The hidden life of Rosa Parks - Riché D. Richardson

Çeviri: Nihal Aksakal Gözden geçirme: Miraç Şendil

In 1944, 11 years before her fateful decision on a Montgomery Bus,

Montgomery Otobüsü hakkındaki kader değiştiren karardan 11 yıl önce,

Rosa Parks was investigating a vicious crime.

1944'te Rosa Parks, kötü bir suçu araştırıyordu.

As an emissary for the National Association

Siyahi İnsanların Gelişmesi için

for the Advancement of Colored People,

Ulusal Birlik'in elçisi olarak,

she had traveled to rural Alabama to meet with Recy Taylor,

altı beyaz adamın cinsel saldırısına uğramış genç bir kadın olan

a young woman who had been sexually assaulted by six white men.

Recy Taylor ile görüşmek üzere Alabama'nın kırsalına seyahat etmişti.

It would be difficult enough to convince an Alabama court

Alabama mahkemesini bu adamlardan birinin bile

that even one of these men was guilty,

suçlu olduğuna ikna etmek yeterince zor olurdu,

but Rosa was undeterred.

ama Rosa kararlıydı.

She formed a committee to defend Recy in court,

Recy'yi mahkemede savunmak için bir komite kurdu,

flooding the media with testimony

Güneyde medya tanıklık ederken

and sparking protests throughout the South.

eylemler yaptı.

When a jury failed to indict the attackers,

Bir jüri saldırganları itham edemediğinde

Parks demanded the governor assemble a new grand jury.

Parks validen yeni bir büyük jüri kurmasını istedi.

She wrote, “I know that you will not fail to let the people of Alabama know

“Alabama halkının tüm vatandaşlarımız için eşit adalet olduğunu

that there is equal justice for all of our citizens.”

anlamalarını sağlayacağınızı biliyorum” dedi.

Throughout her life, Parks repeatedly challenged racial violence

Parks hayatı boyunca tekrar tekrar ırksal şiddete

and the prejudiced systems protecting its perpetrators.

ve faillerini koruyan önyargılı sistemlere meydan okudu.

But this work came at an enormous risk—

Ancak bu çalışma çok büyük bir riskle geldi

and a personal price.

ve kişisel bir bedeli vardı.

Born in 1913, Rosa was raised by her mother and grandparents in rural Alabama.

1913 doğumlu Rosa'yı, annesi ve onun ailesi Alabama kırsalında yetiştirildi.

But outside this loving home, the fear of racial violence cast a long shadow.

Fakat bu sevgi dolu evin dışında, ırksal şiddet korkusu uzun bir gölge düşürdü.

The Ku Klux Klan frequently drove past their home,

Ku Klux Klan'ı sık sık evlerinin önünden geçti

and Jim Crow laws segregated public spaces.

ve Jim Crow yasaları kamusal alanları ayırdı.

At 19 she settled in Montgomery and married Raymond Parks,

19 yaşında Montgomery'ye yerleşti ve ırkçı adaletsizlikte artan

a barber who shared her growing fury at racial injustice.

öfkesini paylaşan bir berber olan Raymond Parks ile evlendi.

He was involved with the local chapter of the NAACP;

SİGUB'un yerel bölümüne katıldı;

a role many avoided for fear of persecution.

bu birçok kişinin zulüm korkusundan kaçındığı bir roldü.

At first Raymond was eager to keep Rosa safe

İlk başta Raymond, Rosa'yı aktivizmin

from the potential dangers of activism.

potansiyel tehlikelerinden korumaya çaıştı.

But as she grew more incensed at the limitations imposed on African Americans,

Ancak Afrikalı Amerikalılara getirilen sınırlamalar yoğunlaştıkça

she could no longer stand by.

daha fazla seyirci kalamadı.

When she officially joined the NAACP in 1943,

1943'te SİGUB'a resmen katıldığında

Parks and Johnnie Rebecca Carr were the only women in the Montgomery chapter.

Parks ve Johnnie Rebecca Carr, Montgomery şubesindeki tek kadınlardı.

She began keeping minutes for their meetings,

Toplantıları için dakikalar tutmaya başladı

and soon found herself elected secretary of the chapter—

ve kısa süre sonra şubenin sekreteri oldu-

formally beginning her secret double life.

resmen gizli çifte hayatına başladı.

By day, Rosa worked as a seamstress to support her mother and husband.

Rosa, annesini ve kocasını desteklemek için gündüzleri bir terzi olarak çalıştı.

By night, she researched and documented numerous civil rights cases,

Geceleri, yerel politika anlaşmazlığından yüksek profilli cinayet davalarına

from local policy disputes to high-profile murder cases and hate crimes.

ve nefret suçlarına kadar çok sayıda sivil hak vakasını araştırdı ve belgeledi.

As secretary, she prepared public responses

Sekreter olarak, Montgomery şubesi adına, Afrikalı Amerikalılara karşı

on behalf of the Montgomery chapter, battling the harsh sentencing,

sıkça kullanılan sert cezalar, yanlış suçlama ve karalama kampanyalarıyla

false accusation and smear campaigns frequently used against African Americans.

mücadele ederek halkın tepkilerine hazırlandı.

In addition to her legal work, Parks was a brilliant local strategist.

Yasal çalışmalarına ek olarak, Parks parlak bir yerel stratejistti.

As advisor to the NAACP youth group council,

SİGUB gençlik grubu konseyinin danışmanı olarak,

she helped young people navigate segregated systems

gençlerin seçmen kaydı ve sadece beyaz kütüphaneleri de

including voter registration and whites-only libraries.

dahil olmak üzere ayrılmış yerlerde gezinmelerine yardımcı oldu.

Through the cover of the NAACP,

SİGUB'un korumasıyla Parks,

Parks strived to bring clandestine civil rights activities into the open.

gizli sivil haklar faaliyetlerini açığa çıkarmaya çalıştı.

She advocated for civil disobedience training

Sivil itaatsizlik eğitimini savundu

and spoke out against racial violence, particularly the murder of Emmet Till.

ve ırksal şiddete, özellikle Emmet Till'in öldürülmesine karşı konuştu.

In 1955, her refusal to move to the back of a segregated bus

1955'te ayrılmış bir otobüsün arkasına geçmeyi reddetmesi,

helped ignite the grassroots movement she had hoped for.

umduğu taban hareketini başlatmaya yardımcı oldu.

Parks was arrested and jailed for her one-woman protest,

Parks, yerel eylemciler tarafından ziyaret edildiği

where she was visited by local activists.

tek kişilik protestosu nedeniyle tutuklandı ve hapse girdi.

Together they planned a twenty-four hour bus boycott.

Birlikte yirmi dört saatlik bir otobüs eylemi planladılar.

It lasted for three hundred and eighty-one days.

Üç yüz seksen bir gün sürdü.

Park’s simple act had transformed nascent civil rights activism

Park’ın basit eylemi, yeni ortaya çıkan sivil haklar aktivizmini

into a national movement.

ulusal bir harekete dönüştürmüştü.

In 1956, the boycott ended when the Supreme Court

1956'da eylem, Yüksek Mahkemenin toplu taşımacılığın

ruled in favor of desegregating public transport.

kötüye kullanılmasına karar verdiğinde sona erdi.

But this victory for the movement had come at a great cost.

Ancak bu hareket zaferinin büyük bir bedeli vardı.

Rosa had been receiving vicious death threats throughout the campaign,

Rosa, kampanya boyunca şiddetli ölüm tehditleri alıyordu

and was unable to find work in Montgomery because of her political reputation.

ve siyasi itibarı nedeniyle Montgomery'de iş bulamadı.

In 1957, she moved to Detroit to continue working as a seamstress,

1957'de, gelişen sivil haklar kampanyalarını desteklemek için

until being hired by Congressman John Conyers

milletvekili John Conyers tarafından işe alınana kadar

to help support his burgeoning civil rights campaigns.

terzi olarak çalışmaya devam etmek için Detroit'e taşındı.

Ever vigilant in the fight against racial inequality,

Irk eşitsizliğiyle mücadelede tetikte olan Parks,

Parks remained active for the next 40 years.

sonraki 40 yıl boyunca aktif kaldı.

She wrote several books,

Birkaç kitap yazdı,

traveled across the country giving talks to support other activists,

ülke çapında seyahat ederek diğer aktivistleri desteklemek için

and established an institute for the education of young people

görüşmeler yaptı ve ölen kocasının anısına

in her late husband’s memory.

gençlerin eğitimi için bir enstitü kurdu.

Today, Rosa Parks is remembered as a radical spirit

Bugün Rosa Parks, en güçlü insanlara

ve politikalara karşı çıkan radikal bir ruh olarak hatırlanıyor.

who railed against the most powerful people and policies.

Her call to action continues to resound:

Harekete geçme çağrısı yankılanmaya devam ediyor:

“knowing what must be done does away with fear.”

“ne yapılması gerektiğini bilmek korkudan uzaklaşıyor.”