Hidden Cameras Film Injustice in Dangerous Places | Oren Yakobovich | TED Talks

Oren Yakobovich: Dünya'nın en tehlikeli yerlerindeki adaletsizlikleri filme alan gizli kameralar

116,421 views

2014-12-01 ・ TED


New videos

Hidden Cameras Film Injustice in Dangerous Places | Oren Yakobovich | TED Talks

Oren Yakobovich: Dünya'nın en tehlikeli yerlerindeki adaletsizlikleri filme alan gizli kameralar

116,421 views ・ 2014-12-01

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ramazan Şen Gözden geçirme: Başak Karadağ
00:12
I would like to start
0
12766
1777
Mary'nin hikayesiyle
00:14
with the story of Mary,
1
14543
1961
başlamak istiyorum.
00:16
a woman from an African village.
2
16504
2991
Afrika köylerinden bir kadın.
00:19
Her first memories
3
19495
1593
Onun ilk anıları
00:21
are of her family fleeing violent riots
4
21088
2852
ailesinin, iktidardaki siyasi partinin planladığı
00:23
orchestrated by the ruling political party.
5
23940
3857
vahşi ayaklanmadan kaçmak.
00:27
Her brother was murdered by the state-sponsored militia,
6
27797
3997
Abisi devlet destekli milisler tarafından katledildi
00:31
and she was raped more than once
7
31794
1577
ve kendisi sırf yanlış partiye oy verdiği için
00:33
just because she belonged to the wrong party.
8
33371
4209
defalarca tecavüze uğradı.
00:38
One morning, a month before the election,
9
38610
3133
Bir sabah, seçimden bir ay evvel,
00:41
Mary's village was called to another intimidation meeting.
10
41743
3721
Mary’nin köyü başka bir gözdağı mitingi için çağrılmıştı.
00:45
In this meeting, there is a man standing in front of them,
11
45464
2779
Bu mitingde, bir adam karşılarına geçiyor
00:48
telling them, "We know who you are,
12
48243
2458
ve diyor ki: “Kim olduğunuzu biliyoruz,
00:50
we know who you will vote for,
13
50701
2651
kime oy vereceğinizi biliyoruz
00:53
and if you're not going to drop the right paper,
14
53352
2410
ve eğer doğru oy pusulasını seçmezseniz
00:55
we're going to take revenge."
15
55762
3338
intikamını alırız.”
00:59
But for Mary, this meeting is different.
16
59100
2959
Fakat Mary’e göre bu miting farklı.
01:02
She feels different.
17
62059
1734
O farklı hissediyor.
01:03
This time, she's waiting for this meeting,
18
63793
2637
Bu sefer, bu toplantı için bekliyor,
01:06
because this time, she's carrying a small hidden camera in her dress,
19
66430
4169
çünkü bu sefer kıyafetinde küçük bir gizli kamera saklıyor,
01:10
a camera that nobody else can see.
20
70599
3056
kimsenin göremeyeceği bir kamera.
01:13
Nobody is allowed to film in these meetings.
21
73655
2067
Bu toplantıları filme almak yasaktı.
01:15
You risk your life if you do.
22
75722
2059
Bunu yapmak hayatını riske atmaktı.
01:17
Mary knows that, but she also knows that the only way to stop them
23
77781
4398
Mary bunu biliyordu ama onları durdurmanın, kendisini ve
01:22
and to protect herself and her community
24
82179
3572
toplumunu korumasının tek yolunun
01:25
is to expose their intimidation,
25
85751
2315
onların yıldırma çabalarını ifşa etmek,
01:28
to make sure they understand somebody is following them,
26
88066
3982
birilerinin onları izlediğini anlamalarını sağlamak,
01:32
to break the impunity they feel.
27
92048
3690
dokunulmazlıklarını kırmak olduğunu da biliyordu.
01:35
Mary and her friends were filming for months, undercover,
28
95738
3986
Mary ve arkadaşları aylarca, iktidardaki siyasi partinin
01:39
the intimidation of the ruling political party.
29
99724
3767
yıldırma çabalarını gizlice filme aldılar.
01:43
(Video) ["Filmed with hidden cameras"]
30
103491
2505
(Video) [“Gizli kamerayla çekildi”]
01:45
Man: We are now going to speak about the upcoming elections.
31
105996
4321
Adam: Şimdi önümüzdeki seçimler hakkında konuşacağız.
01:50
Nothing can stop us from doing what we want.
32
110317
3430
Bizi kimse, istediklerimizi yapmaktan alıkoyamaz.
01:53
If we hear you are with [The Opposition]
33
113747
3411
Eğer onlardan [Muhalefet parti] olduğunuzu duyarsak
01:57
we will not forgive you.
34
117158
2536
sizi affetmeyeceğiz.
01:59
["Militia intimidation rally"]
35
119694
4941
[“Milislerin gözdağı yürüyüşü”]
02:04
[The Party] can torture you at any time.
36
124635
2623
[Parti] size istediği zaman işkence yapabilir.
02:07
The youth can beat you.
37
127258
2320
Gençler sizi dövebilir.
02:10
["Disruption of political meeting"]
38
130698
5546
[“Mitingde karışıklık”]
02:19
For those who lie, saying they are back with [The Party],
39
139588
4177
[Partiyi] desteklediği hakkında yalan söyleyenler,
02:23
your time is running out.
40
143765
2373
sizin vaktiniz daralıyor.
02:26
["Party youth militia"]
41
146138
3141
[“Partideki genç milisler”]
02:29
Some have died because they rebelled.
42
149279
2128
Kimisi isyan ettiği için öldü.
02:31
Some have lost their homes.
43
151407
3019
Kimileri evlerini kaybetti.
02:34
If you don't work together with [The Party],
44
154426
3764
Eğer [Parti'ye] destek vermezseniz,
02:38
you will lead a very bad life.
45
158190
6242
çok kötü bir hayat yaşayacaksanız.
02:50
Oren Yakobovich: These images were broadcast all over the world,
46
170447
3139
Oren Yakobovich: Bu görüntüler tüm dünyada yayınlandı
02:53
but more importantly,
47
173586
1597
ama daha da önemlisi
02:55
they have been broadcast back to the community.
48
175183
3153
aynı toplumda da yayınlandılar.
02:58
The perpetrators saw them too.
49
178336
2884
Bunu zorbalık yapanlar da gördü.
03:01
They understood somebody is following them.
50
181220
2241
Birilerinin onları izlediğini farkına vardılar.
03:03
They got scared. Impunity was broken.
51
183461
3609
Korktular. Dokunulmazlık kalkmıştı.
03:07
Mary and her friends forced the ruling political party
52
187070
3086
Mary ve arkadaşları iktidar partisini, seçimler sırasında
03:10
not to use violence during the election,
53
190156
2250
şiddet kullanmamaya zorladılar
03:12
and saved hundreds of lives.
54
192406
3489
ve yüzlerce hayat kurtardılar.
03:15
Mary is just one of hundreds of people
55
195895
2507
Mary, kamera kullanarak insan hakları
03:18
that my organization had helped to document human rights violations
56
198402
3560
ihlalini belgelemek için benim örgütümün yardım ettiği yüzlerce insandan
03:21
using cameras.
57
201962
2900
yalnızca biri.
03:24
My background should have led me to a different direction.
58
204862
3361
Geçmişim beni farklı bir noktaya getirmeliydi.
03:28
I was born in Israel to a right-wing family,
59
208223
3249
İsrail’de sağcı bir ailenin içinde doğdum
03:31
and as long as I remember myself,
60
211472
1906
ve kendimi bildim bileli
03:33
I wanted to join the Israeli army to serve my country
61
213378
3095
ülkeme hizmet etmek için İsrail ordusuna katılmak ve
03:36
and prove what I believed was our right for the whole land.
62
216473
4451
bu toprakların bize ait olduğuna inandığımı kanıtlamak istemişimdir.
03:40
I joined the Israeli army just after the first intifada,
63
220924
5280
İlk intifadanın -ilk filistin ayaklanması- hemen ardından
03:46
the first Palestinian uprising,
64
226204
2380
İsrail ordusuna katıldım
03:48
and I served in one of the hard-minded,
65
228584
1908
ve en zorlu, en sert ve saldırgan
03:50
toughest, aggressive infantry units,
66
230492
3520
piyade birliğinde askerlik yaptım.
03:54
and I got the biggest gun in my platoon.
67
234012
4959
Müfrezedeki en büyük silah bendeydi.
03:58
Quite fast, I became an officer
68
238971
2460
Göz açıp kapayıncaya kadar subay olmuştum
04:01
and got soldiers under my command,
69
241431
2991
ve emrime askerler verilmişti.
04:04
and as time passed, I started serving in the West Bank,
70
244422
2925
Bir zaman sonra, Batı Şeria’ya tayin edildim
04:07
and I saw these images.
71
247347
2856
ve bu görüntülerle karşılaştım.
04:17
I didn't like what I saw.
72
257811
2266
Gördüğüm şeyden hoşlanmamıştım.
04:20
It took me a while,
73
260077
1419
Biraz vakit aldı
04:21
but eventually I refused to serve in the West Bank
74
261496
3242
ama nihayet Batı Şeria’ da çalışmayı reddetmiştim
04:24
and had to spend time in jail.
75
264738
2856
ve bir süreliğine hapse atıldım.
04:27
It was a bit —
76
267594
1160
Bu biraz --
04:28
(Applause) —
77
268754
2976
(Alkışlar) --
04:31
It was not that bad, I have to say.
78
271730
1692
O kadar da kötü olmadığını söylemeliyim.
04:33
It was a bit like being in a hotel, but with very shitty food.
79
273422
3083
Bu biraz otelde kalmak gibiydi, sadece yemekleri berbattı.
04:36
(Laughter)
80
276505
1665
(Gülüşmeler)
04:38
In jail, I kept thinking that I need people to know.
81
278170
3872
Hapisteyken, bunu insanların bilmesi gerektiğini düşünüp durdum.
04:42
I need people to understand
82
282042
1666
İnsanların Batı Şeria’da
04:43
what the reality in the West Bank looks like.
83
283708
2856
gerçekte neler döndüğünü anlamalarına ihtiyacım vardı.
04:46
I need them to hear what I heard,
84
286564
2438
Benim duyduklarımı duymaları,
04:49
I need them to see what I saw,
85
289002
1904
benim gördüklerimi görmeleri lazımdı
04:50
but I also understood, we need the Palestinians themselves,
86
290906
3338
ve ayrıca anladım ki, asıl acı çeken Filistinlilerin,
04:54
the people that are suffering,
87
294244
1489
04:55
to be able to tell their own stories,
88
295733
2232
hikayelerini anlatabilmelerine ihtiyacımız vardı,
04:57
not journalists or filmmakers that are coming outside of the situation.
89
297965
5611
olayı dışarıdan izleyen gazetecilerin ya da yöneticilerin değil.
05:04
I joined a human rights organization,
90
304071
2578
Bir insan hakları örgütüne katıldım,
05:06
an Israeli human rights organization called B'Tselem.
91
306649
3140
B'Tselem adında İsrail kökenli bir insan hakları örgütü.
05:09
Together, we analyzed the West Bank
92
309789
2075
Birlikte, Batı Şeria’yı inceledik
05:11
and picked 100 families that are living in the most risky places:
93
311864
3925
ve en riskli bölgelerde yaşayan 100 aile seçtik:
05:15
close to checkpoints, near army bases,
94
315789
3815
kontrol noktasına yakın, ordu üslerinin yanında,
05:19
side by side with settlers.
95
319604
2455
yerleşimcilerle yan yana olanlar.
05:22
We gave them cameras and training.
96
322059
3842
Onlara kameralar verdik ve eğittik.
05:25
Quite fast, we started getting very disturbing images
97
325901
4330
Çabucak, yerleşimciler ve askerlerin onları nasıl istismar ettiğiyle ilgili
05:30
about how the settlers and the soldiers are abusing them.
98
330231
4982
oldukça rahatsız edici görüntüler almaya başladık.
05:35
I would like to share with you two clips from this project.
99
335213
3120
Sizlerle bu projeden iki klip paylaşmak istiyorum.
05:38
Both of them were broadcast in Israel, and it created a massive debate.
100
338333
4145
İkisi de İsrail’de yayınlandı ve şiddetli bir tartışma yarattı.
05:42
And I have to warn you,
101
342478
1292
Sizi uyarmam lazım,
05:43
some of you might find them quite explicit.
102
343770
3260
bazılarınız bunları sakıncalı bulabilir.
05:47
The masked men you will see in the first clips
103
347030
2424
İlk klipte göreceğiniz maskeli adamlar
05:49
are Jewish settlers.
104
349454
1730
yahudi yerleşimcilerdir.
05:51
Minutes before the camera was turned on,
105
351184
2486
Kamera açılmadan dakikalar önce,
05:53
they approached a Palestinian family
106
353670
1878
topraklarında çalışan Filistinli
05:55
that was working their land
107
355548
1812
aileye yaklaşıyorlar
05:57
and told them that they have to leave the land,
108
357360
2207
ve bu toprakları terk etmelerini söylüyorlar
05:59
because this land belongs to the Jewish settlers.
109
359567
2552
çünkü bu topraklar yahudi yerleşimcilere ait.
06:02
The Palestinians refused.
110
362119
1927
Filistinliler reddediyorlar.
06:04
Let's see what happened.
111
364046
3063
Hep birlikte neler olduğunu görelim.
06:07
The masked men that are approaching are Jewish settlers.
112
367109
3816
Yaklaşan maskeli adamlar yahudi yerleşimcilerdir.
06:10
They are approaching the Palestinian family.
113
370925
5334
Filistinli aileye yaklaşıyorlar.
06:33
This is a demonstration in the West Bank.
114
393087
2374
Bu Batı Şeria’daki bir gösteri.
06:35
The guy in green is Palestinian.
115
395461
1602
Yeşilli adam Filistinli.
06:37
He will be arrested in a second.
116
397063
2810
Birazdan tutuklanacak.
06:39
Here you see him blindfolded and handcuffed.
117
399873
2833
Burada onu gözleri bağlanmış ve kelepçelenmiş görüyorsunuz.
06:42
In a few seconds, he regrets he came to this demonstration.
118
402706
3656
Bir kaç saniyede onu gösteriye geldiğine pişman ediyorlar.
06:49
He's been shot in the foot with a rubber bullet.
119
409824
4246
Plastik mermiyle ayağına sıkıyorlar.
06:55
He is okay.
120
415256
2386
Hayatta.
07:00
Not all the settlers and the soldiers are acting this way.
121
420242
4571
Bütün yerleşimciler ve askerler bu şekilde davranmıyor.
07:04
We're talking about a tiny minority, but they have to be brought to justice.
122
424813
4245
Çok küçük bir azınlıktan bahsediyoruz ama adalete teslim edilmeleri lazım.
07:09
These clips, and others like them,
123
429058
2253
Bu klipler ve bunlar gibi diğerleri,
07:11
forced the army and the police to start investigations.
124
431311
3398
ordu ve polisi soruşturma yapmaya zorladı.
07:14
They've been shown in Israel, of course,
125
434709
2254
Bunlar İsrail’de gösteriliyor tabii ki
07:16
and the Israeli public was exposed to them also.
126
436963
2546
ve İsrail kamuoyu da bunlarla yüzleşti.
Bu proje işgal altındaki bölgelerde, insan hakları mücadelesine
07:20
This project redefined the struggle for human rights
127
440039
3068
07:23
in the occupied territories,
128
443107
1601
yeni bir boyut kazandırdı
07:24
and we managed to reduce the number of violent attacks in the West Bank.
129
444708
4883
ve Batı Şeria’daki vahşi saldırıları azaltmayı başardık.
07:32
The success of this project got me thinking
130
452517
2199
Bu projenin başarısı, beni aynı metodu
07:34
how I can take the same methodology to other places in the world.
131
454716
3581
dünyanın farklı yerlerine nasıl taşıyabileceğimi düşünmeye sevk etti.
07:38
Now, we tend to believe that today,
132
458306
1710
Artık, elimizdeki onca teknolojiyle,
07:40
with all of the technology,
133
460016
1706
akıllı telefonlar ve internetle,
07:41
the smartphones and the Internet,
134
461722
1630
dünyada olan her şeyi
07:43
we are able to see and understand most of what's happening in the world,
135
463352
3396
görüp ve duyabileceğimizi sanıyoruz
07:46
and people are able to tell their story —
136
466748
2149
ve insanların hikayelerini anlatabildiğini --
07:48
but it's only partly true.
137
468897
1899
ama bu sadece kısmen doğru.
07:50
Still today, with all the technology we have,
138
470796
2998
Bugün hâlâ, elimizdeki onca teknolojiye rağmen
07:53
less than half of the world's population
139
473794
2408
dünya nüfusunun yarısından azı
07:56
has access to the Internet,
140
476202
2276
internete erişebiliyor
07:58
and more than three billion people —
141
478478
2547
ve üç milyardan fazla insan --
08:01
I'm repeating the number —
142
481025
1564
tekrar söylüyorum --
08:02
three billion people are consuming news that is censored by those in power.
143
482589
6302
üç milyar insan, nüfuzlu insanların sansürlediği haberlerle besleniyor.
08:10
More or less around the same time,
144
490590
1829
Aşağı yukarı aynı zamanlarda,
08:12
I'm approached by a great guy named Uri Fruchtmann.
145
492419
3118
Uri Fruchtmann adında harika bir adam benimle temas kurdu.
08:15
He's a filmmaker and an activist.
146
495537
2356
O bir yapımcı ve aktivist.
08:17
We understood we were thinking along the same lines,
147
497893
2576
Aynı fikirleri paylaştığımızı fark ettik
08:20
and we decided to establish Videre, our organization, together.
148
500469
6189
ve birlikte Videre adında bir organizasyon kurmaya karar verdik.
08:26
While building the organization in London,
149
506658
2864
Organisazyon Londra’da kurulurken
08:29
we've been traveling undercover to places
150
509522
2072
biz de, bir toplumun istismar edildiği,
08:31
where a community was suffering from abuses,
151
511594
2187
kitlesel barbarlıkların yaşandığı yerlere
08:33
where mass atrocities were happening,
152
513781
2668
gizli bir şekilde seyahat ettik
08:36
and there was a lack of reporting.
153
516449
2877
ve buralarda yeterli haber yapılmıyordu.
08:39
We tried to understand how we can help.
154
519326
3795
Nasıl yardım edebileceğimizi anlamaya çalıştık.
08:43
There were four things that I learned.
155
523121
2669
Öğrendiğim dört şey var.
08:45
The first thing is that we have to engage
156
525790
2460
Birincisi, kırsal bölgelerde yaşayan
08:48
with communities that are living in rural areas,
157
528250
3159
topluluklar üzerinde çalışmamız gerekiyor,
08:51
where violations are happening far from the public eye.
158
531409
3405
şiddetin toplum gözünden uzakta gerçekleştiği yerler.
08:54
We need to partner with them,
159
534814
1831
Onlarla ortak çalışmamız gerekiyor
08:56
and we need to understand which images are not making it out there
160
536645
3921
ve hangi görüntülerin oradan çıkamadığını anlamalı
09:00
and help them to document them.
161
540566
2908
ve bunları belgelendirmelerine yardım etmeliydik.
09:03
The second thing I learned
162
543824
1818
Öğrendiğim ikinci şey,
09:05
is that we have to enable them to film in a safe way.
163
545642
3782
güvenli bir şekilde filme almalarını mümkün kılmamız gerektiğidir.
09:09
Security has to be the priority.
164
549424
4379
Öncelik emniyet olmalı.
09:13
Where I used to work before, in the West Bank,
165
553803
2203
Batı Şeria’da çalıştığım zamanlarda,
09:16
one can take a camera out,
166
556006
1640
birisi bir kamera çıkartabilir ve
09:17
most likely not going to get shot,
167
557646
2693
ve büyük ihtimalle de vurulmazdı.
09:20
but in places we wanted to work,
168
560339
1545
Fakat çalışmak istediğimiz yerlerde
09:21
just try to pull a phone out, and you're dead — literally dead.
169
561884
5210
sadece bir telefon çıkartman ölümün demektir -- gerçek manada.
09:27
This is why we decided
170
567094
1530
Bu yüzden operasyonları
09:28
to take the operation undercover
171
568624
1944
gerektiğinde gizli yapmaya
09:30
when necessary,
172
570568
1427
ve çoğunlukla
09:31
and use mostly hidden cameras.
173
571995
2031
gizli kamera kullanmaya karar verdik.
09:34
Unfortunately, I can't show you the hidden cameras we're using today —
174
574026
3377
Maalesef, bariz sebeplerden dolayı bugün kullandığımız gizli kameraları
09:37
for obvious reasons —
175
577403
1442
gösteremiyorum
09:38
but these are cameras we used before.
176
578845
2252
ama bunlar daha önceden kullandığımız kameralar.
09:41
You can buy them off the shelf.
177
581097
2090
Bunları piyasada bulabilirsiniz.
09:43
Today, we're building a custom-made hidden camera,
178
583187
3599
Bugün, özel yapılmış gizli bir kamera üretiyoruz.
09:46
like the one that Mary was wearing
179
586786
1862
Mary’nin, iktidar partisinin
09:48
in her dress to film the intimidation meeting
180
588648
2294
düzenlediği yıldırma mitingini filme almak için
09:50
of the ruling political party.
181
590942
2012
üzerine giydiğinin aynısı.
09:52
It's a camera that nobody can see,
182
592954
1842
Kimsenin göremediği,
09:54
that blends into the environment,
183
594796
2949
çevreyle kamufle olabilen bir kamera.
09:57
into the surroundings.
184
597745
2079
09:59
Now, filming securities go beyond using hidden cameras.
185
599824
3448
Artık, güvenlik önlemleri gizli kameraların ötesine geçti.
10:03
Being secure starts way before the activist is turning the camera on.
186
603272
4890
Güvenlik, eylemcinin kamerayı açmasından çok daha önce başlıyor.
10:08
To keep our partners safe,
187
608162
2052
Ortağımızı güvende tutmak için,
10:10
we work to understand the risk of every location
188
610214
2752
her mekanın ve isabet etmeden evvel her merminin riskini
10:12
and of every shot before it's happened,
189
612966
2681
hesap etmeye çalışıyoruz.
10:15
building a backup plan if something goes wrong,
190
615647
2902
Bir şeyler yanlış giderse diye yedek plan hazırlıyoruz
10:18
and making sure we have everything in place
191
618549
2392
ve operasyonumuz başlamadan önce her şeyin
10:20
before our operations start.
192
620941
2951
yerli yerinde olduğundan emin oluyoruz.
10:23
The third thing I learned is the importance of verification.
193
623892
3815
Öğrendiğim üçüncü şey ise doğrulamanın önemidir.
10:27
You can have an amazing shot of atrocity,
194
627707
2604
Harika bir vahşet çekimi yapabilirsiniz,
10:30
but if you can't verify it, it's worth nothing.
195
630311
3768
ama bunu doğrulayamazsanız hiçbir değeri olmaz.
10:34
Recently, like in the ongoing war in Syria or the war in Gaza,
196
634079
3483
Geçenlerde, Suriye veya Gazze'de devam eden savaşlar gibi,
10:37
we've seen images that are staged or brought from a different conflict.
197
637562
5313
farklı çatışmalardan getirilen veya sahnelenen görüntüler gördük.
10:42
This misinformation destroyed the credibility of the source,
198
642875
2953
Bu yanlış bilgilendirme, kaynağın güvenilirliğini zedeledi
10:45
and it's harmed the credibility of other reliable and trustworthy sources.
199
645828
4780
ve bu diğer güvenilir ve sağlam kaynakların güvenilirliğine de zarar verdi.
10:50
We use a variety of ways to make sure we can verify the information
200
650608
4003
Bilgiyi doğrulayabileceğimizden emin olmak için çeşitli yöntemler kullanıyoruz
10:54
and we can trust the material.
201
654611
1948
ve böylece materyale güvenebiliyoruz.
10:56
It starts with vetting the partners,
202
656559
1873
İş, ortakları incelemekle, onların kim olduklarını anlamakla başlıyor.
10:58
understanding who they are, and working with them very intensively.
203
658432
3213
Ve bir konumu nasıl filme alabileceğimiz hususunda
11:01
How do you film a location?
204
661645
2135
onlarla yoğun bir şekilde çalışıyoruz.
11:03
You film road signs, you film watches,
205
663780
1834
Yol işaretlerini, saatleri, gazeteleri filme alırsın.
11:05
you film newspapers.
206
665614
1342
11:06
We are checking maps, looking at maps,
207
666956
4486
Biz haritaları kontrol ediyoruz, haritalara bakıyoruz,
11:11
double-checking the information,
208
671442
2253
bilgileri iki kere kontrol ediyoruz
11:13
and looking also at the metadata of the material.
209
673695
4383
ve ayrıca materyalin üstverisine bakıyoruz.
11:18
Now, the fourth and the most important thing I learned
210
678078
3119
Şimdi, öğrendiğim dördüncü ve en önemli şey,
11:21
is how you use images to create a positive change.
211
681197
4269
olumlu bir değişim için görüntülerin nasıl kullanıldığı oldu.
11:26
To have an effect,
212
686450
1849
Etki yaratabilmek için
11:28
the key thing is how you use the material.
213
688299
4587
kilit nokta, materyali nasıl kullandığındır.
11:32
Today, we're working with hundreds of activists
214
692886
2518
Bugün, gizli kayıt yapan yüzlerce
11:35
filming undercover.
215
695404
1549
aktivist ile çalışıyoruz.
11:36
We work with them both to understand the situation on the ground
216
696953
3102
Hem alandaki durumu anlamak, hem de bu durumu izah için
11:40
and which images are missing to describe it,
217
700055
2990
hangi görüntülerin eksik olduğunu anlamak,
11:43
who are the ones that are influencing the situation,
218
703045
4934
duruma etki edenlerin kimler olduğunu ve mücadelede ilerlemek için
11:47
and when to release the material to advance the struggle.
219
707979
4057
materyallerin ne zaman salınacağını kestirmek için onlarla çalışıyoruz.
11:52
Sometimes, it's about putting it in the media,
220
712036
2437
Bazen farkındalık yaratmak için olayı medyaya
11:54
mostly local ones, to create awareness.
221
714473
1926
-daha çok yerel medyaya- yansıtmak meseledir.
11:56
Sometimes it's working with decision makers,
222
716399
2436
Bazen yasaları değiştirmek için karar vericilerle
11:58
to change laws.
223
718835
1174
çalışmak meseledir.
12:00
Sometimes, it's working with lawyers to use as evidence in court.
224
720009
4526
Bazen, mahkemede kanıt olarak kullanmak için avukatlarla çalışmaktır.
12:04
But more than often,
225
724535
1518
Ama bunun da ötesinde,
12:06
the most effective way to create a social change
226
726053
3958
sosyal bir değişim yaratmanın en etkili yolu
12:10
is to work within the community.
227
730011
2331
toplum içerisinde çalışmaktır.
12:12
I want to give you one example.
228
732342
2233
Size bir örnek vermek istiyorum.
12:14
Fatuma is part of a network of women that are fighting abuses in Kenya.
229
734575
5776
Fatuma Kenya'daki tacizlerle savaşan bayan grubunun bir parçası.
12:20
Women in her community have been harassed constantly
230
740351
2931
Onun toplumunda kadınlar okula,
12:23
on their way to school and on their way to work.
231
743282
2875
işe giderken sürekli taciz ediliyor.
12:26
They are trying to change the behavior of the community from inside.
232
746157
3697
Toplumun davranışını içeriden değiştirmek istiyorlar.
12:29
In the next clip,
233
749854
2530
Sonraki klipte,
12:32
Fatuma is taking us with her on her journey to work.
234
752384
4265
Fatuma'ya işe giderken eşlik ediyoruz.
12:36
Her voice is superimposed on images that she filmed herself
235
756649
3904
Sesi gizli kamerayla kendi çektiği filmdeki
12:40
using hidden cameras.
236
760557
2538
görüntülerle birleştirilmiş.
12:43
(Video) Fatuma Chiusiku: My name is Fatuma Chiusiku.
237
763095
2477
(Video) Fatuma Chiusiku: Adım Fatuma Chiusiku.
12:45
I'm 32 years old, a mother,
238
765572
2252
32 yaşında bir anneyim.
12:47
And Ziwa La Ng'Ombe is my home.
239
767824
3615
Ziwa La Ng'Ombe benim evim.
12:51
Each morning, I ride the mini-bus
240
771439
2213
Her sabah, 11 numaralı minibüse biniyorum.
12:53
Number 11.
241
773652
2357
12:56
But instead of a peaceful journey to work,
242
776009
3053
Fakat işe huzur içerisinde gideyim derken
12:59
each day begins with fear.
243
779062
3429
her günüm bir kabusa dönüşüyor.
13:02
Come with me now
244
782491
1500
Şimdi benimle gelin
13:03
and use my eyes
245
783991
1805
ve benim gözlerimden
13:05
to feel what I feel.
246
785796
5773
hissettiklerimi hissedin.
13:11
As I walk, I think to myself:
247
791569
2145
Yürürken, kendimce düşünüyorum:
13:13
Will I be touched?
248
793714
1671
Ellenecek miyim?
13:15
Grabbed?
249
795385
1265
Tutulacak mıyım?
13:16
Violated by this conductor again?
250
796650
3464
Biletçi yine taciz edecek mi?
13:20
Even the men inside
251
800114
2093
İçerideki adamlar bile,
13:22
the way they look at me
252
802207
2143
bana bakış şekilleri,
13:24
touch my body, rub against me,
253
804350
2316
vücuduma dokunmaları, bana sürtünmeleri,
13:26
grab me,
254
806666
1953
bana yapışmaları..
13:28
and now, as I sit in my seat
255
808619
2273
Şimdi de, koltuğuma oturunca
13:30
I only wish my mind was full of thoughts for my day,
256
810892
2842
keşke aklımda sadece günümü,
13:33
my dreams, my children at school,
257
813734
1616
hayallerimi, okuldaki çocuklarımı düşünsem.
13:35
but instead I worry about the moment when we will arrive
258
815350
4267
Fakat onun yerine oraya gideceğim anın
13:39
and I will be violated again.
259
819617
5168
ve tekrar taciz edileceğimin endişesini taşıyorum.
13:44
OY: Today, there is a new front in the fight for human rights.
260
824785
5365
OY: Bugün, insan hakları savaşında yeni bir cephe açıldı.
13:50
I used to carry a big gun.
261
830150
2545
Büyük bir silah taşırdım.
13:52
Now, I am carrying this.
262
832695
3173
Şimdi, bunu taşıyorum.
13:55
This is a much more powerful and much, much more effective weapon.
263
835868
6430
Bu çok çok daha güçlü ve çok çok daha etkili bir silah.
14:02
But we have to use its power wisely.
264
842298
4131
Fakat bu silahı akıllı kullanmalıyız.
14:06
By putting the right images in the right hands at the right time,
265
846429
5364
Doğru zamanda, doğru ellere, doğru görüntüleri vererek,
14:11
we can truly create an impact.
266
851793
2792
tam bir etki yaratabiliriz.
14:14
Thank you.
267
854585
2234
Teşekkür ederim.
14:16
(Applause)
268
856819
8425
(Alkışlar)
14:25
Thank you.
269
865244
2604
Teşekkür ederim.
14:27
(Applause)
270
867848
2763
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7