Why the secret to success is setting the right goals | John Doerr | TED

2,193,075 views ・ 2018-07-02

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Merve Güner Gözden geçirme: Merve Kılıç
00:13
We're at a critical moment.
0
13800
2000
Kritik bir devirde yaşıyoruz.
00:16
Our leaders,
1
16600
1256
Liderlerimiz,
00:17
some of our great institutions
2
17880
2056
bazı büyük kurumlarımız
00:19
are failing us.
3
19960
1200
bizi yarı yolda bırakıyor.
00:22
Why?
4
22240
1200
Neden?
00:24
In some cases, it's because they're bad
5
24000
2536
Bazı durumlarda, kötü oldukları veya
00:26
or unethical,
6
26560
1200
etik olmadıkları için,
00:28
but often, they've taken us to the wrong objectives.
7
28760
3680
ama çoğunlukla bizleri yanlış hedeflere yönlendirdikleri için.
00:33
And this is unacceptable.
8
33360
2360
Bu kabul edilemez.
00:38
This has to stop.
9
38480
1200
Buna bir son verilmeli.
00:40
How are we going to correct these wrongs?
10
40800
2400
Bu yanlışları nasıl düzelteceğiz?
00:44
How are we going to choose the right course?
11
44200
2360
Doğru yolu nasıl seçeceğiz?
00:47
It's not going to be easy.
12
47240
1400
Kolay olmayacak.
00:49
For years, I've worked with talented teams
13
49840
2040
Yıllar içinde yetenekli ekiplerle çalıştım,
00:52
and they've chosen the right objectives and the wrong objectives.
14
52640
3096
doğru veya yanlış hedefleri seçtikleri oldu.
00:55
Many have succeeded, others of them have failed.
15
55760
2616
Çoğu başarıya ulaştı, başarısızlar da oldu.
00:58
And today I'm going to share with you
16
58400
2216
Bugün sizlerle neyin gerçekten
01:00
what really makes a difference --
17
60640
2296
fark yarattığını paylaşacağım.
01:02
that's what's crucial,
18
62960
2416
Neyin elzem olduğunu,
01:05
how and why
19
65400
1536
nasıl ve neden
01:06
they set meaningful and audacious goals,
20
66960
2536
anlamlı ve cesur hedefler seçildiğini,
01:09
the right goals for the right reasons.
21
69520
2640
doğru hedeflerin doğru sebepler için gerektiğini anlatacağım.
01:13
Let's go back to 1975.
22
73560
2336
1975'e dönelim.
01:15
Yep, this is me.
23
75920
1616
Evet, bu benim.
01:17
I've got a lot to learn, I'm a computer engineer,
24
77560
2336
Öğreneceğim çok şey var, bilgisayar mühendisiyim,
01:19
I've got long hair,
25
79920
1256
uzun saçım var.
01:21
but I'm working under Andy Grove,
26
81200
1920
Andy Grove'un emrinde çalışıyorum,
01:24
who's been called the greatest manager of his or any other era.
27
84200
4296
ona kendi çağının ya da herhangi bir çağın en harika yöneticisi diyorlar.
01:28
Andy was a superb leader and also a teacher,
28
88520
3976
Andy harikulade bir lider ve öğretmendi,
01:32
and he said to me, "John, it almost doesn't matter what you know.
29
92520
3320
bana dediği şey şuydu, "John ne bildiğinin neredeyse hiç önemi yoktur,
01:36
Execution is what matters the most."
30
96720
3056
önemli olan icra etmektir."
01:39
And so Andy invented a system called "Objectives and Key Results."
31
99800
4736
Andy "Hedefler ve Kilit Sonuçlar" denilen bir sistem geliştirdi.
01:44
It kind of rolls off the tongue, doesn't it?
32
104560
2080
Kolayca söyleniveriyor, değil mi?
01:47
And it's all about excellent execution.
33
107360
3856
Her şey mükemmel bir icraya bağlı.
01:51
So here's a classic video from the 1970s
34
111240
2976
İşte 1970'lerden Profesör Andy Grove'a ait
01:54
of professor Andy Grove.
35
114240
2536
klasik bir video.
01:56
(Video) Andy Grove: The two key phrases of the management by objective systems
36
116800
3696
Andy Grove: Hedefsel sistemlerle yönetimin iki kilit terimi şunlardır;
02:00
are the objectives and the key results, and they match the two purposes.
37
120520
3776
hedefler ve kilit sonuçlar ve bunlar iki amaçla eşleşir.
02:04
The objective is the direction.
38
124320
3216
Hedef, yöndür.
02:07
The key results have to be measured,
39
127560
1736
Kilit sonuçların ölçülmesi gerekir,
02:09
but at the end you can look and without any argument say,
40
129320
2696
ama sonunda dönüp bakar ve tartışmasız şöyle dersiniz:
02:12
"Did I do that, or did I not do that?" Yes. No. Simple.
41
132040
2776
"Yaptım mı, yapmadım mı?" Evet. Hayır. Basit.
02:14
John Doerr: That's Andy.
42
134840
1416
İşte bu Andy.
02:16
Yes. No. Simple.
43
136280
2040
Evet. Hayır. Basit.
02:19
Objectives and Key Results,
44
139520
2215
Hedefler ve Kilit Sonuçlar
02:21
or OKRs,
45
141759
2137
veya HKS,
02:23
are a simple goal-setting system
46
143920
2496
basit bir hedef belirleme sistemidir;
02:26
and they work for organizations, they work for teams,
47
146440
2896
organizasyonlarda, takımlarda
02:29
they even work for individuals.
48
149360
1680
hatta kişilerde işe yarar.
02:31
The objectives are what you want to have accomplished.
49
151760
3016
Hedefler ne başarmak istediğinizdir.
02:34
The key results are how I'm going to get that done.
50
154800
3136
Kilit sonuçlar, bunları nasıl başaracağınızdır.
02:37
Objectives. Key results.
51
157960
2296
Hedefler. Kilit sonuçlar.
02:40
What and how.
52
160280
1680
Ne ve nasıl.
02:43
But here's the truth:
53
163240
1200
Ama doğrusu şu ki
02:45
many of us are setting goals wrong,
54
165400
2176
çoğumuz hedeflerimizi yanlış seçiyoruz,
02:47
and most of us are not setting goals at all.
55
167600
2160
birçoğumuz ise hedef bile koymuyoruz.
02:50
A lot of organizations set objectives and meet them.
56
170600
2496
Pek çok organizasyon bir hedef koyar ve ona ulaşır.
02:53
They ship their sales, they introduce their new products,
57
173120
3016
Siparişlerini sevk ederler, yeni ürünlerini tanıtırlar,
02:56
they make their numbers,
58
176160
1496
koydukları rakamlara erişirler,
02:57
but they lack a sense of purpose to inspire their teams.
59
177680
4480
ama ekiplerine ilham vermek için gerekli amaçtan yoksunlardır.
03:02
So how do you set these goals the right way?
60
182760
2080
Bu hedefleri doğru şekilde nasıl koyarsınız?
03:05
First, you must answer the question, "Why?"
61
185400
3680
Öncelikle "Neden?" sorusuna cevap vermelisiniz.
03:09
Why?
62
189880
1216
Neden?
03:11
Because truly transformational teams
63
191120
2736
Çünkü gerçek dönüşümcü ekipler
03:13
combine their ambitions to their passion and to their purpose,
64
193880
5176
hırslarını, tutkuları ve amaçlarıyla harmanlarlar ve
bunun sonucunda net ve ikna edici bir sebep tanımı geliştirirler.
03:19
and they develop a clear and compelling sense of why.
65
199080
2800
03:23
I want to tell you a story.
66
203280
1286
Size bir hikâye anlatmak istiyorum.
03:25
I work with a remarkable entrepreneur.
67
205520
1976
Dikkate şayan bir girişimci ile çalıştım.
03:27
Her name is Jini Kim.
68
207520
1480
Adı Jini Kim.
03:29
She runs a company called Nuna.
69
209440
1960
Nuna isimli bir şirketi yönetiyor.
03:32
Nuna is a health care data company.
70
212080
2600
Nuna bir sağlık verileri şirketi.
03:35
And when Nuna was founded,
71
215800
1816
Ve Nuna kurulduğunda
03:37
they used data to serve the health needs of lots of workers at large companies.
72
217640
4680
verileri büyük şirketlerdeki çalışanların sağlık ihtiyaçları için kullandılar.
03:43
And then two years into the company's life,
73
223080
2336
Şirket kurulduktan iki sene sonra,
03:45
the federal government issued a proposal
74
225440
2576
federal hükümet Medicaid için
03:48
to build the first ever cloud database for Medicaid.
75
228040
3160
ilk bulut veritabanını kuran bir tasarı çıkardı.
03:52
Now, you'll remember that Medicaid is that program
76
232160
2376
Medicaid'in 70 milyon Amerikalıya hizmet eden,
03:54
that serves 70 million Americans,
77
234560
2456
fakir, çocuk ve
03:57
our poor, our children
78
237040
1640
engelli vatandaşlara yardım eden
03:59
and people with disabilities.
79
239600
1520
bir program olduğunu hatırlarsınız.
04:02
Nuna at the time was just 15 people
80
242920
3296
Nuna o zamanlar 15 kişiden ibaretti.
04:06
and this database had to be built in one year,
81
246240
2656
Bu veritabanının bir yıl içinde kurulması gerekiyordu,
04:08
and they had a whole set of commitments that they had to honor,
82
248920
3616
gerçekleştirmeleri gereken bir sürü sorumlulukları vardı
04:12
and frankly, they weren't going to make very much money on the project.
83
252560
3360
ve açıkçası bu projeden çok da kazanmayacaklardı.
04:17
This was a bet-your-company moment,
84
257120
2856
Bu şirketiniz üzerine iddaya girdiğiniz anlarından biridir
04:20
and Jini seized it.
85
260000
1416
ve Jini bunu yakaladı.
04:21
She jumped at the opportunity. She did not flinch.
86
261440
2920
Fırsata balıklama atladı. Tereddüt etmedi.
04:25
Why?
87
265800
1200
Neden?
04:27
Well, it's a personal why.
88
267640
2056
Bu kişisel bir sebepti.
04:29
Jini's younger brother Kimong has autism.
89
269720
3000
Jini'nin erkek kardeşi Kimong otizimli.
04:34
And when he was seven,
90
274200
2096
Yedi yaşındayken
04:36
he had his first grand mal seizure
91
276320
2256
ilk büyük epilepsi nöbetini
04:38
at Disneyland.
92
278600
1216
Disneyland'de geçirmiş.
04:39
He fell to the ground. He stopped breathing.
93
279840
2456
Yere düşmüş ve solunumu durmuş.
04:42
Jini's parents are Korean immigrants.
94
282320
2696
Jini'nin anne ve babası Koreli göçmenler.
04:45
They came to the country with limited resources
95
285040
3376
Ülkeye kısıtlı kaynaklarla gelmişler,
04:48
speaking little English,
96
288440
1856
çok az İngilizce biliyorlarmış.
04:50
so it was up to Jini to enroll her family in Medicaid.
97
290320
3000
Yani ailesini Medicaid'e kaydetmek Jini'ye düşmüş.
04:54
She was nine years old.
98
294120
1680
Daha dokuz yaşındaymış.
04:58
That moment defined her mission,
99
298240
3136
O an onun misyonunu belirlemiş,
05:01
and that mission became her company,
100
301400
2696
o misyon da onun şirketi haline gelmiş
05:04
and that company bid on, won and delivered on that contract.
101
304120
3240
ve o şirket risk alıp kazanıp amaçlarını gerçekleştirmiş.
05:08
Here's Jini to tell you why.
102
308320
2496
Jini size sebebini anlatsın.
05:10
(Video) Jini Kim: Medicaid saved my family from bankruptcy,
103
310840
2816
Jini Kim: Medicaid ailemi iflastan kurtardı,
05:13
and today it provides for Kimong's health and for millions of others.
104
313680
3520
bugün hem Kimong'un hem de milyonlarca insanın sağlığına destek oluyor.
05:17
Nuna is my love letter to Medicaid.
105
317920
2456
Nuna benim Medicaid'e olan aşk mektubum.
05:20
Every row of data is a life
106
320400
1816
Her bir veri dizisi bir hayat
05:22
whose story deserves to be told with dignity.
107
322240
2240
ve hikâyeleri saygınlıkla anlatılmayı hak ediyor.
05:25
JD: And Jini's story tells us
108
325240
2456
Jini'nin hikâyesi bize, ikna edici bir sebebin
05:27
that a compelling sense of why can be the launchpad for our objectives.
109
327720
4976
hedeflerimiz için bir fırlatma tahtası olabileceğini gösteriyor.
05:32
Remember, that's what we want to have accomplished.
110
332720
3176
Hatırlayın, bu neyi başarmak istediğimizdi.
05:35
And objectives are significant,
111
335920
2616
Hedefler önemlidir,
05:38
they're action-oriented,
112
338560
1896
eylem odaklıdır,
05:40
they are inspiring,
113
340480
1960
ilham vericidir
05:43
and they're a kind of vaccine against fuzzy thinking.
114
343360
2600
ve belirsiz düşüncelere karşı aşı gibidir.
05:46
You think a rockstar
115
346640
1416
Bir rock yıldızının
05:48
would be an unlikely user of Objectives and Key Results,
116
348080
3536
Hedefler ve Kilit Sonuçlar'ı pek kullanmayacağını düşünürsünüz,
05:51
but for years, Bono has used OKRs
117
351640
2816
ama Bono HKS'leri
05:54
to wage a global war against poverty and disease,
118
354480
4296
hastalık ve fakirliğe karşı küresel bir savaş açmak için kullandı
05:58
and his ONE organization has focused on two really gorgeous,
119
358800
4216
ve ONE isimli organizasyonu iki harika ve
06:03
audacious objectives.
120
363040
1816
cesur hedefe odaklandı.
06:04
The first is debt relief
121
364880
2296
Birincisi,
dünyadaki en fakir ülkeler için borç erteleme.
06:07
for the poorest countries in the world.
122
367200
2000
06:09
The next is universal access to anti-HIV drugs.
123
369960
4936
Bir diğeri de anti HIV ilaçlarına evrensel erişim.
06:14
Now, why are these good objectives?
124
374920
1976
Peki neden bunlar güzel hedefler?
06:16
Let's go back to our checklist.
125
376920
2016
Kontrol listemize geri dönelim.
06:18
Significant? Check. Concrete? Yes.
126
378960
3376
Önemli mi? Evet. Sağlam mı? Evet.
06:22
Action-oriented? Yes.
127
382360
1816
Eylem temelli mi? Evet.
06:24
Inspirational?
128
384200
1200
İlham verici mi?
06:26
Well, let's just listen to Bono.
129
386160
1720
Hadi Bono'yu dinleyelim.
06:28
(Video) Bono: So you're passionate?
130
388520
1696
Bono: Tutkulu musun?
Ne kadar tutkulu?
06:30
How passionate?
131
390240
1216
06:31
What actions does your passion lead you to do?
132
391480
2440
Tutkuların seni ne yapmaya yönlendiriyor?
06:34
If the heart doesn't find a perfect rhyme with the head,
133
394520
3136
Kalp ve beyin mükemmel uyumu yakalayamazsa
06:37
then your passion means nothing.
134
397680
2216
tutkunun bir anlamı yok demektir.
06:39
The OKR framework cultivates the madness,
135
399920
3536
HKS çatısı, çılgınlığı ve
06:43
the chemistry contained inside it.
136
403480
2376
içindeki kimyayı besler.
06:45
It gives us an environment for risk,
137
405880
2136
Bize risk için ortam tanır,
06:48
for trust,
138
408040
1216
güven için.
06:49
where failing is not a fireable offense.
139
409280
2376
Başarısızlığın işten atılma sebebi olmadığı bir yer.
06:51
And when you have that sort of structure and environment
140
411680
2620
Bu yapıya ve ortama doğru insanlarla birlikte
06:54
and the right people,
141
414324
1732
sahip olduğunuzda
06:56
magic is around the corner.
142
416080
2690
sihir kapınızı çalar.
07:00
JD: I love that.
143
420880
1216
Buna bayılıyorum.
07:02
OKRs cultivate the madness,
144
422120
2376
HKS çılgınlığı besler
07:04
and magic is right around the corner.
145
424520
2736
ve sihir kapınızı çalar.
07:07
This is perfect.
146
427280
1200
Mükemmel.
07:10
So with Jini we've covered the whys,
147
430000
3056
Jini ile nedenleri öğrendik,
07:13
with Bono the whats of goal-setting.
148
433080
2816
Bono ile amaç oluşturmanın temellerini anladık.
07:15
Let's turn our attention to the hows.
149
435920
2536
Şimdi dikkatimizi nasıllara çevirelim.
07:18
Remember, the hows are the key results.
150
438480
2216
Unutmayın, nasıllar kilit sonuçlardır.
07:20
That's how we meet our objectives.
151
440720
2336
Hedeflerimize bu şekilde ulaşırız.
07:23
And good results are specific and time-bound.
152
443080
2576
İyi sonuçlar belirli ve zaman sınırlıdır.
07:25
They're aggressive but realistic.
153
445680
1976
Agresif ama gerçekçidir.
07:27
They're measurable, and they're verifiable.
154
447680
2056
Ölçülebilir ve doğrulanabilirdir.
07:29
Those are good key results.
155
449760
1560
Bunlar iyi kilit sonuçlardır.
07:32
In 1999, I introduced OKRs to Google's cofounders,
156
452320
4936
1999 yılında HKS'yi Google kurucuları
07:37
Larry and Sergey.
157
457280
1256
Larry ve Sergey'e anlattım.
07:38
Here they are, 24 years old in their garage.
158
458560
3336
Burada 24 yaşında ve garajlarındalar.
07:41
And Sergey enthusiastically said he'd adopt them.
159
461920
2440
Sergey hevesli bir şekilde uygulayacağını söyledi.
07:45
Well, not quite.
160
465800
1680
Aslında tam öyle demedi.
07:48
What he really said was,
161
468120
1776
Söylediği şey şuydu,
07:49
"We don't have any other way to manage this company,
162
469920
2456
"Bu şirketi yönetmek için başka yolumuz yok,
07:52
so we'll give it a go."
163
472400
1256
o yüzden bunu bir deneyelim."
07:53
(Laughter)
164
473680
1216
(Gülüşmeler)
07:54
And I took that as a kind of endorsement.
165
474920
2360
Bunu bir onaylama olarak düşündüm.
07:58
But every quarter since then,
166
478280
2376
O zamandan beri her çeyrek dönemde,
08:00
every Googler has written down her objectives and her key results.
167
480680
4440
her Google çalışanı kendi hedeflerini ve kilit hedeflerini yazmıştır.
Onları kademelendirdiler
08:06
They've graded them,
168
486040
1216
08:07
and they've published them for everyone to see.
169
487280
2200
ve herkesin görmesi için yayınladılar.
Bunlar, prim ve terfi için kullanılmadılar.
08:10
And these are not used for bonuses or for promotions.
170
490160
3216
08:13
They're set aside.
171
493400
1296
Kenara alındılar.
08:14
They're used for a higher purpose,
172
494720
1736
Daha ileri bir amaç için kullanıldılar,
08:16
and that's to get collective commitment
173
496480
2096
bu da ortak bir bağlılık elde edip
08:18
to truly stretch goals.
174
498600
1480
hedefleri büyütmek içindi.
08:21
In 2008, a Googler, Sundar Pichai, took on an objective
175
501480
4976
2008 yılında bir Google çalışanı olan Sundar Pichai bir hedef seçti,
08:26
which was to build the next generation client platform
176
506480
3296
web uygulamalarının geleceği için
08:29
for the future of web applications --
177
509800
1840
yeni nesil müşteri platformu oluşturmak.
08:32
in other words, build the best browser.
178
512600
2720
Bir başka deyişle, en iyi tarayıcıyı yaratmak.
Kilit sonuçlarını nasıl seçtiği konusunda çok dikkatliydi.
08:36
He was very thoughtful about how he chose his key results.
179
516040
3320
08:39
How do you measure the best browser?
180
519920
1736
En iyi tarayıcıyı nasıl ölçersin?
08:41
It could be ad clicks or engagement.
181
521680
2096
Reklam tıklamaları falan olabilir.
08:43
No. He said: numbers of users,
182
523800
3656
Hayır. Dedi ki, kullanıcı sayısı.
08:47
because users are going to decide
183
527480
2055
Çünkü Chrome'un harika bir tarayıcı olup olmadığına
08:49
if Chrome is a great browser or not.
184
529559
2417
kullanıcılar karar verecek.
08:52
So he had this one three-year-long objective:
185
532000
3576
Yani üç yıl sürecek kocaman bir hedefi vardı,
08:55
build the best browser.
186
535600
1256
en iyi tarayıcıyı yap.
08:56
And then every year he stuck to the same key results,
187
536880
2976
Her sene aynı kilit sonuçlara odaklandı.
08:59
numbers of users, but he upped the ante.
188
539880
1936
kullanıcı sayısı ama bahsi yükseltti.
09:01
In the first year, his goal was 20 million users
189
541840
2256
İlk sene, hedefi 20 milyon kullanıcıydı
09:04
and he missed it.
190
544120
1536
ve buna erişemedi.
09:05
He got less than 10.
191
545680
1256
10 milyondan az kullanıcıya ulaştı.
09:06
Second year, he raised the bar to 50 million.
192
546960
2816
İkinci sene hedefi 50 milyona yükseltti.
09:09
He got to 37 million users.
193
549800
2136
37 milyona ulaştı.
09:11
Somewhat better.
194
551960
1240
Bir tık daha iyi.
09:13
In the third year,
195
553760
1240
Üçüncü sene,
09:16
he upped the ante once more to a hundred million.
196
556080
2856
yine bahsi yükseltip 100 milyon kullanıcı hedefledi.
09:18
He launched an aggressive marketing campaign,
197
558960
2456
Agresif bir pazarlama kampanyası yürüttü,
09:21
broader distribution, improved the technology, and kaboom!
198
561440
3456
daha geniş bir kitleye ulaştı, teknolojiyi iyileştirdi ve bom!
09:24
He got 111 million users.
199
564920
2440
111 milyon kullanıcıya ulaştı.
09:28
Here's why I like this story,
200
568600
1856
Şu yüzden bu hikâyeyi seviyorum,
09:30
not so much for the happy ending,
201
570480
1816
mutlu sonu için değil
09:32
but it shows someone carefully choosing the right objective
202
572320
4016
ama birisinin dikkatli bir şekilde doğru hedefi seçip
09:36
and then sticking to it year after year after year.
203
576360
3120
her yıl ona bağlı kalmasını anlatıyor.
09:40
It's a perfect story for a nerd like me.
204
580200
2120
Benim gibi bir inek için harika bir hikâye.
09:44
Now, I think of OKRs as transparent vessels
205
584040
3776
HKS'yi şeffaf araçlar olarak görüyorum,
09:47
that are made from the whats and hows of our ambitions.
206
587840
4000
hırslarımızın neleri ve nasıllarından oluşuyor.
09:52
What really matters is the why that we pour into those vessels.
207
592720
5456
Asıl önemli olan o araçları neden doldurduğumuz.
09:58
That's why we do our work.
208
598200
1640
Bu yüzden çalışıyoruz.
10:00
OKRs are not a silver bullet.
209
600640
1600
HKS birer sihirli değnek değildir.
10:03
They're not going to be a substitute for a strong culture
210
603000
3016
Güçlü bir kültürün veya güçlü bir liderliğin
10:06
or for stronger leadership,
211
606040
1896
yerini tutmayacaktır.
10:07
but when those fundamentals are in place, they can take you to the mountaintop.
212
607960
3720
Ama bu temel şeyler yerinde olduğunda, sizi zirveye çıkarabilirler.
10:12
I want you to think about your life for a moment.
213
612920
2560
Bir anlığına kendi hayatınızı düşünmenizi istiyorum.
10:16
Do you have the right metrics?
214
616680
1440
Doğru ölçüleriniz var mı?
10:19
Take time to write down your values,
215
619360
4216
Değer verdiğiniz şeyleri yazmak için zaman ayırın,
10:23
your objectives and your key results.
216
623600
3040
hedeflerinizi ve kilit sonuçlarınızı.
10:27
Do it today.
217
627160
1240
Bugün yapın.
10:29
If you'd like some feedback on them, you can send them to me.
218
629200
2896
Geri bildirim isterseniz bana gönderebilirsiniz.
10:32
219
632120
2240
10:35
If we think of the world-changing goals
220
635720
3136
Dünyayı değiştiren hedefleri düşünürsek,
10:38
of an Intel, of a Nuna, of Bono,
221
638880
4216
Intel'in, Nuna'nın, Bono'nun
10:43
of Google,
222
643120
1696
Google'ın
10:44
they're remarkable:
223
644840
1256
dikkat çekicidirler,
10:46
ubiquitous computing,
224
646120
1856
her yerde bulunan bir hesaplama,
10:48
affordable health care, high-quality for everyone,
225
648000
3576
uygun fiyatlı sağlık hizmeti, herkes için yüksek kalite
10:51
ending global poverty,
226
651600
1656
küresel fakirliği bitirme,
10:53
access to all the world's information.
227
653280
1920
dünyanın tüm bilgilerine erişim.
10:55
Here's the deal:
228
655840
1496
Olay şu:
10:57
every one of those goals is powered today by OKRs.
229
657360
4440
bu hedeflerin her biri HKS'ler ile oluşturuldu.
11:03
Now, I've been called the Johnny Appleseed of OKRs
230
663280
2936
Andy Grove'a göre iyi görüşleri yaydığım için
11:06
for spreading the good gospel according to Andy Grove,
231
666240
3296
bana HKS tellalı diyorlar.
11:09
but I want you to join me in this movement.
232
669560
3576
Sizlerin de bu harekette bana katılmanızı istiyorum.
11:13
Let's fight for what it is that really matters,
233
673160
2576
Gerçekten önemli olan şey için mücadele edelim
11:15
because we can take OKRs beyond our businesses.
234
675760
3496
çünkü HKS'yi işimizden öteye de taşıyabiliriz.
11:19
We can take them to our families,
235
679280
1936
Ailemize,
11:21
to our schools,
236
681240
1256
okullarımıza,
11:22
even to our governments.
237
682520
1400
hatta hükümetlere uygulayabiliriz.
11:24
We can hold those governments accountable.
238
684880
2016
Hükümetleri sorumlu tutabiliriz.
11:26
We can transform those informations.
239
686920
1715
Bilgileri dönüştürebiliriz.
11:28
We can get back on the right track
240
688659
3080
Doğru yola girebiliriz,
11:34
if we can and do measure what really matters.
241
694800
6600
eğer önemli olan şeyi ölçebilirsek ve ölçersek.
11:42
Thank you.
242
702280
1216
Teşekkür ederim.
11:43
(Applause)
243
703520
3880
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7