Julia Dhar: How to have constructive conversations | TED

316,704 views ・ 2021-04-08

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Transcriber:
0
0
7000
Çeviri: Sara Ozturk Gözden geçirme: Esra Çakmak
Üç uçuş, 25 saat ve 10 bin mil.
Babam aklında tek bir şeyle Avusturalya’da bindiği uçaktan indi
ve bu şey bir atıştırmalık, duş veya uyku değildi.
00:12
Three planes, 25 hours, 10,000 miles.
1
12997
3066
2016 yılının kasım ayı
00:16
My dad gets off a flight from Australia with one thing in mind
2
16097
3700
ve babam seçim hakkında Amerikalılarla konuşmak için orada.
00:19
and it's not a snack or a shower or a nap.
3
19830
3500
Babam bir haber meraklısı ancak onun için bu sadece kırmızı veya mavi,
00:23
It's November 2016
4
23363
1400
00:24
and Dad is here to talk to Americans about the election.
5
24797
4133
çekişmeli seçim bölgesi veya parti programını ifade etmiyor.
Oldukça özel amaçları var.
00:29
Now, Dad's a news fiend, but for him,
6
29463
2334
Dinlemek, duyulmak ve anlamak istiyor.
00:31
this is not just red or blue, swing states or party platforms.
7
31830
4800
İki hafta boyunca New Hampshire’den Miami’ye kadar
00:36
He has some really specific intentions.
8
36663
2400
birçok Amerikalı ile yüzlerce görüşme gerçekleştirdi.
00:39
He wants to listen, be heard and understand.
9
39063
4200
Bazıları zorlu iletişimlerdi,
00:43
And over two weeks, he has hundreds of conversations
10
43863
2900
bazı görüşler birbirinin tamamen zıttıydı,
00:46
with Americans from New Hampshire to Miami.
11
46763
2967
çılgınca farklı dünya görüşleri
00:49
Some of them are tough conversations,
12
49763
2867
ve tamamıyla zıt olan yaşam tecrübeleri vardı.
00:52
complete differences of opinions,
13
52630
2733
Ancak bütün o etkileşimlerde
babam yüzünde büyük bir gülücükle oradan ayrıldı,
00:55
wildly different worldviews,
14
55397
2500
00:57
radically opposite life experiences.
15
57930
3133
bu durum diğer kişi için de geçerliydi.
Bir tanesini bu resimde görebilirsiniz.
01:01
But in all of those interactions,
16
61397
1766
Bu etkileşimlerde
01:03
Dad walks away with a big smile on his face
17
63197
2600
aslında daha az sahip olduğumuz ancak daha fazla olmasını istediğimiz
01:05
and so does the other person.
18
65830
1967
01:07
You can see one of them here.
19
67830
2167
bir şeyin örneğini yaşıyordu:
01:10
And in those interactions,
20
70030
2400
Yapıcı bir iletişimin.
01:12
he's having a version of what it seems like we have less of,
21
72430
4467
Artık bağlanmak için bir sürü yönteme sahibiz.
01:16
but want more of --
22
76930
1733
Durum böyleyken politik ve ideolojik olarak
01:18
a constructive conversation.
23
78663
2700
birbirimizden daha da ayrılıyormuşuz gibi hissediyoruz.
01:21
We have more ways than ever to connect.
24
81930
2533
Anketörlere açık fikirli politikacılar istediğimizi söylüyoruz
01:24
And yet, politically, ideologically,
25
84497
2766
01:27
it feels like we are further and further apart.
26
87297
3200
ancak bakış açılarını değiştirdiklerinde
politikacıların fikirden yoksun olduğunu söylüyoruz.
01:30
We tell pollsters that we want politicians who are open-minded.
27
90863
4200
Bizim açımızdan var olan bir dünya görüşüne
01:35
And yet when they change their point of view,
28
95563
2500
karşı çıkan bir bilgiyle karşılaştığımızda
01:38
we say that they lacked conviction.
29
98063
2434
o görüşe yönelim göstermiyoruz, eski görüşü üsteliyoruz.
01:41
For us, when we're confronted with information
30
101263
2334
Toplum psikolojisinde bu durum için bir terim bile var,
01:43
that challenges an existing worldview,
31
103630
3433
buna inanç azmi deniyor.
01:47
our tendency is not to open up, it's to double down.
32
107097
3733
Bazı insanların inançları gerçekten de azimli görünüyor.
01:50
We even have a term for it in social psychology.
33
110863
2600
01:53
It's called belief perseverance.
34
113497
2766
Zorlu iletişimlere yabancı değilim.
01:56
And boy, do some people's beliefs seem to persevere.
35
116730
4733
Bu durumla şu anda verimli anlaşmazlık olarak adlandırdığım
lise yıllarımdaki okul münazarasında tanıştım.
02:02
I'm no stranger to tough conversations.
36
122363
3200
Dünya Okul Münazaraları Şampiyonası’nı bile üç kere kazandım.
02:05
I got my start in what I now call productive disagreement
37
125597
3400
Demek istediğim şey birçok tartışma içinde bulunduğum
02:09
in high school debate.
38
129030
1400
ama nasıl iletişim kurduğumuzu çözmemiz gerektiğini anlamam
02:10
I even went on to win
39
130463
1300
02:11
the World Schools Debate Championship three times.
40
131797
3100
babamı Amerika’nın sokaklarında
02:14
I've been in a lot of arguments, is what I'm saying,
41
134930
2567
izlerken oldu.
02:17
but it took watching my dad on the streets of the US
42
137530
4633
Zaferi değil, gelişimi arıyordu.
02:22
to understand that we need to figure out
43
142163
2000
Yani 2016 yılının kasım ayından beri benim yaptığım şey de bu.
02:24
how we go into conversations.
44
144197
2500
Aramızdaki ayrım kapatılamaz gibi hissettiğimizde bile
02:27
Not looking for the victory, but the progress.
45
147130
3633
konuşmamıza izin veren araçları ve teknikleri ortaya çıkarmak için
02:31
And so since November 2016, that's what I've been doing.
46
151230
3200
devletler, kuruluşlar, şirketler ve ailelerle çalışıyorum.
02:34
Working with governments, foundations, corporations, families,
47
154463
4500
Diyaloğu ileri götüren yapıcı iletişimlerin hepsinde
02:38
to uncover the tools and techniques
48
158997
2233
02:41
that allow us to talk when it feels like the divide is unbridgeable.
49
161230
4467
bu üç ana özellik var:
02:46
And constructive conversations that really move the dialogue forward
50
166097
6100
Birincisi, iletişimde en az bir taraf
merakı çatışmaya tercih etmeye hazır.
02:52
have these same three essential features.
51
172230
2767
02:55
First, at least one party in the conversation
52
175330
3933
Tartışmanın bir kafes dövüşü değil, tırmanma duvarı
02:59
is willing to choose curiosity over clash.
53
179263
3667
olduğu düşüncesine açıklar,
zamanla gelişim göstereceklerini
03:03
They're open to the idea that the discussion is a climbing wall,
54
183497
5033
ve bunların hepsini tartışma amacıyla tespit edeceklerini düşünüyorlar.
03:08
not a cage fight,
55
188563
1600
03:10
that they'll make progress over time
56
190197
2666
Resmi bir münazarada idman yapmış birisi için
03:12
and are able to anchor all of that in purpose of the discussion.
57
192897
6166
apar topar anlaşmazlığa doğru koşmak çok cazip.
Aslında o çatışmayı biz çağırıyoruz
03:19
For someone trained in formal debate,
58
199497
2466
ve resmi bir tartışmada
03:21
it is so tempting to run headlong at the disagreement.
59
201997
5200
eğer yeteri kadar çatışma yoksa bu cezaya layık bir suç.
Ancak şunu fark ettim, muhtemelen siz de fark etmişsinizdir,
03:27
In fact, we call that clash
60
207230
2200
03:29
and in formal argumentation,
61
209463
1967
çatışma gerçek hayatta insanları sadece iletişimden değil
03:31
it's a punishable offense if there's not enough of it.
62
211430
2800
ilişkiden de koparıyor.
03:34
But I've noticed, you've probably noticed, too,
63
214563
2300
03:36
that in real life that tends to make people shut down,
64
216897
4533
Aslında bu hem internette hem de gerçek hayatta
arkadaşlıktan çıkarmanın sebeplerinden bir tanesi.
03:41
not just from the conversation,
65
221430
2033
03:43
but even from the relationship.
66
223497
2833
Bunun yerine Hollywood yapımcısı Brian Grazer tarafından
03:46
It's actually one of the causes of unfriending, online and off.
67
226330
6067
popüler edilen bir tekniği ele alabilirsiniz:
Merak iletişimi.
03:52
So instead, you might consider a technique
68
232430
2900
Merak iletişiminin bütün amacı
03:55
made popular by the Hollywood producer Brian Grazer,
69
235363
2967
karşı tarafın bakış açısını anlamak
03:58
the curiosity conversation.
70
238363
2300
ve onların tarafında neler olduğunu görmek.
04:01
And the whole point of a curiosity conversation
71
241030
3533
Yani bir dahaki sefere
04:04
is to understand the other person's perspective,
72
244597
3100
birisi düşünmeden karşı çıkacağınız
04:07
to see what's on their side of the fence.
73
247730
2800
ve şiddetle tepki vereceğiniz bir şey söylediğinde
04:11
And so the next time
74
251030
1867
04:12
that someone says something you instinctively disagree with,
75
252930
5267
sadece bir cümle ve bir soruya ihtiyacınız var:
“Daha önce hiç bu şekilde düşünmemiştim.
04:18
that you react violently to,
76
258230
3233
Senin gördüğün şekilde görmemi sağlamaya
04:21
you only need one sentence and one question:
77
261497
3600
yardımcı olacak bir şey paylaşabilir misin?”
04:25
“I never thought about it exactly that way before.
78
265763
2934
Merak iletişiminin en dikkat çekici yanı ise
04:28
What can you share that would help me see what you see?”
79
268730
4800
merak ettiğin insanların seni merak etmeye eğiliminin olması.
04:34
What's remarkable about curiosity conversations
80
274397
3000
Cana yakın Avusturalyalı bir beyefendi,
politik bir düşman veya kurumsal bir rakip olması fark etmeksizin
04:37
is that the people you are curious about tend to become curious about you.
81
277430
5133
gördüğünüz şeyin ne olduğunu ve onların da bunu görüp göremeyeceğini
04:42
Whether it's a friendly Australian gentleman,
82
282597
2800
merak etmeye başlıyorlar.
04:45
a political foe or a corporate rival,
83
285430
2700
Yapıcı iletişimler tek seferlik bir anlaşma değil.
04:48
they begin to wonder what it is that you see
84
288163
3400
Eğer herkesin sizin getirdiğiniz bakış açısıyla
04:51
and whether they could see it to.
85
291597
2333
04:54
Constructive conversations aren't a one-shot deal.
86
294663
4134
çıkmasını beklediğiniz bir karşılaşmada bulunursanız
gelişim için neredeyse hiç şans olmaz.
04:59
If you go into an encounter expecting everyone to walk out
87
299263
5067
Bunun yerine babamın bu gezi sırasında yaptığı şeyin bir örneğini yapmak için,
05:04
with the same point of view that you walked in with,
88
304363
3000
05:07
there's really no chance for progress.
89
307397
2600
yararlı bir bilgiyi burada cebe koyup
05:10
Instead, we need to think about conversations as a climbing wall
90
310463
5167
yaklaşımını orada uyarlamak gibi,
iletişimleri tırmanma duvarı olarak düşünmeliyiz.
05:15
to do a variant of what my dad did during this trip,
91
315663
3300
Bu aslında bir görüş ileri sürdüğünüz
05:18
pocketing a little nugget of information here,
92
318997
3000
ona karşı çıkıldığı, uyum sağlayıp tekrar açıkladığınız
tekrar karşı çıkıldığı
05:22
adapting his approach there.
93
322030
2200
05:24
That's actually a technique borrowed from formal debate
94
324263
2967
ve yine uyum sağlayıp tekrar açıklama yaptığınız
05:27
where you present an idea,
95
327263
2100
resmi bir münazaradan ödünç alınmış bir teknik.
05:29
it's attacked and you adapt and re-explain,
96
329363
3600
Bütün beklenti görüşünüzün zorluk ve eleştiriyle
05:32
it's attacked again,
97
332963
1267
daha da iyi hâle gelmesi.
05:34
you adapt and re-explain.
98
334263
1934
Oldukça önemli uluslararası müzakerelerden toplanan kanıtlar
05:36
The whole expectation is that your idea gets better
99
336230
4467
05:40
through challenge and criticism.
100
340730
2467
başarılı tartışmacıların da bunu yaptığını öne sürüyor.
05:43
And the evidence from really high-stakes international negotiations
101
343697
5666
Karşılaşacakları zorluklardan bir şeyler öğrenmeyi bekleyerek
ve itirazları, fikirlerini ve tekliflerini
05:49
suggests that that's what successful negotiators do as well.
102
349397
3433
daha iyi hâle getirmede kullanmak için iletişim kuruyorlar.
05:52
They go into conversations
103
352863
2067
05:54
expecting to learn from the challenges that they will receive
104
354963
3834
Gelişim, başkaları için sağlayacağımız
05:58
to use objections to make their ideas and proposals better.
105
358830
4567
ve onların da bizim için sağlayabileceği bir servis.
06:03
Development is in some way a service that we can do for others
106
363730
5433
Fikirleri daha sivri,
ilişkileri ise daha sıcak yapar.
Merak, ilişkilerin büyüsü,
06:09
and that others can do for us.
107
369197
2366
06:11
It makes the ideas sharper,
108
371997
2566
gelişim ise fikirleriniz için roket yakıtı olabilir.
06:14
but the relationships warmer.
109
374563
2234
Ancak bazen zahmet ettiğinize
06:17
Curiosity can be relationship magic
110
377397
3000
değmemiş gibi hissettiren durumlar olabilir.
06:20
and development can be rocket fuel for your ideas.
111
380397
3666
06:24
But there are some situations
112
384863
2567
Bu tarz durumlar
tartışmanın amacının net olmamasından kaynaklı olabilir.
06:27
where it just feels like it's not worth the bother.
113
387463
4800
Babamın o iletişimleri net bir amaçla
06:32
And in those cases
114
392897
2366
kurduğu zamanları düşünüyorum.
06:35
it can be because the purpose of the discussion isn't clear.
115
395297
3733
Öğrenmek, dinlemek ve kendi bakış açısını paylaşmak için oradaydı.
06:39
I think back to how my dad went into those conversations
116
399630
3733
O amaç iki taraf tarafından anlaşıldığında
06:43
with a really clear sense of purpose.
117
403363
2700
06:46
He was there to learn, to listen, to share his point of view.
118
406063
4300
o zaman ilerlemeye başlayabilirsiniz.
Gelecek için olan görüşünüzü tasarlayın.
06:50
And once that purpose is understood by both parties,
119
410697
4066
Bir karar verin.
Fon bulun.
Sonra ilkeler kısmına geçebilirsiniz.
06:54
then you can begin to move on.
120
414797
2166
06:56
Lay out our vision for the future.
121
416963
1967
İnsanlar Amerika için umutlarını babamla paylaştıklarında
06:58
Make a decision.
122
418963
1367
07:00
Get funding.
123
420363
1367
07:01
Then you can move on to principles.
124
421763
2334
işe büyük resmi görerek başlamışlardı;
07:04
When people shared with my dad their hopes for America,
125
424697
5733
kişilik, siyaset veya politika ile değil.
07:10
that's where they started with the big picture,
126
430463
3467
Çünkü farkında olmadan yabancılarla yaptığımız
07:13
not with personality or politics or policies.
127
433963
4300
ve bazen tanıdıklarla yapmanın zor olduğunu
düşündüğümüz bir şey yapıyorlardı.
07:18
Because inadvertently they were doing something
128
438697
2833
07:21
that we do naturally with outsiders
129
441563
3667
Detaylara inmeden önce
işi ana hatlarıyla ele aldılar.
07:25
and find it really difficult sometimes to do with insiders.
130
445263
4900
Ancak aynı posta koduna sahip olsanız ya da aynı evde yaşasanız bile
07:30
They painted in broad strokes
131
450730
2533
günümüzde bu ortak görüş yokmuş gibi hissediyorsunuz.
07:33
before digging into the details.
132
453263
2800
07:36
But maybe you live in the same zip code or the same house
133
456563
3567
O zaman bir çeşit fikir ayrılığı zaman yolculuğunu düşünebilirsiniz.
07:40
and it feels like none of that common ground is there today.
134
460163
4034
Karşı tarafa bir yıl sonra veya on yıl sonra
07:44
Then you might consider a version of disagreement time travel,
135
464963
4600
nasıl bir mahalle, ülke,
07:49
asking your counterpart to articulate what kind of neighborhood, country,
136
469563
6167
dünya ve topluluk
istediğini anlatmasını söyleyebilirsiniz.
Mevcut gerilimleri tecrübe etmek
07:55
world, community,
137
475763
2167
07:57
they want a year from now,
138
477930
2133
ve pratiklerde saplanıp kalmak çok cazip.
08:00
a decade from now.
139
480097
1433
İnsanları gelecekteki bir olasılıkta yaşamaya davet etmek
08:02
It is very tempting to dwell in present tensions
140
482197
4233
08:06
and get bogged down in practicalities.
141
486463
2534
amacı olan bir iletişim kurma şansı verir.
08:09
Inviting people to inhabit a future possibility
142
489763
4734
Kariyerimin ilk yıllarında
bu tekniğin bir örneğini deneyen
08:14
opens up the chance of a conversation with purpose.
143
494497
3500
Yeni Zelanda’nın başbakan yardımcısıyla çalıştım.
Yeni Zelanda’nın seçim sistemi alışılmadık arkadaşlıklar,
08:18
Earlier in my career,
144
498797
1166
08:19
I worked for the deputy prime minister of New Zealand
145
499963
2500
koalisyonlar, ittifaklar için tasarlanmış
08:22
who practiced a version of this technique.
146
502497
2333
ve uzlaşı belgesi neredeyse kaçınılmaz durumda.
08:25
New Zealand's electoral system is designed for unlikely friendships,
147
505530
4400
Bu özel devlet örgütü neredeyse her şeyi barındırıyor;
08:29
coalitions, alliances,
148
509963
1767
08:31
memoranda of understanding are almost inevitable.
149
511763
3067
küçük hükûmet muhafazakarları, özgürlükçüleri,
Yerli halk partisini, Yeşiller Partisi’ni.
08:35
And this particular government set-up had some of almost everything --
150
515163
4634
Böyle bir grubu bir araya getirebilmek
ve onları bir arada tutabilmek neye mal oldu diye
08:39
small government conservatives, liberals,
151
519830
2500
Yeni Zelanda başbakan yardımcısına sordum.
08:42
the Indigenous people's party, the Green Party.
152
522363
2600
“Birisinin paylaştıkları ortak amacı,
08:45
And I recently asked him,
153
525363
1234
08:46
what does it take to bring a group like that together
154
526630
3500
insanları önemsemeleri gerektiğini, onlara hatırlatma sorumluluğunu
08:50
but hold them together?
155
530163
2300
08:53
He said, "Someone, you, has to take responsibility
156
533097
4966
üzerine alması gerekiyor,” dedi.
Eğer bizi neyin aynı yaptığına değil de farklı yaptığına daha çok odaklanırsak
08:58
for reminding them of their shared purpose:
157
538097
3166
09:01
caring for people.”
158
541730
1500
o zaman her münazara kavgaya dönüşür.
09:04
If we are more focused on what makes us different than the same,
159
544397
5300
Eğer zorluklarımızı ve problemlerimizi kendimizden önde tutarsak
09:09
then every debate is a fight.
160
549730
2967
o zaman her potansiyel dost, düşmana dönüşür.
09:13
If we put our challenges and our problems before us,
161
553063
4767
Ancak babam Avusturalya’ya dönmek için üç uçuş, 25 saat
09:17
then every potential ally becomes an adversary.
162
557863
4934
ve 10 bin mil için eşyalarını toplarken
aynı zamanda yeni bakış açısı koleksiyonları,
09:23
But as my dad packed his bags for the three flights, 25 hours,
163
563497
4166
09:27
10,000 miles back to Australia,
164
567663
2600
iletişimleri gözlemleyeceği yeni yolları
09:30
he was also packing a collection of new perspectives,
165
570297
5366
ve paylaşacak yeni hikâyeleri ve tecrübeleri de topluyordu.
09:35
a new way of navigating conversations,
166
575697
3733
Ancak aynı zamanda tüm bunları
etkileşimde bulunduğu insanlarla da bırakıyordu.
09:39
and a whole set of new stories and experiences to share.
167
579430
4567
Böyle alışılmadık arkadaşlıkları seviyoruz.
09:44
But he was also leaving those behind
168
584463
2567
09:47
with everyone that he'd interacted with.
169
587063
2567
Sadece nasıl yapacağımızı unuttuk.
Kablolu haberlerin ahenksizliği,
09:50
We love unlikely friendships when they look like this.
170
590663
4534
aile yemeklerinin acemiliği,
09:55
We've just forgotten how to make them.
171
595630
2033
şirket toplantılarının düşmanlığı arasında
09:58
And amid the cacophony of cable news
172
598030
3367
hepimiz şuna sahibiz:
10:01
and the awkwardness of family dinners,
173
601430
3467
Babamın o uçaktan çıktığı gibi
10:04
and the hostility of corporate meetings,
174
604930
3533
her rastlaşmaya girme,
çatışma yerine merakı tercih etme,
10:08
each of us has this --
175
608497
1600
10:10
the opportunity to walk into every encounter,
176
610130
3500
tartışma ile fikirlerinizin gelişmesini umma
10:13
like my dad walked off that plane,
177
613663
2334
10:15
to choose curiosity over clash,
178
615997
3800
ve ortak amacı tespit etme fırsatına.
Birinci sınıf ikna edicilerin yaptığı şey bu.
10:19
to expect development of your ideas through discussion
179
619830
4400
Yapıcı iletişim kurmak
10:24
and to anchor in common purpose.
180
624263
2800
ve bunu ileriye götürmek.
Dünyamız da bu şekilde ilerleyecek.
10:27
That's what really world-class persuaders do
181
627097
3066
Teşekkür ederim.
10:30
to build constructive conversations
182
630163
2734
10:32
and move them forward.
183
632930
1767
10:34
It's how our world will move forward too.
184
634730
2733
10:37
Thank you.
185
637463
1167
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7