Gayle Tzemach Lemmon: Meet the first women to fight on the front lines of an American war

82,371 views ・ 2015-07-02

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Yunus ASIK Gözden geçirme: Sancak Gülgen
00:12
Every group of female friends has the funny one,
0
12786
3593
Her kız arkadaş grubunda komik birisi vardır,
00:16
the one you go to when you need a good cry,
1
16403
2739
ağlamak istediğinizde yanına gittiğiniz
00:19
the one who tells you to suck it up when you've had a hard day.
2
19166
3328
ya da zor bir gün geçirdiğinizde kabullenmenizi sağlayan biri.
00:22
And this group was no different.
3
22841
1952
Bu grup da farklı değildi.
00:25
Except that this was a community of groundbreaking women
4
25524
3655
Tek farkları, en beklenmedik yerde çığır açmak
00:29
who came together --
5
29203
1277
için bir araya gelmiş
00:30
first to become teammates, then friends, and then family --
6
30480
3499
-- önce takım arkadaşı, sonra arkadaş ve sonra da aile olan --
00:34
in the least likely of places:
7
34003
2521
bir kadın topluluğu olmalarıydı,
00:36
on the Special Operations battlefield.
8
36548
2353
yani Özel Harekat savaş alanında.
00:39
This was a group of women whose friendship and valor was cemented
9
39765
3237
Bu grubun arkadaşlık ve cesaretinin sağlamlaşması,
00:43
not only by what they had seen and done at the tip of the spear,
10
43026
4458
sadece gördükleri ve namlu ucunda yaptıkları ile değil,
00:47
but by the fact that they were there
11
47508
1971
aynı zamanda -- en azından resmi olarak --
00:49
at a time when women -- officially, at least --
12
49503
2518
kadınlara yer harekatının yasak olduğu
00:52
remained banned from ground combat,
13
52045
2535
bir dönemde orada olduklarından dolayıydı,
00:54
and America had no idea they existed.
14
54604
3705
Amerika'nın onların varlığından haberi bile yoktu.
00:59
This story begins with Special Operations leaders,
15
59546
2862
Bu hikâye, Özel Harekat komutanlarının,
01:02
some of the most tested men in the United States military, saying,
16
62432
3577
Birleşik Devletler ordusunun en deneyimli bazı askerlerinin,
01:06
"We need women to help us wage this war."
17
66033
3335
"Bu savaşı sürdürebilmemiz için kadınlara ihtiyacımız var."
01:10
"America would never kill its way to the end of its wars," it argued.
18
70358
3389
"Amerika asla sonuna kadar öldürerek savaşı bitiremeyecek."
01:13
"Needed more knowledge and more understanding."
19
73771
2660
"Bize daha fazla bilgi ve fikir gerekli." demeleriyle başladı.
01:16
And as everyone knows,
20
76763
1456
Herkesin bildiği gibi,
01:18
if you want to understand what's happening in a community and in a home,
21
78243
3547
bir toplumda ya da evde neler olup bittiğini anlamak istiyorsanız,
01:21
you talk to women,
22
81814
1573
kadınlarla konuşursunuz,
01:23
whether you're talking about Southern Afghanistan,
23
83411
2690
ister Güney Afganistan'da,
01:26
or Southern California.
24
86125
1715
ister Güney Kaliforniya'da.
01:28
But in this case, men could not talk to women,
25
88558
2572
Ancak bu sefer, erkekler kadınlarla konuşamazdı,
01:31
because in a conservative and traditional society like Afghanistan,
26
91154
3399
çünkü bu, Afganistan gibi tutucu ve geleneksel bir toplumda
01:34
that would cause grave offense.
27
94577
2208
ciddi bir suça sebep olabilirdi.
01:36
So you needed women soldiers out there.
28
96809
2182
Bu yüzden kadın askerlere ihtiyaç vardı.
01:41
That meant, at this time in the war, that the women who would be recruited
29
101045
3973
Bunun anlamı, savaşın bu safhasında kadınların, Ordu Muhafızları ve
01:45
to serve alongside Army Rangers and Navy SEALs,
30
105042
2863
Özel Kuvvetlerin yanında hizmet için askere alınması
01:47
would be seeing the kind of combat experienced by less than five percent
31
107929
4460
ve bütün Birleşik Devletler ordusundaki askerlerin %5'inden daha az askerin
01:52
of the entire United States military.
32
112413
2344
yaşadığı savaş deneyimlerini görecek olmalarıydı.
01:55
Less than five percent.
33
115579
1680
%5'ten daha az.
01:58
So the call went out.
34
118587
1534
Böylece arayışlara başlandı.
02:00
"Female soldiers: Become a part of history.
35
120145
2411
"Bayan askerler: Tarihin bir parçası olun."
02:02
Join Special Operations on the battlefield in Afghanistan."
36
122580
4123
"Afganistan'daki savaş sahasında Özel Harekat'a katılın."
02:06
This is in 2011.
37
126727
1774
Bu 2011'de idi.
02:08
And from Alabama to Alaska,
38
128525
2189
Alabama'dan Alaska'ya
02:10
a group of women who had always wanted to do something that mattered
39
130738
3933
her zaman en iyinin de en iyisinin yanı sıra önemi olan bazı şeyler
02:14
alongside the best of the best,
40
134695
1978
yapmak istemiş olan bir kadın grubu,
02:16
and to make a difference for their country,
41
136697
2253
ülkelerine adına bir farklılık yaratmak
02:18
answered that call to serve.
42
138974
1985
ve hizmet için bu çağrıya cevap verdiler.
02:22
And for them it was not about politics, it was about serving with purpose.
43
142294
5632
Onlar için bu bir siyaset değil, bir amaca hizmet etmekti.
02:28
And so, the women who came to North Carolina
44
148858
2458
Yani, Kuzey Carolina'ya gelip
02:31
to compete for a spot on these teams
45
151340
2703
Özel Harekat'ın ön saflarında olabilmek için
02:34
which would put women on the Special Operations front lines,
46
154067
3197
bir noktada rekabet içinde olan bu kadınlar,
02:37
landed and found very quickly a community,
47
157288
3371
daha önce hiç yapmadıkları bir şekilde
02:40
the likes of which they had never seen.
48
160659
2621
çok çabuk bir topluluk kurdular.
02:43
Full of women who were as fierce and as fit as they were,
49
163304
3568
Tüm kadınlar, kendileri kadar hırslı, kendileri kadar zinde
02:46
and as driven to make a difference.
50
166896
1782
ve fark yaratacak kadar azimliydi.
02:49
They didn't have to apologize for who they were,
51
169128
2439
Kim oldukları için özür dilemek yerine,
02:51
and in fact, they could celebrate it.
52
171591
2000
bunu kutlayabilirlerdi.
02:54
And what they found when they were there was that all of a sudden,
53
174589
4117
Birdenbire buldukları bu yerde,
02:58
there were lots of people like them.
54
178706
2037
kendileri gibi birçok insan vardı.
03:01
As one of them said,
55
181501
1365
Bir tanesinin dediği gibi,
03:02
"It was like you looked around and realized
56
182890
2046
"Bu, hayvanat bahçesinde etrafınıza bakıp
03:04
there was more than one giraffe at the zoo."
57
184960
2240
birden fazla zürafa olduğunu anlamak gibiydi."
03:09
Among this team of standouts was Cassie,
58
189212
2717
Bu sıra dışı ekiplerin içinde yer alan Cassie,
03:11
a young woman who managed to be an ROTC cadet, a sorority sister
59
191953
4470
hem subay rezerv okulu öğrencisi, hem kızlar kulübü üyesi,
03:16
and a Women's Studies minor, all in one person.
60
196447
2628
hem de Kadın Araştırmaları bölümü öğrencisi olmayı başardı.
03:20
Tristan, a West Point track star, who always ran and road marched
61
200385
4586
West Point koşu takımının yıldızı olan Tristan, hiç çorap giymeden
03:24
with no socks,
62
204995
1237
yürür ve koşardı,
03:26
and had shoes whose smell proved it.
63
206256
2150
zaten ayakkabılarının kokusu da bunu kanıtlardı.
03:28
(Laughter)
64
208430
1443
(Gülüşmeler)
03:29
Amber, a Heidi look-alike, who had always wanted to be in the infantry,
65
209897
3974
Heidi'ye tıpatıp benzeyen Amber, her zaman piyade olmak istemişti,
03:33
and when she found out that women couldn't be,
66
213895
2476
ama kadınlara yasak olduğunu öğrendiğinde
03:36
she decided to become an intel officer.
67
216395
2646
istihbarat uzmanı olmaya karar verdi.
03:39
She served in Bosnia,
68
219626
1230
Bosna'da görev yaptı,
03:40
and later helped the FBI to bust drug gangs in Pennsylvania.
69
220880
3565
sonra da Pensilvanya'daki uyuşturucu çetelerini çökertmede FBI'a yardım etti.
03:44
And then there was Kate, who played high school football
70
224979
3479
Ve bir de lise futbol takımında dört sene boyunca
03:48
all four years,
71
228482
1212
oynayan Kate vardı,
03:49
and actually wanted to drop out after the first,
72
229718
2582
aslında ilk senenin sonunda müzik kulübüne gitmek için
03:52
to go into the glee club,
73
232324
1477
bırakmak istedi,
03:53
but when boys told her that girls couldn't play football,
74
233825
2883
ama erkek çocuklar ona futbol oynayamadığını söylediğinde,
03:56
she decided to stay
75
236732
1257
onun peşinden gelecek
03:58
for all the little girls who would come after her.
76
238013
2790
tüm küçük kızlar için kalmaya karar verdi.
04:02
For them, biology had shaped part of their destiny,
77
242268
2681
Onlar için biyoloji geleceklerini şekillendirmişti.
04:04
and put, as Cassie once said,
78
244973
2082
Cassie'nin bir defasında söylediği gibi,
04:07
"everything noble out of reach for girls."
79
247079
2492
"Asil olan her şey kızlar için erişilmezdir."
04:10
And yet, here was a chance to serve with the best of the best
80
250353
3296
Ama şu an, ülkeleri için önemi olan bir görevde en iyinin de en iyisini
04:13
on a mission that mattered to their country,
81
253673
2060
yaparak hizmet etme şansları vardı,
04:15
not despite the fact that they were female,
82
255757
2675
aslında kadın olmalarına rağmen değil,
04:18
but because of it.
83
258456
1383
tam da bu yüzden.
04:20
This team of women, in many ways, was like women everywhere.
84
260769
3967
Bu ekip, birçok yönden, her yerdeki kadınlar gibiydi.
04:24
They wore makeup, and in fact,
85
264760
1571
Makyaj yapıyorlar ve hatta
04:26
they would bond in the ladies' room over eyeliner and eye pencil.
86
266355
3445
bayanlar tuvaletinde rimel ve göz kalemi sayesinde bağ kurabiliyorlardı.
04:30
They also wore body armor.
87
270531
1635
Üstelik vücut zırhı giyiyorlardı.
04:32
They would put 50 pounds of weight on their backs,
88
272543
2388
Sırtlarına 25 kiloluk ağırlıkları koyup,
04:34
and board the helicopter for an operation,
89
274955
2026
operasyon için helikoptere biniyorlar
04:37
and they would come back and watch a movie called "Bridesmaids."
90
277005
3032
ve döndüklerinde "Nedimeler" isimli filmi izliyorlardı.
04:40
(Laughter)
91
280061
1851
(Gülüşmeler)
04:41
They even wore a thing called Spanx,
92
281936
2709
Hatta Spanx denilen bir şey giyiyorlardı,
04:44
because, as they found very quickly,
93
284669
1940
çok çabuk fark ettikleri gibi,
04:46
the uniforms made for men were big where they should be small,
94
286633
3892
erkekler için yapılmış üniformalar, dar olmaları gereken yerlerde bol,
04:50
and small where they should be big.
95
290549
2050
bol olmaması gereken yerlerde dardı.
04:52
So Lane, an Iraq War veteran -- you see her here on my left --
96
292623
3537
Bir Irak gazisi olan Lane, -- sol tarafımda görüyorsunuz --
04:56
decided she was going to go on Amazon
97
296184
2056
Amazon İnternet sitesinden üniformasının altı için
04:58
and order a pair of Spanx to her base,
98
298264
2119
bir çift Spanx siparişi verecekti,
05:00
so that her pants would fit better when she went out on mission each night.
99
300407
3752
böylece her akşam göreve çıktığından pantolonu daha iyi oturabilirdi.
05:04
These women would get together over video conference
100
304822
2425
Bu kadınlar, Afganistan'daki farklı üslerden
05:07
from all around Afghanistan from their various bases,
101
307247
2481
görüntülü konferans görüşmesi yapıyorlardı
05:09
and they would talk about what it was like
102
309728
2008
ve bu görevdeki kadınlardan biri olmanın
05:11
to be one of the only women doing what they were doing.
103
311760
2651
nasıl olduğunu tartışıyorlardı.
05:14
They would swap jokes,
104
314435
1177
Birbirleriyle şakalaşır,
05:15
they would talk about what was working, what wasn't,
105
315636
2452
neyin işe yarayıp neyin yaramadığını, iyi yapmasını öğrendiklerini,
05:18
what they had learned to do well, what they needed to do better.
106
318112
3047
daha iyi yapmaya ihtiyaçları olduğunu konuşurlardı.
05:21
And they would talk about some of the lighter moments of being women
107
321183
3423
Özel harekat safları dışında da kadın olmanın daha komik yanları
05:24
out on the Special Operations front lines,
108
324630
2492
hakkında konuşurlardı,
05:27
including the Shewee,
109
327146
1365
Shewee de dâhil,
05:28
which was a tool that let you pee like a guy,
110
328535
2315
-- her ne kadar sadece %40 başarı oranı olduğu söylense de
05:30
although it's said to have had only a 40 percent accuracy rate out there.
111
330874
4428
erkekler gibi işemenizi sağlayan bir alet --
05:35
(Laughter)
112
335326
3091
(Gülüşmeler)
05:38
These women lived in the "and."
113
338441
2000
Bu kadınlar 've' ile yaşıyorlar.
05:41
They proved you could be fierce and you could be feminine.
114
341139
3162
Hırslı ve kadınsı olabildiklerini kanıtladılar.
05:44
You could wear mascara and body armor.
115
344325
2872
Rimel ve vücut zırhı kullanabilirdiniz.
05:47
You could love CrossFit, and really like cross-stitch.
116
347221
4056
Egzersizi ve gerçekten de örgü örmeyi sevebilirdiniz.
05:51
You could love to climb out of helicopters and you could also love to bake cookies.
117
351301
4758
Helikopterlerden atlamayı ve kurabiye pişirmeyi sevebilirdiniz.
05:56
Women live in the and every single day,
118
356578
3429
Kadınlar her gün "ve" ile yaşıyorlar
06:00
and these women brought that to this mission as well.
119
360031
3049
ve bu kadınlar bunu görevlerine de taşıdılar.
06:04
On this life and death battlefield they never forgot
120
364547
2609
Bu hayat ve ölüm alanında, onları ön saflara getirenin
06:07
that being female may have brought them to the front lines,
121
367466
3091
kadın olmaları olabileceğini hiç unutmadılar,
06:10
but being a soldier is what would prove themselves there.
122
370581
2777
ama asker olmak, burada kendini ispatlayabilmekti.
06:14
There was the night Amber went out on mission,
123
374272
2164
Amber'in göreve gittiği bir geceydi,
06:16
and in talking to the women of the house,
124
376460
1970
evdeki kadınlarla konuşarak,
06:18
realized that there was a barricaded shooter lying in wait
125
378454
2825
Afgan ve Amerikan kuvvetlerinin eve girmesini bekleyen
06:21
for the Afghan and American forces who were waiting to enter the home.
126
381303
3532
barikat kurmuş bir nişancının olduğunu fark etti.
06:25
Another night it was Tristan who found out
127
385418
2795
Başka bir gece Tristan,
06:28
that there were pieces that make up explosives
128
388237
2164
içinde bulundukları evin her yerinde bomba için
06:30
all around the house in which they were standing,
129
390425
2297
kullanılan birçok patlayıcı parçanın olduğunu,
06:32
and that in fact, explosives lay all the way between there
130
392746
2779
hatta patlayıcıların bulundukları yer ile gidecekleri yer
06:35
and where they were about to head that night.
131
395549
2488
arasındaki yola yerleştirildiğini fark etmişti.
06:38
There was the night another one of their teammates proved herself
132
398061
3071
Başka bir gece takım arkadaşlarından biri,
aradıkları istihbarat maddesini ıslak bir bebek bezi içine
06:41
to a decidedly skeptical team of SEALs,
133
401156
2467
06:43
when she found the intel item they were looking for
134
403647
2396
sarılmış olarak bulduğunda, kuşkucu bir ekip olan
06:46
wrapped up in a baby's wet diaper.
135
406067
2262
Özel Kuvvetler'e kendini ispatladı.
06:49
And there was the night that Isabel, another one of their teammates,
136
409309
3237
Başka bir gecede diğer bir takım arkadaşları Isabel,
06:52
found the things that they were looking for,
137
412570
2098
aradıkları şeyi bulduğu için
06:54
and received an Impact Award from the Rangers
138
414692
2116
Korucular'dan, Etki Ödülü'nü aldı.
06:56
who said that without her,
139
416832
1726
Çünkü o olmadan
06:58
the things and the people they were looking for that night
140
418582
2754
o gece aradıkları şeyleri ve insanları
07:01
would never have been found.
141
421360
1424
asla bulamayacaklarını söylemişlerdi.
07:03
That night and so many others,
142
423553
1828
O gece ve diğer bir sürü gece,
07:05
they went out to prove themselves, not only for one another,
143
425405
3113
sadece birbirleri için değil, kendilerinden sonra gelecekler için
07:08
but for everybody who would come after them.
144
428520
2292
kendilerini kanıtlamaya çıktılar.
07:11
And also for the men alongside whom they served.
145
431519
2787
Ayrıca yanlarında görev yaptıkları erkekler için.
07:15
We talk a lot about how behind every great man is a good woman.
146
435209
4739
Hep başarılı her erkeğin arkasında iyi bir kadın olduğunu konuşuruz.
07:20
And in this case,
147
440354
1157
Ancak bu sefer,
07:21
next to these women stood men who wanted to see them succeed.
148
441535
3238
kadınların yanında, onların başarılı olmasını isteyen erkekler vardı.
07:25
The Army Ranger who trained them had served 12 deployments.
149
445666
3148
Onları eğiten Ordu Muhafızı, 12 intikal görevine çıkmıştı.
07:29
And when they told him that he had to go train girls,
150
449406
2994
Kızları eğiteceksin dedikleri zaman,
07:32
he had no idea what to expect.
151
452424
2352
neyi beklediğine dair hiçbir fikri yoktu.
07:35
But at the end of eight days with these women in the summer of 2011,
152
455361
4330
Ama 2011 yazında bu kadınlarla geçen sekiz günün sonunda,
07:39
he told his fellow Ranger, "We have just witnessed history.
153
459715
4421
yol arkadaşı muhafızlara şöyle diyordu, "Biz sadece tarihe tanıklık ediyoruz.
07:44
These may well be our own Tuskegee Airmen."
154
464160
2624
Bunlar belki bizim Tuskegee Airmen'lerimiz olabilir."
07:49
(Applause)
155
469666
6336
(Alkış)
07:56
At the heart of this team was the one person
156
476390
2626
Bu takımın kalbi herkesin "bizim en iyimiz"
07:59
who everyone called "the best of us."
157
479040
2148
diye çağırdığı bir kişiydi.
08:01
She was a petite blonde dynamo,
158
481675
2465
Boyu neredeyse 160 cm olan,
08:04
who barely reached five-foot-three.
159
484164
2064
minik sarışın bir dinamoydu.
08:06
And she was this wild mix of Martha Stewart,
160
486772
3131
Martha Stewart ve bizim G.I. Jane olarak bildiğimiz kişinin
08:09
and what we know as G.I. Jane.
161
489927
2000
vahşi bir karışımıydı.
08:12
She was someone who loved to make dinner for her husband,
162
492665
2824
Kocası için akşam yemeği hazırlamayı seven birisiydi.
08:15
her Kent State ROTC sweetheart who pushed her to be her best,
163
495513
4103
Kent State Subay Rezerv Birliği'ne olan aşkı, onu en iyisi olmaya,
08:19
and to trust herself,
164
499640
1329
kendine güvenmeye
08:20
and to test every limit she could.
165
500993
2230
ve de tüm sınırlarını test etmeye zorladı.
08:23
She also loved to put 50 pounds of weight on her back and run for miles,
166
503944
4170
Aslında sırtına 25 kiloluk ağırlığı koyup kilometrelerce koşmayı sevdi,
08:28
and she loved to be a soldier.
167
508138
1921
bir asker olmayı sevdi.
08:31
She was somebody who had a bread maker in her office in Kandahar,
168
511080
3234
Kandahar'daki ofisinde ekmek makinası olan birisiydi,
08:34
and would bake a batch of raisin bread, and then go to the gym
169
514338
2932
bir parça kuru üzümlü ekmek pişiriyor ve daha sonra
08:37
and bust out 25 or 30 pull-ups from a dead hang.
170
517294
2791
spor salonuna gidip 25-30 mekik çekerek bunu eritiyordu.
Fazladan bir çift bot gerektiğinde ya da sıcak bir ev yemeği için
08:41
She was the person who, if you needed an extra pair of boots
171
521092
2901
08:44
or a home-cooked dinner, would be on your speed dial.
172
524017
2955
ilk olarak arayabileceğiniz bir kişiydi.
08:47
Because she never, ever would talk to you
173
527404
2238
Çünkü asla ve asla nasıl iyi bir insan olduğu
08:49
about how good she was,
174
529666
1151
hakkında konuşmazdı,
08:50
but let her character speak through action.
175
530841
2208
ama onun karakteri yaptıklarıyla konuşurdu.
08:54
She was famous for taking the hard right over the easy wrong.
176
534450
5636
Kolay yanlışlar yerine zor doğruları tercih etmesiyle tanınırdı.
09:00
And she was also famous for walking up to a 15-foot rope,
177
540487
3390
Ayrıca ünlü olduğu başka bir konu da yaklaşık 5 metrelik bir halata,
09:03
climbing it using only her arms,
178
543901
2160
sadece kollarını kullanarak tırmanması
09:06
and then shuffling away and apologizing,
179
546085
2001
ve daha sonra özür dileyerek geri inmesiydi.
09:08
because she knew she was supposed to use both her arms and her legs,
180
548110
3390
çünkü Muhafızların eğittiği gibi, kolları ve bacaklarının her ikisini de
09:11
as the Rangers had trained them.
181
551524
1697
kullanması gerektiğini biliyordu.
09:13
(Laughter)
182
553245
1876
(Gülüşmeler)
09:15
Some of our heroes return home to tell their stories.
183
555145
3303
Bazı kahramanlarımız hikâyelerini anlatmak için eve dönerler.
09:19
And some of them don't.
184
559346
1612
Bazıları ise anlatmazlar.
09:21
And on October 22, 2011,
185
561958
2545
22 Ekim 2011'de,
09:24
First Lieutenant Ashley White was killed alongside two Rangers,
186
564527
3568
İlk Üsteğmen Ashley White, yanındaki muhafız,
09:28
Christopher Horns
187
568119
1355
Christopher Horns
09:29
and Kristoffer Domeij.
188
569498
1356
ve Kristoffer Domeij ile öldürüldü.
09:31
Her death threw this program built for the shadows
189
571998
3249
Ölümü, gölgeler için inşa edilen bu programı,
09:35
into a very public spotlight.
190
575271
2027
kamu spot ışığı içine aldı.
09:37
Because after all,
191
577322
1153
Çünkü sonuçta,
09:38
the ban on women in combat was still very much in place.
192
578499
3167
kadınların savaştan men edilmesi hâlâ yerli yerinde duruyordu.
09:42
And at her funeral,
193
582856
1414
Cenaze törenine,
09:44
the head of Army Special Operations came, and gave a public testimony
194
584294
4428
Ordu Özel Harekat Başkanı geldi ve bir kamu şahadetnamesi verdi.
09:48
not just to the courage of Ashley White,
195
588722
2215
Ama sadece Ashley White'ın cesaretine değil,
09:50
but to all her team of sisters.
196
590961
2000
takımındaki bütün kızlara.
09:53
"Make no mistake about it," he said, "these women are warriors,
197
593746
4428
"Bu konuda hiçbir kuşkunuz olmasın," dedi. "Bu kadınlar savaşçı,
09:58
and they have written a new chapter in what it means to be a female
198
598198
3316
Birleşik Devletler Ordusu'nda kadın olmanın ne anlama geldiğini anlatan
10:01
in the United States Army."
199
601538
1918
yeni bir bölüm yazıyorlar."
10:04
Ashley's mom is a teacher's aide and a school bus driver,
200
604989
3678
Ashley annesi, bir öğretmen yardımcısı ve bir okul otobüsü sürücüsü,
10:08
who bakes cookies on the side.
201
608691
1904
aynı zamanda kurabiye de pişirir.
10:11
She doesn't remember much about that overwhelming set of days,
202
611340
3182
Gururla kederin bir arada olduğu o kahredici günleri
10:14
in which grief -- enormous grief --
203
614546
2769
pek fazla hatırlamıyor,
10:17
mixed with pride.
204
617339
1283
-- muazzam bir keder --
10:19
But she does remember one moment.
205
619359
2000
fakat bir anı hatırlıyor.
10:21
A stranger with a child in her hand came up to her
206
621913
3406
Bir çocuğun elinden tutan bir yabancı yanına geldi
10:25
and she said, "Mrs. White,
207
625343
2682
ve dedi ki,
"Bayan White, bugün kızımı buraya getirdim,
10:28
I brought my daughter here today,
208
628049
2298
10:30
because I wanted her to know what a hero was.
209
630371
2689
çünkü onun bu kahramanı tanımasını istedim.
10:34
And I wanted her to know that heroes could be women, too."
210
634490
4024
Kadınların da kahraman olabildiklerini öğrenmesini istedim."
10:39
It is time to celebrate all the unsung heroines
211
639749
3614
Bugün, içindeki cevhere ulaşmaya çalışıp kalbini ve cesaretini bulan
10:43
who reach into their guts
212
643387
1749
ve tüm sınırları zorlayıp devam eden
10:45
and find the heart and the grit to keep going and to test every limit.
213
645136
4241
tüm duyulmamış kahramanlar için kutlama zamanıdır.
10:50
This very unlikely band of sisters bound forever in life and afterward
214
650100
5720
Bu çok ihtimali olmayan kız grubu, hayatlarında ve daha sonrasında
10:55
did indeed become part of history,
215
655844
2322
tarihin bir parçası olmak için sonsuzluğa sıçrar
10:58
and they paved the way for so many who would come after them,
216
658190
3131
ve kendilerinden sonra gelen pek çok kişinin yolunu açarlar,
11:01
as much as they stood on the shoulders of those who had come before.
217
661345
4230
aynı kendinden önce gelenlerin omuzlarında durdukları gibi.
11:06
These women showed that warriors come in all shapes and sizes.
218
666303
4145
Bu kadınlar, savaşçıların tüm şekil ve boyutlarda olabileceğini gösterdi.
11:11
And women can be heroes, too.
219
671454
2300
Kadınlar da kahraman olabilir.
11:14
Thank you so much.
220
674648
1152
Çok teşekkür ederim.
11:15
(Applause)
221
675824
6126
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7