On tennis, love and motherhood | Serena Williams and Gayle King

1,403,795 views ・ 2017-05-22

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ozan Uludağ Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:13
Gayle King: Have a seat, Serena Williams,
0
13420
2296
Lütfen oturun, Serena Williams
00:15
or should we say, have a seat, mom.
1
15740
2696
veya oturun anne mi demeliyiz?
00:18
(Cheers)
2
18460
2765
(Alkışlar)
00:21
So no doubt, you guys are like me.
3
21249
1907
Eminim siz de benim gibi,
00:23
You saw the release of Serena
4
23180
2616
Serena'nın paylaşımını görmüşsünüzdür.
00:25
in that great yellow bathing suit last week
5
25820
2056
Geçen hafta, o güzelim sarı mayosuyla
00:27
and when I saw it, all I could think of was,
6
27899
2417
onu gördüğümde düşünebildiğim tek şey,
00:30
"Gosh, why couldn't she have waited til we sat onstage for TED?"
7
30340
3776
"Tanrım, TED'e konuk olana kadar bekleyemez miydi?"
00:34
I was very selfish, I know.
8
34140
1936
Bencil davrandım, biliyorum.
00:36
So I asked you about that picture,
9
36100
1656
Sana o fotoğrafı sordum.
00:37
and you said nobody was supposed to see that picture.
10
37780
2776
Sen de o fotoğrafı kimse görmemeliydi dedin.
00:40
What do you mean?
11
40580
1256
Bu ne demek?
00:41
Serena Williams: Well, actually, it was an accident.
12
41860
3056
Aslında, bu bir kazaydı.
00:44
I was on vacation, just taking some time for myself,
13
44940
2776
Tatildeydim, kendime biraz zaman ayırıyordum
00:47
and I have this thing where I've been checking my status
14
47740
4976
ve durumumu kontrol etmek, ilerlememi görmek için
00:52
and taking pictures every week to see how far along I'm going --
15
52740
3336
her hafta fotoğrafımı çekiyordum.
Arkadaşlarınla da paylaşmak için mi?
00:56
GK: And sharing it with friends, maybe?
16
56100
1896
00:58
SW: No, actually I have just been saving it,
17
58020
2696
Hayır, aslında sadece kaydediyordum.
01:00
and I didn't really tell a lot of people,
18
60740
2016
Cidden pek kimseye de söylememiştim,
01:02
to be quite honest,
19
62780
1576
doğrusu,
01:04
and I'd been saving it,
20
64380
1216
kaydediyordum.
01:05
and you know how social media is, you press the wrong button and --
21
65620
3256
Sosyal medya nasıldır bilirsin, yanlış tuşa basarsın ve --
01:08
(Laughter)
22
68900
1016
01:09
GK: And there it was.
23
69940
1616
(Gülüşmeler)
Ve karşımızdadır.
01:11
SW: So 30 minutes later -- my phone doesn't ring that much --
24
71580
2896
Yarım saat sonra -ki telefonum pek çalmaz-
01:14
and 30 minutes later, I missed like four calls,
25
74500
2216
telefonumda 4 cevapsız çağrı vardı.
01:16
and I'm like, that's weird,
26
76740
1336
Tuhafıma gitti,
01:18
and then I picked it up and I was like, oh no.
27
78100
2936
telefonu aldım ve hayır, olamaz dedim.
01:21
But it was a good moment.
28
81060
1216
Ama bu güzel bir andı.
01:22
I was gonna wait literally just five or six more days -- that's OK.
29
82300
3696
Tam olarak 5, 6 gün daha bekleyecektim, -- sorun yok.
01:26
GK: I know, because it was weird, Serena, because it only said 20 weeks,
30
86020
3416
Biliyorum, yani tuhaftı. Gönderide sadece "20 hafta" yazıyordu.
01:29
so it's not like there was a whole lot of information on it.
31
89460
2856
Yani çok fazla bilgi içerdiği söylenemez.
01:32
SW: Exactly, so that's what I've been doing all this time.
32
92340
2736
Kesinlikle, tüm o zaman boyunca yaptığım şeydi o.
Sadece takip ediyordum.
01:35
I've been just tracking it.
33
95100
1336
01:36
18, 19 -- every week I'd just take a picture and save it,
34
96460
3416
18, 19 -- her hafta sadece bir resim çekip kaydetmiştim
01:39
and I've been so good about it,
35
99900
1736
ve her şey yolunda gidiyordu.
01:41
and this was the one time that I slipped.
36
101660
4256
İlk defa yanlışlıkla paylaşmış oldum.
01:45
GK: There you go. Well, congratulations.
37
105940
2576
Demek öyle. Yine de tebrikler.
01:48
SW: Yes, thank you.
38
108540
1256
Teşekkürler.
01:49
GK: It really is OK. When you heard the news,
39
109820
2136
Sorun değil.
01:51
were you excited? Were you afraid? Were you worried?
40
111980
2456
Hamile olduğunu öğrendiğinde heyecan, korku
ya da endişeye kapıldın mı?
01:54
That you were pregnant, I mean.
41
114460
1536
Avustralya Açık Tenis Turnuvası başlamadan iki gün önce öğrendim,
01:56
SW: So I heard it two days before the beginning of the Australian Open,
42
116020
4976
ki en büyük grand slamlerden biridir.
02:01
which is one of the biggest grand slams.
43
121020
1936
02:02
GK: You found out two days before?
44
122980
1656
İki gün önce mi öğrendin?
02:04
SW: Yeah, so it was two days before, and I knew.
45
124660
2656
Evet, iki gün önce. Artık biliyordum.
02:07
I was nervous.
46
127340
2496
Gergindim.
02:09
I wasn't quite sure what to think,
47
129860
1656
Ne düşüneceğimi bilemiyordum
02:11
but I just knew that at that moment
48
131540
1736
ama o an tek bildiğim
02:13
it was really important for me to just focus right there
49
133300
3056
bulunduğum yere, Avustralya Açık'a odaklanmak
02:16
at the Australian Open,
50
136380
1256
benim için önemliydi.
02:17
and I was definitely not sure what to do.
51
137660
4256
Ne yapmam gerektiğinden emin değildim.
02:21
I was like, can I play?
52
141940
1376
Oynayabilecek miydim.
02:23
I know it's very dangerous, maybe, sometimes in the first 12 weeks or so,
53
143340
5456
Çok tehlikeli olabilirdi biliyordum, ilk 12 hafta özellikle.
02:28
so I had a lot of questions.
54
148820
1856
Bir sürü soru vardı kafamda.
02:30
GK: But not only did you play, Ms. Williams, you won.
55
150700
3536
Ama oynamakla kalmadın, kazandın da, Bayan Williams.
02:34
(Cheers)
56
154260
2576
(Alkışlar)
02:36
SW: Yeah.
57
156860
1200
Evet.
02:40
May I just say, 23 grand slams to you.
58
160300
4056
Sadece şunu söyleyebilirim, 23 Grand Slam zaferin var.
02:44
SW: Thank you.
59
164380
1216
Teşekkürler.
02:45
(Applause)
60
165620
1216
(Alkış)
02:46
GK: While pregnant!
61
166860
1376
Hem de hamileyken!
02:48
SW: Well, I was looking for another handicap, so ... no.
62
168260
3336
Sadece yeni bir handikap arıyordum.
02:51
GK: Did you play differently that game, knowing you were pregnant?
63
171620
3136
Hamile olduğunu bildiğin için, oyununda bir farklılık oldu mu?
02:54
SW: I did. It wasn't very easy.
64
174780
2056
Oldu. Pek kolay değildi.
02:56
You hear all these stories about people when they're pregnant,
65
176860
2936
Hamilelerin yaşadığı şeyleri duymuşsundur.
02:59
they get sick and they get tired.
66
179820
1616
Hastalanırlar ve çabuk yorulurlar.
03:01
GK: Have you had morning sickness?
67
181460
1656
Sabah bulantın oldu mu?
03:03
SW: No, I've been so fortunate and so I haven't.
68
183140
2776
Hayır olmadı, o konuda çok şanslıydım.
03:05
But they get really tired and they get really stressed out,
69
185940
3096
Normalde gerçekten yorgun oluyor ve stres altına giriyorlar.
03:09
and I had to really take all that energy,
70
189060
2936
Tüm o enerjiyi alıp
söz gelimi bir torbaya doldurup
03:12
put it in a paper bag, so to say,
71
192020
2016
fırlatıp atmam gerekiyordu.
03:14
and throw it away,
72
194060
1216
03:15
because I really felt like I didn't have time
73
195300
2136
Çünkü ekstra duyguyla ya da başka bir şeyle
03:17
to deal with any extra emotions, any extra anything,
74
197460
3096
uğraşacak zamanımın olmadığını anladım.
03:20
because pregnant or not, no one knew,
75
200580
2416
Çünkü hamile olayım olmayayım, ki kimse bilmiyordu,
katıldığım her turnuva gibi,
03:23
and I was supposed to win that tournament
76
203020
1976
bu turnuvayı da kazanmam gerekiyordu.
03:25
as I am every tournament that I show up.
77
205020
1936
03:26
I am expected to win,
78
206980
1216
Kazanmam bekleniyordu.
03:28
and if I don't win, it's actually much bigger news.
79
208220
2416
Kaybetseydim asıl haber bu olurdu.
03:30
GK: Yeah, when you don't win, that's a big story.
80
210660
2336
Evet, kazanmadığında asıl haber bu olur.
03:33
SW: Yes, so for me, I had to really take anything negative
81
213020
3056
Evet, kendi adıma, o an hissettiğim
03:36
and any emotions that I was feeling at that point
82
216100
2896
her türlü olumsuz durumu ve duyguyu
03:39
and kind of just bottle them up
83
219020
2216
bir şekilde bastırmak
03:41
and really figure out what the next step for me to do was.
84
221260
3136
ve bir sonraki adımı hesap etmek zorundaydım.
03:44
GK: You have a lot of support. You have a lot of love.
85
224420
2576
Epey sevenin ve destekçin var.
03:47
Even when I was coming here, people stopped me at the airport.
86
227020
2936
Hatta buraya gelirken insanlar beni havaalanında durdurdu.
03:49
I was saying to the flight attendant, the pilot, "Guess where I'm going?"
87
229980
3456
Uçuş ekibine, pilota nereye gittiğimi söyledim.
03:53
They said, "Oh my God, we're so glad she's pregnant."
88
233460
2496
"Tanrım, hamile olmasına çok sevindik!" dediler.
03:55
But then you always have these cranky Yankees.
89
235980
2176
Ama o huysuz kitle de hep var.
03:58
On the way over here, somebody was telling me about Ilie Nastase,
90
238180
3056
Yolda biri bana Ilie Nastase ile ilgili,
çok kaba, yakışıksız ve ırkçı şeyler söyledi.
04:01
who said some very unkind, inappropriate, dare I say racial things.
91
241260
3176
Sen ona cevap verdin.
04:04
You have responded to him.
92
244460
1256
04:05
I'm not even going to dignify what he said,
93
245740
2056
Onun söyledikleri burada anmaya değmez.
04:07
but you responded. Why did you respond?
94
247820
1896
Ama sen cevap verdin. Neden?
04:09
SW: Well, I think there are very inappropriate comments,
95
249740
2656
Bence hayli yakışıksız yorumlardı.
04:12
and not only that, I've been really supportive of my peers
96
252420
2736
Sadece o değil. Ben daima meslektaşlarımı,
04:15
and the people that I've worked with.
97
255180
1816
çalışma arkadaşlarımı destekledim.
04:17
I've been a pro for almost 20 years,
98
257020
1736
Yaklaşık 20 yıldır profesyonelim.
04:18
and so for me, it's really important to hold women up,
99
258780
2536
Kadınları korumak benim için önemli.
04:21
and it's something that these young women,
100
261340
2016
Ayrıca genç kızlar da,
04:23
they'll come to the locker room, they'll want to take pictures with me,
101
263380
3336
tabii ki soyunma odama gelip fotoğraf çektirmek isteyecekler.
04:26
and for me, it's just like,
102
266740
1335
Ben de onlar için
04:28
I want to be able to be a good leader and a good example for them.
103
268099
3137
iyi bir öncü, iyi bir örnek olabilmek istiyorum.
04:31
So not only --
104
271260
1216
Ayrıca...
04:32
(Applause)
105
272500
1216
(Alkış)
04:33
Not only did he have rude things to say about me and my peers,
106
273740
4176
Meslektaşlarım ve benim hakkımda kaba sözler etmesi bir tarafa,
04:37
I felt it was important for us to stand up for each other
107
277940
2696
birbirimiz için ve kendim için ayağa kalkmamızın
04:40
and to stand up for myself.
108
280660
1376
önemli olduğunu hissettim.
04:42
And at that point it was really important for me to say,
109
282060
2696
O noktada söylemek istediklerim de vardı:
04:44
like, I'm not afraid, I'm not going anywhere,
110
284780
2856
"Korkmuyorum. Hiçbir yere gitmiyorum" gibi şeyler.
04:47
but this is inappropriate,
111
287660
2576
Ama bu uygunsuz olurdu.
04:50
and there's time and there's a place for everything.
112
290260
2456
Her şeyin bir yeri ve zamanı var.
04:52
And that really wasn't the time and the place.
113
292740
2176
Gerçekten, ne yeriydi ne de zamanı.
04:54
GK: We cut the part where you said you're not going anywhere,
114
294940
2896
Hiçbir yere gitmiyorum dediğin kısmı kestik.
04:57
because you'll be 36 in September. Baby's coming, 36.
115
297860
2496
Eylülde 36 yaşına gireceksin, bebek 36'nda gelecek.
05:00
And your coach said age is always important,
116
300380
2216
Koçun, yaşın daima önemli olduğunu söyledi.
05:02
but in tennis it's very important,
117
302620
1896
Bu teniste çok daha önemli.
05:04
but he has no doubt that you're coming back.
118
304540
2096
Ama geri döneceğinden emin.
05:06
Have you thought, am I coming back?
119
306660
1696
Dönmeyi mi yoksa biraz daha
05:08
Will I take some time off?
120
308380
1856
dinlenmeyi mi düşünüyorsun?
05:10
I know the women on the tour are saying,
121
310260
1936
Kadınlar turlarda genellikle
05:12
"How long does it take to have a baby? Two years will she be gone?"
122
312220
3176
Bebek ne kadar zamanını alır? 2 yıl yetecek mi? diyorlar.
05:15
What are you thinking?
123
315420
1216
Ne düşünüyorsun?
05:16
SW: Well, I'm always trying to defy the odds, you know,
124
316660
2616
Bunlarla daima başa çıkmaya çalışıyorum.
05:19
so for me everything is really mental.
125
319300
2336
Benim için her şey zihinseldir.
05:21
I definitely plan on coming back. I'm not done yet.
126
321660
2416
Tabii ki geri dönmeyi planlıyorum. Daha bitmedi.
05:24
I'm really inspired by my sister.
127
324100
1856
Ablam, bana ilham veriyor.
05:25
She's a year older than me, and that's something that --
128
325980
2656
Benden 1 yaş büyük.
O hâlâ oynuyorsa ben de oynayabilirim.
05:28
if she's still playing, I know I can play.
129
328660
2016
05:30
(Laughter)
130
330700
1576
(Gülüşme)
05:32
And there's so many -- Roger Federer, he's a little bit older than me
131
332300
3336
Roger Federer de var, benden yaşça biraz büyük
05:35
and he's still winning everything, so I'm like, I know I can do that too.
132
335660
4096
ve hâlâ kazanmaya devam ediyor, Yani, ben de yapabilirim, biliyorum.
05:39
So that's been so inspiring to me, especially recently,
133
339780
3776
Bunlar bana güç veriyor özellikle de son günlerde.
05:43
and I know that it's something I want to do.
134
343580
2176
Yapmak istediğim bu, biliyorum.
05:45
And my story is definitely not over yet.
135
345780
2176
Benim hikâyem henüz bitmedi.
05:47
I was talking to my coach about it,
136
347980
1896
Antrenörümle bunu konuşuyorduk.
05:49
and we were talking about how this is just a new part of my life,
137
349900
4296
Bunun hayatımın yeni bir parçası olacağından bahsediyorduk.
05:54
and my baby's going to be in the stands
138
354220
2016
Bebeğim tribünlerde olacak.
05:56
and hopefully cheering for me, not crying too much.
139
356260
2896
Umarım çok ağlamaz, benim için tezahürat yapar.
05:59
GK: No, you wrote a beautiful letter to your baby yesterday
140
359180
2776
Dün bebeğine güzel bir mektup yazdın.
06:01
that you said -- from the oldest mommy to the youngest one,
141
361980
2776
Dedin ki, en yaşlı anneden en küçüğe.
06:04
to the oldest, to the youngest, I can't wait for you to get here.
142
364780
3136
En yaşlıdan en küçüğe. Seni sabırsızlıkla bekliyorum.
06:07
A lot of people feel that.
143
367940
1416
Herkes bilir bu hissi.
06:09
I saw you about a year ago, because I think about your life, Serena.
144
369380
3216
Bir yıl önce de gördüm seni, hayatına şöyle bir bakıyorum da
06:12
You've had three life-changing things in a six-month time:
145
372620
3656
altı ayda yaşamını değiştiren üç şey yaşadın:
06:16
pregnant, huge win, fell in love.
146
376300
3216
hamilelik, muazzam zafer, aşık olmak.
06:19
And when I saw you last year,
147
379540
1856
Geçen yıl seni gördüğümde
06:21
I was saying, "How's your love life? Da da da."
148
381420
2280
"Aşk hayatın nasıl?" falan diye sordum.
06:23
You said, "I met a guy. He's a nerdy, kinda geeky guy.
149
383740
2656
Dedin ki, "Asosyal, inek bir adamla tanıştım.
06:26
You won't know who he is."
150
386420
1536
Tahmin bile edemezsin.''
06:27
I said, "What's his name?"
151
387980
1256
Adını sordum.
06:29
SW: I remember talking to you about that, yes.
152
389260
2176
Evet, bu konuşmayı hatırlıyorum.
06:31
GK: And you said, "Alexis Ohanian." I said, "I know him!" He's awesome.
153
391460
4016
"Alexis Ohanian" dedin. Ben de "Onu tanıyorum! Harika biridir." dedim.
06:35
But I would never put you with a nerdy geek,
154
395500
2096
''Seni asosyal bir inekle asla düşünmezdim.'' dedim.
06:37
and you said, you neither.
155
397620
1256
''Ben de öyle.'' dedin.
06:38
SW: I'm going to be honest with you, I didn't either,
156
398900
2496
Doğrusu ben de ummazdım.
06:41
but it's been the best thing for me.
157
401420
1736
Ama benim için en iyisi buymuş.
06:43
GK: The best thing why?
158
403180
1936
En iyisi mi? Neden?
Asosyal bir ineğe benziyor mu?
06:45
Does that look like a nerdy geek?
159
405140
1616
06:46
Look at the shirt.
160
406780
1216
Gömleğine bakın.
06:48
(Laughter)
161
408020
1016
(Gülüşmeler)
06:49
No, he's a very nice guy.
162
409060
1256
Gayet hoş biri.
06:50
SW: You can tell he's into technology.
163
410340
1856
Teknolojiyle ilgilendiği belli.
06:52
GK: He's a very, very nice guy.
164
412220
1736
Çok hoş bir adam.
06:53
I like him very much.
165
413980
1576
Onu çok severim.
06:55
So how did he succeed when others have failed?
166
415580
2256
Kalbini çalmayı nasıl başardı?
06:57
How was he the one that you knew, this is the one for me?
167
417860
3896
Onun doğru kişi olduğunu nasıl anladın?
07:01
SW: Well, I'm not going to say that,
168
421780
2256
Hayır, bunu söylemeyeceğim.
07:04
but ...
169
424060
1256
Ama...
07:05
(Laughter)
170
425340
1216
(Gülüşmeler)
07:06
GK: Say it, Serena, say it!
171
426580
1286
Söyle Serena söyle!
07:08
SW: Well ...
172
428500
1216
Yani..
07:09
(Laughter)
173
429740
1400
(Gülüşmeler)
07:12
Yes.
174
432580
1216
Evet.
07:13
(Applause)
175
433820
3056
(Alkış)
07:16
GK: But you know what I mean.
176
436900
1416
Nasıldır bilirsin.
07:18
SW: He is very loving and he's very kind, and my mom says he's very considerate,
177
438340
3776
Çok sevecen ve nazik biri, annem onu çok düşünceli buluyor.
Annem bunu söylediğinde
07:22
and when she said that to me,
178
442140
1576
07:23
I was like, you know, he really is,
179
443740
1696
gerçekten de öyle diye düşündüm.
07:25
and it's the little things that really make a huge difference in life.
180
445460
3336
Küçük şeyler, hayatta büyük farklar yaratır.
07:28
GK: Like?
181
448820
1256
Mesela?
Basit şeyler.
07:30
SW: Something simple.
182
450100
1216
07:31
My fashion company, we have a show every year,
183
451340
2856
Moda şirketimin her yıl bir defilesi olur.
07:34
so in our show last year, I was running around like crazy,
184
454220
2976
Geçen yılki defilede deli gibi koşuşturdum.
07:37
because I do everything for the show,
185
457220
1816
Çünkü defile için her şeyi yaparım,
07:39
and everything for it,
186
459060
1656
gereken her şeyi.
07:40
so I was running around like crazy,
187
460740
1696
Deli gibi koşuşturuyordum.
07:42
and he, it was a simple gesture of this shirt that he had,
188
462460
3376
Onun bu gömleği basit bir jestti.
07:45
and he just wanted to make sure that I had the same one,
189
465860
3576
Bende de aynısından olduğuna emin olmak istedi.
07:49
and it was -- it's a weird story.
190
469460
2336
Yani ilginç bir hikâye.
07:51
It was better in person, I promise.
191
471820
1976
Tabii o an yaşarken daha güzeldi.
07:53
GK: Was it a wonderful proposal?
192
473820
1976
Evlilik teklifi muhteşem miydi?
07:55
Or was it a Beyoncé song?
193
475820
2136
Yoksa Beyonce şarkısındaki gibi,
07:57
"If you like it then you ought to put a ring on it"?
194
477980
2576
"Seviyorsan ona bir yüzük takmalısın.." gibi miydi?
08:00
Were you feeling pressure to get married?
195
480580
1953
Bir baskı var mıydı?
08:02
Did you know it was coming?
196
482557
1319
Teklifi tahmin ediyor muydun?
08:03
SW: Yeah, I actually never felt pressure to get married
197
483900
2656
Aslında evlilik için baskı hissetmedim.
08:06
and I can't say I'm the marrying type of person.
198
486580
2256
Evlilik pek bana göre değil.
08:08
I really love my life.
199
488860
2136
Kendi hayatımı seviyorum.
08:11
I love my freedom.
200
491020
1536
Özgürlüğümü seviyorum.
08:12
I heard that kind of changes.
201
492580
1536
Bunların evlilikle değiştiğini duydum.
08:14
But I love everything that I do,
202
494140
4056
Ama yaptığım her şeyi seviyorum.
08:18
and I love my career,
203
498220
2296
Kariyerimi seviyorum.
08:20
and I always felt like I didn't want anything to interfere with that.
204
500540
3256
Bunları engelleyecek şeyleri hiçbir zaman istemedim.
08:23
I've actually been so career-oriented
205
503820
1816
Daima kariyer odaklı oldum.
08:25
and in fact, when he proposed,
206
505660
2496
Aslında teklifte bulunduğunda,
08:28
I was almost angry.
207
508180
1336
neredeyse kızgındım.
08:29
Not almost. I was angry,
208
509540
1296
Neredeyse değil. Kızgındım.
08:30
because it was right in the middle of my training season,
209
510860
2856
Antrenman dönemimin tam ortasıydı.
08:33
and I said, "I gotta win the Australian Open.
210
513740
2136
"Avustralya Açık'ı kazanmalıyım!''
08:35
I can't fly to Rome."
211
515900
1576
''Roma'ya uçamam." dedim.
08:37
Because he wanted to take me to Rome,
212
517500
1816
Çünkü beni Roma'ya götürmek istiyordu.
08:39
and I said, "I can't. I gotta win."
213
519340
1696
"Olmaz. Kazanmam gerek." dedim.
08:41
But that's how focused I was.
214
521060
1416
O kadar odaklanmıştım.
08:42
GK: This is a girl that says, "No, I can't go to Rome." OK.
215
522500
2896
"Hayır, Roma'ya gidemem." diyen bir kız. Anlıyorum.
08:45
SW: But I was really focused on reaching my goals
216
525420
2736
Hedefime ulaşmaya odaklanmıştım.
08:48
and I knew at that point there was one player that I wanted to pass.
217
528180
3496
O dönem, geçmek istediğim bir oyuncu vardı.
08:51
I wanted to pass Steffi Graf's record,
218
531700
1856
Steffi Graf'ın rekorunu kırmak istiyordum.
08:53
and that really meant a lot to me,
219
533580
1656
Benim için anlamı çok büyüktü.
08:55
and when I put my mind to something,
220
535260
1776
Bir şeyi kafama koyduğumda,
08:57
I really am determined to reach it
221
537060
1856
amacıma ulaşmaya gerçekten kararlıyımdır,
08:58
no matter what.
222
538940
1656
ne olursa olsun.
09:00
GK: You know, you said that for you --
223
540620
1856
Senin için kazanmanın
09:02
I've heard you say that winning is addictive to you.
224
542500
2456
bağımlılık olduğunu söylemiştin.
09:04
SW: It is.
225
544980
1216
Öyle.
Bundan kastın ne?
09:06
GK: What do you mean?
226
546220
1216
09:07
SW: I feel like winning for me is superaddictive.
227
547460
2736
Benim için kazanmak, büyük bir bağımlılık.
09:10
I feel like once you experience it,
228
550220
2696
Bunu bir kez deneyimlediğinde,
09:12
you always want to get that feeling again,
229
552940
2256
aynı duyguyu tekrar yaşamak istersin.
09:15
and when I won my first championship, I was only 17 years old,
230
555220
3496
İlk şampiyonluğumu kazandığımda, henüz 17 yaşındaydım.
09:18
but I never forgot that feeling,
231
558740
1696
Ama o duyguyu asla unutmadım.
09:20
and I feel like every time I win one,
232
560460
2576
Ne zaman kazansam,
09:23
I want to reach that feeling of your first championship.
233
563060
2656
ilk şampiyonluğumdaki o duyguya ulaşmak isiyorum.
09:25
There's really no feeling in the world like that.
234
565740
2456
Dünyada buna benzer bir duygu yok.
09:28
And it's like, all these years of training
235
568220
2976
Yıllar süren bu antrenmanlar,
09:31
and being a little kid and playing,
236
571220
2056
küçük bir çocuk olmak, oynamak
09:33
and then winning is a wonderful experience.
237
573300
3456
ve kazanmak harika bir deneyim.
09:36
So for me I've always felt like I loved that feeling,
238
576780
4456
Kendi adıma, bu hisleri her zaman sevdim.
09:41
and obviously I don't like the feeling of losing. I feel like --
239
581260
3376
Elbette, kaybetmenin verdiği histen hoşlanmıyorum.
09:44
GK: No, in fact, people close to you say you're a very bad loser.
240
584660
3096
Yakınların, yenilgiyi hazmetmede iyi olmadığını söylüyor.
09:47
SW: I'm not the best loser.
241
587780
1296
Çok iyi değilim.
09:49
GK: That you're very, very, very bad.
242
589100
2136
Çok, çok kötüymüşsün.
09:51
Listen, no athlete, no champion likes to lose.
243
591260
2256
Hiçbir atlet ya da şampiyon, kaybetmekten hoşlanmaz.
09:53
I get that.
244
593540
1216
Bunu anlıyorum.
09:54
But they say when it comes to losing, you are very, very, very bad at it.
245
594780
3856
Ama yenilgi söz konusu olduğunda çok kötü olduğunu söylüyorlar.
09:58
(Laughter)
246
598660
1256
(Gülüşmeler)
09:59
SW: I'm number one at losing too, so you know, that's all I can say.
247
599940
3736
Evet, yenilgide de bir numarayım. Söyleyebileceğim tek şey bu.
10:03
(Laughter)
248
603700
1136
(Gülüşmeler)
10:04
(Applause)
249
604860
2616
(Alkış)
10:07
GK: I'm always curious about the dynamic between you and Venus,
250
607500
3096
Venus'le arandaki dinamiği hep merak etmişimdir.
10:10
because everybody that knows you and has followed the story
251
610620
2816
Seni tanıyan ve hikâyeni bilen herkes
10:13
knows that you two are very close,
252
613460
1656
çok yakın olduğunuzu bilir.
10:15
and you always bring your A game in whatever you do,
253
615140
2456
Her zaman en iyi oyununu oynuyorsun.
10:17
but I often wonder, when you're playing her,
254
617620
2096
Ama Venus'le oynarken ona iyilik olsun diye
10:19
do you bring your A- game because you want to do something for her
255
619740
3736
bir tık daha kötü mü oynuyorsun, yoksa onu ezmek için,
10:23
or do you bring your A++ game because you want to crush her.
256
623500
3016
en iyi oyununu mu oynuyorsun?
10:26
Is it harder for you playing her or easier?
257
626540
2416
Ona karşı oynamak daha mı zor, daha mı kolay?
10:28
SW: Well, playing Venus is like playing myself,
258
628980
2216
Venus'le oynamak kendimle oynamak gibi.
10:31
because we grew up playing each other, we grew up practicing together.
259
631220
3336
Çünkü birbirimizle oynayarak, beraber çalışarak büyüdük.
10:34
And it was something that has been difficult,
260
634580
2616
Her zaman zordu bu.
10:37
because she's my toughest opponent.
261
637220
1696
Çünkü benim en zorlu rakibimdi.
10:38
She's tall, she's fast,
262
638940
1736
O uzun ve hızlı.
10:40
she hits hard like me, she serves like me.
263
640700
3096
Benim gibi, sert vuruyor, servis atıyor.
10:43
It's really like playing a wall.
264
643820
1576
Duvara karşı oynamak gibi.
10:45
GK: She knows you.
265
645420
1216
Seni tanıyor.
10:46
SW: She knows where I'm hitting the ball before I hit it,
266
646660
2696
Ben daha vurmadan, topu nereye vuracağımı biliyor.
10:49
so it's something that is not very easy,
267
649380
2416
Yani pek kolay bir durum değil.
10:51
but it's really about, when I go out there,
268
651820
2736
Ama sahaya çıktığımda,
zihnimi bastırıp kendime şunu diyorum:
10:54
I really have to shut down my mind and I have to say to myself,
269
654580
2976
10:57
"You know what?
270
657580
1216
''Biliyor musun?
10:58
I'm just playing a great player, but today I have to be better.
271
658820
3776
Karşımdaki harika bir oyuncu ama bugün daha iyi olan taraf ben olmalıyım.
11:02
I don't care who it is, if it's my sister or it's my friend,
272
662620
3416
Ablam ya da arkadaşım, kim olduğunu umursamıyorum.
11:06
today is the day I have to show up and I have to be better
273
666060
3016
Bugün, kendimi gösterme ve daha iyi olma günü.
11:09
and I have to want it more than anyone else at this moment
274
669100
4176
Şu an bunu dünyadaki herkesten
daha fazla istemek zorundayım."
11:13
anywhere on this world."
275
673300
1256
11:14
GK: So never on the court do you fall back for Venus?
276
674580
3856
Sahadayken, Venus için geri durduğun oluyor mu?
11:18
Because, you know, it was always Venus and Serena.
277
678460
4096
Çünkü siz her zaman Venus ve Serena olarak bilindiniz.
11:22
SW: Yes.
278
682580
1216
Evet.
11:23
GK: And now baby sister has surpassed older sister.
279
683820
2536
Şimdi ise küçük kardeş büyüğü geçti.
11:26
Do you feel guilt about that?
280
686380
1696
Bu, suçluluk duygusu mu yaratıyor
11:28
Do you feel joy in that?
281
688100
1656
yoksa hoşuna mı gidiyor?
11:29
Is that a difficult position for you?
282
689780
1816
Zor bir durum mu senin için?
11:31
SW: I don't feel anything in there.
283
691620
1696
Öyle hissetmiyorum.
11:33
In my life, it still and forever is always going to be Venus and Serena.
284
693340
3456
Daima Venus ve Serena olduk ve olmaya devam edeceğiz.
11:36
She's really love of my life, she's my best friend,
285
696820
3096
O benim hayatımın aşkı, o benim en iyi arkadaşım,
11:39
she's my soul mate.
286
699940
1216
o benim ruh eşim.
11:41
I mean --
287
701180
1200
Demek istediğim--
11:43
There's pictures of her pushing me,
288
703060
1976
Kortta beni bebek arabasıyla
11:45
really low-quality pictures or else I would have shared them,
289
705060
2896
gezdirdiği fotoğraflar var, ki düşük kalitede oldukları için
11:47
of her pushing me in a stroller on a tennis court,
290
707980
2376
paylaşamadım, yoksa kesin paylaşırdım,
11:50
and she always took care of me.
291
710380
1536
Bana hep göz kulak oldu.
11:51
I used to spend all of my allowance money on the ice cream truck and stuff,
292
711940
3524
Küçükken harçlığımı dondurmaya ve abur cubura harcardım,
11:55
and she would take her money and give it to me at school
293
715488
4308
o ise, parasını okulda benimle paylaşır,
11:59
and make sure I had something to eat and she would go without,
294
719820
2936
karnımın doymasını sağlardı ve kendisi parasız kalırdı.
12:02
and that's the kind of person she actually is
295
722780
2296
Yani, o bildim bileli
12:05
since I've always known her.
296
725100
2456
böyle biriydi.
12:07
So we always have this incredible respect for each other
297
727580
3296
O yüzden aramızda daima
12:10
and this incredible love,
298
730900
1256
sonsuz sevgi ve saygı mevcut.
12:12
and I think it's important for people to realize you can be successful
299
732180
3296
Bence insanların, hem başarılı olup hem de muhteşem bir ilişki
12:15
but you can still have a wonderful relationship.
300
735500
2256
sürdürülebileceğini bilmesi gerek.
12:17
On the court we are mortal enemies,
301
737780
1696
Kortta amansız iki rakibiz
12:19
but the second we shake hands, we are best friends again.
302
739500
3816
ama maç sonunda el sıkışır, yine iki en iyi dost oluruz.
12:23
And if I lose, it might be a day later for me,
303
743340
4616
Eğer ben kaybetmişsem, bu el sıkışma ertesi güne sarkabilir
12:27
but for Venus --
304
747980
1216
ama eğer Venus ise --
12:29
(Laughter)
305
749220
3016
(Gülüşmeler)
12:32
GK: There's never a time on the court where you hit the ball
306
752260
2856
Hiç şey oldu mu, sahada tam topa vuracakken
12:35
and say, "That's for seventh grade when you did the blah blah blah"?
307
755140
3416
"Bu, yedinci sınıftayken bana şöyle yaptığın için!''
12:38
You never have any moment like that?
308
758580
1736
Böyle bir an oldu mu?
12:40
SW: I feel like she should have those moments,
309
760340
2176
Bence böyle bir an, onun için olabilir.
12:42
because she's never done anything bad to me,
310
762540
2096
Çünkü onun bana hiç kötülüğü olmadı.
12:44
but I'm the youngest. I'm the younger sister.
311
764660
2136
Ben en küçük kız kardeşim.
12:46
GK: Serena, she's never done anything bad to you? Really?
312
766820
2696
Serena, cidden Venus'ün sana hiç kötülüğü olmadı mı?
12:49
I have three sisters. I can think of some stuff I've done bad.
313
769540
3336
Üç kız kardeşim var. Benim yaptığım birkaç kötülük var.
12:52
SW: Unless she brainwashed me to forget them.
314
772900
2360
Eğer beynimi yıkamadıysa yok.
12:56
GK: No, but the love you have for her I know is very pure. I know that.
315
776020
3336
Yok demek. Ona karşı katıksız bir sevgin var, biliyorum.
12:59
SW: Yes. GK: I know that.
316
779380
1256
SW: Evet. GK: Demiştim.
13:00
SW: We were always brought up to be superclose,
317
780660
2216
Biz hep çok yakın olacak biçimde yetiştirildik
13:02
and we are incredibly close.
318
782900
1536
ve olduk da.
13:04
Not only her.
319
784460
1216
Sadece onunla da değil.
13:05
I have three other sisters as well, and we were always so close.
320
785700
5096
Üç tane daha kız kardeşim var ve onlarla da çok yakındım.
13:10
GK: So before a big match, the two of you don't get together
321
790820
2856
Büyük bir maç öncesi, bir araya gelip
13:13
and say, look, we're going to go out there and -- there's nothing?
322
793700
3136
''Evet şimdi korta çıkacağız.'' diyorsunuz ve hepsi bu mu?
13:16
SW: Well, it's funny. Before the Australian Open,
323
796860
2336
Komik bir anı anlatayım. Avustralya Açık'ta
13:19
we were in the locker room together,
324
799220
1736
soyunma odasındaydık.
13:20
and I always pick on her, so I pulled out my camera while she was changing.
325
800980
3536
Ben onunla hep uğraşırım. Üstünü değişirken kameramı çıkardım.
13:24
I started taking pictures of her, which is totally inappropriate,
326
804540
3296
Fotoğraflarını çekmeye başladım, ki tamamen uygunsuz haldeydi.
13:27
but she was so mad at me.
327
807860
1256
Bana çok kızdı.
13:29
She's like, "Serena, stop!" And I was just laughing at her.
328
809140
2776
"Serena kes şunu!" diyordu. Ben de ona gülüyordum.
13:31
But that's the kind of relationship that we have, and like I said,
329
811940
4056
Dediğim gibi, böyle bir ilişkimiz var.
13:36
the second we step on the court,
330
816020
1576
Ama korta çıktığımız an,
13:37
it was like, we were definitely mortal enemies,
331
817620
4176
amansız iki düşman oluruz.
13:41
but the second we stepped off, and moments before, we're just --
332
821820
4216
Ama korttan çıktığımız an, eski halimize döneriz.
13:46
It is what it is, because at the end of the day,
333
826060
2256
Çünkü günün sonunda,
13:48
she'll always be my sister.
334
828340
1336
o daima benim ablam olacak.
13:49
I'm not going to play Australia in --
335
829700
1816
Avustralya'da bir daha,
13:51
Well, who knows, I've been playing forever,
336
831540
2056
gerçi kim bilir, uzun süredir oynuyorum
13:53
but I don't think I'll be playing in 50 years, say?
337
833620
2536
ama 50 yıl sonra oynuyor olacağımı sanmam.
13:56
Let's be safe and say 50 years.
338
836180
1496
50 yıl diyelim, garanti olsun.
13:57
GK: I don't know, Serena. There's never been anybody like you.
339
837700
2936
Bilemiyorum Serena. Senin gibisi hiç gelmemişti.
14:00
When you think about it, never been anybody
340
840660
2016
Bir düşünsene, hiç kimse senin gibi
14:02
who has intersected gender and race the way you have,
341
842700
2816
cinsiyet ve ırkı kesiştirmemiş,
14:05
the dominance that you have and the scrutiny that you have.
342
845540
2816
böylesine üstünlüğe ve denetime sahip olmamıştı.
14:08
And when you were growing up, did you say, "I want to be like that"?
343
848380
3256
"Ben de onun gibi olmak istiyorum?" dediğin biri var mıydı küçükken?
14:11
Because now little girls are looking at you
344
851660
2000
Çünkü küçük kızlar sana bakıp şöyle diyor:
14:13
saying, "I want to be like that."
345
853684
1592
"Onun gibi olmak istiyorum."
14:15
Who was the "I want to be like that" for you?
346
855300
2136
Senin özendiğin kişi kimdi?
14:17
SW: Well, it's interesting, and I'm glad you brought that up.
347
857460
2896
İlginç bir soru, iyi ki sordun.
14:20
For me, when I grew up, I always wanted to be the best,
348
860380
2616
Büyüdüğümde en iyi ben olmalıyım diyordum.
14:23
and I said, if you want to be the best, you've got to emulate the best.
349
863020
3336
En iyi olmak istiyorsan, en iyiyle rekabet etmen gerekiyor.
14:26
So when I started to go on tour when I was really young,
350
866380
2816
Bu yüzden, çok küçük yaşta turnelere başladığımda,
14:29
I would see Steffi Graf, I would see Monica Seles,
351
869220
2376
Steffi Graf'ı, Monica Seles'i,
14:31
and I would even see Pete Sampras,
352
871620
1976
hatta Pete Sampras'ı izlerdim.
14:33
and I would see what they did,
353
873620
1456
Yaptıklarına bakardım.
14:35
and I noticed that Steffi and Monica
354
875100
2096
Fark ettim ki, Steffi ve Monica
14:37
didn't really talk to a lot of the other players,
355
877220
2416
diğer oyuncularla pek konuşmuyorlardı.
14:39
and they kind of were on their own,
356
879660
1736
Yalnız takılıyorlardı.
14:41
and they were just so focused
357
881420
1416
İyi odaklanmışlardı.
14:42
and I would see Pete Sampras, the technique that he did,
358
882860
3096
Pete Sampras'ın tekniğine dikkat ederdim.
14:45
and I was like, "I want to do that."
359
885980
2576
''Bunu yapmak istiyorum.'' derdim.
14:48
So I did that, and I felt that to be the best,
360
888580
3216
Yaptım da. Bunun en iyisi olduğunu düşünüyordum.
14:51
and if you want to be the best,
361
891820
1576
En iyi olmak istiyorsanız,
14:53
you have to hang around people
362
893420
1536
insanların etrafında olmalı,
14:54
and you have to look at people that are the best,
363
894980
2336
en iyi olanları izlemelisiniz.
14:57
because you're not going to be the best
364
897340
1896
Çünkü üst düzeydekileri izlemezseniz,
14:59
if you're looking at someone that's not at the top level.
365
899260
2696
en iyi olamazsınız.
15:01
GK: People say nobody works as hard as you.
366
901980
2056
Senin kadar sıkı çalışan kimse yok diyorlar.
SW: Çok sıkı çalışırım. GK: Ben de öyle duydum.
15:04
SW: I'm a very hard worker. GK: That's what I heard.
367
904060
2456
15:06
SW: People say, "Oh, she's talented, she's athletic."
368
906540
2496
"Ne kadar yetenekli ve atletik." diyorlar.
15:09
Actually, I wasn't. I was really small for my age.
369
909060
2376
Aslında değildim. Yaşıma göre çok ufaktım.
15:11
I grew up when I got older,
370
911460
1456
Yaş aldıkça büyümeye başladım.
15:12
and I had to work really hard,
371
912940
1456
Çok sıkı çalışmam gerekti.
15:14
and I think one of the reasons why I fight so hard and I work so hard
372
914420
3256
Bence bu denli çaba sarf etmemin
15:17
is because I was really, really, really small.
373
917700
2176
bir nedeni, çok çok ufak olmamdı.
15:19
GK: Yeah.
374
919900
1696
Anlıyorum.
15:21
You are no longer small.
375
921620
1296
Artık ufak değilsin.
15:22
SW: No, I'm fully grown now.
376
922940
3136
Evet, tamamen olgunlaştım.
15:26
But I was small when I was really young for whatever reason.
377
926100
2856
Ama küçükken nedendir bilmem yaşıma göre gerçekten ufaktım.
15:28
I think Venus maybe ate all the Wheaties.
378
928980
3296
Belki de Venus mısır gevreğinin hepsini yiyordu.
15:32
GK: You know, the other thing people talk about is your body.
379
932300
2896
İnsanların konuştuğu bir diğer özelliğin de vücudun.
15:35
Your body brings men and women to their knees.
380
935220
3536
Vücudun tüm kadın ve erkeklere diz çöktürür.
15:38
And I mean in a good way.
381
938780
1976
Olumlu anlamda söylüyorum.
15:40
A lot has been made about your body.
382
940780
1736
Vücuduna dair çok şey söylendi.
15:42
It's a work of art, it's masculine, it's glorious,
383
942540
5416
Sanat eseri, maskülen, ihtişamlı olduğu söylendi.
15:47
there's never been anything like it.
384
947980
2016
Eşi benzeri olmamıştı şu ana dek.
15:50
Did you have body issues when you were growing up?
385
950020
2696
Büyürken vücudunla ilgili bir sorun yaşadın mı,
15:52
Have you always been comfortable with your body?
386
952740
2256
yoksa vücudunla hep barışık mıydın?
15:55
SW: It's interesting, because when you're a teenage female
387
955020
2736
İlginç bir durum. Çünkü, kamuoyunun gözü önünde
15:57
growing up in the public eye,
388
957780
1816
büyüyen genç bir kızsanız,
15:59
it is a lot of scrutiny that you face,
389
959620
2136
dikkatli bakışların odağı oluyorsunuz.
16:01
and as any female that's a teenager,
390
961780
1816
Ergen yaşlarda bir kadın olarak
16:03
I definitely was not comfortable in my body.
391
963620
2216
vücudumla hiç barışık değildim.
16:05
I didn't like it.
392
965860
1336
Sevmiyordum görünüşümü.
16:07
I didn't understand why I had muscles.
393
967220
2816
Kaslarımın olmasını yadırgıyordum.
16:10
And I stopped lifting weights.
394
970060
1456
Ağırlık çalışmayı bıraktım.
16:11
I was like, I'm not going to do this.
395
971540
1816
Buna bir son vereceğim diyordum.
16:13
But then after I won the US Open,
396
973380
1616
Ama Amerika Açık'ı kazanınca,
16:15
I realized that my body helped me reach goals that I wanted to reach,
397
975020
3256
vücudumun, hedeflerime ulaşmamı sağladığını fark ettim
16:18
and I wanted to be happy with it,
398
978300
1696
ve onunla barışık olmak istedim.
16:20
and I was so appreciative of it.
399
980020
2376
Vücudumun değerini anladım.
16:22
I'm always healthy.
400
982420
1216
Hep sağlıklı biriyim.
16:23
I'm really fortunate and superblessed,
401
983660
1816
Gerçekten şanslı biriyim.
16:25
and I felt like not only am I happy with my body,
402
985500
2936
Bir tek ben değil, benim yaşadıklarımı
16:28
but I want other people and other young girls
403
988460
2136
yaşayan diğer insanlar, diğer genç kızlar da
16:30
that have experienced what I've experienced
404
990620
2696
vücuduyla mutlu, kendileriyle barışık olmalı
16:33
to be happy with themselves.
405
993340
1376
diye düşünüyorum.
16:34
So whatever people say --
406
994740
1256
İnsanlar ne derse desin,
16:36
masculine, whatever, too much, too little --
407
996020
2416
maskülen ya da her neyse, çok fazla, çok az vb.
16:38
I'm OK with it as long as I love myself.
408
998460
3376
Kendimi sevdiğim sürece tüm söylenenlerle barışığım.
16:41
(Applause)
409
1001860
2680
(Alkışlar)
16:46
GK: I know you learn a lot from winning,
410
1006500
1936
Kazanmak sana çok şey öğretti biliyorum.
16:48
but what have you learned from losing?
411
1008460
2696
Peki kaybetmek ne öğretti?
16:51
SW: I hate to lose, but I think losing has brought me here today.
412
1011180
3496
Kaybetmekten nefret ederim ama beni bugüne kaybetmek getirdi.
16:54
The only reason I am who I am is because of my losses,
413
1014700
3096
Şu an olduğum kişiyi yenilgilerime borçluyum,
16:57
and some of them are extremely painful,
414
1017820
2376
ki bazıları çok acı incitmiştir.
17:00
but I wouldn't take any of them away,
415
1020220
3016
Ama hiç birini silmek istemezdim.
17:03
because every time I lose,
416
1023260
2216
Çünkü her yenilgim,
17:05
it takes a really long time for me to lose again
417
1025500
2256
bir sonraki yenilgimin süresini uzattı.
17:07
because I learn so much from it.
418
1027780
1856
Çünkü yenilgilerimden çok şey öğrendim.
17:09
And I encourage everyone that I talk to --
419
1029660
2416
Konuştuğum herkesi cesaretlendiriyorum.
17:12
I'm like, listen, if you lose or if something happens --
420
1032100
2656
Diyorum ki, kaybediyorsan ya da kötü bir şey oluyorsa,
17:14
not in sports -- in business or in school --
421
1034780
2856
sporda, işte ya da okulda,
17:17
learn from it.
422
1037659
1616
bundan ders al.
17:19
Don't live in the past, live in the present,
423
1039300
2096
Geçmişi değil şu anı yaşa
17:21
and don't make the same mistakes in the future.
424
1041419
2217
ve gelecekte aynı hataları tekrarlama.
17:23
That's something that I always try to live by.
425
1043659
2177
Benim yaşam anlayışım bu.
17:25
GK: Now you're planning a wedding
426
1045860
1616
Şu sıralar düğününü planlıyorsun.
17:27
and I want to know, is it a destination wedding
427
1047500
2216
Catskills ya da Poconos gibi bir yerde
17:29
in the Catskills or Poconos or are you going to do it in Florida?
428
1049740
3376
yurtdışı düğünü mü yapacaksın, yoksa Florida'da mı olacak?
17:33
What are you thinking?
429
1053139
1697
Ne düşünüyorsun?
17:34
Big or small?
430
1054860
2016
Büyük mü küçük mü?
17:36
SW: We're thinking medium size. We don't want to do too big,
431
1056899
2856
Aslında çok büyük değil, orta boy olmasını istiyoruz.
17:39
but then we're like, OK, we can't say no to this person, this person.
432
1059780
3256
Ama sonra diyoruz ki, x ya da y kişisini çağırmasak olmaz.
17:43
So we're thinking medium size and we're just thinking --
433
1063060
2656
Bu yüzden orta boy düşünüyoruz.
17:45
My personality is a lot of fun. Hopefully you can see that today.
434
1065740
3056
Eğlenceli bir kişiliğe sahibim. Umarım bugün de öyleyimdir.
17:48
I'm not too serious.
435
1068820
1416
Çok ciddi biri değilim.
17:50
GK: And you like to dance.
436
1070260
1776
Dans etmeyi seviyorsun.
17:52
And the next chapter for Serena Williams is what?
437
1072060
3096
Peki Serena Williams için sırada ne var?
17:55
SW: Oh, next for me.
438
1075180
1976
Sırada...
17:57
Obviously I'm going to have a baby
439
1077180
1936
Biliyorsunuz, anne olacağım.
17:59
and I'm going to stay fit and kind of come back and play tennis
440
1079140
2976
Fit kalacağım, korta geri dönüp tenis oynayacağım
18:02
and keep working on my fashion line.
441
1082140
1736
ve moda işime de devam edeceğim.
18:03
That'll be really fun.
442
1083900
1256
Çok eğlenceli olacak.
18:05
GK: Do you know if it's a boy or girl?
443
1085180
1856
Bebeğin cinsiyetini öğrendin mi?
18:07
SW: I don't. I have a feeling of one or the other.
444
1087060
3696
Hayır. Sanıyorum ya kız ya da erkek olacak.
18:10
It's a 50-50 chance, but I have a feeling.
445
1090780
2016
Yarı yarıya şans, ama öyle sanıyorum.
18:12
GK: Gayle is a unisex name.
446
1092820
1336
Gayle unisex bir isim.
18:14
Whatever you and Alexis decide, we are cheering you on!
447
1094180
2616
Alexis ve sen nasıl isterseniz, sizi kutluyoruz!
18:16
SW: Thank you for that. GK: You're welcome.
448
1096820
2056
SW: Teşekkürler. GK: Rica ederim.
18:18
We are cheering you on, Serena Williams. SW: Thank you so much.
449
1098900
2976
Tebrikler, Serena Williams SW: Çok teşekkürler.
18:21
Thank you guys.
450
1101900
1256
Herkese teşekkürler.
18:23
(Applause)
451
1103180
2280
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7