, tıp fakültesine girdiğimde,
01:53
the day that I got into medical school and took my oath of healing and service.
35
113026
4059
sağlık ve hizmet yeminini ettiğimde
çok mutlu olmuştu.
01:58
But then one day, everything changed.
36
118350
2154
Fakat bir gün, her şey değişti.
02:01
My mother called me to tell me that she wasn't feeling well,
37
121495
2810
Annem iyi hissetmediğini, öksürüğünün
geçmediğini, nefes almakta sıkıntı
02:04
she had a cough that wouldn't go away, she was short of breath and tired.
38
124305
3430
çektiğini anlatmak için beni aradı.
02:07
Well, I knew that my mother was someone who never complained about anything.
39
127836
3580
Annemin asla herhangi bir şey için şikayet eden
insanlardan biri olmadığını biliyordum.
02:11
For her to tell me that something was the matter,
40
131467
2492
Annemin bana böyle bir şeyi anlatmasının ardından
bir şeylerin gerçekten yanlış gittiğini biliyordum.
02:14
I knew something had to be really wrong.
41
134038
2321
02:16
And it was:
42
136359
1319
Ve işte:
02:17
We found out that she had stage IV breast cancer,
43
137678
3157
4.evre göğüs kanseri olduğunu bulduk,
02:20
cancer that by then had spread to her lungs, her bones, and her brain.
44
140835
3940
kanser o zamana kadar akciğerlerine,
kemiklerine ve beynine sıçramıştı.
02:26
My mother was brave, though, and she had hope.
45
146050
2164
Annem cesurdu, beraberinde umudu vardı.
02:28
She went through surgery and radiation,
46
148214
1981
Ameliyat oldu ve radyoterapi aldı,
02:30
and was on her third round of chemotherapy
47
150195
2379
adres defterini kaybettiğinde 3.seferki
02:32
when she lost her address book.
48
152574
2187
kemoterapiyi alıyordu.
02:34
She tried to look up her oncologist's phone number on the Internet
49
154761
3099
İnternet üzerinden onkoloji uzmanının telefon numarasını
arayıp bulmaya çalıştı, ve buldu da.
02:37
and she found it, but she found something else too.
50
157860
2573
Fakat bir şey daha bulmuştu.
02:40
On several websites,
51
160433
1480
Çeşitli websitelerinde, bir ilaç şirketinin
02:41
he was listed as a highly paid speaker to a drug company,
52
161938
3555
paralı konuşmacısı olarak listelenmişti.
02:45
and in fact often spoke on behalf
53
165493
1924
Aslında sıklıkla, anneme reçete ettiği
02:47
of the same chemo regimen that he had prescribed her.
54
167417
3556
kemoterapi rejimi lehinde
konuşmalar yapmıştı.
02:50
She called me in a panic,
55
170973
1597
Annem panik içinde beni aradı,
02:52
and I didn't know what to believe.
56
172570
1718
neye inanacağımı bilmiyordum.
Belki bu annem için doğru kemoterapi rejimiydi,
02:54
Maybe this was the right chemo regimen for her,
57
174288
2253
02:56
but maybe it wasn't.
58
176541
2281
lakin belki de değildi.
02:58
It made her scared and it made her doubt.
59
178822
3150
Bu durum onu korkutmuş ve kuşkulandırmıştı.
03:01
When it comes to medicine,
60
181972
1710
Hekimliğe bakacak olursak,
03:03
having that trust is a must,
61
183682
2610
güvenmek bir gerekliliktir,
03:06
and when that trust is gone, then all that's left is fear.
62
186292
4099
fakat güven kaybolursa,
geriye kalan tek şey korkudur.
03:11
There's another side to this fear.
63
191750
2067
Bu korkunun başka bir tarafı daha vardır.
03:13
As a medical student, I was taking care of this 19-year-old
64
193817
3183
Bir tıp öğrencisi olarak, yurda dönmek
için bisiklet kullanırken,
03:17
who was biking back to his dorm
65
197000
1499
bir SUV tarafından çarpılıp üzerinden
03:18
when he got struck and hit,
66
198499
2139
geçilen 19 yaşındaki gencin
03:20
run over by an SUV.
67
200638
2528
tedavisiyle ilgileniyordum.
03:23
He had seven broken ribs,
68
203166
1686
Yedi tane kırık kaburgası,
03:24
shattered hip bones,
69
204852
1373
parçalanmış kalça kemikleri vardı,
03:26
and he was bleeding inside his belly and inside his brain.
70
206225
3199
aynı zamanda iç kanama geçiriyordu ve beyin içi kanaması vardı.
03:29
Now, imagine being his parents
71
209424
1784
Şu an, 3200 km yolu Seattle'dan
03:31
who flew in from Seattle, 2,000 miles away,
72
211208
2160
buraya oğullarını komada bulmak için gelen
03:33
to find their son in a coma.
73
213368
2396
ailenin yerine kendinizi koyun.
03:35
I mean, you'd want to find out what's going on with him, right?
74
215764
3006
Ona neler olduğunu öğrenmek istersiniz, değil mi?
03:38
They asked to attend our bedside rounds
75
218771
1918
Ailesi, hastanın durumunu ve yapacaklarımızı
03:40
where we discussed his condition and his plan,
76
220689
2202
tartıştığımız görüşmeye katılmak istedi.
03:42
which I thought was a reasonable request,
77
222891
1997
Bunun, makul bir istek olduğunu düşündüm,
aynı zamanda hasta için ne kadar
03:44
and also would give us a chance to show them
78
224888
2050
03:46
how much we were trying and how much we cared.
79
226938
2190
çabaladığımızı ve onu önemsediğimizi
onlara gösterme fırsatını verecekti.
03:49
The head doctor, though, said no.
80
229389
2901
Fakat başhekim hayır dedi.
03:52
He gave all kinds of reasons.
81
232290
1642
Birçok çeşitte sebebi sıraladı.
03:53
Maybe they'll get in the nurse's way.
82
233932
1882
Belki hemşirenin ayağına dolanacaklar.
03:55
Maybe they'll stop students from asking questions.
83
235814
4136
Belki öğrencilerin soru sormasını engelleyecekler.
03:59
He even said,
84
239950
1437
Hatta şöyle dedi,
04:01
"What if they see mistakes and sue us?"
85
241387
3206
"Hatalarımızı görüp bizi dava ederlerse ne olacak?"
04:05
What I saw behind every excuse was deep fear,
86
245595
3182
Her mazeretin ardında gördüğüm şey
derin kaygıydı,
04:08
and what I learned was that to become a doctor,
87
248777
2722
Doktor olmakla ilgili
öğrendiğim şuydu,
04:11
we have to put on our white coats,
88
251499
1841
beyaz önlükleri giymek, bir duvar örmek
04:13
put up a wall, and hide behind it.
89
253340
2194
zorundayız ve onun arkasına saklanırız.
Tıpta gizli bir salgın vardır.
04:17
There's a hidden epidemic in medicine.
90
257459
2908
04:20
Of course, patients are scared when they come to the doctor.
91
260367
2815
Elbette, hastalar doktora geldiklerinde korkarlar.
Doğru mu? Berbat bir karın ağrısıyla uyandığınızı düşünün,
04:23
Imagine you wake up with this terrible bellyache,
92
263182
2374
04:25
you go to the hospital,
93
265556
1186
hastaneye gidersiniz,
04:26
you're lying in this strange place, you're on this hospital gurney,
94
266742
3251
bu garip yerde yatıyorsunuz,
tekerlekli sedyenin üzerindesiniz,
04:29
you're wearing this flimsy gown,
95
269994
1556
yabancıların gelip sizi dürtmesi,
04:31
strangers are coming to poke and prod at you.
96
271550
2159
bir şeyler saplaması için ameliyat önlüğü giymişsiniz.
04:33
You don't know what's going to happen.
97
273709
1844
Size ne olacağını bilmiyorsunuz.
04:35
You don't even know if you're going to get the blanket you asked for 30 minutes ago.
98
275554
3978
Hatta, 30 dakika önce istediğiniz
ısı koruyucuyu alınca da ne olacağını bilmiyorsunuz.
04:39
But it's not just patients who are scared;
99
279532
2261
Bu sadece hastaların korktuğu manasına gelmesin:
04:41
doctors are scared too.
100
281793
1867
doktorlar da korkar.
04:43
We're scared of patients finding out who we are
101
283660
2866
Biz hastaların, kim olduğumuzu ve tıbbın ne
04:46
and what medicine is all about.
102
286526
2130
hakkında olduğunu öğrenmesinden korkarız.
04:48
And so what do we do?
103
288656
1591
Peki, biz ne yapıyoruz?
04:50
We put on our white coats and we hide behind them.
104
290247
3006
Beyaz önlüklerimizi giyip ardına saklanıyoruz.
04:53
Of course, the more we hide,
105
293253
1709
Şüphesiz, biz daha çok sakladıkça
04:54
the more people want to know what it is that we're hiding.
106
294962
2799
insanlar, ne sakladığımızı
daha çok merak edecek.
04:57
The more fear then spirals into mistrust and poor medical care.
107
297761
3452
Daha çok korku güvensizliğe,
yetersiz tıbbi bakıma yol açacak.
05:01
We don't just have a fear of sickness,
108
301213
2276
Sadece hastalık korkumuz yok,
05:03
we have a sickness of fear.
109
303489
2234
korku hastalığımız da var.
05:07
Can we bridge this disconnect
110
307330
1986
Hastaların ihtiyacı ve doktorların
05:09
between what patients need and what doctors do?
111
309316
3819
uyguladıkları arasındaki kopukluğu
giderebilir miyiz?
05:13
Can we overcome the sickness of fear?
112
313135
1916
Korku hastalığının üstesinden gelebilir miyiz?
05:15
Let me ask you differently:
113
315913
1367
Farklı şekilde sormak gerekirse:
05:17
If hiding isn't the answer, what if we did the opposite?
114
317280
3823
Eğer çözüm saklamak değilse,
Tam tersini yapsak ne olur?
05:21
What if doctors were to become totally transparent with their patients?
115
321103
4039
Doktorlar hastalarına karşı
tamamen şeffaf olsalar ne olur?
05:26
Last fall, I conducted a research study to find out
116
326531
2741
İnsanların sağlık hizmetlerine dair neyi
05:29
what it is that people want to know about their healthcare.
117
329272
2853
öğrenmek istedikleri konusunda
bir araştırma çalışması yürüttüm.
05:32
I didn't just want to study patients in a hospital,
118
332128
2385
Hastanedeki hastalar değil, sokaktaki insanlar
05:34
but everyday people.
119
334514
1450
üzerinde çalışma yapmayı istedim.
05:35
So my two medical students, Suhavi Tucker and Laura Johns,
120
335965
3172
Sohabi Tucker ve Laura Johns adında iki tıp öğrencim
05:39
literally took their research to the streets.
121
339137
2395
araştırmalarını tam anlamıyla sokağa taşımış oldular.
05:41
They went to banks, coffee shops, senior centers,
122
341532
3739
Bankalara, kafeteryalara, huzurevlerine,
05:45
Chinese restaurants and train stations.
123
345271
2432
Çin lokantalarına ve tren istasyonlarına gittiler.
Buldukları şey neydi?
05:49
What did they find?
124
349191
1402
05:50
Well, when we asked people,
125
350593
1369
İnsanlara, "Sağlık hizmetleriniz
05:51
"What do you want to know about your healthcare?"
126
351962
2426
hakkında ne bilmek istiyorsunuz?" diye sorduğumuzda,
05:54
people responded with what they want to know about their doctors,
127
354388
3698
doktorları hakkında neyi
bilmek istedikleri yönünde yanıt verdiler.
05:58
because people understand health care
128
358086
1797
çünkü, insanlar sağlık hizmetlerini doktorları
05:59
to be the individual interaction between them and their doctors.
129
359883
3980
ve kendileri arasındaki bireysel etkileşim
olarak anlıyorlar.
06:03
When we asked, "What do you want to know about your doctors?"
130
363864
2923
İnsanlara, "Doktorlarınız hakkında ne bilmek istiyorsunuz?"diye
sorduğumuzda, üç farklı cevap verdiler.
06:06
people gave three different answers.
131
366787
1728
06:08
Some want to know that their doctor is competent
132
368515
2793
Kimi, doktorunun işinin ehli ve tıbbi uygulamada
06:11
and certified to practice medicine.
133
371308
2306
yetkin olduğunu bilmek istiyor.
06:13
Some want to be sure that their doctor is unbiased
134
373614
2340
Kimi, doktorunun tarafsız olmasını
ve onlara ödeme yapanlara değil
06:16
and is making decisions based on evidence and science,
135
376020
3382
kanıta ve bilime dayalı kararlar
06:19
not on who pays them.
136
379418
1261
aldığından emin olmak istiyor.
06:21
Surprisingly to us,
137
381544
1560
Şaşırtıcı bir şekilde,
06:23
many people want to know something else about their doctors.
138
383104
3514
çoğu insan doktorları hakkında bambaşka bir
şey bilmek istiyor.
06:26
Jonathan, a 28-year-old law student,
139
386618
2632
28 yaşındaki hukuk öğrencisi, Jonathan,
06:29
says he wants to find someone who is comfortable with LGBTQ patients
140
389250
4776
LGBTQ hastalarından memnun olan
ve LGBT hastaları konusunda uzmanlaşmış
06:34
and specializes in LGBT health.
141
394026
2633
birini bulmak istediğini söylüyor.
06:36
Serena, a 32-year-old accountant,
142
396659
1742
32 yaşındaki muhasebeci, Serena
06:38
says that it's important to her for her doctor to share her values
143
398401
3265
üreme seçimi ve kadın hakları konusunda
kendi değerlerini doktorla paylaşmanın
06:41
when it comes to reproductive choice and women's rights.
144
401726
2968
önemli olduğunu söylüyor.
06:45
Frank, a 59-year-old hardware store owner,
145
405634
2181
59 yaşındaki hırdavat dükkanı sahibi Frank,
06:47
doesn't even like going to the doctor
146
407815
2340
doktora gitmeyi bile sevmediğini
06:50
and wants to find someone who believes in prevention first,
147
410155
3544
hastalıkları önlemeyi benimsemiş
fakat alternatif tedavilere inanan
06:53
but who is comfortable with alternative treatments.
148
413699
3104
birini bulmayı istiyor.
06:56
One after another, our respondents told us
149
416803
2340
Peş peşe, cevap verenler
06:59
that that doctor-patient relationship is a deeply intimate one —
150
419143
3478
doktor-hasta ilişkisinin samimi,
derin bir ilişki olduğunu anlattılar.
07:02
that to show their doctors their bodies
151
422621
1966
Bu ilişki, doktora vücudunu göstermeyi
07:04
and tell them their deepest secrets,
152
424587
1968
ve en derin sırlarını anlatmayı içeriyor.
07:06
they want to first understand their doctor's values.
153
426555
3072
Öncelikle doktorun değerlerini görmek istiyorlar.
07:09
Just because doctors have to see every patient
154
429627
2958
Doktorlar her hastayla görüşmek zorunda diye
07:12
doesn't mean that patients have to see every doctor.
155
432585
2585
hastaların her doktorla görüşmesi gerekmiyor.
07:15
People want to know about their doctors first
156
435170
2218
İnsanlar bilinçli tercih yapabilmek için
07:17
so that they can make an informed choice.
157
437388
1956
önce doktorları hakkında bilgi sahibi olmak istiyor.
07:20
As a result of this, I formed a campaign,
158
440792
2176
Bunun sonucunda, bir kampanya oluşturdum,
07:22
Who's My Doctor?
159
442968
1474
"Benim doktorum kim?"
07:24
that calls for total transparency in medicine.
160
444442
2860
Tıpta tamamen şeffaflığa çağrıda bulunuyor.
07:27
Participating doctors voluntarily disclose
161
447302
2232
Katılımcı doktorlar, umumi websitelerinde
07:29
on a public website
162
449534
1393
gönüllü olarak açıklama yazıyor.
07:30
not just information about where we went to medical school
163
450927
2756
Sadece hangi tıp fakültesine gittiğini ve
07:33
and what specialty we're in,
164
453683
1346
uzmanlık alanını değil,
ilgi ve uyuşmazlıklarını da anlatıyorlar.
07:35
but also our conflicts of interest.
165
455029
1953
07:36
We go beyond the Government in the Sunshine Act
166
456982
2464
İlaç şirketi bağlantılarında,
07:39
about drug company affiliations,
167
459446
2437
hükümetin güneş yasasının ötesine geçtik ve
07:41
and we talk about how we're paid.
168
461883
3004
bize nasıl ödeme yapıldığını konuşuyoruz.
07:44
Incentives matter.
169
464887
1544
Teşvikler mevzusu.
07:46
If you go to your doctor because of back pain,
170
466431
2187
Eğer sırt ağrısından doktora giderseniz,
07:48
you might want to know he's getting paid 5,000 dollars to perform spine surgery
171
468618
3829
omurga cerrahisi yaparak 5000 dolar
ya da fizyoterapisti görmenizi söyleyerek
07:52
versus 25 dollars to refer you to see a physical therapist,
172
472447
3694
25 dolar aldığını bilebilmek istersiniz
07:56
or if he's getting paid the same thing no matter what he recommends.
173
476241
3424
veyahut aynı miktar ödendiğinde
neyi önerdiğinin bir önemi kalmaz.
08:00
Then, we go one step further.
174
480549
2698
Öyleyse, biz adım daha ileri gidelim.
08:03
We add our values when it comes to women's health,
175
483247
2712
Kadınların sağlığı, LGBT sağlığı, alternatif
08:05
LGBT health, alternative medicine,
176
485959
2221
tıp uygulamaları, önleyici tıp ve ölüm kararı
08:08
preventive health, and end-of-life decisions.
177
488180
3011
söz konusu olduğunda, değerlerimizi ekleyelim.
08:11
We pledge to our patients that we are here to serve you,
178
491191
3520
Hastalarımıza, burada size hizmet
etmek için varız güvencesini veriyoruz
08:14
so you have a right to know who we are.
179
494711
2745
Böylece kim olduğumuzu bilme hakkınız oluyor.
08:17
We believe that transparency can be the cure for fear.
180
497456
2690
Şeffaflığın korkuyu geçirebileceğine inanıyoruz.
08:21
I thought some doctors would sign on and others wouldn't,
181
501555
2711
Bazı doktorların imzalayacağını,
diğerlerinin imzalamayacağını düşündüm, fakat ters tepme
08:24
but I had no idea of the huge backlash that would ensue.
182
504266
4304
ile sonuçlanacağı hakkında fikrim yoktu.
08:29
Within one week of starting Who's My Doctor?
183
509480
2239
Bir hafta içinde "Benim Doktorum Kim?"
08:31
Medscape's public forum
184
511719
1511
medscape forumunda ve
08:33
and several online doctors' communities
185
513230
2030
Çeşitli online doktor topluluklarında
08:35
had thousands of posts about this topic.
186
515260
2968
bu konuda binlerce mesaj yayınlamıştı.
08:39
Here are a few.
187
519021
1267
İşte burada birkaçı var.
08:40
From a gastroenterologist in Portland:
188
520288
2260
Portland'daki bir gastroenterelojistten:
08:42
"I devoted 12 years of my life to being a slave.
189
522548
3212
"Hayatımın 12 yılını kulluk etmeye adadım.
08:45
I have loans and mortgages.
190
525760
1947
Borçlarım ve ipoteklerim var.
08:47
I depend on lunches from drug companies to serve patients."
191
527707
2810
Hastalara hizmet için ilaç firmalarının öğle yemeğine bel bağlıyorum."
08:51
Well, times may be hard for everyone,
192
531985
2266
Hayat herkes için zor olabilir
08:54
but try telling your patient
193
534251
1721
ama 4 kişilik bir ailenin bedava
08:55
making 35,000 dollars a year to serve a family of four
194
535972
3014
öğle yemeği için 35.000 doları tamamlamanız gerektiğini
08:58
that you need the free lunch.
195
538986
1678
hastalarınıza anlatmayı deneyin.
09:02
From an orthopedic surgeon in Charlotte:
196
542708
2333
Charlotte'deki bir ortopedik cerrahtan:
09:05
"I find it an invasion of my privacy to disclose where my income comes from.
197
545041
4598
"Gelirimin nereden geldiğini açıklamayı
mahremiyetimin ihlali olarak görüyorum.
09:09
My patients don't disclose their incomes to me."
198
549639
2293
Hastalarım gelirlerini bana açıklamıyorlar."
Fakat hastalarınızın gelir kaynakları sizin
09:13
But your patients' sources of income don't affect your health.
199
553202
3226
sağlığınızı etkilemiyor.
09:17
From a psychiatrist in New York City:
200
557737
2195
New York Şehri'ndeki bir psikiyatristten:
09:19
"Pretty soon we will have to disclose whether we prefer cats to dogs,
201
559932
3419
"Çok yakında, kedileri köpeklere
tercih ettiğimizi, hangi model araba ve
09:23
what model of car we drive,
202
563351
1631
hangi tuvalet kağıdını
09:24
and what toilet paper we use."
203
564982
1648
kullandığımızı açıklamak zorunda kalacağız."
09:27
Well, how you feel about Toyotas or Cottonelle
204
567434
2734
Toyota ya da Cottonelle hakkında hissettikleriniz
09:30
won't affect your patients' health,
205
570168
2036
hastalarınızın sağlığını etkilemeyecek,
09:32
but your views on a woman's right to choose
206
572204
2001
fakat kadın hakları, önleyici tıp ve
09:34
and preventive medicine and end-of-life decisions just might.
207
574205
3304
ölüm kararları konusundaki düşüncelerinizin
etkilemesi mümkün.
09:38
And my favorite, from a Kansas City cardiologist:
208
578501
2873
Kansas City'deki bir kardiyologdan, benim favorim:
09:41
"More government-mandated stuff?
209
581374
3082
"Daha fazla zorunlu hükümet zımbırtısı mı?
09:44
Dr. Wen needs to move back to her own country."
210
584456
2968
Dr.Wen'in kendi ülkesine dönmesi gerek."
09:48
Well, two pieces of good news.
211
588535
1610
Pekala, size iki müjdem var.
09:50
First of all, this is meant to be voluntary and not mandatory,
212
590145
3615
Öncelikle, bu gönüllülük esasına dayanıyor
ve mecburiyet yok,
09:53
and second of all, I'm American and I'm already here.
213
593760
3280
ikincisi, ben Amerikan'ım
ve zaten buradayım.
09:57
(Laughter) (Applause)
214
597040
5247
(Kahkahalar)(Alkışlar)
Bir aylık süreçte, işverenlerim benim işten
10:05
Within a month, my employers were getting calls
215
605512
2729
10:08
asking for me to be fired.
216
608241
1400
çıkarılmam için telefonlar almaktaydı.
10:10
I received mail at my undisclosed home address
217
610633
3173
Sağlık kuruluyla bağlantı kurmak ve banayaptırım uygulanması için
10:13
with threats to contact the medical board to sanction me.
218
613806
3494
tehditle dolu bir posta gizli tutulan
ev adresime geldi.
10:17
My friends and family urged me to quit this campaign.
219
617300
3107
Arkadaşlarım ve ailem kampanyayı bitirmem konusunda ısrar ettiler.
Bomba tehdidinden sonra, artık vazgeçmiştim.
10:21
After the bomb threat, I was done.
220
621200
2571
10:24
But then I heard from patients.
221
624823
1942
Fakat, daha sonra hastalardan haber aldım.
10:26
Over social media, a TweetChat,
222
626765
2684
Sosyal medya üzerinden, (TweetChat)
10:29
which I'd learned what that was by then,
223
629449
1928
O zamana kadar ne olduğunu öğrenmiştim,
10:31
generated 4.3 million impressions,
224
631377
3490
4.3 milyon görüntüleme yapılmıştı
10:34
and thousands of people wrote to encourage me to continue.
225
634867
3905
binlerce insan devam etmem konusunda
cesaretlendirmek için yorum bırakmıştı.
10:38
They wrote with things like,
226
638772
1632
Bunun gibi bazı şeyler yazmışlar,
10:40
"If doctors are doing something they're that ashamed of,
227
640404
3126
"Eğer doktorlar utanılacak
bir şey yapıyorsa, bunu
10:43
they shouldn't be doing it."
228
643530
1460
yapmamaları gerekir."
"Seçilmiş devlet adamları, seçim bağışlarını açıklamak zorundalar.
10:46
"Elected officials have to disclose campaign contributions.
229
646121
3054
10:49
Lawyers have to disclose conflicts of interests.
230
649175
2785
Yargıçlar, çıkar çatışmalarını açıklamak zorundalar.
10:51
Why shouldn't doctors?"
231
651960
1822
Neden doktorlar yapmasın?"
10:53
And finally, many people wrote and said,
232
653782
2728
Velhasıl, çok sayıda insan yazdı ve söyledi,
10:56
"Let us patients decide
233
656510
2168
"Doktoru seçerken neyin önemli olduğuna
10:58
what's important when we're choosing a doctor."
234
658678
2313
hastanın kendisi karar versin."
11:02
In our initial trial,
235
662439
1394
İlk denememizde,
11:03
over 300 doctors have taken the total transparency pledge.
236
663833
3603
300'ün üzerinde doktor,
tam şeffaflık vaadinde bulundu.
11:08
What a crazy new idea, right?
237
668289
2552
Ne kadar çılgın bir fikir, değil mi?
11:10
But actually, this is not that new of a concept at all.
238
670841
2981
Aslına bakılırsa, bu hiç de yeni bir kavram değil.
11:13
Remember Dr. Sam, my doctor in China,
239
673822
1792
Çin'deki doktorum, hani saçma şakalar
11:15
with the goofy jokes and the wild hair?
240
675614
2799
yapan ve çılgın saçları olan, Dr. Sam'i hatırladınız mı?
11:18
Well, she was my doctor,
241
678413
1540
O benim doktorumdu
11:19
but she was also our neighbor
242
679953
1546
fakat aynı zamanda sokağın
11:21
who lived in the building across the street.
243
681499
2182
karşısındaki binada
yaşayan komşumuzdu.
11:23
I went to the same school as her daughter.
244
683681
2326
Kızıyla aynı okula gittim.
11:26
My parents and I trusted her
245
686007
2260
Ailem ve ben ona güvendik çünkü
11:28
because we knew who she was and what she stood for,
246
688267
2396
kim olduğunu ve neleri savunduğunu biliyorduk.
11:30
and she had no need to hide from us.
247
690663
1718
Bizden saklamasının bir esprisi yoktu.
11:33
Just one generation ago, this was the norm in the U.S. as well.
248
693551
3670
Yalnızca bir nesil önce,
Amerika'da dahi bu bir kaideydi.
11:37
You knew that your family doctor was the father of two teenage boys,
249
697221
3476
Aile doktorunuzun, iki tane genç
erkeğin babası olduğunu, birkaç yıl
11:40
that he quit smoking a few years ago,
250
700697
1845
önce sigarayı bıraktığını, düzenli
11:42
that he says he's a regular churchgoer,
251
702542
1991
olarak kiliseye gittiğini bilir, fakat
11:44
but you see him twice a year: once at Easter
252
704533
2317
yılda iki kere görürdünüz.
Bir keresinde Paskalya'da
11:46
and once when his mother-in-law comes to town.
253
706850
2234
ve bir keresinde de kaynanası şehre geldiğinde.
11:50
You knew what he was about,
254
710492
1357
Onun niyetini bilirdiniz
11:51
and he had no need to hide from you.
255
711849
1777
ve sizden gizlemeye ihtiyacı yoktu.
11:54
But the sickness of fear has taken over,
256
714837
2331
Lakin, korku hastalığı egemen olur
11:57
and patients suffer the consequences.
257
717168
1797
ve hastalar sonuçlarından muzdarip olur.
11:59
I know this firsthand.
258
719859
1380
İlk elden bunu biliyorum.
12:02
My mother fought her cancer for eight years.
259
722130
2293
Annem kanserle sekiz yıl boyunca savaştı.
12:05
She was a planner,
260
725070
1143
Annem plancıydı, nasıl yaşamak istediği
12:06
and she thought a lot about how she wanted to live
261
726238
2384
ve nasıl ölmek
12:08
and how she wanted to die.
262
728623
1369
istediğine dair çok düşündü.
12:10
Not only did she sign advance directives,
263
730530
2571
Sadece yaşama iradesini belirtmemişti,
12:13
she wrote a 12-page document about how she had suffered enough,
264
733101
3790
nasıl yeterince acı çektiğini ve
niçin gitme vakti geldiğini anlatan
12:16
how it was time for her to go.
265
736951
1468
12 sayfalık bir döküman hazırlamıştı.
12:19
One day, when I was a resident physician,
266
739867
2034
Bir gün, bir asistan hekim iken,
12:21
I got a call to say that she was in the intensive care unit.
267
741901
3087
annemin yoğun bakım ünitesinde olduğuna dair bir telefon aldım.
12:25
By the time I got there, she was about to be intubated
268
745920
3440
Ben oraya gidinceye kadar, entübe edilmek ve solunum
12:29
and put on a breathing machine.
269
749360
1619
cihazına bağlanmak üzereydi.
12:31
"But this is not what she wants," I said, "and we have documents."
270
751905
3404
"Fakat bu onun istediği değildi."dedim,
"Elimizde belgeler var."
12:36
The ICU doctor looked at me in the eye,
271
756145
2746
Yoğun bakım doktoru gözlerimin içine baktı
12:38
pointed at my then 16-year-old sister, and said,
272
758891
4127
16 yaşındaki kızımı gösterdi ve dedi ki,
"Bu yaştaki halini hatırlıyor musun?
12:43
"Do you remember when you were that age?
273
763043
2118
Annen olmadan büyümeyi
12:45
How would you have liked to grow up without your mother?"
274
765201
2968
nasıl istersin?
12:49
Her oncologist was there too, and said,
275
769568
2631
Onkoloji uzmanı da oradaydı ve dedi ki,
"Burdaki senin annen.
12:52
"This is your mother.
276
772238
1939
12:54
Can you really face yourself for the rest of your life
277
774177
2653
Eğer onun için her şeyi yapmasaydın, geri
12:56
if you don't do everything for her?"
278
776830
1777
kalan hayatında gerçekten kendinle yüzleşebilir miydin?"
13:00
I knew my mother so well.
279
780375
2060
Annemi çok iyi tanırdım.
13:02
I understood what her directives meant so well,
280
782435
3160
Yönergelerinin ne anlama geldiğini çok iyi anladım,
13:05
but I was a physician.
281
785595
1440
fakat ben bir hekimdim.
13:09
That was the single hardest decision I ever made,
282
789413
4471
Huzur içinde ölmesine izin vermek hayatımda
13:13
to let her die in peace,
283
793884
1619
verdiğim en zor karardı.
13:16
and I carry those words of those doctors with me
284
796933
2700
Doktorların söylediği o sözleri gün be gün
13:19
every single day.
285
799633
1301
beraberimde taşıdım.
13:23
We can bridge the disconnect
286
803142
2154
Doktorların yaptığı ve hastaların ihtiyacı arasındaki
13:25
between what doctors do and what patients need.
287
805356
3781
kopuk olan bağlantıyı tekrar kurabiliriz.
13:30
We can get there, because we've been there before,
288
810157
2681
Başarılı olabiliriz, çünkü daha önce başardık.
13:32
and we know that transparency gets us to that trust.
289
812838
2493
Şeffaflığın bize güveni getireceğini biliyoruz.
13:35
Research has shown us that openness also helps doctors,
290
815331
2765
Araştırmalar bize, açık olmanın aynı
zamanda doktorlara da yardımcı olduğunu gösteriyor,
13:38
that having open medical records,
291
818096
1606
13:39
being willing to talk about medical errors,
292
819702
2037
daha açık hasta kayıtları alıyorlar, tıbbi
13:41
will increase patient trust,
293
821739
1690
hataları konuşmaya istekli olmak, güveni
13:43
improve health outcomes,
294
823429
1721
artırıyor, sağlık sonuçlarını
13:45
and reduce malpractice.
295
825150
2060
geliştiriyor ve yanlış tedaviyi azaltıyor.
13:47
That openness, that trust,
296
827210
1480
Bu açıklık ve güven,
13:48
is only going to be more important
297
828749
1634
bulaşıcı ve davranışsal
13:50
as we move from the infectious to the behavioral model of disease.
298
830423
3590
hastalıklara kaynak harcamamıza rağmen
hiç olmazsa daha önemli olacak.
13:54
Bacteria may not care so much about trust and intimacy,
299
834013
3474
Bakteriler, samimiyet ve güven konusunu
pek önemsemeyebilirler,
13:57
but for people to tackle the hard lifestyle choices,
300
837487
3943
fakat insanlar için hayatındaki zor kararlar ile mücadele etmek,
14:01
to address issues like smoking cessation,
301
841430
2298
sigarayı bırakma konusunu ele almak,
14:03
blood-pressure management and diabetes control,
302
843728
3037
kan basıncı yönetimi,
diyabet kontrolü
14:06
well, that requires us to establish trust.
303
846765
2730
bunların hepsi güven oluşturmayı gerektirir.
İşte burada, diğer şeffaf
14:11
Here's what other transparent doctors have said.
304
851003
2870
doktorların ne söylediği var.
14:13
Brandon Combs, an internist in Denver:
305
853873
2917
Brandon Comb, Denver'daki bir dahiliyeci:
14:16
"This has brought me closer to my patients.
306
856790
3013
"Bu durum, beni hastalarıma
daha da yakınlaştırdı.
14:19
The type of relationship I've developed —
307
859803
2699
Geliştirdiğimiz ilişkinin şekli ---
14:22
that's why I entered medicine."
308
862547
2015
işte tıbba bu yüzden dahil oldum."
14:26
Aaron Stupple, an internist in Denver:
309
866117
2673
Aaron Struplle, Denver'daki bir dahiliyeci:
14:28
"I tell my patients that I am totally open with them.
310
868790
3496
"Hastalarıma, onlara karşı
tamamen açık olduğumu anlatıyorum.
14:32
I don't hide anything from them.
311
872286
2074
Onlardan hiçbir şey saklamıyorum.
14:34
This is me. Now tell me about you.
312
874360
2926
İşte bu benim. Şimdi siz bana kendinizi anlatın.
14:37
We're in this together."
313
877286
2232
Bu işte beraberiz."
14:39
May Nguyen, a family physician in Houston:
314
879518
2402
May Nguyen, Houstan'daki bir aile doktoru:
14:41
"My colleagues are astounded by what I'm doing.
315
881920
4078
"Meslektaşlarım yaptığım şeye hayretler
içinde bakıyor.
14:45
They ask me how I could be so brave.
316
885998
2586
Nasıl bu kadar cesur olabildiğimi soruyorlar.
14:48
I said, I'm not being brave,
317
888584
2888
Onlara, cesaretle ilgisi olmadığını, bunun işim
14:51
it's my job."
318
891552
1389
olduğunu söylüyorum."
Bugün size son bir mesaj bırakıyorum.
14:55
I leave you today with a final thought.
319
895024
2194
14:58
Being totally transparent is scary.
320
898428
3304
Tamamen şeffaf olmak ürkütücü.
15:01
You feel naked, exposed and vulnerable,
321
901772
3330
Kendinizi çıplak, açıkta ve korunmasız hissediyorsunuz
15:05
but that vulnerability, that humility,
322
905102
3638
fakat bu korunmasızlık ve tevazu
15:08
it can be an extraordinary benefit to the practice of medicine.
323
908740
4516
tıp uygulamalarında sıradışı bir
fayda sağlayabilir.
15:13
When doctors are willing to step off our pedestals,
324
913256
2408
Doktorlar temele inmek, beyaz önlükleri çıkarmak
15:15
take off our white coats,
325
915664
1476
ve hastalarımıza kim olduğumuzu
15:17
and show our patients who we are and what medicine is all about,
326
917140
3381
göstermek, ve hekimliğin
ne hakkında olduğunu anlatmak için
15:20
that's when we begin to overcome the sickness of fear.
327
920521
3265
istekli olduklarında, korku hastalığının üstesinden gelmeye başlarız.
15:23
That's when we establish trust.
328
923786
1929
Güveni oluşturmaya başlarız.
15:25
That's when we change the paradigm of medicine
329
925715
2460
Hekimliğin paradigmasını,
gizlilik ve saklamadan,
15:28
from one of secrecy and hiding
330
928175
1810
tamamen açık ve hastalarla
15:29
to one that is fully open and engaged
331
929985
2359
iletişim kurma yönünde
15:32
for our patients.
332
932344
1374
değiştirebiliriz.
Teşekkürler.
15:35
Thank you.
333
935027
1897
15:36
(Applause)
334
936924
4000
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7