Where are all the aliens? | Stephen Webb

4,309,232 views ・ 2018-08-16

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Cihan Ekmekçi Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:13
I saw a UFO once.
0
13200
2176
Bir kez UFO görmüştüm.
00:15
I was eight or nine,
1
15400
1896
Sekiz veya dokuz yaşındaydım,
00:17
playing in the street with a friend who was a couple of years older,
2
17320
3336
benden iki yaş büyük bir arkadaşımla dışarıda oyun oynuyordum,
00:20
and we saw a featureless silver disc hovering over the houses.
3
20680
4656
evlerin üzerinde asılı duran gümüş bir disk görmüştük.
00:25
We watched it for a few seconds,
4
25360
1776
Birkaç saniye izledik,
00:27
and then it shot away incredibly quickly.
5
27160
3256
sonra inanılmaz bir hızla uzaklaştı.
00:30
Even as a kid,
6
30440
1216
Çocukken bile
00:31
I got angry it was ignoring the laws of physics.
7
31680
2840
fizik kurallarını görmezden geldiği için sinirlenmiştim.
00:35
We ran inside to tell the grown-ups,
8
35160
2256
Yetişkinlere söylemek için içeri koştuk
00:37
and they were skeptical --
9
37440
1576
ama onlar bu durumdan şüpheliydi,
00:39
you'd be skeptical too, right?
10
39040
2080
siz de şüphe duyardınız, değil mi?
00:42
I got my own back a few years later:
11
42120
1736
Yıllar sonra aynısını ben de yaptım.
00:43
one of those grown-ups told me,
12
43880
1496
Bu yetişkinlerden biri bana
00:45
"Last night I saw a flying saucer.
13
45400
1816
''Dün gece bir uçan daire gördüm.
00:47
I was coming out of the pub after a few drinks."
14
47240
2576
Birkaç duble içip bardan çıkmıştım.'' dedi.
00:49
I stopped him there. I said, "I can explain that sighting."
15
49840
2816
Orada sözünü kestim. ''Ne gördüğünü açıklayabilirim.'' dedim.
00:52
(Laughter)
16
52680
1016
(Kahkahalar)
00:53
Psychologists have shown we can't trust our brains
17
53720
2896
Psikologlar doğruyu söylerken
beynimize güvenemeyeceğimizi gösterdi.
00:56
to tell the truth.
18
56640
1216
00:57
It's easy to fool ourselves.
19
57880
1816
Kendimizi kandırıyor olabiliriz.
00:59
I saw something,
20
59720
1616
Ben bir şey gördüm,
01:01
but what's more likely --
21
61360
1376
ama daha da olası olan şey
01:02
that I saw an alien spacecraft,
22
62760
2016
dünya dışı bir uzay gemisi gördüm
01:04
or that my brain misinterpreted the data my eyes were giving it?
23
64800
3920
veya beynim gözlerimin gördüğü şeyi yanlış yorumladı.
01:10
Ever since though I've wondered:
24
70200
1576
O zamandan beri şunu merak ettim:
01:11
Why don't we see flying saucers flitting around?
25
71800
3016
Neden gezinen uçan daireler görmüyoruz?
01:14
At the very least,
26
74840
1216
En azından,
01:16
why don't we see life out there in the cosmos?
27
76080
2856
kozmoz içerisinde neden hiç hayat görmüyoruz?
01:18
It's a puzzle,
28
78960
1216
Karmaşık bir konu
01:20
and I've discussed it with dozens of experts
29
80200
2456
ve farklı alanlardan pek çok kişiyle
01:22
from different disciplines over the past three decades.
30
82680
3136
30 yıl boyunca bu konuyu tartıştım.
01:25
And there's no consensus.
31
85840
1856
Ortak bir kanı yok.
01:27
Frank Drake began searching for alien signals back in 1960 --
32
87720
4336
Frank Drake 1960 yılında dünya dışı sinyal aramaya başladı,
01:32
so far, nothing.
33
92080
1896
şimdiye dek bir şey bulunamadı.
01:34
And with each passing year,
34
94000
1416
Ayrıca her geçen yıl
01:35
this nonobservation,
35
95440
1536
dünya dışı bir aktiviteye ilişkin
01:37
this lack of evidence for any alien activity gets more puzzling
36
97000
5656
bu yapılamayan gözlem ve kanıt eksikliği daha da karmaşık bir hâl alıyor,
01:42
because we should see them, shouldn't we?
37
102680
3000
çünkü onları görmemiz lazım, değil mi?
01:47
The universe is 13.8 billion years old,
38
107120
3776
Evren 13,8 milyar yaşında,
01:50
give or take.
39
110920
1256
ortalama olarak.
01:52
If we represent the age of the universe by one year,
40
112200
3496
Evrenin yaşını bir yılla temsil ediyor olsak
01:55
then our species came into being about 12 minutes before midnight,
41
115720
4576
o hâlde insanoğlu gece yarısından 12 dakika önce var olmaya başlamış olurdu,
02:00
31st December.
42
120320
1240
31 Aralık gecesı.
02:02
Western civilization has existed for a few seconds.
43
122120
3656
Batı medenıyeti ise yalnızca birkaç saniye yaşamış olurdu.
02:05
Extraterrestrial civilizations could have started in the summer months.
44
125800
3720
Dünya dışı medeniyetlerin yaz aylarında başlamış olması gerekirdi.
02:10
Imagine a summer civilization
45
130600
2736
Bir yaz medeniyeti hayal edin,
02:13
developing a level of technology more advanced than ours,
46
133360
4256
bizimkinden daha gelişmiş bir teknoloji geliştirmiş olsunlar,
02:17
but tech based on accepted physics though,
47
137640
2136
ama teknoloji kabul edilen fiziğe dayanıyor.
02:19
I'm not talking wormholes or warp drives -- whatever --
48
139800
3936
Solucan deliği veya uzay motorlarından bahsetmiyorum -
02:23
just an extrapolation of the sort of tech that TED celebrates.
49
143760
4520
sadece TED'in de tanıttığı teknolojinin gelişmiş versiyonu.
02:28
That civilization could program self-replicating probes
50
148880
3576
Bu medeniyet kendini kopyalayan uzay araçları programlayarak
02:32
to visit every planetary system in the galaxy.
51
152480
2640
galaksideki tüm gezegen sistemini ziyaret edebilir.
02:35
If they launched the first probes just after midnight one August day,
52
155840
4520
İlk araçlarını bir Ağustos günü gece yarısı fırlatsalar
02:41
then before breakfast same day,
53
161200
2256
aynı gün kahvaltı vaktine kadar
02:43
they could have colonized the galaxy.
54
163480
2120
galaksiyi kolonize edebilirlerdi.
02:46
Intergalactic colonization isn't much more difficult,
55
166640
2576
Galaksiler arası kolonileşme çok daha zor değil,
02:49
it just takes longer.
56
169240
1240
sadece daha uzun sürüyor.
02:51
A civilization from any one of millions of galaxies
57
171080
2936
Milyonlarca galaksiden birindeki bir medeniyet
02:54
could have colonized our galaxy.
58
174040
2360
bizim galaksimizi kolonize edebilirdi.
02:56
Seems far-fetched?
59
176960
1736
Kulağa imkânsız mı geliyor?
02:58
Maybe it is,
60
178720
1216
Belki de öyledir,
02:59
but wouldn't aliens engage in some recognizable activity --
61
179960
5096
ama dünya dışı varlıklar, görebileceğimiz bir faaliyette bulunmazlar mıydı?
03:05
put worldlets around a star to capture free sunlight,
62
185080
4256
Mesela güneş ışığından faydalanmak için bir yıldızın çevresine bir obje koymak,
03:09
collaborate on a Wikipedia Galactica,
63
189360
3176
edinilen bilgiler için ortak bir kaynak oluşturmak
03:12
or just shout out to the universe, "We're here"?
64
192560
2920
veya tüm evrene ''Biz buradayız'' diye bağırmak gibi.
03:16
So where is everybody?
65
196920
1200
Peki herkes nerede?
03:18
It's a puzzle because we do expect these civilizations to exist, don't we?
66
198760
5416
Karmaşık bir konu çünkü gerçekten de bu medeniyetlerin var olduğunu umuyoruz.
03:24
After all, there could be a trillion planets in the galaxy --
67
204200
3176
Ne de olsa galakside bir trilyon gezegen olabilir -
03:27
maybe more.
68
207400
1360
belki daha da fazla.
03:29
You don't need any special knowledge to consider this question,
69
209600
4376
Bu soruyu düşünmek için özel bir bilgiye ihtiyacınız yok,
03:34
and I've explored it with lots of people over the years.
70
214000
3896
ben kendim yıllar boyunca pek çok kişiyle bunu irdeledim.
03:37
And I've found they often frame their thinking
71
217920
2976
Bir gezegenin, iletişim kuran bir medeniyete ev sahipliği yapmak için
03:40
in terms of the barriers that would need to be cleared
72
220920
3096
ortadan kaldırılması gereken engeller olduğunu
03:44
if a planet is to host a communicative civilization.
73
224040
4240
ve onların da bu engellerle düşüncelerini kısıtladığını fark ettim.
03:49
And they usually identify four key barriers.
74
229120
3816
Genellikle dört önemli engel sunuyorlar.
03:52
Habitability --
75
232960
1376
Yaşanabilirlik,
03:54
that's the first barrier.
76
234360
1416
bu bizim ilk engelimiz.
03:55
We need a terrestrial planet in that just right "Goldilocks zone,"
77
235800
4616
Aradığımız gezegenin suyun sıvı hâlde aktığı
04:00
where water flows as a liquid.
78
240440
2240
o ''Goldilocks Bölgesi''nde olması lazım.
04:03
They're out there.
79
243400
1256
Varlar.
04:04
In 2016, astronomers confirmed there's a planet in the habitable zone
80
244680
4576
2016'da astronomlar, en yakın yıldızın yaşanabilir bölgesinde
bir gezegen olduğunu onayladılar.
04:09
of the closest star,
81
249280
1456
04:10
Proxima Centauri --
82
250760
1776
Proxima Centauri.
04:12
so close that Breakthrough Starshot project plans to send probes there.
83
252560
5056
O kadar yakın ki Breakthrough Starshot projesi oraya araç göndermeyi planlıyor.
04:17
We'd become a starfaring species.
84
257640
2880
Yıldızlar arası yolculuk yapan bir tür olurduk.
04:21
But not all worlds are habitable.
85
261480
1616
Ama tüm gezegenler yaşanabilir değil.
04:23
Some will be too close to a star and they'll fry,
86
263120
2336
Bazıları bir yıldıza çok yakın olacak ve yanacak.
04:25
some will be too far away and they'll freeze.
87
265480
2120
Bazıları da çok uzak olduğu için donacak.
04:28
Abiogenesis --
88
268800
1216
Abiyogenez,
04:30
the creation of life from nonlife --
89
270040
1775
cansızdan canlı oluşumu,
04:31
that's the second barrier.
90
271839
1281
bu ikinci engel.
04:34
The basic building blocks of life aren't unique to Earth:
91
274000
3896
Hayatın temel yapı taşları Dünya'ya özgü değil:
04:37
amino acids have been found in comets,
92
277920
2736
gök cisimlerinde amino asitler bulundu,
04:40
complex organic molecules in interstellar dust clouds,
93
280680
3096
yıldızlar arası toz bulutlarında karmaşık organik moleküller,
04:43
water in exoplanetary systems.
94
283800
2600
güneş sistemi dışındaki gezegenlerde su bulundu.
04:47
The ingredients are there,
95
287160
1256
Gerekli bileşenler mevcut,
04:48
we just don't know how they combine to create life,
96
288440
2656
ama yaşam için nasıl bir araya geleceklerini bilmiyoruz,
04:51
and presumably there will be worlds on which life doesn't start.
97
291120
3160
ayrıca tahminen üzerinde yaşamın hiç başlamayacağı gezegenler var.
04:55
The development of technological civilization is a third barrier.
98
295840
3680
Teknolojik medeniyetin gelişimi üçüncü engel.
05:00
Some say we already share our planet with alien intelligences.
99
300600
4776
Kimilerine göre gezegenimizi dünya dışı zekâyla paylaşıyoruz bile.
05:05
A 2011 study showed that elephants can cooperate to solve problems.
100
305400
4800
Bir 2011 yılı çalışması, fillerin sorun çözmede işbirliği yaptığını gösterdi.
05:10
A 2010 study showed
101
310840
1536
Bir 2010 yılı çalışması ise
05:12
that an octopus in captivity can recognize different humans.
102
312400
4280
yetiştirilen bir ahtapotun farklı insanları tanıdığını gösterdi.
05:17
2017 studies show that ravens can plan for future events --
103
317360
3896
2017 yılı çalışmaları kuzgunların geleceğe yönelik plan yapabildiklerini gösterdi -
05:21
wonderful, clever creatures --
104
321280
2736
harika, zeki canlılar -
05:24
but they can't contemplate the Breakthrough Starshot project,
105
324040
3216
ama Breakthrough Starshot projesine onlar kafa yormuyor.
05:27
and if we vanished today,
106
327280
2256
Bugün ortadan kaybolsak
05:29
they wouldn't go on to implement Breakthrough Starshot --
107
329560
2856
Breakthrough Starshot'ın uygulanmasına devam etmezler.
05:32
why should they?
108
332440
1376
Neden etsinler ki?
05:33
Evolution doesn't have space travel as an end goal.
109
333840
2760
Uzay yolculuğu evrimin nihai durağı değil.
05:37
There will be worlds where life doesn't give rise to advanced technology.
110
337160
4560
Yaşamın ileri teknolojiye izin vermeyeceği gezegenler de olacak.
05:43
Communication across space -- that's a fourth barrier.
111
343040
2856
Dördüncü engelimiz uzay boyunca iletişim.
05:45
Maybe advanced civilizations choose to explore inner space
112
345920
3776
Belki de gelişmiş medeniyetler,
05:49
rather than outer space,
113
349720
2336
dış uzaydan ziyade iç uzayı keşfetmeyi seçtiler
05:52
or engineer at small distances rather than large.
114
352080
3520
veya kısa mesafeleri keşfedecek mühendisliğe sahipler.
05:56
Or maybe they just don't want to risk an encounter
115
356600
2856
Belki de daha gelişmiş ve daha düşmanca bir komşuyla
05:59
with a potentially more advanced and hostile neighbor.
116
359480
4136
karşılaşma riskini göze alamıyorlar.
06:03
There'll be worlds where, for whatever reason,
117
363640
2176
Her ne sebepten olursa olsun
06:05
civilizations either stay silent or don't spend long trying to communicate.
118
365840
4640
sessiz kalacak veya iletişim kurmak için çaba göstermeyecek gezegenler olacak.
06:12
As for the height of the barriers,
119
372600
2096
Engellerin yüksekliğine gelince
06:14
your guess is as good as anyone's.
120
374720
2400
tahmininiz diğer herkesle aynı.
06:18
In my experience,
121
378080
1256
Tecrübeme göre,
06:19
when people sit down and do the math,
122
379360
2056
insanlar oturup hesap yaptıklarında
06:21
they typically conclude there are thousands of civilizations in the galaxy.
123
381440
4880
galakside binlerce medeniyet olduğu çıkarımına varıyorlar.
06:27
But then we're back to the puzzle: Where is everybody?
124
387640
2720
Sonra karmaşaya geri dönüyoruz: Herkes nerede?
06:32
By definition,
125
392055
1361
Tanımlamak gerekirse,
06:33
UFOs -- including the one I saw --
126
393440
2336
benim gördüğüm de dâhil,
06:35
are unidentified.
127
395800
1296
UFO'lar tanımlanamıyor.
06:37
We can't simply infer they're spacecraft.
128
397120
3736
Onların uzay aracı olduğunu çıkaramıyoruz.
06:40
You can still have some fun playing with the idea aliens are here.
129
400880
3480
Dünya dışı varlıkların burada olduğu fikriyle eğlenebilirsiniz.
06:45
Some say a summer civilization did colonize the galaxy
130
405000
3856
Kimilerine göre bir yaz medeniyeti galaksiyi kolonize etti
06:48
and seeded Earth with life ...
131
408880
2000
ve yaşamın tohumlarını Dünya'ya ekti.
06:51
others, that we're living in a cosmic wilderness preserve --
132
411800
2856
Kimilerine göre de kozmik, vahşi bir korunakta yaşıyoruz;
06:54
a zoo.
133
414680
1240
bir hayvanat bahçesinde.
06:56
Yet others --
134
416480
1496
Başka bir grup da
06:58
that we're living in a simulation.
135
418000
2176
simülasyon içinde yaşadığımızı düşünüyor.
07:00
Programmers just haven't revealed the aliens yet.
136
420200
2320
Programcılar henüz dünya dışı varlıkları ortaya çıkarmadı.
07:03
Most of my colleagues though argue that E.T. is out there,
137
423680
4336
Ama iş arkadaşlarımın çoğu E.T.'nin uzayda bir yerde olduğu kanısında,
07:08
we just need to keep looking,
138
428040
1616
sadece aramaya devam etmemiz gerek
07:09
and this makes sense.
139
429680
1576
ve bu mantıklı da.
07:11
Space is vast.
140
431280
1776
Uzay devasa.
07:13
Identifying a signal is hard,
141
433080
2816
Bir sinyali tanımlamak çok zor,
07:15
and we haven't been looking that long.
142
435920
2600
ayrıca o kadar uzun zamandır inceleme yapmıyoruz.
07:19
Without doubt, we should spend more on the search.
143
439160
3136
Arama için daha fazla yatırım yapmamız lazım.
07:22
It's about understanding our place in the universe.
144
442320
3336
İşin ucunda evrendeki yerimizi anlamak var.
07:25
It's too important a question to ignore.
145
445680
3320
Görmezden gelinemeyecek kadar önemli bir soru.
07:29
But there's an obvious answer:
146
449840
2096
Ancak bir de bariz cevap var:
07:31
we're alone.
147
451960
1296
Evrende yalnızız.
07:33
It's just us.
148
453280
1616
Sadece biz varız.
07:34
There could be a trillion planets in the galaxy.
149
454920
3496
Galakside bir trilyon gezegen olabilir.
07:38
Is it plausible we're the only creatures capable of contemplating this question?
150
458440
4480
Bu soruyu masaya yatıran tek canlıların biz olması mantıklı mı?
07:43
Well, yes, because in this context,
151
463840
2616
Evet, çünkü konu bu olunca
07:46
we don't know whether a trillion is a big number.
152
466480
2360
bir trilyonun büyük bir rakam olup olmadığını bilmiyoruz.
07:50
In 2000, Peter Ward and Don Brownlee proposed the Rare Earth idea.
153
470040
5296
2000'de Peter Ward ve Don Brownlee, Rare Earth fikrini ortaya attılar.
07:55
Remember those four barriers
154
475360
1816
İnsanların medeniyet sayısını ölçmek için kullandığı
07:57
that people use to estimate the number of civilizations?
155
477200
3856
o dört engeli hatırlayın.
08:01
Ward and Brownlee said there might be more.
156
481080
2120
Ward ve Brownlee daha fazla olabileceğini söyledi.
08:03
Let's look at one possible barrier.
157
483840
1696
Muhtemel bir engele göz atalım.
08:05
It's a recent suggestion by David Waltham,
158
485560
2656
David Waltham'dan yeni bir öneri,
08:08
a geophysicist.
159
488240
1240
kendisi jeofizikçi.
08:10
This is my very simplified version
160
490000
2456
Dave'in oldukça sofistike olan argümanını
08:12
of Dave's much more sophisticated argument.
161
492480
2600
çok basit bir şekilde anlatayım.
08:16
We are able to be here now
162
496240
2016
Burada olma yetisine sahibiz
08:18
because Earth's previous inhabitants enjoyed
163
498280
2656
çünkü Dünya'nın önceki sakinleri
08:20
four billion years of good weather --
164
500960
2176
dört bin yıllık güzel havanın tadını çıkarttılar,
08:23
ups and downs but more or less clement.
165
503160
2640
inişli çıkışlı olsa da ılımandı.
08:26
But long-term climate stability is strange,
166
506960
2496
Ancak uzun süreli iklim dengesi tuhaf,
08:29
if only because astronomical influences
167
509480
2416
çünkü astronomik etkenler
08:31
can push a planet towards freezing or frying.
168
511920
4056
bir gezegeni yanmaya ve donmaya itebiliyor.
08:36
There's a hint our moon has helped,
169
516000
2176
Ay'ın yardımcı olduğuna dair ipuçları var
08:38
and that's interesting
170
518200
2176
ve bu bir hayli ilginç
08:40
because the prevailing theory is
171
520400
1656
çünkü öne çıkan teori şu ki
08:42
that the moon came into being when Theia,
172
522080
2496
Mars büyüklüğündeki cisim Theia
08:44
a body the size of Mars,
173
524600
1616
yeni oluşmuş Dünya'ya çarptığı zaman
08:46
crashed into a newly formed Earth.
174
526240
2736
Ay var olmaya başladı.
08:49
The outcome of that crash could have been a quite different Earth-Moon system.
175
529000
4120
Bu çarpışmanın sonucunda çok daha farklı bir Dünya-Ay sistemi oluşabilirdi.
08:54
We ended up with a large moon
176
534120
2256
Büyük bir uydumuz oldu
08:56
and that permitted Earth to have both a stable axial tilt
177
536400
3856
bu sayede de dengeli bir dönüş ekseni eğikliğinin yanı sıra,
09:00
and a slow rotation rate.
178
540280
3176
yavaş bir dönme hızı oldu.
09:03
Both factors influence climate
179
543480
1656
Bu ikisi de iklimi etkiliyor
09:05
and the suggestion is that they've helped moderate climate change.
180
545160
3600
ve iklim değişikliğini düzenlemede yardım ettiği düşünülüyor.
09:09
Great for us, right?
181
549440
1240
Bizim için harika.
09:11
But Waltham showed that if the moon were just a few miles bigger,
182
551360
3736
Ama Waltham, Ay birkaç km daha büyük olsa
09:15
things would be different.
183
555120
1616
her şeyin farklı olacağını gösterdi.
09:16
Earth's spin axis would now wander chaotically.
184
556760
3336
Dünya'nın dönüş ekseni korkunç şekilde gelişigüzel olurdu.
09:20
There'd be episodes of rapid climate change --
185
560120
2896
Hızlı iklim değişikliği dalgaları yaşanırdı,
09:23
not good for complex life.
186
563040
2376
karmaşık yaşam için hiç de iyi değil.
09:25
The moon is just the right size:
187
565440
2216
Ay gerçekten de tam olması gereken boyutta;
09:27
big but not too big.
188
567680
3056
büyük, ama çok büyük değil.
09:30
A "Goldilocks" moon around a "Goldilocks" planet --
189
570760
2416
''Goldilocks'' gezegeninin çevresinde ''Goldilocks'' uydusu,
09:33
a barrier perhaps.
190
573200
1520
belki de bir engel.
09:35
You can imagine more barriers.
191
575200
1816
Daha fazla engel hayal edebilirsiniz.
09:37
For instance,
192
577040
1216
Mesela,
09:38
simple cells came into being billions of years ago ...
193
578280
3040
basit hücreler milyarlarca yıl önce var olmaya başladı
09:42
but perhaps the development of complex life
194
582480
3296
ama karmaşık hayatın gelişimi için
09:45
needed a series of unlikely events.
195
585800
2896
beklenmedik bir olay dizisi yaşanması gerekti.
09:48
Once life on Earth had access to multicellularity
196
588720
2576
Dünya, çok hücreli organizmalar,
09:51
and sophisticated genetic structures,
197
591320
2056
sofistike genetik yapılar
09:53
and sex,
198
593400
1256
ve sekse sahip olunca
09:54
new opportunities opened up:
199
594680
1536
yeni fırsatlar boy gösterdi:
09:56
animals became possible.
200
596240
1360
hayvanlar mümkün oldu.
09:58
But maybe it's the fate of many planets
201
598240
2816
Belki de pek çok gezegenin kaderinde
10:01
for life to settle at the level of simple cells.
202
601080
3840
yaşam basit hücrelerden öteye gidemiyor.
10:06
Purely for the purposes of illustration,
203
606760
3096
Yalnızca örnekleme adına
10:09
let me suggest four more barriers to add to the four
204
609880
3056
iletişim kuran medeniyete dair yolun kapalı olduğunu savunan
10:12
that people said blocked the path to communicative civilization.
205
612960
3920
dört engele dört tane daha ekleyeyim.
10:17
Again, purely for the purposes of illustration,
206
617760
3256
Sadece örnekleme açısından.
10:21
suppose there's a one-in-a-thousand chance of making it across each of the barriers.
207
621040
4256
Her bir engeli aşmak için binde bir şansımız olduğunu varsayalım.
10:25
Of course there might be different ways of navigating the barriers,
208
625320
3136
Tabii engelleri aşmak için farklı yollar olabilir
10:28
and some chances will be better than one in a thousand.
209
628480
2776
ve bazı yollar binde birden daha olası olabilir.
10:31
Equally, there might be more barriers
210
631280
1856
Aynı şekilde, daha fazla engel olabilir
10:33
and some chances might be one in a million.
211
633160
2256
ve bazı olasılıklar milyonda bir olabilir.
10:35
Let's just see what happens in this picture.
212
635440
2080
Bu resimde neler olduğuna bakalım.
10:39
If the galaxy contains a trillion planets,
213
639120
2576
Eğer bir galaksi bir trilyon gezegen barındırıyorsa
10:41
how many will host a civilization capable of contemplating like us
214
641720
5496
bunlardan kaç tanesi bizim gibi düşünce yetisine sahip medeniyet barındırabilir,
10:47
projects such as Breakthrough Starshot?
215
647240
2200
Breakthrough Starshot gibi bir proje yapabilir?
10:50
Habitability --
216
650480
1256
Yaşanabilirlik;
10:51
right sort of planet around the right sort of star --
217
651760
2816
doğru yıldızın çevresinde doğru gezegen.
10:54
the trillion becomes a billion.
218
654600
2336
Trilyon burada milyara dönüşüyor.
10:56
Stability --
219
656960
1336
Denge;
10:58
a climate that stays benign for eons --
220
658320
3416
sonsuzluk için iyi huylu kalan bir iklim.
11:01
the billion becomes a million.
221
661760
1856
Milyar burada milyona dönüşüyor.
11:03
Life must start --
222
663640
1200
Yaşamın başlaması.
11:05
the million becomes a thousand.
223
665600
2216
Milyon burada bine dönüşüyor.
11:07
Complex life forms must arise --
224
667840
2256
Karmaşık yaşamın ortaya çıkışı.
11:10
the thousand becomes one.
225
670120
2576
Bin bire dönüştü.
11:12
Sophisticated tool use must develop --
226
672720
1856
Sofistike araç gereç kullanımı gelişmesi.
11:14
that's one planet in a thousand galaxies.
227
674600
2000
bin galaksi içinde sadece bir gezegen var.
11:17
To understand the universe,
228
677480
1576
Evreni anlamak için
11:19
they'll have to develop the techniques of science and mathematics --
229
679080
3216
bilim ve matematik tekniklerini geliştirmeleri gerek,
11:22
that's one planet in a million galaxies.
230
682320
2096
bu, bir milyon galakside bir gezegen demek.
11:24
To reach the stars, they'll have to be social creatures,
231
684440
2656
Yıldızlara ulaşmak için sosyal canlılar olmaları lazım,
11:27
capable of discussing abstract concepts with each other
232
687120
2816
birbirlerinden bilgi alış verişi yapabiliyor olmaları lazım,
11:29
using complex grammar --
233
689960
1896
karmaşık dilbilgisi kullanmaları lazım;
11:31
one planet in a billion galaxies.
234
691880
3216
bir milyar galakside bir gezegen.
11:35
And they have to avoid disaster --
235
695120
1736
Ayrıca felaketten kaçınmaları gerek,
11:36
not just self-inflicted but from the skies, too.
236
696880
4056
sadece bireysel zararlar değil, gökten gelen zararlardan da.
11:40
That planet around Proxima Centauri,
237
700960
2936
Proxima Centauri çevresindeki gezegen,
11:43
last year it got blasted by a flare.
238
703920
2320
geçen yıl alev aldı.
11:47
One planet in a trillion galaxies,
239
707200
1936
Olasılık şimdi bir trilyonda bir gezegen,
11:49
just as in the visible universe.
240
709160
2760
sadece görebildiğimiz evrende.
11:54
I think we're alone.
241
714480
1200
Bence yalnızız.
11:57
Those colleagues of mine who agree we're alone
242
717240
2296
Yalnız olduğumuza katılan iş arkadaşlarım
11:59
often see a barrier ahead --
243
719560
3136
genellikle önlerinde bir engel görüyorlar:
12:02
bioterror,
244
722720
1256
biyolojik terör,
12:04
global warming, war.
245
724000
1560
küresel ısınma, savaş.
12:06
A universe that's silent
246
726320
3016
Sessiz bir evren
12:09
because technology itself forms the barrier
247
729360
3416
çünkü teknolojinin kendisi
12:12
to the development of a truly advanced civilization.
248
732800
3936
gerçekten ileri bir medeniyetin gelişimi için ortaya engel koyuyor.
12:16
Depressing, right?
249
736760
1440
Moral bozucu, değil mi?
12:19
I'm arguing the exact opposite.
250
739240
1680
Ben tam tersini savunuyorum.
12:22
I grew up watching "Star Trek" and "Forbidden Planet,"
251
742560
2576
''Star Trek'' ve ''Forbidden Planet''i izleyerek büyüdüm
12:25
and I saw a UFO once,
252
745160
1776
ve bir kere UFO gördüm,
12:26
so this idea of cosmic loneliness I certainly find slightly wistful.
253
746960
6080
o yüzden bu kozmik yalnızlık fikri beni kesinlikle hüzünlendiriyor.
12:34
But for me,
254
754240
2096
Ama benim için
12:36
the silence of the universe is shouting,
255
756360
1936
evrenin sessizliği bağırıyor,
12:38
"We're the creatures who got lucky."
256
758320
1720
''Biz şanslı olan canlılarız.''
12:40
All barriers are behind us.
257
760800
1856
Tüm bu engeller geride kaldı.
12:42
We're the only species that's cleared them --
258
762680
2416
Onları aşan tek tür biziz,
12:45
the only species capable of determining its own destiny.
259
765120
4416
kendi kaderine karar verebilen tek tür biziz.
12:49
And if we learn to appreciate how special our planet is,
260
769560
3200
Gezegenimizin ne kadar özel olduğunu takdir etmeyi öğrenirsek
12:53
how important it is to look after our home
261
773840
2136
evimize iyi bakmanın önemini,
12:56
and to find others,
262
776000
1816
başkalarını bulmayı
12:57
how incredibly fortunate we all are simply to be aware of the universe,
263
777840
4816
ve evrenin farkında olduğumuz için bile ne kadar şanslı olduğumuzu,
13:02
humanity might survive for a while.
264
782680
2336
insanoğlu bir süre daha hayatta kalabilir.
13:05
And all those amazing things
265
785040
1656
Tüm bu harika şeyleri
13:06
we dreamed aliens might have done in the past,
266
786720
2856
dünya dışı varlıkların geçmişte yaptığını hayal ettik,
13:09
that could be our future.
267
789600
1200
bizim geleceğimiz de bu olabilir.
13:11
Thank you very much.
268
791640
1256
Çok teşekkürler.
13:12
(Applause)
269
792920
3520
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7