The strange story of the teddy bear and what it reveals | Jon Mooallem

97,076 views ・ 2014-05-27

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Tugce Senel Gözden geçirme: Goksu Kalayci
00:12
So it was the fall of 1902,
0
12960
2559
1902 sonbaharında
00:15
and President Theodore Roosevelt
1
15519
1918
Başkan Theodore Roosevelt
00:17
needed a little break from the White House,
2
17437
1780
Beyaz Saray'dan biraz uzaklaşmak için
00:19
so he took a train to Mississippi
3
19217
2378
Mississippi'ye giden bir trene bindi.
00:21
to do a little black bear hunting outside of a town
4
21595
2128
Smedes adlı bir kasabada
00:23
called Smedes.
5
23723
2187
kara ayı avlamayı planlıyordu.
00:25
The first day of the hunt, they didn't see a single bear,
6
25910
2060
Avın ilk günü, tek bir ayı bile göremediler.
00:27
so it was a big bummer for everyone,
7
27970
1520
Bu, herkeste hayal kırıklığı yaratmıştı.
00:29
but the second day, the dogs cornered one
8
29490
2844
Fakat ikinci gün uzun bir kovalamacanın ardından
00:32
after a really long chase, but by that point,
9
32334
2400
köpekler birini köşeye kıstırdılar.
00:34
the president had given up
10
34734
1444
Fakat Başkan, o zamana kadar vazgeçip
00:36
and gone back to camp for lunch,
11
36178
1742
öğle yemeği için kampa geri dönmüştü.
00:37
so his hunting guide cracked the animal
12
37920
2611
Av rehberi, tüfeğinin kabzasıyla
00:40
on the top of the head with the butt of his rifle,
13
40531
2668
hayvanın kafasına vurdu,
00:43
and then tied it up to a tree
14
43199
1708
onu, bir ağaca bağladı
00:44
and started tooting away on his bugle
15
44907
2612
ve Roosevelt'i çağırmak için
00:47
to call Roosevelt back so he could have the honor
16
47519
2039
borazanını çalmaya başladı.
Hayvanı vurma onuru Roosevelt'in olacaktı.
00:49
of shooting it.
17
49558
1516
00:51
The bear was a female.
18
51074
2357
Dişi bir ayıydı.
00:53
It was dazed, injured,
19
53431
2576
Sersemlemiş, yaralı,
00:56
severely underweight, a little mangy-looking,
20
56007
3647
normalden zayıf ve perişan haldeydi.
00:59
and when Roosevelt saw this animal
21
59654
2067
Roosevelt ağaca bağlanmış
01:01
tied up to the tree,
22
61721
1622
bu hayvanı gördüğünde
01:03
he just couldn't bring himself to fire at it.
23
63343
1799
hayvanı vurmaya eli gitmedi.
01:05
He felt like that would go against his code
24
65142
2151
Bunu yapmanın, bir sporcu olarak
01:07
as a sportsman.
25
67293
1966
prensiplerine aykırı olacağını hissetti.
01:09
A few days later, the scene was memorialized
26
69259
2701
Birkaç gün sonra, bu sahne
Washington'da politik bir karikatürle ölümsüzleştirildi.
01:11
in a political cartoon back in Washington.
27
71960
3035
01:14
It was called "Drawing a Line in Mississippi,"
28
74995
2121
Adı "Mississippi'de çizgiyi çekmek"ti.
01:17
and it showed Roosevelt with his gun down and his arm out,
29
77116
2379
Roosevelt, silahını indirmiş, elini kaldırmış,
01:19
sparing the bear's life,
30
79495
1637
ayının hayatını bağışlarken,
01:21
and the bear was sitting on its hind legs
31
81132
1526
ayı, arka ayakları üzerinde dikilmiş,
01:22
with these two big, frightened, wide eyes
32
82658
2038
korku dolu gözleri ve havaya dikilmiş
01:24
and little ears pricked up at the top of its head.
33
84696
2130
küçük kulaklarıyla tasvir edilmişti.
01:26
It looked really helpless, like you just wanted to
34
86826
1508
Öyle çaresiz görünüyordu ki,
01:28
sweep it up into your arms
35
88334
1700
içinizden sadece kollarınıza alıp
01:30
and reassure it.
36
90034
1216
onu rahatlatmak geliyordu.
01:31
It wouldn't have looked familiar at the time,
37
91250
1466
O zamanlar bilinmiyor olsa da,
01:32
but if you go looking for the cartoon now,
38
92716
2068
bugün o karikatüre baktığınızda
01:34
you recognize the animal right away:
39
94784
2736
o hayvanı hemen tanırsınız:
01:37
It's a teddy bear.
40
97520
1954
Bu bir oyuncak ayı (Teddy bear).
01:39
And this is how the teddy bear was born.
41
99474
1621
İşte oyuncak ayı böyle doğdu.
01:41
Essentially, toymakers took the bear from the cartoon,
42
101095
2508
Oyuncakçılar karikatürdeki ayıyı alıp
01:43
turned it into a plush toy, and then named it
43
103603
1600
peluş bir oyuncağa dönüştürdüler
01:45
after President Roosevelt -- Teddy's bear.
44
105203
3194
ve Başkan Roosevelt'e hürmeten adını "Teddy'nin Ayısı" koydular.
01:48
And I do feel a little ridiculous
45
108397
2144
Bu sahneye çıkıp süremi
01:50
that I'm up here on this stage
46
110541
2935
size tüylü bir oyuncağın icadının
01:53
and I'm choosing to use my time
47
113476
1418
100 yıllık hikayesini anlatmak için
01:54
to tell you about a 100-year-old story
48
114894
2268
kullandığımdan, kendimi biraz
01:57
about the invention of a squishy kid's toy,
49
117162
3098
gülünç hissediyorum,
02:00
but I'd argue that the invention of the teddy bear,
50
120260
3960
ama oyuncak ayının öyküsünde,
02:04
inside that story is a more important story,
51
124220
2961
çok daha önemli bir başka öykü gizli.
02:07
a story about how dramatically our ideas
52
127181
2228
Doğa hakkındaki fikirlerimizin nasıl
02:09
about nature can change,
53
129409
1596
dramatik bir şekilde değişebileceğine
02:11
and also about how, on the planet right now,
54
131005
3340
ve bugün anlattığımız öykülerin
02:14
the stories that we tell
55
134345
2096
doğayı ne kadar çarpıcı bir biçimde
02:16
are dramatically changing nature.
56
136441
2268
değiştirebileceğine dair bir hikaye.
02:18
Because think about the teddy bear.
57
138709
1532
Oyuncak ayıyı bir düşünün.
02:20
For us, in retrospect, it feels like an obvious fit,
58
140241
2505
Geçmişe baktığımızda bu bize normal geliyor.
02:22
because bears are so cute and cuddly,
59
142746
1503
Çünkü ayılar sevimli, yani kim
02:24
and who wouldn't want to give one to their kids to play with,
60
144249
2472
oynaması için çocuğuna bir tane vermez ki?
02:26
but the truth is that in 1902,
61
146721
2532
Ama işte, 1902'de
02:29
bears weren't cute and cuddly.
62
149253
1628
ayılar sevimli falan değillerdi.
02:30
I mean, they looked the same,
63
150881
1301
Yani, görüntüleri aynıydı
02:32
but no one thought of them that way.
64
152182
1133
ama kimse şirin bulmuyordu.
02:33
In 1902, bears were monsters.
65
153315
2846
1902'de ayılar canavarlardı.
02:36
Bears were something that frickin' terrified kids.
66
156161
3324
Ayılar çocukların ödünü koparan şeylerdi.
02:39
For generations at that point,
67
159485
1660
Nesiller boyunca ayı,
02:41
the bear had been a shorthand for all the danger
68
161145
3273
insanların karşılaştığı bütün tehlikelerin
02:44
that people were encountering on the frontier,
69
164418
1759
bir sembolü oldu.
02:46
and the federal government was actually
70
166177
1368
Federal hükümet aslında
02:47
systematically exterminating bears
71
167545
2285
ayıları ve çakal
02:49
and lots of other predators too,
72
169830
1253
ve kurt gibi yırtıcıları
02:51
like coyotes and wolves.
73
171083
1850
sistematik olarak öldürüyordu.
02:52
These animals, they were being demonized.
74
172933
1848
Bu hayvanlar öcüleştiriliyordu.
02:54
They were called murderers
75
174781
1298
Çiftlik hayvanlarını öldüren
02:56
because they killed people's livestock.
76
176079
2156
birer katildiler.
02:58
One government biologist, he explained this
77
178235
2538
Bir hükümet biyoloğu,
ayı gibi hayvanlara karşı verilen
03:00
war on animals like the bear by saying
78
180773
2180
03:02
that they no longer had a place
79
182953
2390
bu savaşı,
gelişen medeniyetimizde artık bu hayvanlara yer olmadığından
03:05
in our advancing civilization,
80
185343
2246
03:07
and so we were just clearing them out of the way.
81
187589
3728
onları yolumuzdan kaldırdığımız şeklinde açıklamıştı.
03:11
In one 10-year period, close to half a million wolves
82
191317
3766
Bir 10 yıllık dönem içinde, yarım milyona yakın
kurt katledildi.
03:15
had been slaughtered.
83
195083
1207
03:16
The grizzly would soon be wiped out
84
196290
1857
Bozayılar, kısa sürede doğal yaşam
03:18
from 95 percent of its original territory,
85
198147
3433
alanlarının yüzde 95'inden silinecekti.
03:21
and whereas once there had been 30 million bison
86
201580
3222
Bir zamanlar ovalarda gezinen 30 milyon bizon varken,
03:24
moving across the plains, and you would have
87
204802
1618
tren raylarının üzerinden adeta
03:26
these stories of trains having to stop
88
206420
1708
bir ırmak gibi akıp geçmeleri için
03:28
for four or five hours so that these thick,
89
208128
1988
dört-beş saat beklemek zorunda kalan
03:30
living rivers of the animals could pour over the tracks,
90
210116
3328
trenlerin hikayelerini duymuşsunuzdur.
03:33
now, by 1902, there were maybe less than 100 left in the wild.
91
213444
5359
1902 civarında doğada belki 100'den az bizon kalmıştı.
03:38
And so what I'm saying is, the teddy bear was born
92
218803
3037
Oyuncak ayı, işte böyle bir
03:41
into the middle of this great spasm of extermination,
93
221840
3524
yok etme çılgınlığının ortasında doğdu.
03:45
and you can see it as a sign that
94
225364
1546
Bu açıdan onu, bazı insanların,
03:46
maybe some people deep down
95
226910
1640
tüm bu katliamlar hakkında, içten içe
03:48
were starting to feel conflicted about all that killing.
96
228550
4066
ikileme düşmeye başlamasının bir işareti olarak görebiliriz.
03:52
America still hated the bear and feared it,
97
232616
3028
Amerika hala ayıdan korkuyor ve nefret ediyordu.
03:55
but all of a sudden, America also wanted
98
235644
1556
Ama aynı zamanda
03:57
to give the bear a great big hug.
99
237200
2886
ayıya sımsıkı sarılmak da istiyordu.
04:00
So this is something that I've been really curious about in the last few years.
100
240086
2229
Bu, son birkaç yıldır merak ettiğim bir şeydi:
04:02
How do we imagine animals,
101
242315
1674
Hayvanları nasıl hayal ediyoruz,
04:03
how do we think and feel about them,
102
243989
1598
onlar hakkında ne hissediyoruz?
04:05
and how do their reputations get written
103
245587
2476
Aklımızdaki itibarlarını nasıl şekillendiriyor
04:08
and then rewritten in our minds?
104
248063
2256
ve sonrasında yenileriyle değiştiriyoruz?
04:10
We're here living in the eye of a great storm
105
250319
2844
Şu an, gezegendeki türlerin yarısının
04:13
of extinction where half the species on the planet
106
253163
2852
yüzyılın sonuna kadar silinmesine sebep olacak
04:16
could be gone by the end of the century,
107
256015
2152
yok oluş fırtınasının tam ortasındayız.
04:18
and so why is it that we come to care about
108
258167
1534
Peki neden bazı türleri önemserken,
04:19
some of those species and not others?
109
259701
2870
diğerlerini önemsemiyoruz?
04:22
Well, there's a new field, a relatively new field
110
262571
2130
Sosyal bilimlerin bu cevapları arayan,
04:24
of social science that started looking at
111
264701
1446
hayvanlarla olan güçlü
04:26
these questions and trying to unpack the powerful
112
266147
2168
ve çoğu zaman şizofrenik ilişkilerimizi
04:28
and sometimes pretty schizophrenic relationships
113
268315
1732
çözmeye çalışan,
04:30
that we have to animals,
114
270047
2121
görece yeni bir dalı var.
04:32
and I spent a lot of time looking through
115
272168
1441
Akademik dergilerini
04:33
their academic journals,
116
273609
2024
uzun süre takip ettim ve
04:35
and all I can really say is that their findings
117
275633
1806
tek söyleyebileceğim, bulgularının
04:37
are astonishingly wide-ranging.
118
277439
1986
şaşırtıcı derecede kapsamlı olduğu.
04:39
So some of my favorites include that
119
279425
1826
Favorilerimin bazıları şunlar:
04:41
the more television a person watches in Upstate New York,
120
281251
2641
Yukarı New York'da bir insan ne kadar çok televizyon izlerse,
04:43
the more he or she is afraid
121
283892
1653
bir kara ayının kendisine
04:45
of being attacked by a black bear.
122
285545
1697
saldırmasından o kadar korkuyor.
04:47
If you show a tiger to an American,
123
287242
2788
Bir Amerikalı'ya kaplan gösterdiğinizde,
04:50
they're much more likely to assume that it's female
124
290030
2110
çoğu, hayvanın erkek değil,
04:52
and not male.
125
292140
1260
dişi olduğunu varsayıyor.
04:53
In a study where a fake snake
126
293400
1768
Bir çalışmada yol kenarına
04:55
and a fake turtle were put on the side of the road,
127
295168
1985
oyuncak yılan ve kaplumbağa konulmuş
04:57
drivers hit the snake much more often than the turtle,
128
297153
2252
ve sürücülerin yılana daha fazla çarptığı,
04:59
and about three percent of drivers who hit the fake animals
129
299405
2064
oyuncak hayvanlara çarpan sürücülerin de
05:01
seemed to do it on purpose.
130
301469
2278
yüzde 3'ünün bunu kasıtlı yaptığı görülmüş.
05:03
Women are more likely than men to get a
131
303747
2590
Dalgalar arasında yunus gören kadınlar,
05:06
"magical feeling" when they see dolphins in the surf.
132
306337
3035
"büyülenmiş" hissetmeye erkeklerden daha yatkınmış.
05:09
Sixty-eight percent of mothers with
133
309372
1812
"Yüksek özgüven sahibi ve güçlü"
05:11
"high feelings of entitlement and self-esteem"
134
311184
3380
annelerin yüzde 68'i, kendini Purina (kedi maması)
reklamlarındaki danseden kedilerle
05:14
identified with the dancing cats
135
314564
1645
05:16
in a commercial for Purina. (Laughter)
136
316209
2465
özdeşleştirmiş. (Gülüşmeler)
05:18
Americans consider lobsters
137
318674
1685
Amerikalılara göre ıstakozlar,
05:20
more important than pigeons
138
320359
1296
güvercinlerden daha önemli
05:21
but also much, much stupider.
139
321655
2186
ama çok daha aptalmış.
05:23
Wild turkeys are seen as only slightly more dangerous than sea otters,
140
323841
2996
Yabani hindiler, su samurundan biraz daha tehlikeli,
05:26
and pandas are twice as lovable as ladybugs.
141
326837
5173
pandalar ise uğur böceklerinden iki kat daha sevimliymiş.
05:32
So some of this is physical, right?
142
332010
1433
Yani dış görünüş önemli.
05:33
We tend to sympathize more with animals that look like us,
143
333443
2623
Bize benzeyen hayvanlara yakınlık duyma eğilimindeyiz,
05:36
and especially that resemble human babies,
144
336066
1630
özellikle bebeklere benzeyen,
05:37
so with big, forward-facing eyes
145
337696
1427
gözleri yüzünün önünde olan,
05:39
and circular faces,
146
339123
1262
yuvarlak suratlı
05:40
kind of a roly-poly posture.
147
340385
1734
ve biraz tombik yapılı hayvanlara.
05:42
This is why, if you get a Christmas card from, like,
148
342119
2035
Bu yüzden Minnesota'daki teyzenizden
05:44
your great aunt in Minnesota,
149
344154
1140
gelen yılbaşı kartında
05:45
there's usually a fuzzy penguin chick on it,
150
345294
1573
genellikle tüylü bir penguen olur
05:46
and not something like a Glacier Bay wolf spider.
151
346867
2712
Buzul Körfezi kurt örümceği değil.
05:49
But it's not all physical, right?
152
349579
2669
Ama sadece dış görünüşle ilgili de olamaz, değil mi?
05:52
There's a cultural dimension to how we think about animals,
153
352248
3184
Hayvanları nasıl algıladığımızın bir de kültürel boyutu var.
05:55
and we're telling stories about these animals,
154
355432
1880
Hayvanlarla ilgili hikayelerimiz,
05:57
and like all stories,
155
357312
1358
tüm hikayeler gibi,
05:58
they are shaped by the times and the places
156
358670
2073
anlatıldıkları yer ve zamana
06:00
in which we're telling them.
157
360743
876
göre şekillenir.
06:01
So think about that moment
158
361619
1474
1902'de vahşi bir ayının
06:03
back in 1902 again where a ferocious bear
159
363093
2918
oyuncak ayıya dönüştüğü
06:06
became a teddy bear.
160
366011
1433
o anı düşünün.
06:07
What was the context? Well, America was urbanizing.
161
367444
3067
Şartlar neydi? Amerika şehirleşiyordu.
06:10
For the first time, nearly a majority of people lived in cities,
162
370511
2759
İlk kez insanların neredeyse çoğu şehirde yaşıyordu,
06:13
so there was a growing distance between us and nature.
163
373270
2436
doğayla aramızda büyüyen bir mesafe vardı.
06:15
There was a safe space where we could
164
375706
1792
Ayıları yeniden değerlendirip
06:17
reconsider the bear and romanticize it.
165
377498
2674
romantikleştirebileceğimiz güvenli bir alan vardı.
06:20
Nature could only start to seem this pure and adorable
166
380172
2734
Doğa gözümüze masum ve sevimli görünmeye başlamıştı
06:22
because we didn't have to be afraid of it anymore.
167
382906
2754
çünkü artık ondan korkmamıza gerek yoktu.
06:25
And you can see that cycle playing out
168
385660
1525
Bu döngünün her tür hayvan için
06:27
again and again with all kinds of animals.
169
387185
2162
defalarca tekrarlandığını görebilirsiniz.
06:29
It seems like we're always stuck between
170
389347
1876
Bir türü canavarlaştırıp
06:31
demonizing a species and wanting to wipe it out,
171
391223
2407
onu yok etme isteği ile
06:33
and then when we get very close to doing that,
172
393630
1580
bunu tam yapmak üzereyken
06:35
empathizing with it as an underdog
173
395210
2537
onu acınası bulup merhamet gösterme arzusu
06:37
and wanting to show it compassion.
174
397747
2525
arasında sıkışıp kalmışız sanki.
06:40
So we exert our power,
175
400272
1798
Gücümüzü kullanıyoruz
06:42
but then we're unsettled
176
402070
1444
ama sonra
06:43
by how powerful we are.
177
403514
2775
ne kadar güçlü olduğumuz bizi rahatsız ediyor.
06:46
So for example, this is one of
178
406289
2124
Mesela bu,
Nesli Tehlikede Olan Türler Yasası ile kutup ayılarının
06:48
probably thousands of letters and drawings
179
408413
2637
06:51
that kids sent to the Bush administration,
180
411050
1544
korunmasını isteyen çocukların,
06:52
begging it to protect the polar bear
181
412594
1711
Bush yönetimine gönderdikleri
06:54
under the Endangered Species Act,
182
414305
1267
binlerce mektuptan biri ve
06:55
and these were sent back in the mid-2000s,
183
415572
2508
iklim değişikliği bilincinin aniden arttığı,
06:58
when awareness of climate change was suddenly surging.
184
418080
2153
2000'lerde gönderilmişler.
07:00
We kept seeing that image of a polar bear
185
420233
1329
Buz parçası üstünde sürüklenen
07:01
stranded on a little ice floe
186
421562
1418
somurtkan bir kutup ayısı resmini
07:02
looking really morose.
187
422980
1347
sürekli görüyorduk.
07:04
I spent days looking through these files.
188
424327
1764
Bunları günlerce inceledim.
07:06
I really love them. This one's my favorite.
189
426091
2159
Çok hoşuma gittiler, bu da favorim:
07:08
If you can see, it's a polar bear that's drowning
190
428250
2111
Bakın, bu bir kutup ayısı boğuluyor
07:10
and then it's also being eaten simultaneously
191
430361
2415
ve aynı anda ıstakoz ve
07:12
by a lobster and a shark.
192
432776
2704
köpek balığı tarafından yeniyor.
07:15
This one came from a kid named Fritz,
193
435480
1712
Bu Fritz adlı bir ufaklıktan gelmiş
07:17
and he's actually got a solution to climate change.
194
437192
1694
iklim değişimi için bir çözümü var.
07:18
He's got it all worked out to an ethanol-based solution.
195
438886
1846
Etanollü bir fikirle tüm olayı çözmüş.
07:20
He says, "I feel bad about the polar bears.
196
440732
2650
Diyor ki: "Kutup ayıları için üzülüyorum,
07:23
I like polar bears.
197
443382
2112
Kutup ayılarını seviyorum.
07:25
Everyone can use corn juice for cars. From Fritz."
198
445494
5786
Herkes arabası için mısır suyu kullanabilir. İmza Fritz."
07:31
So 200 years ago, you would have Arctic explorers
199
451280
2995
200 yıl önce kutup kaşifleri, botlarına atlayıp
07:34
writing about polar bears leaping into their boats
200
454275
2308
ateşe verdikleri halde,
07:36
and trying to devour them,
201
456583
1243
onları yemeye çalışan
07:37
even if they lit the bear on fire,
202
457826
1667
kutup ayıları hakkında yazarlardı
07:39
but these kids don't see the polar bear that way,
203
459493
2180
ama bu çocuklar kutup ayılarını böyle
07:41
and actually they don't even see the polar bear
204
461673
1790
görmüyor hatta 80'lerde benim
07:43
the way that I did back in the '80s.
205
463463
1760
gördüğüm gibi de görmüyorlar.
07:45
I mean, we thought of these animals
206
465223
1120
Biz bu hayvanları
07:46
as mysterious and terrifying lords of the Arctic.
207
466343
2866
Arktika'nın gizemli, korkunç efendileri olarak düşünürdük.
07:49
But look now how quickly that climate change
208
469209
2320
Ama şimdi iklim değişikliğinin kafamızdaki bu
07:51
has flipped the image of the animal in our minds.
209
471529
2886
resmi nasıl kolayca değiştirdiğine bakın.
07:54
It's gone from that bloodthirsty man-killer
210
474415
2440
Kana susamış bir insan avcısından
07:56
to this delicate, drowning victim,
211
476855
3074
bu narin, boğulan kurbana dönüştü ve düşündüğünüzde
07:59
and when you think about it, that's kind of
212
479929
1513
bu aslında 1902'de
08:01
the conclusion to the story
213
481442
1981
oyuncak ayının başlattığı hikayeye
08:03
that the teddy bear started telling back in 1902,
214
483423
3302
bir son niteliğinde çünkü o zamanlar
08:06
because back then, America had more or less
215
486725
2890
Amerika kıtadaki payını
08:09
conquered its share of the continent.
216
489615
1315
hemen hemen fethetmişti.
08:10
We were just getting around to
217
490930
1303
Bu son vahşi yırtıcıları
08:12
polishing off these last wild predators.
218
492233
2018
silip süpürmeye yeni başlıyorduk.
08:14
Now, society's reach has expanded
219
494251
2554
Bugün, insanların uzanabilecekleri mesafeler
08:16
all the way to the top of the world,
220
496805
2060
dünyanın tepesine kadar uzanıyor,
08:18
and it's made even these, the most remote,
221
498865
2294
bu da, çok çok uzaklardaki,
08:21
the most powerful bears on the planet,
222
501159
2032
gezegenin bu en güçlü ayılarını gözümüzde
08:23
seem like adorable and blameless victims.
223
503191
3499
masum ve sevimli kurbanlar haline getirdi.
08:26
But you know, there's also a postscript to the teddy bear story
224
506690
2891
Ama aslında oyuncak ayı hikayesinin bir de devamı var
08:29
that not a lot of people talk about.
225
509581
1637
çok kişi bundan bahsetmez
08:31
We're going to talk about it,
226
511218
1783
Biz bahsedeceğiz,
08:33
because even though it didn't really take long
227
513001
2173
Roosevelt'in 1902'deki avından sonra
08:35
after Roosevelt's hunt in 1902
228
515174
1800
oyuncağın tam bir çılgınlığa
08:36
for the toy to become a full-blown craze,
229
516974
1977
dönüşmesi çok zaman almadı.
08:38
most people figured it was a fad,
230
518951
2501
Ama çoğu kişi bu ilginin geçici, ayının da
08:41
it was a sort of silly political novelty item
231
521452
2232
politik ve geçici bir moda olduğunu ve
08:43
and it would go away once the president left office,
232
523684
2242
başkan ofisi devrettiği an unutulacağını
08:45
and so by 1909, when Roosevelt's successor,
233
525926
3797
düşündü ve bu yüzden 1909'da Roosevelt'in halefi
08:49
William Howard Taft,
234
529723
1425
William Howard Taft göreve
08:51
was getting ready to be inaugurated,
235
531148
1408
başlamaya hazırlanırken
08:52
the toy industry was on the hunt
236
532556
1932
oyuncak endüstrisi yeni büyük
08:54
for the next big thing.
237
534488
2827
avı için pusudaydı.
08:57
They didn't do too well.
238
537315
2257
Ama çok da başarılı olamadılar.
08:59
That January, Taft was the guest of honor
239
539572
2599
O ocak ayında, Taft, Atlanta'da bir ziyafetin
09:02
at a banquet in Atlanta,
240
542171
1439
onur konuğuydu,
09:03
and for days in advance,
241
543610
1869
ve daha günler öncesinden
09:05
the big news was the menu.
242
545479
1445
menü büyük haber olmuştu.
09:06
They were going to be serving him
243
546924
1086
Ona, Güneye özgü
09:08
a Southern specialty, a delicacy, really,
244
548010
2064
bir spesiyal, bir lezzet abidesi olan
09:10
called possum and taters.
245
550074
2906
'keseli sıçan ve tatlı patates' ikram edeceklerdi.
09:12
So you would have a whole opossum
246
552980
2602
Tatlı patates yatağında
09:15
roasted on a bed of sweet potatoes,
247
555582
1365
keseli sıçan fırınlanıyor
09:16
and then sometimes they'd leave
248
556947
1447
ve bazen koca kuyruğu da
09:18
the big tail on it like a big, meaty noodle.
249
558394
3484
etten bir erişte gibi bırakılıyor.
09:21
The one brought to Taft's table
250
561878
1679
Taft'ın masasına getirilen
09:23
weighed 18 pounds.
251
563557
3185
8 kiloydu.
09:26
So after dinner, the orchestra started to play,
252
566742
2704
Yemekten sonra orkestra çalmaya başladı ve birden
09:29
and the guests burst into song,
253
569446
1840
konuklar şarkı söylemeye başladı
09:31
and all of a sudden, Taft was surprised
254
571286
1624
ve Taft, bir grup yerel
09:32
with the presentation of a gift
255
572910
1722
destekçisinden gelen hediyeyle
09:34
from a group of local supporters,
256
574632
1892
şaşkına döndü, bu peluş bir
09:36
and this was a stuffed opossum toy,
257
576524
2436
keseli sıçan oyuncağıydı, boncuk gözlü,
09:38
all beady-eyed and bald-eared,
258
578960
2210
kulakları tüysüz.
09:41
and it was a new product they were putting forward
259
581170
2700
Bu yeni oyuncağı,
09:43
to be the William Taft presidency's answer
260
583870
2722
Taft başkanlığının, Teddy Roosevelt'in
09:46
to Teddy Roosevelt's teddy bear.
261
586592
3548
ayısına bir cevap olması için sunuyorlardı
09:50
They were calling it the "billy possum."
262
590140
4446
Adına da Billy keseli sıçanı (Billy=William'ın kısaltması) diyorlardı.
09:54
Within 24 hours, the Georgia Billy Possum Company
263
594586
3850
24 saat içinde, Georgia Billy Keseli Sıçanı şirketi
09:58
was up and running, brokering deals
264
598436
1550
kurulmuş ve çalışıyor, bu şeyler
09:59
for these things nationwide,
265
599986
1600
için ülke çapında satış
10:01
and the Los Angeles Times announced,
266
601586
1598
anlaşmaları yapıyordu ve
10:03
very confidently, "The teddy bear
267
603184
1952
Los Angeles Times kendine güvenle şunu
10:05
has been relegated to a seat in the rear,
268
605136
2526
duyurdu, "Teddy'nin ayısı arka koltuğa geçti
10:07
and for four years, possibly eight,
269
607662
2598
ve önümüzdeki 4, belki 8, yıl boyunca
10:10
the children of the United States
270
610260
1954
Birleşik Devletler'in çocukları
10:12
will play with billy possum."
271
612214
3232
Billy keseli sıçanıyla oynayacak."
10:15
So from that point, there was a fit of opossum fever.
272
615446
2124
Bu noktadan sonra keseli sıçan ateşi herkesi
10:17
There were billy possum postcards, billy possum pins,
273
617570
2468
sardı, Billy keseli sıçanı kartpostalları,
10:20
billy possum pitchers for your cream at coffee time.
274
620038
2162
rozetleri, kahvenizin sütü için ibrikleri,
10:22
There were smaller billy possums on a stick
275
622200
1730
çocuklar bayrak gibi taşıyabilsin
10:23
that kids could wave around like flags.
276
623930
2942
diye değneklere asılı daha ufak keseli sıçanlar vardı.
10:26
But even with all this marketing,
277
626872
1918
Ama bu kadar pazarlamayla bile
10:28
the life of the billy possum
278
628790
2030
Billy keseli sıçanının ömrü
10:30
turned out to be just pathetically brief.
279
630820
3184
acınası derecede kısa oldu.
10:34
The toy was an absolute flop,
280
634004
2043
Bu oyuncak tam bir başarısızlıktı
10:36
and it was almost completely forgotten
281
636047
1579
ve yılın sonuna kadar neredeyse
10:37
by the end of the year,
282
637626
1368
tamamen unutulmuştu,
10:38
and what that means is that the billy possum
283
638994
2092
bu da şu anlama geliyor ki Billy keseli
10:41
didn't even make it to Christmastime,
284
641086
1500
sıçanı yılbaşını bile göremedi
10:42
which when you think about it is
285
642586
1040
ki düşünürseniz bu
10:43
a special sort of tragedy for a toy.
286
643626
3849
bir oyuncak için özel bir tür trajedi.
10:47
So we can explain that failure two ways.
287
647475
1923
Bu fiyaskoyu iki şekilde açıklayabiliriz
10:49
The first, well, it's pretty obvious.
288
649398
2190
Birincisi, yani evet, malumunuz.
10:51
I'm going to go ahead and say it out loud anyway:
289
651588
1888
Yine de malumu dillendireceğim:
10:53
Opossums are hideous. (Laughter)
290
653476
2861
Keseli sıçanlar çirkinler. (Kahkahalar)
10:56
But maybe more importantly is that
291
656337
2663
Ama belki daha da önemlisi Billy
10:59
the story of the billy possum was all wrong,
292
659000
2690
keseli sıçanının hikayesinin tamamen yanlış olması
11:01
especially compared
293
661690
1531
özellikle de
11:03
to the backstory of the teddy bear.
294
663221
2081
oyuncak ayının hikayesiyle kıyaslandığında.
11:05
Think about it: for most of human's evolutionary history,
295
665302
2242
Bir düşünün: insanın evrimsel tarihinin uzunca
11:07
what's made bears impressive to us
296
667544
2325
bir kısmı boyunca ayıları bizim için etkileyici
11:09
has been their complete independence from us.
297
669869
2172
yapan, bizden tamamen bağımsız olmalarıydı.
11:12
It's that they live these parallel lives
298
672041
2585
Hem tehdit hem rakip olarak yaşadıkları
11:14
as menaces and competitors.
299
674626
2505
o paralel hayatlardı.
11:17
By the time Roosevelt went hunting in Mississippi,
300
677131
2355
Roosevelt Mississipi'de ava çıktığında,
11:19
that stature was being crushed,
301
679486
1978
bu özelliklerini kaybediyorlardı ve
11:21
and the animal that he had roped to a tree
302
681464
2238
ağaca bağlanmış o hayvan gerçekten de
11:23
really was a symbol for all bears.
303
683702
2301
bütün ayıları simgeliyordu.
11:26
Whether those animals lived or died now
304
686003
2427
Yaşamaları ya da ölmeleri
11:28
was entirely up to the compassion
305
688430
3010
tamamen insanın merhametine
11:31
or the indifference of people.
306
691440
2417
ya da insafsızlığına kalmıştı.
11:33
That said something really ominous
307
693857
1824
Bu ayıların geleceği için çok kaygı
11:35
about the future of bears,
308
695681
2682
verici bir mesaj veriyor ama,
11:38
but it also said something very unsettling about who we'd become,
309
698363
3137
aynı zamanda, böyle bir hayvanın bile yaşaması bize kaldıysa
11:41
if the survival of even an animal like that
310
701500
2442
bizim kime dönüşeceğimiz hakkında
11:43
was up to us now.
311
703942
2289
da sarsıcı birşeyler söylüyor.
11:46
So now, a century later, if you're at all
312
706231
2080
Bu gün, bir yüzyıl sonra, eğer doğada neler
11:48
paying attention to what's happening in the environment,
313
708311
2200
olduğuna bir şekilde dikkat ediyorsanız, bu
11:50
you feel that discomfort so much more intensely.
314
710511
3678
sarsılmayı daha yoğun hissedersiniz.
11:54
We're living now in an age of what scientists
315
714189
2822
Şu an bilim adamlarının 'korumaya bağımlı' demeye
11:57
have started to call "conservation reliance,"
316
717011
2210
başladıkları bir çağda yaşıyoruz.
11:59
and what that term means is that we've disrupted
317
719221
2190
Bu terim şu demek, öyle çok şeyi bozduk ki
12:01
so much that nature can't possibly stand on its own anymore,
318
721411
3164
doğa büyük ihtimalle artık kendi başına ayakta duramayacak
12:04
and most endangered species
319
724575
1702
ve soyu tükenmekte olan türlerin
12:06
are only going to survive
320
726277
1772
çoğu eğer biz doğada
12:08
if we stay out there in the landscape
321
728049
2118
gezinip, etraflarındaki dünyayı hileli
12:10
riggging the world around them in their favor.
322
730167
2496
biçimde onların lehine çevirirsek hayatta kalacak.
12:12
So we've gone hands-on
323
732663
1856
Bu yüzden pratiğe geçtik ve
12:14
and we can't ever take our hands off,
324
734519
2438
asla tekrar teoriğe geçemeyiz
12:16
and that's a hell of a lot of work.
325
736957
1893
ve bu gerçekten çok ağır bir iş.
12:18
Right now, we're training condors
326
738850
3079
Şimdi, elektrik tellerine konmasınlar diye Güney Amerika
12:21
not to perch on power lines.
327
741929
1952
akbabalarını eğitiyoruz.
12:23
We teach whooping cranes to migrate south for the winter
328
743881
2713
Haykıran turnalara ultra hafif uçakların peşinden,
12:26
behind little ultra-light airplanes.
329
746594
2299
kış için güneye göçmeyi öğretiyoruz.
12:28
We're out there feeding plague vaccine to ferrets.
330
748893
3309
Gelinciklere veba aşısı yapıyoruz.
12:32
We monitor pygmy rabbits with drones.
331
752202
4350
Dronlarla cüce tavşanları gözetliyoruz.
12:36
So we've gone from annihilating species
332
756552
3317
Kısacası türleri yok etmekten vazgeçip, bir çok türün
12:39
to micromanaging the survival of a lot of species
333
759869
3504
hayatta kalması için işlerine karışmaya süresiz geçiş yaptık
12:43
indefinitely, and which ones?
334
763373
1942
peki ama bunlar hangi türler?
12:45
Well, the ones that we've told
335
765315
1192
Haklarında etkileyici
12:46
compelling stories about,
336
766507
1624
hikayeler anlattıklarımızın,
12:48
the ones we've decided ought to stick around.
337
768131
3215
etrafımızda olması gerektiğine karar verdiklerimizin.
12:51
The line between conservation and domestication
338
771346
3574
Koruma ve evcilleştirme arasındaki sınır
12:54
is blurred.
339
774920
2025
bulanık.
12:56
So what I've been saying is that the stories
340
776945
1852
Anlatmaya çalıştığım şu ki, vahşi
12:58
that we tell about wild animals are so subjective
341
778797
2623
hayvanlar hakkında anlattığımız hikayeler çok
13:01
they can be irrational
342
781420
1162
subjektif. Mantıksız,
13:02
or romanticized or sensationalized.
343
782582
2184
romantikleştirilmiş yada duygusallaştırılmış
13:04
Sometimes they just have nothing to do with the facts.
344
784766
2749
olabilirler. Bazen de gerçekle hiç alakaları olmayabilir.
13:07
But in a world of conservation reliance,
345
787515
3250
Ama korumaya bağımlı dünyada,
13:10
those stories have very real consequences,
346
790765
2206
bu hikayelerin çok gerçek sonuçları var,
13:12
because now, how we feel about an animal
347
792971
2428
çünkü şimdi, bir hayvan için ne hissettiğimiz
13:15
affects its survival
348
795399
1630
onun varoluşunu
13:17
more than anything that you read about
349
797029
2360
ekoloji kitaplarında okuyabileceğiniz
13:19
in ecology textbooks.
350
799389
2049
herşeyden daha çok etkiliyor.
13:21
Storytelling matters now.
351
801438
2402
Artık anlatım önemli.
13:23
Emotion matters.
352
803840
1533
Duygular önemli.
13:25
Our imagination has become an ecological force.
353
805373
5652
Hayal gücümüz ekolojik bir güce dönüştü.
13:31
And so maybe the teddy bear worked in part
354
811025
1937
Belki de oyuncak ayı da kısmen,
13:32
because the legend of Roosevelt
355
812962
2691
Roosevelt ve Mississippi'deki ayının efsanesi toplumun,
13:35
and that bear in Mississippi
356
815653
2055
o zamanlar yüzleşmeye yeni başladığı bu
13:37
was kind of like an allegory
357
817708
1460
büyük sorumluluğun bir
13:39
of this great responsibility that society
358
819168
2093
alegorisi gibi olduğu için
13:41
was just beginning to face up to back then.
359
821261
2694
başarılı oldu.
13:43
It would be another 71 years
360
823955
2420
Nesli Tehlikede Olan Türler yasası çıkmadan 71 yıl
13:46
before the Endangered Species Act was passed,
361
826375
1854
önce olsa da, yasanın bütün ruhu
13:48
but really, here's its whole ethos
362
828229
2330
adeta bir vitrayda görebileceğiniz
13:50
boiled down into something like a scene
363
830559
1954
cinsten bir sahneye
13:52
you'd see in a stained glass window.
364
832513
2346
indirgenmişçesine burada:
13:54
The bear is a helpless victim tied to a tree,
365
834859
2992
Ayı ağaca bağlanmış çaresiz bir kurban
13:57
and the president of the United States
366
837851
2551
ve Birleşik Devletler başkanı
14:00
decided to show it some mercy.
367
840402
2392
ona merhamet etmeyi seçiyor.
14:02
Thank you.
368
842794
2646
Teşekkürler.
14:05
(Applause)
369
845440
1714
(Alkışlar)
14:07
[Illustrations by Wendy MacNaughton]
370
847154
2413
[İlüstrasyonlar: Wendy MacNaughton]
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7