How a blind astronomer found a way to hear the stars | Wanda Diaz Merced

82,062 views ・ 2016-07-13

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Gülsüm Öztürk Gözden geçirme: Ramazan Şen
00:13
Once there was a star.
0
13163
2266
Bir zamanlar, bir yıldız vardı.
00:16
Like everything else, she was born;
1
16082
2722
O da, diğer her şey gibi, doğdu;
00:18
grew to be around 30 times the mass of our sun
2
18828
3781
güneşimizin 30 katı büyüklüğe ulaştı
00:22
and lived for a very long time.
3
22633
2293
ve çok uzun süre yaşadı.
00:25
Exactly how long,
4
25475
1368
Ne kadar olduğu hakkında
00:26
people cannot really tell.
5
26867
1739
kimse kesin bir şey söyleyemiyor.
00:29
Just like everything in life,
6
29162
1779
Hayattaki diğer her şey gibi,
00:30
she reached the end of her regular star days
7
30965
3449
kalbi, yaşamının özü, gücünü yitirdiği zaman,
00:34
when her heart, the core of her life,
8
34438
2577
o da sıradan yıldız günlerinin
00:37
exhausted its fuel.
9
37039
1466
sonuna ulaştı.
00:38
But that was no end.
10
38905
1307
Ama bu bir son değildi.
00:40
She transformed into a supernova, and in the process
11
40236
3526
O yıldız bir süpernovaya dönüştü ve bu süreçte
00:43
releasing a tremendous amount of energy,
12
43786
2654
muazzam bir enerji ortaya çıkardı,
00:46
outshining the rest of the galaxy
13
46464
2708
parlaklığıyla, galaksideki diğer cisimleri
00:49
and emitting, in one second,
14
49196
2334
gölgede bıraktı ve bir saniyede,
00:51
the same amount of energy our sun will release in 10 days.
15
51554
4073
güneşimizin 10 günde yaydığı enerjiye eşit miktarda enerjiyi ortaya çıkardı.
00:55
And she evolved into another role in our galaxy.
16
55651
3271
O yıldız, galaksimizde başka bir role büründü.
00:59
Supernova explosions are very extreme.
17
59783
2474
Süpernova patlamaları çok şiddetlidir.
01:02
But the ones that emit gamma rays are even more extreme.
18
62638
4220
Ama gama ışınları yayanlar, daha da şiddetlidir.
01:07
In the process of becoming a supernova,
19
67417
2289
Süpernovaya dönüşme sürecinde,
01:09
the interior of the star collapses under its own weight
20
69730
3423
yıldızın iç kısmı kendi ağırlığı altında çöker
01:13
and it starts rotating ever faster,
21
73177
2888
ve normalden daha hızlı dönmeye başlar,
01:16
like an ice skater when pulling their arms in close to their body.
22
76089
3865
tıpkı buz pateni yapan birinin, kollarını vücuduna yapıştırması gibi.
01:20
In that way, it starts rotating very fast and it increases, powerfully,
23
80592
4458
Bu şekilde yıldız çok hızlı dönmeye başlar ve manyetik alanını
01:25
its magnetic field.
24
85074
1560
kuvvetle arttırır.
01:27
The matter around the star is dragged around,
25
87011
3089
Yıldızın etrafındaki madde etrafa sürüklenir
01:30
and some energy from that rotation is transferred to that matter
26
90124
3318
ve bu dönüşün oluşturduğu enerji, etraftaki bu maddeye geçer
01:33
and the magnetic field is increased even further.
27
93466
3408
ve manyetik alan daha da artar.
01:37
In that way, our star had extra energy to outshine the rest of the galaxy
28
97477
5762
Bu yöntemle yıldızımız, hem parlaklıkta hem de gama ışımasında,
01:43
in brightness and gamma ray emission.
29
103263
2303
galaksinin geri kalanını gölgede bıraktı.
01:46
My star, the one in my story,
30
106119
2489
Hikâyemdeki yıldızım
01:48
became what is known as a magnetar.
31
108632
2648
magnetar olarak bilinen şeye dönüştü.
01:51
And just for your information,
32
111304
1681
Bu arada, bilin diye söylüyorum,
01:53
the magnetic field of a magnetar is 1,000 trillion times
33
113009
3881
bir magnetarın manyetik alanı, dünyamızın manyetik alanının
01:56
the magnetic field of Earth.
34
116914
1769
bin trilyon katıdır.
01:59
The most energetic events ever measured by astronomers
35
119953
2656
Gök bilimcilerin şu ana kadar ölçtüğü en yüksek enerjiye
02:02
carry the name gamma-ray bursts
36
122633
2255
sahip hadiseler, gama-ışınları parlamalarıdır,
02:04
because we observe them as bursts most or explosions,
37
124912
3607
çünkü biz onları genelde parlamalar veya patlamalar olarak inceleriz,
02:08
most strongly measured as gamma-ray light.
38
128543
2533
ve çoğu zaman, gama ışınları olarak ölçeriz.
02:11
Our star, like the one in our story that became a magnetar,
39
131886
4205
Hikâyemizde magnetara dönüşen yıldızımız, patlamanın
02:16
is detected as a gamma-ray burst
40
136115
2071
en yüksek enerjili zaman diliminde,
02:18
during the most energetic portion of the explosion.
41
138210
2560
bir gama-ışını parlaması olarak tespit edilir.
02:22
Yet, even though gamma-ray bursts are the strongest events
42
142167
5301
Ancak, gama-ışını parlamaları, gök bilimciler tarafından
02:27
ever measured by astronomers,
43
147492
2089
şu ana kadar ölçülmüş en güçlü hadiseler olsa da
02:29
we cannot see them with our naked eye.
44
149605
2637
onları çıplak gözle göremeyiz.
02:32
We depend, we rely on other methods
45
152266
2328
Gama ışınlarını gözlemleyebilmek için,
02:34
in order to study this gamma-ray light.
46
154618
2789
başka yöntemlere bağlı kalırız ve güveniriz.
02:37
We cannot see them with our naked eye.
47
157431
1847
Onları çıplak gözle göremeyiz.
02:39
We can only see an itty bitty, tiny portion
48
159302
3070
Bizler sadece, elektromanyetik spektrumun, görünür ışık
02:42
of the electromagnetic spectrum that we call visible light.
49
162396
3726
olarak adlandırılan çok küçük bir kısmını görebiliriz.
02:46
And beyond that, we rely on other methods.
50
166146
2272
Bunun ötesinde, başka metotlar kullanırız.
02:48
Yet as astronomers, we study a wider range of light
51
168442
5260
Oysa biz, gök bilimciler, ışığı daha büyük bir ölçekte inceleriz
02:53
and we depend on other methods to do that.
52
173726
2764
ve bunu yapmak için başka yöntemlere başvururuz.
02:56
On the screen, it may look like this.
53
176514
2576
Ekranda bu şekilde gözükür.
02:59
You're seeing a plot.
54
179812
1732
Şimdi bir grafik görüyorsunuz.
03:01
That is a light curve.
55
181568
1925
Bu bir ışık eğrisi.
03:03
It's a plot of intensity of light over time.
56
183517
3549
Işık yoğunluğunun zamana bağlı grafiği.
03:07
It is a gamma-ray light curve.
57
187090
2464
Bu bir gama-ışını eğrisi.
03:10
Sighted astronomers depend on this kind of plot
58
190013
3692
Görme yetisi olan gök bilimciler, ışık yoğunluğunun zamanla nasıl
03:13
in order to interpret how this light intensity changes over time.
59
193729
4672
değiştiğini yorumlamak için, buna benzer bir grafiğe ihtiyaç duyarlar.
03:18
On the left, you will be seeing the light intensity without a burst,
60
198933
5516
Sol tarafta, patlaması olmayan ışık yoğunluğunu görüyorsunuz
03:24
and on the right, you will be seeing the light intensity with the burst.
61
204473
4155
ve sağ tarafta, patlaması olan ışık yoğunluğunu görüyorsunuz.
03:30
Early during my career, I could also see this kind of plot.
62
210381
3701
Kariyerimin ilk zamanlarında, ben de böyle bir grafiği görebilirdim.
03:34
But then, I lost my sight.
63
214562
2728
Fakat sonra, görme yetimi kaybettim.
03:37
I completely lost my sight because of extended illness,
64
217314
3152
Hastalığımın ilerlemesiyle görme yeteneğimi tamamen yitirdim
03:40
and with it, I lost the opportunity to see this plot
65
220490
3685
ve bu nedenle hem bu grafiği görme, hem de fizik araştırmalarımı
03:45
and the opportunity to do my physics.
66
225208
2757
sürdürme fırsatını kaybetmiştim.
Bu durum, benim için her anlamda çok zor bir geçişti.
03:49
It was a very strong transition for me in many ways.
67
229672
2455
03:53
And professionally, it left me without a way to do my science.
68
233295
4245
Profesyonel anlamda işimi yapabilmemin bir yolu kalmamıştı.
03:57
I longed to access and scrutinize this energetic light
69
237564
4615
Bu kuvvetli ışığı irdelemek, ona ulaşmak ve onun astrofiziksel nedenini
04:02
and figure out the astrophysical cause.
70
242203
2686
anlamak için çok can attım.
04:04
I wanted to experience the spacious wonder, the excitement,
71
244913
3462
Böyle devasa göksel bir olayın tespitinin verdiği engin mucizeyi,
04:08
the joy produced by the detection of such a titanic celestial event.
72
248399
4449
heyecanı ve zevki tecrübe etmek istedim.
04:13
I thought long and hard about it,
73
253352
3300
Bir ışık eğrisinin, görsel bir grafiğe
04:16
when I suddenly realized that all a light curve is,
74
256676
3685
çevrilmiş bir sayı tablosu olduğunu fark ettiğim zaman,
04:20
is a table of numbers converted into a visual plot.
75
260385
3841
bunun üzerinde uzun süre düşündüm.
04:24
So along with my collaborators,
76
264861
1901
İş arkadaşlarımla birlikte
04:26
we worked really hard and we translated the numbers into sound.
77
266786
4208
çok çalıştık ve o sayıları sese çevirdik.
04:31
I achieved access to the data,
78
271765
2004
Verilere ulaşmayı başardım
04:33
and today I'm able to do physics at the level of the best astronomer,
79
273793
5013
ve artık sesi kullanarak, en iyi gök bilimci seviyesinde
04:38
using sound.
80
278830
1151
fizik yapabiliyorum.
04:40
And what people have been able to do,
81
280005
2628
Diğer insanların yüzyıllardır
04:42
mainly visually,
82
282657
1153
görerek yaptıkları işi,
04:43
for hundreds of years,
83
283834
1344
ben artık sesi kullanarak
04:45
now I do it using sound.
84
285202
2342
yapıyorum.
04:47
(Applause)
85
287892
1037
(Alkış)
04:48
Listening to this gamma-ray burst
86
288953
1702
Ekranda görünen, bu gama-ışınının
04:50
that you're seeing on the -- (Applause continues)
87
290679
2320
sesi -- (Alkış devam ediyor)
04:53
Thank you.
88
293023
1151
Teşekkürler.
04:54
Listening to this burst that you're seeing on the screen
89
294198
2708
Ekranda gördüğünüz gama-ışını parlamasını dinlemek,
04:56
brought something to the ear beyond the obvious burst.
90
296930
2595
kulağa, görünen parlamanın ötesinde bir şey getirdi.
04:59
Now I'm going to play the burst for you.
91
299973
1935
Şimdi parlamayı sizin için oynatacağım.
05:01
It's not music, it's sound.
92
301932
2054
Bu bir müzik değil, bir ses.
05:05
(Digital beeping sounds)
93
305264
3251
(Dijital bip sesleri çalıyor.)
05:08
This is scientific data converted into sound,
94
308539
3291
Bu sese çevrilen bilimsel bir veri ve
05:11
and it's mapped in pitch.
95
311854
1234
eğimi haritalanmış.
05:13
The process is called sonification.
96
313112
2419
Bu işleme, selenleme denir.
05:18
So listening to this brought something to the ear
97
318958
2310
Bunu dinlemek, kulağa görünen parlamanın
05:21
besides the obvious burst.
98
321292
1349
dışında bir şey getirdi.
05:22
When I examine the very strong low-frequency regions,
99
322665
4521
Çok güçlü, alçak frekanslı bölgeleri ya da bas hattını incelerken --
05:27
or bass line -- I'm zooming into the bass line now.
100
327210
4872
şimdi bas hattını yakınlaştırıyorum.
05:33
We noted resonances characteristic of electrically charged gasses
101
333500
5519
Güneş rüzgârları gibi, karakteristik elektrik yüklü gaz
rezonanslarını fark ettik.
05:39
like the solar wind.
102
339043
1602
05:40
And I want you to hear what I heard.
103
340669
2503
Benim ne duyduğumu duymanızı istiyorum.
05:43
You will hear it as a very fast decrease in volume.
104
343196
3781
Bunu, sesin şiddetinin hızla azalması olarak duyacaksınız.
05:47
And because you're sighted, I'm giving you a red line
105
347001
2763
Görebildiğiniz için de, size hangi ışık yoğunluğunun
05:49
indicating what intensity of light is being converted into sound.
106
349788
3939
sese dönüştüğünü gösteren kırmızı bir çizgi göstereceğim.
05:55
(Digital hum and whistling sound)
107
355672
2414
(Dijital vızıltı ve ıslık sesi çalıyor.)
05:58
The (Whistles) is frogs at home, don't pay attention to that.
108
358110
3294
Islık sesi, evdeki kurbağalar, onlara aldırmayın.
06:01
(Laughter)
109
361428
1846
(Gülüşmeler)
06:03
(Digital hum and whistling sound)
110
363298
5227
(Dijital vızıltı ve ıslık sesi çalıyor.)
06:08
I think you heard it, right?
111
368549
1872
Sanırım duydunuz, değil mi?
06:11
So what we found
112
371503
1277
Bulduğumuz şey,
06:12
is that the bursts last long enough in order to support wave resonances,
113
372804
4914
tanecikler arasındaki enerji değişimlerinden kaynaklanan ve
06:17
which are things caused by exchanges of energy between particles
114
377742
4217
hacme bağlı olarak coşkulu olabilecek olan,
dalga rezonanslarını desteklemek için uzun süre dayanan
06:21
that may have been excited,
115
381983
1318
06:23
that depend on the volume.
116
383325
1381
patlamalardır.
06:25
You may remember that I said that the matter around the star
117
385151
3090
Yıldızın etrafındaki maddenin sürüklendiğini söylediğimi
06:28
is dragged around?
118
388265
1656
hatırlıyorsunuz, değil mi?
06:29
It transmits power with frequency and field distribution
119
389945
3814
Bu, boyutlar tarafından belirlenen alan dağılımını ve frekansı,
06:33
determined by the dimensions.
120
393783
1722
güç aracılığıyla yayar.
06:36
You may remember that we were talking about a super-massive star
121
396434
3950
Çok güçlü bir manyetik alan magnetarına dönüşen süper kütleli yıldızdan
06:40
that became a very strong magnetic field magnetar.
122
400408
3168
bahsettiğimizi hatırlıyorsunuzdur.
06:44
If this is the case, then outflows from the exploding star
123
404264
4373
Eğer durum buysa, patlayan yıldızdan çıkan sızıntılar, bu gama-ışını
06:48
may be associated with this gamma-ray burst.
124
408661
2483
patlaması ile ilişkilendirilebilir.
06:51
What does that mean?
125
411168
1568
Bu ne anlama gelir?
06:52
That star formation may be a very important part
126
412760
2967
Yıldız oluşumu, bu süpernova patlamalarının çok önemli
06:55
of these supernova explosions.
127
415751
1514
bir kısmı olabilir.
06:58
Listening to this very gamma-ray burst brought us to the notion
128
418047
4387
Bu gama-ışını patlamasını dinlemek, bize sesin, birleşik görsel bir teşhir
07:02
that the use of sound as an adjunctive visual display
129
422458
2799
olarak kullanılma kavramını gösterdi ve bu teşhir,
07:05
may also support sighted astronomers
130
425281
2225
aynı zamanda, daha fazla bilgi arayışında olan
07:07
in the search for more information in the data.
131
427530
2450
görme yetenekli gök bilimcileri de destekleyebilir.
07:10
Simultaneously, I worked on analyzing measurements from other telescopes,
132
430562
5318
Eş zamanlı olarak, diğer teleskoplardan gelen ölçümler üzerinde çalıştım
07:15
and my experiments demonstrated
133
435904
2203
ve deneyimlerim gösterdi ki;
07:18
that when you use sound as an adjunctive visual display,
134
438131
4214
sesi birleşik görsel bir teşhir olarak kullandığınızda,
07:22
astronomers can find more information
135
442369
2916
astronomlar, bugün daha fazla erişilebilen veri dizisinde
07:25
in this now more accessible data set.
136
445309
2867
daha fazla bilgi bulabilirler.
07:29
This ability to transform data into sound
137
449086
3744
Bu veriyi sese dönüştürme kabiliyeti,
07:32
gives astronomy a tremendous power of transformation.
138
452854
3077
astronomiye muazzam bir dönüştürme gücü verir.
07:36
And the fact that a field that is so visual may be improved
139
456381
3941
Ve çok görsel olan bir alanın, göklerde neler olduğunu
07:40
in order to include anyone with interest in understanding what lies in the heavens
140
460346
4673
anlamakla ilgilenen herkesi dâhil etmek için geliştirilebileceği gerçeği
07:45
is a spirit-lifter.
141
465043
1509
bir moral kaynağıdır.
07:47
When I lost my sight,
142
467390
1889
Görme yeteneğimi kaybettiğimde,
07:49
I noticed that I didn't have access
143
469303
2076
görme yeteneği olan bir astronomun sahip olduğu
07:51
to the same amount and quality of information
144
471403
2626
aynı miktar ve kalitede bilgiye
07:54
a sighted astronomer had.
145
474053
1396
erişemediğimi fark ettim.
07:56
It was not until we innovated with the sonification process
146
476220
3480
Bir parçası olmak için çok çalıştığım alanın
07:59
that I regained the hope to be a productive member of the field
147
479724
3952
üretken bir üyesi olma ümidimi yeniden kazanmam
08:03
that I had worked so hard to be part of.
148
483700
2610
selenleme işlemini bulmamızla oldu.
08:07
Yet, information access is not the only area in astronomy
149
487429
4451
Ancak, bilgiye erişim sadece astronomiye has
08:11
where this is important.
150
491904
2184
bir şey değil.
08:14
The situation is systemic
151
494602
2524
Durum sistemiktir
08:17
and scientific fields are not keeping up.
152
497150
2969
ve bilimsel alanlar buna yetişemiyor.
08:20
The body is something changeable --
153
500825
2652
Vücut değişebilen bir şeydir --
08:23
anyone may develop a disability at any point.
154
503501
3365
herkes her an bir engelli olabilir.
08:26
Let's think about, for example,
155
506890
2238
Hâlihazırda kariyerlerinin zirvesinde olan
08:29
scientists that are already at the top of their careers.
156
509152
2787
bilim insanlarını düşünelim.
08:31
What happens to them if they develop a disability?
157
511963
2840
Eğer engelli olurlarsa onlara ne olur?
08:34
Will they feel excommunicated as I did?
158
514827
2417
Benim gibi aforoz edilmiş gibi hissedecekler mi?
08:37
Information access empowers us to flourish.
159
517839
3190
Bilgi erişimi bizim ilerlememizi sağlıyor.
08:41
It gives us equal opportunities to display our talents
160
521499
3600
Yeteneklerimizi göstermemiz ve hayatımızda potansiyel engellere değil,
08:45
and choose what we want to do with our lives,
161
525123
2863
ilgilerimize dayanarak yapmak istediğimiz şeyleri
08:48
based on interest and not based on potential barriers.
162
528010
3308
seçmememiz için bize eşit fırsatlar sunuyor.
08:52
When we give people the opportunity to succeed without limits,
163
532294
4367
İnsanlara sınırlama olmadan başarmaları için fırsat verdiğimiz zaman,
08:56
that will lead to personal fulfillment and prospering life.
164
536685
4558
bu onlara kişisel tatmin ve başarılı bir hayat sağlayacak.
09:01
And I think that the use of sound in astronomy
165
541267
2433
Ve bence astronomide sesin kullanımı,
09:03
is helping us to achieve that and to contribute to science.
166
543724
3477
bunu başarmamıza ve bilime katkı sağlamamıza yardım ediyor.
09:08
While other countries told me that the study of perception techniques
167
548119
4532
Diğer ülkeler, algı tekniği çalışmasının astronomiyle ilgili olmadığını,
09:12
in order to study astronomy data is not relevant to astronomy
168
552675
3577
çünkü bu alanda astronomi verisi çalışması yapacak
09:16
because there are no blind astronomers in the field,
169
556276
3200
görmeyen astronom olmadığını söylerken,
09:19
South Africa said, "We want people with disabilities
170
559500
3404
Güney Afrika, "Alana katkıda bulunacak engelli insanlarla
09:22
to contribute to the field."
171
562928
1976
çalışmak istiyoruz." dedi.
09:24
Right now, I'm working
172
564928
1326
Şu anda,
Güney Afrika Astronomik Rasathanesi,
09:26
at the South African Astronomical Observatory,
173
566278
2732
09:29
at the Office of Astronomy for Development.
174
569034
3085
Gelişim için Astronomi Ofisi'nde çalışıyorum.
09:32
There, we are working on sonification techniques and analysis methods
175
572436
4741
Orada, Athlone Körler Okulu öğrencileri üzerinde etki bırakmak için,
09:37
to impact the students of the Athlone School for the Blind.
176
577201
3446
selenleme teknikleri ve inceleme metotları üzerine çalışıyoruz.
09:41
These students will be learning radio astronomy,
177
581603
2486
Bu öğrenciler radyoastronomi
09:44
and they will be learning the sonification methods
178
584113
3238
ve selenleme metotlarını öğrenerek
09:47
in order to study astronomical events like huge ejections of energy
179
587375
4471
taçküre kütle atımı olarak bilinen, güneşten gelen büyük enerji atımları gibi
09:51
from the sun, known as coronal mass ejections.
180
591870
2436
astronomik olayları çalışabilecekler.
09:55
What we learn with these students --
181
595194
1759
Bu öğrencilerle öğrendiğimiz şey --
09:56
these students have multiple disabilities and coping strategies
182
596977
3797
bu öğrencilerin birden çok engeli var ve
onlara başa çıkma stratejileri uygulanacak --
10:00
that will be accommodated --
183
600798
1876
10:02
what we learn with these students will directly impact
184
602698
2839
Bu öğrencilerle öğrendiğimiz şey
profesyonel seviyede yapılan şeyleri doğrudan etkileyecek.
10:05
the way things are being done at the professional level.
185
605561
3157
10:08
I humbly call this development.
186
608742
2059
Buna naçizane "gelişme" diyorum.
10:10
And this is happening right now.
187
610825
2256
Ve bu şu anda oluyor.
10:14
I think that science is for everyone.
188
614350
3378
Bence bilim herkes içindir.
10:18
It belongs to the people,
189
618275
1448
İnsanlara aittir
10:19
and it has to be available to everyone,
190
619747
2251
ve herkese açık olmalıdır,
10:22
because we are all natural explorers.
191
622022
2213
çünkü biz hepimiz doğal kâşifleriz.
10:24
I think that if we limit people with disabilities
192
624956
5180
Bana göre, eğer bizler engelli insanları bilime katılımdan
10:30
from participating in science,
193
630171
1829
kısıtlarsak,
10:32
we'll sever our links with history and with society.
194
632024
3648
tarih ve toplum ile bağlarımızı koparırız.
10:35
I dream of a level scientific playing field,
195
635696
3446
İnsanların birbirlerine saygıyı teşvik ettikleri, birbirlerine
10:39
where people encourage respect and respect each other,
196
639166
4988
saygı gösterdikleri, strateji değişimi yaptıkları ve birlikte keşfettikleri,
10:44
where people exchange strategies and discover together.
197
644178
3088
adil bir bilimsel oyun alanı hayal ediyorum.
10:47
If people with disabilities are allowed into the scientific field,
198
647810
4297
Eğer engelliler bilimsel alanlara girebilirlerse,
10:52
an explosion, a huge titanic burst of knowledge will take place,
199
652131
4709
bir infilak, dev bir patlama gerçekleşecek.
10:56
I am sure.
200
656864
1477
Eminim.
11:01
(Digital beeping sounds)
201
661251
1849
(Dijital bip sesleri)
11:03
That is the titanic burst.
202
663124
1864
Dev patlama bu.
11:06
Thank you.
203
666420
1151
Teşekkür ederim.
11:07
Thank you.
204
667595
1151
Teşekkür ederim.
11:08
(Applause)
205
668770
5672
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7