What Saturn's most mysterious moon could teach us about the origins of life | Elizabeth Turtle

Çeviri: Cihan Ekmekçi Gözden geçirme: Figen Ergürbüz

Picture a world with a variety of landforms.

Farklı yüzeyleri olan bir dünya düşünün.

It has a dense atmosphere

Yoğun atmosferi boyunca

within which winds sweep across its surface

rüzgâr yüzey hattını süpürüyor

and rain falls.

ve yağmur yağıyor.

It has mountains and plains,

Dağları ve düzlükleri,

rivers, lakes and seas,

nehirleri, gölleri ve denizleri,

sand dunes and some impact craters.

kum tepeleri ve bazı çarpma kraterleri var.

Sounds like Earth, right?

Kulağa Dünya gibi geliyor, değil mi?

This is Titan.

Titan'dan bahsediyorum.

In August 1981,

1981 Ağustos ayında,

Voyager 2 captured this image of Saturn's largest moon.

Voyager 2, Satürn'ün en büyük uydusunun bu fotoğrafını görüntüledi.

The Voyager missions have traveled farther than ever before,

Voyager görevleri, tüm zamanlardan daha ileriye gitti

making the solar system and beyond

ve Güneş sistemi ile ötesini

part of our geography.

coğrafyamızın bir parçası hâline getirdi.

But this image, this hazy moon

Ancak bu puslu ay görseli,

was a stark reminder of just how much mystery remained.

arta kalan gizemlerin çarpıcı bir hatırlatıcısıydı.

We learned an exponential amount as the Voyagers flew by it,

Voyager çevresinden geçerken büyük çapta bilgi edindik.

and yet we had no idea what lay beneath this atmospheric blanket.

Ancak hâlâ bu atmosferik örtünün altında ne olduğuna dair hiçbir fikrimiz yok.

Was there an icy surface with landforms like those of the other moons

Satürn ve Jüpiter'de gözlenmiş olan

that had been observed at Saturn and Jupiter?

diğer uydularınki gibi arazileri olan buzlu yüzey mi vardı?

Or perhaps simply a vast global ocean of liquid methane?

Belki de likit metan gazıyla kaplı dev bir küresel okyanus?

Shrouded by the obscuring haze,

Kapatıcı bir sisle öylesine kaplı ki

Titan's surface was a huge, outstanding mystery

Titan'ın yüzeyi muhteşem bir gizem

that Cassini-Huygens, an orbiter lander pair launched in 1997,

ve Cassini-Huygens, 1997 yılında atılan bir keşif ve iniş aracı ikilisi

was designed to solve.

bunu çözmek için tasarlandı.

After arrival in 2004,

2004 yılındaki varışı sonrasında

the early images Cassini sent back of Titan's surface

Cassini'nin Titan'ın yüzeyine ilişkin ilk fotoğrafları

only heightened the allure.

sadece gizemin dozunu artırdı.

It took months for us to understand what we were seeing on the surface,

Yüzeyde gördüklerimizi anlamamız aylar aldı,

to determine, for example,

örneğin koyu renkli çizgiler,

that the dark stripes,

which were initially so unrecognizable that we referred to them as cat scratches,

ilk önceleri o kadar anlaşılmazdı ki onlara kedi tırmıkları diyorduk,

were actually dunes made of organic sand.

aslında organik kumdan tepelermiş.

Over the course of the 13 years Cassini spent studying Saturn

Cassini 13 yıl boyunca Satürn'ü, halkalarını ve uydularını inceledi.

and its rings and moons,

we had the privilege

Titan'ın yüzeyi hakkında hiçbir şey bilmezken

of going from knowing almost nothing about the surface of Titan

to understanding its geology,

jeolojisini,

the role the atmosphere plays in shaping its surface,

yüzeyi şekillendirmede atmosferin rolünü

and even hints of what lies deep beneath that surface.

ve hatta yüzeyin derinliklerinde neler olabileceğini anlamaya başladık.

Indeed, Titan is one of several ocean worlds,

Gerçekten de Titan okyanus diyarlarından biri,

moons in the cold outer solar system

Mars ve asteroid kuşağın ötesinde, soğuk dış Güneş sisteminde

beyond the orbits of Mars and the asteroid belt

with immense liquid water oceans beneath their surfaces.

yüzeylerinin altında yoğun su okyanusu olan uydulardan biri.

Titan's interior ocean may have more than 10 times as much liquid water

Titan'ın iç okyanusunda, Dünya'nın nehirleri, gölleri,

as all of the Earth's rivers, lakes, seas and oceans combined.

deniz ve okyanusları toplamının 10 katından fazla sıvı su olabilir.

And at Titan, there are also exotic lakes and seas

Titan'da ayrıca, yüzeydeki metan ve etandan oluşan

of liquid methane and ethane on the surface.

egzotik göller ve denizler var.

Ocean worlds are some of the most fascinating places

Okyanus diyarlar Güneş sisteminin en büyüleyici yerlerinden.

in the solar system,

and we have only just begun to explore them.

Ve onları keşfetmeye daha yeni başladık.

This is Dragonfly.

Bu Dragonfly.

At the Johns Hopkins Applied Physics Laboratory,

Johns Hopkins Uygulamalı Fizik Laboratuvarı'nda,

we're building this mission for NASA's new Frontiers program.

NASA'nın yeni Frontiers programı için bu görevi inşa ediyoruz.

Scheduled to launch in 2026 and reach Titan in 2034,

2026'da fırlatılması, 2034'te Titan'a ulaşması bekleniyor.

Dragonfly is a rotorcraft lander,

Dragonfly bir döner kanat iniş aracı,

similar in size to the Mars rovers or about the size of a small car.

Mars araçlarının boyutuna yakın ya da küçük bir araba kadar.

Titan's dense atmosphere, combined with its low gravity,

Titan'ın yoğun atmosferi ve düşük yer çekimi düşünüldüğünde

make it a great place to fly,

uçmak için harika bir yer.

and that's exactly what Dragonfly is designed to do.

Dragonfly'ın yapmak için tasarlandığı şey de bu.

Technically an octocopter,

Sekiz kanatlı helikopter olan araç,

Dragonfly is a mobile laboratory that can fly from place to place

bir yerden bir yere uçabilen bir laboratuvar,

taking all of its scientific instruments with it.

tüm bilimsel araçları da birlikte taşıyor.

Dragonfly will investigate Titan in a truly unique way,

Dragonfly Titan'ı tamamen eşsiz bir şekilde araştıracak,

studying details of its weather and geology,

hava ve jeolojisinin detaylarını inceleyecek

and even picking up samples from the surface

ve hatta neden yapıldıklarını anlamak için yüzeyden örnekler alacak.

to learn what they're made of.

All told, Dragonfly will spend about three years exploring Titan,

Dragonfly yaklaşık üç yıl boyunca Titan'ı keşfedecek,

measuring its detailed chemistry,

ayrıntılı kimyasal özelliklerini ölçecek,

observing the atmosphere and how it interacts with the surface,

atmosferi ve yüzeyle nasıl etkileşime geçtiğini gözlemleyecek

and even listening for earthquakes,

ve hatta depremleri dinleyecek

or technically titanquakes, in Titan's crust.

ya da daha doğrusu Titan depremleri.

The Dragonfly team,

Dragonfly ekibi,

hundreds of people across North America and around the world,

Kuzey Amerika'dan ve tüm dünyadan yüzlerce insan,

is hard at work on the design for this mission,

bu görevin tasarımı için çok çalışıyor.

developing the rotorcraft, its autonomous navigation system

Kanatlar, kanatların özerk navigasyon sistemi

and its instrumentation,

ve alt araçları geliştiriliyor,

all of which will need to work together to make science measurements

Titan'ın yüzeyinde bilimsel ölçümler yapılabilmesi için

on the surface of Titan.

tüm bunların birlikte çalışması gerek.

Dragonfly is the next step in our exploration

Dragonfly, bu büyüleyici doğal laboratuvar keşfimizdeki yeni adım.

of this fascinating natural laboratory.

In flying by, Voyager hinted at the possibilities.

Yanından uçarken Voyager tüm olasılıklara kapı açtı.

In orbiting Saturn for over a decade

Satürn'ün çevresinde 10 yılı aşkın süre

and descending through Titan's atmosphere,

ve Titan'ın atmosferine doğru alçalırken

Cassini and Huygens pulled Titan's veil back a bit further.

Cassini ve Huygens bu gizem perdesini biraz daha araladılar.

Dragonfly will live in the Titan environment,

Dragonfly Titan çevresinde yaşayacak,

where, so far, our only close-up view

bunun şimdiye kadarki tek yakın çekimi

is this image the Huygens probe took in January 2005.

Huygens aracının Ocak 2005 tarihinde çektiği bu görsel.

In many ways, Titan is the closest known analogue we have to the early Earth,

Pek çok yönden Titan, Dünya'nın ilk zamanına dair bilinen en yakın analog,

the Earth before life developed here.

Yaşam henüz ortaya çıkmadan önceki Dünya.

From Cassini-Huygens' measurements,

Cassini ve Huygens'in ölçümlerine göre yaşam için gerekli bileşenler,

we know that the ingredients for life,

at least life as we know it,

en azından bildiğimiz yaşam,

have existed on Titan,

Titan'da var oldu.

and Dragonfly will be fully immersed within this alien environment,

Dragonfly da bu yabancı çevreyle tamamen iç içe geçerek

looking for compounds similar to those

Dünya'da yaşamın başlamasını sağlayan bileşenlerin benzerlerini arayacak

that might have supported the development of life here on Earth

and teaching us about the habitability of other worlds.

ve diğer dünyaların yaşanılabilirliği hakkında bize bilgi verecek.

Habitability is a fascinating concept.

Yaşanılabilirlik inanılmaz bir konsept.

What's necessary to make an environment suitable to host life,

Bir çevreyi yaşamı destekleyecek şekilde uygun kılmak için gereken ne,

whether life as we know it here on Earth,

gerek Dünya'da bildiğimiz yaşam formları,

or perhaps exotic life that has developed under very different conditions?

gerek çok farklı koşullar altında gelişmiş egzotik yaşam olsun.

The possibility of life elsewhere

Başka bir yerde yaşam olma ihtimali

has inspired human imagination and exploration throughout history.

tarih boyunca insan hayalgücüne ve keşfe ilham verdi.

On a grand scale,

Büyük çapta,

it's why the ocean worlds in the outer solar system

dış Güneş sisteminde okyanus diyarların inceleme alanına dönüşmesinin sebebi.

have become such important targets for study.

It's the "what if" that drives human exploration.

İnsan keşfini mümkün kılan şey ''Peki ya mümkünse'' düşüncesi.

We don't know how chemistry took the step to biology here on Earth,

Dünya'da kimyanın nasıl biyolojiye kapı açtığını bilmiyoruz

but similar chemical processes may have happened on Titan,

ama benzer kimyasal süreçler Titan'da gerçeklemiş olabilir,

where organic molecules have had the opportunity

organik moleküller yüzeyde sıvı suyla karışma fırsatı edinmiş olabilir.

to mix with liquid water at the surface.

Has organic synthesis progressed under these conditions?

Organik sentez bu koşullar altında ilerledi mi?

And if so, how far?

Eğer öyleyse ne kadar ilerledi?

We don't know ... yet.

Bilmiyoruz... Şimdilik.

What we will learn from Dragonfly, this fundamentally human endeavor,

Bu inanılmaz insan emeğinden, Dragonfly'dan öğreneceklerimiz

is tantalizing.

çok heyecan verici.

It's a search for building blocks, foundations, chemical steps

Dünya'da yaşamı mümkün kılan

like those that ultimately led to life on Earth.

tüm o yapı taşları, temeller, kimyasal süreçler için bir arayış.

We're not sure exactly what we will find when we get to Titan,

Titan'a ulaştığımızda ne bulacağımızdan tam olarak emin değiliz

but that's exactly why we're going.

ama kesinlikle oraya gidiyoruz.

In 1994, Carl Sagan wrote,

1994'te Carl Sagan şöyle yazdı,

"On Titan, the molecules that have been raining down

''Titan'da tıpkı kudret helvası gibi son dört milyar yıldır yağan moleküller

like manna from heaven for the last four billion years

might still be there,

hâlâ orada olabilir,

largely unaltered, deep-frozen, awaiting the chemists from Earth."

değişmemiş, derin donmuş, Dünya'dan kimyagerleri bekliyor hâlde.''

We are those chemists.

Biz o kimyagerleriz.

Dragonfly is a search for greater understanding,

Dragonfly daha iyi bir anlayışa giden yol,

not just of Titan and the mysteries of our solar system,

yalnızca Titan'a ve Güneş sistemimize özgü değil

but of our own origins.

kendi aslımıza da özgü.

Thank you.

Teşekkür ederim.