How young blood might help reverse aging. Yes, really | Tony Wyss-Coray

269,768 views ・ 2015-09-11

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: erhan guzel Gözden geçirme: Yunus ASIK
00:13
This is a painting from the 16th century from Lucas Cranach the Elder.
0
13134
4659
Bu tablo, 16. yüzyıldan Yaşlı Lucas Cranach'a ait.
00:18
It shows the famous Fountain of Youth.
1
18160
2766
Ünlü Gençlik Çeşmesi'ni anlatıyor.
00:21
If you drink its water or you bathe in it, you will get health and youth.
2
21308
5726
Suyu içer ya da içinde yıkanırsanız sağlığa ve gençliğe kavuşuyorsunuz.
00:27
Every culture, every civilization has dreamed of finding eternal youth.
3
27857
5549
Her kültür, her uygarlık sonsuz gençliğe ulaşmanın hayalini kurmuştur.
00:34
There are people like Alexander the Great or Ponce De León, the explorer,
4
34044
4752
Büyük İskender ya da kâşif Ponce De Leon gibi yaşamlarının çoğunu
00:38
who spent much of their life chasing the Fountain of Youth.
5
38820
3431
Gençlik Çeşmesi'nin peşinde harcamış insanlar var.
00:42
They didn't find it.
6
42726
1168
Onlar bulamadı.
00:45
But what if there was something to it?
7
45450
2600
Peki, ya bunda bir gerçeklik payı varsa?
00:48
What if there was something to this Fountain of Youth?
8
48074
2699
Ya Gençlik Çeşmesi'nin gerçeklik payı varsa?
00:51
I will share an absolutely amazing development in aging research
9
51284
5178
Yaşlanmayla ilgili araştırma hakkında yaşlanmayla ilgili düşüncelerimizde
00:56
that could revolutionize the way we think about aging
10
56486
3610
ve yaşlanmaya bağlı hastalıkları nasıl iyileştirebileceğimiz hakkında
01:00
and how we may treat age-related diseases in the future.
11
60120
3202
devrim yaratacak bir gelişmeyi paylaşacağım.
01:04
It started with experiments that showed,
12
64145
2509
Bu gelişmeye neden olan şey
01:06
in a recent number of studies about growing,
13
66678
3294
büyümeyle ilgili yakın zamanlı bir dizi çalışmada,
01:09
that animals -- old mice -- that share a blood supply with young mice
14
69996
6001
genç farelerden kan desteği alan yaşlı farelerin gençleşebildiğini
01:16
can get rejuvenated.
15
76021
1604
gösteren bir deneydi.
01:18
This is similar to what you might see in humans, in Siamese twins,
16
78148
4609
Bu insanlarda, Siyam ikizlerinde, görülene benzer bir şey
01:22
and I know this sounds a bit creepy.
17
82781
2088
ve biliyorum kulağa biraz ürkütücü geliyor.
01:25
But what Tom Rando, a stem-cell researcher, reported in 2007,
18
85338
5947
Ama kök hücre araştırmacısı Tom Rando 2007'de, bir fareye ait yaşlı bir kasın
01:31
was that old muscle from a mouse can be rejuvenated
19
91309
3500
genel dolaşımda genç bir kana maruz bırakıldığında
01:34
if it's exposed to young blood through common circulation.
20
94833
4629
gençleştiğini söylemiştir.
01:39
This was reproduced by Amy Wagers at Harvard a few years later,
21
99903
4643
Bu birkaç yıl önce Harvard'da Amy Wagers tarafından tekrar gündeme getirilmişti
01:44
and others then showed that similar rejuvenating effects could be observed
22
104570
4595
ve diğerleri pankreasta, karaciğerde ve kalpte de benzer gençleşme etkilerinin
01:49
in the pancreas, the liver and the heart.
23
109189
2786
gözlemlenebileceğini gösterdiler.
01:52
But what I'm most excited about, and several other labs as well,
24
112974
4097
Ama beni ve aynı zamanda diğer birkaç laboratuvarı asıl heyecanlandıran şey,
01:57
is that this may even apply to the brain.
25
117095
2419
bunun beyne bile uygulanabilmesi.
02:00
So, what we found is that an old mouse exposed to a young environment
26
120715
5331
Yani, bu parabiosis denilen modelde genç çevreye maruz bırakılmış
02:06
in this model called parabiosis,
27
126070
3013
yaşlı farenin genç bir beyne--
02:09
shows a younger brain --
28
129107
1792
işlevlerini daha iyi yerine getiren
02:10
and a brain that functions better.
29
130923
2182
bir beyne sahip olduğunu bulduk.
02:13
And I repeat:
30
133966
1590
Tekrar ediyorum:
02:15
an old mouse that gets young blood through shared circulation
31
135580
6213
Dolaşımına genç kanı dâhil edilen yaşlı fare daha genç görünür
02:21
looks younger and functions younger in its brain.
32
141817
2984
ve beyninde daha genç işlevler gerçekleşir.
02:25
So when we get older --
33
145998
1532
Yani yaşlandığımızda,
02:27
we can look at different aspects of human cognition,
34
147554
2672
insanın bilme yetisinin farklı yönlerine bakabileceğiz
02:30
and you can see on this slide here,
35
150250
1753
ve bu slaytta
02:32
we can look at reasoning, verbal ability and so forth.
36
152027
3383
muhakemeyi, konuşma yeteneğini vb. inceleyebildiğimizi göreceksiniz.
02:35
And up to around age 50 or 60, these functions are all intact,
37
155899
5279
50-60 yaşa kadar bu işlevler tastamamdır
02:41
and as I look at the young audience here in the room, we're all still fine.
38
161202
4482
ve odadaki genç seyircilere bakarak söylüyorum ki hâlâ hiçbir problemimiz yok.
02:45
(Laughter)
39
165708
1008
(Gülüşmeler)
02:46
But it's scary to see how all these curves go south.
40
166740
3807
Ama bu yayların güneye doğru gittiğini görmek korkutucu.
02:50
And as we get older,
41
170571
1589
Yaşlandıkça,
02:52
diseases such as Alzheimer's and others may develop.
42
172184
4051
Alzheimer ve diğer hastalıklar ortaya çıkabiliyor.
02:57
We know that with age, the connections between neurons --
43
177004
3571
Biliyoruz ki yaşla beraber, nöronlar arasındaki bağlantılar--
03:00
the way neurons talk to each other, the synapses -- they start to deteriorate;
44
180599
4651
nöronların birbiriyle konuşma biçimi, sinapslar-- kötüye gitmeye başlar;
03:05
neurons die, the brain starts to shrink,
45
185274
3306
nöronlar ölür, beyin ufalmaya başlar
03:08
and there's an increased susceptibility for these neurodegenerative diseases.
46
188604
3992
ve bu sinir dokusunun bozulumuyla ilgili hastalıklara karşı hassasiyet artar.
03:13
One big problem we have -- to try to understand how this really works
47
193573
4909
Bunun moleküler ve mekanik seviyelerde nasıl çalıştığını anlamaya
03:18
at a very molecular mechanistic level --
48
198506
2596
çalışırken karşılaştığımız büyük bir problem şu ki,
03:21
is that we can't study the brains in detail, in living people.
49
201126
4050
yaşayan insanlarda beyinde detaylı bir şekilde çalışamıyoruz.
03:26
We can do cognitive tests, we can do imaging --
50
206033
2986
Zihinsel testler ve görüntüleme gibi,
03:29
all kinds of sophisticated testing.
51
209043
2696
her türlü karmaşık testi yapabiliyoruz.
03:31
But we usually have to wait until the person dies
52
211763
3618
Ama beyni alıp yaşla ve hastalıkla gerçekten nasıl değiştiğini
03:35
to get the brain and look at how it really changed through age or in a disease.
53
215405
5094
görebilmek için genellikle kişi ölene kadar beklemek zorunda kalıyoruz.
03:40
This is what neuropathologists do, for example.
54
220888
3064
Örneğin, nevropatolojistlerin yaptığı şey bu.
03:44
So, how about we think of the brain as being part of the larger organism.
55
224333
5667
Peki, beyni daha büyük bir organizmanın parçası olarak düşünürsek ne olur?
03:50
Could we potentially understand more
56
230024
2477
Eğer beyni tüm vücudun bir parçası
03:52
about what happens in the brain at the molecular level
57
232525
2929
olarak görürsek beyinde moleküler seviyede
03:55
if we see the brain as part of the entire body?
58
235478
3586
neler olup bittiğini daha iyi anlayabilir miyiz?
03:59
So if the body ages or gets sick, does that affect the brain?
59
239088
4877
Peki vücut yaşlanırsa ya da hastalanırsa bu beyni etkiler mi?
04:03
And vice versa: as the brain gets older, does that influence the rest of the body?
60
243989
4423
Ya da aksine, beyin yaşlandığında bu vücudun geri kalanını etkiler mi?
04:09
And what connects all the different tissues in the body
61
249050
3491
Vücuttaki bütün farklı dokuları birleştiren şey,
04:12
is blood.
62
252565
1150
kandır.
04:14
Blood is the tissue that not only carries cells that transport oxygen, for example,
63
254366
5825
Kan, sadece oksijen taşıyan bir doku değildir, örneğin,
04:20
the red blood cells,
64
260215
1241
kırmızı kan hücresi taşır
04:21
or fights infectious diseases,
65
261480
2200
ya da bulaşıcı hastalıklarla savaşır
04:23
but it also carries messenger molecules,
66
263704
4271
ama aynı zamanda hormon benzeri,
04:27
hormone-like factors that transport information
67
267999
3912
beyin de dâhil bir hücreden diğerine,
04:31
from one cell to another, from one tissue to another,
68
271935
4133
bir dokudan diğerine bilgi taşıyan
04:36
including the brain.
69
276092
1457
mesajcı molekülleri de taşır.
04:37
So if we look at how the blood changes in disease or age,
70
277573
5138
Hastalıkta ya da yaşlanmada kanın nasıl değiştiğini incelersek,
04:42
can we learn something about the brain?
71
282735
2363
beyin hakkında bir şey öğrenebilir miyiz?
04:45
We know that as we get older, the blood changes as well,
72
285651
4836
Şunu biliyoruz ki, biz yaşlandıkça kanımızda ona göre değişir.
04:50
so these hormone-like factors change as we get older.
73
290511
2959
Bu yüzden hormon benzeri faktörler de biz yaşlandıkça değişir.
04:53
And by and large, factors that we know are required
74
293494
4199
Genellikle de dokuların gelişimi
04:57
for the development of tissues, for the maintenance of tissues --
75
297717
3421
ve dokuların bakımı için gerekli olduğunu bildiğimiz faktörler de
05:01
they start to decrease as we get older,
76
301162
2877
biz yaşlandıkça azalır.
05:04
while factors involved in repair, in injury and in inflammation --
77
304063
4703
Öte yandan, yaralanma ve iltihap tamirinde etkili olan faktörler de
05:08
they increase as we get older.
78
308790
1950
biz yaşlandıkça artar.
05:10
So there's this unbalance of good and bad factors, if you will.
79
310764
5042
Yani iyi ve kötü faktörlerin dengesizliği söz konusu da diyebilirsiniz.
05:16
And to illustrate what we can do potentially with that,
80
316988
2993
Şimdi bu bilgiyle ne yapacağımıza gelirsek,
05:20
I want to talk you through an experiment that we did.
81
320005
2652
size yaptığımız bir deneyden bahsedeceğim.
05:22
We had almost 300 blood samples from healthy human beings
82
322681
3649
20 ila 89 yaş arası sağlıklı insanlardan
05:26
20 to 89 years of age,
83
326354
2517
300'e yakın kan numunesi aldık.
05:28
and we measured over 100 of these communication factors,
84
328895
3895
Bu iletişim faktörlerinden, dokular arası bilgi taşıyan proteinlerden
05:32
these hormone-like proteins that transport information between tissues.
85
332814
4094
100'den fazlasını ölçtük.
05:37
And what we noticed first
86
337266
1676
İlk fark ettiğimiz şey
05:38
is that between the youngest and the oldest group,
87
338966
2817
en genç ve en yaşlı grup arasındaki faktörlerin
05:41
about half the factors changed significantly.
88
341807
3297
yaklaşık yarısının ciddi değişiklikler gösterdiğiydi.
05:45
So our body lives in a very different environment as we get older,
89
345128
3135
Yani bu faktörler göz önüne alındığında vücudumuz yaşlanınca
05:48
when it comes to these factors.
90
348287
1751
05:50
And using statistical or bioinformatics programs,
91
350062
3496
İstatistik ve biyoenformatik programlar kullanarak
05:53
we could try to discover those factors that best predict age --
92
353582
4694
yaşı belirleyen bu faktörleri keşfedebilir,
05:58
in a way, back-calculate the relative age of a person.
93
358300
3643
bir bakıma bir kişinin görece yaşını geriye dönük hesaplayabiliriz.
06:02
And the way this looks is shown in this graph.
94
362337
2856
Bunun neye benzediğini bu grafikten görebilirsiniz.
06:05
So, on the one axis you see the actual age a person lived,
95
365618
5369
Grafiğin bir ekseninde bir kişinin gerçek yaşını,
06:11
the chronological age.
96
371011
1305
yaş kronolojisini,
06:12
So, how many years they lived.
97
372340
1722
yani yaşını görebilirsiniz.
06:14
And then we take these top factors that I showed you,
98
374086
2708
Sonra size gösterdiğim bu başlıca faktörleri ele alıp
06:16
and we calculate their relative age, their biological age.
99
376818
4844
kişinin görece yaşı ve biyolojik yaşını hesaplıyoruz.
06:22
And what you see is that there is a pretty good correlation,
100
382708
3634
Arada açık bir bağıntının olduğunu fark edeceksiniz.
06:26
so we can pretty well predict the relative age of a person.
101
386366
3315
Yani bir kişinin görece yaşını oldukça iyi tahmin edebiliriz,
06:29
But what's really exciting are the outliers,
102
389705
3915
fakat daha da heyecan verici olan ise
06:33
as they so often are in life.
103
393644
1804
hayatta da olduğu gibi aykırı değerler.
06:35
You can see here, the person I highlighted with the green dot
104
395922
4568
Burada, yeşil nokta ile işaretlediğim kişiye bakarsanız
06:40
is about 70 years of age
105
400514
2596
yaklaşık 70 yaşında olduğunu,
06:43
but seems to have a biological age, if what we're doing here is really true,
106
403134
5006
fakat her şeyi doğru yapmışsak bu kişinin biyolojik yaşının
06:48
of only about 45.
107
408164
2043
sadece 45 olduğunu göreceksiniz.
06:50
So is this a person that actually looks much younger than their age?
108
410231
3484
Şimdi bu kişi yaşından çok daha genç gösteren biri mi?
06:54
But more importantly: Is this a person who is maybe at a reduced risk
109
414183
4516
Daha da önemlisi, bu kişinin yaşlanmaya bağlı hastalıklara
06:58
to develop an age-related disease and will have a long life --
110
418723
3324
yakalanma riski düşük mü ve bu kişi uzun bir hayat sürebilir ve
07:02
will live to 100 or more?
111
422071
1495
100 ve üstüne kadar yaşar mı?
07:04
On the other hand, the person here, highlighted with the red dot,
112
424402
4561
Öte yandan, burada kırmızı ile işaretlenmiş kişi
07:08
is not even 40, but has a biological age of 65.
113
428987
4906
40'ında bile değil, fakat biyolojik yaşı 65.
07:13
Is this a person at an increased risk of developing an age-related disease?
114
433917
4398
Bu kişinin de yaşlanmaya bağlı hastalık geliştirme olasılığı yüksek mi?
07:18
So in our lab, we're trying to understand these factors better,
115
438339
3656
İşte laboratuvarımızda bu faktörleri daha iyi anlamaya çalışıyoruz.
07:22
and many other groups are trying to understand,
116
442019
2238
Diğer birçok grubun da anlamaya çalıştığı şey,
07:24
what are the true aging factors,
117
444281
2076
yaşlanmanın gerçek faktörleri nelerdir
07:26
and can we learn something about them to possibly predict age-related diseases?
118
446381
4973
ve bunlardan yaşlanmaya bağlı hastalıkları tahmin edebilir miyiz sorularıdır.
07:32
So what I've shown you so far is simply correlational, right?
119
452281
4062
Size şu ana kadar gösterdiklerim sadece bağıntısal, değil mi?
07:36
You can just say, "Well, these factors change with age,"
120
456367
4031
"Eh, bu faktörler yaşla birlikte değişir" diyebilirsiniz,
07:40
but you don't really know if they do something about aging.
121
460422
3655
ama yaşlanmayı etkiler mi pek de bilemezsiniz.
07:45
So what I'm going to show you now is very remarkable
122
465031
3048
İşte size göstereceğim şey cidden kayda değer
07:48
and it suggests that these factors can actually modulate the age of a tissue.
123
468103
5071
ve bu faktörlerin gerçekten doku yaşını değiştirebildiğini gösteriyor.
07:53
And that's where we come back to this model called parabiosis.
124
473845
3298
Burada parabiosis isimli modele geri dönüyoruz.
07:57
So, parabiosis is done in mice
125
477167
2540
Parabiosis sayesinde iki fareyi
07:59
by surgically connecting the two mice together,
126
479731
4912
ameliyatla birbirine bağlayarak
08:04
and that leads then to a shared blood system,
127
484667
2333
ortak bir dolaşım sistemi elde edilir.
08:07
where we can now ask, "How does the old brain get influenced
128
487024
4787
Şimdi şunu sorabiliriz "Yaşlı beyin genç kana maruz kalmaktan
08:11
by exposure to the young blood?"
129
491835
1738
nasıl etkilenir?"
08:14
And for this purpose, we use young mice
130
494144
2204
Bu amaçla 20'li yaşlarda insanlara
08:16
that are an equivalency of 20-year-old people,
131
496372
3453
denk genç fareler ve insan yaşıyla kabaca
08:19
and old mice that are roughly 65 years old in human years.
132
499849
4336
65 yaşındaki yaşlı fareleri kullanıyoruz.
08:24
What we found is quite remarkable.
133
504958
2826
Bulduğumuz şey kayda değer.
08:27
We find there are more neural stem cells that make new neurons
134
507808
3720
Bulgularımıza göre bu yaşlı beyinlerde yeni nöronlar üreten kök hücre
08:31
in these old brains.
135
511552
1332
sayısı daha fazladır.
08:33
There's an increased activity of the synapses,
136
513351
2582
Sinapslarda, yani nöronlar arası bağlantılarda da
08:35
the connections between neurons.
137
515957
2039
hareket artışı gözlemlenir.
08:38
There are more genes expressed that are known to be involved
138
518020
3285
Yeni anıların oluşumunda rol alan gen ifadelerinde de
08:41
in the formation of new memories.
139
521329
1747
bir artış görülür.
08:43
And there's less of this bad inflammation.
140
523659
2508
Bu kötü huylu iltihap vakalarında azalma görülür.
08:47
But we observed that there are no cells entering the brains of these animals.
141
527427
6496
Fakat gözlemlerimize göre bu hayvanların beyinlerine hiçbir hücre girişi yoktur.
08:53
So when we connect them,
142
533947
1386
Genç fareye bağlandığında,
08:55
there are actually no cells going into the old brain, in this model.
143
535357
5376
bu modele göre aslında yaşlı beyne giden hücre yoktur.
09:01
Instead, we've reasoned, then, that it must be the soluble factors,
144
541379
3661
Demek ki bu, çözünebilir faktörlerin işi diye düşündük,
09:05
so we could collect simply the soluble fraction of blood which is called plasma,
145
545064
4783
yani sadece kanın plazma denilen çözünebilir parçasını alıp
09:09
and inject either young plasma or old plasma into these mice,
146
549871
3944
bu farelere ya genç plazma ya da yaşlı plazma enjekte edebiliriz
09:13
and we could reproduce these rejuvenating effects,
147
553839
2368
ve de bu gençleşme etkisini yeniden yaratabiliriz,
09:16
but what we could also do now
148
556231
1714
fakat bir şeyi daha yapabiliriz.
09:17
is we could do memory tests with mice.
149
557969
2450
Farelere hafıza testi yapabiliriz.
09:20
As mice get older, like us humans, they have memory problems.
150
560443
3853
Fareler yaşlandıkça biz insanlar gibi, hafıza problemi yaşar.
09:24
It's just harder to detect them,
151
564818
1593
Lakin bunun tespiti daha zordur,
09:26
but I'll show you in a minute how we do that.
152
566435
2344
fakat az sonra nasıl yaptığımızı göstereceğim.
09:28
But we wanted to take this one step further,
153
568803
2695
Hatta bunu bir adım ileriye, insanlarla alakasına biraz
09:31
one step closer to potentially being relevant to humans.
154
571522
4040
daha yakınlaştıracak bir adıma taşımak istedik.
09:35
What I'm showing you now are unpublished studies,
155
575586
3197
Size şimdi gösterdiklerim yayımlanmamış araştırmalar.
09:38
where we used human plasma, young human plasma,
156
578807
4533
İnsan plazması, genç insan plazması ve kontrol grubu olarak
09:43
and as a control, saline,
157
583364
1849
tuz kullandık
09:45
and injected it into old mice,
158
585237
1876
ve yaşlı farelere enjekte ettik
09:47
and asked, can we again rejuvenate these old mice?
159
587137
4852
ve bu fareleri gençleştirebilir miyiz sorusunu sorduk.
09:52
Can we make them smarter?
160
592013
1660
Zekâlarını geliştirebilir miyiz?
09:54
And to do this, we used a test. It's called a Barnes maze.
161
594104
3289
Bunu öğrenmek için Barnes labirenti adlı bir test kullandık.
09:57
This is a big table that has lots of holes in it,
162
597417
3155
Testte içinde birçok delik olan bir masa var
10:00
and there are guide marks around it,
163
600596
3483
ve etrafında yön işaretleri var
10:04
and there's a bright light, as on this stage here.
164
604103
2606
ve bir de bu sahnedeki gibi parlak bir ışık var.
10:06
The mice hate this and they try to escape,
165
606733
3133
Fareler bu ışıktan nefret eder ve kaçmaya
10:09
and find the single hole that you see pointed at with an arrow,
166
609890
4256
ve resimde okla işaretli deliği bulmaya çalışır.
10:14
where a tube is mounted underneath
167
614170
1945
Deliğin altında içinden rahatlıkla
10:16
where they can escape and feel comfortable in a dark hole.
168
616139
3193
kaçabilecekleri bir tüp vardır.
10:19
So we teach them, over several days,
169
619977
1802
Fareleri birkaç gün bu deliği
10:21
to find this space on these cues in the space,
170
621803
2903
ip uçlarını kullanarak bulmaları için eğitiyoruz.
10:24
and you can compare this for humans,
171
624730
2794
Bunu insanlarda şuna benzetebiliriz:
10:27
to finding your car in a parking lot after a busy day of shopping.
172
627548
4230
Yoğun bir günün ardından otoparkta arabanı aramak.
10:31
(Laughter)
173
631802
1001
(Kahkahalar)
10:32
Many of us have probably had some problems with that.
174
632827
3751
Pek çoğumuzun benzer sorunu olmuştur.
10:36
So, let's look at an old mouse here.
175
636602
2018
Şimdi, yaşlı bir fareye göz atalım.
10:38
This is an old mouse that has memory problems,
176
638954
2176
Bu, birazdan fark edersiniz,
10:41
as you'll notice in a moment.
177
641154
1689
hafıza problemi olan yaşlı bir fare.
10:43
It just looks into every hole, but it didn't form this spacial map
178
643305
4724
Tüm deliklere bakıyor fakat önceki denemede ve önceki gün
10:48
that would remind it where it was in the previous trial or the last day.
179
648053
5247
nerede olduğunu gösterecek mekânsal haritayı oluşturamıyor.
10:53
In stark contrast, this mouse here is a sibling of the same age,
180
653873
5467
Bunun tam aksine, buradaki fare diğerinin aynı yaştaki kardeşi,
10:59
but it was treated with young human plasma for three weeks,
181
659364
5419
fakat buna 3 hafta boyunca 3 günde bir
11:04
with small injections every three days.
182
664807
2533
genç insan plazması veriliyor.
11:07
And as you noticed, it almost looks around, "Where am I?" --
183
667741
4223
Fark ettiğiniz gibi, neredeyse dönüp "Neredeyim ben?" diyor ve
11:11
and then walks straight to that hole and escapes.
184
671988
2907
doğrudan o deliğe gidip kaçıyor.
11:14
So, it could remember where that hole was.
185
674919
2864
Yani deliğin nerede olduğunu hatırlayabiliyor.
11:18
So by all means, this old mouse seems to be rejuvenated --
186
678742
3688
Yani belli ki bu yaşlı fare gençleşmiş görünüyor.
11:22
it functions more like a younger mouse.
187
682454
2379
Daha çok genç bir fare gibi hareket ediyor.
11:24
And it also suggests that there is something
188
684857
2706
Bu ayrıca gösteriyor ki sadece genç fare değil,
11:27
not only in young mouse plasma, but in young human plasma
189
687587
4991
genç insan plazmasında da yaşlı beynine yardımcı olma
11:32
that has the capacity to help this old brain.
190
692602
3660
kapasitesi var.
11:36
So to summarize,
191
696834
1152
Özetle,
11:38
we find the old mouse, and its brain in particular, are malleable.
192
698010
4199
bulgularımıza göre yaşlı fare ve de beyni yoğrulabilir.
11:42
They're not set in stone; we can actually change them.
193
702233
3451
Sabit, değişmez değiller.
11:45
It can be rejuvenated.
194
705708
1473
Gençleştirilebilirler.
11:47
Young blood factors can reverse aging,
195
707680
2597
Genç kan faktörleri yaşlanmayı tersine döndürebilir.
11:50
and what I didn't show you --
196
710301
1712
Size göstermediğim şeye gelince,
11:52
in this model, the young mouse actually suffers from exposure to the old.
197
712037
5222
bu modelde, genç fare yaşlı olana maruz kaldığında kötüye gidiyor.
11:57
So there are old-blood factors that can accelerate aging.
198
717283
3380
Yani yaşlı kan faktörleri yaşlanmayı hızlandırabilir.
12:01
And most importantly, humans may have similar factors,
199
721725
4317
Daha da önemlisi, insanların da benzer faktörleri olabilir.
12:06
because we can take young human blood and have a similar effect.
200
726066
4078
Çünkü genç insan kanını alıp benzer bir etki sağlayabiliriz.
12:10
Old human blood, I didn't show you, does not have this effect;
201
730592
3556
Yaşlı insan kanı, ki göstermedim henüz, bu etkiye sahip değil.
12:14
it does not make the mice younger.
202
734172
1762
Fareyi gençleştirmiyor.
12:17
So, is this magic transferable to humans?
203
737071
3628
Peki bu mucize insanlarda da işe yarar mı?
12:20
We're running a small clinical study at Stanford,
204
740723
3629
Stanford'ta yaptığımız küçük çaplı klinik çalışmada,
12:24
where we treat Alzheimer's patients with mild disease
205
744376
3876
orta derece Alzheimer hastalarına 4 hafta boyunca haftada bir
12:28
with a pint of plasma from young volunteers, 20-year-olds,
206
748276
6610
20'li yaşlardaki genç gönüllülerden aldığımız yarım litre plazma
12:34
and do this once a week for four weeks,
207
754910
2595
vererek onları tedavi ediyoruz,
12:37
and then we look at their brains with imaging.
208
757529
3163
sonra da beyin aktivitelerini görüntülüyoruz.
12:41
We test them cognitively,
209
761050
1844
Bilişsel testler yapıyoruz
12:42
and we ask their caregivers for daily activities of living.
210
762918
4006
ve bakıcılarına günlük aktiviteleri konusunda sorular soruyoruz.
12:46
What we hope is that there are some signs of improvement
211
766948
3919
Umuyoruz bu tedavi ile bu aktivitelerde
12:50
from this treatment.
212
770891
1364
gelişme gözlemleyebiliriz.
12:52
And if that's the case, that could give us hope
213
772758
2556
Bu gerçekleşirse size gösterdiğim gibi
12:55
that what I showed you works in mice
214
775338
2420
farelerde işe yarayan şeyin insanlarda da
12:57
might also work in humans.
215
777782
1778
gerçekleşmesi mümkün görünecek.
13:00
Now, I don't think we will live forever.
216
780478
2358
Şimdi, sonsuza kadar yaşayacağımızı sanmam.
13:03
But maybe we discovered
217
783955
2337
Fakat belki de şunu keşfettik:
13:06
that the Fountain of Youth is actually within us,
218
786316
3087
Gençlik Çeşmesi aslında içimizde
13:09
and it has just dried out.
219
789427
1738
ve kurumuş hâlde.
13:11
And if we can turn it back on a little bit,
220
791574
2828
Bu çeşmeden biraz su yürütebilirsek
13:14
maybe we can find the factors that are mediating these effects,
221
794426
4627
belki de bu etkilere aracılık eden faktörleri bulabilir,
13:19
we can produce these factors synthetically
222
799077
2587
bu faktörleri yapay olarak üretebiliriz
13:21
and we can treat diseases of aging, such as Alzheimer's disease
223
801688
4013
ve yaşlanma, Alzheimer ve benzeri bunama hastalıklarını
13:25
or other dementias.
224
805725
1230
tedavi edebiliriz.
13:27
Thank you very much.
225
807282
1151
Çok teşekkür ederim.
13:28
(Applause)
226
808457
3293
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7