Why should you read "A Midsummer Night's Dream"? - Iseult Gillespie

Çeviri: Işıl İlkter Gözden geçirme: Tual Şekercigil

Ay ışığında,

a group of youths sneak into the woods,

bir grup genç gizlice ormana girer,

where they take mind-altering substances,

burada kafa yapan birtakım maddeler alır,

switch it up romantically,

karışık ilişkiler yaşar

and brush up against creatures from another dimension.

ve farklı bir boyuttan yaratıklarla karşılaşırlar.

"A Midsummer’s Night’s Dream" sees Shakespeare get psychedelic –

"Bir Yaz Gecesi Rüyası" Shakespeare'in psikedelik yanını gördüğümüz,

and the result is a treat in the theatre and on the page.

hem izlemesi hem de okuması zevkli bir oyun.

First performed in the 1590's,

İlk olarak 1590'larda sahnelenen bu oyun,

this play is one of Shakespeare’s friskiest works,

Shakespeare'in en hareketli eserlerinden biri;

filled with trickery, madness and magic.

kandırmacalarla, delilikle ve sihirle dolu.

Set over the course of one night,

Tüm oyun bir gecede,

Midsummer progresses at a rollicking pace.

Yaz Dönümü'nün şamatalı temposunda ilerliyor.

The plot is structured around patterns of collision and dissolution,

Birleştirme ve ayırma üzerine kurulu olan olay örgüsünde,

where characters from different worlds are thrown together and torn apart.

farklı dünyalardan karakterler bir araya getirilip ayrılıyorlar.

Shakespeare uses these patterns to mock the characters’ self-obsession

Shakespeare bu olay örgülerini karakterlerin öz takıntılarını alaya almak

and question authority with a comic twist.

ve otoriteyi mizahi bir dille sorgulamak için kullanıyor.

The action is set in Ancient Greece,

Olay Antik Yunan döneminde geçmesine rağmen,

but like many of Shakespeare’s plays it reflects his contemporary concerns.

Shakespeare'in hemen her oyunu gibi döneminin kaygılarını yansıtıyor.

The magical setting of the woods at night

Geceleyin ormanın büyülü ortamının

disrupts the boundaries between separate groups, with bizarre results.

farklı grupların arasındaki sınırları bulandırması tuhaf sonuçlar doğurur.

Here, the bard plays with the rigid class system of his own time,

Burada Ozan, kendi dönemindeki kalıplaşmış sınıf ayrılıklarına atfen,

taking three distinct groups and turning their society upside-down

karakterleri üç ayrı sosyal gruptan seçip toplum algılarını alt üst ederek,

in a world where no mortal is in control.

hiçbir faninin üstün olmadığı bir dünya kuruyor.

The play opens with young Hermia

Oyun, genç Hermia'nın,

raging at her father Egeus and Theseus, the King of Athens,

sevgilisi Lysander'la evlenmesini yasaklayan

who have forbidden her to marry her lover Lysander.

babası Egeus ve Atina Kralı Theseus'a esip gürlemesiyle başlıyor.

Hermia has no interest in her father's choice for her of Demetrius –

Babasının seçtiği damat adayı Demetrius'a karşı Hermia'nın hiç ilgisi olmasa da,

but her best friend Helena definitely does.

Hermia'nın en iyi arkadaşı Helena için durum tam tersi.

Furious at their elders, Hermia and Lysander elope under cover of darkness,

Büyüklerine sinirlenen Hermia ve Lysander, gecenin karanlığına sığınarak kaçıyorlar;

with Demetrius in hot pursuit.

ancak Demetrius sıcak takibe alıyor.

This is further complicated by Helena’s decision

Helena'nın Demetrius'un kalbini kazanma umuduyla

to follow them all into the woods, in the hope of winning Demetrius’ heart.

ormanda hepsini takip etmeye karar vermesiyle durum daha da karmaşıklaşıyor.

At this point, the woods are getting crowded,

Bu noktada, orman kalabalık olmaya başlıyor;

as the lovers are sharing the space with a group of “rude mechanicals”—

âşıklar, sarhoş bir hâlde Nick Bottom'un yönettiği bir oyunu prova eden

a troupe of workers drunkenly rehearsing a play, led by the jovial Nick Bottom.

bir grup işçiyle aynı yeri paylaşmak zorunda kalıyorlar.

Unbeknownst to them, the humans have entered into the world of the fairies.

Her şeyden habersiz hâlde, insanlar periler âlemine giriyorlar.

Despite their magical splendor, Oberon and Titania,

Büyülü görkemlerine karşın, perilerin kral ve kraliçesi

the king and queen of the fairies, have their own romantic problems.

Oberon ve Titania'nın kendi duygusal sorunları var.

Furious at his inability to control Titania, the jealous Oberon

Titania'yı kontrol edemediği için sinirli olan kıskanç Oberon,

commands the trickster Puck to squeeze the juice of a magical flower over her eyes.

düzenbaz Puck'a Titania'nın gözüne sihirli bir çiçeğin suyunu sıkmasını emreder.

When she wakes up, she’ll fall in love with the first thing she sees.

Böylece Titania, uyandığında gördüğü ilk şeye âşık olacaktır.

On his mission,

Göreve çıkan Puck,

Puck gleefully sprinkles the juice over the eyes of the napping Demetrius

neşeli bir şekilde suyu uyuyan Demetrius ve Lysender'ın gözlerine damlatır

and Lysander, and transforms Bottom’s head into that of a donkey for good measure.

ve Bottom'ın kafasını da eşek kafasına çevirir.

As eyes flicker open,

Gözler açılırken, geceyi

a night of chaos commences that includes broken hearts, mistaken identity,

kırık kalpler, kimlik karışıklıkları ve birtakım dönüşümler içeren

and transformations.

bir kaos ele geçirir.

Out of all the characters, Bottom probably fares the best –

Karakterlerden muhtemelen en iyi durumda olanıdır Bottom;

when the bewitched Titania lays eyes on him,

gözleri büyülenmiş Titania onu görür görmez,

she calls on her fairies to lavish him with wine and treasures

Bottom'u şarap ve hediyelere boğmaları için perilerini çağırır

and sweeps the transfigured donkeyman off his feet:

ve eşekadamın ayaklarını yerden keser.

“pluck the wings from painted butterflies/

"Yolun en renkli kelebeklerin kanatlarını/

To fan the moonbeams from his sleeping eyes.

Yelpaze yapın ki sakının ay ışığından uykulu gözlerini.

Nod to him, elves, and do him courtesies.”

Eğilin, ey periler, selam verin ona."

While magic is the catalyst to the action,

Sihir olayları hızlandıradururken,

the play reflects the real drama of the things we do for love –

oyun, aşk adına yaptığımız şeylerin gerçek dramına

and the nonsensical behavior of the people under its spell.

ve âşıkken yapılan anlamsız davranışlara ayna tutuyor.

The moon overlooks the action “like a silver bow,”

"Gümüş bir yay" gibi duran Ay, olan biteni tepeden izliyor.

signifying erratic behavior, the dark side of love,

Düzensiz davranışları, aşkın karanlık yüzünü ve sıradan

and the bewitching allure of a world where the usual rules don’t apply.

kuralların geçmediği bir dünyanın büyüleyici cazibesini temsil ediyor.

Although the characters eventually come to their senses,

Sonunda karakterler kendilerine gelse de,

"A Midsummer Night's Dream" raises the question

"Bir Yaz Gecesi Rüyası" kendi hayatlarımızın üzerinde

of how much agency we have over our own daily lives.

ne kadar kontrol sahibi olduğumuzu sorguluyor.

But it’s not the more realistically rendered lovers, rulers or workers

Ancak daha gerçekçi tasvir edilen âşıklar, hükümdarlar ya da işçiler

who have the last word,

son sözü söyleyenler değil.

but the impish Puck who queries whether we can ever truly trust what we see:

Aksine söz, bize şahit olduğumuz olayların gerçekliğini sorgulatan haylaz Puck'a ait:

If we shadows have offended,

Biz gölgeler, kusur işlediysek eğer,

Think but this and all is mended:

Şöyle düşünün ve hoş görün bizi;

That you have but slumbered here

Buracıkta uyuyakaldınız,

While these visions did appear.

bu hayaller görünürken size.

And in so doing,

Bu şekilde, Puck, bize

he evokes the effect of entering into the magical world of great theatre

hayal ile gerçeğin arasındaki sınırla oynayan muhteşem tiyatronun

that plays with the boundary between illusion and reality –

sihirli dünyasına girmişiz izlenimini veriyor

and dramatizes the possibility that life is but a dream.

ve hayatın sadece bir rüyadan ibaret olma olasılığını sahneliyor.