David Gallo: The deep oceans: a ribbon of life

David Gallo - Okyanusun derinliklerindeki hayata dair

103,998 views ・ 2008-09-16

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: B. Duygu Özpolat Gözden geçirme: Sancak Gülgen
00:12
(Applause)
0
12160
1000
(Alkış)
00:13
David Gallo: This is Bill Lange. I'm Dave Gallo.
1
13160
3000
David Gallo: Bu Bill Lange. Ben de Dave Gallo.
00:16
And we're going to tell you some stories from the sea here in video.
2
16160
3000
Size video görüntüleriyle denizlerden bazı öyküler anlatacağız.
00:19
We've got some of the most incredible video of Titanic that's ever been seen,
3
19160
5000
Elimizde Titanik'in şimdiye dek çekilmiş en muazzam görüntüleri var
00:24
and we're not going to show you any of it.
4
24160
3000
ama size bunların hiçbirini göstermeyeceğiz.
00:27
(Laughter)
5
27160
3000
(Gülüşmeler)
00:30
The truth of the matter is that the Titanic --
6
30160
2000
İşin gerçeği şu ki, her ne kadar Titanik
00:32
even though it's breaking all sorts of box office records --
7
32160
2000
birçok hasılat rekoru kırmış olsa da
00:34
it's not the most exciting story from the sea.
8
34160
4000
Titanik'in öyküsü denizlere dair en ilginç öykü değil.
00:38
And the problem, I think, is that we take the ocean for granted.
9
38160
3000
Problem şu ki, okyanusların değerini bilmiyoruz.
00:41
When you think about it, the oceans are 75 percent of the planet.
10
41160
2000
Düşünürseniz, okyanuslar gezegenin %75'ini oluşturuyor.
00:43
Most of the planet is ocean water.
11
43160
2000
Gezegenin çoğunluğu okyanus suyu.
00:45
The average depth is about two miles.
12
45160
2000
Ortalama derinlik yaklaşık 3 kilometre.
00:47
Part of the problem, I think, is we stand at the beach,
13
47160
2000
Bence problemin bir kısmı şurada: Plajda duruyoruz
00:49
or we see images like this of the ocean,
14
49160
3000
ya da buradaki gibi bir okyanus fotoğrafına bakıyoruz
00:52
and you look out at this great big blue expanse, and it's shimmering
15
52160
4000
ve bu masmavi engin genişliğe bakıyorsunuz, parıl parıl parıldıyor
00:56
and it's moving and there's waves and there's surf and there's tides,
16
56160
3000
hareket ediyor, orada dalgalar var, dalgalar kırılıyor, gel gitler oluyor,
00:59
but you have no idea for what lies in there.
17
59160
2000
ama bunun altında ne olduğuna dair fikriniz yok.
01:01
And in the oceans, there are the longest mountain ranges on the planet.
18
61160
2000
Ama okyanuslarda, gezegenin en uzun sıradağları var.
01:03
Most of the animals are in the oceans.
19
63160
2000
Hayvanların çoğu okyanuslarda.
01:05
Most of the earthquakes and volcanoes are in the sea,
20
65160
2000
Çoğu deprem ve yanardağ patlamaları bu sularda,
01:07
at the bottom of the sea.
21
67160
2000
okyanusun dibinde gerçekleşiyor.
01:09
The biodiversity and the biodensity in the ocean is higher, in places,
22
69160
3000
Biyolojik çeşitlilik ve yoğunluk okyanusun kimi bölgelerinde,
01:12
than it is in the rainforests.
23
72160
2000
yağmur ormanlarına kıyasla daha yüksek.
01:14
It's mostly unexplored, and yet there are beautiful sights like this
24
74160
2000
Okyanusların büyük bölümü hala keşfefilmedi ama yine de elimizde
01:16
that captivate us and make us become familiar with it.
25
76160
3000
şunun gibi bizi cezbeden ve okyanuslara aşina kılan görüntüler var.
01:19
But when you're standing at the beach, I want you to think
26
79160
2000
Ama bir plajda denize karşı dikilirken, şunu düşünmenizi istiyorum:
01:21
that you're standing at the edge of a very unfamiliar world.
27
81160
2000
O anda, çok acayip bir dünyanın kenarında durmaktasınız.
01:23
We have to have a very special technology
28
83160
2000
Bu acayip dünyaya ulaşabilmek için
01:25
to get into that unfamiliar world.
29
85160
2000
çok özel bir teknolojiye sahip olmamız gerekiyor.
01:27
We use the submarine Alvin and we use cameras,
30
87160
3000
Biz Alvin isimli denizaltını ve kameraları kullanıyoruz.
01:30
and the cameras are something that Bill Lange has developed with the help of Sony.
31
90160
4000
Bu kameralar Bill Lange'nin Sony'nin yardımıyla geliştirdiği şeyler.
01:34
Marcel Proust said, "The true voyage of discovery
32
94160
2000
"Gerçek keşif, yeni manzaralar aramakta değil
01:36
is not so much in seeking new landscapes as in having new eyes."
33
96160
5000
yeni gözlere sahip olmaktadır" demişti Marcel Proust.
01:41
People that have partnered with us have given us new eyes,
34
101160
2000
Bizimle çalışan insanlar da bize yeni gözler verdiler,
01:43
not only on what exists --
35
103160
2000
sadece varolanı, deniz tabanındaki --
01:45
the new landscapes at the bottom of the sea --
36
105160
2000
yeni manzaraları gösteren gözler değil --
01:47
but also how we think about life on the planet itself.
37
107160
2000
gezegendeki yaşama bakışımızı da değiştiren gözler.
01:49
Here's a jelly.
38
109160
2000
İşte bir denizanası.
01:51
It's one of my favorites, because it's got all sorts of working parts.
39
111160
2000
En sevdiklerimden biri bu, çünkü iş gören çeşitli bölümleri var.
01:53
This turns out to be the longest creature in the oceans.
40
113160
2000
Bu, okyanustaki en uzun yaratıklardan biri.
01:55
It gets up to about 150 feet long.
41
115160
3000
Uzunluğu 45 metreye kadar çıkabiliyor.
01:58
But see all those different working things?
42
118160
2000
Harıl harıl çalışan şu değişik şeyleri görüyor musunuz?
02:00
I love that kind of stuff.
43
120160
2000
Bu tip şeylere hasta olurum.
02:02
It's got these fishing lures on the bottom. They're going up and down.
44
122160
2000
Altında balık oltaları var. Yukarı aşağı hareket ediyor bunlar.
02:04
It's got tentacles dangling, swirling around like that.
45
124160
1000
Sallanan, kıvrılıp duran tentakülleri var.
02:05
It's a colonial animal.
46
125160
2000
Bu, kolonici bir hayvan.
02:07
These are all individual animals
47
127160
2000
Bunların hepsi birbirine yapışmış ve
02:09
banding together to make this one creature.
48
129160
2000
bir yaratık haline gelmiş tek tek hayvanlar.
02:11
And it's got these jet thrusters up in front
49
131160
2000
Ve önünde şu jet iticileri var
02:13
that it'll use in a moment, and a little light.
50
133160
2000
birazdan kullancak bunları. Bir de küçük ışığı var.
02:17
If you take all the big fish and schooling fish and all that,
51
137160
3000
Eğer bütün büyük balıkları ve balık sürülerini alıp
02:20
put them on one side of the scale, put all the jelly-type of animals
52
140160
2000
terazinin bir kefesine, bu jelsi hayvanları da öteki kefesine koyarsanız
02:22
on the other side, those guys win hands down.
53
142160
4000
jelsi hayvanlar açık arayla ağır basacaktır.
02:26
Most of the biomass in the ocean is made out of creatures like this.
54
146160
2000
Okyanus biyokütlesinin çoğu bunlar gibi yaratıklardan oluşur.
02:28
Here's the X-wing death jelly.
55
148160
2000
İşte size X-wing ölüm jeli.
02:30
(Laughter)
56
150160
4000
(Gülüşmeler)
02:34
The bioluminescence -- they use the lights for attracting mates
57
154160
3000
Biyoışıma - hem karşı cinsin ve avın ilgisini çekmek
02:37
and attracting prey and communicating.
58
157160
2000
hem de iletişim için ışıkları kullanıyorlar.
02:39
We couldn't begin to show you our archival stuff from the jellies.
59
159160
4000
Jelsi yaratıklarla ilgili arşvimizi size bir göstermeye başlasak bitiremeyiz.
02:43
They come in all different sizes and shapes.
60
163160
2000
Çok farklı büyüklükleri ve şekilleri var.
02:45
Bill Lange: We tend to forget about the fact that the ocean is miles deep
61
165160
4000
Bill Lange: Okyanusların ortalama kilometrelerce derinlikte olduğunu hep unutuyoruz
02:49
on average, and that we're real familiar with the animals
62
169160
3000
ve aslında sadece 60 ila 100 metre derinlikteki
02:52
that are in the first 200 or 300 feet, but we're not familiar
63
172160
4000
hayvanlara aşinayız, fakat tâ en dipte
02:56
with what exists from there all the way down to the bottom.
64
176160
3000
neyin bulunduğu hakkında hiçbir fikrimiz yok.
02:59
And these are the types of animals
65
179160
2000
Ve bunlar üç boyutlu düzlemde yaşayan
03:01
that live in that three-dimensional space,
66
181160
2000
mikro-yer çekimli ama henüz
03:03
that micro-gravity environment that we really haven't explored.
67
183160
3000
keşfetmediğimiz bu ortamdaki çeşit çeşit hayvanlar.
03:06
You hear about giant squid and things like that,
68
186160
3000
Dev mürekkep balığı ve benzeri şeyleri duymuşsunuzdur,
03:09
but some of these animals get up to be approximately 140, 160 feet long.
69
189160
4000
ama bu hayvanların kimisinin uzunluğu 42-48 metreye kadar olabiliyor.
03:13
They're very little understood.
70
193160
2000
Haklarında çok az şey biliyoruz.
03:15
DG: This is one of them, another one of our favorites, because it's a little octopod.
71
195160
3000
DG: Bu onlardan biri, yine en sevdiklerimizden, çünkü o küçük bir ahtapod.
03:18
You can actually see through his head.
72
198160
2000
Transparan kafasından diğer tarafı görebilirsiniz.
03:20
And here he is, flapping with his ears and very gracefully going up.
73
200160
2000
Burada kulaklarını çırpıyor ve zarafetle yukarı çıkıyor.
03:22
We see those at all depths and even at the greatest depths.
74
202160
3000
Bunlara tüm derinliklerde hatta en derinlerde rastlıyoruz.
03:25
They go from a couple of inches to a couple of feet.
75
205160
2000
Birkaç santimden bir metreye kadar olabiliyorlar.
03:27
They come right up to the submarine --
76
207160
2000
Denizaltının karşısına geçiyorlar
03:29
they'll put their eyes right up to the window and peek inside the sub.
77
209160
2000
pencereye gözlerini dikiyorlar ve içeri bakıyorlar.
03:31
This is really a world within a world,
78
211160
2000
Bu gerçekten dünya içinde bir başka dünya,
03:33
and we're going to show you two.
79
213160
2000
size bunlardan iki tanesini göstereceğiz.
03:35
In this case, we're passing down through the mid-ocean and we see creatures like this.
80
215160
3000
Burada, okyanusun ortasından geçiyoruz ve şunun gibi yaratıklar görüyoruz.
03:38
This is kind of like an undersea rooster.
81
218160
2000
Bu adeta bir denizaltı horozu.
03:40
This guy, that looks incredibly formal, in a way.
82
220160
2000
Bu eleman, bir şekilde acayip ciddi görünüyor.
03:43
And then one of my favorites. What a face!
83
223160
3000
Yine en sevdiklerimden biri. Ne surat var ama!
03:47
This is basically scientific data that you're looking at.
84
227160
3000
Bu gördükleriniz aslında bilimsel veriler.
03:50
It's footage that we've collected for scientific purposes.
85
230160
2000
Bu görüntüleri bilimsel amaçlar için çektik.
03:52
And that's one of the things that Bill's been doing,
86
232160
2000
Ve bu Bill'in yapmakta olduğu şeylerden biri,
03:54
is providing scientists with this first view of animals like this,
87
234160
2000
bilim insanlarına bunun gibi hayvanların ve yaşadıkları yerlerin
03:56
in the world where they belong.
88
236160
2000
ilk görüntülerini sağlıyor.
03:58
They don't catch them in a net.
89
238160
2000
Hayvanları ağla yakalamıyorlar.
04:00
They're actually looking at them down in that world.
90
240160
2000
Onlara, o dünyaya gidip orada bakıyorlar.
04:02
We're going to take a joystick,
91
242160
2000
Şimdi bir joystik alacağız elimize,
04:04
sit in front of our computer, on the Earth,
92
244160
2000
Dünya'daki bir bilgisayarın karşısına oturacağız,
04:06
and press the joystick forward, and fly around the planet.
93
246160
2000
ve gezegende uçmak için, joystiği ittireceğiz.
04:08
We're going to look at the mid-ocean ridge,
94
248160
2000
Okyanusun ortasındaki şeride bakacağız,
04:10
a 40,000-mile long mountain range.
95
250160
2000
65 bin km uzunluğundaki bir dağ sırasına.
04:12
The average depth at the top of it is about a mile and a half.
96
252160
2000
Bu dağ sırasının tepesindeki derinlik yaklaşık 2,5 km.
04:14
And we're over the Atlantic -- that's the ridge right there --
97
254160
2000
Ve Atlantik'in üzerindeyiz, işte şerit tam orada,
04:16
but we're going to go across the Caribbean, Central America,
98
256160
3000
ama biz Orta Amerika'da Karayipler'in üzerinden geçeceğiz
04:19
and end up against the Pacific, nine degrees north.
99
259160
3000
ve Pasifik'e doğru duracağız, Pasifik'in dokuz derece kuzeyinde.
04:22
We make maps of these mountain ranges with sound, with sonar,
100
262160
3000
Ses ve sonar kullanarak, bu dağ sıralarının haritalarını çıkarıyoruz
04:25
and this is one of those mountain ranges.
101
265160
2000
işte bu da o sıradağlardan biri.
04:27
We're coming around a cliff here on the right.
102
267160
2000
Sağda bir uçuruma yaklaşıyoruz.
04:29
The height of these mountains on either side of this valley
103
269160
2000
Bu vadinin iki yanındaki dağların yüksekliği
04:31
is greater than the Alps in most cases.
104
271160
2000
çoğu yerde Alpler'den daha fazla.
04:33
And there's tens of thousands of those mountains out there that haven't been mapped yet.
105
273160
3000
Orada henüz haritası çıkarılmamış on binlerce dağ var.
04:36
This is a volcanic ridge.
106
276160
2000
Bu, yanardağ şeridi.
04:38
We're getting down further and further in scale.
107
278160
2000
Ölçeğimiz git gide küçülüyor.
04:40
And eventually, we can come up with something like this.
108
280160
2000
Ve nihayet elimize geçen bu.
04:42
This is an icon of our robot, Jason, it's called.
109
282160
3000
Şuradaki, Jason isimli robotumuzun imgesi.
04:45
And you can sit in a room like this,
110
285160
2000
Ve böyle bir odada oturup
04:47
with a joystick and a headset, and drive a robot like that
111
287160
3000
elinizde joystik, kulağınızda kulaklık ile bunun gibi bir robotu
04:50
around the bottom of the ocean in real time.
112
290160
2000
okyanus tabanında oradan oraya sürebilirsiniz.
04:52
One of the things we're trying to do at Woods Hole with our partners
113
292160
3000
Woods Hole'daki iş arkadaşlarımızla yapmaya çalıştığımız şeylerden biri
04:55
is to bring this virtual world --
114
295160
2000
bu sanal dünyayı, bu dünyayı,
04:57
this world, this unexplored region -- back to the laboratory.
115
297160
3000
keşfedilmemiş bu bölgeyi, laboratuvara taşımak.
05:00
Because we see it in bits and pieces right now.
116
300160
2000
Çünkü şu anda onu parça parça görebiliyoruz.
05:02
We see it either as sound, or we see it as video,
117
302160
3000
Ya ses ya da video olarak görebiliyoruz,
05:05
or we see it as photographs, or we see it as chemical sensors,
118
305160
2000
ya fotoğraflar halinde ya kimyasal almaçlar olarak görebiliyoruz,
05:07
but we never have yet put it all together into one interesting picture.
119
307160
4000
fakat hala tamamını ilginç bir resim olarak bir araya getiremedik.
05:11
Here's where Bill's cameras really do shine.
120
311160
2000
Bu, Bill'in kameralarının şov yaptıkları yer.
05:13
This is what's called a hydrothermal vent.
121
313160
2000
Buna hidrotermal menfez deniyor.
05:15
And what you're seeing here is a cloud of densely packed,
122
315160
3000
Ve bu gördüğünüz, yoğun bir şekilde bir araya gelmiş
05:18
hydrogen-sulfide-rich water
123
318160
2000
hidrojen sülfitçe zengin bir su bulutu,
05:20
coming out of a volcanic axis on the sea floor.
124
320160
4000
deniz tabanındaki yanardağ ekseninden çıkıyor.
05:24
Gets up to 600, 700 degrees F, somewhere in that range.
125
324160
3000
315 ila 375 santigrata, yani o civarda bir sıcaklığa çıkabiliyor.
05:27
So that's all water under the sea --
126
327160
2000
Yani bu, denizin altındaki su --
05:29
a mile and a half, two miles, three miles down.
127
329160
2000
iki, dört, altı kilometre aşağıda.
05:31
And we knew it was volcanic back in the '60s, '70s.
128
331160
3000
Ve biliyoruz ki 60'lar ve 70'lerde volkanikti.
05:34
And then we had some hint that these things existed
129
334160
3000
Elimizde bu şeylerin orada, o eksen boyunca
05:37
all along the axis of it, because if you've got volcanism,
130
337160
2000
bulunduğuna dair ipuçları var, çünkü yanardağ etkinliği var,
05:39
water's going to get down from the sea into cracks in the sea floor,
131
339160
4000
su denizden, deniz tabanındaki çatlaklara girecek,
05:43
come in contact with magma, and come shooting out hot.
132
343160
3000
magma ile karşılaşacak ve çok ısınmış halde dışarı püskürecek.
05:46
We weren't really aware that it would be so rich with sulfides, hydrogen sulfides.
133
346160
5000
Fakat hidrojen sülfitçe bu kadar zengin olacağından haberimiz yoktu.
05:51
We didn't have any idea about these things, which we call chimneys.
134
351160
3000
Baca adını verdiğimiz bu şeyler hakkında zerre kadar fikrimiz yoktu.
05:54
This is one of these hydrothermal vents.
135
354160
2000
İşte bu, hidrotermal menfezlerden bir tanesi.
05:56
Six hundred degree F water coming out of the Earth.
136
356160
3000
315 santigrat derece sıcaklığındaki su Dünya'dan fışkırıyor.
05:59
On either side of us are mountain ranges that are higher than the Alps,
137
359160
4000
İki yanımızdaki dağ sıraları Alpler'den de yüksek,
06:03
so the setting here is very dramatic.
138
363160
2000
yani buradaki manzara oldukça etkileyici.
06:05
BL: The white material is a type of bacteria
139
365160
2000
BL: Oradaki beyaz madde bir tür bakteri
06:07
that thrives at 180 degrees C.
140
367160
3000
180 santigrat derecede yaşamını sürdürüyor.
06:10
DG: I think that's one of the greatest stories right now
141
370160
2000
DG: Bence, bugün denizin dibinde şahit olduğumuz
06:12
that we're seeing from the bottom of the sea,
142
372160
2000
en muhteşem öykülerden biri,
06:14
is that the first thing we see coming out of the sea floor
143
374160
2000
yanardağ patlamasının ardından tabandan çıktığını
06:16
after a volcanic eruption is bacteria.
144
376160
2000
gördüğümüz ilk şeyin bakteriler olması.
06:18
And we started to wonder for a long time,
145
378160
2000
Nitekim çok uzun zamandır, onların buraya
06:20
how did it all get down there?
146
380160
2000
nasıl gelmiş olduğunu merak ediyoruz.
06:22
What we find out now is that it's probably coming from inside the Earth.
147
382160
3000
Şu anki bulgularımıza göre bu büyük ihtimalle Dünya'nın içinden çıkıp geliyor.
06:25
Not only is it coming out of the Earth --
148
385160
2000
Hatta sadece topraktan çıkmakla kalmıyor --
06:27
so, biogenesis made from volcanic activity --
149
387160
2000
yani yanardağ etkinliğiyle biyogenez olması--
06:29
but that bacteria supports these colonies of life.
150
389160
3000
fakat bu bakteriler bu yaşam kolonilerini destekliyor.
06:32
The pressure here is 4,000 pounds per square inch.
151
392160
4000
Buradaki basınç santimetre kare başına 281 kg
06:36
A mile and a half from the surface to two miles to three miles --
152
396160
2000
Yüzeyden 2,5 ila 3-5 km aşağısına
06:38
no sun has ever gotten down here.
153
398160
3000
güneş ışığı hiçbir zaman ulaşmıyor.
06:41
All the energy to support these life forms
154
401160
2000
Bu yaşam biçimleri için gereken enerjinin tamamı
06:43
is coming from inside the Earth -- so, chemosynthesis.
155
403160
3000
Dünya'nın içinden geliyor - yani kemosentezden.
06:46
And you can see how dense the population is.
156
406160
2000
Nüfusun ne kadar yoğun olduğunu görebilirsiniz.
06:48
These are called tube worms.
157
408160
2000
Bunlara tüp solucanı deniyor.
06:50
BL: These worms have no digestive system. They have no mouth.
158
410160
3000
BL: Bu solucanların sindirim sistemi yok. Ağızları yok.
06:53
But they have two types of gill structures.
159
413160
2000
Ama iki tip solungaç yapısına sahipler.
06:55
One for extracting oxygen out of the deep-sea water,
160
415160
3000
Biri derin deniz sularından oksijeni ayrıştırmak için,
06:58
another one which houses this chemosynthetic bacteria,
161
418160
4000
diğeri de kemosentetik bakterilere ev sahipliği yapıyor ve
07:02
which takes the hydrothermal fluid --
162
422160
3000
hidrotermal sıvıyı içine alıyor -
07:05
that hot water that you saw coming out of the bottom --
163
425160
3000
hani şu tabandan çıktığını gördüğünüz çok sıcak suyu -
07:08
and converts that into simple sugars that the tube worm can digest.
164
428160
5000
ve bunu solucanın sindirebileceği basit şekerlere dönüştürüyor.
07:13
DG: You can see, here's a crab that lives down there.
165
433160
2000
DG: Gördüğünüz gibi, burada yaşayan bir yengeç var.
07:15
He's managed to grab a tip of these worms.
166
435160
2000
Bu solucanların ucunu kapmayı başarmış.
07:17
Now, they normally retract as soon as a crab touches them.
167
437160
2000
Normalde yengeç dokunur dokunmaz içeri çekiliyorlar.
07:19
Oh! Good going.
168
439160
2000
Hah! İşte böyle.
07:21
So, as soon as a crab touches them,
169
441160
2000
Yani, yengeç dokunur dokunmaz,
07:23
they retract down into their shells, just like your fingernails.
170
443160
2000
kabuklarının içine çekiliyorlar, aynı tırnaklarınız gibi.
07:25
There's a whole story being played out here
171
445160
2000
Burada sahnelenen bütün bir öykü var
07:27
that we're just now beginning to have some idea of
172
447160
2000
bu öykü hakkında, yeni kamera teknolojisi sayesinde
07:29
because of this new camera technology.
173
449160
2000
ancak fikir edinmeye başlıyoruz.
07:31
BL: These worms live in a real temperature extreme.
174
451160
3000
BL: Bu solucanlar sıcaklığın uç noktalarında yaşıyorlar.
07:34
Their foot is at about 200 degrees C
175
454160
4000
Ayakları yaklaşık 200 santigrat derecede
07:38
and their head is out at three degrees C,
176
458160
3000
dışarıdaki başları ise üç santigrat dereceye maruz kalıyor.
07:41
so it's like having your hand in boiling water and your foot in freezing water.
177
461160
4000
bu adeta, elinizin kaynar suda ayağınızın buz gibi suda olmasına benziyor.
07:45
That's how they like to live.
178
465160
2000
Böyle yaşamayı seviyorlar.
07:47
(Laughter)
179
467160
2000
(Gülüşmeler)
07:49
DG: This is a female of this kind of worm.
180
469160
2000
DG: Bu, solucanın dişisi.
07:51
And here's a male.
181
471160
2000
Ve bu da erkeği.
07:53
You watch. It doesn't take long before two guys here --
182
473160
3000
İzleyin. Bu ikisinin - işte şu ve oradan çıkacak diğerinin -
07:56
this one and one that will show up over here -- start to fight.
183
476160
3000
kavga etmeye başlamaları uzun sürmeyecek.
07:59
Everything you see is played out in the pitch black of the deep sea.
184
479160
3000
Gördüğünüz her şey, derin denizin zifiri karanlığında gerçekleşiyor.
08:02
There are never any lights there, except the lights that we bring.
185
482160
3000
Bizim götürdüğümüz ışık kaynakları dışında burada hiç ışık yok.
08:05
Here they go.
186
485160
2000
İşte kavgaya başladılar.
08:07
On one of the last dive series,
187
487160
2000
Son dalış serilerimizden birinde
08:09
we counted 200 species in these areas --
188
489160
2000
bu bölgelerde 200 tür saydık.
08:11
198 were new, new species.
189
491160
3000
bunların 198 tanesi yeni türlerdi.
08:14
BL: One of the big problems is that for the biologists
190
494160
2000
BL: Buralarda çalışan biyologlar açısından
08:16
working at these sites, it's rather difficult to collect these animals.
191
496160
3000
en büyük problemlerden biri, bu hayvanları toplamanın oldukça zor olması.
08:19
And they disintegrate on the way up,
192
499160
2000
Çünkü yukarı çıkarılırken eriyip gidiyorlar,
08:21
so the imagery is critical for the science.
193
501160
3000
bu yüzden de görüntülemek bilim için çok önemli.
08:24
DG: Two octopods at about two miles depth.
194
504160
2000
DG: Yaklaşık 3 km derinlikte iki ahtapot.
08:26
This pressure thing really amazes me --
195
506160
2000
Şu basınç olayı beni çok şaşırtıyor,
08:28
that these animals can exist there at a depth
196
508160
3000
yani bu hayvanların bu derinlikte,
08:31
with pressure enough to crush the Titanic like an empty Pepsi can.
197
511160
3000
Titanik'i boş kola kutusu gibi ezip büzecek basınçta yaşayabilmeleri.
08:34
What we saw up till now was from the Pacific.
198
514160
2000
Şimdiye kadar gördüklerimiz Pasifik'tendi.
08:36
This is from the Atlantic. Even greater depth.
199
516160
2000
Bu da Atlantik'ten. Daha da derinlerden.
08:38
You can see this shrimp is harassing this poor little guy here,
200
518160
2000
Şu karidesin oradaki zavallı elemanı taciz edişine bakın
08:40
and he'll bat it away with his claw. Whack!
201
520160
3000
ve ona kıskacı ile tokatı yapıştırıverecek. Şaak!
08:43
(Laughter)
202
523160
1000
(Gülüşmeler)
08:44
And the same thing's going on over here.
203
524160
2000
Aynı şey şu tarafta da oluyor.
08:46
What they're getting at is that -- on the back of this crab --
204
526160
3000
Burada yengecin arkasında ulaşmaya çalıştıkları şey --
08:49
the foodstuff here is this very strange bacteria
205
529160
2000
buradaki yiyecek, hayvanların sırtında
08:51
that lives on the backs of all these animals.
206
531160
2000
yaşayan garip bir tür bakteri.
08:53
And what these shrimp are trying to do
207
533160
2000
Karideslerin yapmaya çalıştığı da
08:55
is actually harvest the bacteria from the backs of these animals.
208
535160
3000
aslında bakterileri hayvanların sırtından toplamak.
08:58
And the crabs don't like it at all.
209
538160
2000
Yengeçler bundan hiç hoşlanmıyor.
09:00
These long filaments that you see on the back of the crab
210
540160
2000
Yengecin sırtında gördüğünüz bu uzun iplikler
09:02
are actually created by the product of that bacteria.
211
542160
4000
aslında bakterilerin ürünleri tarafından oluşturuldu.
09:06
So, the bacteria grows hair on the crab.
212
546160
2000
Yani, bakteriler yengeçten saç uzatıyor.
09:08
On the back, you see this again.
213
548160
2000
Sırtında, tekrar görebilirsiniz.
09:10
The red dot is the laser light of the submarine Alvin
214
550160
2000
Kırmızı nokta denizaltı Alvin'in lazer ışığı
09:12
to give us an idea about how far away we are from the vents.
215
552160
3000
menfezlerden ne kadar uzakta olduğumuza dair fikir veriyor.
09:15
Those are all shrimp.
216
555160
2000
Bunların hepsi karides.
09:17
You see the hot water over here, here and here, coming out.
217
557160
2000
Şurada, burada ve burada sıcak suyun çıkışını görüyorsunuz.
09:19
They're clinging to a rock face
218
559160
3000
Kayaya tutunuyorlar
09:22
and actually scraping bacteria off that rock face.
219
562160
3000
ve hatta kaya yüzeyinden bakteri kazıyorlar.
09:25
Here's a tiny, little vent that's come out of the side of that pillar.
220
565160
5000
burada o sütundan kopmuş minicik bir menfez var.
09:30
Those pillars get up to several stories.
221
570160
2000
Sütunlar birkaç kat uzunlukta olabiliyor.
09:32
So here, you've got this valley with this incredible alien landscape
222
572160
3000
Elinizde bu muazzam acayiplikte manzaraya sahip vadi var
09:35
of pillars and hot springs and volcanic eruptions and earthquakes,
223
575160
4000
sütunları ve kaplıcaları ve yanardağ patlamaları ve depremleriyle,
09:39
inhabited by these very strange animals
224
579160
2000
sadece yerden çıkan kimyasal enerjiyle
09:41
that live only on chemical energy coming out of the ground.
225
581160
2000
yaşayan bu garip hayvanlara ev sahipliği ediyor.
09:43
They don't need the sun at all.
226
583160
2000
Güneşe hiç ihtiyaçları yok.
09:45
BL: You see this white V-shaped mark on the back of the shrimp?
227
585160
3000
BL: Şu karidesin sırtındaki V şekilli beyaz izi görüyor musunuz?
09:48
It's actually a light-sensing organ.
228
588160
2000
Bu aslında ışığı algılayan bir organ.
09:50
It's how they find the hydrothermal vents.
229
590160
2000
Hidrotermal menfezleri bununla buluyorlar.
09:52
The vents are emitting a black body radiation -- an IR signature --
230
592160
4000
Menfezler siyah cisim radyasyonu yayıyor -- kızılötesi imza --
09:56
and so they're able to find these vents at considerable distances.
231
596160
4000
ve bu sayede ciddi uzaklıklardan menfezleri bulabiliyorlar.
10:00
DG: All this stuff is happening along that 40,000-mile long mountain range
232
600160
3000
DG: Bütün bunlar 65 bin km uzunluğunda bir sıradağ boyunca oluyor
10:03
that we're calling the ribbon of life, because just even today,
233
603160
3000
ki biz buna yaşam kurdelesi diyoruz, çünkü bugün bile,
10:06
as we speak, there's life being generated there from volcanic activity.
234
606160
4000
şu dakikada, orada yanardağ etkinliğinden yaşam üretiliyor.
10:10
This is the first time we've ever tried this any place.
235
610160
2000
Bu, bunu herhangi bir yerde ilk deneyişimiz.
10:12
We're going to try to show you high definition from the Pacific.
236
612160
3000
Size Pasifik'in yüksek tanımlı görüntülerini izletmeyi deneyeceğiz.
10:15
We're moving up one of these pillars.
237
615160
2000
Sütun boyunca yukarı ilerliyoruz.
10:17
This one's several stories tall.
238
617160
2000
Bu, pek çok kat uzunluğunda.
10:19
In it, you'll see that it's a habitat for a lot of different animals.
239
619160
4000
Pek çok farklı hayvanın yaşam alanı olduğunu göreceksiniz.
10:23
There's a funny kind of hot plate here, with vent water coming out of it.
240
623160
3000
Bu komik bir tür sıcak levha, içinden sıcak menfez suyu çıkıyor.
10:26
So all of these are individual homes for worms.
241
626160
3000
Bunların hepsi solucan yuvaları.
10:29
Now here's a closer view of that community.
242
629160
2000
Şimdi bu topluluğa yakından bakalım.
10:31
Here's crabs here, worms here.
243
631160
2000
İşte yengeçler burada, solucanlar da.
10:33
There are smaller animals crawling around.
244
633160
2000
Etrafta sürünen daha küçük hayvanlar var.
10:35
Here's pagoda structures.
245
635160
2000
Bunlar pagoda yapıları.
10:37
I think this is the neatest-looking thing.
246
637160
2000
Bence bu, dünyanın en harika görüntülü şeyi.
10:39
I just can't get over this --
247
639160
2000
Bunu bir türlü kafamdan atamıyorum
10:41
that you've got these little chimneys sitting here smoking away.
248
641160
2000
yani elimizde oturduğu yerden tütüp duran bu minicik bacalar var.
10:43
This stuff is toxic as hell, by the way.
249
643160
2000
Bu, felaket zehirli bir şey bu arada.
10:45
You could never get a permit to dump this in the ocean,
250
645160
2000
Bunu okyanusa dökmek için hiçbir yerden izin alamazsınız,
10:47
and it's coming out all from it.
251
647160
2000
ama o, okyanusundan kendisinden çıkıyor.
10:49
(Laughter)
252
649160
4000
(Gülüşmeler)
10:54
It's unbelievable. It's basically sulfuric acid,
253
654160
2000
İnanılmaz bir şey. Bildiğiniz sülfürik asit bu,
10:56
and it's being just dumped out, at incredible rates.
254
656160
3000
ve inanılmaz bir hızda denize boşalıyor.
10:59
And animals are thriving -- and we probably came from here.
255
659160
2000
Hayvanlar her yerde - muhtemelen biz buradan geliyoruz.
11:01
That's probably where we evolved from.
256
661160
2000
Burası muhtemelen evrildiğimiz yer.
11:03
BL: This bacteria that we've been talking about
257
663160
2000
BL: Aslında bu bahsettiğimiz bakteriler
11:05
turns out to be the most simplest form of life found.
258
665160
3000
şimdiye kadar gözlenmiş en basit yaşam biçimi.
11:10
There are a number of groups that are proposing
259
670160
2000
Yaşamın bu menfezlerde evrildiği fikrine
11:12
that life evolved at these vent sites.
260
672160
2000
karşı çıkan birkaç grup var.
11:14
Although the vent sites are short-lived --
261
674160
2000
Her ne kadar menfezler kısa ömürlü olsa da --
11:16
an individual site may last only 10 years or so --
262
676160
4000
herhangi biri yaklaşık 10 yıl varlığını koruyor --
11:20
as an ecosystem they've been stable for millions -- well, billions -- of years.
263
680160
5000
bir ekosistem olarak milyolarca - hatta milyarlarca - yıldır duruyorlar.
11:25
DG: It works too well. You see there're some fish inside here as well.
264
685160
3000
DG: Bu fazla iyi işliyor. İçinde balıklar da var, görüyorsunuz.
11:28
There's a fish sitting here.
265
688160
2000
Şurada bir balık duruyor.
11:30
Here's a crab with his claw right at the end of that tube worm,
266
690160
3000
Şurada o tüp solucanının ucunda kıskacıyla bir yengeç,
11:33
waiting for that worm to stick his head out.
267
693160
2000
solucanın kafasını çıkarmasını bekliyor.
11:35
(Laughter)
268
695160
2000
(Gülüşmeler)
11:37
BL: The biologists right now cannot explain
269
697160
2000
BL: Biyologlar bu hayvanların neden bu kadar
11:39
why these animals are so active.
270
699160
2000
aktif olduklarını hala açıklayamıyorlar.
11:41
The worms are growing inches per week!
271
701160
2000
Solucanlar haftada santimetrelerce uzuyor!
11:43
DG: I already said that this site,
272
703160
2000
DG: Daha önce söylediğim gibi burası,
11:45
from a human perspective, is toxic as hell.
273
705160
2000
insan için, o kadar zehirli ki.
11:47
Not only that, but on top -- the lifeblood --
274
707160
3000
Hatta sadece bu değil - kan -
11:50
that plumbing system turns off every year or so.
275
710160
3000
yani pompalama sistemi - hemen her sene kapanıyor.
11:53
Their plumbing system turns off, so the sites have to move.
276
713160
2000
Pompalama sistemi kapanıyor, göç etmeleri gerekiyor.
11:55
And then there's earthquakes,
277
715160
2000
Bir de depremler var,
11:57
and then volcanic eruptions, on the order of one every five years,
278
717160
3000
yaklaşık her beş senede bir bu alanın tamamını silen
12:00
that completely wipes the area out.
279
720160
2000
yanardağ patlamaları var.
12:02
Despite that, these animals grow back in about a year's time.
280
722160
3000
Yine de, bu hayvanlar yaklaşık bir yılda yeniden büyüyor.
12:05
You're talking about biodensities and biodiversity, again,
281
725160
4000
Yağmur ormanlarındakinden bile fazla bir biyoyoğunluktan
12:09
higher than the rainforest that just springs back to life.
282
729160
3000
ve biyoçeşitlilikten bahsediyoruz, yeniden hayata geliyorlar.
12:12
Is it sensitive? Yes.
283
732160
2000
Bu sistem hassas mı? Evet.
12:14
Is it fragile? No, it's not really very fragile.
284
734160
2000
Kırılgan mı? Hayır, pek değil.
12:16
I'll end up with saying one thing.
285
736160
2000
Son bir şey söyleyerek bitireceğim.
12:18
There's a story in the sea, in the waters of the sea,
286
738160
2000
Denizlerde, denizin sularında, deniz tabanındaki
12:20
in the sediments and the rocks of the sea floor.
287
740160
2000
çökeltilerde ve kayalarda anlatılan bir öykü var.
12:22
It's an incredible story.
288
742160
2000
Bu muhteşem bir öykü.
12:24
What we see when we look back in time,
289
744160
2000
Geçmişe dönüp bakınca, bu çökeltilerde
12:26
in those sediments and rocks, is a record of Earth history.
290
746160
3000
ve kayalarda Dünya tarihinin kaydını görüyoruz.
12:29
Everything on this planet -- everything -- works by cycles and rhythms.
291
749160
4000
Gezegen üzerindeki her şey ama her şey döngüler ve ritimlerle işliyor.
12:33
The continents move apart. They come back together.
292
753160
2000
Kıtalar uzaklaşıyor, yakınlaşıyor.
12:35
Oceans come and go. Mountains come and go. Glaciers come and go.
293
755160
3000
Okyanuslar gidiyor geliyor. Dağlar, buzullar gidiyor geliyor.
12:38
El Nino comes and goes. It's not a disaster, it's rhythmic.
294
758160
2000
El Nino geliyor gidiyor. Bu bir felaket değil, sadece döngüsel.
12:40
What we're learning now, it's almost like a symphony.
295
760160
3000
Artık öğrenmeye başladığımız, bunun bir senfoni gibi olduğu.
12:43
It's just like music -- it really is just like music.
296
763160
2000
Müzik gibi - hakikaten müzik gibi.
12:45
And what we're learning now is that
297
765160
2000
Artık anlıyoruz ki, beş milyar yıllık bir
12:47
you can't listen to a five-billion-year long symphony, get to today and say,
298
767160
4000
senfoniyi dinleyip, bugüne gelip sonra da "Durun! Yarının notasının...
12:51
"Stop! We want tomorrow's note to be the same as it was today."
299
771160
3000
...bugünkü ile aynı olmasını istiyoruz." diyemezsiniz.
12:54
It's absurd. It's just absurd.
300
774160
2000
Bu saçma olur. Hakikaten saçma.
12:56
So, what we've got to learn now is to find out where this planet's going
301
776160
3000
Yani şimdi öğrenmemiz gereken gezegenin bütün bu farklı ölçeklerde
12:59
at all these different scales and work with it.
302
779160
2000
ne yöne gittiği ve bununla nasıl yaşayacağımız.
13:01
Learn to manage it.
303
781160
2000
Bununla başa çıkmayı öğrenmek.
13:03
The concept of preservation is futile.
304
783160
2000
Olduğu gibi tutmaya çalışmak beyhude.
13:05
Conservation's tougher, but we can probably get there.
305
785160
2000
Korumaya çalışmak daha zor, ama bunu belki yapabiliriz.
13:07
Thank you very much.
306
787160
2000
Çok teşekkür ederim.
13:09
Thank you.
307
789160
2000
Teşekkür ederim.
13:11
(Applause)
308
791160
6000
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7