Brian Skerry reveals ocean's glory -- and horror

Brian Skerry okyanuslardaki görkemi -- ve vahşeti -- gözler önüne seriyor

160,370 views

2010-06-02 ・ TED


New videos

Brian Skerry reveals ocean's glory -- and horror

Brian Skerry okyanuslardaki görkemi -- ve vahşeti -- gözler önüne seriyor

160,370 views ・ 2010-06-02

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: B. Duygu Özpolat Gözden geçirme: Ayşe Demirel
00:16
I would like to share with you this morning
0
16260
3000
Bu sabah sizlerle paylaşmak istediğim,
00:19
some stories about the ocean
1
19260
2000
National Geographic dergisi için
00:21
through my work as a still photographer
2
21260
2000
bir fotoğrafçı olarak çalışmalarım sonucu
00:23
for National Geographic magazine.
3
23260
3000
ortaya çıkan, okyanuslara dair kimi öyküler.
00:26
I guess I became an underwater photographer
4
26260
2000
Sanırım, çocukken denize aşık olduğum için
00:28
and a photojournalist
5
28260
2000
bir sualtı fotoğrafçısı
00:30
because I fell in love with the sea as a child.
6
30260
2000
ve fotojurnalist oldum.
00:32
And I wanted to tell stories
7
32260
2000
Ve öyküler anlatmak istiyordum
00:34
about all the amazing things I was seeing underwater,
8
34260
3000
suyun altında gördüğüm muhteşem şeyler, inanılmaz
00:37
incredible wildlife and interesting behaviors.
9
37260
3000
yaban hayat ve ilginç davranışlar hakkında.
00:40
And after even 30 years of doing this,
10
40260
2000
Ve bu işi 30 yıldır yaptıktan sonra bile,
00:42
after 30 years of exploring the ocean,
11
42260
2000
okyanusu 30 yıldır keşiften sonra,
00:44
I never cease to be amazed
12
44260
2000
denizdeyken yaşadığım sıradışı
00:46
at the extraordinary encounters that I have while I'm at sea.
13
46260
3000
rastlaşmalara şaşırmaktan hala vazgeçmedim.
00:49
But more and more frequently these days
14
49260
2000
Ama son günlerde artan bir sıklıkta
00:51
I'm seeing terrible things underwater as well,
15
51260
2000
suyun altında korkunç şeyler de görmeye başladım,
00:53
things that I don't think most people realize.
16
53260
3000
pek çok insanın farkında olmadığını düşündüğüm şeyler.
00:56
And I've been compelled to turn my camera towards these issues
17
56260
3000
Ve daha bütünlüklü bir öykü anlatabilmek için, fotoğraf makinamı
00:59
to tell a more complete story.
18
59260
2000
bu sorunlara çevirmek zorunda kaldım.
01:01
I want people to see what's happening underwater,
19
61260
2000
İnsanların sualtında neler olduğunu görmesini istiyorum,
01:03
both the horror and the magic.
20
63260
3000
hem korkuncu hem büyüleyici olanı.
01:06
The first story that I did for National Geographic,
21
66260
2000
National Geographic için hazırladığım ilk haber,
01:08
where I recognized the ability to include
22
68260
2000
ki bu dergi, çevre sorunları ve doğa tarihini
01:10
environmental issues within a natural history coverage,
23
70260
3000
harmanlayan haberler yapma imkanını farkettiğim yerdir,
01:13
was a story I proposed on harp seals.
24
73260
3000
foklar hakkında önerdiğim bir öyküydü.
01:16
The story I wanted to do initially
25
76260
2000
Başlangıçta anlatmak istediğim öykü,
01:18
was just a small focus to look at the few weeks each year
26
78260
3000
bu hayvanların kur yapma, çiftleşme ve yavru doğurmak için
01:21
where these animals migrate down from the Canadian arctic
27
81260
3000
Kanada'da kutuptan aşağı, St. Lawrence Körfezi'ne her sene
01:24
to the Gulf of St. Lawrence in Canada
28
84260
2000
göç ettikleri birkaç haftalık dönemi
01:26
to engage in courtship, mating and to have their pups.
29
86260
3000
inceleyen küçük odaklı bir öyküydü.
01:29
And all of this is played out against
30
89260
2000
Ve bu öykü, fonda yüzmekte olan,
01:31
the backdrop of transient pack ice
31
91260
2000
rüzgar ve gelgitle hareket eden
01:33
that moves with wind and tide.
32
93260
2000
geçici bir buzula karşı sahneleniyordu.
01:35
And because I'm an underwater photographer,
33
95260
2000
Ve ben bir sualtı fotoğrafçısı olduğum için, öyküyü
01:37
I wanted to do this story from both above and below,
34
97260
2000
suyun üstünden ve altından anlatmak istedim,
01:39
to make pictures like this that show one of these little pups
35
99260
3000
ki buradaki gibi bir yavru foku -2 derece buzlu suya
01:42
making its very first swim in the icy 29-degree water.
36
102260
3000
ilk dalışını yaparken görüntüleyebileyim.
01:45
But as I got more involved in the story,
37
105260
2000
Ama öykünün içine girdikçe,
01:47
I realized that there were two big environmental issues I couldn't ignore.
38
107260
3000
göz ardı edemediğim iki büyük çevresel sorunun farkına vardım.
01:50
The first was that these animals continue to be hunted,
39
110260
3000
İlki, bu hayvanların hala avlanıyor ve yaklaşık 8 ila
01:53
killed with hakapiks at about eight, 15 days old.
40
113260
3000
15 günlükken hakapiklerle öldürülüyor olmalarıydı.
01:56
It actually is the largest marine mammal
41
116260
2000
Aslında bu, gezegendeki en büyük
01:58
slaughter on the planet,
42
118260
2000
deniz memelisi katliamı,
02:00
with hundreds of thousands of these seals being killed every year.
43
120260
3000
her yıl bu foklardan yüz binlercesi öldürülüyor.
02:03
But as disturbing as that is,
44
123260
2000
Bu çok rahatsız edici ama,
02:05
I think the bigger problem for harp seals
45
125260
2000
bence fokların ondan da büyük sorunu
02:07
is the loss of sea ice due to global warming.
46
127260
2000
küresel ısınma yüzünden buzulların erimesi.
02:09
This is an aerial picture that I made that shows
47
129260
2000
Bu, fok sezonu sırasında St. Lawrence Körfezi'ni
02:11
the Gulf of St. Lawrence during harp seal season.
48
131260
3000
gösteren havadan çektiğim bir fotoğraf.
02:14
And even though we see a lot of ice in this picture,
49
134260
2000
Ve her ne kadar bu fotoğrafta çok buz görsek de,
02:16
there's a lot of water as well, which wasn't there historically.
50
136260
3000
burada, geçmişte orada olmayan, çok fazla su da var.
02:19
And the ice that is there is quite thin.
51
139260
3000
Ve oradaki buz oldukça ince.
02:22
The problem is that these pups need a stable platform of solid ice
52
142260
3000
Problem şu ki, anneden beslenebilmeleri için yavruların ihtiyacı
02:25
in order to nurse from their moms.
53
145260
2000
katı buzdan sağlam bir platform.
02:27
They only need 12 days from the moment they're born until they're on their own.
54
147260
3000
Doğdukları andan kendi başlarına kalacakları ana dek 12 güne ihtiyaçları var.
02:30
But if they don't get 12 days,
55
150260
2000
Ama o 12 gün olmazsa,
02:32
they can fall into the ocean and die.
56
152260
2000
okyanusa düşüp ölebilirler.
02:34
This is a photo that I made showing
57
154260
2000
Çektiğim bu fotoğraf, yavrulardan
02:36
one of these pups that's only about five or seven days old --
58
156260
2000
yaklaşık 5 ya da 7 günlük bir tanesinin --
02:38
still has a little bit of the umbilical cord on its belly --
59
158260
2000
ki göbek bağının küçük bir kısmı hala karnında --
02:40
that has fallen in because of the thin ice,
60
160260
2000
ince buz yüzünden düştüğünü ve annenin
02:42
and the mother is frantically trying to push it up to breathe
61
162260
3000
yavru nefes alabilsin ve sağlam yüzeye geri dönebilsin
02:45
and to get it back to stable purchase.
62
165260
2000
diye delicesine onu yukarı ittirişini gösteriyor.
02:47
This problem has continued to grow each year since I was there.
63
167260
3000
Orada olduğum süreçte bu sorun her yıl büyümeye devam etti.
02:50
I read that last year the pup mortality rate
64
170260
2000
Okuduğuma göre, geçen yıl, yavru ölüm oranı
02:52
was 100 percent in parts of the Gulf of St. Lawrence.
65
172260
3000
St. Lawrence Körfezi'nin kimi yerlerinde 100% imiş.
02:55
So, clearly, this species has a lot of problems going forward.
66
175260
3000
Yani, açık ki, bu türün sorunları hala kötüye gidiyor.
02:58
This ended up becoming a cover story at National Geographic.
67
178260
3000
Nihayetinde bu, National Geographic'te kapak haberi oldu.
03:01
And it received quite a bit of attention.
68
181260
2000
Ve çok da ilgi çekti.
03:03
And with that, I saw the potential to begin
69
183260
2000
Bu sayede, okyanusun sorunlarına dair
03:05
doing other stories about ocean problems.
70
185260
2000
başka haberler yapma potansiyelini farkettim.
03:07
So I proposed a story on the global fish crisis,
71
187260
3000
Böylece küresel balık krizine dair bir haberi önerdim,
03:10
in part because I had personally witnessed
72
190260
3000
kısmen sebep, kişisel olarak son 30 yılda,
03:13
a lot of degradation in the ocean over the last 30 years,
73
193260
2000
okyanuslarda çok fazla tahribata tanık olmuş olmam,
03:15
but also because I read a scientific paper
74
195260
2000
ama aynı zamanda, okyanustaki büyük balıkların
03:17
that stated that 90 percent of the big fish in the ocean
75
197260
3000
yüzde 90'ının son 50-60 yılda yok olduğunu anlatan
03:20
have disappeared in the last 50 or 60 years.
76
200260
2000
bilimsel bir makale okumuştum.
03:22
These are the tuna, the billfish and the sharks.
77
202260
3000
Bunlar ton, deniz turnası ve köpek balıklarıydı.
03:25
When I read that, I was blown away by those numbers.
78
205260
2000
Ve bunu okuduğum zaman rakamlar beni şaşkına çevirdi.
03:27
I thought this was going to be headline news in every media outlet,
79
207260
3000
Bunun her yayın organında manşetlerden verileceğini sandım.
03:30
but it really wasn't, so I wanted to do a story
80
210260
3000
Ama böyle olmadı, ben de bunu, çok farklı bir
03:33
that was a very different kind of underwater story.
81
213260
3000
sualtı haberi yapmaya karar verdim.
03:36
I wanted it to be more like war photography,
82
216260
2000
Daha çok savaş fotoğrafı gibi olmasını istedim,
03:38
where I was making harder-hitting pictures
83
218260
2000
okurlara gezegendeki sucul yaban hayata
03:40
that showed readers what was happening
84
220260
2000
neler olduğunu gösteren çok çarpıcıcı
03:42
to marine wildlife around the planet.
85
222260
2000
fotoğraflar çekmek suretiyle.
03:44
The first component of the story that I thought was essential, however,
86
224260
3000
Fakat, hikayenin temel olduğunu düşündüğüm ilk kısmı,
03:47
was to give readers a sense of appreciation
87
227260
3000
kendileri ile beslendikleri okyanus hayvanlarının
03:50
for the ocean animals that they were eating.
88
230260
2000
kıymetini bilme hissini okurlara vermekti.
03:52
You know, I think people go into a restaurant,
89
232260
2000
İşte, bence insanlar restoranlara gidiyor,
03:54
and somebody orders a steak, and we all know where steak comes from,
90
234260
3000
ve biri biftek ısmarlıyor, hepimiz o bifteğin nereden geldiğini biliyoruz,
03:57
and somebody orders a chicken, and we know what a chicken is,
91
237260
3000
ve biri tavuk ısmarlıyor, hepimiz tavuğun ne olduğunu biliyoruz,
04:00
but when they're eating bluefin sushi,
92
240260
2000
ama mesela maviyüzgeç suşi yerken,
04:02
do they have any sense of the magnificent animal that they're consuming?
93
242260
3000
acaba tükettikleri hayvanın ne kadar ihtişamlı olduğundan haberleri var mı?
04:05
These are the lions and tigers of the sea.
94
245260
3000
Bunlar denizlerin aslanları ve kaplanlarıdır.
04:08
In reality, these animals have no terrestrial counterpart;
95
248260
2000
Gerçekte, bu hayvanların karada bir eşi yok;
04:10
they're unique in the world.
96
250260
2000
dünya üzerinde benzersizler.
04:12
These are animals that can practically swim
97
252260
2000
Bunlar, pratikte ekvatordan kutuplara kadar
04:14
from the equator to the poles
98
254260
2000
yüzebilen hayvanlar, yıl boyunca
04:16
and can crisscross entire oceans in the course of a year.
99
256260
3000
okyanusun tamamını çaprazlama geçip duruyorlar.
04:19
If we weren't so efficient at catching them, because they grow their entire life,
100
259260
3000
Onları avlamakta bu kadar iyi olmasak, büyümeleri ömür boyu sürdüğünden,
04:22
would have 30-year-old bluefin out there that weigh a ton.
101
262260
2000
30 yaşında, bir ton ağırlığında maviyüzgeçlere rastlayabilirdik.
04:24
But the truth is we're way too efficient at catching them,
102
264260
3000
Ama hakikat şu ki onları avlamakta gereğinden iyiyiz,
04:27
and their stocks have collapsed worldwide.
103
267260
2000
ve dünyadaki sayıları ani ve ciddi düşüşte.
04:29
This is the daily auction at the Tsukiji Fish Market
104
269260
2000
Bu, Tsukiji Balık Pazarı'ndaki günlük mezat,
04:31
that I photographed a couple years ago.
105
271260
2000
birkaç sene önce çekmiştim.
04:33
And every single day these tuna, bluefin like this,
106
273260
3000
Her gün bu ton balıkları, bunun gibi maviyüzgeçler,
04:36
are stacked up like cordwood,
107
276260
2000
odun gibi istifleniyorlar,
04:38
just warehouse after warehouse.
108
278260
2000
ambar ambar depolanıyorlar.
04:40
As I wandered around and made these pictures,
109
280260
2000
Ben ortalıkta dolaşıp bu fotoğrafları çekerken,
04:42
it sort of occurred to me that the ocean's not a grocery store, you know.
110
282260
3000
bir anda okyanusun bir süpermarket olmadığı düşüncesi belirdi kafamda.
04:45
We can't keep taking without expecting
111
285260
2000
Hiç ciddi sonuçları olmayacağını sanarak
04:47
serious consequences as a result.
112
287260
3000
sürekli almaya devam edemeyiz.
04:50
I also, with the story, wanted to show readers
113
290260
2000
Bu haberle aynı zamanda okurlara
04:52
how fish are caught, some of the methods that are used to catch fish,
114
292260
3000
balıkların nasıl yakalandığını, trolle avlama gibi dünyadaki en yaygın
04:55
like a bottom trawler, which is one of the most common methods in the world.
115
295260
3000
yöntemlerden biri olan bazı balık avlama yöntemlerini göstermek istedim.
04:58
This was a small net that was being used in Mexico to catch shrimp,
116
298260
3000
Bu Meksika'da karides yakalamak için kullanılan küçük bir ağ,
05:01
but the way it works is essentially the same everywhere in the world.
117
301260
3000
ama kullanılış şekli temelde dünyanın her yerinde aynı.
05:04
You have a large net in the middle
118
304260
2000
Ortada büyükçe bir ağ var ve
05:06
with two steel doors on either end.
119
306260
2000
İki ucunda iki çelik kapı bulunuyor.
05:08
And as this assembly is towed through the water,
120
308260
2000
Ve bu düzenek suyun içinde sürüklenirken,
05:10
the doors meet resistance with the ocean,
121
310260
2000
kapılar sudan dolayı direnç görüyor
05:12
and it opens the mouth of the net,
122
312260
2000
ve ağın ağzını açıyorlar,
05:14
and they place floats at the top and a lead line on the bottom.
123
314260
3000
ve yukarı şamandıralar, aşağı ise iskandil kurşunu yerleştiriyorlar.
05:17
And this just drags over the bottom, in this case to catch shrimp.
124
317260
3000
Düzenek taban boyunca sürülüyor, burada karides yakalamak için.
05:20
But as you can imagine, it's catching everything else in its path as well.
125
320260
3000
Ama tahmin edebileceğiniz gibi, yoluna çıkan diğer şeyleri de yakalıyor.
05:23
And it's destroying that precious benthic community on the bottom,
126
323260
3000
Ayrıca tabandaki çok kıymetli bentik komüniteyi harap ediyor,
05:26
things like sponges and corals,
127
326260
2000
sünger ve mercan gibi şeyleri,
05:28
that critical habitat for other animals.
128
328260
2000
başka hayvanlar için önemli olan yaşam alanını.
05:30
This photograph I made of the fisherman
129
330260
3000
Çektiğim bu fotoğraf, ağını bir saat boyunca
05:33
holding the shrimp that he caught after towing his nets for one hour.
130
333260
3000
sürüdükten sonra yakaladığı karidesleri tutan bu balıkçıya ait.
05:36
So he had a handful of shrimp, maybe seven or eight shrimp,
131
336260
2000
Bir avuç, belki 7 ya da 8 tane karidese sahip şimdi,
05:38
and all those other animals on the deck of the boat are bycatch.
132
338260
3000
ve tekne güvertesindeki diğer bütün o hayvanlar yan avlar.
05:41
These are animals that died in the process,
133
341260
2000
Bu hayvanlar süreç esnasında öldüler,
05:43
but have no commercial value.
134
343260
2000
ama hiçbir ticari değerleri yok.
05:45
So this is the true cost of a shrimp dinner,
135
345260
2000
İşte bu, bir karides yemeğinin gerçek bedeli,
05:47
maybe seven or eight shrimp
136
347260
2000
belki 7 ya da 8 karides
05:49
and 10 pounds of other animals that had to die in the process.
137
349260
3000
ve av esnasında ölmek zorunda kalan 4,5 kg başka hayvan.
05:52
And to make that point even more visual, I swam under the shrimp boat
138
352260
3000
Bu noktayı daha belirgin kılmak için, karides teknesinin altına yüzdüm
05:55
and made this picture of the guy shoveling
139
355260
2000
ve yan avları çöp olarak denize kürekle geri döken
05:57
this bycatch into the sea as trash
140
357260
2000
şu adamın fotoğrafını çektim
05:59
and photographed this cascade of death,
141
359260
2000
bu ölüm merdiveninin basamaklarını çektim,
06:01
you know, animals like guitarfish, bat rays,
142
361260
3000
gitarbalığı, yarasa vatosları, dilbalığı,
06:04
flounder, pufferfish, that only an hour before,
143
364260
3000
kirpibalığı gibi hayvanlar, sadece bir saat önce
06:07
were on the bottom of the ocean, alive,
144
367260
2000
okyanusun dibinde hayattalardı, ama
06:09
but now being thrown back as trash.
145
369260
2000
şimdi oraya çöp olarak geri atılıyorlar.
06:11
I also wanted to focus on the shark fishing industry
146
371260
3000
Köpekbalığı avcılığı endüstrisine de odaklanmak istedim
06:14
because, currently on planet Earth,
147
374260
2000
çünkü, şu anda Dünya gezegeninde,
06:16
we're killing over 100 million sharks
148
376260
2000
her yıl, 100 milyonun üzerinde
06:18
every single year.
149
378260
2000
köpekbalığını öldürüyoruz.
06:20
But before I went out to photograph this component,
150
380260
2000
Ama işin bu kısmını fotoğraflamaya gitmeden önce,
06:22
I sort of wrestled with the notion of how do you make a picture of a dead shark
151
382260
3000
Ölü bir köpekbalığının okurlara dokunacak cinsten fotoğrafını çekebilme mefhumu
06:25
that will resonate with readers
152
385260
2000
ile başa çıkmam gerekti
06:27
You know, I think there's still a lot of people out there who think
153
387260
2000
Bence hala, en iyi köpekbalığı ölü köpekbalığıdır
06:29
the only good shark is a dead shark.
154
389260
2000
diyen bir sürü insan var.
06:31
But this one morning I jumped in and found this thresher
155
391260
2000
Ama bir sabah, suya girdim ve ağda az önce ölmüş
06:33
that had just recently died in the gill net.
156
393260
2000
bu sapan köpekbalığını buldum.
06:35
And with its huge pectoral fins and eyes still very visible,
157
395260
3000
Devasa pektoral yüzgeçleri ve hala görülebilir gözleri ile,
06:38
it struck me as sort of a crucifixion, if you will.
158
398260
3000
tabiri caizse, bana çarmıha gerilmiş gibi göründü.
06:41
This ended up being the lead picture
159
401260
2000
Bu, National Geographic'teki küresel
06:43
in the global fishery story in National Geographic.
160
403260
2000
balıkçılık yazısında baş fotoğraf oldu.
06:45
And I hope that it helped readers to take notice
161
405260
2000
Ve umuyorum ki bu, okurların 100 milyon köpekbalığı
06:47
of this problem of 100 million sharks.
162
407260
3000
problemini farketmelerini sağladı.
06:50
And because I love sharks -- I'm somewhat obsessed with sharks --
163
410260
3000
Köpekbalıklarını çok sevdiğim için -- hatta onlara karşı saplantılıyım --
06:53
I wanted to do another, more celebratory, story about sharks,
164
413260
2000
köpekbalıklarının güzelliğini öne çıkaran bir haber yapmak istedim,
06:55
as a way of talking about the need for shark conservation.
165
415260
3000
onların korunmasına olan ihtiyaçtan bahsetmek amacıyla.
06:58
So I went to the Bahamas
166
418260
2000
Bahamalar'a gittim
07:00
because there're very few places in the world
167
420260
2000
çünkü bugünlerde dünya üzerinde köpekbalıklarının
07:02
where sharks are doing well these days,
168
422260
2000
iyi durumda olduğu pek az yer kaldı,
07:04
but the Bahamas seem to be a place where stocks were reasonably healthy,
169
424260
3000
ama Bahamalar'da köpekbalığı nüfusu görece sağlıklı gibiydi,
07:07
largely due to the fact that the government there
170
427260
3000
özellikle oradaki yönetimin yıllar önce
07:10
had outlawed longlining several years ago.
171
430260
2000
çapariyle avlanmayı yasaklaması sayesinde.
07:12
And I wanted to show several species
172
432260
2000
Dergide daha önce çıkmamış pek çok
07:14
that we hadn't shown much in the magazine and worked in a number of locations.
173
434260
3000
türü görüntülemek istedim ve birkaç farklı yerde çekimler yaptım.
07:17
One of the locations was this place called Tiger Beach,
174
437260
3000
Bu yerlerden birinin adı Kaplan Plajı idi,
07:20
in the northern Bahamas where tiger sharks
175
440260
2000
kuzey Bahamalar'da, kaplan köpekbalıklarının
07:22
aggregate in shallow water.
176
442260
2000
sığ sularda toplaştığı bir yer.
07:24
This is a low-altitude photograph that I made
177
444260
2000
Bu çektiğim, dalış teknemizi etrafında öylece
07:26
showing our dive boat with about a dozen of these big old tiger sharks
178
446260
3000
yüzmekte olan bir düzine büyük yaşlı kaplan köpekbalığı
07:29
sort of just swimming around behind.
179
449260
2000
ile gösteren alçaktan bir hava fotoğrafı.
07:31
But the one thing I definitely didn't want to do with this coverage
180
451260
3000
Ama bu yazı ile kesinlikle yapmak istemediğim tek şey
07:34
was to continue to portray sharks as something like monsters.
181
454260
3000
köpekbalıklarını canavar gibi göstermeye devam etmekti.
07:37
I didn't want them to be overly threatening or scary.
182
457260
3000
Onların fazladan tehditkar ve ürkütücü olmalarını istemedim.
07:40
And with this photograph of a beautiful
183
460260
2000
Ve, 4,5 metrelik güzel bir
07:42
15-feet, probably 14-feet, I guess,
184
462260
2000
dişi kaplan köpekbalığının
07:44
female tiger shark,
185
464260
2000
bu fotoğrafı ile,
07:46
I sort of think I got to that goal,
186
466260
3000
sanırım o amaca ulaştım,
07:49
where she was swimming with these little barjacks off her nose,
187
469260
3000
burnunun ucunda bu üç küçük istavritle yüzüyor,
07:52
and my strobe created a shadow on her face.
188
472260
2000
ve flaşım yüzünde gölgeler oluşturuyor.
07:54
And I think it's a gentler picture, a little less threatening,
189
474260
2000
Bence bu daha nazik, daha az tehditkar bir resim,
07:56
a little more respectful of the species.
190
476260
2000
bu türe biraz daha saygılı.
07:58
I also searched on this story
191
478260
2000
Bu haber için aynı zamanda
08:00
for the elusive great hammerhead,
192
480260
2000
büyük çekiç başı aradım,
08:02
an animal that really hadn't been photographed much
193
482260
2000
belki son 7 veya 10 seneye dek
08:04
until maybe about seven or 10 years ago.
194
484260
2000
pek fotoğraflanmamış bir hayvandı.
08:06
It's a very solitary creature.
195
486260
2000
Yalnız gezen bir yaratıktır.
08:08
But this is an animal that's considered data deficient by science
196
488260
3000
Ama hem Florida'da hem de Bahamalar'da, bilimsel açıdan
08:11
in both Florida and in the Bahamas.
197
491260
2000
hakkında yeterince veri olmadığı kabul ediliyor.
08:13
You know, we know almost nothing about them.
198
493260
2000
Yani haklarında neredeyse hiçbir şey bilmiyoruz.
08:15
We don't know where they migrate to or from,
199
495260
2000
Nereden ya da nereye göç ettiklerini bilmiyoruz,
08:17
where they mate, where they have their pups,
200
497260
2000
nerede çiftleştiklerini, nerede yavruladıklarını,
08:19
and yet, hammerhead populations in the Atlantic
201
499260
2000
ama yine de, Atlantikte çekiç baş nüfusları
08:21
have declined about 80 percent in the last 20 to 30 years.
202
501260
3000
son 20-30 yılda yüzde 80 azaldı.
08:24
You know, we're losing them faster than we can possibly find them.
203
504260
3000
Onları bulabileceğimizden daha hızlı bir şekilde kaybediyoruz.
08:27
This is the oceanic whitetip shark,
204
507260
3000
Bu okyanus beyazuç köpekbalığı,
08:30
an animal that is considered the fourth most dangerous species,
205
510260
2000
en tehlikeli 4. hayvan türü kabul ediliyor,
08:32
if you pay attention to such lists.
206
512260
2000
tabi böyle listeleri kaale alıyorsanız.
08:34
But it's an animal that's about 98 percent in decline
207
514260
3000
Ama bu, bulunduğu bölgeler boyunca
08:37
throughout most of its range.
208
517260
2000
%98 azalmakta olan bir hayvan.
08:39
Because this is a pelagic animal and it lives out in the deeper water,
209
519260
3000
Kıyıdan çok açıklarda ve derin sularda yaşayan bir hayvan olduğundan,
08:42
and because we weren't working on the bottom,
210
522260
2000
ve biz de tabanda çalışmıyor olduğumuzdan,
08:44
I brought along a shark cage here,
211
524260
2000
Yanımda köpekbalığı kafesi getirmiştim,
08:46
and my friend, shark biologist Wes Pratt is inside the cage.
212
526260
3000
ve köpekbalığı biyologu arkadaşım Wes Pratt kafesin içinde.
08:49
You'll see that the photographer, of course, was not inside the cage here,
213
529260
3000
Göreceksiniz ki fotoğrafçı, elbette, burada kafesin içinde değil,
08:52
so clearly the biologist is a little smarter than the photographer I guess.
214
532260
3000
açıkça görülüyor ki biyolog fotoğrafçıdan sanırım biraz daha zeki.
08:55
And lastly with this story,
215
535260
2000
Ve son olarak bu öyküyle,
08:57
I also wanted to focus on baby sharks, shark nurseries.
216
537260
3000
bebek köpekbalıklarının büyüdüğü yerlere değinmek istedim.
09:00
And I went to the island of Bimini, in the Bahamas,
217
540260
3000
Limon köpekbalığı yavrularını çekmek için,
09:03
to work with lemon shark pups.
218
543260
2000
Bahamalar'da Bimini adasına gittim.
09:05
This is a photo of a lemon shark pup,
219
545260
2000
Bu, limon köpekbalığı yavrusu fotoğrafı,
09:07
and it shows these animals where they live for the first two to three years of their lives
220
547260
3000
ve fotoğraf bu hayvanları, hayatlarının ilk 2-3 yılını geçirdikleri bu koruyucu
09:10
in these protective mangroves.
221
550260
2000
magruvlardayken gösteriyor.
09:12
This is a very sort of un-shark-like photograph.
222
552260
3000
Bu pek de köpekbalığı gibi olmayan bir fotoğraf.
09:15
It's not what you typically might think of as a shark picture.
223
555260
3000
Yani köpekbalığı fotoğrafı denince aklınıza bu gelmez.
09:18
But, you know, here we see a shark that's maybe 10 or 11 inches long
224
558260
3000
Ama, burada belki 25-30 santimlik bir köpekbalığı görüyoruz
09:21
swimming in about a foot of water.
225
561260
2000
30 santim derinlikte yüzüyor.
09:23
But this is crucial habitat and it's where they spend the first two, three years of their lives,
226
563260
3000
Resifin diğer bölgelerine gidecek yaşa gelene dek burası onların hayatlarının
09:26
until they're big enough to go out on the rest of the reef.
227
566260
3000
ilk 2-3 yılını geçirdikleri çok önemli bir yaşam alanı.
09:29
After I left Bimini, I actually learned
228
569260
2000
Bimini'den ayrıldıktan sonra öğrendim ki
09:31
that this habitat was being bulldozed
229
571260
2000
bu yaşam alanı golf sahası ve tatil köyü
09:33
to create a new golf course and resort.
230
573260
3000
yapmak için buldozerle yok edilmiş.
09:36
And other recent stories have looked at
231
576260
2000
Yakın zamanda göz attığım diğer öykülerde
09:38
single, flagship species, if you will,
232
578260
2000
başka tehditlerden bahsetmek için,
09:40
that are at risk in the ocean
233
580260
2000
okyanuslarda risk altındaki
09:42
as a way of talking about other threats.
234
582260
3000
türlerin başında gelen hayvanlara değindim.
09:45
One such story I did documented the leatherback sea turtle.
235
585260
3000
Bu öykülerden birinde deri sırtlı deniz kaplumbağasını inceledim.
09:48
This is the largest, widest-ranging,
236
588260
2000
Bu, en geniş alana yayılmış, en büyük,
09:50
deepest-diving and oldest of all turtle species.
237
590260
3000
en derine dalan ve en yaşlı kaplumbağa türü.
09:53
Here we see a female crawling
238
593260
2000
Burada ayışığında okyanustan
09:55
out of the ocean under moonlight
239
595260
2000
Trinidad adasına çıkmakta olan
09:57
on the island of Trinidad.
240
597260
2000
bir dişi görüyoruz.
09:59
These are animals whose lineage dates back about 100 million years.
241
599260
3000
Bunlar soyları 100 milyon yıl öncesine giden hayvanlar.
10:02
And there was a time in their lifespan
242
602260
2000
Ve sudan yuva yapmak için çıktıklarında
10:04
where they were coming out of the water to nest
243
604260
2000
koşmakta olan Tyrannosaurus rex'ler gördükleri
10:06
and saw Tyrannosaurus rex running by.
244
606260
2000
zamanlar da oldu.
10:08
And today, they crawl out and see condominiums.
245
608260
3000
Bugün, sudan çıkıp karşılarında tatil köyü buluyorlar.
10:11
But despite this amazing longevity,
246
611260
2000
Soylarının bu uzun geçmişine rağmen,
10:13
they're now considered critically endangered.
247
613260
3000
bugün yokolma tehlikesiyle karşı karşıyalar.
10:16
In the Pacific, where I made this photograph,
248
616260
2000
Pasifik'te, bu fotoğrafı çektiğim yerde,
10:18
their stocks have declined about 90 percent
249
618260
2000
sayıları son 15 senede yaklaşık olarak
10:20
in the last 15 years.
250
620260
2000
%90 azalmış.
10:22
This is a photograph that shows a hatchling
251
622260
3000
Bu fotoğraf yumurtadan yeni çıkmış, uzun ve
10:25
about to taste saltwater for the very first time
252
625260
2000
tehlikeli yolculuğuna başlarken, tuzlu suyu
10:27
beginning this long and perilous journey.
253
627260
2000
ilk kez tatmak üzere olan bir yavruyu gösteriyor.
10:29
Only one in a thousand
254
629260
2000
Her bin kaplumbağadan
10:31
leatherback hatchlings will reach maturity.
255
631260
2000
sadece bir tanesi yetişkinliğe erişebilecek.
10:33
But that's due to natural predators
256
633260
2000
Ama bu, onları plajda yakalayan
10:35
like vultures that pick them off on a beach
257
635260
2000
akbaba veya hemen kıyıda bekleyen
10:37
or predatory fish that are waiting offshore.
258
637260
3000
balıklar gibi doğal avcılar yüzünden.
10:40
Nature has learned to compensate with that,
259
640260
2000
Doğa bu kayıpla başa çıkmayı öğrenmiş,
10:42
and females have multiple clutches of eggs
260
642260
2000
ve dişiler şansı artırabilmek için öbek öbek
10:44
to overcome those odds.
261
644260
2000
yumurta bırakıyorlar.
10:46
But what they can't deal with is anthropogenic stresses,
262
646260
3000
Ama başa çıkamadıkları şey, insan kökenli stres,
10:49
human things, like this picture that shows
263
649260
2000
insansı şeyler, mesela bu fotoğraftaki
10:51
a leatherback caught at night in a gill net.
264
651260
3000
gece ağa takılmış bir su kaplumbağası.
10:54
I actually jumped in and photographed this,
265
654260
2000
Aslında, suya dalıp bu fotoğrafı çektim
10:56
and with the fisherman's permission,
266
656260
2000
ve balıkçının iznini aldıktan sonra
10:58
I cut the turtle out, and it was able to swim free.
267
658260
2000
kaplumbağayı salıverdim, artık özgürce yüzebilirdi.
11:00
But, you know, thousands of other leatherbacks each year
268
660260
3000
Ama her yıl binlerce deri sırtlı su kaplumbağasının
11:03
are not so fortunate,
269
663260
2000
şansı böyle yaver gitmiyor,
11:05
and the species' future is in great danger.
270
665260
2000
ve türün geleceği ciddi tehlike altında.
11:07
Another charismatic megafauna species that I worked with
271
667260
3000
Üzerinde çalıştığım bir diğer karizmatik megafauna türü
11:10
is the story I did on the right whale.
272
670260
2000
gerçek balina hakkında yaptığım haberdi.
11:12
And essentially, the story is this with right whales,
273
672260
2000
Ve temelde bu gerçek balinalara dair öykü şu ki,
11:14
that about a million years ago, there was
274
674260
2000
yaklaşık bir milyon yıl önce gezegende
11:16
one species of right whale on the planet,
275
676260
2000
sadece bir tek gerçek balina türü vardı,
11:18
but as land masses moved around and oceans became isolated,
276
678260
3000
ama kara parçaları kayıp okyanuslar birbirinden yalıtılınca,
11:21
the species sort of separated,
277
681260
2000
türün üyeleri birbirinden ayrı düştü,
11:23
and today we have essentially two distinct stocks.
278
683260
2000
bugün temel olarak iki ayrı topluluk var.
11:25
We have the Southern right whale that we see here
279
685260
2000
Burada Güneyli gerçek balinamız var
11:27
and the North Atlantic right whale that we see here
280
687260
3000
ve burada Kuzey Atlantik gerçek balinası,
11:30
with a mom and calf off the coast of Florida.
281
690260
2000
Florida kıyısı açıklarında bir anne ve yavrusu.
11:32
Now, both species were hunted to the brink of extinction
282
692260
2000
Her iki tür de, tükenmenin eşiğine dek, balina avcıları
11:34
by the early whalers,
283
694260
2000
tarafından avlanmıştı,
11:36
but the Southern right whales have rebounded a lot better
284
696260
2000
ama Güneyli gerçek balinaların sayısı yeniden yükseldi
11:38
because they're located in places
285
698260
2000
çünkü insan etkinliğinden uzaktaki
11:40
farther away from human activity.
286
700260
2000
bölgelerde yaşıyorlar.
11:42
The North Atlantic right whale is listed as
287
702260
2000
Kuzey Atlantik gerçek balinaları ise soyu tükenme
11:44
the most endangered species on the planet today
288
704260
2000
tehlikesine en çok sahip tür olarak listeleniyor
11:46
because they are urban whales; they live along the east coast
289
706260
3000
çünkü onlar kentsel balinalar; Kuzey Amerika'nın yani ABD ve
11:49
of North America, United States and Canada,
290
709260
2000
Kanada'nın doğu kıyısında yaşıyorlar,
11:51
and they have to deal with all these urban ills.
291
711260
3000
kentsel zorluklarla başa çıkmak zorundalar.
11:54
This photo shows an animal popping its head out at sunset off the coast of Florida.
292
714260
3000
Burada Florida kıyılarında günbatımında kafasını sudan çıkarmış balinayı görüyorsunuz.
11:57
You can see the coal burning plant in the background.
293
717260
3000
Fonda kömür yakmakta olan fabrikayı seçebilirsiniz.
12:00
They have to deal with things like toxins and pharmaceuticals
294
720260
2000
Bu balinalar, okyanusa sızan ve muhtemelen üremelerini etkileyen
12:02
that are flushed out into the ocean,
295
722260
2000
toksinler ve ecza maddeleriyle
12:04
and maybe even affecting their reproduction.
296
724260
2000
başa çıkmak zorundalar.
12:06
They also get entangled in fishing gear.
297
726260
2000
Ayrıca, balıkçılık araçlarına dolanıyorlar.
12:08
This is a picture that shows the tail of a right whale.
298
728260
3000
Bu fotoğrafta balinanın kuyruğunu görüyorsunuz.
12:11
And those white markings are not natural markings.
299
731260
2000
Ve oradaki beyaz izler doğal desenler değil.
12:13
These are entanglement scars.
300
733260
2000
Bunlar ağa dolanma yaraları.
12:15
72 percent of the population has such scars,
301
735260
3000
Nüfusun %72'sinde böyle yaralar var,
12:18
but most don't shed the gear, things like lobster traps and crab pots.
302
738260
3000
ama kapanlar çoğunlukla, ıstakoz ve yengeçlerdeki gibi düşmüyor.
12:21
They hold on to them, and it eventually kills them.
303
741260
3000
Üzerlerinde takılı kalıyor ve sonunda onları öldürüyor.
12:24
And the other problem is they get hit by ships.
304
744260
2000
Diğer problem, gemilerin balinalara çarpması.
12:26
And this was an animal that was struck by a ship
305
746260
2000
Bu, Nova Scotia, Kanada'da kendisine gemi
12:28
in Nova Scotia, Canada
306
748260
2000
çarpmış bir hayvan
12:30
being towed in, where they did a necropsy
307
750260
2000
kıyıya çekiliyor, orada nekropsi yapıp
12:32
to confirm the cause of death,
308
752260
2000
ölüm sebebini teyit ediyorlar:
12:34
which was indeed a ship strike.
309
754260
2000
sebep hakikaten gemi çarpması.
12:36
So all of these ills are stacking up against these animals
310
756260
3000
Yani bütün bu zorluklar bu hayvanların önünde birikiyor
12:39
and keeping their numbers very low.
311
759260
2000
ve sayılarının artmasına engel oluyor.
12:41
And to draw a contrast with that beleaguered North Atlantic population,
312
761260
3000
Harap edilen bu Kuzey Atlantik popülasyonu ile karşılaştırma yapmak için,
12:44
I went to a new pristine population of Southern right whales
313
764260
3000
Güneyli balinaların yaklaşık 10 sene önce, Yeni Zelanda'nın
12:47
that had only been discovered about 10 years ago
314
767260
2000
Auckland Adaları denilen bir yerinde keşfedilen
12:49
in the sub-Antarctic of New Zealand, a place called the Auckland Islands.
315
769260
3000
yeni ve bozulmamış bir popülasyonunu görüntülemeye gittim.
12:52
I went down there in the winter time.
316
772260
2000
Gittiğimda mevsim kıştı.
12:54
And these are animals that had never seen humans before,
317
774260
2000
Bu havyanlar daha önce hiç insanla karşılaşmamışlardı.
12:56
and I was one of the first people they probably had ever seen.
318
776260
2000
Ben muhtemelen, onların gördüğü ilk insanlardan biriydim.
12:58
And I got in the water with them,
319
778260
2000
Suya onların yanına daldım,
13:00
and I was amazed at how curious they were.
320
780260
2000
ve meraklılıkları karşısında hayrete düştüm.
13:02
This photograph shows my assistant standing on the bottom at about 70 feet
321
782260
3000
Bu fotoğraftaki asistanım, yaklaşık 22 metrede tabanda ayakta duruyor
13:05
and one of these amazingly beautiful, 45-foot,
322
785260
3000
muazzam güzellikte 14 metrelik, 70 tonluk,
13:08
70-ton whales,
323
788260
2000
bir balinayla birlikte,
13:10
like a city bus just swimming up, you know.
324
790260
2000
balina, sanki yukarı yüzen bir otobüs gibi.
13:12
They were in perfect condition,
325
792260
2000
Balinalar mükemmel durumdaydı,
13:14
very fat and healthy, robust, no entanglement scars,
326
794260
3000
tombul ve sağlıklı, gürbüz, dolanma yaraları yok,
13:17
the way they're supposed to look.
327
797260
2000
yani olmaları gerektiği gibi.
13:19
You know, I read that the pilgrims, when they landed at Plymouth Rock
328
799260
2000
Bir yerde okuduğuma göre, göçmenler 1620'de Massachusetts'teki
13:21
in Massachusetts in 1620,
329
801260
2000
Plymounth Rock'a ulaştığında,
13:23
wrote that you could walk across Cape Cod Bay
330
803260
2000
Cape Cod Körfezi'nin balina sırtında baştan başa
13:25
on the backs of right whales.
331
805260
2000
geçilebileceğini yazmışlardı.
13:27
And we can't go back and see that today,
332
807260
2000
Ama bugün oraya gidip bunu göremeyiz,
13:29
but maybe we can preserve what we have left.
333
809260
2000
fakat belki de elimizde kalanı koruyabiliriz.
13:31
And I wanted to close this program with a story of hope,
334
811260
3000
Son olarak bu konuşmayı umut veren bir öyküyle bitireceğim,
13:34
a story I did on marine reserves
335
814260
2000
deniz rezervleri hakkındaki bir haber
13:36
as sort of a solution
336
816260
2000
aşırı balık avı problemine
13:38
to the problem of overfishing, the global fish crisis story.
337
818260
3000
küresel balık krizi öyküsüne bir çözüm olması için.
13:41
I settled on working in the country of New Zealand
338
821260
2000
Yeni Zelanda'da çalışmak üzere yerleştim
13:43
because New Zealand was rather progressive,
339
823260
2000
çünkü Yeni Zelanda oldukça yenilikçiydi,
13:45
and is rather progressive in terms of protecting their ocean.
340
825260
3000
yani okyanusları koruma bakımından yenilikçi ve ilerlemeciydi.
13:48
And I really wanted this story to be about three things:
341
828260
2000
Ve bu haberin özellikle 3 şey hakkında olmasını istedim.
13:50
I wanted it to be about abundance,
342
830260
2000
Bolluk, çeşitlilik ve dirençlilik
13:52
about diversity and about resilience.
343
832260
2000
hakkında olmasını istedim.
13:54
And one of the first places I worked
344
834260
2000
Çalıştığım yerlerden ilki
13:56
was a reserve called Goat Island
345
836260
2000
Yeni Zelanda Leigh'te Keçi Adası
13:58
in Leigh of New Zealand.
346
838260
2000
adı verilen bir rezervdi.
14:00
What the scientists there told me was that
347
840260
2000
Oradaki bilim insanlarının bana söylediğine göre
14:02
when protected this first marine reserve in 1975,
348
842260
3000
bu deniz rezervini 1975'te korumaya aldıklarında,
14:05
they hoped and expected that certain things might happen.
349
845260
3000
bazı şeylerin olmasını ummuş ve beklemişlerdi.
14:08
For example, they hoped that certain species of fish
350
848260
2000
Örneğin, bazı balık türlerinin, mesela Yeni Zelanda
14:10
like the New Zealand snapper would return
351
850260
2000
levreğinin geri döneceğini umut ediyorlardı
14:12
because they had been fished to the brink of commercial extinction.
352
852260
3000
çünkü bu balıklar ticari tükenmenin eşiğine dek avlanmışlardı.
14:15
And they did come back. What they couldn't predict was that other things would happen.
353
855260
3000
Nitekim geri geldiler de. Fakat bilim insanlarının öngöremediği başka şeyler vardı.
14:18
For example, these fish
354
858260
2000
Örneğin, bu balıklar
14:20
predate on sea urchins,
355
860260
2000
deniz kestanesiyle besleniyor.
14:22
and when the fish were all gone,
356
862260
2000
Ve balıklar ortadan kaybolduğunda
14:24
all anyone ever saw underwater
357
864260
2000
sualtında herkesin tek gördüğü
14:26
was just acres and acres of sea urchins.
358
866260
3000
hektarlarca deniz kestanesiydi.
14:29
But when the fish came back
359
869260
2000
Ama balıklar geri döndüğünde
14:31
and began predating and controlling the urchin population,
360
871260
2000
ve kestaneleri yiyerek popülasyonu kontrol altına aldığında,
14:33
low and behold, kelp forests emerged in shallow water.
361
873260
3000
şu işe bakın ki, sığ sularda kelp ormanları büyümeye başladı.
14:36
And that's because the urchins eat kelp.
362
876260
3000
Çünkü deniz kestaneleri kelp ile beslenir.
14:39
So when the fish control the urchin population,
363
879260
3000
Ve balıklar kestane nüfusunu kontrol altına alınca,
14:42
the ocean was restored to its natural equilibrium.
364
882260
2000
okyanus doğal dengesine geri dönmüştü.
14:44
You know, this is probably how the ocean looked here
365
884260
2000
Muhtemelen okyanus burada 200 yıl önce böyle
14:46
one or 200 years ago, but nobody was around to tell us.
366
886260
3000
görünüyordu ama bunu bize anlatacak kimse yoktu.
14:49
I worked in other parts of New Zealand as well,
367
889260
2000
Yeni Zelanda'da başka yerlerde de çalıştım,
14:51
in beautiful, fragile, protected areas
368
891260
3000
güzel, kırılgan, korunan bölgelerde
14:54
like in Fiordland, where this sea pen colony was found.
369
894260
3000
mesela bu deniz kalemi kolonisinin bulunduğu Fiordland gibi.
14:57
Little blue cod swimming in for a dash of color.
370
897260
3000
Küçük mavi morina manzaraya renk katıyor.
15:00
In the northern part of New Zealand,
371
900260
2000
Yeni Zelanda'nın kuzey tarafında,
15:02
I dove in the blue water, where the water's a little warmer,
372
902260
3000
Mavi sularda daldım, burada su biraz daha sıcak,
15:05
and photographed animals like this giant sting ray
373
905260
2000
ve bu dev vatos gibi hayvanları sualtı kanyonunda
15:07
swimming through an underwater canyon.
374
907260
2000
yüzerken fotoğrafladım.
15:09
Every part of the ecosystem in this place
375
909260
2000
Burada ekosistemin her parçası,
15:11
seems very healthy,
376
911260
2000
oldukça sağlıklıydı,
15:13
from tiny, little animals like a nudibrank
377
913260
2000
süngere tırmanıp üzerini kaplayan
15:15
crawling over encrusting sponge
378
915260
2000
minicik yumuşakçalardan, buradaki
15:17
or a leatherjacket
379
917260
2000
ekosistem için
15:19
that is a very important animal in this ecosystem
380
919260
2000
çok önemli bir hayvan olan dericeket balıklara dek.
15:21
because it grazes on the bottom and allows new life to take hold.
381
921260
3000
Bu balıklar tabanda otlanıyor ve yaşamın yeniden gelişmesini sağlıyor.
15:25
And I wanted to finish with this photograph,
382
925260
2000
Ve bu fotoğrafla bitirmek istiyorum,
15:27
a picture I made on a very stormy day in New Zealand
383
927260
3000
Yeni Zelanda'da fırtınalı bir günde çektiğim bir fotoğraf
15:30
when I just laid on the bottom
384
930260
2000
etrafımda dönüp duran bir balık
15:32
amidst a school of fish swirling around me.
385
932260
2000
sürüsünün ortasında, tabanda öylece yatmıştım.
15:34
And I was in a place that had only been protected
386
934260
2000
Ve sadece son 20 yıldır korunmakta olan
15:36
about 20 years ago.
387
936260
2000
bir yerdeydim.
15:38
And I talked to divers that had been diving there for many years,
388
938260
3000
Orada senelerdir dalış yapan dalgıçlarla konuştum,
15:41
and they said that the marine life was better here today
389
941260
2000
ve bana bugün denizdeki yaşamın, 1960'lara nazaran
15:43
than it was in the 1960s.
390
943260
2000
daha iyi olduğunu söylediler.
15:45
And that's because it's been protected,
391
945260
2000
Çünkü deniz artık korunuyor,
15:47
that it has come back.
392
947260
2000
ve yaşam geri geldi.
15:49
So I think the message is clear.
393
949260
2000
Yani bana kalırsa mesaj açık.
15:51
The ocean is, indeed, resilient and tolerant to a point,
394
951260
3000
Okyanuslar, hakikaten, bir aşamaya kadar dirençli ve toleranslı,
15:54
but we must be good custodians.
395
954260
2000
ama bizim iyi bekçiler olmamız gerekiyor.
15:56
I became an underwater photographer
396
956260
2000
Ben sualtı fotoğrafçısı oldum çünkü
15:58
because I fell in love with the sea,
397
958260
2000
denize aşık olmuştum, ve bugün
16:00
and I make pictures of it today because I want to protect it,
398
960260
3000
onun fotoğraflarını çekiyorum çünkü onu korumak istiyorum,
16:03
and I don't think it's too late.
399
963260
2000
ve henüz geç kaldığımızı düşünmüyorum.
16:05
Thank you very much.
400
965260
2000
Çok teşekkür ederim.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7