A 30-year history of the future | Nicholas Negroponte

Nicholas Negroponte: Geleceğin 30 yıllık geçmişi

299,755 views

2014-07-08 ・ TED


New videos

A 30-year history of the future | Nicholas Negroponte

Nicholas Negroponte: Geleceğin 30 yıllık geçmişi

299,755 views ・ 2014-07-08

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Levent Öncel Gözden geçirme: Eren Gokce
00:12
(Video) Nicholas Negroponte: Can we switch to the video disc,
0
12657
2454
(Video) Nicolas Negroponte: Çalma modundaki
00:15
which is in play mode?
1
15111
2123
video diske geçebilir miyiz?
00:17
I'm really interested in how you put people and computers together.
2
17234
5230
İnsanlarla bilgisayarları nasıl bir araya getirdiğinizle gerçekten ilgileniyorum.
00:22
We will be using the TV screens or their equivalents
3
22464
3370
Geleceğin elektronik kitapları için TV ekranları
00:25
for electronic books of the future.
4
25834
4374
veya eşdeğerlerini kullanıyor olacağız.
00:30
(Music, crosstalk)
5
30208
3614
(Müzik, karışık sesler)
00:50
Very interested in touch-sensitive displays,
6
50117
2252
Dokunmatik ekranlarla çok ilgilendim,
00:52
high-tech, high-touch, not having to pick up your fingers to use them.
7
52369
4327
yüksek teknoloji, insan etkileşimi, kullanmak için parmaklarını kaldırmadan.
00:56
There is another way where computers
8
56696
1800
Bilgisayarların insanlara temas ettiği
00:58
touch people: wearing, physically wearing.
9
58496
2463
başka bir yol var: Giymek, fiziksel olarak giymek.
01:08
Suddenly on September 11th,
10
68646
2021
11 Eylül'de aniden
01:10
the world got bigger.
11
70667
2637
dünya büyüdü.
01:13
NN: Thank you. (Applause)
12
73304
2985
NN: Teşekkürler. (Alkışlar)
01:16
Thank you.
13
76289
2059
Teşekkürler.
01:18
When I was asked to do this,
14
78348
2108
Bunu yapmam istendiği zaman,
01:20
I was also asked to look at all 14 TED Talks
15
80456
4196
daha önce yaptığım 14 TED sunumuna da
01:24
that I had given,
16
84652
1710
bakmam istendi,
01:26
chronologically.
17
86362
1798
kronolojik olarak.
01:28
The first one was actually two hours.
18
88160
2274
İlki aslında iki saatti.
01:30
The second one was an hour,
19
90434
1456
İkincisi bir saatti
01:31
and then they became half hours,
20
91890
1549
ve sonra yarım saat oldular,
01:33
and all I noticed was my bald spot getting bigger.
21
93439
3936
tek farkettiğim ise kelliğimin arttığı oldu.
01:37
(Laughter)
22
97375
1620
(Gülüşmeler)
01:38
Imagine seeing your life, 30 years of it, go by,
23
98995
4168
Hayatınızı izlediğinizi hayal edin, 30 yılını, geçişini
01:43
and it was, to say the least,
24
103163
3407
ve bu en azından
01:46
for me, quite a shocking experience.
25
106570
4373
benim için oldukça şok edici bir deneyimdi.
01:50
So what I'm going to do in my time
26
110943
1593
Sürem içinde yapacağım şey,
01:52
is try and share with you what happened
27
112536
1544
30 yıl boyunca
neler olduğunu paylaşmak,
01:54
during the 30 years,
28
114080
1802
01:55
and then also make a prediction,
29
115882
2518
sonra bir tahmin yapmak
01:58
and then tell you a little bit
30
118400
2061
ve sonra ne yapıyor olduğumdan
02:00
about what I'm doing next.
31
120461
2654
size biraz bahsetmek.
02:03
And I put on a slide
32
123115
2951
Ve hayatımda TED 1'in nereye
02:06
where TED 1 happened in my life.
33
126066
4060
denk geldiği ile ilgili bir yansı koydum.
02:10
And it's rather important
34
130126
1914
Bu oldukça önemli,
02:12
because I had done 15 years of research before it,
35
132040
4060
çünkü ondan önce 15 yıl araştırma yapmıştım.
02:16
so I had a backlog, so it was easy.
36
136100
2428
Yani birikimlerim vardı, bu sebeple kolaydı.
02:18
It's not that I was Fidel Castro
37
138528
1760
Fidel Castro olduğumdan
02:20
and I could talk for two hours,
38
140288
1833
ve iki saat konuşabileceğimden değil
02:22
or Bucky Fuller.
39
142121
1322
veya Bucky Fuller.
02:23
I had 15 years of stuff,
40
143443
1915
15 yıllık malzemem vardı
02:25
and the Media Lab was about to start.
41
145358
2472
ve Media Lab kurulmak üzereydi.
02:27
So that was easy.
42
147830
1800
Yani bu kolaydı.
02:29
But there are a couple of things
43
149630
2664
Fakat bu süreç hakkında
02:32
about that period
44
152294
1688
birkaç şey var
02:33
and about what happened that are
45
153982
2053
ve ne oldukları
02:36
really quite important.
46
156035
1855
gerçekten oldukça önemli.
02:37
One is that
47
157890
2556
Bunlardan biri,
02:40
it was a period when computers
48
160446
2896
henüz bilgisayarların
02:43
weren't yet for people.
49
163342
2637
insan kullanımına uygun hâle gelmemiş olmadığı bir dönemdi.
02:45
And the other thing that sort of happened
50
165979
3145
Ve olan bir diğer şey de,
02:49
during that time is that
51
169124
3071
bu süreç boyunca
02:52
we were considered sissy computer scientists.
52
172195
3382
bizim bilgisayar uzmanları olarak muhallebi çocuğu gibi görülmemizdi.
02:55
We weren't considered the real thing.
53
175577
1563
Bizi ciddiye almıyorlardı.
02:57
So what I'm going to show you is, in retrospect,
54
177140
3999
Benim şimdi size göstereceğim şey, geçmişe baktığımızda,
03:01
a lot more interesting and a lot more accepted
55
181139
2508
şu anda o zamana göre daha ilgi çekici
03:03
than it was at the time.
56
183647
2066
ve daha çok kabul görüyor.
03:05
So I'm going to characterize the years
57
185713
2554
Bu sebeple yılları karakterize edeceğim
03:08
and I'm even going to go back
58
188267
1833
ve hatta benim bazı erken dönem
03:10
to some very early work of mine,
59
190100
2104
çalışmalarıma kadar gideceğim
03:12
and this was the kind of stuff I was doing in the '60s:
60
192204
2886
ve bu benim 60'larda yaptığım türde bir şey:
03:15
very direct manipulation,
61
195090
2187
Doğrudan manipüle edilmiş,
03:17
very influenced as I studied architecture
62
197277
2655
kendim de mimari okuduğumdan
03:19
by the architect Moshe Safdie,
63
199932
2087
Moshe Safdie'nin mimarisinden oldukça etkilenmiş
03:22
and you can see that we even built robotic things
64
202019
2762
ve doğal ortam benzeri yapılar inşa eden
03:24
that could build habitat-like structures.
65
204781
2756
robotlar bile yaptığımızı görebilirsiniz.
03:27
And this for me was
66
207537
1687
Ve bu benim için
03:29
not yet the Media Lab,
67
209224
1916
henüz Media Lab değildi,
03:31
but was the beginning of what I'll call
68
211140
2817
ama duyusal hesaplama diyeceğim şeyin
03:33
sensory computing,
69
213957
1519
başlangıcıydı
03:35
and I pick fingers
70
215476
1872
ve parmakları seçtim,
03:37
partly because everybody thought it was ridiculous.
71
217348
4202
bunun kısmi sebebi ise bunu herkesin tuhaf bulmasıydı.
03:41
Papers were published
72
221550
2155
Parmak kullanmanın ne kadar aptalca
03:43
about how stupid it was to use fingers.
73
223705
4252
olduğunu anlatan makaleler yayınlandı.
03:47
Three reasons: One was they were low-resolution.
74
227957
2818
Üç sebep var: İlki çok düşük çözünürlüklü olmaları.
03:50
The other is your hand would occlude
75
230775
1929
Bir diğer sebep, elinizin görmek istediğiniz şeyi
03:52
what you wanted to see,
76
232704
1441
kapatacak olması,
03:54
and the third, which was the winner,
77
234145
1758
üçüncü ve kazanan sebep ise
03:55
was that your fingers would get the screen dirty,
78
235903
3656
parmaklarınızın ekranı kirletecek olması
03:59
and hence, fingers would never be
79
239559
2326
ve bu sebeple parmaklarınız hiçbir zaman
04:01
a device that you'd use.
80
241885
1788
kullanacağınız bir araç olmayacaktı.
04:03
And this was a device we built in the '70s,
81
243673
3049
Bu 70'lerde yaptığımız
04:06
which has never even been picked up.
82
246722
1871
ve hiç ortaya çıkmayan bir cihazdı.
04:08
It's not just touch sensitive,
83
248593
1441
Sadece dokunmaya değil,
04:10
it's pressure sensitive.
84
250034
2178
aynı zamanda basınca da duyarlıydı.
04:12
(Video) Voice: Put a yellow circle there.
85
252212
1977
(Video) Ses: Şuraya sarı bir daire koy.
04:14
NN: Later work, and again this was before TED 1 —
86
254189
3444
NN: Sonraki bir çalışma ve yine TED 1'den önceydi -
04:17
(Video) Voice: Move that west of the diamond.
87
257633
2803
(Video) Ses: Onu elmasın batısına taşı.
04:20
Create a large green circle there.
88
260436
3212
Orada büyük yeşil bir daire oluştur.
04:23
Man: Aw, shit.
89
263648
2329
Adam: Kahretsin.
04:25
NN: — was to sort of do interface concurrently,
90
265977
3430
NN: Bir nevi eşzamanlı bir arayüz kullanımıydı,
04:29
so when you talked and you pointed
91
269407
1808
konuştuğun ve işaret ettiğin zaman
04:31
and you had, if you will,
92
271215
3187
ve bir bakıma
04:34
multiple channels.
93
274402
1559
çoklu kanal kullandığın zaman.
04:35
Entebbe happened.
94
275961
2007
Entebbe gerçekleşti.
04:37
1976, Air France was hijacked,
95
277968
3547
1976'da Air France kaçırıldı,
04:41
taken to Entebbe,
96
281515
1498
Entebbe'ye getirildi
04:43
and the Israelis not only did an extraordinary rescue,
97
283013
5057
ve İsrailliler sadece olağanüstü bir kurtarma operasyonu gerçekleştirmedi,
04:48
they did it partly because they had practiced
98
288070
1963
bunu yapmalarının nedenlerinden biri
havaalanının fiziksel modeli üzerinde çalışmış olmalarıydı,
04:50
on a physical model of the airport,
99
290033
2495
04:52
because they had built the airport,
100
292528
1156
çünkü havaalanını inşa etmişlerdi,
04:53
so they built a model in the desert,
101
293684
1733
çöl içinde bir model yapmışlardı
04:55
and when they arrived at Entebbe,
102
295417
1716
ve Entebbe'ye vardıklarında,
orada önceden bulunduklarından nereye gideceklerini biliyorlardı.
04:57
they knew where to go because they had actually been there.
103
297133
2920
05:00
The U.S. government asked some of us, '76,
104
300053
3252
Amerikan hükümeti 76'da bazılarımıza
05:03
if we could replicate that computationally,
105
303305
2775
bunun aynısını programlayıp programlayamayacağımızı sordu
05:06
and of course somebody like myself says yes.
106
306080
2189
ve benim gibi biri tabii ki evet dedi.
05:08
Immediately, you get a contract,
107
308269
2026
Hemen Savunma Bakanlığı
05:10
Department of Defense,
108
310295
1485
anlaşma yaptı ve
05:11
and we built this truck and this rig.
109
311780
2688
biz bu taşıtı ve teçhizatı yaptık.
05:14
We did sort of a simulation,
110
314468
2520
Bir çeşit simülasyon yaptık,
05:16
because you had video discs,
111
316988
1826
çünkü video diskleriniz var
05:18
and again, this is '76.
112
318814
2328
ve tekrarlıyorum bu 76 senesi.
05:21
And then many years later,
113
321142
2697
Ve uzun yıllar sonra,
05:23
you get this truck,
114
323839
1469
bu aracı edindiniz
05:25
and so you have Google Maps.
115
325308
2958
ve Google Haritalar (Google Maps)'ınız oldu.
05:28
Still people thought,
116
328266
1520
İnsanlar hâlâ
05:29
no, that was not serious computer science,
117
329786
4020
bunun ciddi bilgisayar bilimi olmadığını düşünüyorlardı
05:33
and it was a man named Jerry Wiesner,
118
333806
2059
ve o zamanlar MIT başkanı
05:35
who happened to be the president of MIT,
119
335865
2407
olan Jerry Wiesner
05:38
who did think it was computer science.
120
338272
2348
bunun bilgisayar bilimi olduğunu düşünen bir adamdı.
05:40
And one of the keys for anybody
121
340620
2637
Hayatta bir şeye başlamak isteyen
05:43
who wants to start something in life:
122
343257
3384
herhangi biri için kilit noktalardan biri:
05:46
Make sure your president is part of it.
123
346641
3269
Başkanınızın o şeyin parçası olduğundan emin olmaktır.
05:49
So when I was doing the Media Lab,
124
349910
3020
Media Lab'ı meydana getirirken,
05:52
it was like having a gorilla in the front seat.
125
352930
3157
bu ön koltuğunuzda bir goril olması gibiydi.
05:56
If you were stopped for speeding
126
356087
2185
Eğer hız sınırını aştığınız için durdurulmuşsanız
05:58
and the officer looked in the window
127
358272
2240
ve trafik polisi camdan içeri bakıp
06:00
and saw who was in the passenger seat,
128
360512
2009
yolcu koltuğunda kimin oturduğunu görmüşse,
06:02
then, "Oh, continue on, sir."
129
362521
1962
"Devam edin efendim." der.
06:04
And so we were able,
130
364483
1685
İşte böylece biz başardık
06:06
and this is a cute, actually, device, parenthetically.
131
366168
3793
ve aslında bu şirin -parantez içinde- bir cihaz.
06:09
This was a lenticular photograph of Jerry Wiesner
132
369961
3049
Bu Jerry Wiesner'in lentiküler bir fotoğrafıydı
06:13
where the only thing that changed in the photograph
133
373010
2363
ve fotoğrafta değişen tek şey
06:15
were the lips.
134
375373
1343
dudaklardı.
06:16
So when you oscillated that little piece
135
376716
2976
Fotoğraftaki bu küçük lentiküler tabakayı hareket ettirdiğinizde,
06:19
of lenticular sheet with his photograph,
136
379692
3230
06:22
it would be in lip sync
137
382922
2013
sıfır bant genişliğinde
06:24
with zero bandwidth.
138
384935
2239
bir dudak senkronizasyonu meydana geliyordu.
06:27
It was a zero-bandwidth teleconferencing system
139
387174
2711
Bu o zaman için sıfır-bant genişliğinde bir
06:29
at the time.
140
389885
1842
telekonferans sistemiydi.
06:31
So this was the Media Lab's —
141
391727
3981
Bu Media Lab'ta bir nevi
06:35
this is what we said we'd do,
142
395708
1693
yapacağımızı söylediğimiz şeydi,
06:37
that the world of computers, publishing,
143
397401
2575
bilgisayarlar dünyası, yayıncılık
06:39
and so on would come together.
144
399976
2688
ve benzerleri bir araya gelecekti.
06:42
Again, not generally accepted,
145
402664
2104
Yine genel olarak kabul görmüyordu,
06:44
but very much part of TED in the early days.
146
404768
4972
ama ilk zamanlarda TED'in büyük bir parçasıydı.
06:49
And this is really where we were headed.
147
409740
3206
Ve bu bizim gerçekten yöneldiğimiz şeydi.
06:52
And that created the Media Lab.
148
412946
1687
Ve bu Media Lab'ı yarattı.
06:54
One of the things about age
149
414633
4251
Yaşla ilgili konulardan biri de
06:58
is that I can tell you with great confidence,
150
418884
4267
size büyük bir güvenle söyleyebilirim ki,
07:03
I've been to the future.
151
423151
2464
geleceğe gittim.
07:05
I've been there, actually, many times.
152
425615
3284
Orada bulundum, gerçekten, birçok defa.
07:08
And the reason I say that is,
153
428899
1508
Ve bunu söylememin sebebi,
07:10
how many times in my life have I said,
154
430407
2441
hayatımda kaç defa
07:12
"Oh, in 10 years, this will happen,"
155
432848
1777
"10 yıl içinde bu olacak" dediysem,
07:14
and then 10 years comes.
156
434625
2048
sonrasında 10 yıl geldi.
07:16
And then you say, "Oh, in five years, this will happen."
157
436673
1758
"5 yıl içinde bu olacak" dediğinizde,
07:18
And then five years comes.
158
438431
1684
sonrasında 5 yıl gelir.
07:20
So I say this a little bit with having felt
159
440115
3758
Bu yüzden bunu size orada birkaç defa bulunduğunu
07:23
that I'd been there a number of times,
160
443873
2337
biraz hisseden bir adam olarak söylüyorum
07:26
and one of the things that is most quoted
161
446210
3640
ve söylediklerim içinde en çok
07:29
that I've ever said
162
449850
1149
alıntılananlardan birisi
07:30
is that computing is not about computers,
163
450999
2383
hesaplama (artık) bilgisayarla ilgili değildir oldu,
07:33
and that didn't quite get enough traction,
164
453382
3556
bu cümle o zaman çok ilgi çekmedi
07:36
and then it started to.
165
456938
1519
ve sonra çekmeye başladı.
07:38
It started to because people caught on
166
458457
3695
İlgi çekmeye başladı, çünkü
insanlar mevcut ortamın asıl mesaj olmadığını anladı.
07:42
that the medium wasn't the message.
167
462152
3138
07:45
And the reason I show this car
168
465290
2645
Bu gerçekten olduça çirkin yansıda
07:47
in actually a rather ugly slide
169
467935
2328
bu arabayı göstermemin sebebi,
07:50
is just again to tell you the kind of story
170
470263
2504
size hayatımı bir nebze de olsa
07:52
that characterized a little bit of my life.
171
472767
2828
karakterize eden türde bir hikâyeyi anlatmak.
07:55
This is a student of mine
172
475595
2014
Bu, "Arka Koltuk Sürücüsü" adı verilen bir doktora yapan
07:57
who had done a Ph.D. called "Backseat Driver."
173
477609
3551
öğrencilerimden biri.
08:01
It was in the early days of GPS,
174
481160
2082
Küresel konumlandırma sistemi (GPS)'nin ilk zamanlarıydı,
08:03
the car knew where it was,
175
483242
1566
araba nerede olduğunu biliyordu
08:04
and it would give audio instructions
176
484808
1915
ve sürücüye sesli talimatlar verecekti,
08:06
to the driver, when to turn right, when to turn left and so on.
177
486723
3427
ne zaman sağa, ne zaman sola dönecek ve bunun gibi talimatlar.
08:10
Turns out, there are a lot of things
178
490150
1611
Belli oldu ki,
08:11
in those instructions that back in that period
179
491761
3035
bu talimatların içindeki birçok şey o dönemde
08:14
were pretty challenging,
180
494796
1250
oldukça zorlayıcıydı,
08:16
like what does it mean, take the next right?
181
496046
3228
mesela sonraki sağdan dön ne demekti?
08:19
Well, if you're coming up on a street,
182
499274
1900
Eğer bir caddede ilerliyorsanız,
08:21
the next right's probably the one after,
183
501174
2183
sonraki sağ muhtemelen bir sonrakiydi
08:23
and there are lots of issues,
184
503357
1231
ve birçok sorun vardı.
08:24
and the student did a wonderful thesis,
185
504588
2245
Öğrenci müthiş bir tez hazırladı
08:26
and the MIT patent office said "Don't patent it.
186
506833
4847
ve MIT patent ofisi dedi ki, "Patent almayın.
08:31
It'll never be accepted.
187
511680
1940
Hiçbir zaman kabul edilmeyecek.
08:33
The liabilities are too large.
188
513620
2310
Yükümlülükler çok fazla.
08:35
There will be insurance issues.
189
515930
1391
Sigorta sorunları olacaktır.
08:37
Don't patent it."
190
517321
1644
Patent almayın."
08:38
So we didn't,
191
518965
1093
Biz de patent almadık,
08:40
but it shows you how people, again, at times,
192
520058
3638
fakat bu tekrar gösterdi ki bazen insanlar
08:43
don't really look at what's happening.
193
523696
4199
gerçekten neler olup bittiğine bakmıyorlar.
08:47
Some work, and I'll just go through these very quickly,
194
527895
2895
Bazı çalışmalar, ki bunları çok çabuk bir şekilde geçeceğim,
08:50
a lot of sensory stuff.
195
530790
1605
sensörler ile alakalı birçok şey.
08:52
You might recognize a young Yo-Yo Ma
196
532395
2475
Genç Yo-Yo Ma'yı belki tanıyabilirsiniz
08:54
and tracking his body for playing
197
534870
3970
ve çello veya hiperçello çalarken
08:58
the cello or the hypercello.
198
538840
2348
vücudunun izlenmesi.
09:01
These fellows literally walked around like that at the time.
199
541188
3977
Bu arkadaşlar o zamanlar etrafta gerçekten bu şekilde dolaştılar.
09:05
It's now a little bit more discreet
200
545165
2635
Şimdi bunlar biraz daha hoş görülebilir
09:07
and more commonplace.
201
547800
2041
ve daha olağan.
09:09
And then there are at least three heroes
202
549841
2269
Size hızlı bir şekilde bahsetmek istediğim
09:12
I want to quickly mention.
203
552110
1129
en az üç kahraman var.
09:13
Marvin Minsky, who taught me a lot
204
553239
2478
Marvin Minsky, bana
09:15
about common sense,
205
555717
1387
sağduyu hakkında çok şey öğretti
09:17
and I will talk briefly about Muriel Cooper,
206
557104
3441
ve Muriel Cooper ile ilgili kısa konuşacağım,
09:20
who was very important to Ricky Wurman
207
560545
2618
Ricky Wurman ve TED için çok önemlidir
09:23
and to TED, and in fact, when she got onstage,
208
563163
3735
ve hatta sahneye çıktığı zaman
09:26
she said, the first thing she said was,
209
566898
1947
söylediği ilk şey
09:28
"I introduced Ricky to Nicky."
210
568845
2154
"Ricky'i Nicky ile tanıştırdım" olmuştu.
09:30
And nobody calls me Nicky
211
570999
1700
Beni kimse Nicky diye çağırmaz
09:32
and nobody calls Richard Ricky,
212
572699
1759
ve kimse Richard'ı Ricky olarak çağırmaz,
09:34
so nobody knew who she was talking about.
213
574458
3402
yani kimse ne hakkında konuştuğunu bilmiyordu.
09:37
And then, of course, Seymour Papert,
214
577860
2397
Ve tabii ki Seymour Papert,
09:40
who is the person who said,
215
580257
1505
şu sözü söyleyen kişiydi;
09:41
"You can't think about thinking
216
581762
1415
"Bir şey hakkında düşünmeyi düşünmedikçe
09:43
unless you think about thinking about something."
217
583177
2415
düşünme hakkında düşünemezsiniz."
09:45
And that's actually — you can unpack that later.
218
585592
5663
Bu gerçekten- bunu daha sonra düşünebilirsiniz.
09:51
It's a pretty profound statement.
219
591255
4106
Gerçekten oldukça derin bir ifade.
09:55
I'm showing some slides
220
595361
1740
TED 2'den
09:57
that were from TED 2,
221
597101
2086
bazı yansılar gösteriyorum,
09:59
a little silly as slides, perhaps.
222
599187
3742
belki yansı olarak biraz saçmalar.
10:02
Then I felt television really was about displays.
223
602929
5341
Sonra televizyonun gerçekten görüntülerle ilgili olduğunu hissettim.
10:08
Again, now we're past TED 1,
224
608273
3063
Tekrar, TED 1'i geçtik,
10:11
but just around the time of TED 2,
225
611336
3026
TED 2 civarlarındayız
10:14
and what I'd like to mention here is,
226
614362
2149
ve burada bahsetmek istediğim şey,
10:16
even though you could imagine
227
616511
2115
cihazın içinde
10:18
intelligence in the device,
228
618626
2054
zekâ olduğunu hayal etseniz bile,
10:20
I look today at some of the work
229
620680
1432
bugün nesnelerin interneti ile ilgili
10:22
being done about the Internet of Things,
230
622112
2438
yapılan bazı çalışmalara bakıyorum
10:24
and I think it's kind of tragically pathetic,
231
624550
2940
ve ben bunun trajik bir biçimde acıklı olduğunu düşünüyorum.
10:27
because what has happened is people take
232
627490
2430
Çünkü olan şey insanların fırın panelini alıp
10:29
the oven panel and put it on your cell phone,
233
629920
3498
telefonunuza yerleştirmeleri
10:33
or the door key onto your cell phone,
234
633418
1789
veya kapı anahtarını telefona yerleştirmeleri,
10:35
just taking it and bringing it to you,
235
635207
2173
sadece almak ve size getirmek
10:37
and in fact that's actually what you don't want.
236
637380
2721
ve aslında bu sizin gerçekten istediğiniz şey değil.
10:40
You want to put a chicken in the oven,
237
640101
2058
Tavuğu fırına koymak istiyorsunuz,
10:42
and the oven says, "Aha, it's a chicken,"
238
642159
2328
fırın "a-ha, bu bir tavuk" diyor
10:44
and it cooks the chicken.
239
644487
1149
ve tavuğu pişiriyor.
10:45
"Oh, it's cooking the chicken for Nicholas,
240
645636
1766
"Tavuğu Nicholas için pişiriyor
10:47
and he likes it this way and that way."
241
647402
1834
ve o tavuğu böyle ya da şöyle seviyor".
10:49
So the intelligence, instead of being in the device,
242
649236
3053
Şimdilerde başladığımız şey
10:52
we have started today
243
652289
1709
aklı cihaza yüklemek yerine,
10:53
to move it back onto the cell phone
244
653998
2112
cep telefonuna geri taşımak
10:56
or closer to the user,
245
656110
2370
veya kullanıcıya daha yakına,
10:58
not a particularly enlightened view
246
658480
2188
özellikle nesnelerin interneti açısından
11:00
of the Internet of Things.
247
660668
2741
çok da parlak bir bakış açısı değil.
11:03
Television, again, television what I said today,
248
663409
3464
Tekrar televizyon, televizyonun bugünü dediğim şey,
11:06
that was back in 1990,
249
666873
2622
bu 1990'daydı
11:09
and the television of tomorrow
250
669495
1470
ve geleceğin televizyonu
11:10
would look something like that.
251
670965
2323
bunun gibi görünecek.
11:13
Again, people, but they laughed cynically,
252
673288
3544
İnsanlar yine alaycı bir şekilde gülmüştü,
11:16
they didn't laugh with much appreciation.
253
676832
5251
pek beğeni ile gülmemişlerdi.
11:22
Telecommunications in the 1990s,
254
682083
2650
1990'lardaki telekomünikasyon;
11:24
George Gilder decided that he would call this diagram
255
684733
5700
George Gilder bu diyagramı Negroponte değişimi
11:30
the Negroponte switch.
256
690433
2429
olarak adlandırmaya karar verdi.
11:32
I'm probably much less famous than George,
257
692862
2006
Ben muhtemelen George'dan daha az ünlüyüm,
11:34
so when he called it the Negroponte switch, it stuck,
258
694868
3607
bu yüzden o Negroponte değişimi dediği için kabul gördü,
11:38
but the idea of things that came in the ground
259
698475
2665
fakat fikirler yeryüzüyle buluşur,
11:41
would go in the air and stuff in the air
260
701140
1715
havalanır, havayı doldurur
11:42
would go into the ground
261
702855
1459
ve toprağa geri dönerek
11:44
has played itself out.
262
704314
1885
rolünü tamamlar.
11:46
That is the original slide from that year,
263
706199
4745
Bu o yıldan orijinal bir yansı
11:50
and it has worked in lockstep obedience.
264
710944
3375
ve gerçekle sıkı sıkıya örtüştü.
11:54
We started Wired magazine.
265
714319
2167
Wired dergisini başlattık.
11:56
Some people, I remember we shared
266
716486
3736
Bazı insanlarla resepsiyon masasına
12:00
the reception desk periodically,
267
720222
2722
dönüşümlü olarak baktığımızı hatırlıyorum
12:02
and some parent called up irate that his son
268
722944
4058
ve bir ebeveyn oğlunun Wired'a üye olmak için
12:07
had given up Sports Illustrated
269
727002
2229
Sports Illustrated'dan vazgeçtiğine
12:09
to subscribe for Wired,
270
729231
1879
sinirlenerek aramıştı,
12:11
and he said, "Are you some porno magazine or something?"
271
731110
3197
"Porno dergi falan mısınız?" dedi
12:14
and couldn't understand why his son
272
734307
2584
ve oğlunun Wired ile neden ilgilenmiş
12:16
would be interested in Wired, at any rate.
273
736891
3899
olabileceğini hiçbir şekilde anlayamadı.
12:20
I will go through this a little quicker.
274
740790
2604
Bunu biraz hızlı geçeceğim.
12:23
This is my favorite, 1995,
275
743394
3499
Bu benim favorim, 1995 yılı,
12:26
back page of Newsweek magazine.
276
746893
3037
Newsweek dergisinin arka sayfası.
12:29
Okay. Read it. (Laughter)
277
749930
1969
Tamam. Okuyun. (Gülüşmeler) ["Nicholas Negroponte, MIT Media Lab'ın yöneticisi,
12:31
["Nicholas Negroponte, director of the MIT Media Lab, predicts that we'll soon buy books and newspapers straight over the Internet. Uh, sure." —Clifford Stoll, Newsweek, 1995]
278
751899
1901
yakında kitapları ve gazeteleri direkt olarak internetten alacağımızı tahmin ediyor. Ah, kesin."]
12:33
You must admit that gives you,
279
753800
1645
Birinin nasıl ölümüne yanlış olduğunuzu söylemesinin
12:35
at least it gives me pleasure
280
755445
2227
size nasıl keyif verdiğini itiraf etmelisiniz,
12:37
when somebody says how dead wrong you are.
281
757672
3758
en azından bana veriyor.
12:41
"Being Digital" came out.
282
761430
2146
"Being Digital" çıktı.
12:43
For me, it gave me an opportunity
283
763576
2641
Bana ticari basında daha yer alma
12:46
to be more in the trade press
284
766217
2202
ve bunları halka
12:48
and get this out to the public,
285
768419
3271
açma fırsatı verdi
12:51
and it also allowed us to build the new Media Lab,
286
771690
3015
ve bize aynı zamanda yeni Media Lab'ı kurma şansı verdi,
12:54
which if you haven't been to, visit,
287
774705
1933
eğer ziyaret etmediyseniz edin,
12:56
because it's a beautiful piece of architecture
288
776638
3019
çünkü çalışmak için mükemmel bir yer olmasının dışında
12:59
aside from being a wonderful place to work.
289
779657
2825
güzel bir mimari parça.
13:02
So these are the things we were saying in those TEDs.
290
782482
2695
Bunlar o TED'lerde söylediğimiz şeyler. [Bugün aparatı çok kullanışsız olduğu için multimedya bir masaüstü veya oturma odası tecrübesi.
13:05
[Today, multimedia is a desktop or living room experience, because the apparatus is so clunky. This will change dramatically with small, bright, thin, high-resolution displays. — 1995]
291
785177
1567
Bu küçük, parlak, ince ve yüksek çözünürlüklü ekranlar ile dramatik bir şekilde değişecektir. - 1995]
13:06
We came to them.
292
786744
1492
Bunlara geldik.
13:08
I looked forward to it every year.
293
788236
1992
Her yıl dört gözle bekledim.
13:10
It was the party that Ricky Wurman never had
294
790228
3052
Ricky Wurman'ın hiç yapamadığı partiydi,
13:13
in the sense that he invited many of his old friends,
295
793280
2909
ben de dâhil olmak üzere birçok eski dostunu
13:16
including myself.
296
796189
1659
bir anlamda davet etmişti.
13:17
And then something for me changed
297
797848
2392
Ve sonra benim için bir şeyler
13:20
pretty profoundly.
298
800240
1469
oldukça ciddi bir şekilde değişti.
13:21
I became more involved with computers and learning
299
801709
3953
Bilgisayar ve öğrenme konularına daha çok ilgi duymaya başladım
13:25
and influenced by Seymour,
300
805662
2462
ve Seymour'dan etkilendim,
13:28
but particularly looking at learning
301
808124
2615
fakat özellikle
13:30
as something that is best approximated
302
810739
3910
en çok bilgisayar programcılığını,
13:34
by computer programming.
303
814649
1754
öğrenmeye yaklaşan bir şey olarak gördüm.
13:36
When you write a computer program,
304
816403
2014
Bir bilgisayar programı yazdığınız zaman,
13:38
you've got to not just list things out
305
818417
2795
sadece maddeleri listeleyerek,
13:41
and sort of take an algorithm
306
821212
1728
bir çeşit algoritma hazırlayıp
13:42
and translate it into a set of instructions,
307
822940
2876
birtakım komutlara çevirmezsiniz,
13:45
but when there's a bug, and all programs have bugs,
308
825816
2683
bunun yanında bütün programlarda olduğu gibi bir hata oluştuğunda
13:48
you've got to de-bug it.
309
828499
1709
bu hatayı gidermek zorundasınızdır.
13:50
You've got to go in, change it,
310
830208
1990
Kodları açmalı, değiştirmeli,
13:52
and then re-execute,
311
832198
1622
sonra yeniden çalıştırmalı
13:53
and you iterate,
312
833820
1804
ve bunu tekrarlamalısınız,
13:55
and that iteration is really
313
835624
2907
bu tekrarlama öğrenmeye gerçekten
13:58
a very, very good approximation of learning.
314
838531
2903
çok çok güzel bir yaklaşımdır.
14:01
So that led to my own work with Seymour
315
841434
3667
Bu, Seymour'la Kamboçya gibi yerlerde
14:05
in places like Cambodia
316
845101
2358
kendi işimi yapmama
14:07
and the starting of One Laptop per Child.
317
847459
2904
ve Çocuk Başına Bir Dizüstü Bilgisayar'ın başlamasına yol açtı.
14:10
Enough TED Talks on One Laptop per Child,
318
850363
2814
Çocuk Başına Bir Dizüstü Bilgisayar üzerine yeterince TED konuşması yapıldı,
14:13
so I'll go through it very fast,
319
853177
1761
bu yüzden oldukça çabuk geçeceğim,
14:14
but it did give us the chance
320
854938
3925
fakat bu bize öğrenme, gelişim ve programlama
14:18
to do something at a relatively large scale
321
858863
3506
alanlarında nispeten büyük ölçüde
14:22
in the area of learning, development and computing.
322
862369
3993
bir şeyler yapma şansı verdi.
14:26
Very few people know that One Laptop per Child
323
866362
2817
Çocuk Başına Bir Dizüstü Bilgisayar kampanyasının 1 milyar $'lık bir proje olduğunu
14:29
was a $1 billion project,
324
869179
2635
çok az insan biliyor
14:31
and it was, at least over the seven years I ran it,
325
871814
2647
ve öyleydi, en azından benim yürüttüğüm 7 yıl boyunca
14:34
but even more important, the World Bank
326
874461
2146
ve daha önemlisi, Dünya Bankası
14:36
contributed zero, USAID zero.
327
876607
3115
sıfır katkı yapmıştı, USAID de öyle.
14:39
It was mostly the countries using their own treasuries,
328
879722
4155
Genellikle ülkeler kendi hazinelerini kullandılar,
14:43
which is very interesting,
329
883877
1603
ki bu ilginçtir,
14:45
at least to me it was very interesting
330
885480
1356
en azından benim için daha sonra
14:46
in terms of what I plan to do next.
331
886836
3144
yapmayı planladıklarım açısından ilginçti.
14:49
So these are the various places it happened.
332
889980
3025
Bunlar gerçekleştiği bazı yerler.
14:53
I then tried an experiment,
333
893005
2902
Sonra ben bir deney yapmaya çalıştım
14:55
and the experiment happened in Ethiopia.
334
895907
4281
ve deney Etiyopya'da gerçekleşti.
15:00
And here's the experiment.
335
900188
2642
Ve işte deney.
15:02
The experiment is,
336
902830
1631
Deney şuydu,
15:04
can learning happen where there are no schools.
337
904461
3780
okulun olmadığı yerde öğrenim olabilir mi?
15:08
And we dropped off tablets
338
908241
2530
Hiçbir talimat olmadan
15:10
with no instructions
339
910771
2243
tabletleri bıraktık
15:13
and let the children figure it out.
340
913014
3273
ve çocukların çözümlemesine izin verdik.
15:16
And in a short period of time,
341
916287
3647
Kısa bir zaman dilimi içinde
15:19
they not only
342
919934
2098
sadece açmayı,
15:22
turned them on and were using 50 apps per child
343
922032
3072
5 gün içinde çocuk başına
15:25
within five days,
344
925104
2102
50 uygulama kullanmayı,
15:27
they were singing "ABC" songs within two weeks,
345
927206
2934
iki hafta içinde "ABC" şarkıları söylemeyi değil,
15:30
but they hacked Android within six months.
346
930140
3893
aynı zamanda 6 ay içinde Android'i hacklemeyi başardılar.
15:34
And so that seemed sufficiently interesting.
347
934033
3518
Ve bu yeterince ilginç görünüyordu.
15:37
This is perhaps the best picture I have.
348
937551
2559
Bu belki bendeki en iyi resim olabilir.
15:40
The kid on your right
349
940110
4151
Size göre sağdaki çocuk
15:44
has sort of nominated himself as teacher.
350
944261
2475
bir çeşit öğretmenmiş gibi davranıyordu.
15:46
Look at the kid on the left, and so on.
351
946736
2520
Soldaki çocuğa bakın ve diğerlerine.
15:49
There are no adults involved in this at all.
352
949256
3150
Buna hiçbir yetişkin karışmadı.
15:52
So I said, well can we do this
353
952406
1424
"Bunu daha geniş bir ölçekte
15:53
at a larger scale?
354
953830
1597
yapabilir miyiz?" dedim.
15:55
And what is it that's missing?
355
955427
2481
Peki eksik olan nedir?
15:57
The kids are giving a press conference at this point,
356
957908
2269
Burada çocuklar basın toplantısı yapıyorlar
16:00
and sort of writing in the dirt.
357
960177
2685
ve toprağa yazıyorlar.
16:02
And the answer is, what is missing?
358
962862
3445
Ve cevap, eksik olan nedir?
16:06
And I'm going to skip over my prediction, actually,
359
966307
2536
Aslında tahminimi atlayacağım,
16:08
because I'm running out of time,
360
968843
1528
çünkü zamanım bitiyor
16:10
and here's the question, is what's going to happen?
361
970371
3968
ve işte soru, ne olacak?
16:14
I think the challenge
362
974339
1487
Sanıyorum ki sorun,
16:15
is to connect the last billion people,
363
975826
2628
son bir milyar insanı dâhil etmek
16:18
and connecting the last billion
364
978454
2651
ve son bir milyarı dâhil etmek
16:21
is very different than connecting the next billion,
365
981105
3397
sıradaki bir milyarı dâhil etmekten çok farklı
16:24
and the reason it's different
366
984502
1394
ve farklı olmasının sebebi
16:25
is that the next billion
367
985896
1864
sıradaki bir milyarın
16:27
are sort of low-hanging fruit,
368
987760
1950
ulaşılabilir olması,
16:29
but the last billion are rural.
369
989710
3367
fakat son milyar kırsalda.
16:33
Being rural and being poor
370
993077
3752
Kırsalda olmak ve fakir olmak
16:36
are very different.
371
996829
1132
çok farklıdır.
16:37
Poverty tends to be created by our society,
372
997961
3633
Yoksulluk toplumumuz tarafından yaratılma eğilimindedir
16:41
and the people in that community are not poor
373
1001594
5450
ve o topluluktaki insanların yaşadığı yokluk
aynı anlama gelmemektedir.
16:47
in the same way at all.
374
1007044
1909
16:48
They may be primitive,
375
1008953
1405
İlkel olabilirler,
16:50
but the way to approach it and to connect them,
376
1010358
4044
fakat onlara ulaşma ve onları dâhil etme yolu,
16:54
the history of One Laptop per Child,
377
1014402
2531
Çocuk Başına Bir Dizüstü Bilgisayar'ın geçmişi
16:56
and the experiment in Ethiopia,
378
1016933
3656
ve Etiyopya'daki deney,
17:00
lead me to believe that we can in fact
379
1020589
3275
beni aslında bunu çok kısa bir süre içinde
17:03
do this in a very short period of time.
380
1023864
2801
gerçekleştirebileceğimize inandırdı.
17:06
And so my plan,
381
1026665
1841
Evet, benim planım
17:08
and unfortunately I haven't been able
382
1028506
2234
ve maalesef ki partnerlerimi
17:10
to get my partners at this point
383
1030740
2868
onları duyurmama müsaade edecek
17:13
to let me announce them,
384
1033608
1291
noktaya getiremedim,
17:14
but is to do this with a stationary satellite.
385
1034899
4907
bunu bir sabit uydu ile yapmak.
17:19
There are many reasons
386
1039806
2459
Sabit uyduların en iyi şey olmadığıyla
17:22
that stationary satellites aren't the best things,
387
1042265
4515
ilgili çok gerekçe var,
17:26
but there are a lot of reasons why they are,
388
1046780
2937
fakat neden olduklarıyla ilgili de var
17:29
and for two billion dollars,
389
1049717
3095
ve iki milyar dolarla,
17:32
you can connect a lot more than 100 million people,
390
1052812
3684
100 milyondan çok daha fazla insanı dâhil edebilirsiniz,
17:36
but the reason I picked two,
391
1056496
2661
fakat ikiyi seçmemin nedeni
17:39
and I will leave this as my last slide,
392
1059157
3383
ve bunu son yansım olarak bırakacağım,
17:42
is two billion dollars
393
1062540
1784
iki milyar dolar
17:44
is what we were spending
394
1064324
2919
Afganistan'da
17:47
in Afghanistan
395
1067243
2093
her hafta
17:49
every week.
396
1069336
1912
yaptığımız harcamaydı.
17:51
So surely if we can connect
397
1071248
3307
Eğer Afrika
ve son bir milyar insanı böyle rakamlarla
17:54
Africa and the last billion people
398
1074555
2700
dâhil edebiliyorsak, bunu kesinlikle
17:57
for numbers like that,
399
1077255
1554
17:58
we should be doing it.
400
1078809
1313
yapmamız gerekiyor.
18:00
Thank you very much.
401
1080122
2297
Çok teşekkürler.
18:02
(Applause)
402
1082419
3529
(Alkışlar)
18:05
Chris Anderson: Stay up there. Stay up there.
403
1085948
4330
Chris Anderson: Orada kal, orada kal.
18:10
NN: You're going to give me extra time?
404
1090278
2030
NN: Bana ek süre mi vereceksiniz?
18:12
CA: No. That was wickedly clever, wickedly clever.
405
1092308
2362
CA: Hayır. Bu çok zekiceydi, çok zekice.
18:14
You gamed it beautifully.
406
1094670
1865
Çok güzel bir şekilde sundun.
18:16
Nicholas, what is your prediction?
407
1096535
2630
Nicholas, tahminin ne?
18:19
(Laughter)
408
1099165
2026
(Gülüşmeler)
18:21
NN: Thank you for asking.
409
1101191
2436
NN: Sorduğun için teşekkürler.
18:23
I'll tell you what my prediction is,
410
1103627
2773
Sana tahminimin ne olduğunu söyleyeceğim
18:26
and my prediction, and this is a prediction,
411
1106400
2700
ve benim tahminim, bu bir tahmin,
18:29
because it'll be 30 years. I won't be here.
412
1109100
2662
çünkü 30 sene geçecek. Ben burada olmayacağım.
18:31
But one of the things about learning how to read,
413
1111762
4728
Fakat okumayı öğrenmekle ilgili şeylerden biri,
18:36
we have been doing a lot of consuming
414
1116490
2849
gözümüz yoluyla bilgi edinirken
18:39
of information going through our eyes,
415
1119339
2285
çok ziyan ediyoruz,
18:41
and so that may be a very inefficient channel.
416
1121624
3076
yani bu çok etkin bir kanal olmayabilir.
18:44
So my prediction is that we are going to ingest information
417
1124700
5085
Benim tahminim bilgiyi yutacağımız.
18:49
You're going to swallow a pill and know English.
418
1129785
3197
Bir hap yutacak ve İngilizce biliyor olacaksın.
18:52
You're going to swallow a pill and know Shakespeare.
419
1132982
2692
Bir hap yutacak ve Shakespeare biliyor olacaksın.
18:55
And the way to do it is through the bloodstream.
420
1135674
2609
Ve bunu yapmanın yolu kan akışından geçiyor.
18:58
So once it's in your bloodstream,
421
1138283
1857
Bir defa kan akışına girdiğinde,
19:00
it basically goes through it and gets into the brain,
422
1140140
2218
içinden ilerleyecek ve beyine ulaşacak,
19:02
and when it knows that it's in the brain
423
1142358
2182
beyinde farklı yerlerde
19:04
in the different pieces,
424
1144540
1322
olduğunu bildiğinde,
19:05
it deposits it in the right places.
425
1145862
2625
doğru bölgelerde depolayacak.
19:08
So it's ingesting.
426
1148487
1332
Yani bu yutmakla ilgili.
19:09
CA: Have you been hanging out with Ray Kurzweil by any chance?
427
1149819
2520
CA: Son zamanlarda Ray Kurzweil ile takılmış olma ihtimalin var mı?
19:12
NN: No, but I've been hanging around with Ed Boyden
428
1152339
3213
NN: Hayır, fakat Ed Boyden ile takılıyordum
19:15
and hanging around with one of the speakers
429
1155552
1845
ve burada olan konuşmacılardan
19:17
who is here, Hugh Herr,
430
1157397
1813
biri ile takılıyordum, Hugh Herr
19:19
and there are a number of people.
431
1159210
1897
ve birkaç kişi daha.
19:21
This isn't quite as far-fetched,
432
1161107
1397
Bu o kadar da zorlama değil,
19:22
so 30 years from now.
433
1162504
2945
yani 30 yıl sonrası.
19:25
CA: We will check it out.
434
1165449
1742
CA: Bunu kontrol edeceğiz.
19:27
We're going to be back and we're going to play this clip 30 years from now,
435
1167191
2302
Geri dönecek ve 30 yıl sonra bu klibi tekrar oynatacağız
19:29
and then all eat the red pill.
436
1169493
3031
ve sonra kırmızı hapı yutacağız.
19:32
Well thank you for that.
437
1172524
2185
Bunun için teşekkürler.
19:34
Nicholas Negroponte.
438
1174709
1444
Nicholas Negroponte.
19:36
NN: Thank you.
439
1176153
1348
NN: Teşekkürler.
19:37
(Applause)
440
1177501
814
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7