Ugly History: Japanese American incarceration camps - Densho

1,629,202 views ・ 2019-10-01

TED-Ed


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Eda Alparslan Gözden geçirme: Gözde Alpçetin
00:07
On December 7, 1941,
0
7851
2500
7 Aralık 1941'de
00:10
16 year-old Aki Kurose shared in the horror of millions of Americans
1
10351
5490
16 yaşındaki Aki Kurose, Japon uçakları Pearl Harbor'a saldırdığında
00:15
when Japanese planes attacked Pearl Harbor.
2
15841
3612
milyonlarca Amerikalıyla aynı korkuları paylaşmıştı.
00:19
What she did not know,
3
19453
1330
Bilmediği şey ise
00:20
was how that shared experience
4
20783
1780
bu olay yüzünden yakın zamanda ailesinin ve 120.000'den fazla Japon-Amerikalının
00:22
would soon leave her family and over 120,000 Japanese Americans
5
22563
5070
00:27
alienated from their country,
6
27633
1920
hem sosyal hem de fiziksel olarak ülkelerinden dışlanacağıydı.
00:29
both socially and physically.
7
29553
2440
00:31
As of 1941,
8
31993
1590
1941 itibarıyla
00:33
Japanese American communities had been growing in the US for over 50 years.
9
33583
4943
Japon kökenli Amerikan toplulukları 50 yıldan fazladır ABD'de yaşıyor.
00:38
About one-third of them were immigrants,
10
38526
2174
Bunların yaklaşık üçte biri,
00:40
many of whom settled on the West Coast and had lived there for decades.
11
40700
4000
çoğu Batı Kıyısı'na yerleşmiş ve yıllardır orada yaşayan göçmenlerdi.
00:44
The rest were born as American citizens, like Aki.
12
44700
3780
Geri kalanı Aki gibi Amerikan vatandaşı olarak doğmuştu.
00:48
Born Akiko Kato in Seattle,
13
48480
2380
Seattle’da Akiko Kato olarak doğan Aki,
00:50
Aki grew up in a diverse neighborhood
14
50860
2310
saldırıdan bir gün öncesine kadar
00:53
where she never thought of herself as anything but American–
15
53170
3610
bir öğretmen ona "Siz Pearl Harbor'u bombaladınız" deyinceye kadar
00:56
until the day after the attack, when a teacher told her:
16
56780
4050
kendini Amerikalıdan başka bir şey olarak düşünmediği bir muhitte büyüdü.
01:00
“You people bombed Pearl Harbor."
17
60830
2473
01:03
Amid racism, paranoia, and fears of sabotage,
18
63303
3590
Irkçılık, paranoya ve sabotaj korkularıyla
01:06
people labelled Japanese Americans as potential traitors.
19
66893
4070
insanlar Japon-Amerikalıları potansiyel hain olarak nitelendirdiler.
01:10
FBI agents began to search homes, confiscate belongings
20
70963
3774
FBI ajanları evleri aramaya, eşyalara el koymaya
01:14
and detain community leaders without trial.
21
74737
3130
ve toplum liderlerini yargılamadan gözaltına almaya başladı.
01:17
Aki’s family was not immediately subjected to these extreme measures,
22
77867
4000
Aki’nin ailesi bu ölçüsüz önlemlere hemen maruz kalmadı
01:21
but on February 19, 1942, President Roosevelt issued Executive Order 9066.
23
81867
7130
ama 19 Şubat 1942'de Başkan Roosevelt, 9066 sayılı bir kararname çıkarttı.
01:28
The order authorized the removal of any suspected enemies–
24
88997
4150
Bu kararname, belirli “askeri alanlardan”
01:33
including anyone of even partial Japanese heritage–
25
93147
3717
yarı Japon olan insanlar dahil olmak üzere
01:36
from designated ‘military areas.’
26
96864
3070
şüpheli düşmanların çıkarılmasına izin verdi.
01:39
At first,
27
99934
1130
İlk başta,
01:41
Japanese Americans were pushed to leave restricted areas and migrate inland.
28
101064
4980
Japon-Amerikalılar yasak bölgeleri terk etmeye, iç bölgelere göç etmeye zorlandı.
01:46
But as the government froze their bank accounts
29
106044
2380
Ancak hükümet banka hesaplarını dondurup
01:48
and imposed local restrictions such as curfews,
30
108424
3070
sokağa çıkma yasağı gibi yerel kısıtlamalar getirdiğinden
01:51
many were unable to leave– Aki’s family among them.
31
111494
3880
Aki'nin ailesi de aralarında olmak üzere birçok aile iç bölgelere göçemedi.
01:55
In March, a proclamation forbid Japanese Americans from changing their residency,
32
115374
5790
Mart ayında bir bildirge
Japon-Amerikalıların ikametlerini değiştirmelerini yasakladı
02:01
trapping them in military zones.
33
121164
2870
ve onları askeri bölgelere hapsetti.
02:04
In May, the army moved Aki and her family,
34
124034
2940
Mayıs ayında ordu Aki'yi, ailesini
02:06
along with over 7,000 Japanese Americans living in Seattle
35
126974
4060
ve Seattle’da yaşayan 7.000’den fazla Japon-Amerikalıyı,
02:11
to "Camp Harmony" in Puyallup, Washington.
36
131034
3290
Puyallup, Washington'daki "Camp Harmony"ye gönderdi.
02:14
This was one of several makeshift detention centers
37
134324
2852
Burası, ailelerin ahırlara ve kışlalara yerleştirildiği
02:17
at former fairgrounds and racetracks,
38
137176
2560
eski fuar alanlarında ve yarış pistlerinde bulunan
02:19
where entire families were packed into poorly converted stables and barracks.
39
139736
5420
derme çatma gözaltı merkezlerinden biriydi.
02:25
Over the ensuing months,
40
145156
1500
Sonraki aylarda,
02:26
the army moved Japanese Americans into long-term camps
41
146656
3530
ordu Japon-Amerikalıları Batı ve Güney'in ıssız bölgelerindeki
02:30
in desolate areas of the West and South,
42
150186
3200
uzun dönemli kamplara yerleştirdi.
02:33
moving Aki and her family to Minidoka in southern Idaho.
43
153386
4180
Aki ve ailesi, Idaho'nun güneyindeki Minidoka'ya taşıdı.
02:37
Guarded by armed soldiers,
44
157566
2180
Silahlı askerler tarafından korunan bu kampların çoğu
02:39
many of these camps were still being constructed when incarcerees moved in.
45
159746
4830
mahkumlar içeri girdiğinde hala inşa ediliyordu.
02:44
These hastily built prisons were overcrowded and unsanitary.
46
164576
4081
Aceleyle yapılmış bu hapishaneler kalabalıktı ve hijyenik değildi.
02:48
People frequently fell ill and were unable to receive proper medical care.
47
168657
4431
İnsanlar sık sık hastalanırdı ve uygun tıbbi bakım alamazdı.
02:53
The War Relocation Authority relied on incarcerees to keep the camps running.
48
173088
5313
Savaş Yer Değiştirme Kurumu, kampları işletebilmek için mahkumlara güvendi.
02:58
Many worked in camp facilities or taught in poorly equipped classrooms,
49
178401
4368
Birçok insan, kamp tesislerinde çalıştı veya donanımsız sınıflarda ders verdi.
03:02
while others raised crops and animals.
50
182769
3397
Bazılarıysa tarım ve hayvancılık yaptı.
03:06
Some Japanese Americans rebelled, organizing labor strikes and even rioting.
51
186166
4840
Bazı Japon-Amerikalılar isyan ettiler, grevler yaptılar ve hatta ayaklandılar.
03:11
But many more, like Aki’s parents, endured.
52
191006
3520
Fakat Aki’nin anne ve babası gibi çoğu kişi buna katlandı.
03:14
They constantly sought to recreate some semblance of life outside the camps,
53
194526
4520
Sürekli, dışarıdaki hayatın bir benzerini yaratmaya çalıştılar
03:19
but the reality of their situation was unavoidable.
54
199046
3895
ama bulundukları durumun gerçekliği kaçınılmazdı.
03:22
Like many younger incarcerees, Aki was determined to leave her camp.
55
202941
4640
Çoğu genç mahkum gibi Aki de kampını terk etmeye kararlıydı.
03:27
She finished her final year of high school at Minidoka,
56
207581
3040
Minidoka'da lisenin son yılını bitirdi
03:30
and with the aid of an anti-racist Quaker organization,
57
210621
3350
ve ırkçılık karşıtı bir mezhebin yardımıyla
03:33
she was able to enroll at Friends University in Kansas.
58
213971
4200
Kansas'taki Friends Üniversitesi'ne kaydolabildi.
03:38
For Aki’s family however, things wouldn’t begin to change until late 1944.
59
218171
5550
Yine de 1944'ün sonlarına kadar
Aki'nin ailesi için değişen bir şey olmadı.
03:43
A landmark Supreme Court case
60
223721
1856
Dönüm noktası, Yüksek Mahkeme'nin Amerikan vatandaşlarının suçlama olmadan
03:45
ruled that continued detention of American citizens without charges
61
225577
3980
gözaltında tutulmasının anayasaya aykırı olduğuna karar vermesi oldu.
03:49
was unconstitutional.
62
229557
1570
03:51
In the fall of 1945,
63
231127
1930
1945 sonbaharında
03:53
the war ended and the camps closed down.
64
233057
2820
savaş bitti ve kamplar kapatıldı.
03:55
Remaining incarcerees were given a mere $25
65
235877
3920
Mahkumlara sadece 25 dolar
03:59
and a train ticket to their pre-war address,
66
239797
3172
ve savaştan önceki evlerine gitmeleri için birer tren bileti verildi.
04:02
but many no longer had a home or job to return to.
67
242969
4040
Oysa geri dönecek bir evleri veya işleri artık yoktu.
04:07
Aki’s family had been able to keep their apartment,
68
247009
2915
Aki'nin ailesi evlerini ellerinde tutmayı başardılar
04:09
and Aki eventually returned to Seattle after college.
69
249924
3590
ve Aki okulu bitince sonunda Seattle'a döndü.
04:13
However, post-war prejudice made finding work difficult.
70
253514
4180
Ama savaştan sonra iş bulmak ön yargıdan dolayı zorlaştı.
04:17
Incarcarees faced discrimination and resentment
71
257694
3047
Mahkumlar, işverenler ve ev sahiplerince
04:20
from workers and tenants who replaced them.
72
260741
3230
ayrımcılık ve kine maruz bırakıldı.
04:23
Fortunately, Japanese Americans weren’t alone
73
263971
3220
Neyse ki Japon-Amerikalılar ırkçı ayrımla olan savaşlarında yalnız değillerdi.
04:27
in the fight against racial discrimination.
74
267191
2720
04:29
Aki found work with one of Seattle’s first interracial labor unions
75
269911
4300
Aki, Seattle’da ilk ırklar arası işçi sendikalarından biriyle iş buldu
04:34
and joined the Congress of Racial Equality.
76
274211
2720
ve Irksal Eşitlik Kongresi organizasyonuna katıldı.
04:36
She became a teacher, and over the next several decades,
77
276931
3020
Öğretmen oldu ve sonraki birkaç on yıl boyunca
04:39
her advocacy for multicultural, socially conscious education
78
279951
3770
çok kültürlü, sosyal açıdan bilinçli eğitim savunuculuğu
04:43
would impact thousands of students.
79
283721
2490
binlerce öğrenciyi etkileyecekti.
04:46
However, many ex-incarcerees, particularly members of older generations,
80
286211
5270
Yine de eski nesillere mensup mahkumlar
savaştan sonra hayatlarını yeniden kuramadılar.
04:51
were unable to rebuild their lives after the war.
81
291481
2980
04:54
Children of incarcerees began a movement
82
294461
3020
Mahkum çocukları, Amerika'yı tarihi adaletsizliklerini
04:57
calling for the United States to atone for this historic injustice.
83
297481
4040
telafi etmeye çağıran bir hareket başlattılar.
05:01
In 1988, the US government officially apologized for the wartime incarceration–
84
301521
5238
1988'de Amerikan hükümeti savaş zamanındaki mahkumiyetin
ırkçılık, histeri ve başarısız siyasi liderliğin sonucu
05:06
admitting it was the catastrophic result of racism, hysteria,
85
306759
4272
olduğunu kabul ederek resmen özür diledi.
05:11
and failed political leadership.
86
311031
2643
05:13
Three years after this apology,
87
313674
1830
Bu özürden 3 yıl sonra
05:15
Aki Kurose was awarded the Human Rights Award
88
315504
2900
Aki Kurose, Birleşmiş Milletler'in Seattle kolunca barış vizyonu
05:18
from the Seattle Chapter of the United Nations,
89
318404
2980
ve her türden insana olan saygısını kutlayarak
05:21
celebrating her vision of peace and respect for people of all backgrounds.
90
321384
5040
İnsan Hakları Ödülü'ne layık görüldü.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7