The contributions of female explorers - Courtney Stephens

466,981 views ・ 2013-06-12

TED-Ed


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Transcriber: Andrea McDonough Reviewer: Jessica Ruby
0
0
7000
Çeviri: Beril Marhan Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:15
Nowadays, we take curiosity for granted.
1
15712
2538
Günümüzde merak duygusunu yeterince önemsemiyoruz.
00:18
We believe that if we put in the hard work,
2
18250
1916
Eğer sıkı çalışırsak,
00:20
we might one day stand before the pyramids,
3
20166
2290
günün birinde piramitleri görebileceğimize,
00:22
discover a new species of flower,
4
22456
1845
yeni çiçek türleri keşfedebileceğimize
00:24
or even go to the moon.
5
24301
1584
hatta Ay'a gidebileceğimize inanıyoruz.
00:25
But, in the 18th and 19th century,
6
25885
2036
Fakat 18. ve 19. yüzyıllarda,
00:27
female eyes gazed out windows
7
27921
1720
kadınlar asla keşfedemeyecekleri
00:29
at a world they were unlikely to ever explore.
8
29641
2717
bir dünyaya sadece pencereden bakıyordu.
00:32
Life for women in the time of Queen Victoria
9
32358
2405
Kraliçe Viktorya döneminde kadınlar için hayat
00:34
was largely relegated to house chores and gossip.
10
34763
3060
ev işlerinden ve dedikodudan ibaretti.
00:37
And, although they devoured books on exotic travel,
11
37823
2345
Ve egzotik seyahat kitaplarını
bir çırpıda okuyup bitirseler de
00:40
most would never would leave the places
12
40168
1490
00:41
in which they were born.
13
41658
1482
çoğu doğdukları yeri asla terk edemeyecekti.
00:43
However, there were a few Victorian women, who,
14
43140
2750
Fakat, birkaç Viktorya dönemi kadını
00:45
through privilege,
15
45890
1068
imtiyaz,
00:46
endurance,
16
46958
707
sabır
00:47
and not taking "no" for an answer,
17
47665
1829
ve hayır cevabını kabul etmemeleri
00:49
did set sail for wilder shores.
18
49494
2483
sayesinde yeni kıyılara yelken açtı.
00:51
In 1860, Marianne North,
19
51977
2660
1860 yılında amatör bahçıvan ve ressam
00:54
an amateur gardener and painter,
20
54637
2118
Marianne North,
00:56
crossed the ocean to America
21
56755
1472
yanında tanıtım mektupları,
00:58
with letters of introduction,
22
58227
1287
bir şövale
00:59
an easel,
23
59514
913
ve çiçek sevgisiyle
01:00
and a love of flowers.
24
60427
1716
okyanusu geçerek Amerika'ya vardı.
01:02
She went on to travel to Jamaica,
25
62143
1875
Seyahat etmeye devam etti. Jamaika'ya,
01:04
Peru,
26
64018
812
01:04
Japan,
27
64830
960
Peru'ya,
Japonya'ya,
01:05
India,
28
65790
923
Hindistan'a
01:06
Australia.
29
66713
1346
ve Avustralya'ya gitti.
01:08
In fact, she went to every continent except Antarctica
30
68059
2587
Aslında, çizecek yeni çiçekler bulma peşinde,
01:10
in pursuit of new flowers to paint.
31
70646
2210
Antartika hariç bütün kıtalara gitti.
01:12
"I was overwhelmed with the amount
32
72856
1325
"Çizecek şeylerin sayısı
01:14
of subjects to be painted," she wrote.
33
74181
2186
karşısında şaşkına dönmüştüm," diye yazmıştır.
01:16
"The hills were marvelously blue,
34
76367
1609
"Birbiri ardına kümelenen tepeler
01:17
piled one over the other beyond them.
35
77976
2086
fevkalade maviydi.
01:20
I never saw such abundance of pure color."
36
80062
2794
Hiç bu kadar doğal renk bolluğu görmedim."
01:22
With no planes or automobiles
37
82856
1627
North, aradığı çiçeklere
01:24
and rarely a paved street,
38
84483
1668
ulaşmak için araba ve uçak olmadan
01:26
North rode donkeys,
39
86151
1552
taşla döşenmiş yolları geçti,
01:27
scaled cliffs,
40
87703
909
eşek sürdü,
01:28
and crossed swamps
41
88612
1127
uçurumlara tırmandı
01:29
to reach the plants she wanted.
42
89739
1748
ve bataklıkları geçti.
01:31
And all this in the customary dress of her day,
43
91487
2466
Ve bütün bunları o zamanlarda kadınların giydiği
01:33
floor-length gowns.
44
93953
1416
yerlere kadar uzanan elbiselerle yaptı.
01:35
As photography had not yet been perfected,
45
95369
2588
Fotoğraf o zamanlar yeterince gelişmediğinden,
01:37
Marianne's paintings gave botanists back in Europe
46
97957
2471
Marianne'nin çizimleri Avrupa'daki botanistlerin
01:40
their first glimpses of some of the world's most unusual plants,
47
100428
2948
Dünya'nın en ilginç bitkileri olan bazı bitkileri ilk kez görmesini sağladı.
01:43
like the giant pitcher plant of Borneo,
48
103376
2621
Bunlar, Borneo'nun devasa etçil bitkisi,
01:45
the African torch lily,
49
105997
1717
Afrika fener çiçeği
01:47
and the many other species named for her
50
107714
2259
ve onları doğal hayatta listeleyen ilk Avrupalı olduğundan
01:49
as she was the first European to catalog them in the wild.
51
109973
2997
onun için isimlendirilen diğer birçok bitki türü.
01:52
Meanwhile, back in London,
52
112970
1743
Bu sırada Londra'da,
01:54
Miss Mary Kingsley was the sheltered daughter
53
114713
2094
gezgin bir doktorun özenle büyütülmüş kızı
01:56
of a traveling doctor
54
116807
1331
Miss Mary Kingsley,
01:58
who loved hearing her father's tales
55
118138
1581
babasının anlattığı Afrika'nın yerli gelenekleri
01:59
of native customs in Africa.
56
119719
2177
ile ilgili masalları dinlemeye bayılıyordu.
02:01
Midway through writing a book on the subject,
57
121896
1959
Bu konuda yazdığı kitabın yarısındayken
02:03
her father fell ill and died.
58
123855
1997
babası hastalandı ve öldü.
02:05
So, Kingsley decided she would finish the book for him.
59
125852
2925
Bu yüzden, Kingsley kitabı babası için bitirmeye karar verdi.
02:08
Peers of her father advised her not to go,
60
128777
2113
Babasının arkadaşları gitmemesini söylediler
02:10
showing her maps of tropical diseases,
61
130890
2388
ve onu tropik hastalıklar konusunda uyardılar.
02:13
but she went anyhow,
62
133278
1154
Ama o yine de gitti.
02:14
landing in modern-day Sierra Leone in 1896
63
134432
3023
Yanında iki bavul ve dil klavuzu ile 1896'da
02:17
with two large suitcases and a phrase book.
64
137455
2876
günümüz Sierra Leone'sine vardı.
02:20
Traveling into the jungle,
65
140331
1201
Ormanın içinde gezerek,
02:21
she was able to confirm the existence
66
141532
1643
o zamanlar mitsel bir yaratık olan
02:23
of a then-mythical creature,
67
143175
1687
gorilin
02:24
the gorilla.
68
144862
1302
varlığını doğruladı.
02:26
She recalls fighting with crocodiles,
69
146164
1843
Timsahlarla savaştığına,
02:28
being caught in a tornado,
70
148007
1670
kasırgaya yakalandığına
02:29
and tickling a hippopotamus with her umbrella
71
149677
2334
ve kanosunu bırakması için
bir su aygırını şemsiyesi ile gıdıkladığına dair anıları var.
02:32
so that he'd leave the side of her canoe.
72
152011
2253
02:34
Falling into a spiky pit,
73
154264
1753
Dikenli bir çukura düştüğünde
02:36
she was saved from harm by her thick petticoat.
74
156017
2709
kalın iç etekliği sayesinde zarar görmekten kurtulmuştu.
02:38
"A good snake properly cooked
75
158726
1962
"Güzelce pişirilmiş iyi bir yılan
02:40
is one of the best meals one gets out here," she wrote.
76
160688
3293
birinin burada yiyebileceği en iyi yemeklerden biri," diye yazmıştır.
02:43
Think Indiana Jones was resourceful?
77
163981
2085
Indiana Jones'un her şeyin üstesinden gelebileceğini mi düşünüyorsunuz?
02:46
Kingsley could out-survive him any day!
78
166066
2554
Kingsley onu her türlü yener!
02:48
But when it comes to breaking rules,
79
168620
1406
Fakat kuralları çiğnemeye gelince,
02:50
perhaps no female traveler was
80
170026
1592
muhtemelen hiçbir kadın gezgin
02:51
as daring as Alexandra David-Neel.
81
171618
2500
Alexandra David-Neel kadar cüretkâr değildi.
02:54
Alexandra, who had studied Eastern religions
82
174118
2502
Evi olan Fransa'da şark dinleri konusunda
02:56
at home in France,
83
176620
1117
eğitim alan Alexandra,
02:57
wanted desperately to prove herself
84
177737
1550
o zamanın hepsi erkek olan
02:59
to Parisian scholars of the day,
85
179287
1920
Paris'in eğitimli ileri gelenlerine
03:01
all of whom were men.
86
181207
1567
kendini kanıtlamak istiyordu.
03:02
She decided the only way to be taken seriously
87
182774
2606
Ciddiye alınmanın tek yolunun Tibet'in dağlarındaki
03:05
was to visit the fabled city of Lhasa
88
185380
2250
efsaneden ibaret olan Lhasa şehrine
03:07
in the mountains of Tibet.
89
187630
1419
gitmek olduğuna karar verdi.
03:09
"People will have to say,
90
189049
1528
"İnsanlar, bu kadın
03:10
'This woman lived among the things she's talking about.
91
190577
2531
bahsettiği şeyler arasında yaşadı, onlara dokundu
03:13
She touched them and she saw them alive,'" she wrote.
92
193108
3085
ve onları canlı gördü demek zorunda kalacaklar," diye yazmıştır.
03:16
When she arrived at the border from India,
93
196193
2115
Hindistan sınıra ulaştığında,
03:18
she was forbidden to cross.
94
198308
1432
sınırı geçmesi yasaklandı.
03:19
So, she disguised herself as a Tibetan man.
95
199740
2953
O da Tibetli bir adam kılığına girdi.
03:22
Dressed in a yak fur coat
96
202693
1613
Yak yünü kürk bir kaban
03:24
and a necklace of carved skulls,
97
204306
1593
ve oyulmuş kafatası kolye ile
03:25
she hiked through the barren Himilayas
98
205899
1714
çorak Himalayalar'dan
03:27
all the way to Lhasa,
99
207613
1512
tutuklandığı Lhasa'ya kadar
03:29
where she was subsequently arrested.
100
209125
2035
tüm o yolu yürüdü.
Yolculuk ne kadar zorlu olursa
03:31
She learned that the harder the journey,
101
211160
1572
03:32
the better the story,
102
212732
1429
hikâyenin de o kadar iyi olacağını öğrendi
03:34
and went on to write many books on Tibetan religion,
103
214161
2499
ve Tibet dinleri ile ilgili çok sayıda kitap yazdı.
03:36
which not only made a splash back in Paris
104
216660
2212
Günümüzde hâlâ önemli olmakla beraber
03:38
but remain important today.
105
218872
1960
Paris'te büyük ses getirdiler.
03:40
These brave women, and others like them,
106
220832
2002
Bu cesur kadınlar ve onlar gibi pek çoğu
03:42
went all over the world to prove
107
222834
1557
Dünya'nın her köşesine
03:44
that the desire to see for oneself
108
224391
1946
insanların keşfetme arzusunun
03:46
not only changes the course of human knowledge,
109
226337
2337
sadece insanlığın bilgisini değil
03:48
it changes the very idea of what is possible.
110
228674
2663
neyin mümkün olduğu fikrini de değiştirdiğini kanıtlamak için gitti.
03:51
They used the power of curiosity
111
231337
2080
Merakın gücünü uzak diyarların
03:53
to try and understand the viewpoints
112
233417
1761
bakış açılarını ve kendine has yanlarını
03:55
and peculiarities of other places,
113
235178
2130
anlamak için kullandılar.
03:57
perhaps because they, themselves,
114
237308
1499
Bunu belki de toplumlarında
03:58
were seen as so unusual in their own societies.
115
238807
2959
kendileri de onlağandışı görüldükleri içi yaptılar.
04:01
But their journeys revealed to them
116
241766
1343
Yolcukları onlara
04:03
something more than the ways of foreign lands,
117
243109
2581
yabancı ülkelerin yollarından daha fazlasını gösterdi.
04:05
they revealed something only they, themselves, could find:
118
245690
2794
Sadece onların keşfedebileceği bir şey keşfettiler :
04:08
a sense of their own self.
119
248484
1912
kendilerini.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7