Mallika Sarabhai: Dance to change the world

Mallika Sarabhai: Dünyayı değiştirmek için dans etmek

135,032 views ・ 2009-11-26

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Elif Kul Gözden geçirme: Sancak Gülgen
00:15
One day a one-eyed monkey came into the forest.
0
15260
4000
Bir gün tek gözlü bir maymun ormana girdi.
00:19
Under a tree she saw a woman
1
19260
2000
Ağacın altında bir kadını...
00:21
meditating furiously.
2
21260
3000
...kızgın bir şekilde meditasyon yaparken gördü.
00:24
The one-eyed monkey recognized the woman, a Sekhri.
3
24260
3000
Tek gözlü maymun kadının bir Sekhri olduğunu farketti.
00:29
She was the wife of an even more famous Brahmin.
4
29260
3000
Brahman'dan daha çok bilinen karısıydı.
00:35
To watch her better, the one-eyed monkey climbed onto the tree.
5
35260
4000
Tek gözlü maymun kadını daha iyi görmek için ağaca tırmandı.
00:41
Just then, with a loud bang,
6
41260
2000
Tam o sırada gürültülü bir patırtıyla...
00:43
the heavens opened. (Claps)
7
43260
2000
...cennetler açıldı.
00:46
And the god Indra jumped into the clearing.
8
46260
2000
Ve İndra tanrısı açık alana atladı.
00:50
Indra saw the woman, a Sekhri.
9
50260
2000
İndra kadının bir Sekhri olduğunu gördü.
00:52
Ah-hah.
10
52260
2000
Ah-hah.
00:54
The woman paid him no heed.
11
54260
3000
Kadın oralı olmadı.
00:57
So, Indra, attracted, threw her onto the floor,
12
57260
2000
Böylece İndra kadının dikkatini çekerek yere fırlattı...
00:59
and proceeded to rape her.
13
59260
2000
...ve tecavüz etmeye başladı.
01:06
Then Indra disappeared. (Clap! Clap!)
14
66260
4000
Sonra İndra gözden kayboldu.
01:10
And the woman's husband, the Brahmin, appeared.
15
70260
3000
Kadının kocası Brahman orataya çıktı.
01:16
He realized at once what had happened.
16
76260
2000
Hemen ne olduğunu anladı.
01:18
So, he petitioned the higher gods
17
78260
2000
Bu nedenle, daha büyük tanrılara...
01:20
so that he may have justice.
18
80260
4000
...adaletli olabilmesi için rica etti.
01:24
So, the god Vishnu arrived.
19
84260
3000
Böylece tanrı Vishnu geldi.
01:29
"Are there any witnesses?"
20
89260
3000
"Şahit var mı?"
01:32
"Just a one-eyed monkey," said the Brahmin.
21
92260
2000
Brahman "Sadece tek gözlü maymun" dedi.
01:34
Now, the one-eyed monkey
22
94260
2000
Tek gözlü maymun bir Sekhri olan...
01:36
really wanted for the woman, a Sekhri, to get justice,
23
96260
4000
...kadın için gerçekten adalet istiyordu.
01:40
so she retold events exactly as they had happened.
24
100260
3000
Böylece olayların tam olarak nasıl olduğunu tekrar anlattı.
01:51
Vishnu gave his judgment.
25
111260
3000
Vishnu hükmünü verdi.
01:54
"The god Indra has sinned,
26
114260
2000
"Tanrı İndra günah işledi.
01:56
in that he has sinned against ... a Brahmin.
27
116260
4000
Bir Brahman'a karşı günah işlediğinden...
02:00
May he be called to wash away his sins."
28
120260
4000
...yaptığı günahı temizlemek için çağrılabilir."
02:04
So, Indra arrived,
29
124260
2000
Böylece İndra geldi...
02:06
and performed the sacrifice of the horse.
30
126260
3000
...ve atın kurban edilmesini yerine getirdi.
02:09
And so it transpired
31
129260
2000
Ve böylece öldürülen at...
02:11
that a horse was killed,
32
131260
2000
...ortaya çıktı.
02:13
a god was made sin-free,
33
133260
4000
Tanrı serbest kalan günahlar için sinirliydi.
02:17
a Brahmin's ego was appeased,
34
137260
3000
Brahman'nın egosu sakinleşti...
02:20
a woman ... was ruined,
35
140260
3000
...kadın mahvolmuştu...
02:23
and a one-eyed monkey was left ...
36
143260
4000
...ve tek gözlü maymun gitti.
02:32
very confused at what we humans call justice.
37
152260
6000
Biz insanların adaleti nasıl tanımladığımıza kafası karıştı.
02:38
In India there is a rape every three minutes.
38
158260
5000
Hindistan'da her üç dakikada bir tecavüz oluyor.
02:43
In India, only 25 percent of rapes
39
163260
5000
Hindistan'da tecavüzlerin sadece...
02:48
come to a police station,
40
168260
2000
...%25'i polis merkezine geliyor...
02:50
and of these 25 percent that come to a police station,
41
170260
5000
...ve bu emniyete gelen %25'in...
02:55
convictions are only in four percent of the cases.
42
175260
4000
...sadece %4'ü suçlu bulunuyor.
02:59
That's a lot of women who don't get justice.
43
179260
3000
Bu hakkını alamayan pek çok kadındır.
03:02
And it's not only about women.
44
182260
2000
Bu sadece kadınlarla ilgili değil.
03:04
Look around you, look at your own countries.
45
184260
3000
Etrafınıza bakın kendi ülkelerinize bakın.
03:07
There is a certain pattern in who gets charged with crimes.
46
187260
5000
Suçlarla yükümlü tutulan belli bir örnek vardır.
03:12
If you're in Australia, it's mostly aboriginals who are in jail.
47
192260
5000
Avustralya'daysanız hapishane de olanların çoğu aborjinlerdir.
03:17
If you're in India, it's either Muslims or Adivasis,
48
197260
3000
Hindistan'daysanız, ya Müslüman ya Adivasi...
03:20
our tribals, the Naxalites.
49
200260
2000
...veya kabilelerimiz Naksalitlerdir.
03:22
If you're in the U.S., it's mostly the blacks.
50
202260
5000
Amerika'daysanız çoğu siyahlardır.
03:27
There is a trend here.
51
207260
2000
Burada bir akım var.
03:29
And the Brahmins and the gods, like in my story,
52
209260
3000
Benim hikayemdeki gibi Brahmanlar ve tanrılar...
03:32
always get to tell their truth as The Truth.
53
212260
3000
...daima kendi doğrularını hakikat gibi anlatır.
03:35
So, have we all become
54
215260
3000
O zaman hepimiz...
03:38
one-eyed -- two-eyed instead of one-eyed -- monkeys?
55
218260
3000
...tek gözlü maymun mu oluyoruz?
03:41
Have we stopped seeing injustice?
56
221260
4000
Adaletsizliği görmezden mi geliyoruz?
03:45
Good morning.
57
225260
2000
Günaydın.
03:48
(Applause)
58
228260
4000
...
03:52
You know, I have told this story
59
232260
5000
Biliyorsunuz, bu hikayeyi...
03:57
close to 550 times,
60
237260
2000
...550 keze yakın...
03:59
in audiences in 40 countries,
61
239260
2000
...40 ülkedeki seyircilere...
04:01
to school students, to black-tie dinners at the Smithsonian, and so on and so forth,
62
241260
5000
...okul öğrencilerine, Smithsonian'daki smokinli yemeklere...
04:06
and every time it hits something.
63
246260
2000
...ve diğerlerine anlatmıştım, her seferinde de bir şeye isabet ediyor.
04:08
Now, if I were to go into the same crowd
64
248260
2000
Şimdi aynı kalabalığın içine girseydim ve...
04:10
and say, "I want to lecture you about justice and injustice,"
65
250260
3000
..."Size adalet ve haksızlıkla ilgili konferans vermek istiyorum." deseydim...
04:13
they would say, "Thank you very much, we have other things to do."
66
253260
3000
..."Çok teşekkürler yapılacak başka işlerimiz var" derlerdi.
04:16
And that is the astonishing power of art.
67
256260
4000
Bu sanatın şaşırtıcı gücüdür.
04:20
Art can go through where other things can't.
68
260260
3000
Sanat diğer şeylerin yapamadığını yapabilir.
04:23
You can't have barriers, because it breaks through your prejudices,
69
263260
4000
Engellerin olamaz çünkü önyargılarını kırıp geçer...
04:27
breaks through everything that you have as your mask,
70
267260
3000
...maskeniz olarak sahip olduğunuz herşeyi kırıp geçer...
04:30
that says, "I am this, I am that, I am that."
71
270260
3000
..."Ben buyum, ben şuyum" der.
04:33
No. It breaks through those.
72
273260
2000
Hayır. O bunların hepsinin üstesinden gelir.
04:35
And it reaches somewhere where other things don't.
73
275260
2000
Ve diğer şeylerin ulaşamadığı yere ulaşır.
04:37
And in a world where attitudes are so difficult to change,
74
277260
3000
Dünya da tutumları değiştirmek çok güçtür.
04:40
we need a language that reaches through.
75
280260
4000
Heryere erişen bir dile ihtiyacımız var.
04:45
Hitler knew it; he used Wagner
76
285260
2000
Hitler bunu biliyordu ve...
04:47
to make all the Nazis feel wonderful and Aryan.
77
287260
4000
...Wagner'ı bütün Nazi ve Aryanların harika hissetmesi için kullandı.
04:51
And Mr. Berlusconi knows it, as he sits atop
78
291260
2000
Bay Berlusconi medya ve televizyon gibi...
04:53
this huge empire of media and television and so on and so forth.
79
293260
4000
...büyük imparatorlukların üzerinde dururken bunu biliyor.
04:57
And all of the wonderful creative minds who are in all the advertising agencies,
80
297260
4000
İhtiyaç duymadığımız şeyleri bize satmaya çalışan...
05:01
and who help corporate sell us things we absolutely don't require,
81
301260
4000
...olağanüstü yaratıcı zekaların hepsi reklam ajanslarında...
05:05
they also know the power of the arts.
82
305260
3000
...ve onlar sanatın gücünü biliyorlar.
05:08
For me it came very early.
83
308260
3000
Benim için bu çok erken geldi.
05:11
When I was a young child, my mother, who was a choreographer,
84
311260
2000
Ben çocukken, bir koreograf olan annem...
05:13
came upon a phenomenon that worried her.
85
313260
3000
...endişelenmesine yol açan bir olayla karşılaştı.
05:16
It was a phenomenon where young brides
86
316260
2000
Bu olay Gujarant da...
05:18
were committing suicide in rural Gujarat,
87
318260
2000
...genç gelinlerin intihar etmesiydi...
05:20
because they were being forced to bring more and more money for their in-laws' families.
88
320260
5000
...çünkü gelin gittikleri aile tarafından daha çok para getirmeye mecbur bırakılıyorlardı.
05:25
And she created a dance piece which then Prime Minister Nehru saw.
89
325260
4000
Ve annem Nehru başbakanının izlediği bir dans gösterisi yaptı.
05:29
He came to talk to her and said, "What is this about?"
90
329260
2000
Annemin yanına geldi ve "Bu nedir?" diye sordu.
05:31
She told him and he set out the first inquiry
91
331260
4000
Ona anlattı ve bugün bizim Başlık Parası Dansı...
05:35
into what today we call Dowry Dance.
92
335260
3000
...dediğimiz şey için ilk sorusunu sormaya başladı.
05:38
Imagine a dance piece
93
338260
2000
Bugün bile binlerce kadını öldüren birşey için...
05:40
for the first inquiry into something
94
340260
2000
...ilk kez bir araştırma yapılmasına neden olan...
05:42
that even today kills thousands of women.
95
342260
5000
...bir dans gösterisi düşünün.
05:47
Many years later, when I was working with the director Peter Brook
96
347260
3000
Seneler sonra, "Mahabharat" da yönetmen Peter Brook ile çalışırken...
05:50
in "The Mahabharata" playing this feisty feminine feminist
97
350260
4000
...ve Draupadi olarak adlandırılan bu feminen feministi oynarken...
05:54
called Draupadi, I had similar experiences.
98
354260
3000
...benzer bir deneyimim oldu.
05:57
Big fat black mamas in the Bronx
99
357260
2000
Bronx'da iri yarı siyahi anneler...
05:59
used to come and say, "Hey girl, that's it!"
100
359260
3000
...yanıma geldi ve "işte bu!" dedi.
06:02
And then these trendy young things in the Sorbonne would say,
101
362260
2000
Sonra, Sorbonne'da ki bu son moda gençlik...
06:04
"Madame Draupadi, on n'est pas feministe, mais ça? Ça!"
102
364260
5000
"Madam Draupadi, bu feminist değil, ama o? O!" derdi.
06:09
And then aboriginal women in Africa
103
369260
2000
Afrika'da ki yerli kadınlar...
06:11
would come and say, "This is it!"
104
371260
4000
...gelir ve "İşte bu kadar!" derlerdi.
06:15
And I thought, "This is what we need,
105
375260
3000
Ben ihtiyacımız olan şeyin...
06:18
as a language."
106
378260
3000
...bir lisan olduğunu düşünüyorum.
06:21
We had somebody from public health. And Devdutt also mentioned public health.
107
381260
4000
Halk sağlığından birisi vardı ve Devdutt da halk sağlığından bahsetmişti.
06:25
Well, millions of people around the world die
108
385260
3000
Peki, her yıl milyonlarca insan...
06:28
of waterborne disease every year.
109
388260
2000
...suyla taşınan hastalıklar yüzünden ölüyor.
06:30
And that's because there is no clean water to drink,
110
390260
3000
Çünkü içecek temiz su yok...
06:33
or in countries like India,
111
393260
2000
...ya da Hindistan gibi ülkelerde...
06:35
people don't know that they need to soap their hands before defecation.
112
395260
3000
...insanlar tuvaletten sonra ellerini yıkamaları gerektiğini bilmiyor.
06:38
So, what do they do?
113
398260
2000
O zaman ne yapıyorlar?
06:40
They drink the water they know is dirty,
114
400260
2000
İçtikleri su kirli...
06:42
they get cholera, they get diarrhea, they get jaundice
115
402260
3000
...bu nedenle de kolera, diyare ve sarılık oluyorlar...
06:45
and they die.
116
405260
2000
...ve ölüyorlar.
06:47
And governments have not been able to provide clean water.
117
407260
5000
Devletler de temiz su sağlayamıyor.
06:52
They try and build it. They try and build pipelines; it doesn't happen.
118
412260
3000
Deniyor ve inşa ediyorlar. Deniyor, boru hatları inşa ediyorlar ama olmuyor.
06:55
And the MNCs give them machines that they cannot afford.
119
415260
4000
Paraları yetmediği makinaları çokuluslu şirketler karşılıyor.
06:59
So what do you do? Do you let them die?
120
419260
2000
Ne yapıyorsunuz? Ölmelerine izin mi veriyorsunuz?
07:01
Well, somebody had a great idea.
121
421260
2000
Birinin harika bir fikri vardı.
07:03
And it was a simple idea. It was an idea that could not profit anybody
122
423260
3000
Bu basit bir fikirdi. Kimseye fayda etmeyen bir fikir...
07:06
but would help health in every field.
123
426260
4000
...ama her alandaki sağlığa yardım edebilirdi.
07:10
Most houses in Asia and India
124
430260
2000
Asya ve Hindistan'daki çoğu ev de...
07:12
have a cotton garment.
125
432260
2000
...bir pamuk giysi vardır.
07:14
And it was discovered, and WHO endorses this,
126
434260
4000
Temiz bir pamuk giysinin 8 kez katlanmasıyla...
07:18
that a clean cotton garment folded eight times over,
127
438260
3000
...bakterilerin suda elenmesinden...
07:21
can reduce bacteria up to 80 percent from water sieved through.
128
441260
4000
...%80'e kadar azaltabildiği bulundu.
07:25
So, why aren't governments blaring this on television?
129
445260
4000
Neden devletler bunu televizyonda herkese ilan etmiyor?
07:29
Why isn't it on every poster across the third world?
130
449260
4000
Neden bu üçüncü dünya ülkeler ölçeğinde her afişte değil?
07:33
Because there is no profit in it.
131
453260
2000
Çünkü bir çıkar yok.
07:35
Because nobody can get a kickback.
132
455260
2000
Çünkü kimse bir komisyon alamaz.
07:37
But it still needs to get to people.
133
457260
2000
Fakat bunun hala insanlara ulaşması lazım.
07:39
And here is one of the ways we get it to people.
134
459260
2000
Ve burası insanlara bunu duyuracağımız yollardan biri.
07:41
[Video] Woman: Then get me one of those fancy water purifiers.
135
461260
3000
O zaman bana bu moda su arındırma makinelerinden birtane al.
07:44
Man: You know how expensive those are.
136
464260
3000
Bunların ne kadar pahalı olduğunu biliyorsun.
07:47
I have a solution that requires neither machine,
137
467260
4000
Ne bir makine ne tahta ne de bir ocak...
07:51
nor wood, nor cooking gas.
138
471260
5000
...gerektiren bir çözümüm var.
07:57
Woman: What solution?
139
477260
2000
Ne çözümü?
07:59
Man: Listen, go fetch that cotton sari you have.
140
479260
3000
Dinle, git pamuk elbiseni getir.
08:02
Boy: Grand-dad, tell me the solution please.
141
482260
2000
Dede, bana çözümü söyle lütfen.
08:04
Man: I will tell all of you. Just wait.
142
484260
2000
Hepinize söyliyeceğim. Bekle.
08:06
Woman: Here father. (Man: Is it clean?) Woman: Yes, of course.
143
486260
3000
- Burada baba. - Temiz mi? - Elbette.
08:09
Man: Then do as I tell you. Fold the sari into eight folds.
144
489260
3000
O zaman sana anlattığım gibi yap. Elbiseyi sekiz kez katla.
08:12
Woman: All right, father.
145
492260
2000
Tamam baba.
08:14
Man: And you, you count that she does it right. (Boy: All right, grand-dad.)
146
494260
3000
- Sen de doğru yapıyor mu say. - Tamam dede.
08:17
Man: One, two, three, four folds we make.
147
497260
2000
Bir, iki, üç, dört kat yapıyoruz.
08:19
All the germs from the water we take.
148
499260
3000
Sudan bütün mikropları alıyoruz.
08:22
Chorus: One, two, three, four folds we make.
149
502260
2000
Bir, iki, üç, dört kat yapıyoruz.
08:24
All the germs from the water we take.
150
504260
3000
Sudan bütün mikropları alıyoruz.
08:27
Five, six, seven, eight folds we make.
151
507260
2000
Beş, altı, yedi, sekiz kat yapıyoruz.
08:29
Our drinking water safe we make.
152
509260
3000
İçtiğimiz suyu güvenli yapıyoruz.
08:32
Five, six, seven, eight folds we make.
153
512260
2000
Beş, altı, yedi, sekiz kat yapıyoruz.
08:34
Our drinking water safe we make.
154
514260
3000
İçtiğimiz suyu güvenli yapıyoruz.
08:37
Woman: Here, father, your eight-times folded cotton sari.
155
517260
2000
Burada baba, sekiz kere katlanmış pamuk elbise.
08:39
Man: So this is the cotton sari.
156
519260
3000
Bu pamuk elbise.
08:42
And through this we will have clean water.
157
522260
3000
Ve bunun aracılığıyla temiz suyumuz olacak.
08:45
(Applause)
158
525260
4000
(Alkış)
08:49
I think it's safe to say that all of us here
159
529260
2000
Bence, burada ki herkesin günlük yaşantımızda...
08:51
are deeply concerned about the escalating violence in our daily lives.
160
531260
5000
...artan şiddetin son derece farkında olduğunu söyleyebiliriz.
08:56
While universities are trying to devise courses in conflict resolution,
161
536260
3000
Üniversiteler uyuşmazlığın çözümü ile ilgili kurslar düzenlemeyi deniyor...
08:59
and governments are trying to stop skirmishes at borders,
162
539260
4000
...ve devletler sınırlardaki çatışmayı durdurmaya çalışıyor.
09:03
we are surrounded by violence, whether it's road rage,
163
543260
3000
Etrafımız şiddetle çevrili, bu yol verdin vermedin kavgası olsun...
09:06
or whether it's domestic violence,
164
546260
2000
...ya da aile içi şiddet...
09:08
whether it's a teacher beating up a student and killing her
165
548260
4000
...veya bu bir öğrenci ödevini yapmadı diye...
09:12
because she hasn't done her homework, it's everywhere.
166
552260
3000
...öğretmenin öğrenciyi dövmesi ve öldürmesi olabilir, bu heryerde.
09:15
So, why are we not doing something
167
555260
2000
Neden bu problemlere idareten...
09:17
to actually attend that problem on a day to day basis?
168
557260
2000
...yardım etmek için bir şey yapmıyoruz?
09:19
What are we doing to try and make children
169
559260
3000
Çocukların ve genç insanların...
09:22
and young people realize
170
562260
2000
...şiddetin boyun eğdiğimiz bir şey olduğunu...
09:24
that violence is something that we indulge in,
171
564260
3000
...ve bunu durdurabileceğimizi...
09:27
that we can stop,
172
567260
2000
...fark etmesi için ne yapıyoruz?
09:29
and that there are other ways of actually
173
569260
2000
Aslında diğer insanlara zarar vermeden...
09:31
taking violence, taking anger, taking frustrations
174
571260
4000
...şiddeti, öfkeyi, asabiyeti atmak için...
09:35
into different things that do not harm other people.
175
575260
3000
...farklı yollar var.
09:38
Well, here is one such way.
176
578260
3000
Pekala, burada bir şekli var.
09:41
(Video) (Laughs) You are peaceful people.
177
581260
5000
(Video)(Gülüşmeler)Siz huzurlu insanlarsınız.
09:46
Your parents were peaceful people.
178
586260
4000
Anne ve babanız huzurlu insanlardı.
09:50
Your grandparents were peaceful people.
179
590260
4000
Büyükanne ve büyükbabanız huzurlu insanlardı.
09:54
So much peace in one place?
180
594260
4000
Bir yerde ne kadar çok huzur?
09:58
How could it be otherwise?
181
598260
3000
Başka nasıl olabilirdi?
10:01
(Music)
182
601260
4000
(Müzik)
10:05
But, what if ...
183
605260
5000
Fakat farz edelim...
10:10
Yes. What if ...
184
610260
5000
Evet. Farz edelim ki...
10:15
One little gene in you
185
615260
2000
İçinizde ki küçük bir gen...
10:17
has been trying to get through?
186
617260
3000
...baş etmeye çalışıyor.
10:20
From your beginnings in Africa,
187
620260
2000
Afrika'da başlangıçtan itibaren...
10:22
through each generation, may be passed on to you,
188
622260
3000
...yaradılışınız da her nesilden size geçmiş olabilir.
10:25
in your creation. It's a secret urge, hiding deep in you.
189
625260
4000
Bu içinizde derinde saklanan gizli bir dürtüdür.
10:29
And if it's in you, then it's in me too. Oh, dear.
190
629260
6000
Eğer sizin içinizde ise, o zaman bende de var.
10:35
It's what made you smack your baby brother,
191
635260
4000
Bu size erkek kardeşinize şamar atmayı, bir hamamböceğini ezmeyi...
10:39
stamp on a cockroach, scratch your mother.
192
639260
3000
...ve annenizi tırmalamayı yaptıran şeydir.
10:42
It's the feeling that wells up from deep inside,
193
642260
3000
Bu kocanız eve sarhoş geldiğinde ve sizde onu...
10:45
when your husband comes home drunk and you wanna tan his hide.
194
645260
5000
...dövmek istediğinizde içinizde bir yerde bu duygu ile dolmaktır.
10:50
Want to kill that cyclist on the way to work,
195
650260
3000
İşe giderken yolda ki bisikletli birini öldürmek...
10:53
and string up your cousin 'cause she's such a jerk. Oh, dear.
196
653260
7000
...ve kuzeninizi tam bir ahmak olduğu için ipe asmayı istemek. Aman yarabbi.
11:00
And as for outsiders, white, black or brown,
197
660260
3000
Dışardakileri sorarsanız beyaz, siyah ya da esmerlerin...
11:03
tar and feather them, and whip them out of town.
198
663260
3000
...üstüne katran sürüp tüy yapıştırarak şehir dışına çıkartmak.
11:06
It's that little gene. It's small and it's mean.
199
666260
3000
Bu küçük bir gendir. Küçük ve kötüdür.
11:09
Too small for detection, it's your built-in protection.
200
669260
4000
Algılayabilmek için çok küçük, himayenizde gömülüdür.
11:13
Adrenaline, kill. It'll give you the will.
201
673260
3000
Adrenalin, öldürmek. Size bir vasiyet verecek.
11:16
Yes, you'd better face it 'cause you can't displace it.
202
676260
3000
Evet onu yerinden çıkaramadığınız için yüzleşseniz iyi olur.
11:19
You're V-I-O-L-E-N-T.
203
679260
3000
Siz Şiddetsiniz.
11:22
Cause you're either a victim, or on top, like me.
204
682260
7000
Çünkü ya mağdur ya da benim gibi üstündesiniz.
11:42
Goodbye, Abraham Lincoln.
205
702260
5000
Hoşçakal Abraham Lincoln.
11:47
Goodbye, Mahatma Gandhi.
206
707260
4000
Hoşçakal Mahatma Gandhi.
11:51
Goodbye, Martin Luther King.
207
711260
4000
Hoşçakal Martin Luther King.
11:55
Hello, gangs from this neighborhood
208
715260
4000
Merhaba şu mahallede ki çeteleri öldüren...
11:59
killing gangs from that neighborhood.
209
719260
4000
...bu mahallede ki çeteler.
12:03
Hello governments of rich countries
210
723260
3000
Merhaba yemek dahi verecek parası olmayan...
12:06
selling arms to governments of poor countries
211
726260
4000
...fakir ülkelerin devletlerine asker satan...
12:10
who can't even afford to give them food.
212
730260
4000
...zengin ülkelerin devletleri.
12:14
Hello civilization. Hello, 21st century.
213
734260
5000
Merhaba uygarlık. Merhaba 21. yüzyıl.
12:19
Look what we've ...
214
739260
5000
Ne gördüğümüze...
12:24
look what they've done.
215
744260
5000
...ne yaptığımıza bak.
12:29
(Applause)
216
749260
6000
(Alkış)
12:35
Mainstream art, cinema,
217
755260
3000
Anaakım sanatı, sinema...
12:38
has been used across the world to talk about social issues.
218
758260
4000
...sosyal sorunlarla ilgili konuşmak için dünyayı boydan boya geçmiştir.
12:42
A few years ago we had a film called Rang De Basanti,
219
762260
3000
Birkaç yıl önce, birden bire sosyal değişim için gönüllü olmak isteyen...
12:45
which suddenly spawned thousands of young people
220
765260
4000
...binlerce genç insanı ortaya çıkaran...
12:49
wanting to volunteer for social change.
221
769260
2000
...Rang De Basanti adında bir filmimiz vardı.
12:51
In Venezuela, one of the most popular
222
771260
2000
Venezuella'da en popüler pembe dizilerden birinde...
12:53
soap operas has a heroine called Crystal.
223
773260
2000
...Kristal adında bir kadın kahraman var.
12:55
And when, onscreen, Crystal got breast cancer,
224
775260
4000
Ekranda Kristal göğüs kanserine yakalanınca...
12:59
75,000 more young women went to have mammographies done.
225
779260
6000
...75.000 den fazla genç kadın mamografi çektirmeye gitti.
13:05
And of course, "The Vagina Monologues" we know about.
226
785260
2000
Ve tabi ki " Vajina Monologları" nı biliyoruz.
13:07
And there are stand-up comics
227
787260
2000
Irk olayları ve etnik olaylar hakkında...
13:09
who are talking about racial issues, about ethnic issues.
228
789260
3000
...konuşan komik stand-up gösterileri var.
13:12
So, why is it,
229
792260
2000
Böylece, neden...
13:14
that if we think that we all agree
230
794260
3000
...daha iyi bir dünyaya ihtiyacımız olduğu konusunda...
13:17
that we need a better world,
231
797260
2000
...hepimizin aynı fikirde olduğunu düşünürsek...
13:19
we need a more just world,
232
799260
2000
...sadece bir dünyaya ihtiyacımız olduğunu.
13:21
why is it that we are not using the one language
233
801260
2000
Acaba bu neden tek bir dil kullanmadığımız mıdır...
13:23
that has consistently showed us
234
803260
2000
...devamlı bize duvarları yıkabileceğimizi...
13:25
that we can break down barriers, that we can reach people?
235
805260
4000
...insanlara ulaşabileceğimizi gösteren?
13:29
What I need to say to the planners of the world,
236
809260
3000
Devletlere, stratejistlere, dünyanın...
13:32
the governments, the strategists
237
812260
2000
...planlamacılarına söylemem gereken şey...
13:34
is, "You have treated the arts as the cherry on the cake.
238
814260
5000
"Sanatlara pastanın üzerindeki bir kiraz olarak davrandılar...
13:39
It needs to be the yeast."
239
819260
2000
...onun maya olması lazım."
13:41
Because, any future planning,
240
821260
3000
Çünkü her ne gelecek planlaması...
13:44
if 2048 is when we want to get there,
241
824260
3000
...eğer 2048 gelmek istediğimiz zamansa...
13:47
unless the arts are put with the scientists,
242
827260
3000
...bilim adamları, ekonomistler, kötü bir şekilde...
13:50
with the economists,
243
830260
2000
...geleceği hazırlayanların hepsi...
13:52
with all those who prepare for the future, badly,
244
832260
5000
...ile birlikte sanat ifade edilmediği sürece...
13:57
we're not going to get there.
245
837260
3000
...biz oraya gelmeyeceğiz.
14:00
And unless this is actually internalized, it won't happen.
246
840260
4000
Ve bu benimsenmediği sürece, olmayacak.
14:04
So, what is it that we require? What is it that we need?
247
844260
3000
Gerek duyduğumuz şey ne? İhtiyaç duyduğumuz ne?
14:07
We need to break down our vision
248
847260
3000
Bir yolun doğru gidişatının ne olduğuna...
14:10
of what planners are,
249
850260
2000
...planlamacıların ne olduğuna olan bakışımızı...
14:12
of what the correct way of a path is.
250
852260
3000
...yıkmamız gerek.
14:15
And to say all these years of trying
251
855260
2000
Bütün bu yılların denemelerini daha iyi bir dünya...
14:17
to make a better world, and we have failed.
252
857260
2000
...yapmak için olduğunu söylersek, başarısız olduk.
14:19
There are more people being raped. There are more wars.
253
859260
3000
Tecavüz edilen daha çok insan var. Daha çok savaş var.
14:22
There are more people dying of simple things.
254
862260
3000
Basit şeylerden ölen daha çok insan var.
14:25
So, something has got to give. And that is what I want.
255
865260
3000
Bu nedenle birşey vermek için var. Buda benim istediğim şey.
14:28
Can I have my last audio track please?
256
868260
3000
Son müzik parçamı alabilirmiyim lütfen?
14:33
Once there was a princess who whistled beautifully.
257
873260
4000
Bir zamanlar çok güzel ıslık çalan bir prenses vardı.
14:37
(Whistling)
258
877260
3000
(Islık)
14:40
Her father the king said, "Don't whistle."
259
880260
3000
Kral olan babası "Islık çalma" dedi.
14:43
Her mother the queen said, "Hai, don't whistle."
260
883260
3000
Kraliçe annesi "Islık çalma" dedi.
14:46
But the princess continued whistling.
261
886260
3000
Fakat prenses ıslık çalmaya devam etti.
14:49
(Whistling)
262
889260
4000
(Islık)
14:53
The years went by and the princess grew up
263
893260
2000
Yıllar geçti...
14:55
into a beautiful young woman,
264
895260
2000
...prenses daha da güzel ıslık çalan...
14:57
who whistled even more beautifully.
265
897260
2000
...güzel bir kadın oldu.
14:59
(Whistling)
266
899260
5000
(Islık)
15:04
Her father the king said, "Who will marry a whistling princess?"
267
904260
4000
Kral babası "Islık çalan bir prenses ile kim evlenir?" dedi.
15:08
Her mother the queen said, "Who will marry a whistling princess?"
268
908260
4000
Kraliçe annesi "Islık çalan bir prenses ile kim evlenir?" dedi.
15:12
But the king had an idea.
269
912260
2000
Fakat kralın bir fikri vardı.
15:14
He announced a Swayamvara.
270
914260
2000
Bir Svayamvarayı haberdar etti.
15:16
He invited all the princes to come and defeat his daughter at whistling.
271
916260
4000
Bütün prensleri gelip kızının ıslık çalmasını engellemeleri için davet etti.
15:20
"Whoever defeats my daughter shall have half my kingdom
272
920260
3000
"Kim kızımın ıslık çalmasına engel olursa...
15:23
and her hand in marriage!"
273
923260
3000
...krallığımın yarısına sahip olacak ve kızımla evlenecektir."
15:26
Soon the palace filled with princes whistling.
274
926260
5000
Çok geçmeden saray ıslık çalan prenslerle doldu.
15:31
(Whistling)
275
931260
2000
(Islık)
15:33
Some whistled badly.
276
933260
3000
Bazısı çok kötü ıslık çaldı.
15:36
Some whistled well.
277
936260
2000
Bazısı da iyi çaldı.
15:38
But nobody could defeat the princess.
278
938260
4000
Fakat kimse prensesi yıldıramadı.
15:42
"Now what shall we do?" said the king.
279
942260
3000
"Şimde ne yapacağız?" dedi kral.
15:45
"Now what shall we do?" said the queen.
280
945260
2000
"Şimdi ne yapacağız?" dedi kraliçe.
15:47
But the princess said, "Father, Mother, don't worry.
281
947260
3000
Fakat prenses "Baba, Anne merak etmeyin.
15:50
I have an idea. I am going to go to each of these young men
282
950260
3000
Benim bir fikrim var. Bu genç adamların her birine gideceğim...
15:53
and I am going to ask them
283
953260
2000
...ve mağlup oldular mi diye soracağım.
15:55
if they defeated correctly.
284
955260
2000
Eğer birisi cevaplarsa...
15:57
And if somebody answers, that shall be my wish."
285
957260
3000
...o benim temennim olacak." dedi.
16:00
So she went up to each and said, "Do you accept that I have defeated you?"
286
960260
4000
Böylece her birine gitti ve "Seni mağlup ettiğimi kabul ediyor musun?" dedi.
16:04
And they said, "Me? Defeated by a woman?
287
964260
2000
Onlar da " Ben mi? Bir kadın tarafından mağlup edilmek mi?
16:06
No way, that's impossible! No no no no no! That's not possible."
288
966260
4000
Bu imkansız! Hayır! Bu mümkün değil."
16:10
Till finally one prince said,
289
970260
2000
Sonunda bir prens...
16:12
"Princess, I accept, you have defeated me."
290
972260
4000
"Prenses beni mağlup ettiğinizi kabul ediyorum."dedi.
16:18
"Uh-huh ..." she said.
291
978260
2000
"Ahh.." dedi prenses.
16:20
"Father, mother, this man shall be my wife."
292
980260
4000
"Baba, anne bu adam benim karım olacak."
16:24
(Whistling)
293
984260
5000
(Islık)
16:29
Thank you.
294
989260
2000
Teşekkürler.
16:31
(Applause)
295
991260
15000
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7