Dennis vanEngelsdorp: Where have the bees gone?

Dennis vanEngelsdorp: Arılar için bir rica

Çeviri: Sancak Gülgen Gözden geçirme: Ayşe Demirel

What I'd like you to do is, just really quickly,

Sizden hızlıca yapmanızı istediğim şey

is just, sort of, nod to the person on your right,

başınızla sağ tarafınızdaki kişiyi selamlamanız,

and then nod to the person on your left.

ve daha sonra solunuzdaki kişiyi selamlamanız.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

Now, chances are that over the last winter,

Şimdi, eğer siz bir arı kovanı olsaydınız geçtiğimiz kış mevsimindeki

if you had been a beehive, either you or one of the two people

şansınız şuydu, siz yada

you just nodded at would have died.

selamlaştığınız iki kişiden birisi ölmüş olmalıydı.

Now, that's an awful lot of bees.

Şimdi, bu korkunç sayıda arı yapıyor.

And this is the second year in a row we have lost over 30 percent

Kolonilerin ardarda yüzde 30'undan fazlasını kaybettiğimiz ikinci yıl,

of the colonies, or we estimate we've lost 30 percent of the colonies over the winter.

yada kışın kolonilerin yüzde 30'unu kaybettiğimizi tahmin ediyoruz

Now, that's a lot, a lot of bees, and that's really important.

Şimdi, bu çok fazla, çok fazla arı, ve bu gerçekten önemli.

And most of those losses are because of things we know.

Ve bu kayıpların çoğu bilindik şeylerden dolayı.

We know that there are these varroa mites that have introduced

Biliyoruz ki bahsedilen varroa böcekleri pek çok arı kaybına neden

and caused a lot of losses, and we also have this new phenomenon,

oldu, ve bir de yeni bir fenomenimiz var;

which I talked about last year, Colony Collapse Disorder.

geçen sene hakkında konuştuğum Koloni Yıkımı Düzensizliği.

And here we see a picture on top of a hill in Central Valley last December.

Geçen Aralık ayında Central Valley tepesinin zirvesinde çekilmiş bir fotoğraf görüyoruz.

And below, you can see all these out yards,

Ve aşağıda, Şubat ayına kadar getirilen kolonilerin olduğu sahaları

or temporary yards, where the colonies are brought in until February,

ya da geçici sahaları görebilirsiniz,

and then they're shipped out to the almonds.

ve sonra badem ağaçlarına doğru kovanlar taşınır.

And one documentary writer, who was here and looked at this two months

Burada olan ve benden sonra iki ay bunu izleyen bir belgesel yazarı,

after I was here, described this not as beehives

içinde arı kalmamış boş beyaz kutuları

but as a graveyard, with these empty white boxes with no bees left in them.

arı kovanları olarak değil mezarlık olarak tanımladı.

Now, I'm going to sum up a year's worth of work in two sentences

Şimdi bir yıllık çalışmayı iki cümleyle

to say that we have been trying to figure out

buna neyin sebep olduğunu ortaya

what the cause of this is.

çıkardığımızı söylemek için özetleyeceğim.

And what we know is that it's as if the bees have caught a flu.

Bildiğimiz şey sanki arılar gribe yakalanıyor.

And this flu has wiped through the population of bees.

Ve bu grip arı populasyonunu ortadan silip süpürüyor.

In some cases, and in fact in most cases in one year,

Bazı durumlarda hatta bir yıl içinde bir çok durumda

this flu was caused by a new virus to us,

bu gribe, bize yani tanıtılan veya bizim tarafımızdan ilk kez

or newly identified by us, called Israeli Acute Paralysis virus.

tanımlanmış olan İsrail Akut Paralizi virüsü sebep olmaktaydı.

It was called that because a guy in Israel first found it,

Bir İsrailli tarafından bulunduğu için böyle adlandırılıyor,

and he now regrets profoundly calling it that disease, because,

ve şimdi bu hastalığa bu ismi koyduğu için oldukça pişman,

of course, there's the implication.

elbette çünkü virüs sanki İsrail'e aitmiş gibi atfediliyor.

But we think this virus is pretty ubiquitous.

fakat bizce bu sıkça rastlanan bir virüs.

It's also pretty clear that the bees sometimes catch other viruses

Kesin olan; arıların diğer virüsleri veya diğer grip mikroplarını da bazen aldıkları,

or other flus, and so the question we're still struggling with,

yani hala üstünde cebelleştiğimiz

and the question that keeps us up at night,

ve bizi geceyarıları uykusuz ayakta tutan soru şu;

is why have the bees suddenly become so susceptible to this flu,

arılar bu gribe karşı neden aniden hassas hale geldiler?

and why are they so susceptible to these other diseases?

ve diğer hastalıklara karşı da neden dirençlerini kaybettiler?

And we don't have the answer to that yet,

Henüz bunların cevabını bulamadık,

and we spend a lot of time trying to figure that out.

ve bulmak için çok fazla zaman harcıyoruz.

We think perhaps it's a combination of factors.

Bir çok faktörün kombinasyonu olma ihtimali var

We know from the work of a very large and dynamic working team

geniş ve dinamik ekip çalışmasından bildiğimiz

that, you know, we're finding a lot of different pesticides

kovanların içinde bir çok farklı zirai ilaçlar bulunuyor ve

in the hive, and surprisingly, sometimes the healthiest hives

şaşırtıcı şekilde bazen en sağlıklı kovanın içinde

have the most pesticides. And so we discover all these

en fazla ilaç bulunmakta. Ve bu garip olayları

very strange things that we can't begin to understand.

anlamaya başlayamayacağımızın farkına vardık.

And so this opens up the whole idea of looking at colony health.

Bu kolonilerin sağlığına bakışın bütünsel fikrini ortaya çıkarıyor.

Now of course, if you lose a lot of colonies,

Tabi ki, eğer bir çok koloni kaybı olursa,

beekeepers can replace them very quickly.

arı yetiştiricileri onları çabucak yenileyebiliyor.

And that's why we've been able to recover from a lot of loss.

Bu da bu kadar büyük bir kaybı nasıl telafi ettiğimizi açıklıyor.

If we lost one in every three cows in the winter, you know,

Eğer kışın her üç inekten birini kaybedersek,

the National Guard would be out.

Ulusal güvenlik hemen yola çıkar.

But what beekeepers can do is, if they have one surviving colony,

Fakat arı yetiştiricilerinin yapabildiği şey, hayatta kalmış bir tek kolonileri varsa

they can split that colony in two.

bu koloniyi ikiye bölebilirler.

And then the one half that doesn't have a queen, they can buy a queen.

Sonra kraliçesi olmayan diğer yarım koloni için bir kraliçe satın alabilirler

It comes in the mail; it can come from Australia or Hawaii or Florida,

Kralice arı posta yoluyla geliyor; Avustralya'dan, Hawai'den veya Florida'dan..

and you can introduce that queen.

Ve bu kraliçeyi koloniyle tanıştırabilirsiniz.

And in fact, America was the first country

Aslında ilk posta yoluyla kraliçe arı teslimatı

that ever did mail-delivery queens and in fact,

yapılan ülke Amerika'dır. Gerçekte

it's part of the postal code that you have to deliver queens by mail

ülkede yeteri kadar arıya sahip olduğumuzdan emin olmak için posta yoluyla

in order to make sure that we have enough bees in this country.

kraliçe arıları teslim ettiğiniz posta kodunun bir kısmıdır.

If you don't just want a queen, you can buy, actually,

Eğer tek bir kraliçe istemezseniz,

a three-pound package of bees, which comes in the mail, and of course,

3 poundluk (1.36 kg) arı paketlerinden yine posta yoluyla satın alabilirsiniz,

the Postal Office is always very concerned when they get,

Posta Kurumu, bu üç poundluk paketinizi aldığında

you know, your three-pound packages of bees.

sizde anlarsınız ki, haliyle endişe duyuyor.

And you can install this in your hive and replace that dead-out.

Bunu kovanınıza yerleştirip, ölmüş olanları yenilersiniz.

So it means that beekeepers are very good at replacing dead-outs,

Bunun anlamı arı yetiştiricileri ölüleri değiştirmede oldukça iyiler,

and so they've been able to cover those losses.

dolayısıyla kayıplarını telefi edebiliyorlar.

So even though we've lost 30 percent of the colonies every year,

Her yıl kolonilerin %30'unu kaybetsek bile,

the same number of colonies have existed in the country,

koloni sayısı ülkede aynı kalmaktadır,

at about 2.4 million colonies.

yaklaşık 2.4 milyon koloni kadar.

Now, those losses are tragic on many fronts,

Bu kayıplar ön saflarda yer alanlar için oldukça trajik,

and one of those fronts is for the beekeeper.

ve arı yetiştiricileri de bunlardan birisidir.

And it's really important to talk about beekeepers first,

Ve öncelikle arı yetiştiricilerinden bahsetmek gerçekten önemli,

because beekeepers are among the most fascinating people you'll ever meet.

çünkü arı yetiştiricileri dünyada karşılaşacağınız en etkileyici insanlardır.

If this was a group of beekeepers, you would have everyone

Eğer bu bir arı yetiştiricisi grubu olsaydı, herkes birbirini tanırdı,

from the card-carrying NRA member who's, you know, live free or die,

akasında NRA üye isimliği San Francisco arka bahçe domuz besleyicilerinden tutun

to the, you know, the self-expressed quirky San Francisco

kendini garipçe "Ya özgür yaşa yada öl" şeklinde ifade eden,

backyard pig farmer.

herkesi tanırdınız...

(Laughter)

(Gülüşmeler)

And you get all of these people in the same room,

Bütün bu insanları aynı odada bulacaktınız,

and they're all engaged and they're getting along,

hepsi birbirine bağlanmış, iyi geçinen kişiler,

and they're all there because of the passion for bees.

arılara karşı tutkularından dolayı hepsi bir arada olurlar

Now, there's another part of that community

Topluluğun diğer bir kısmında da

which are the commercial beekeepers,

ticari arı yetiştiricileri var,

the ones who make their livelihood from beekeeping alone.

bunlar paralarını sadece arı yetiştiriciliğini yaparak kazanırlar

And these tend to be some of the most independent, tenacious,

Ve bu kişiler tanıyabileceğiniz en bağımsız, azimli,

intuitive, you know, inventive people you will ever meet.

öngörülerine güvenen yaratıcı insanlardır.

They're just fascinating. And they're like that all over the world.

Onlar büyüleyici insanlardır. Dünyada hepsi bir diğerine benzer.

I had the privilege of working in Haiti just for two weeks earlier this year.

Geçen sene Haiti'de iki hafta kadar çalışma fırsatım oldu.

And Haiti, if you've ever been there, is just a tragedy.

Ve Haiti, eğer oraya daha önce gittiyseniz, tam bir trajediydi.

I mean, there may be 100 explanations

Demek istediğim, Haiti'nin niçin fakir bir ulus olduğunun

for why Haiti is the impoverished nation it is,

100 tane açıklaması olabilir.

but there is no excuse to see that sort of squalor.

fakat bu sefaleti görmenin özrü gibi bir şey olamaz.

But you meet this beekeeper, and I met this beekeeper here,

Ama bu arı yetiştiricisi ile tanışıyorsunuz, ve ben bu arı yetiştiricisi ile tanıştım,

and he is one of the most knowledgeable beekeepers I've ever met.

Şu ana kadar tanıdığım en bilgili arı yetiştiricisiydi.

No formal education, but very knowledgeable.

Özel bir eğitim almamıştı ama çok bilgiliydi

We needed beeswax for a project we were working on; he was so capable,

Çalıştığımız proje için balmumuna ihtiyacımız vardı; o kadar becerikliydi ki,

he was able to render the nicest block of beeswax I have ever seen

bu meranın içinde şu ana kadar gördüğüm en hoş balmumu blokunu

from cow dung, tin cans and his veil, which he used as a screening,

gübreleri, teneke kutulari ve süzmek için

right in this meadow. And so that ingenuity is inspiring.

arıcı maskesinin tülünü kullanarak elde etmeyi başarmış. Bu yaratıcılığı ilham verici.

We also have Dave Hackenberg, who is the poster child of CCD.

Bir de CCD'nin asıl adamı Dave Heckenberg var.

He's the one who first identified this condition

Bu durumu ilk farkeden ve

and raised the alarm bells.

alarm zillerini çalan ilk kişidir.

And he has a history of these trucks,

Onun kamyonlara ait bir hikayesi var,

and he's moved these bees up and down the coast.

sahilin yukarısından aşağıya doğru kovanları taşımış.

And a lot of people talk about trucks and moving bees,

Bir çok kişi bu kamyonlar ve arıların taşınması hakkında konuşuyormuş,

and that being bad, but we've done that for thousands of years.

ve buna kötü bakılıyormuş, ama bunu binlerce yıldır yapıyoruz.

The ancient Egyptians used to move bees up and down the Nile on rafts,

Eski Mısırlılar arıları Nil nehrinin yukarısı ve aşağısına sallarla taşımışlar,

so this idea of a movable bee force is not new at all.

yani bu arıların taşınması olayı yeni bir şey değil.

And one of our real worries with Colony Collapse Disorder

Bizim burada Koloni Yıkımı Düzensizliği ile ilgili endişelerimizden biri de

is the fact that it costs so much money to replace those dead-out colonies.

ölü olan kolonilerin yenilenmesinin maliyetinin yüksek olmasıdır.

And you can do that one year in a row,

Bunu bir yıl için yapabilirsiniz,

you may be able to do it two years in a row.

ve belki ikinci yılda da yapabilme ihtimaliniz olur.

But if you're losing 50 percent to 80 percent of your colonies,

Fakat eğer arılarınızın %50 - %80'ini kaybediyorsanız,

you can't survive three years in a row. And we're really worried

3. yılın sonunda sektörde hayatta kalamazsınız. Endüstrinin bu kısmını

about losing this segment of our industry.

kaybetme konusunda gerçekten endişeliyiz.

And that's important for many fronts,

Bu bir çok yönden önemlidir,

and one of them is because of that culture that's in agriculture.

bunlardan birisi tarımsal iyileştirmedir, ziraatten bahsediyorum.

And these migratory beekeepers are the last nomads of America.

Bu göçmen arıcılar Amerika'nın son göçebeleridir.

You know, they pick up their hives;

Bilirsiniz, kovanlarını alırlar;

they move their families once or twice in a year.

senede bir ya da iki kere aileleriyle taşınırlar.

And if you look at Florida, in Dade City, Florida,

Florida dade City'e bakın

that's where all the Pennsylvania beekeepers go.

orası Pennsylvania arıcılarının gittiği yerdir

And then 20 miles down the road is Groveland,

Yolun 20 mil aşağısı Groveland'tir,

and that's where all the Wisconsin beekeepers go.

ve orası da Wisconsinli arıcıların gittiği yerdir.

And if you're ever in Central Valley in February, you go to this café

Eğer Şubat ayında Central Valley'de bulunduysanız, sabahın 10'unda

at 10 o'clock in the morning, Kathy and Kate's.

gideceğiniz kafe, Kathy and Kate's' dir.

And that's where all the beekeepers come after a night of moving bees

Burası bütün arıcıların, arıların badem ağaçlıklarına gittiğinin

into the almond groves.

ertesi akşamı toplandığı yerdir.

They all have their breakfast

Hepsi kahvaltılarını yaparlar ve

and complain about everyone right there. And it's a great experience,

hepsi oradayken birbirleri hakkında şikayetlerde bulunurlar. Harika bir deneyim,

and I really encourage you to drop in at that diner during that time,

Size bu sofraya dahil olmanızı gerçekten tavsiye ederim,

because that's quite essential American experience.

çünkü tam bir Amerikan deneyimi.

And we see these families, these nomadic families, you know,

Aileler görüyoruz, bunlar göçebe aileler,

father to son, father to son, and these guys are hurting.

babadan oğula, babadan oğula... Ve onların canı acıyor.

And they're not people who like to ask for help,

Ve onlar yardım isteyebilecek insanlar değiller,

although they are the most helpful people ever.

kendileri son derece yardımsever olsalar dahi...

If there's one guy who loses all his bees because of a truck overhaul,

Eğer bir adam bütün arılarını bir kamyon kazasında kaybettiyse,

everyone pitches in and gives 20 hives

herkes birlik olup, kaybettiklerinin yerini

to help him replace those lost colonies.

alabilmesi için ona 20 kovan verir.

And so, it's a very dynamic, and I think,

Bu yüzden, bu çok dinamik ve tarihi önemi olan gruba

historic and exciting community to be involved with.

dahil olmak bence son derece heyecan verici.

Of course, the real importance for bees is not the honey.

Tabi ki, arılar konusunda önemli olan şey bal değildir.

And although I highly encourage you, all use honey.

Ve sizi, hepinizi, bal kullanmanız için teşvik ediyor olsam dahi

I mean, it's the most ethical sweetener,

Yani demek istediğim bal en etik tatlandırıcı olsa da,

and you know, it's a dynamic and fun sweetener.

ve biliyorsunuz, dinamik ve eğlenceli bir tatlandırıcıdır,

But we estimate that about one in three bites of food we eat

Yine de hesabımıza göre, yediğimiz yiyeceklerin her üç ısırığın biri

is directly or indirectly pollinated by honeybees.

dolaylı veya dolaysız bal arıları tarafından yayılan polenlemeyle oluşmuştur.

Now, I want to just illustrate that in the fact

Şimdi durumu biraz görselleştirmek istiyorum,

that if we look at the breakfast I had yesterday morning --

Eğer dün sabah yediğim kahvaltıya bakarsak --

a little cranberry juice, some fruits, some granola,

biraz kızılcık suyu, meyveler, yulaflı sütlü granola,

I should have had whole wheat bread, I realized, but you know,

kepekli ekmek yemem gerekirdi, şimdi farkettim,

jam on my Wonderbread, and some coffee --

beyaz ekmeğimin üzerinde reçel ve biraz kahve --

and had we taken out all those ingredients,

ve bunların içinden polenleme ile gelenleri çıkardığımızda,

-- except for the almonds I wasn't going to pick out from the granola --

-- granolanın içinden çıkaramadığım bademler hariç --

if we had taken out all those ingredients

arıların dolaylı veya dolaysız yoldan polenledikleri

the bees had indirectly or directly pollinated,

içeriklerin hepsini kaldırırsak

we wouldn't have much on our plate.

tabağımıza bu kadar çok şey olmazdı.

So if we did not have bees, it's not like we would starve,

Eğer arılar olmasaydı, açlıktan ölecek değiliz,

but clearly our diet would be diminished.

ama beslenmemiz kesinlikle zayıflayacaktı.

It's said that for bees, the flower is the fountain of life,

Arılar için çiçekler onların yaşam kaynağıdır denir,

and for flowers bees are the messengers of love.

çiçekler içinse arılar onların aşk mesajcılarıdır.

And that's a really great expression, because really,

Bu gerçekten güzel bir anlatım, çünkü gerçekten,

bees are the sex workers for flowers. They are, you know --

arılar çiçekler için seks işçileridir. Onlar, bilirsiniz --

they get paid for their services.

hizmetlerinden dolayı ödüllendirilirler.

They get paid by pollen and nectar,

Erkek spermini, poleni, çiçekten çiçeğe taşırlar ve

to move that male sperm, the pollen, from flower to flower.

çiçeklerden karşılığını polen ve nektar şeklinde alırlar.

And there are flowers that are self-infertile. That means they can't --

Kendisinden kısır olan çiçekler vardır. Bu demek oluyor ki, onlar --

the pollen in their bloom can't fertilize themselves.

kendi çiçeklerinin içindeki polen kendilerini dölleyemez.

So in an apple orchard, for instance, you'll have rows of 10 apples

Bir elma bahçesinde10 sıra aynı türden elmanız var diyelim

of one variety, and then you have another apple tree

ve sonradan yeni bir tür elma ağacınız oluyorsa,

that's a different type of pollen.

bu farklı bir polen tipinin gelmesidir.

And bees are very faithful.

Arılar çok sadıktırlar.

When they're out pollinating or gathering pollen from one flower,

Tozlaştırmaya çıktıklarında ya da bir çiçekten polen topladıkları zaman,

they stay to that crop exclusively, in order to help generate.

o ürün üzerinde özellikle kalırlar, üremeye yardım etmektedirler.

And of course, they're made to carry this pollen.

Tabi ki, polenleri toplamak için de oradadırlar..

They build up a static electric charge and the pollen jumps on them

Statik elektrik oluştururlar ve polenler onların üzerine gelir

and helps spread that pollen from bloom to bloom.

ve polenlerin çiçekten çiçeğe dağılmasına yardım ederler.

However, honeybees are a minority.

Halbuki bal arıları azınlıktır.

Honeybees are not native to America; they were introduced

Bal arıları Amerika'ya özgü değiller;

with the colonialists.

kolonicilerle ülkeye girdiler.

And there are actually more species of bees

Kuşlardan ve memeli hayvanlardan daha fazla

than there are mammals and birds combined.

sayıda arı türü vardır.

In Pennsylvania alone, we have been surveying bees for 150 years,

Pennsylvania'da yalnızca 150 yıldan beri ve

and very intensely in the last three years.

son üç yıldır da yoğun bir şekilde arıları gözlemliyoruz,

We have identified over 400 species of bees in Pennsylvania.

Pennsylvania'da 400'ün üzerinde arı türü tanımladık.

Thirty-two species have not been identified or found in the state since 1950.

32 tür 1950 yılından beri bulunmamış ya da tanımlanmamıştı.

Now, that could be because we haven't been sampling right,

Şimdi, bu doğru örnekleme yapamadığımızdan olabilir.

but it does, I think, suggest that something's wrong

fakat bu, polen yayıcı gücünde bir şeylerin

with the pollinator force. And these bees are fascinating.

ters gittiğini gösteriyor. Ve bu arılar şaşırtıcı.

We have bumblebees on the top.

En üstte yaban arıları var.

And bumblebees are what we call eusocial: they're not truly social,

yaban arılarına eu-sosyal diyoruz: onlar gerçekte sosyal değiller,

because only the queen is, over winter.

çünkü yalnızca kraliçe kışı geçiriyor.

We also have the sweat bees, and these are little gems flying around.

Ayrıca ter-arılarımız var, bunlar etrafta uçuşan küçük organizmalar.

They're like tiny little flies and they fly around.

Onlar küçük sinekler gibi çevrenizde uçan canlılar.

And then you have another type of bee, which we call kleptoparasites,

Ve bir diğer tür arımız da, onlara katil ya da kötü niyetlinin

which is a very fancy way of saying, bad-minded, murdering --

daha şık söylenişiyle kleptoparatizler (besin çalan) diyoruz.

what's the word I'm looking for? Murdering --

Aradığım kelime neydi? Katil -- katil --

Audience: Bee?

İzleyiciler: Arı?

Dennis vanEngelsdorp: Bee. Okay, thanks.

Dennis vanEngelsdorp: Arı. Tamam, sağolun.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

What these bees do is, they sit there. These solitary bees,

Bu arıların yaptığı şey orada oturmak. Bu yalnız arılar,

they drill a hole in the ground or drill a hole in a branch,

yerin altına yada bir ağaç dalına bir delik açarlar.

and they collect pollen and make it into a ball,

ve polenleri toplayıp ve top haline getirirler,

and they lay an egg on it.

ve üzerine yumurta bırakırlar

Well, these bees hang out at that hole,

Bu arılar bu delikte kalırlar,

and they wait for that mother to fly away, they go in, eat the egg,

anne arının uçup gitmesini beklerler, sonra içeri girip, yumurtaları yerler,

and lay their own egg there. So they don't do any work.

ve kendi yumurtalarını oraya bırakırlar. Yani hiç bir iş yapmazlar.

And so, in fact, if you know you have these kleptoparasitic bees,

Ve gerçekte, eğer kleptroparasitik arılara sahipseniz,

you know that your environment is healthy,

bilin ki çevreniz sağlıklı,

because they're top-of-the-food-chain bees.

çünkü onlar besin zincirinin en üstündeler.

And in fact, there is now a red list of pollinators

Aslında, endişelendiğimiz ortadan kaybolan polen yayıcılarının

that we're worried have disappeared, and on top of that list

bir kırmızı listesi var, ve bunlar da listenin en üstünde olanlar

are a lot of these kleptoparasites, but also these bumblebees.

bir çoğu kleptroparazitler, ve aynı zamanda yaban arıları.

And in fact, if you guys live on the West Coast,

Aslında, batı sahilinde yaşıyorsanız,

go to these websites here, and they're really looking for people

oradaki web sayfalarına girin, ve bu yaban arılarını arıyan insanları

to look for some of these bumblebees, because we think

göreceksiniz, çünkü bizce bazısının soyu tükendi.

some have gone extinct. Or some, the population has declined.

Ya da populasyonu azaldı.

And so it's not just honeybees that are in trouble,

Tehlikede olan sadece bal arıları değil,

but we don't understand these native pollinators

fakat bu yerel polen yayıcıları veya topluluğun

or all those other parts of our community.

diğer kısımlarının tehlike altında olmasını anlayamıyoruz.

And of course, bees are not the only important factor here.

Tabi ki, burada önemli faktör sadece arılar değil.

There are other animals that pollinate, like bats,

Polen yayan diğer hayvanlarda var, yarasalar gibi,

and bats are in trouble too.

yarasalar da tehlikede.

And I'm glad I'm a bee man and not a bat man,

Şükür ki, bir arı adamım, yarasa adam değilim,

because there's no money to research the bat problems.

çünkü yarasaların problemlerini araştıracak para yok.

And bats are dying at an extraordinary rate.

ve yarasalar görülmemiş bir hızla ölüyorlar.

White-nose syndrome has wiped out populations of bats.

Beyaz burun sendromu yarasa nüfusunu yok etti.

If there's a cave in New York that had 15,000 bats in it,

Eğer New York'ta içinde 15,000 yarasa bulunan bir mağara varsa,

and there are 1,000 left. That's like San Francisco

1000 tanesi kalır. Bu San Francisco'nun, üç yıl içinde

becoming the population of half of this county in three years.

ülkenin yarı nüfusuna sahip olması gibi.

And so that's incredible. And there's no money to do that.

Bu inanılmaz. Bunu araştırmak için hiç para yok.

But I'm glad to say that I think we know the cause

Rahatlıkla diyebilirim ki, bu tip durumların sebebini biliyoruz,

of all these conditions, and that cause is NDD:

Bütün bu durumların sebebi, NDD:

Nature Deficit Disorder.

NDD; Doğa Yetersizliği Bozukluğu

And that is that I think that what we have in our society is,

Bence toplumumuzda şu an sahip olduğumuz şey,

we forgot our connection with nature.

doğa ile olan iletişimimizi kaybetmemizdir.

And I think if we reconnect to nature,

Ve eğer tekrar iletişim sağlayabilirsek,

we'll be able to have the resources and that interest

kaynaklara ulaşabileceğiz ve bu ilgi

to solve these problems.

bu sorunları çözecektir.

And I think that there is an easy cure for NDD.

Bence NDD için basit bir ilaç var.

And that is, make meadows and not lawns.

Bu da, çim alanlar değil, otlak alanlar yaratmak.

And I think we have lost our connection,

Bence biz iletişimimizi kaybettik,

and this is a wonderful way of reconnecting to our environment.

ve bu çevremizle yeniden iletişim kurmak için harika bir yol.

I've had the privilege of living by a meadow

Bir süredir çayırların yakınında yaşama ayrıcalığına

for the last little while, and it is terribly engaging.

sahiptim, ve bu son derece çekici.

And if we look at the history of lawns, it's actually rather tragic.

Çimenlerin tarihine bakarsak, durum gerçekten trajik.

It used to be, two, three hundred years ago,

Bir çimenlik 200 300 yıl kadar önce

that a lawn was a symbol of prestige,

prestij sembolü olarak kabul ediliyordu,

and so it was only the very rich that could keep these green

ve bu yüzden de, çok zenginler bu yeşilliği sahipti

actually, deserts: they're totally sterile.

aslında çoraklar, tamamen verimsizler.

Americans spent, in 2001 -- 11 percent of all pesticide use was done on lawns.

Amerikalılar 2001'yılında böcek ilaçlarının %11'ini çimlerde kullandılar.

Five percent of our greenhouse gases are produced by mowing our lawns.

Sera gazlarının yüzde 5'i bu çimenlerin biçilmesi ile oluşuyor.

And so it's incredible the amount of resources we've spent

Biosistemimiz için faydası olmayan bu çimlerimizi tutarak

keeping our lawns, which are these useless biosystems.

inanılmaz miktarda kaynak harcamışız.

And so we need to rethink this idea.

Bu fikri tekrar düşünmemiz lazım.

In fact, you know, the White House

Aslında, bilirsiniz, Beyaz Saray'da

used to have sheep in front in order to help fund

1.dünya savaşı sırasında bütçeye yardım etmek için

the war effort in World War I, which probably is not a bad idea;

kuzu yetiştiriyorlardı, muhtemelen kötü bir fikir değildi;

it wouldn't be a bad idea.

Kötü bir fikir olamazdı da.

I want to say this not because I'm opposed completely to mowing lawns.

Bunu çimlerin biçilmesine karşı olduğum için söylemiyorum

I think that there is perhaps some advantage to keeping lawns

Çimleri tutmanın belli bazı avantajları da olabilir

at a limited scale, and I think we're encouraged to do that.

ve bence bunu yapmak için cesaretlendiriliyoruz.

But I also want to reinforce some of the ideas we've heard here,

Burada duyduğumuz bazı fikirleri de destekliyorum,

because having a meadow or living by a meadow is transformational.

çünkü otlak sahibi olmak ya da yanında yaşamak sizi farklılaştırır.

That it is amazing that connection we can have with what's there.

Orada olanlarla kurulan iletişim, bağlantı, harika bir şey...

These milkweed plants have grown up in my meadow

Bu İpekotları benim otlağımda son 4 yılda büyüdüler.

over the last four years. Add to watch the different plants,

Bunları ve diğer bitkileri seyretmek ve o çiçeklere gelen böcekleri

or insects, that come to these flowers, to watch that --

izlemeyi de ekleyin. Bunu izlemek --

and we've heard about, you know, this relationship you can have with wine,

ve şarapla olan ilişkiyi duymuşsunuzdur sanki şarapla

this companion you can have as it matures

samimiyetiniz şarap olgunlaştıkça artar.

and as it has these different fragrances.

Ama bu farklı kokulara da sahiptir.

And this is a companion,

Bu arkadaşlığınız ve

and this is a relationship that never dries up.

bu ilişkiniz asla kuruyup sona da ermeyez.

You never run out of that companion as you drink this wine, too.

Bu arkadaşınızı yanında şarap içerek de tüketemezsiniz.

And I encourage you to look at that.

Şuna bir bakmanınızı öneriyorum,

Now, not all of us have meadows,

Şimdi, hepimiz otlaklara sahip değiliz,

or lawns that we can convert, and so you can always, of course,

ya da dönüştürebileceğimiz çimenliklere, ama her zaman,

grow a meadow in a pot.

bir saksının içinde otlak yetiştirebiliriniz.

Bees apparently, can be the gateway to, you know, other things.

Arılar, bildiğiniz gibi başka şeylere de açılan kapı olabilirler.

So I'm not saying that you should plant a meadow of pot,

Size bir saksının içine bir otlak dikmenizi söylemiyorum,

but a pot in a meadow.

fakat otlakta bir saksıdan bahsediyorum.

But you can also have this great community of city

Fakat aynı zamanda şehrin ve arıcıların bu harika topluluğuna

or building-top beekeepers, these beekeepers that live --

sahip olabilirsiniz, bu arıcılar bina çatısı arıcıları --

This is in Paris where these beekeepers live.

Burası Paris, arıcıların yaşadığı yer.

And everyone should open a beehive,

Ve herkes bir arı kovanı açmalı,

because it is the most amazing, incredible thing.

çünkü bu muhteşem ve inanılmaz bir şey.

And if we want to cure ourselves of NDD, or Nature Deficit Disorder,

Ve eğer Doğa Eksikliği Bozukluğunu tedavi etmek istiyorsak,

I think this is a great way of doing it.

Bence bu, bunu yapmanın harika bir yolu.

Get a beehive and grow a meadow,

Bir arı kovanı bulun ve bir otlak geliştirin,

and watch that life come back into your life.

ve sizin hayatınıza geri dönen o hayatı izleyin.

And so with that, I think that what we can do, if we do this,

Ve bu noktada, bence bunu yapabiliriz, eğer bunu yaparsak,

we can make sure that our future -- our more perfect future --

geleceğimiz, -daha mükemmel olacak olan geleceğimiz

includes beekeepers and it includes bees and it includes those meadows.

arıcıları da içerecektir, ve bu arıları içerir ve bu da otlakları içerecektir.

And that journey -- that journey of transformation that occurs

Ve bu yolculuk -- otlaklarınızı yetiştirdikçe

as you grow your meadow and as you keep your bees

ve arılarınızı tuttukça veya bu arıları izledikçe

or you watch those native bees there -- is an extremely exciting one.

gerçekleşecek bu dönüşüm yolculuğu çok heyacanlı bir şey.

And I hope that you experience it

ve umuyorum ki bunu deneyimlersiniz,

and I hope you tell me about it one day.

ve umarım bir gün bana bunu anlatırsınız.

So thank you very much for being here. Thank you very much.

Burada olduğunuz için çok teşekkür ederim. Çok teşekkür ederim.