Ellen 't Hoen: Pool medical patents, save lives

Ellen 't Hoen: Tıbbi patentleri bir havuzda toplayın, hayat kurtarın

28,358 views

2012-12-10 ・ TED


New videos

Ellen 't Hoen: Pool medical patents, save lives

Ellen 't Hoen: Tıbbi patentleri bir havuzda toplayın, hayat kurtarın

28,358 views ・ 2012-12-10

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Translator: Joseph Geni Reviewer: Morton Bast
0
0
7000
Çeviri: Merve Ergünay Gözden geçirme: banu yobas
00:16
In 2002, a group of treatment activists met
1
16526
4489
2002 yılında bir grup tedavi eylemcisi,
00:21
to discuss the early development of the airplane.
2
21015
4030
uçağın ilk zamanlardaki gelişmesini tartışmak için toplandılar.
00:25
The Wright Brothers, in the beginning of the last century,
3
25045
4701
Wright kardeşler, son yüzyılın başında
00:29
had for the first time managed
4
29746
1702
ilk defa o aletlerden birini
00:31
to make one of those devices fly.
5
31448
2572
uçurabilmeyi başarmışlardı.
00:34
They also had taken out numerous patents
6
34020
3263
Aynı zamanda çok sayıda patenti de
00:37
on essential parts of the airplane.
7
37283
1976
uçağın temel kısımları için almışlardı.
00:39
They were not the only ones.
8
39259
1441
Bunu yapan sadece onlar değildi.
00:40
That was common practice in the industry,
9
40700
3584
Bu, sanayide yaygın bir uygulamaydı
00:44
and those who held patents on airplanes
10
44284
2292
ve uçaklar için patent sahibi olanlar
00:46
were defending them fiercely
11
46576
1156
onları ateşli bir biçimde savunuyor
00:47
and suing competitors left and right.
12
47732
3422
ve rakiplerine sağlı sollu dava açıyorlardı.
00:51
This actually wasn't so great for the development of the aviation industry,
13
51154
4917
Bu aslında havacılık sanayisinin gelişimi için çok da iyi olmamıştı
00:56
and this was at a time that in particular the U.S. government
14
56071
3306
ve tam da o vakitler özellikle A.B.D. hükümeti
00:59
was interested in ramping up
15
59377
2557
askeri uçakların üretimlerine
01:01
the production of military airplanes.
16
61934
2689
hız verilmesiyle ilgilenmekteydi.
01:04
So there was a bit of a conflict there.
17
64623
2711
Bu yüzden bir miktar anlaşmazlıklar oldu.
01:07
The U.S. government decided to take action,
18
67334
3239
A.B.D. hükümeti harekete geçmeye karar verdi
01:10
and forced those patent holders
19
70573
2332
ve o patent sahiplerini
01:12
to make their patents available to share with others
20
72905
4161
patentlerini ulaşılabilir yapıp diğerleriyle paylaşmak ve böylece
01:17
to enable the production of airplanes.
21
77066
5509
uçak üretiminin mümkün olmasını sağlamaları konusunda zorladı.
01:22
So what has this
22
82575
2970
Peki bütün bunların
01:25
got to do with this?
23
85545
4020
bununla ne ilgisi var?
01:29
In 2002, Nelson Otwoma, a Kenyan social scientist,
24
89565
5063
2002'de Nelson Otwoma, Kenyalı bir sosyal bilimci,
01:34
discovered he had HIV and needed access to treatment.
25
94628
5141
kendisinde HIV olduğunu keşfetti ve tedaviye ulaşması gerekti.
01:39
He was told that a cure did not exist.
26
99769
4235
Kendisine bunun çaresinin olmadığı söylendi.
01:44
AIDS, he heard, was lethal,
27
104004
3203
AIDS, duyduğuna göre ölümcüldü
01:47
and treatment was not offered. This was at a time
28
107207
3193
ve tedavi sunulmuyordu. O zamanlar,
01:50
that treatment actually existed in rich countries.
29
110400
2768
tedavinin zengin ülkelerde var olduğu zamanlardı.
01:53
AIDS had become a chronic disease.
30
113168
2995
AIDS kronik bir hastalık haline gelmişti.
01:56
People in our countries here in Europe, in North America,
31
116163
3601
İnsanlar burada Avrupa'daki ülkelerimizde, Kuzey Amerika'da
01:59
were living with HIV, healthy lives.
32
119764
2945
HIV ile sağlıklı hayatlar sürdürüyorlardı.
02:02
Not so for Nelson. He wasn't rich enough,
33
122709
2835
Nelson içinse böyle değildi. Yeterince zengin değildi,
02:05
and not so for his three-year-old son, who he discovered a year later
34
125544
3972
ve üç yaşındaki oğlu için de durum aynıydı, onun da bir yıl sonra
02:09
also had HIV.
35
129516
3240
HIV olduğunu fark etmişti.
02:12
Nelson decided to become a treatment activist
36
132756
3420
Nelson bir tedavi eylemcisi olmaya
02:16
and join up with other groups.
37
136176
2129
ve diğer gruplara katılmaya karar verdi.
02:18
In 2002, they were facing a different battle.
38
138305
6343
2002'de farklı bir savaşla karşı karşıyaydılar.
02:24
Prices for ARVs, the drugs needed to treat HIV,
39
144648
4715
ARVler, yani HIV için gerekli olan ilaçlar
02:29
cost about 12,000 [dollars] per patient per year.
40
149363
4397
hasta başına yıllık yaklaşık 12.000 dolar tutuyordu.
02:33
The patents on those drugs were held
41
153760
2525
Bu ilaçların patentleri ise
02:36
by a number of Western pharmaceutical companies
42
156285
5771
bir grup Batılı ilaç firmasının elindeydi
02:42
that were not necessarily willing
43
162056
2921
ve o onlar da bu patentleri ulaşılabilir
02:44
to make those patents available.
44
164977
3241
yapmak konusunda pek de gönüllü değillerdi.
02:48
When you have a patent, you can exclude
45
168218
2172
Elinizde patent olduğu zaman, sizden dışınızdaki herkesi
02:50
anyone else from making, from producing or making
46
170390
4729
bu ilaçları yapmaktan, üretmekten veya
02:55
low-cost versions, for example,
47
175119
2998
daha az maliyetlisini üretmekten örneğin,
02:58
available of those medications.
48
178117
3576
alıkoyabilirsiniz.
03:01
Clearly this led to patent wars breaking out
49
181693
4261
Şüphesiz bu patent savaşlarının
03:05
all over the globe.
50
185954
2958
tüm dünyada baş göstermesine sebep oldu.
03:08
Luckily, those patents did not exist everywhere.
51
188912
3661
Neyse ki bu patentler her yerde mevcut değillerdi.
03:12
There were countries that did not recognize
52
192573
2392
Bazı ülkeler ilaç sanayisindeki ürünlerin
03:14
pharmaceutical product patents, such as India,
53
194965
2919
patentlerini tanımıyorlardı, Hindistan gibi örneğin,
03:17
and Indian pharmaceutical companies
54
197884
2521
ve Hintli ilaç şirketleri
03:20
started to produce so-called generic versions,
55
200405
3959
bunların sözüm ona jenerik (patentsiz) olarak adlandırılan modellerini,
03:24
low-cost copies of antiretroviral medicines,
56
204364
4467
antiretrovial ilaçların düşük maliyetli kopyalarını üretmeye
03:28
and make them available in the developing world,
57
208831
3297
ve bunları gelişmekte olan ülkelerde ulaşılabilir yapmaya başladı,
03:32
and within a year the price had come down
58
212128
2716
ve bir yıl içinde ilacın fiyatı
03:34
from 10,000 dollars per patient per year
59
214844
3786
hasta başına yılda 10.000 dolardan
03:38
to 350 dollars per patient per year,
60
218630
2502
hasta başına yıllık 350 dolara düştü
03:41
and today that same triple pill cocktail
61
221132
3516
ve bugün aynı üçlü hap karışımını piyasada
03:44
is available for 60 dollars per patient per year,
62
224648
2836
hasta başına yıllık 60 dolara bulmak mümkün,
03:47
and of course that started to have an enormous effect
63
227484
3364
ve tabi ki bu da
03:50
on the number of people who could afford access
64
230848
3089
bu ilaçları almaya parası yetenlerin sayısını
03:53
to those medicines.
65
233937
1490
son derece muazzam biçimde etkiledi.
03:55
Treatment programs became possible,
66
235427
2578
Tedavi programları mümkün hale geldi,
03:58
funding became available, and the number of people
67
238005
3114
parasal kaynak sağlama mümkün oldu ve
04:01
on antiretroviral drugs started to increase very rapidly.
68
241119
6761
antiretroviral ilaç kullananların sayısı hızla artmaya başladı.
04:07
Today, eight million people
69
247880
2713
Bugün, sekiz milyon insanın
04:10
have access to antiretroviral drugs.
70
250593
3116
antiretroviral ilaçlara erişimi var.
04:13
Thirty-four million are infected with HIV.
71
253709
3982
34 milyon kişi HIV virüsü taşıyor.
04:17
Never has this number been so high,
72
257691
1999
Bu rakam hiç bu kadar yüksek olmamıştı,
04:19
but actually this is good news,
73
259690
1242
ama aslında bu iyi bir haber,
04:20
because what it means is people stop dying.
74
260932
2633
çünkü bu aynı zamanda insanların ölmediğini gösteriyor.
04:23
People who have access to these drugs stop dying.
75
263565
2320
Bu ilaçlara erişimi olan insanlar artık ölmüyorlar.
04:25
And there's something else.
76
265885
1336
Ve bir şey daha var.
04:27
They also stop passing on the virus.
77
267221
2784
Aynı zamanda artık virüsü de bulaştırmıyorlar.
04:30
This is fairly recent science that has shown that.
78
270005
3662
Bunu gösteren epey yakın zamanlı bir araştırma.
04:33
What that means is we have the tools
79
273667
2656
Bu da şu anlama geliyor ki, artık
04:36
to break the back of this epidemic.
80
276323
3757
bu salgının belini kırmak için araçlarımız var.
04:40
So what's the problem?
81
280080
5269
O zaman sorun ne?
04:45
Well, things have changed.
82
285349
1866
Sorun şu ki, birçok şey değişti.
04:47
First of all, the rules have changed.
83
287215
3828
Öncelikle kurallar değişti.
04:51
Today, all countries are obliged to provide
84
291043
5931
Bugün tüm ülkeler ilaçlara
04:56
patents for pharmaceuticals that last at least 20 years.
85
296974
4522
en az 20 yıllık patent sağlamakla yükümlüler.
05:01
This is as a result of the intellectual property rules
86
301496
2936
Bu da Dünya Ticaret Örgütü'ne ait
05:04
of the World Trade Organization.
87
304432
2348
fikri mülkiyet haklarının bir sonucu.
05:06
So what India did is no longer possible.
88
306780
3179
Bu yüzden Hindistan'ın yaptığı artık mümkün değil.
05:09
Second, the practice of patent-holding companies have changed.
89
309959
5337
İkinci olarak, patent sahibi şirketlerin uygulaması değişti.
05:15
Here you see the patent practices
90
315296
4384
Burada patent uygulamalarının
05:19
before the World Trade Organization's rules, before '95,
91
319680
4089
Dünya Ticaret Örgütü'nün kurallarının, 1995'ten önce,
05:23
before antiretroviral drugs.
92
323769
2385
antiretroviral ilaçlardan önceki durumunu görüyorsunuz.
05:26
This is what you see today,
93
326154
2700
Bu da bugün görmekte olduğunuz durum,
05:28
and this is in developing countries, so what that means is,
94
328854
2688
ve bu gelişmekte olan ülkelerde olan, yani bu şu anlama geliyor ki
05:31
unless we do something deliberate
95
331542
2423
eğer planlı olarak bir şeyler yapmazsak,
05:33
and unless we do something now,
96
333965
2383
ve eğer şimdi bir şey yapmazsak,
05:36
we will very soon be faced with another drug price crisis,
97
336348
5116
çok yakında yeni bir ilaç fiyatı kriziyle yüz yüze olacağız,
05:41
because new drugs are developed,
98
341464
2220
çünkü yeni ilaçlar geliştiriliyor,
05:43
new drugs go to market, but these medicines are patented
99
343684
3362
yeni ilaçlar satışa çıkıyor, ama bu ilaçlar
05:47
in a much wider range of countries.
100
347046
3069
çok daha yaygın bir alandaki ülkelerde patentli.
05:50
So unless we act, unless we do something today,
101
350115
4637
Bu yüzden harekete geçmezsek, bugün bir şeyler yapmazsak,
05:54
we will soon be faced [with] what some have termed
102
354752
3932
çok yakın bir zamanda, bazılarının tabiriyle
05:58
the treatment time bomb.
103
358684
3044
zaman ayarlı tedavi bombasıyla yüzleşeceğiz.
06:01
It isn't only the number of drugs that are patented.
104
361728
4859
Sorun sadece patentli ilaçların sayısı da değil.
06:06
There's something else that can really scare
105
366587
2783
Başka bir şey daha jenerik ilaç üreticilerini
06:09
generic manufacturers away.
106
369370
1841
gerçekten korkutabilir.
06:11
This shows you a patent landscape.
107
371211
4001
Bu, size bir patent haritası gösteriyor.
06:15
This is the landscape of one medicine.
108
375212
3684
Bu tek bir ilacın haritası.
06:18
So you can imagine that if you are a generic company
109
378896
2601
Yani fark edebileceğiniz gibi eğer patentsiz bir şirketseniz
06:21
about to decide whether to invest
110
381497
1993
ve bu ürünün gelişimine para yatırıp yatırmamak
06:23
in the development of this product, unless you know
111
383490
3136
konusunda karar vermek üzereyseniz, bu patentlere
06:26
that the licenses to these patents
112
386626
2503
yetki verilmesinin gerçekten mümkün
06:29
are actually going to be available,
113
389129
2498
olacağını kesin olarak bilmedikçe
06:31
you will probably choose to do something else.
114
391627
3052
muhtemelen başka bir şey yapmayı seçersiniz.
06:34
Again, deliberate action is needed.
115
394679
3933
Tekrar diyorum, planlı hareket gerekli.
06:38
So surely
116
398612
2397
Yani muhakkak
06:41
if a patent pool could be established
117
401009
3927
eğer bir patent havuzu
06:44
to ramp up the production of military airplanes,
118
404936
4061
askeri uçakların üretiminin hızlandırılması için kurulabiliyorsa,
06:48
we should be able to do something similar
119
408997
3534
biz de benzer bir şeyi
06:52
to tackle the HIV/AIDS epidemic.
120
412531
3707
HIV / AIDS salgınıyla başa çıkmak için kullanabiliriz.
06:56
And we did.
121
416238
2063
Ve kullandık da.
06:58
In 2010, UNITAID established the Medicines Patent Pool
122
418301
5389
2010 yılında UNITAID, İlaç Patent Havuzu'nu
07:03
for HIV.
123
423690
3483
HIV için kurdu.
07:07
And this is how it works:
124
427173
1629
Ve bu şu şekilde çalışıyor:
07:08
Patent holders, inventors
125
428802
3671
Patent sahipleri,
07:12
that develop new medicines
126
432473
3845
yeni ilaç geliştiren mucitler,
07:16
patent those inventions,
127
436318
2566
bu icatlar için patent alıyor
07:18
but make those patents available
128
438884
1751
ama bu patentleri
07:20
to the Medicines Patent Pool. The Medicines Patent Pool
129
440635
2973
İlaç Patent Havuzu'na erişilebilir kılıyorlar . İlaç Patent Havuzu da
07:23
then license those out to whoever needs access to those patents.
130
443608
3815
daha sonra bu patentlere erişime ihtiyacı olanları yetkilendiriyor.
07:27
That can be generic manufacturers.
131
447423
1676
Bu jenerik üreticiler olabilir.
07:29
It can also be not-for-profit drug development agencies,
132
449099
3813
Kar amacı gütmeyen ilaç geliştirme acentaları olabilir
07:32
for example.
133
452912
1477
örneğin.
07:34
Those manufacturers can then sell those medicines
134
454389
2514
Bu üreticiler daha sonra bu ilaçları
07:36
at much lower cost to people who need access to them,
135
456903
5049
daha düşük bir fiyata bunlara ihtiyacı olan insanlara,
07:41
to treatment programs that need access to them.
136
461952
2572
bunlara ihtiyacı olan tedavi programlarına satabilirler.
07:44
They pay royalties over the sales to the patent holders,
137
464524
4176
Satışların üzerinden patent sahiplerine telif ücreti ödüyorlar,
07:48
so they are remunerated for sharing their intellectual property.
138
468700
10329
böylece fikri mülkiyetlerini paylaşmalarının karşılığı bu şekilde ödeniyor.
07:59
There is one key difference
139
479029
4058
Bir kilit fark var
08:03
with the airplane patent pool.
140
483087
3360
uçak patent havuzuyla arasında.
08:06
The Medicines Patent Pool is a voluntary mechanism.
141
486447
4917
İlaç Patent Havuzu gönüllü bir mekanizma.
08:11
The airplane patent holders were not left a choice
142
491364
3432
Uçak patent sahiplerine patentleri için yetki vermek veya
08:14
whether they'd license their patents or not.
143
494796
1640
vermemek konusunda bir seçenek bırakılmamıştı.
08:16
They were forced to do so.
144
496436
2204
Bunu yapmaya mecbur bırakılmışlardı.
08:18
That is something that the Medicines Patent Pool cannot do.
145
498640
3922
Bu, İlaç Patent Havuzu'nun yapamayacağı bir şey.
08:22
It relies on the willingness of pharmaceutical companies
146
502562
3352
İlaç şirketlerinin gönüllülüğüne dayanarak
08:25
to license their patents and make them available
147
505914
3570
patentlere yetki veriyor ve bunları diğerlerinin
08:29
for others to use.
148
509484
4540
kullanımına açık hale getiriyor.
08:34
Today, Nelson Otwoma is healthy.
149
514024
5165
Bugün, Nelson Otwoma sağlıklı biri.
08:39
He has access to antiretroviral drugs.
150
519189
3982
Antiretrovial ilaçlara erişimi var.
08:43
His son will soon be 14 years old.
151
523171
3777
Oğlu yakında 14 yaşında olacak.
08:46
Nelson is a member of the expert advisory group
152
526948
2570
Nelson, İlaç Patent Havuzu'ndaki
08:49
of the Medicines Patent Pool,
153
529518
2459
uzman danışma grubunun bir üyesi,
08:51
and he told me not so long ago,
154
531977
2101
ve çok da uzak olmayan bir tarihte şöyle demişti;
08:54
"Ellen, we rely in Kenya and in many other countries
155
534078
5541
"Ellen, bizler Kenya'da ve diğer birçok ülkede
08:59
on the Medicines Patent Pool to make sure
156
539619
3399
İlaç Patent Havuzu'na, yeni başka ilaçların
09:03
that new medicines also become available to us,
157
543018
5512
bizim için ulaşılabilir olması ve yeni ilaçların
09:08
that new medicines, without delay, become available to us."
158
548530
5389
gecikme olmadan bizim için ulaşılabilir olması konusunda güveniyoruz."
09:13
And this is no longer fantasy.
159
553919
3359
Ve bu artık bir hayal değil.
09:17
Already, I'll give you an example.
160
557278
4479
Hatta size bir örnek vereceğim.
09:21
In August of this year, the United States drug agency
161
561757
3458
Bu yılın Ağustos ayında, Birleşik Devletler ilaç birimi
09:25
approved a new four-in-one AIDS medication.
162
565215
3949
yeni bir dördü bir arada AIDS ilacına onay verdi.
09:29
The company, Gilead, that holds the patents,
163
569164
2705
Patent sahibi şirket Gilead,
09:31
has licensed the intellectual property to the Medicines Patent Pool.
164
571869
4236
fikri mülkiyeti için İlaç Patent Havuzu'nu yetkilendirdi.
09:36
The pool is already working today, two months later,
165
576105
3927
Havuz bugün şimdiden çalışıyor, iki ay sonrasında
09:40
with generic manufacturers to make sure that this product
166
580032
3105
jenerik üreticiler bu ürünün
09:43
can go to market at low cost
167
583137
3149
ihtiyacın olduğu her yerde ve her zaman için
09:46
where and when it is needed. This is unprecedented.
168
586286
3410
satışa çıkabilmesini sağlıyorlar. Bu emsali olmayan bir olay.
09:49
This has never been done before.
169
589696
1940
Daha önce hiç yapılmamıştı.
09:51
The rule is about a 10-year delay for a new product
170
591636
3719
Kural, bir ürünün ortalama 10 yıllık gecikme sonrası gelişmekte olan
09:55
to go to market in developing countries, if at all.
171
595355
2971
ülkelerde satışa çıkması şeklindedir, ki o da satışa çıkarsa.
09:58
This has never been seen before.
172
598326
4033
Bu daha önce hiç görülmemişti.
10:02
Nelson's expectations are very high,
173
602359
3504
Nelson'ın beklentileri çok yüksek,
10:05
and quite rightly so. He and his son will need access
174
605863
4269
ve böyle olmakta haklı da. O ve oğlu,
10:10
to the next generation of antiretrovirals
175
610132
3089
antiretrovirallerin bir sonraki üretimine,
10:13
and the next, throughout their lifetime,
176
613221
3107
ve bir sonrakine ihtiyaç duyacaklar, ömürleri boyunca,
10:16
so that he and many others in Kenya and other countries
177
616328
4678
ki böylelikle o ve Kenya'daki, diğer ülkelerdeki başkaları da
10:21
can continue to live healthy, active lives.
178
621006
4432
sağlıklı, aktif hayatlarına devam edebilsinler.
10:25
Now we count on the willingness of drug companies
179
625438
3220
Şimdi bunun gerçekleşmesi için ilaç şirketlerinin
10:28
to make that happen. We count on those companies
180
628658
2622
istekliliğine güveniyoruz. Bu şirketlerin şunu
10:31
that understand that it is in the interest, not only in the interest
181
631280
3420
anlamalarını istiyoruz ki, bu olay sadece
10:34
of the global good, but also in their own interest,
182
634700
3184
evrensel yarar için değil, aynı zamanda kendi yararlarına,
10:37
to move from conflict to collaboration,
183
637884
5714
anlaşmazlıktan işbirliğine varabilmeleri için,
10:43
and through the Medicines Patent Pool they can make that happen.
184
643598
2881
ve İlaç Patent Havuzu sayesinde bunu gerçekleştirebilirler.
10:46
They can also choose not to do that,
185
646479
3396
İsterlerse böyle yapmamayı da tercih edebilirler,
10:49
but those that go down that road may end up
186
649875
6211
ama bu yoldan gidenler Wright kardeşlerin
10:56
in a similar situation the Wright brothers ended up with
187
656086
2924
geçen yüzyılda karşılaştıkları sorunla karşılabilirler
10:59
early last century, facing forcible measures
188
659010
3834
ve hükümet tarafından yapılan zorunlu tedbirlerle
11:02
by government. So they'd better jump now.
189
662844
5182
yüz yüze kalabilirler. Yani şimdiden atlasalar iyi olur.
11:08
Thank you. (Applause)
190
668026
3337
Teşekkür ederim. (Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7