This virtual lab will revolutionize science class | Michael Bodekaer

Çeviri: Anil Ustundag Gözden geçirme: Sancak Gülgen

Today, I am going to show you

Bugün size bu tabletin

how this tablet and this virtual-reality headset that I'm wearing

ve giydiğim bu sanal gerçeklik başlığının

are going to completely revolutionize science education.

bilim eğitimini nasıl kökten değiştireceğini göstereceğim.

And I'm also going to show you

Ayrıca herhangi bir bilim öğretmenini

how it can make any science teacher more than twice as effective.

nasıl iki kişilik çalıştıracağını göstereceğim.

But before I show you how all of this is possible,

Ancak bunların hepsinin nasıl mümkün olduğunu göstermeden önce,

let's talk briefly about why improving the quality of science education

kısaca bilim eğitimi kalitesini geliştirmenin

is so vitally important.

neden hayati derecede önemli olduğunu konuşalım.

If you think about it,

Bunun üzerine düşünürseniz,

the world is growing incredibly fast.

dünya inanılmaz bir hızda büyüyor.

And with that growth comes a whole list of growing challenges,

Bununla birlikte, büyüme artan zorlukların bütün bir listesi hâlinde geliyor,

challenges such as dealing with global warming,

küresel ısınmayla mücadele,

açlığa çözüm üretme, su kıtlığı

solving starvation and water shortages

and curing diseases,

ve hastalıkları tedavi etmek gibi,

to name just a few.

birkaçını saymak gerekirse.

And who, exactly, is going to help us solve all of these great challenges?

Bütün bu büyük zorlukları çözmemizde tam olarak bize kim yardım edecek?

Well, to a very last degree, it is these young students.

Peki, çok büyük oranda, bu genç öğrenciler olacak.

This is the next generation of young, bright scientists.

Onlar sıradaki genç nesiller, aydın bilimciler.

And in many ways, we all rely on them

Birçok açıdan, önümüzdeki tüm büyük sorunları

for coming up with new, great innovations

çözmemizde bize yardım etmek için

to help us solve all these challenges ahead of us.

yeni, harika yenilikler üreteceklerine hepimiz güveniyoruz.

And so a couple of years back,

Birkaç yıl önce,

my cofounder and I were teaching university students just like these,

kurucu ortağım ve ben üniversitelilere ders veriyorduk, aynı bunlar gibi,

only the students we were teaching looked a little bit more like this here.

sadece bizim ders verdiğimiz öğrenciler daha çok böyle görünüyordu.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

And yes, this is really the reality out there

Evet, bu tamamen

in way too many universities around the world:

dünyadaki birçok üniversitedeki gerçeklik:

students that are bored, disengaged

Sıkılmış, kopmuş

and sometimes not even sure why they're learning about a topic

ve bazen bu konuyu neden öğrenmeye çalıştığından

daha en başından emin olmayan öğrenciler.

in the first place.

So we started looking around for new, innovative teaching methods,

Yeni, inovatif öğretim yöntemleri aramaya başladık.

but what we found was quite disappointing.

Ancak bulduğumuz şey oldukça hayal kırıcıydı.

We saw that books were being turned into e-books,

Şunu gördük ki; kitaplar e-kitap’a,

blackboards were being turned into YouTube videos

yazı tahtaları Youtube videolarına

and lecture hall monologues were being turned into MOOCs --

ve amfi konuşmaları ise kitlesel açık çevrimiçi kurslara,

massive online open courses.

MOOC’lara dönüşüyordu.

And if you think about it,

Düşünecek olursanız,

all we're really doing here is taking the same content

burada gerçekten yaptığımız her şey

and the same format,

aynı içeriği ve formatı almak

and bringing it out to more students --

ve birçok öğrencinin kullanımına sunmak,

which is great, don't get me wrong, that is really great --

harika bir şey, yanlış anlamayın, bu gerçekten harika.

but the teaching method is still more or less the same,

Ancak öğretim metodu hâlâ aynı sayılır,

no real innovation there.

gerçek bir yenilik yok.

So we started looking elsewhere.

Başka yerlere bakmaya başladık.

What we found was that flight simulators had been proven over and over again

Bulduğumuz şey, uçuş simülatörleri gerçek,

to be far more effective

uçuş anındaki eğitim ile birleşik hâlde kullanıldığında,

when used in combination with real, in-flight training to train the pilots.

pilotları eğitmede çok daha etkili olduğu, tekrar tekrar kanıtlandı.

And so we thought to ourselves:

Kendi kendimize düşündük:

Why not just apply that to science?

Neden bilime uygulanmasın?

Why not build a virtual laboratory simulator?

Neden sanal laboratuvar simülatörü yapılmasın?

Well, we did it.

Pekâlâ, yaptık.

We basically set out to create

Tam temsilî, birebir

a fully simulated, one-to-one, virtual reality laboratory simulator,

sanal gerçeklik laboratuvarı simülatörü oluşturmaya başladık,

where the students could perform experiments

öğrencilerin matematiksel denklemlerle

with mathematical equations

gerçek laboratuvarda olanları taklit ettikleri

that would simulate what would happen in a real-world lab.

deneyler yapabilecekleri bir simülatör.

But not just simple simulations --

Sadece basit simülatörler değil,

we would also create advanced simulations

modern kanser araştırmalarını bu öğrencilerin imkânına sunmak için

with top universities like MIT,

MIT gibi en iyi üniversitelerle birlikte

to bring out cutting-edge cancer research to these students.

aynı zamanda gelişmiş simülatörler de yapabilirdik.

And suddenly, the universities could save millions of dollars

Öğrencilerin gerçek laboratuvarlara gitmeden önce

by letting the students perform virtual experiments

sanal deneyler yapmasını sağlayarak

before they go into the real laboratory.

bu üniversiteler birdenbire milyon dolarlarını kurtarabildiler.

And not only that; now, they could also understand --

Bununla kalmayıp

üstelik moleküler seviyedeki makinelerde bile

even on a molecular level inside the machine --

makinelere ne olduğunu anlayabildiler.

what is happening to the machines.

And then they could suddenly perform

Sonra birden laboratuvarda

dangerous experiments in the labs as well.

tehlikeli deneyler dahi yapabildiler.

For instance also here,

Mesela buradaki

learning about salmonella bacteria, which is an important topic

önemli bir konu olan salmonella bakterilerini öğrenirken,

that many schools cannot teach for good safety reasons.

haklı güvenlik sebeplerinden dolayı birçok okulun öğretemediği bakteriler.

And we, of course, quiz the students

Öğrencileri elbette test ediyoruz

and then give the teachers a full dashboard,

ve öğretmenlere eksiksiz gösterge tablosu veriyoruz.

so they fully understand where the students are at.

Böylece öğrencilerin seviyelerini öğrenebiliyorlar.

But we didn't stop there,

Ancak burada durmadık

because we had seen just how important meaning is

çünkü öğrencilerin sınıftaki katılımları için

for the students' engagement in the class.

sadece ne kadar anlamı olduğunu gördük.

So we brought in game designers

Bu nedenle eğlenceli ve çekici hikâyeler için

to create fun and engaging stories.

oyun tasarımcılarını işe aldık.

For instance, here in this case,

Mesela bu durumda,

where the students have to solve a mysterious CSI murder case

öğrencilerin gizemli CSI cinayet davasını

temel bilim yeteneklerini kullanarak çözmek zorunda oldukları bir vaka.

using their core science skills.

And the feedback we got when we launched all of this

Hepsini başlattığımızda aldığımız geri dönüşler

was quite overwhelmingly positive.

ezici çoğunlukla epey pozitifti.

Here we have 300 students,

Burada 300 öğrencimiz var,

all passionately solving CSI murder cases

hepsi temel bilim yeteneklerini öğrenerek

while learning core science skills.

tutkuyla CSI cinayet davasını çözerken.

And what I love the most about this

Bunun hakkında en çok hoşlandığım şey ise

is really when the students come up to me sometimes afterwards,

gerçekten öğrencilerin sonrasında bana geldikleri an,

all surprised and a little confused,

hepsi şaşırmış ve kafaları karışmış,

and say, "I just spent two hours in this virtual lab,

ve şöyle derler,

"Bu sanal laboratuvarda sadece iki saat harcadım

and ... and I didn't check Facebook."

ve ... ve Facebook’a bakmadım."

(Laughter)

(Gülüşmeler)

That's how engaging and immersive this really is for the students.

İşte bu kadar çekici ve sürükleyici, bu gerçekten öğrenciler için.

And so, to investigate whether this really worked,

Gerçekten çalışıp çalışmadığını araştırmak için bir öğrenme psikoloğu

a learning psychologist did a study with 160 students --

Stanford Üniversitesi ve Danimarka Teknik Üniversitesi’ndeki

that was from Stanford University and Technical University of Denmark.

160 öğrenciyle birlikte bir çalışma yaptı.

And what they did is split the students into two groups.

Yaptıkları şey öğrencileri iki gruba bölmekti.

One group would only use the virtual laboratory simulations,

Bir grup sadece sanal laboratuvar simülatörünü,

the other group would only use traditional teaching methods,

diğer grup ise sadece geleneksel öğretim yöntemlerini kullanacaktı

and they had the same amount of time.

ve iki grup da aynı zamana sahipti.

Then, interestingly,

İlginçtir ki,

they gave the students a test before and after the experiment,

öğrencilere deneyden önce ve sonra birer test verdiler.

so they could clearly measure the learning impact of the students.

Böylece öğrencilerin öğrenmelerine etkisini açıkça ölçebileceklerdi.

And what they found

Vardıkları sonuç,

was a surprisingly high 76 percent increase in the learning effectiveness

geleneksel öğretim yöntemleri yerine sanal laboratuvarlar kullanıldığında,

when using virtual laboratories over traditional teaching methods.

öğrenme verimliliğinde şaşırtıcı olarak %76 daha fazla artma olduğuydu.

But even more interestingly,

Hatta daha da ilginç şekilde,

the second part of this study investigated

çalışmanın ikinci kısmı,

what the teacher's impact was on the learning.

öğrenmede öğretmenlerin etkisinin ne olduğunu inceledi.

And what they found

Vardıkları sonuç şuydu;

was that when you combined the virtual laboratories

sanal laboratuvarlarla rehber ve danışman öğretmenleri birleştirdiğinizde,

with teacher-led coaching and mentoring,

then we saw a total 101 percent increase in the learning effectiveness,

öğrenme verimliliğinde tam %101 artış gördük,

which effectively doubles the science teacher's impact

bilim öğretmenlerinin etkisini

harcanan aynı zaman miktarında

with the same amount of time spent.

etkili olarak ikiye katlayan bir artış.

So a couple of months back,

Birkaç ay önce

we started asking ourselves --

kendimize sormaya başladık;

we have a wonderful team now of learning psychologists

öğrenme psikologları, öğretmenleri, bilimcileri ve oyun geliştiricileri olarak

and teachers and scientists and game developers --

mükemmel bir takıma sahibiz

and we started asking ourselves:

ve kendimize sormaya başladık:

How can we keep ourselves to our promise

Eğitimi sürekli yeniden canlandırma

of constantly reimagining education?

sözümüzü nasıl tutarız?

And today, I am really excited to be presenting what we came up with

Ortaya attığımız ve yaratmak için inanılmaz çok çalıştığımız şeyi

and have been working incredibly hard to create.

bugün sunacağımdan dolayı gerçekten heyecanlıyım.

I will explain briefly what this is.

Ne olduğunu kısaca açıklayacağım.

Basically, I take my mobile phone --

İlk olarak telefonumu alıyorum,

most students already have these, smartphones --

birçok öğrenci zaten bu akıllı telefonlara sahip

and I plug it into this virtual-reality headset, a low-cost headset.

ve sanal gerçeklik başlığına takıyorum, düşük maliyetli bir başlık.

And now what I can effectively do is,

Şimdi yapabildiğim şey

I can literally step into this virtual world.

tam olarak sanal dünyaya adım atmak.

We'll have some of you in the audience also get to try this,

Ayrıca dinleyiciler arasında deneyenler de olacak,

because it is really something that you have to try

çünkü ne kadar sürükleyici olduğunu

tam olarak hissetmek için denemeniz gereken bir şey.

to fully feel how immersive it really is.

It literally feels like I just stepped inside this virtual lab.

Abartısız, sanal laboratuvarın içinde gerçekten yürüyormuşum gibi hissettiriyor.

Do you see me up on the screen?

Ekranda beni görüyor musunuz?

Audience: Yes.

Seyirciler: Evet.

Michael Bodekaer: Great! Awesome.

Michael Bodekaer: Harika! Güzel.

So basically, I have just turned my mobile phone

Yani temelde, akıllı telefonumu tam simüle edilmiş,

into a fully simulated, million-dollar Ivy League laboratory

milyon dolarlık seçkin bir üniversite Laboratuvarı’na dönüştürdüm,

with all this amazing equipment that I can interact with.

etkileşim içinde olduğum sadece bu malzemelerle.

I can, for instance, pick up the pipette and do experiments with it.

Mesela bir pipet alabilirim ve onunla bir deney yapabilirim.

I have my E-Ggel, my PCR and -- oh, look there,

Kendi E-Ggel’im ve PCR’ım var.

I have my next-generation sequencing machine,

Oraya bakın, kendi gelecek nesil ardışık makinem var,

and there I even have my electron microscope.

hatta elektron mikroskobu dahi var.

I mean, who's carrying around an electron microscope in their pocket?

Demek istediğim, etrafta cebinde elektron mikroskobu taşıyan kim var?

And here I have my machine,

Burada makinem var,

I can do different experiments on the machine.

üzerinde farklı deneyler yapabilirim.

And over here I have the door,

İşte orada bir kapı var,

I can go into other experiments,

laboratuvarda yapabileceğim

I can perform in the laboratories.

diğer deneylere geçebilirim.

And here, I have my learning tablet.

Burada kendi öğrenme tabletim var.

This is an intelligent tablet

Bu ilgili teoriyi okumamı sağlayan

that allows me to read about relevant theory.

akıllı bir tablet.

As you can see, I can interact with it.

Gördüğünüz gibi onunla etkileşim kurabiliyorum.

I can watch videos and see content that is relevant

Videolar izleyebiliyorum,

to the experiment that I'm performing right now.

yaptığım deneyle ilgili olan içeriği görebiliyorum.

Then over here, I have Marie.

İşte orada Marie var.

She is my teacher -- my lab assistant --

O benim öğretmenim, laboratuvar asistanım

and what she does is guides me through this whole laboratory.

ve işi tüm bu laboratuvar boyunca bana rehberlik etmek.

And very soon,

Yakında ise

the teachers will be able to literally teleport themselves

abartısız, öğretmenler kendilerini içinde bulunduğum bu sanal dünyaya

into this virtual world that I'm in right now

ışınlayabilir hâle gelecekler

and help me, guide me, through this whole experiment.

ve tüm bu deney boyunca bana yardım ve rehberlik edecekler.

And now before I finalize this,

Bunu sonlandırmadan önce,

I want to show you an even cooler thing, I think --

size daha havalı bir şey göstermek istiyorum.

something you cannot even do in real laboratories.

Bence gerçek laboratuvarlarda bile yapamayacağınız bir şey.

This is a PCR machine.

Bu bir PCR makinesi.

I'm now going to start this experiment.

Şimdi deneye başlayacağım.

And what I just did is literally shrunk myself a million times

Yaptığım tek şey, bir molekül boyutu kadar

into the size of a molecule --

kendimi bir milyon kat küçültmek.

and it really feels like it, you have to try this.

Gerçekten öyle hissettiriyor, kesinlikle denemelisiniz.

So now it feels like I'm standing inside the machine

Makinenin içinde duruyormuşum gibi hissettiriyor.

and I'm seeing all the DNA, and I see the molecules.

Bütün DNA’yı ve molekülleri görüyorum.

I see the polymerase and the enzymes and so forth.

Polimerazı, enzimleri ve benzeri şeyleri görüyorum.

And I can see how in this case,

Bu sırada DNA’nın nasıl

DNA is being replicated millions of times,

milyonlarca kez kopyalandığını görebiliyorum,

just like it's happening inside your body right now.

tıpkı şu an vücudumuzda olması gibi.

And I can really feel and understand how all of this works.

Bütün bunların nasıl çalıştığını gerçekten hissediyor ve anlayabiliyorum.

Now, I hope that gives you a little bit of a sense

Umarım bu size yeni öğretme yöntemleri hakkında

of the possibilities in these new teaching methods.

biraz olabilirlik hissi verir.

And I want to also emphasize

Ayrıca vurgulamak istiyorum ki;

that everything you just saw also works on iPads and laptops

gördüğünüz her şey iPad’lerde ve dizüstülerde

başlıklar olmadan da çalışıyor.

without the headsets.

I say that for a very important reason.

Önemli bir gerekçe için söylüyorum bunu.

In order for us to really empower and inspire

Gelecek nesil bilimcilerini güçlendirmek

the next generation of scientists,

ve ilham vermek amacıyla,

we really need teachers to drive the adoption

yeni teknolojilerin sınıflarda benimsenmesini hızlandırmak için

of new technologies in the classroom.

gerçekten öğretmenlere ihtiyacımız var.

And so in many ways,

Birçok yönden,

I believe that the next big, quantum leap in science education

bilim eğitimindeki sıradaki büyük, önemli atılımın

lies no longer with the technology,

artık teknolojide yatmadığına inanıyorum,

but rather with the teachers' decision

ancak bunun yerine öğretmen kararı ile

to push forward and adopt these technologies

sınıflarda bu teknolojilere

dikkat çekmekte ve benimsemekte yatıyor.

inside the classrooms.

And so it is our hope that more universities and schools and teachers

Bizim umudumuz ise daha çok üniversitenin, okulun ve öğretmenin

will collaborate with technology companies

tam potansiyeli fark etmek için

to realize this full potential.

teknoloji firmalarıyla iş birliği yapacak olması.

And so,

Son olarak,

lastly, I'd like to leave you with a little story

bana gerçekten ilham veren küçük bir hikâyeyle

that really inspires me.

size veda etmek istiyorum.

And that is the story of Jack Andraka.

Jack Andraka’nın hikâyesi.

Some of you might already know him.

Bazılarınız onu tanıyor olabilir.

Jack invented a new, groundbreaking low-cost test for pancreatic cancer

Jack pankreas kanserinde yeni, çığır açan düşük maliyetli bir deney icat etti,

at the age 15.

15 yaşındayken.

And when Jack shares his story of how he did this huge breakthrough,

Bu büyük buluşu nasıl yaptığının hikâyesini paylaştığı zaman,

he also explains that one thing almost prevented him

ayrıca bir şeyin onu neredeyse

bu buluşu yapmaktan alıkoyduğunu da açıklıyor.

from making this breakthrough.

And that was that he did not have access to real laboratories,

Bu şey gerçek bir laboratuvara erişim imkânına sahip olmamasıydı,

because he was too inexperienced

çünkü giriş izni için

to be allowed in.

daha çok deneyimsizdi.

Now, imagine if we could bring

Şimdi seçkin üniversitelerin milyon dolarlık sanal laboratuvarlarını

Ivy League, million-dollar virtual laboratories

Jack gibi bütün dünyadaki öğrenciler için

out to all these students just like Jack,

getirebildiğimizi ve onlara en son,

all over the world,

and give them the latest, greatest, most fancy machines you can imagine

en iyi, en lüks makineleri verdiğimizi hayal edin.

that would quite literally make any scientist in here

Bunun gerçekten buradaki herhangi bir bilimciyi

sırf heyecandan hoplatıp zıplatacağını hayal edebilirsiniz.

jump up and down out of pure excitement.

And then imagine how that would empower and inspire

Yeniliğe, dünyayı değiştirmeye hazır olan

a whole new generation of young and bright scientists,

tüm yeni nesil genç ve parlak bilimcileri

ready to innovate and change the world.

bunun nasıl güçlendirdiğini ve ilham verdiğini hayal edin.

Thank you very much.

Çok teşekkürler.

(Applause)

(Alkışlar)