A year in the life of one of Earth's weirdest animals - Gilad Bino

1,297,206 views ・ 2021-07-27

TED-Ed


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ebrar Batmaz Gözden geçirme: Gözde Alpçetin
00:10
Waddling along the parched Australian earth,
0
10038
2583
Avustralya’nın kavrulan topraklarında
00:12
this female platypus is searching for fresh water.
1
12621
3375
paytak paytak yürüyen bu dişi ornitorenk tatlı su arıyor.
00:16
Over the past year, a severe drought turned rivers and streams
2
16621
4375
Önceki yıl, şiddetli kuraklık nehirleri ve akarsuları bataklığa çevirdi.
00:20
to mere trickles.
3
20996
1333
00:22
She barely survived and was unable to reproduce.
4
22413
3750
O, zar zor hayatta kalabildi ve üreyemedi.
00:26
Could the next year bring a change in luck?
5
26413
2708
Acaba gelecek sene ona şans getirebilir miydi?
00:30
It's autumn and fat raindrops finally come spilling from the sky.
6
30454
4375
Sonbahar gelir ve iri yağmur damlaları sonunda gökyüzünden düşer.
00:35
Within days, the platypus finds a river and begins to hunt.
7
35537
4000
Günler içerisinde, ornitorenk bir nehir bulur ve avlanmaya başlar.
00:39
Her webbed feet propel her along
8
39537
2542
Perdeli ayakları onu yürütür
00:42
and her waterproof coat traps heat close to her body.
9
42079
3500
ve su geçirmez postu, ısıyı vücuduna hapseder.
00:45
Underwater, she senses her surroundings with her duck-like bill,
10
45912
4584
Su altında, ördeksi gagasındaki
00:50
which is fitted with about 40,000 electroreceptors.
11
50496
3833
40.000 duyu reseptörüyle çevresindekileri algılar.
00:54
This allows her to detect the minuscule electrical signals
12
54746
3625
Bu, hayalet karidesin sinir ve kaslarından gelen
00:58
coming from a glass shrimp’s nerves and muscles.
13
58371
3083
küçücük elektrik sinyallerini algılamasını sağlar.
01:01
She makes it a quick meal.
14
61787
1917
Onu çabucak yer.
01:04
And once she clambers back on land to construct a burrow,
15
64121
3542
Oyuk açmak için karaya geri tırmandığı zaman,
01:07
she waddles in a lizard-like posture,
16
67663
2916
kertenkele gibi bir duruşla paytak paytak yürür
01:10
her limbs moving horizontally to her spine.
17
70579
3167
ve uzuvları omurgasına doğru yatay olarak hareket eder.
01:14
The platypus has many quirks.
18
74954
2375
Ornitorenkin bir sürü gariplikleri vardır.
01:17
As a monotreme, she's part of the most ancient lineage of mammals alive today.
19
77579
5084
Tek deliklilerden olup günümüzde yaşayan antik memeliler ailesinin bir parçasıdır.
01:22
Consequently, she has a curious mix of mammalian, avian, and reptilian features,
20
82954
6042
Haliyle genomuna yansımış olan memeli, kuş ve sürüngen özelliklerinin
01:28
which is reflected in her genome.
21
88996
2292
ilginç bir karışımına sahiptir.
01:31
For instance, mammals usually have one pair of chromosomes that determine sex.
22
91621
5375
Örneğin, memelilerde genellikle cinsiyeti belirten bir çift kromozom bulunur.
01:36
But the platypus has five, which more closely resemble a bird’s.
23
96996
4875
Fakat ornitorenkte bir kuşunkini andıran beş çift bulunur.
01:42
Let's hope she gets to put them to use.
24
102246
2417
Umalım ki bunları kullanabilsin.
01:45
She regains her strength and, as winter turns to spring,
25
105788
3916
Gücünü yeniden toplar ve kıştan ilkbahara geçildiğinde
01:49
it’s time to mate.
26
109704
1500
çiftleşme zamanı gelir.
01:51
However, she can’t raise her young here.
27
111579
2667
Ama yavrusunu burada yetiştiremez.
01:54
The surrounding land has begun to be deforested,
28
114579
2917
Çevresindeki kara ormansızlaşmaya başlar
01:57
causing the riverbank to erode.
29
117496
2000
ve bu da nehir kenarını aşındırır.
01:59
Instead, she journeys upstream
30
119829
2625
Onun yerine, ırmağın yukarısına doğru yola çıkar
02:02
and settles in a clear, deep pool sheltered by a river red gum tree.
31
122454
5167
ve bir okaliptüs ağacının koruduğu temiz ve derin göleti mesken tutar.
02:08
Suddenly, a rustle flushes birds from the undergrowth and a fox appears.
32
128204
5292
Aniden bir hışırtı, kuşları çalılıklardan uçurur ve bir tilki belirir.
02:13
These predators have threatened platypuses
33
133913
2416
Bu avcılar, ornitorenklere 1855 yılında
02:16
ever since they were introduced to Australia by white settlers in 1855.
34
136329
5167
Avustralya’ya beyaz yerleşimciler tarafından getirildiklerinden beri
tehlike yaratmışlardır.
02:21
The fox doesn’t see her this time, but the platypus will need to stay alert.
35
141871
5250
Tilki bu sefer onu görmez fakat ornitorenk tetikte beklemelidir.
02:27
Two males also occupy this area and, soon enough,
36
147621
4000
Aynı zamanda bu alanda iki erkek vardır
ve çok geçmeden onun ilgisini çekebilmek için yarışmaya başlarlar.
02:31
they begin competing for her affections.
37
151621
2542
02:34
Each has spurs on its hind legs containing a potent snake-like venom.
38
154579
5042
Her birinin arka ayaklarında, yılan gibi zehirli olan mahmuzlar vardır.
02:40
One male fights the other off and courts the female over several weeks,
39
160121
4667
Bir erkek diğerini defeder ve birkaç hafta dişisinin yanında yüzerek
02:44
swimming alongside her, and occasionally biting her tail.
40
164788
3791
ara sıra kuyruğunu ısırarak kur yapar.
02:49
Eventually, she reciprocates,
41
169538
1916
Er geç karşılık verir
02:51
and they swim around in circles before doing the deed.
42
171454
3459
ve çiftleşmeden önce halka halinde yüzerler.
02:55
The male platypus has a penis with eccentric features
43
175204
3667
Erkek ornitorenkin iki başlı ve döllenmeye yardımcı olan
02:58
like two heads and spines that aid and fertilization.
44
178871
3458
dikenli bir penisi vardır.
03:02
Over the following week, the female constructs an extensive burrow
45
182913
4291
Sonraki haftada, dişi olan geniş bir oyuk açar
03:07
furnished with a cozy nest.
46
187204
2209
ve oraya sıcak bir yuva yapar.
03:09
She plugs up the tunnels leading in,
47
189621
2167
Yuvaya giden tünelleri tıkayarak
03:11
making them appear as dead ends to potential predators.
48
191788
3333
olası yırtıcılar için çıkmaz gibi görünmelerini sağlar.
03:15
Then, much like a reptile or bird, she lays eggs from her cloaca,
49
195371
5375
Sonra aynı bir sürüngen veya kuş gibi
hem üreme hem de boşaltım için kullanılan kloakından yumurtalarını bırakır.
03:20
a single opening that's used for both reproduction and excretion.
50
200954
4625
03:26
She incubates her eggs, and as the river red gum tree blooms,
51
206163
4750
Kuluçkaya yatar
ve okaliptüs ağacı çiçek açmaya başladığında,
03:30
her offspring hatch.
52
210913
1916
yavruları yumurtadan çıkar.
03:33
Like other mammals, she feeds them milk.
53
213413
2583
Diğer memeliler gibi onları sütle besler.
03:36
But unlike other mammals, she has no nipples.
54
216288
3416
Fakat diğer memelilerin aksine, meme uçları yoktur.
03:39
Instead, her milk oozes from mammary glands onto her belly,
55
219704
4459
Onun yerine sütü meme bezlerinden karnına doğru sızar,
03:44
where her babies slurp it up.
56
224371
1833
yavruları da oradan beslenir.
03:46
This pooled milk invites bacteria,
57
226913
2583
Biriken süt bakterilere neden olur
03:49
but the platypus also produces potent antibacterial proteins,
58
229496
4625
ama ornitorenk aynı zamanda etkili antibakteriyel proteinler üretir
03:54
ensuring her newborns are safe.
59
234413
2541
ve böylelikle yenidoğanları güvende olur.
03:57
She continues nursing them for four months—
60
237746
2750
Dört ay boyunca avlanarak, tilkiyi savuşturarak
04:00
hunting, evading the fox, and repairing her burrow all the while.
61
240496
4417
ve sürekli oyuğu onararak onlara bakmaya devam eder.
04:05
By the time her young are ready to make their debut,
62
245496
3042
Yavrular yuvadan çıkmaya hazır olduğunda
04:08
the summer is waning.
63
248538
1458
yaz bitiyordur.
04:10
One evening, after the female platypus returns from hunting,
64
250788
3708
Bir akşam dişi ornitorenk avlanmadan geri döndüğünde,
04:14
she finds that one nestling has already struck off on its own.
65
254496
4458
bir yavrusunun kendi kendine dışarı çıktığını fark eder.
04:19
A few days later, the other also leaves the borough.
66
259788
3500
Birkaç gün sonra, diğeri de yuvadan çıkar.
04:24
Soon, her young are living completely independently.
67
264163
3875
Yakında, yavruları tamamen bağımsız yaşamaya başlar.
04:28
And eventually they’ll leave this part of the river to make homes of their own.
68
268454
5042
Sonunda kendi yuvalarını yapabilmek için ırmağın bu tarafından ayrılırlar.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7