Romulus Whitaker: The real danger lurking in the water

Romulus Whitaker: Suda Gizlenmiş Gerçek Tehlike

60,203 views

2010-01-07 ・ TED


New videos

Romulus Whitaker: The real danger lurking in the water

Romulus Whitaker: Suda Gizlenmiş Gerçek Tehlike

60,203 views ・ 2010-01-07

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Öykü Yağcı Gözden geçirme: Sancak Gülgen
00:15
I want you to put off your preconceptions,
0
15260
3000
Sizi, sürüngenlerle ilgili önyargılarınızdan,
00:18
your preconceived fears and thoughts about reptiles.
1
18260
5000
yerleşmiş korku ve düşüncelerinizden vazgeçirmek istiyorum.
00:23
Because that is the only way I'm going to get my story across to you.
2
23260
3000
Çünkü öykümü, size ancak bu şekilde anlatabilirim.
00:26
And by the way, if I come across as a sort of
3
26260
3000
Bu arada, eğer gözünüze, hippi kılıklı
00:29
rabid, hippie conservationist,
4
29260
2000
fanatik bir doğa korumacı gibi görünürsem,
00:31
it's purely a figment of your imagination.
5
31260
3000
bu tamamen sizin hayalgücünüzün eseridir.
00:34
(Laughter)
6
34260
5000
(Kahkaha)
00:39
Okay. We are actually the first species on Earth
7
39260
3000
Biz, kendi varlığını tehdit edecek kadar
00:42
to be so prolific to actually threaten our own survival.
8
42260
5000
üretken olan yeryüzündeki tek türüz.
00:47
And I know we've all seen images enough to make us numb,
9
47260
3000
Hepimiz, bizi hissizleştirmeye yetecek kadar
00:50
of the tragedies that we're perpetrating on the planet.
10
50260
5000
trajedi yarattık ve gördük şu dünya üzerinde.
00:55
We're kind of like greedy kids, using it all up, aren't we?
11
55260
2000
Her şeyi tüketen açgözlü çocuklar gibiyiz, değil mi?
00:57
And today is a time for me to talk to you about water.
12
57260
6000
İşte ben de bugün su hakkında konuşmak istiyorum.
01:03
It's not only because we like to drink lots of it,
13
63260
3000
Bunun tek nedeni, bol bol su içmekten, hatta onun fevkalade türevleri olan
01:06
and its marvelous derivatives, beer, wine, etc.
14
66260
5000
bira, şarap, vs içmekten hoşlandığımız için değil tabii.
01:11
And, of course, watch it fall from the sky
15
71260
2000
Veya suyun gökyüzünden düşüşünü,
01:13
and flow in our wonderful rivers,
16
73260
3000
harika nehirlerimize akışını izlemekten hoşlandığımız için değil...
01:16
but for several other reasons as well.
17
76260
2000
Daha birçok farklı nedenden dolayı suyla ilgili konuşacağım.
01:18
When I was a kid, growing up in New York,
18
78260
2000
Çocukluğumda New York'ta
01:20
I was smitten by snakes, the same way most kids are
19
80260
2000
yılanlardan çok etkilenmiştim. Tıpkı, diğer çocukların
01:22
smitten by tops, marbles, cars, trains, cricket balls.
20
82260
5000
topaçlar, misketler, arabalar, trenler ve kriket toplarından etkilendikleri gibi.
01:27
And my mother, brave lady,
21
87260
2000
Kısmen, bunun suçlusu
01:29
was partly to blame,
22
89260
2000
cesur bir kadın olan annemdi.
01:31
taking me to the New York Natural History Museum,
23
91260
2000
Beni, New York Doğa Tarih Müzesi'ne götürür
01:33
buying me books on snakes,
24
93260
2000
ve bana, yılanlarla ilgili kitaplar alırdı.
01:35
and then starting this infamous career of mine,
25
95260
4000
Sonunda, adı kötüye çıkmış olan
01:39
which has culminated in
26
99260
2000
kariyerimin de böylece, 60 yıl önce,
01:41
of course, arriving in India 60 years ago,
27
101260
4000
Hindistan'a geldiğimde başlamasını sağladı.
01:45
brought by my mother, Doris Norden,
28
105260
2000
Hindistan'a, Annem Doris Norden ve
01:47
and my stepfather, Rama Chattopadhyaya.
29
107260
2000
üvey babam Rama Chattopadhyaya'yla birlikte gelmiştik.
01:49
It's been a roller coaster ride.
30
109260
4000
Benim için lunapark treninde uçmak gibi birşeydi.
01:53
Two animals, two iconic reptiles
31
113260
2000
İki hayvan, iki sembolleşmiş sürüngen,
01:55
really captivated me very early on.
32
115260
3000
Hindistan'daki ilk günlerimde beni büyüledi.
01:58
One of them was the remarkable gharial.
33
118260
3000
Onlardan biri, olağanüstü Ganj timsahıydı.
02:01
This crocodile, which grows to almost 20 feet long
34
121260
2000
Kuzey nehirlerinde yaşayan,
02:03
in the northern rivers,
35
123260
2000
boyu yaklaşık 6 metreye ulaşan bu timsah
02:05
and this charismatic snake, the king cobra.
36
125260
5000
ve yine bu karizmatik yılan: Kral kobra...
02:10
What my purpose of the talk today really is,
37
130260
2000
Bugün burada bunları anlatmaktaki gerçek amacım,
02:12
is to sort of indelibly scar your minds
38
132260
3000
bu karizmatik ve asil yaratıklarla ilgili
02:15
with these charismatic and majestic creatures.
39
135260
3000
zihninizde silinmeyecek, derin izler bırakmak.
02:18
Because this is what you will take away from here,
40
138260
3000
Çünkü buradan ayrılırken aklınızda,
02:21
a reconnection with nature, I hope.
41
141260
3000
doğayla yeniden bağlantı kurma düşüncesi olacağını umuyorum.
02:26
The king cobra is quite remarkable for several reasons.
42
146260
3000
Kral kobranın dikkat çekici olmasının bazı sebepleri var.
02:29
What you're seeing here is very recently shot images
43
149260
3000
Bu görüntüler, yakın zamanda,
02:32
in a forest nearby here,
44
152260
2000
yakınımızdaki bir ormanda çekilmiş,
02:34
of a female king cobra making her nest.
45
154260
2000
dişi bir Kral kobranın yuva yapma görüntüleri.
02:36
Here is a limbless animal, capable of gathering a huge mound of leaves,
46
156260
4000
Hiçbir uzvu olmayan bu hayvan, yapraklardan büyük bir tümsek yapma,
02:40
and then laying her eggs inside,
47
160260
2000
yumurtalarını buraya gömme ve onları
02:42
to withstand 5 to 10 [meters of rainfall],
48
162260
4000
5 ila 10 metrelik yağmur suyuna dayanıklı hale getirme yeteneğine sahip.
02:46
in order that the eggs can incubate over the next 90 days,
49
166260
3000
Tüm bunları, 90 günlük kuluçka süresinin ardından
02:49
and hatch into little baby king cobras.
50
169260
2000
yumurtalardan çıkan yavru Kral kobraları için yapıyor.
02:51
So, she protects her eggs,
51
171260
2000
Yumurtalarını koruma altına alıyor
02:53
and after three months,
52
173260
3000
ve üç ay sonunda
02:56
the babies finally do hatch out.
53
176260
2000
bebekler nihayet yumurtadan çıkıyor.
02:58
A majority of them will die, of course. There is very high mortality
54
178260
3000
Tabii ki yavruların birçoğu ölüyor. 25 ila 30 cm uzunluğundaki
03:01
in little baby reptiles who are just 10 to 12 inches long.
55
181260
5000
yavru sürüngenlerde ölüm oranı oldukça yüksektir.
03:06
My first experience with king cobras was in '72
56
186260
2000
Benim Kral kobrayla ilk deneyimim, 1972'de
03:08
at a magical place called Agumbe,
57
188260
3000
içinde bulunduğumuz eyalet olan Karnataka'daki
03:11
in Karnataka, this state.
58
191260
3000
sihirli Agumbe kasabasında gerçekleşti.
03:14
And it is a marvelous rain forest.
59
194260
3000
Orada muhteşem bir yağmur ormanı vardır.
03:17
This first encounter
60
197260
2000
Bu ilk karşılaşma benim için,
03:19
was kind of like the
61
199260
2000
savaşçı olabilmek adına aslan öldüren
03:21
Maasai boy who kills the lion to become a warrior.
62
201260
4000
Maasai gencinin yaşadıklarına benzemişti.
03:25
It really changed my life totally.
63
205260
2000
Bu deneyim, tüm hayatımı değiştirdi.
03:27
And it brought me straight into the conservation fray.
64
207260
3000
Ve beni, tüm bu doğa koruma arbedesinin içine soktu.
03:30
I ended up starting this research
65
210260
2000
Sonunda Agumbe'de bir araştırma
03:32
and education station in Agumbe,
66
212260
2000
ve eğitim istasyonu kurdum.
03:34
which you are all of course invited to visit.
67
214260
3000
İstediğiniz zaman ziyarete gelebilirsiniz.
03:37
This is basically a base wherein
68
217260
2000
Burası bizim bir üs gibi kullandığımız,
03:39
we are trying to gather and learn
69
219260
2000
biyo-çeşitlilikle ilgili hemen hemen her şeyi derleyip
03:41
virtually everything about the biodiversity
70
221260
2000
muazzam karmaşık bir orman ekosistemiyle ilgili
03:43
of this incredibly complex forest system,
71
223260
3000
her şeyi öğrenmeye çalıştığımız ve
03:46
and try to hang on to what's there,
72
226260
2000
var olanlara sıkı sıkıya sarıldığımız bir yer.
03:48
make sure the water sources are protected and kept clean,
73
228260
3000
Burada, su kaynaklarının korunması ve temiz tutulması için çalışıyoruz.
03:51
and of course, having a good time too.
74
231260
3000
Aynı zamanda iyi vakit geçiriyoruz.
03:54
You can almost hear the drums
75
234260
2000
Küçük kulübemizde kaldığımız süre boyunca
03:56
throbbing back in that little cottage where we stay when we're there.
76
236260
5000
içeriden gelen davul seslerini her daim duyabilirsiniz.
04:01
It was very important for us to get through to the people.
77
241260
4000
Bizim için insanlara ulaşmak hep çok önemli oldu.
04:05
And through the children is usually the way to go.
78
245260
3000
En önemlisi, çocuklara ulaşabilmektir.
04:08
They are fascinated with snakes. They haven't got
79
248260
2000
Yılanlar çocukları büyülüyor. Çünkü onlarda,
04:10
that steely thing that you end up
80
250260
3000
yılanlardan korkma, onlardan nefret etme, tiksinme
04:13
either fearing or hating or despising or loathing them in some way.
81
253260
4000
veya onları küçümseme gibi katı duygular yok.
04:17
They are interested.
82
257260
2000
Yılanlar çocukların ilgisini çekiyor.
04:19
And it really works to start with them.
83
259260
2000
Bu yüzden işe çocuklardan başlamak hep işe yaramıştır.
04:21
This gives you an idea of the size of some of these snakes.
84
261260
2000
Bu fotoğraf, size bazı yılanların boyları hakkında fikir verebilir.
04:23
This is an average size king cobra, about 12 feet long.
85
263260
3000
Bu yılan, 3.5 m'lik ortalama boyuyla bir Kral kobra.
04:26
And it actually crawled into somebody's bathroom,
86
266260
2000
Kendisi, yakınlardaki bir evin banyosuna girmiş
04:28
and was hanging around there for two or three days.
87
268260
2000
ve orada 2-3 gün boyunca asılı kalmıştı.
04:30
The people of this part of India
88
270260
2000
Hindistanın bu bölgesinde yaşayan insanlar
04:32
worship the king cobra.
89
272260
2000
Kral kobraya taparlar.
04:34
And they didn't kill it. They called us to catch it.
90
274260
2000
Bu nedenle bu yılanı da öldürmediler. Onu yakalamamız için bizi aradılar.
04:36
Now we've caught more than 100 king cobras
91
276260
2000
Son üç yıl içinde
04:38
over the last three years,
92
278260
2000
100'den fazla Kral kobra yakaladık
04:40
and relocated them in nearby forests.
93
280260
3000
ve onları yakınlardaki ormanlara geri bıraktık.
04:43
But in order to find out the real secrets of these creatures
94
283260
3000
Ancak bu canlıların gerçek gizemlerini öğrenebilmek için
04:46
[it was necessary] for us to actually insert
95
286260
3000
her bir yılanın içine, ufak bir
04:49
a small radio transmitter inside [each] snake.
96
289260
3000
radyo vericisi yerleştirmemiz gerekti.
04:52
Now we are able to follow them and find out their secrets,
97
292260
4000
Böylece artık onları takip ediyor ve sırlarını öğrenebiliyoruz.
04:56
where the babies go after they hatch,
98
296260
3000
Bebeklerin yumurtadan çıktığında nereye gittiğini ve birazdan sizin de
04:59
and remarkable things like this you're about to see.
99
299260
4000
şahit olacağınız, buna benzer olağanüstü şeyleri yakalayabiliyoruz.
05:03
This was just a few days ago in Agumbe.
100
303260
2000
Bu görüntüler, birkaç gün önce Agumbe'de çekildi.
05:05
I had the pleasure of being close to this large king cobra
101
305260
5000
Zehirli çukur engereğini yakalayan bu Kral kobranın
05:10
who had caught a venomous pit viper.
102
310260
2000
hemen yakınında olmak benim için bir keyifti.
05:12
And it does it in such a way that it doesn't get bitten itself.
103
312260
3000
Bunu öyle ustalıkla yapıyor ki, hiçbir şekilde kendisi ısırılmıyor.
05:15
And king cobras feed only on snakes.
104
315260
4000
Kral kobralar yalnızca yılanlarla beslenirler.
05:19
This [little snake] was kind of a tid-bit for it,
105
319260
2000
Bu küçük yılan, onun için tam bir ziyafetti;
05:21
what we'd call a "vadai" or a donut or something like that.
106
321260
2000
yani bizim "vadai" dediğimiz "donut" ya da çörek gibi birşeydi.
05:23
(Laughter)
107
323260
3000
(Kahkaha)
05:26
Usually they eat something a bit larger.
108
326260
2000
Genelde bundan daha büyük lokmaları hedeflerler.
05:28
In this case a rather strange and inexplicable
109
328260
4000
Bu fotoğraftaysa, son üreme mevsiminde rastladığımız
05:32
activity happened over the last breeding season,
110
332260
3000
oldukça garip ve anlaşılmaz bir vaka görüyoruz:
05:35
wherein a large male king cobra actually grabbed a female king cobra,
111
335260
4000
Büyük, erkek Kral kobra, dişi Kral kobrayı yakalıyor
05:39
didn't mate with it, actually killed it and swallowed it.
112
339260
3000
ve onunla çiftleşmek yerine, onu öldürüp bir lokmada yutuyor.
05:42
We're still trying to explain and come to terms with
113
342260
2000
Hala bu olayı açıklamaya ve bu olayın nasıl bir
05:44
what is the evolutionary advantage of this.
114
344260
5000
evrimsel avantaj yaratabileceğini anlamaya çalışıyoruz.
05:49
But they do also a lot of other remarkable things.
115
349260
3000
Ancak Kral kobralar başka dikkat çekici şeyler de yaparlar.
05:52
This is again, something [we were able to see] by virtue of the fact
116
352260
2000
Bu da, yılanlardan birine yerleştirdiğimiz radyo vericisi
05:54
that we had a radio transmitter in one of the snakes.
117
354260
3000
sayesinde yakalayabildiğimiz anlardan biri.
05:57
This male snake, 12 feet long, met another male king cobra.
118
357260
3000
3.5 m boyundaki bir erkek yılan, başka bir erkek Kral kobrayla karşılaştı.
06:00
And they did this incredible ritual combat dance.
119
360260
4000
Ve ardından olağanüstü, törensel bir dövüş dansına giriştiler.
06:04
It's very much like the rutting of mammals, including humans,
120
364260
2000
Bu daha çok, insanlar da dahil olmak üzere memelilerin çiftleşmesine benzer:
06:06
you know, sorting out our differences, but gentler, no biting allowed.
121
366260
4000
Farklılıklarımızı çözümlediğimiz gibi. Ama bu kez nazikçe ve ısırmadan...
06:10
It's just a wresting match,
122
370260
2000
Yani bu sadece bir güreş maçıydı
06:12
but a remarkable activity.
123
372260
2000
ama önemli bir hareketti.
06:14
Now, what are we doing with all this information?
124
374260
2000
Peki, biz bu bilgilerle ne yapıyoruz?
06:16
What's the point of all this?
125
376260
2000
Tüm bunların amacı ne?
06:18
Well, the king cobra is literally
126
378260
2000
Kral kobra gerçekten de
06:20
a keystone species in these rainforests.
127
380260
3000
yağmur ormanlarının temel türlerinden biridir.
06:23
And our job is to convince the authorities
128
383260
4000
Bu nedenle biz de, bu ormanların korunması gerektiği konusunda
06:27
that these forests have to be protected.
129
387260
2000
yetkili kurumları ikna etmeye çalışıyoruz.
06:29
And this is one of the ways we do it,
130
389260
2000
Bunu yapmanın bir yolu da;
06:31
by learning as much as we can
131
391260
2000
bölgenin yağmur ormanlarıyla özdeşleşmiş
06:33
about something so remarkable and so iconic in the rainforests there,
132
393260
4000
bu olağanüstü hayvan hakkında olabildiğince bilgi toplamak.
06:37
in order to help protect trees, animals
133
397260
3000
Böylece buradaki ağaçların, diğer hayvanların ve tabii ki
06:40
and of course the water sources.
134
400260
2000
suyollarının korunmasını sağlayabiliriz.
06:42
You've all heard, perhaps, of Project Tiger
135
402260
2000
Belki birçoğunuz, 70'lerde başlamış olan
06:44
which started back in the early '70s,
136
404260
3000
"Project Tiger"ı (Kaplan Projesi) duymuşsunuzdur.
06:47
which was, in fact, a very dynamic time for conservation.
137
407260
4000
O zamanlar, doğa korumanın hareketli olduğu bir dönemdi.
06:51
We were piloted, I could say,
138
411260
3000
O yıllarda, son derece despot bir
06:54
by a highly autocratic stateswoman,
139
414260
2000
kadın politikacı tarafından "idare ediliyorduk".
06:56
but who also had an incredible passion for environment.
140
416260
4000
Ama kendisinin doğa tutkusu oldukça gelişmişti.
07:00
And this is the time when Project Tiger emerged.
141
420260
3000
İşte "Project Tiger" da bu dönemde ortaya çıktı.
07:03
And, just like Project Tiger,
142
423260
3000
Tıpkı "Project Tiger"da olduğu gibi,
07:06
our activities with the king cobra
143
426260
2000
Kral kobrayla ilgili tüm çalışmalarımız
07:08
is to look at a species of animal
144
428260
2000
bir türü anlamaya ve onun yaşam alanıyla birlikte
07:10
so that we protect its habitat and everything within it.
145
430260
3000
içindeki her şeyi korumaya odaklı.
07:13
So, the tiger is the icon.
146
433260
2000
Kaplan, artık simgeleşmiştir.
07:15
And now the king cobra is a new one.
147
435260
4000
Şimdi sıra, yeni bir sembol olarak Kral kobradadır.
07:19
All the major rivers in south India
148
439260
2000
Güney Hindistan'daki tüm büyük nehirlerin kaynağı,
07:21
are sourced in the Western Ghats,
149
441260
2000
Ghat sıradağlarının batı kesimleridir;
07:23
the chain of hills running along the west coast of India.
150
443260
4000
Batı Hindistan kıyıları bu sıradağlara ev sahipliği yapar.
07:27
It pours out millions of gallons every hour,
151
447260
3000
Bu bölge, saatte milyonlarca galon su boşaltır
07:30
and supplies drinking water to at least 300 million people,
152
450260
4000
ve en az 300 milyon kişiye içme suyu sağlar.
07:34
and washes many, many babies,
153
454260
3000
Sularında bir sürü bebek yıkanır;
07:37
and of course feeds many, many animals,
154
457260
3000
yabani ve evcil bir sürü hayvan
07:40
both domestic and wild,
155
460260
2000
bu nehirlerden beslenir.
07:42
produces thousands of tons of rice.
156
462260
2000
Aynı su kaynakları, binlerce ton pirinç üretir.
07:44
And what do we do? How do we respond to this?
157
464260
2000
Peki, bunun karşılığında tam olarak biz ne yapıyoruz?
07:46
Well, basically, we dam it, we pollute it,
158
466260
2000
Tek yaptığımız; üzerlerine barajlar kurmak, onları kirletmek,
07:48
we pour in pesticides, weedicides, fungicides.
159
468260
3000
boylu boyunca tarım, ot ve mantar ilaçları akıtmak.
07:51
You drink it in peril of your life.
160
471260
3000
Hayatınızı pahasına bu suları içiyorsunuz.
07:54
And the thing is, it's not just big industry.
161
474260
3000
Aslında bu, yalnızca endüstrileşmenin veya
07:57
It's not misguided river engineers
162
477260
2000
plansız hareket eden nehir mühendislerinin
07:59
who are doing all this; it's us.
163
479260
2000
yaptığı birşey değil. Bunu yapan bizleriz.
08:01
It seems that our citizens find the best way to dispose of garbage
164
481260
4000
Halkımız, çöpten kurtulmanın en iyi yolunu
08:05
are in water sources.
165
485260
2000
su kaynaklarında bulmuş gibi.
08:07
Okay. Now we're going north, very far north.
166
487260
3000
Şimdi, çok daha kuzeye doğru yönelelim.
08:10
North central India, the Chambal River
167
490260
2000
Merkezi Kuzey Hindistan'daki Chambel Nehri,
08:12
is where we have our base.
168
492260
2000
bizim üssümüzün bulunduğu yer.
08:14
This is the home of the gharial, this incredible crocodile.
169
494260
4000
Burası, olağanüstü bir timsahın, Ganj timsahının da evidir.
08:18
It is an animal which has been on the Earth
170
498260
3000
Bu timsah, yaklaşık 100 milyon yıldır
08:21
for just about 100 million years.
171
501260
3000
bu yerkürede yaşıyor.
08:24
It survived even during the time that the dinosaurs died off.
172
504260
4000
Dinazorlar yok olduğunda, o hala ayaktaydı.
08:28
It has remarkable features.
173
508260
2000
Bu timsahın çok dikkat çekici özellikleri var.
08:30
Even though it grows to 20 feet long,
174
510260
2000
Boyu, 6 m'ye ulaşsa da,
08:32
since it eats only fish it's not dangerous to human beings.
175
512260
3000
insanlar için tehlike arz etmez çünkü yalnızca balıkla beslenir.
08:35
It does have big teeth, however,
176
515260
2000
Ama oldukça büyük dişlere sahiptir
08:37
and it's kind of hard to convince people
177
517260
2000
ve büyük dişleri olan hayvanların zararsız olabileceğine dair
08:39
if an animal has big teeth, that it's a harmless creature.
178
519260
3000
insanları ikna etmek de bir o kadar zordur.
08:42
But we, actually, back in the early '70s,
179
522260
4000
Geçmişe dönüp bakarsak, 70'li yıllarda
08:46
did surveys,
180
526260
2000
yaptığımız araştırmalarda Ganj timsahının
08:48
and found that gharial were extremely rare.
181
528260
4000
oldukça nadir görüldüğünü farketmiştik.
08:52
In fact, if you see the map,
182
532260
2000
Geçekten de haritaya baktığımızda,
08:54
the range of their original habitat
183
534260
2000
doğal yaşam alanlarının
08:56
was all the way from the Indus in Pakistan
184
536260
3000
Pakistan'daki İndus'tan
08:59
to the Irrawaddy in Burma.
185
539260
2000
Burma'daki İrrawaddy'ye kadar uzandığını görebiliriz.
09:01
And now it's just limited to a couple of spots
186
541260
2000
Artık yaşam alanları,
09:03
in Nepal and India.
187
543260
2000
yalnızca Nepal ve Hindistan'daki birkaç bölgeyle sınırlı:
09:05
So, in fact at this point
188
545260
3000
Ve bugün, doğada geriye kalan
09:08
there are only 200 breeding gharial left in the wild.
189
548260
4000
Ganj timsahı sayısı yalnızca 200.
09:12
So, starting in the mid-'70s
190
552260
2000
Doğa koruma çalışmalarının ön planda olduğu
09:14
when conservation was at the fore,
191
554260
3000
70'li yıllarda, projelerimizi başlatmıştık
09:17
we were actually able to start projects which were
192
557260
3000
ve bu projelerin büyük bölümü
09:20
basically government supported
193
560260
2000
devletin finanse ettiği projelerdi.
09:22
to collect eggs from the wild from the few remaining nests
194
562260
3000
Projeler yoluyla, kalan az sayıdaki yuvalardan
09:25
and release 5,000 baby gharial
195
565260
2000
yumurtaları toplayıp 5 bin yavru Ganj timsahını
09:27
back to the wild.
196
567260
2000
doğaya geri bıraktık.
09:29
And pretty soon we were seeing sights like this.
197
569260
3000
Ve çok geçmeden bu tür manzaralarla karşılaştık:
09:32
I mean, just incredible to see bunches of gharial
198
572260
3000
Yine nehrin üzerinde güneşin tadını çıkaran bir sürü
09:35
basking on the river again.
199
575260
2000
Ganj timsahını görmek harikaydı.
09:37
But complacency does have a tendency to breed contempt.
200
577260
4000
Ama rahatlık, genellikle hoşnutsuzluğu da beraberinde getirir.
09:41
And, sure enough, with all the other pressures on the river,
201
581260
3000
Burada da böyle oldu ve kum çıkarma,
09:44
like sand mining, for example,
202
584260
3000
nehrin ağzına kadar uzanan ağır tarım faaliyetleri gibi
09:47
very, very heavy cultivation all the way down to the river's edge,
203
587260
4000
çeşitli baskılar nedeniyle
09:51
not allowing the animals to breed anymore,
204
591260
2000
hayvanlar artık üreyemez hale geldi.
09:53
we're looking at
205
593260
3000
Önceki tüm olumlu girişimlere rağmen,
09:56
even more problems building up for the gharial,
206
596260
3000
bugün Ganj timsahını bekleyen
09:59
despite the early good intentions.
207
599260
2000
çok daha fazla sorunla uğraşmak durumundayız.
10:01
Their nests hatching along the riverside
208
601260
4000
Bu timsahlar nehir kenarlarındaki yuvalarına yumurta bırakır
10:05
producing hundreds of hatchlings. It's just an amazing sight.
209
605260
3000
ve yüzlerce yavru burada yumurtadan çıkar. Muhteşemdir.
10:08
This was actually just taken last year.
210
608260
2000
Bu görüntüler geçen yıl çekildi.
10:10
But then the monsoon arrives,
211
610260
4000
Hemen ardından muson yağmurları başlar
10:14
and unfortunately downriver there is always a dam or
212
614260
2000
ve ne yazık ki, nehrin akış yönünde mutlaka bir baraj
10:16
there is always a barrage,
213
616260
2000
veya bent vardır.
10:18
and, shoop, they get washed down to their doom.
214
618260
4000
Yavrular da, bir çırpıda kaçınılmaz sona doğru sürüklenirler.
10:22
Luckily there is still a lot of interest.
215
622260
2000
Neyse ki, hala bu türlerle ilgilenenler var:
10:24
My pals in the Crocodile Specialist Group of the IUCN,
216
624260
3000
IUCN Timsah Uzmanları Grubu'ndaki dostlarım,
10:27
the [Madras Crocodile Bank], an NGO,
217
627260
2000
Madras Crocodile Bank adlı sivil toplum kuruluşu,
10:29
the World Wildlife Fund,
218
629260
2000
World Wildlife Fund (WWF),
10:31
the Wildlife Institute of India, State Forest Departments,
219
631260
3000
Hindistan Vahşi Yaşam Enstitüsü, Devlet Ormanları Birimi
10:34
and the Ministry of Environment, we all work together on stuff.
220
634260
3000
ve Çevre Bakanlığı olarak ortak çalışmalar yürütüyoruz.
10:37
But it's possibly, and definitely not enough.
221
637260
4000
Ama maalesef yeterli olmuyor.
10:41
For example, in the winter of 2007 and 2008,
222
641260
5000
Örneğin; 2007 ve 2008'in kış aylarında
10:46
there was this incredible die-off of gharial, in the Chambal River.
223
646260
4000
Chambal Nehri'nde çok sayıda Ganj timsahı öldü.
10:50
Suddenly dozens of gharial appearing on the river, dead.
224
650260
2000
Bir anda nehrin üzerinde düzinelerce timsah ölüsü görüldü.
10:52
Why? How could it happen?
225
652260
2000
Peki nedeni neydi? Ne olmuştu?
10:54
This is a relatively clean river.
226
654260
2000
Bu nehir, diğerlerine oranla oldukça temizdir.
10:56
The Chambal, if you look at it, has clear water.
227
656260
3000
Chambal Nehri'ne bakarsanız, suyun temizliğini görürsünüz.
10:59
People scoop water out of the Chambal and drink it,
228
659260
2000
İnsanlar bu nehirden kepçelerle içme suyu alırlar.
11:01
something you wouldn't do in most north Indian rivers.
229
661260
3000
Bu, Kuzey Hindistan'ın birçok nehrinde asla yapmayacağınız birşeydir.
11:04
So, in order to try to find out the answer to this,
230
664260
3000
Bu ölümlere yanıt bulmak için
11:07
we got veterinarians from all over the world
231
667260
2000
dünyanın dört bir yanından veterinerler getirdik
11:09
working with Indian vets to try to figure out what was happening.
232
669260
3000
ve Hintli veterinerlerle birlikte neler olduğunu anlamaya çalıştılar.
11:12
I was there for a lot of the necropsies on the riverside.
233
672260
4000
Ben de nehir kenarlarındaki ölü timsahlar üzerinde birçok otopsi yaptım.
11:16
And we actually looked through
234
676260
2000
Ölen hayvanların tüm iç organlarını inceledik
11:18
all their organs and tried to figure out what was going on.
235
678260
3000
ve ne olduğunu anlamaya çalıştık.
11:21
And it came down to something called gout,
236
681260
3000
Sonunda gut olduklarını öğrendik.
11:24
which, as a result of kidney breakdown
237
684260
3000
Yani böbrek yetmezliğinin sonucunda
11:27
is actually uric acid crystals throughout the body,
238
687260
3000
vücuttaki ürik asit kristalleri artmış
11:30
and worse in the joints,
239
690260
3000
ve eklem yerlerinde toplanmıştı.
11:33
which made the gharial unable to swim.
240
693260
3000
Bu da timsahların yüzmesine engel olmuştu.
11:36
And it's a horribly painful death.
241
696260
2000
Ve sonunda korkunç bir acı içinde öldüler.
11:38
Just downriver from the Chambal is the
242
698260
2000
Chambal Nehri'nin akış yönünde,
11:40
filthy Yamuna river, the sacred Yamuna river.
243
700260
3000
kutsal sayılan ama çok kirli olan Yamuna Nehri vardır.
11:43
And I hate to be so ironic and sarcastic about it
244
703260
4000
Bu kadar alaycı ve iğneleyici olmaktan nefret ediyorum
11:47
but it's the truth. It's just one of the filthiest cesspools you can imagine.
245
707260
3000
ama gerçek bu. Tahmin edebileceğiniz gibi, orası en pis foseptiklerden biridir.
11:50
It flows down through Delhi, Mathura, Agra,
246
710260
4000
Delhi, Mathura ve Agra'ya doğru akarak
11:54
and gets just about every bit of effluent you can imagine.
247
714260
3000
çevresindeki tüm atıkları toplayarak ilerler.
11:57
So, it seemed that the toxin that was killing the gharial
248
717260
4000
Görünen o ki, Ganj timsahlarını öldüren toksin,
12:01
was something in the food chain,
249
721260
2000
besin zincirindeki bir şeyin,
12:03
something in the fish they were eating.
250
723260
2000
yedikleri balıkların içindeki birşeydi.
12:05
And, you know, once a toxin is in the food chain
251
725260
2000
Bildiğiniz gibi, besin zincirine giren bir toksin,
12:07
everything is affected, including us.
252
727260
3000
biz de dahil olmak üzere, her şeyi etkiler.
12:10
Because these rivers are the lifeblood of people all along their course.
253
730260
4000
Çünkü bu nehirler, nehir boyunda yaşayan insanların can damarlarıdır.
12:14
In order to try to answer some of these questions,
254
734260
2000
Bu soruların yanıtlarını alabilmek için
12:16
we again turn to technology,
255
736260
2000
yine teknolojiden,
12:18
to biological technology, in this case,
256
738260
3000
biyo-teknolojiden faydalandık ve bu durumda yine
12:21
again, telemetry, putting radios on 10 gharial,
257
741260
4000
telemetri yöntemiyle 10 Ganj timsahına radyo vericisi yerleştirdik.
12:25
and actually following their movements. They're being watched
258
745260
2000
Şimdi hareketlerini takip ediyoruz ve onları sürekli izliyoruz;
12:27
everyday as we speak, to try to find out
259
747260
2000
her gün, o gizemli toksinin
12:29
what this mysterious toxin is.
260
749260
3000
ne olduğunu bulmaya çalışıyoruz.
12:32
The Chambal river is an absolutely incredible place.
261
752260
4000
Chambal Nehri kesinlikle harika bir yerdir.
12:36
It's a place that's famous to a lot of you who know
262
756260
3000
Haydutları ve hırsız çeteleriyle ünlüdür;
12:39
about the bandits, the dacoits
263
759260
3000
tüm pis işlerini burada hallederlerdi.
12:42
who used to work up there. And there still are quite a few around.
264
762260
3000
Hatta etrafta hala bazılarını görebilirsiniz.
12:45
But Poolan Devi was one [of them]. Which actually Shekhar Kapur
265
765260
3000
Poolan Devi de bunlardan biriydi. Shekhar Kapur, bu konuda
12:48
made an incredible movie, "The Bandit Queen," which I urge you to see.
266
768260
3000
"Haydutlar Kraliçesi" adlı bir film bile yaptı. İzlemenizi öneririm.
12:51
You'll get to see the incredible [Chambal] landscape as well.
267
771260
3000
Orada muhteşem Chambal doğasını göreceksiniz.
12:54
But, again, heavy fishing pressures.
268
774260
4000
Ama yoğun balıkçılık falliyetlerini unutmayalım.
12:58
This is one of the last repositories of the
269
778260
3000
Burası;
13:01
Ganges river dolphin,
270
781260
2000
Ganj nehir yunuslarının, çeşitli kaplumbağa türlerinin,
13:03
various species of turtles,
271
783260
2000
ve binlerce göçmen kuşun toplandığı
13:05
thousands of migratory birds,
272
785260
2000
son korunaklı bölgelerden biri.
13:07
and fishing is causing problems like this.
273
787260
3000
Balıkçılık ise, her geçen gün ciddi sorunlar doğuyor.
13:10
And now [these] new elements of human intolerance
274
790260
5000
İnsanların, Ganj timsahı gibi nehir canlılarına karşı
13:15
for river creatures like the gharial
275
795260
3000
tahammülsüzlüğününün sınırı da yok artık:
13:18
means that if they don't drown in the net,
276
798260
3000
Onları ağ ile boğmadıkları zaman,
13:21
then they simply cut their beaks off.
277
801260
2000
ağızlarını kesip atıyorlar.
13:23
Animals like the Ganges river dolphin
278
803260
2000
Ganj nehir yunusu da,
13:25
which is just down to a few left,
279
805260
2000
birkaç yüzlük bireyiyle artık
13:27
and it is also critically endangered.
280
807260
2000
had safhada soyu tükenme tehlikesi altında olan türlerden biri
13:29
So, who is next? Us?
281
809260
2000
O zaman sırada kim var? Biz mi?
13:31
Because we are all dependent on these water sources.
282
811260
3000
Çünkü hepimiz bu su kaynaklarına bağlıyız.
13:34
So, we all know about the Narmada river,
283
814260
2000
Hepimiz Narmada Nehri'nde yaşananları,
13:36
the tragedies of dams, the tragedies of huge projects
284
816260
3000
barajların ve dev projelerin getirdiği trajedileri biliyoruz.
13:39
which displace people and wreck river systems
285
819260
3000
İnsanları yerlerinden etmiş, nehir ekosistemini mahvetmiş,
13:42
without providing livelihoods.
286
822260
2000
insanlara geçim alanı bırakmamıştı.
13:44
And development just basically going berserk,
287
824260
3000
Büyüme, kontrolsüz bir şekilde etrafı kırıp döküyor
13:47
for a double figure growth index, basically.
288
827260
3000
ve gerçekten de büyük bir çılgınlığa doğru ilerliyor.
13:50
So, we're not sure where this story is going to end,
289
830260
5000
Dolayısıyla bu öykü nasıl sona erecek,
13:55
whether it's got a happy or sad ending.
290
835260
2000
mutlu sonla mı, değil mi, bilmiyoruz.
13:57
And climate change is certainly going
291
837260
2000
Bir yandan iklim değişikliği, tüm teorilerimizi ve
13:59
to turn all of our theories and predictions on their heads.
292
839260
3000
tahminlerimizi alaşağı edecek gibi.
14:02
We're still working hard at it.
293
842260
2000
Biz yine de uğraşıyoruz.
14:04
We've got a lot of a good team of people working up there.
294
844260
3000
Bu bölgede çok sıkı çalışan iyi bir ekibimiz var.
14:07
And the thing is, you know, the decision makers,
295
847260
3000
Ama asıl sorun, bildiğiniz gibi, karar vericiler,
14:10
the folks in power,
296
850260
2000
yani yönetimdeki insanlar...
14:12
they're up in their bungalows and so on in Delhi,
297
852260
2000
Onlar kır evlerinde ve Delhi'de,
14:14
in the city capitals. They are all supplied with plenty of water. It's cool.
298
854260
3000
şehir merkezlerinde su sıkıntısı çekmiyorlar. Mühim değil.
14:17
But out on the rivers there are still millions of people
299
857260
3000
Ama hala nehir boyunca, çok kötü şartlarda yaşayan
14:20
who are in really bad shape.
300
860260
3000
milyonlarca insan var.
14:23
And it's a bleak future for them.
301
863260
2000
Onlar için gelecek pek aydınlık görünmüyor.
14:25
So, we have our Ganges and Yamuna cleanup project.
302
865260
3000
Ganj ve Yamuna nehirlerini arıtma projeleri geliştirildi.
14:28
We've spent hundreds of millions of dollars on it,
303
868260
2000
Bu iş için milyonlarca dolar harcandı
14:30
and nothing to show for it. Incredible.
304
870260
3000
ve görünürde hiçbirşey yok. İnanılmaz!
14:33
So, people talk about political will.
305
873260
3000
Politik irade üzerine bolca konuşulur.
14:36
During the die-off of the gharial we did galvanize a lot of action.
306
876260
3000
Toplu timsah ölümleri sırasında insanları harekete geçirebildik.
14:39
Government cut through all the red tape,
307
879260
2000
Hükümet, bürokrasiyi ortadan kaldırdı
14:41
we got foreign vets on it. It was great.
308
881260
2000
ve yabancı veterinerler geldi. Harikaydı!
14:43
So, we can do it.
309
883260
2000
Dolayısıyla bunu yapabiliriz.
14:45
But if you stroll down to the Yamuna
310
885260
2000
Ancak Yamuna'nın veya
14:47
or to the Gomati in Lucknow,
311
887260
2000
Lucknow'daki Gomati'nin,
14:49
or to the Adyar river in Chennai,
312
889260
3000
hatta Chennai'delki Adyar Nehri'nin,
14:52
or the Mula-Mutha river in Pune,
313
892260
3000
son olarak da Pune'deki Mula-Mutha Nehri'nin geçmişine bakın.
14:55
just see what we're capable of doing to a river. It's sad.
314
895260
4000
Nehirleri ne hale getirebildiğimizi göreceksiniz. Çok üzücü.
14:59
But I think the final note really is
315
899260
3000
Ancak son söz olarak eklemeliyim:
15:02
that we can do it.
316
902260
3000
Başaracağımıza inanıyorum.
15:05
The corporates, the artists, the wildlife nuts,
317
905260
3000
Şirketler, sanatçılar, yaban hayat tutkunları
15:08
the good old everyday folks
318
908260
2000
ve eski dostlar, hep birlikte
15:10
can actually bring these rivers back.
319
910260
3000
bu nehirleri hayata geri döndürebiliriz.
15:13
And the final word is
320
913260
2000
Sonuçta hepimizin omuzlarında
15:15
that there is a king cobra looking over our shoulders.
321
915260
4000
bizi izleyen bir Kral kobra var.
15:19
And there is a gharial looking at us from the river.
322
919260
3000
Nehrin içinden bize bakan bir Ganj timsahı da...
15:22
And these are powerful water totems.
323
922260
2000
Onlar, kudretli su totemleri ve biz,
15:24
And they are going to disturb our dreams until we do the right thing.
324
924260
4000
doğru olanı yapmadıkça, rüyalarımızda bizi rahatsız etmeye devam edecekler.
15:28
Namaste.
325
928260
2000
Namaste.
15:30
(Applause)
326
930260
6000
(Alkış)
15:36
Chris Anderson: Thanks, Rom. Thanks a lot.
327
936260
3000
Chris Anderson: Teşekkürler, Rom. Çok teşekkürler.
15:39
You know, most people are terrified of snakes.
328
939260
3000
Biliyorsun, birçok insan yılandan korkar.
15:42
And there might be quite a few people here who would be
329
942260
2000
Hatta bu salonda bazı kişilerin, yeryüzündeki son Kral kobranın
15:44
very glad to see the last king cobra bite the dust.
330
944260
3000
hapı yuttuğunu görmekten mutlu olacağını düşünüyorum.
15:47
Do you have those conversations with people?
331
947260
3000
Sen de bu tür diyaloglara giriyor musun insanlarla?
15:50
How do you really get them to care?
332
950260
2000
Konuyla ilgilenmelerini nasıl sağlıyorsun?
15:52
Romulus Whitaker: I take the sort of humble approach,
333
952260
5000
Romulus Whitaker: Aslında mütevazi bir yaklaşımım var.
15:57
I guess you could say. I don't say that snakes are huggable exactly.
334
957260
4000
Belli oluyordur herhalde. Ama yılanların, tam da sarılmalık canlılar olduğunu söylemiyorum tabii ki.
16:01
It's not like the teddy bear.
335
961260
3000
Oyuncak ayı gibi değiller tabii.
16:04
But I sort of -- there is an innocence in these animals.
336
964260
4000
Öyle olmasalar da, bu hayvanlarda bir tür masumiyet seziyorum.
16:08
And when the average person looks at a cobra
337
968260
2000
Sıradan biri, karşısında, kendisine tıslayan
16:10
going "Ssssss!" like that, they say, "My god,
338
970260
2000
bir kobra gördüğünde, "Aman Allah'ım,
16:12
look at that angry, dangerous creature."
339
972260
2000
şu sinirli, tehlikeli yaratığa bakın" diyor.
16:14
I look at it as a creature who is totally frightened
340
974260
3000
Ben de onlara baktığımda, karşımda, insan denen
16:17
of something so dangerous as a human being.
341
977260
3000
o tehlikeli varlıktan acayip korkan bir hayvan görüyorum.
16:20
And that is the truth. And that's what I try to get out.
342
980260
3000
İşin gerçeği bu. Anlatmaya çalıştığım şey de bu.
16:23
(Applause)
343
983260
4000
(Alkış)
16:27
CA: Now, incredible footage you showed of the viper being killed.
344
987260
2000
CA: Engereğin ölümüyle ilgili fotoğraflar çok ilginçti.
16:29
You were saying that that hasn't been filmed before.
345
989260
3000
Daha önce bunun hiç görüntülenmediğini söylüyorsun.
16:32
RW: Yes, this is actually the first time anyone of us knew about it, for one thing.
346
992260
3000
RW: Evet, en azından ekibimizin bildiği kadarıyla bir "ilk"...
16:35
As I said, it's just like a little snack for him, you know?
347
995260
3000
Ve dediğim gibi, onun için yalnızca abur cubur, değil mi?
16:38
Usually they eat larger snakes like rat snakes,
348
998260
2000
Genellikle keme yılanı gibi büyük yılanları tüketirler;
16:40
or even cobras.
349
1000260
2000
hatta kobraları bile yerler.
16:42
But this guy who we're following right now is in the deep jungle.
350
1002260
3000
Halen takip ettiğimiz bu delikanlı, şu anda ormanın derinliklerinde.
16:45
Whereas other king cobras
351
1005260
2000
Ancak diğer Kral kobralar,
16:47
very often come into the human interface,
352
1007260
2000
büyük keme yılanlarını ve benzerlerini bulmak için
16:49
you know, the plantations, to find big rat snakes and stuff.
353
1009260
3000
sık sık insan yerleşimlerine ve fidanlıklara dadanır.
16:52
This guy specializes in pit vipers.
354
1012260
3000
Bu delikanlı da çukur engereğinde uzmanlaştı.
16:55
And the guy who is working there with them,
355
1015260
2000
Çukur engerekleriyle çalışan Maharashtralı bir arkadaşım,
16:57
he's from Maharashtra, he said, "I think he's after the nusha."
356
1017260
3000
bu yılan için, "galiba 'nusha'nın peşinde" diyor.
17:00
(Laughter)
357
1020260
2000
(Kahkaha)
17:02
Now, the nusha means the high.
358
1022260
2000
Nusha, "gözü yükseklerde" demek.
17:04
Whenever he eats the pit viper he gets this little venom rush.
359
1024260
3000
Ne zaman bir çukur engerek yese, ufak çaplı bir zehir alejisine tutuluyor.
17:07
(Laughter)
360
1027260
2000
(Kahkaha)
17:09
CA: Thanks Rom. Thank you.
361
1029260
2000
Teşekkürler Rom. Teşekkürler.
17:11
(Applause)
362
1031260
2000
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7