Behind the lies of Holocaust denial | Deborah Lipstadt

439,080 views ・ 2017-05-23

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: John Quartz Gözden geçirme: Christopher Atalay
00:12
I come to you today to speak of liars,
0
12902
4083
Bugün buraya yalancılar, davalar
00:17
lawsuits
1
17009
1423
ve kahkahalar hakkında
00:18
and laughter.
2
18456
1340
konuşmaya geldim.
00:20
The first time I heard about Holocaust denial,
3
20730
3110
Holokost inkarını ilk duyduğumda
00:23
I laughed.
4
23864
1302
kahkahayla güldüm.
00:25
Holocaust denial?
5
25790
1752
Holokost inkarı mı?
00:28
The Holocaust which has the dubious distinction
6
28007
3430
Dünyanın en iyi belgelenmiş soykırımı
00:31
of being the best-documented genocide in the world?
7
31461
4495
olma özelliği taşıyan Holokost mu?
00:36
Who could believe it didn't happen?
8
36866
2026
Kim bunun olmadığına inanabilir?
00:39
Think about it.
9
39926
1347
Düşünün.
00:42
For deniers to be right,
10
42077
2281
İnkarcıların haklı olması durumunda
00:44
who would have to be wrong?
11
44382
1896
kim yanılıyor olacak?
00:46
Well, first of all, the victims --
12
46831
2766
Öncelikle, hazin dolu anılarını anlatan
00:49
the survivors who have told us their harrowing stories.
13
49621
4717
kurbanlar ve hayatta kalanlar.
00:55
Who else would have to be wrong?
14
55541
2314
Başka kim yanılıyor olacak?
00:57
The bystanders.
15
57879
1953
Buna tanık olanlar.
00:59
The people who lived in the myriads of towns and villages and cities
16
59856
3978
Doğu blokundaki onlarca köyde ve kasabada
01:03
on the Eastern front,
17
63858
1972
yaşamış insanlar,
01:05
who watched their neighbors be rounded up --
18
65854
2442
komşularının toplandığını görmüş,
01:08
men, women, children, young, old --
19
68320
3213
Erkek, kadın, çocuk, genç, yaşlı.
01:11
and be marched to the outskirts of the town
20
71557
2720
Vurularak çukurlara atılmak amacıyla
01:14
to be shot and left dead in ditches.
21
74301
2992
yerleşim yerlerinin dışına götürülen
01:17
Or the Poles,
22
77805
1330
veya Polonyalılar;
01:19
who lived in towns and villages around the death camps,
23
79159
4681
toplama kamplarını civarındaki kasabalarda ve köylerde
01:23
who watched day after day
24
83864
2376
yaşayan ve her bir gün
01:26
as the trains went in filled with people
25
86264
2742
insanlarla dolu trenlerin gidişini
01:29
and came out empty.
26
89030
1523
ve bomboş dönüşünü izleyen.
01:31
But above all, who would have to be wrong?
27
91607
3633
Hepsinden önemlisi, kim haksız?
01:35
The perpetrators.
28
95825
1464
"Biz yaptık."
01:37
The people who say, "We did it.
29
97932
2906
diyen failler.
01:41
I did it."
30
101299
1524
"Ben yaptım."
01:42
Now, maybe they add a caveat.
31
102847
2149
Şimdi, belki bir ekleme yapıyorlar...
01:45
They say, "I didn't have a choice; I was forced to do it."
32
105020
4424
"Seçim şansım yoktu, yapmaya zorlandım."
01:49
But nonetheless, they say, "I did it."
33
109924
2669
Yine de "Ben yaptım." diyebiliyorlar.
01:53
Think about it.
34
113758
1551
Bir düşünün.
01:55
In not one war crimes trial since the end of World War II
35
115333
5939
2. Dünya Savaşından beri yapılan ceza yargılamalarının birinde bile
02:01
has a perpetrator of any nationality ever said, "It didn't happen."
36
121296
6636
hangi milletten olursa olsun hiçbir savaş suçlusu "Bu yaşanmadı." demedi.
02:08
Again, they may have said, "I was forced," but never that it didn't happen.
37
128898
4582
Belki "Beni zorladılar." dedi ama asla yaşanmadı demedi.
02:13
Having thought that through,
38
133504
1474
Bunun üzerine düşündükten sonra
02:15
I decided denial was not going to be on my agenda;
39
135002
3951
inkarın gündemimde olmayacağına karar verdim.
02:18
I had bigger things to worry about, to write about, to research,
40
138977
3708
Düşünmem, yazmam ve araştırmam gereken daha önemli şeyler vardı
02:22
and I moved on.
41
142709
1314
ve işime baktım.
02:24
Fast-forward a little over a decade,
42
144731
2819
Zamanı on yıldan biraz ileri saralım
02:27
and two senior scholars --
43
147574
1812
önde gelen iki akademisyen
02:29
two of the most prominent historians of the Holocaust --
44
149410
3158
önde gelen iki Holokost tarihçisi
02:32
approached me and said,
45
152592
1257
benimle iletişime geçerek:
02:33
"Deborah, let's have coffee.
46
153873
1789
"Deborah, haydi bir kahve içelim.
02:35
We have a research idea that we think is perfect for you."
47
155686
3597
Tam senlik bir araştırma konumuz var."
02:39
Intrigued and flattered that they came to me with an idea
48
159307
3833
Bana bir fikirle gelmelerinin merakı ve gururumun okşanmasıyla,
02:43
and thought me worthy of it,
49
163164
1577
önemli bir şey olduğunu düşünerek
02:44
I asked, "What is it?"
50
164765
2096
"Nedir?" diye sordum
02:47
And they said, "Holocaust denial."
51
167485
2989
"Holokost inkarı" dediler.
02:51
And for the second time, I laughed.
52
171173
2495
Kahkaha attım, ikinci kez.
02:54
Holocaust denial?
53
174156
1924
Holokost inkarı?
02:56
The Flat Earth folks?
54
176104
1986
Dünya düzdür, diyenler gibi mi yani?
02:58
The Elvis-is-alive people?
55
178114
2137
Ya da Elvis hala hayatta, diyenler gibi mi?
03:00
I should study them?
56
180275
2188
Onlar üzerine mi çalışacağım?
03:03
And these two guys said,
57
183146
1317
Bu iki adam bana dediler ki:
03:04
"Yeah, we're intrigued.
58
184487
1933
"Evet, bu konuda ilgiliyiz.
03:06
What are they about?
59
186832
1572
Ne yapmaya çalışıyorlar?
03:08
What's their objective?
60
188428
1750
Amaçları ne?
03:10
How do they manage to get people to believe what they say?"
61
190202
3654
İnsanları bu dediklerine nasıl inandıracaklar?"
03:14
So thinking, if they thought it was worthwhile,
62
194576
3528
Bu çalışmanın önemine inanıyorlarsa, geçici olarak
03:18
I would take a momentary diversion --
63
198128
3374
görüşümden sapan, geçici bir çalışma yapabilirim diye düşündüm.
03:21
maybe a year, maybe two, three, maybe even four --
64
201526
2938
Bir, belki iki, üç, hatta dört sene
03:24
in academic terms, that's momentary.
65
204488
2245
bu süreler akademik alanda geçicidir.
03:26
(Laughter)
66
206757
1142
(Gülüşmeler)
03:27
We work very slowly.
67
207923
2387
Çok yavaş çalışırız.
03:30
(Laughter)
68
210334
1572
(Gülüşmeler)
03:31
And I would look at them.
69
211930
1802
Yapabilirdim.
03:33
So I did.
70
213756
1155
Ben de yaptım.
03:34
I did my research, and I came up with a number of things,
71
214935
2839
Araştırmamı yaptım ve bazı sonuçlara ulaştım.
03:37
two of which I'd like to share with you today.
72
217798
2593
İkisini bugün sizinle paylaşmak istiyorum.
03:40
One:
73
220415
1333
Birincisi:
03:41
deniers are wolves in sheep's clothing.
74
221772
4957
İnkarcılar koyun kılığındaki kurtlardır.
03:47
They are the same: Nazis, neo-Nazis --
75
227532
2965
Nazi olsun Neo-Nazi olsun hepsi aynı
03:50
you can decide whether you want to put a "neo" there or not.
76
230521
3227
önüne "neo" eki koyup koymamak size kalmış.
03:54
But when I looked at them,
77
234606
2333
Ancak onlara baktığımda
03:56
I didn't see any SS-like uniforms,
78
236963
4726
üzerlerinde SS subayı üniformaları,
04:01
swastika-like symbols on the wall,
79
241713
3151
duvarda swastika benzeri semboller,
04:04
Sieg Heil salutes --
80
244888
2057
Heil Hitler selamları,
04:06
none of that.
81
246969
1544
bunlardan hiçbirini görmedim.
04:08
What I found instead
82
248537
2870
Bunların yerine, insanlar gördüm
04:11
were people parading as respectable academics.
83
251431
4615
muteber akademisyenler gibi gururla yürüyen insanlar...
04:16
What did they have?
84
256736
1221
Neleri vardı peki?
04:17
They had an institute.
85
257981
1698
Bir enstitüleri vardı:
04:19
An "Institute for Historical Review."
86
259703
3844
"Tarih Araştırmaları Enstitüsü"
04:24
They had a journal -- a slick journal --
87
264212
2554
Bilimsel yayınları vardı. Havalı bir yayın:
04:26
a "Journal of Historical Review."
88
266790
2954
"Tarihi Araştırmalar (Bilimsel) Dergisi"
04:30
One filled with papers --
89
270218
2706
Dipnot dolu sayfaları olan
04:32
footnote-laden papers.
90
272948
2044
04:35
And they had a new name.
91
275743
1940
Dahası, yeni bir isimleri vardı,
04:38
Not neo-Nazis,
92
278320
2168
Neo-Nazi değil.
04:40
not anti-Semites --
93
280512
2490
Anti-Semitistler de değil.
04:43
revisionists.
94
283026
1258
Revizyonistler!
04:44
They said, "We are revisionists.
95
284811
2215
"Biz revizyonistiz." dediler.
04:47
We are out to do one thing:
96
287050
2683
"Tek bir amacımız var:
04:49
to revise mistakes in history."
97
289757
3560
Tarihteki yanlışları düzeltmek."
04:54
But all you had to do was go one inch below the surface,
98
294189
5410
Tüm yapmanız gereken yüzeyden 1 cm derine inmekti
04:59
and what did you find there?
99
299623
1907
ve orada bulduğunuz şey:
05:01
The same adulation of Hitler,
100
301554
2490
Aynı Hitler hayranlığı,
05:04
praise of the Third Reich,
101
304068
1875
Üçüncü Reich'a övgüler,
05:05
anti-Semitism, racism, prejudice.
102
305967
2942
anti-Semitizm, ırkçılık, önyargı.
05:09
This is what intrigued me.
103
309724
2446
Bu ilgimi çekti. Gördüğüm şey
05:12
It was anti-Semitism, racism, prejudice, parading as rational discourse.
104
312194
6997
mantıki bir çerçeveye oturtulmuş anti-Semitizm, ırkçılık ve önyargı idi.
05:20
The other thing I found --
105
320550
1587
Ayrıca, çoğumuza sadece gerçekler
05:22
many of us have been taught to think there are facts and there are opinions --
106
322161
3745
ve fikirler olduğunun öğretildiğini gördüm.
05:25
after studying deniers,
107
325930
1456
İnkarcıları çalıştıktan sonra
05:27
I think differently.
108
327410
1336
artık farklı düşünüyorum.
05:29
There are facts,
109
329258
1648
Gerçekler var,
05:30
there are opinions,
110
330930
1714
fikirler var,
05:32
and there are lies.
111
332668
1612
ve bir de yalanlar var.
05:34
And what deniers want to do is take their lies,
112
334969
4426
İnkarcıların yapmak istediği, yalanlarını alıp
05:40
dress them up as opinions --
113
340385
1632
onları fikir şeklinde büründürmek,
05:42
maybe edgy opinions,
114
342041
1990
ki bunlar iddialı fikirler de olabilir,
05:44
maybe sort of out-of-the-box opinions --
115
344055
2709
daha önce düşünülmemiş türden fikirler de olabilir,
05:46
but then if they're opinions,
116
346788
1384
ama bunlar gerçekten fikirse
05:48
they should be part of the conversation.
117
348196
2132
bir diyalogun parçaları olmaları gerekir.
05:50
And then they encroach on the facts.
118
350352
3393
Fakat, (bu yalanlarla) gerçekleri bulandırmaya başlıyorlar.
05:55
I published my work --
119
355125
1563
Çalışmamı yayınladım,
05:56
the book was published,
120
356712
1174
kitap çıktı:
05:57
"Denying the Holocaust: The Growing Assault on Truth and Memory,"
121
357910
3402
"Holokostu İnkar Etmek: Gerçek ve Hafızaya
Yönelik Giderek Büyüyen Saldırı". Penguen İngiltere
06:01
it came out in many different countries,
122
361336
1956
06:03
including here in Penguin UK,
123
363316
2160
dahil olmak üzere pek çok ülkede yayınlandı.
06:05
and I was done with those folks and ready to move on.
124
365500
3430
İnkarcılar hakkındaki çalışmam tamamdı ve başka konular için hazırdım.
06:09
Then came the letter from Penguin UK.
125
369983
3708
Bu esnada Penguen İngiltere'nin mektubunu aldım.
06:14
And for the third time, I laughed ...
126
374254
2768
Üçüncü kez kahkahayla güldüm,
06:18
mistakenly.
127
378908
1240
ama yanlışlıkla.
06:20
I opened the letter,
128
380792
1730
Mektupta, David Irving'in, kendisini
06:22
and it informed me that David Irving was bringing a libel suit against me
129
382546
5888
Holokost inkarcısı olarak nitelediğim için
06:28
in the United Kingdom
130
388458
1597
beni İngiliz mahkemeleri önünde
06:30
for calling him a Holocaust denier.
131
390079
3036
dava edeceği yazıyordu.
06:33
David Irving suing me?
132
393773
1934
David Irving beni dava mı edecek?
06:35
Who was David Irving?
133
395731
1204
David Irving de kim?
06:36
David Irving was a writer of historical works,
134
396959
2607
2. Dünya Savaşı başta olmak üzere tarihi konuları
06:39
most of them about World War II,
135
399590
2023
yazan ve görünüşe göre
06:41
and virtually all of those works took the position
136
401637
3219
Nazilerin o kadar da kötü olmadığını,
06:44
that the Nazis were really not so bad,
137
404880
3578
dahası İtilaf devletlerinin ise o kadar iyi olmadığını
06:48
and the Allies were really not so good.
138
408482
3084
savunan bir yazar.
06:51
And the Jews, whatever happened to them,
139
411590
2105
Yahudilerse başlarına gelen ne olursa olsun
06:53
they sort of deserved it.
140
413719
1310
mutlaka hak etmişlerdir.
06:56
He knew the documents,
141
416026
1491
Belgeleri biliyor,
06:57
he knew the facts,
142
417541
1443
gerçekleri biliyor,
06:59
but he somehow twisted them to get this opinion.
143
419008
3172
fakat bu sonuca ulaşmak için onları eğip büküyor.
07:02
He hadn't always been a Holocaust denier,
144
422836
2512
Başından beri Holokost inkarcısı değildi,
07:05
but in the late '80s,
145
425372
1741
ama 1980'lerin sonuna doğru
07:07
he embraced it with great vigor.
146
427137
2427
bu görüşü büyük bir heyecanla kabullenmiş.
07:11
The reason I laughed also was this was a man
147
431337
3905
Beni güldüren, bu adamın Holokost inkarcısı
olmakla kalmayıp bir de bundan gurur
07:15
who not only was a Holocaust denier,
148
435266
1934
07:17
but seemed quite proud of it.
149
437224
1695
duyar durumda olmasıydı.
07:18
Here was a man -- and I quote --
150
438943
1624
"Auschwitz savaş gemisini batıracağım." diyen
07:20
who said, "I'm going to sink the battleship Auschwitz."
151
440591
3694
bir adamdan bahsediyorum.
07:25
Here was a man
152
445165
1172
Holokosttan kurtulan
07:26
who pointed to the number tattooed on a survivor's arm and said,
153
446361
4020
birinin kolundaki dövmeyi işaret ederek
07:31
"How much money have you made
154
451536
1592
"Bu dövme sana ne kadar
07:33
from having that number tattooed on your arm?"
155
453152
3400
kazandırdı?" diye soran bir adamdan bahsediyorum.
07:37
Here was a man who said,
156
457369
1908
"Senatör Kennedy'nin Chappaquiddick'teki
07:39
"More people died in Senator Kennedy's car
157
459301
2956
arabasında, Auschwitz'deki gaz odalarından
07:42
at Chappaquiddick
158
462281
1312
daha çok insan öldü."
07:43
than died in gas chambers at Auschwitz."
159
463617
3314
diyen bir adamdan bahsediyorum.
07:46
That's an American reference, but you can look it up.
160
466955
2837
Bu, Amerikalılara yapılan bir atıf ama bakabilirsiniz.
07:51
This was not a man who seemed at all ashamed or reticent
161
471226
3014
Bu adam (söylediklerinden) utanan ya da Holokost inkarcısı
07:54
about being a Holocaust denier.
162
474264
2069
olması konusunda ketum davranan birisi değil.
07:56
Now, lots of my academic colleagues counseled me --
163
476956
3780
Pek çok akademisyen meslektaşım, "Boşver Deborah!" diyerek
08:00
"Eh, Deborah, just ignore it."
164
480760
1906
bana nasihatte bulundu.
08:02
When I explained you can't just ignore a libel suit,
165
482690
3588
Onlara iftira niteliğindeki bir davayı görmezden gelemezsiniz dediğimde
08:06
they said, "Who's going to believe him anyway?"
166
486302
2782
"Sanki ona kim inanacak?" dediler.
08:09
But here was the problem:
167
489603
2080
Fakat sorun burada:
08:11
British law put the onus, put the burden of proof on me
168
491707
5308
İngiliz hukuku, söylediğimin doğruluğunu ispatlama
08:17
to prove the truth of what I said,
169
497039
2682
görevini bana yüklüyor.
08:19
in contrast to as it would have been in the United States
170
499745
2763
ABD'de ve birçok başka ülkede ise
08:22
and in many other countries:
171
502532
1504
Irving'in söylediklerimin yanlış
08:24
on him to prove the falsehood.
172
504060
3006
olduğunu ispatlaması gerekecekti.
08:27
What did that mean?
173
507741
1461
Peki bu ne anlama geliyor?
08:29
That meant if I didn't fight,
174
509226
3376
Yani ben hakkımı savunmazsam
08:32
he would win by default.
175
512626
2426
o doğrudan kazanacak.
08:35
And if he won by default,
176
515611
1755
Ve doğrudan kazanması halinde
08:37
he could then legitimately say,
177
517390
2641
"Holokostun doğru versiyonu David Irving'in anlattığıdır.
08:40
"My David Irving version of the Holocaust is a legitimate version.
178
520055
5336
Deborah Lipstadt bana Holokost inkarcısı derken
iftira ediyordu. Görüldüğü üzere
08:45
Deborah Lipstadt was found to have libeled me
179
525415
2184
08:47
when she called me a Holocaust denier.
180
527623
1947
David Irving, Holokost inkarcısı değil."
08:49
Ipso facto, I, David Irving, am not a Holocaust denier."
181
529594
4428
deme meşruiyetine sahip olacak.
08:54
And what is that version?
182
534046
1712
Peki Irving versiyonu ne?
08:56
There was no plan to murder the Jews,
183
536251
2996
Yahudileri öldürme planı yoktu,
08:59
there were no gas chambers,
184
539271
2052
gaz odaları yoktu,
09:01
there were no mass shootings,
185
541347
1856
toplu kurşuna dizmeler yoktu,
09:03
Hitler had nothing to do with any suffering that went on,
186
543227
3171
yaşanan acılarla Hitler'in alakası yoktu,
09:06
and the Jews have made this all up
187
546422
3805
ve bunları Almanlardan para koparmak,
09:10
to get money from Germany
188
550251
2398
bir devlet sahibi olmak amacıyla
09:12
and to get a state,
189
552673
1707
bunları Yahudiler uydurdu
09:14
and they've done it with the aid and abettance of the Allies --
190
554404
3377
ve İtilaf devletlerinin yardımıyla
09:17
they've planted the documents and planted the evidence.
191
557805
3465
belgeler icat edip, delil oluşturdular.
09:22
I couldn't let that stand
192
562280
2380
Bunun olmasına ve Holoksttan kurtulan bir kişinin
09:24
and ever face a survivor
193
564684
2200
veya onların çocuklarından birinin
09:27
or a child of survivors.
194
567643
1975
bunlarla karşılaşmasına izin veremezdim.
09:29
I couldn't let that stand
195
569642
2152
Kendimi sorumlu bir tarihçi olarak görüyorsam
09:31
and consider myself a responsible historian.
196
571818
4251
bunun olmasına izin veremezdim.
09:37
So we fought.
197
577007
1745
Sonuçta kapıştık.
09:38
And for those of you who haven't seen "Denial,"
198
578776
2282
Bugüne kadar "inkar" ile karşılaşmayanlar
09:41
spoiler alert:
199
581082
1159
için süprizbozan olacak:
09:42
we won.
200
582265
1218
Kazandık.
09:43
(Laughter)
201
583507
1295
(Gülüşmeler)
09:44
(Applause)
202
584826
2567
(Alkış)
09:51
The judge found David Irving
203
591808
4241
Hakim, David Irving'in
09:56
to be a liar,
204
596073
3331
bir yalancı,
bir ırkçı ve bir anti-Semitist
09:59
a racist,
205
599428
1163
10:00
an anti-Semite.
206
600615
1254
olduğuna hükmetti.
10:01
His view of history was tendentious,
207
601893
2360
Onun tarihe bakışı taraflıydı,
10:04
he lied, he distorted --
208
604277
1926
yalan söylüyor, gerçekleri çarpıtıyordu.
10:06
and most importantly,
209
606227
2643
ve en önemlisi
10:08
he did it deliberately.
210
608894
2113
bunu kasıtlı olarak yapıyordu.
10:11
We showed a pattern, in over 25 different major instances.
211
611031
4139
25'ten fazla büyük örnek üzerinden model çıkardık.
10:15
Not small things -- many of us in this audience write books,
212
615194
3110
Öyle küçük şeyler değil. Burada bulunanlardan çoğumuz
10:18
are writing books;
213
618328
1185
kitap yazıyoruz; hepimiz
10:19
we always make mistakes, that's why we're glad to have second editions:
214
619537
3466
hata yapabiliriz, bu nedenle ikinci baskıların varlığından memnunuz:
10:23
correct the mistakes.
215
623027
1186
Hataları düzeltmek için.
10:24
(Laughter)
216
624237
1150
(Gülüşmeler)
10:26
But these always moved in the same direction:
217
626454
3136
Fakat tespit ettiğimiz model hep aynı yöne devam ediyor:
10:30
blame the Jews,
218
630438
2211
Yahudileri suçla,
10:32
exonerate the Nazis.
219
632673
2175
Nazileri akla.
10:35
But how did we win?
220
635520
1584
Peki nasıl kazandık?
10:38
What we did is follow his footnotes back to his sources.
221
638016
5380
Yaptığımızı şey kitaplarındaki dipnotları takip etmek oldu.
10:44
And what did we find?
222
644010
1783
Ne bulduk?
10:45
Not in most cases,
223
645817
1479
Her yerde değil,
10:47
and not in the preponderance of cases,
224
647320
1968
özellikle, öne çıkan konularda değil,
10:49
but in every single instance where he made some reference to the Holocaust,
225
649312
4311
ama Holokosta atıf yaptığı her örnekte
10:53
that his supposed evidence was distorted,
226
653647
4242
kanıt olarak sunduğu şeyler çarpıtılmıştı,
10:57
half-truth,
227
657913
1420
yarı doğru bilgiler vardı,
10:59
date-changed,
228
659357
1334
tarihiyle oynanmıştı,
11:00
sequence-changed,
229
660715
2187
sonuçları değiştirilmişti orada olmayan birinin
11:02
someone put at a meeting who wasn't there.
230
662926
2124
bir toplantı yaptığını söylemesi gibi.
11:05
In other words, he didn't have the evidence.
231
665074
2761
Diğer bir ifadeyle, Kanıtı yoktu.
11:07
His evidence didn't prove it.
232
667859
2109
Kanıtı söylediklerini ispatlamıyordu.
11:09
We didn't prove what happened.
233
669992
2659
Ne olduğunu tam olarak ispatlayamadık.
11:13
We proved that what he said happened --
234
673448
2499
Onların argümanlarını kullandığı veya
11:15
and by extension, all deniers, because he either quotes them
235
675971
2860
onlardan alıntı yaptığından tüm inkarcıları kapsayacak
11:18
or they get their arguments from him --
236
678855
2471
şekilde diyebiliriz ki gerçekleştiğini söyledikleri
11:21
is not true.
237
681350
1246
doğru değil.
11:22
What they claim --
238
682620
1189
İspat için kanıtları
11:23
they don't have the evidence to prove it.
239
683833
2622
olmadığını iddia ediyorlar.
11:28
So why is my story more than just the story
240
688429
4744
Peki benim hikayem neden,
11:33
of a quirky, long, six-year, difficult lawsuit,
241
693197
3807
sonunda neo-Nazi olduğuna savunucusu olduğuna hükmedilen bir adamın
11:37
an American professor being dragged into a courtroom
242
697028
4989
Amerikalı bir profesörü bir mahkeme salonuna sürüklediği
11:42
by a man that the court declared in its judgment
243
702041
3044
garip, dolambaçlı, altı yıllık zor bir davanın
11:45
was a neo-Nazi polemicist?
244
705109
2250
hikayesinin ötesine geçiyor?
11:47
What message does it have?
245
707383
1783
İçinde barındırdığı mesaj ne?
11:49
I think in the context of the question of truth,
246
709620
2973
Bence gerçeğin sorgulanması bakımından
11:52
it has a very significant message.
247
712617
2462
çok önemli bir mesajı var.
11:55
Because today,
248
715103
1785
Çünkü bugün,
11:56
as we well know,
249
716912
1666
hepimizin bildiği gibi,
11:58
truth and facts are under assault.
250
718602
4116
doğruluk ve gerçekler saldırı altında.
12:03
Social media, for all the gifts it has given us,
251
723522
3252
Bize sağladığı tüm kolaylıklara rağmen, sosyal medya,
12:06
has also allowed the difference between facts -- established facts --
252
726798
5581
gerçekler, icat edilmiş gerçekler ile
12:12
and lies
253
732403
1757
yalanlar arasındaki farkın
12:14
to be flattened.
254
734184
1398
kapatılmasına imkan tanıyor.
12:16
Third of all:
255
736810
1510
Üçüncüsü ise:
12:18
extremism.
256
738344
1471
Aşırıcılık.
12:20
You may not see Ku Klux Klan robes,
257
740807
3577
Belki Ku Klux Klan kıyafetleri görmüyorsunuz
12:24
you may not see burning crosses,
258
744408
2071
belki alevli haçlar görmüyorsunuz,
12:26
you may not even hear outright white supremacist language.
259
746503
4319
belki doğrudan beyaz ırkın üstünlüğünü savunan söylemleri işitmiyorsunuz.
12:30
It may go by names: "alt-right," "National Front" -- pick your names.
260
750846
4906
"Alt-right", "Ulusal Cephe" gibi isimler olabilir. Birisini seçin.
12:35
But underneath, it's that same extremism that I found in Holocaust denial
261
755776
5835
Tüm bunların altında, Holokost inkarında gördüğüm aynı aşırıcılık
12:41
parading as rational discourse.
262
761635
3394
bir mantık silsilesi içerisinde arzı endam ediyor.
12:46
We live in an age where truth is on the defensive.
263
766954
5217
Hakikatin savunmada olduğu bir zamanda yaşıyoruz.
12:52
I'm reminded of a New Yorker cartoon.
264
772195
2484
Bir New Yorker karikatürünün bana hatırlattığı gibi.
12:54
A quiz show recently appeared in "The New Yorker"
265
774703
2520
The New Yorker'da yayınlanan bir bilgi yarışmasında
12:57
where the host of the quiz show is saying to one of the contestants,
266
777247
3222
sunucu yarışmacılardan birisine
13:00
"Yes, ma'am, you had the right answer.
267
780493
2309
"Evet hanımefendi, doğru cevabı bildiniz. Fakat,
13:02
But your opponent yelled more loudly than you did,
268
782826
2493
Karşınızdakinin sesi sizden yüksek çıktığından
13:05
so he gets the point."
269
785343
1525
puanları o alıyor." diyor.
13:08
What can we do?
270
788048
1507
Peki ne yapabiliriz?
13:10
First of all,
271
790377
1377
Her şeyden önce,
13:11
we cannot be beguiled by rational appearances.
272
791778
5431
Mantıklı gözüken şeylerin bizi yanlış yönlendirmesine müsaade etmemeliyiz.
13:17
We've got to look underneath,
273
797233
1769
(Söylenenin) arkasına bakmalıyız ki
13:19
and we will find there the extremism.
274
799026
2801
orada aşırıcılığı görebilelim.
13:22
Second of all,
275
802811
1986
İkinci olarak,
13:24
we must understand that truth is not relative.
276
804821
6081
hakikatin kişiden kişiye değişmediğini anlamalıyız.
13:32
Number three,
277
812957
1464
Üçüncüsü,
13:34
we must go on the offensive,
278
814445
3689
hücum eden biz olmalıyız,
13:38
not the defensive.
279
818158
1773
savunma yapan değil.
13:40
When someone makes an outrageous claim,
280
820496
2607
Bir kimse saçma bir iddiada bulununca,
13:43
even though they may hold one of the highest offices in the land,
281
823127
3504
ülkedeki en üst makamı işgal etse bile
13:46
if not the world --
282
826655
2011
dünya da olabilir
13:48
we must say to them,
283
828690
1510
onlara "Kanıtın ne?"
13:50
"Where's the proof?
284
830224
1966
"Kanıtın nerede?" demeliyiz.
13:52
Where's the evidence?"
285
832214
2137
13:54
We must hold their feet to the fire.
286
834375
2927
Sorgulanan onlar olmalı.
13:57
We must not treat it as if their lies are the same as the facts.
287
837326
4606
Yalanlarını gerçekmiş gibi kabul etmemeliyiz.
14:03
And as I said earlier, truth is not relative.
288
843215
3540
Dediğim gibi, gerçek kişiden kişiye değişmez.
14:06
Many of us have grown up in the world of the academy
289
846779
2856
Pek çoğumuz akademik camiada, her şeyin sorgulanabilir
14:09
and enlightened liberal thought,
290
849659
1741
olduğunu öğretildiğimiz yerde
14:11
where we're taught everything is open to debate.
291
851424
2961
yetiştik ve özgürlükçü düşünceyi aydınlattık.
14:14
But that's not the case.
292
854984
2014
Fakat durum bu değil.
14:17
There are certain things that are true.
293
857022
3442
Gerçek olan belli şeyler var.
14:21
There are indisputable facts --
294
861012
3020
Tartışmaya açık olmayan gerçekler var,
14:24
objective truths.
295
864056
1690
nesnel doğrular.
14:26
Galileo taught it to us centuries ago.
296
866339
4817
Galileo bize bunu asırlar önce öğretti.
14:31
Even after being forced to recant by the Vatican
297
871180
4667
Vatikan tarafından, dünyanın güneşin etrafında döndüğü yönündeki
14:35
that the Earth moved around the Sun,
298
875871
2573
fikrini değiştirmeye zorlandıktan sonra bile
14:38
he came out,
299
878468
1154
14:39
and what is he reported to have said?
300
879646
2310
ne dediği söylenir?
14:41
"And yet, it still moves."
301
881980
3822
"Yine de dönmeye devam ediyor."
14:47
The Earth is not flat.
302
887162
2840
Dünya düz değil.
14:50
The climate is changing.
303
890026
2290
İklim değişiyor.
14:53
Elvis is not alive.
304
893207
2268
Elvis hayatta değil.
14:55
(Laughter)
305
895499
1535
(Gülüşmeler)
14:57
(Applause)
306
897058
2316
(Alkış)
14:59
And most importantly,
307
899398
2301
Ve en önemlisi,
15:01
truth and fact are under assault.
308
901723
4649
doğruluk ve gerçekler saldırı altında.
15:07
The job ahead of us,
309
907109
1610
Bizi bekleyen iş,
15:08
the task ahead of us,
310
908743
1203
görev,
15:09
the challenge ahead of us
311
909970
1594
önümüzdeki sınama
15:11
is great.
312
911588
1234
çok büyük.
15:13
The time to fight is short.
313
913567
2637
Mücadeleye vakit az.
15:17
We must act now.
314
917061
2843
Şimdi harekete geçmeliyiz.
15:20
Later will be too late.
315
920749
3245
Daha sonra geç olabilir.
15:24
Thank you very much.
316
924018
1262
Çok teşekkürler.
15:25
(Applause)
317
925304
4046
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7