Is time travel possible? - Colin Stuart

3,869,833 views ・ 2013-10-21

TED-Ed


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Semih Şimşek Gözden geçirme: Meric Aydonat
00:06
Have you ever daydreamed about traveling through time,
0
6865
2572
Hiç zaman yolculuğu hayallerine daldınız mı?
00:09
perhaps fast forward in the centuries and seeing the distant future?
1
9461
3658
Belki de geleceğe gidip yüzyıllar sonrasını görmeyi düşündünüz.
00:13
Well, time travel is possible,
2
13143
2042
Aslına bakarsanız, zaman yolculuğu mümkün
00:15
and what's more, it's already been done.
3
15209
2430
ve dahası, çoktan yapıldı.
00:17
Meet Sergei Krikalev,
4
17663
1271
Sergei Krikalev ile tanışın,
00:18
the greatest time traveler in human history.
5
18958
2768
kendisi insanlık tarihinin en büyük zaman yolcusu.
00:21
This Russian cosmonaut holds the record
6
21750
2012
Bu kozmonot, gezegenimizin yörüngesinde
00:23
for the most amount of time spent orbiting our planet,
7
23786
2563
en fazla vakit geçirme rekorunu eline tutuyor.
00:26
a total of 803 days, 9 hours, and 39 minutes.
8
26373
3688
803 gün 9 saat ve 39 dakika.
00:31
During his stay in space,
9
31140
1317
Kendisi uzaydayken,
00:32
he time traveled into his own future
10
32481
1876
kendi geleceğine yolculuk etti
00:34
by 0.02 seconds.
11
34381
2139
ama sadece 0.02 saniye sonrasına.
00:37
Traveling at 17,500 miles an hour,
12
37925
2510
Saatte 28.16352 km hızla yolculuk ederek,
00:40
he experienced an effect known as time dilation,
13
40459
2997
zaman genişlemesi olarak bilinen şeyi bizzat yaşadı,
00:43
and one day the same effect
14
43480
1606
belki bir gün bu genişleme
00:45
might make significant time travel to the future commonplace.
15
45110
3277
uzak geleceğe yolculuk yapabilecek kadar büyür.
00:49
To see why moving faster through space affects passage of time,
16
49575
3278
Uzayda hızlı yolculuk yapmanın neden zamanı etkilediğini görmek için
00:52
we need to go back to the 1880s,
17
52877
2131
1880'lere geri gitmemiz lazım,
00:55
when two American scientists,
18
55032
1381
iki Amerikan bilim adamı,
00:56
Albert Michelson and Edward Morley,
19
56437
1905
Albert Michelson ve Edward Morley,
00:58
were trying to measure the effect of the Earth's movement around the Sun
20
58366
3412
Dünya'nın Güneş etrafındaki hareketinin etkilerini
01:01
on the speed of light.
21
61802
1294
ölçmeye çalışıyordu.
01:03
When a beam of light was moving in the same direction as the Earth,
22
63120
3147
Işık hüzmelerinin Dünya ile aynı doğrultuda hareket ettiği durumda
01:06
they expected the light to travel faster.
23
66291
1972
ışığın daha hızlı olmasını beklediler.
01:08
And when the Earth was moving in the opposite direction,
24
68287
2633
Aynı şekilde Dünya aksi istikamette hareket ettiğinde
01:10
they expected it to go slower.
25
70944
1927
daha yavaş gideceğini düşünüyorlardı.
01:12
But they found something very curious.
26
72895
1961
Ama çok ilginç bir şeyi keşfettiler.
01:14
The speed of light remained the same no matter what the Earth was doing.
27
74880
3501
Işık hızı, Dünya ne halde olursa olsun değişmedi.
01:18
Two decades later, Albert Einstein was thinking
28
78405
2239
Bu olaydan 20 yıl sonra, Albert Einstein,
01:20
about the consequences of that never-changing speed of light.
29
80668
3291
hiçbir şekilde değişmeyen ışık hızının sonuçları hakkında düşünüyordu
01:23
And it was his conclusions,
30
83983
1338
ve nihayetinde,
01:25
formulated in the theory of special relativity,
31
85345
2577
özel bir izafiyet teorisini ortaya attı
01:27
that opened the door into the world of time travel.
32
87946
2818
ve bu teori ile zaman yolcuğunun dünyasına bir kapı açtı.
01:30
Imagine a man named Jack,
33
90788
1727
Jack adında bir adam düşünün,
01:32
standing in the middle of a train carriage,
34
92539
2024
bir tren vagonunun ortasında duruyor,
01:34
traveling at a steady speed.
35
94587
1645
tren sabit hızla hareket ediyor.
01:36
Jack's bored and starts bouncing a ball up and down.
36
96256
2707
Jack sıkılıp elindeki topu yerden sektirmeye başlar.
01:38
What would Jill, standing on the platform, see through the window
37
98987
3048
O sırada peronda bekleyen Jill tren uğuldayarak geçerken
01:42
as the train whistles through?
38
102059
1546
tam olarak ne görür?
01:43
Well, between Jack dropping the ball and catching it again,
39
103629
2941
Jack'in topu atıp yakalaması arasındaki vakitte
01:46
Jill would have seen him move slightly further down the track,
40
106594
3059
Jill, Jack'in demiryolu hattından aşağıya hareket ettiğini görürdü,
01:49
resulting in her seeing the ball follow a triangular path.
41
109676
2819
bu, topun üçgensi bir yol izlediğini görmesine sebep olur.
01:53
This means Jill sees the ball travel further than Jack does
42
113407
2777
Bu, aynı zaman sürecinde Jill'in topun hareketini Jack'in gördüğünden
01:56
in the same time period.
43
116208
1871
daha fazla görmesi anlamına gelir.
01:58
And because speed is distance divided by time,
44
118103
2191
Çünkü hız, yol bölü zamana eşittir.
02:00
Jill actually sees the ball move faster.
45
120318
2522
Jill topu daha hızlı görür.
02:03
But what if Jack's bouncing ball is replaced with two mirrors
46
123830
2882
Peki eğer, Jack'in seken topu aralarında bir ışık hüzmesinin sektiği
02:06
which bounce a beam of light between them?
47
126736
2092
iki ayna ile değiştirilirse n'olur?
02:08
Jack still sees the beam dropping down
48
128852
2233
Jack hala düşen hüzmeyi görür.
02:11
and Jill still sees the light beam travel a longer distance,
49
131109
3177
Jill ise ışık hüzmesinin hareketinin mesafesini daha uzun görür
02:14
except this time Jack and Jill cannot disagree on the speed
50
134310
3115
ancak bu sefer Jack ve Jill hız konusunda anlaşmazlığa düşmezler.
02:17
because the speed of light remains the same no matter what.
51
137449
3150
Çünkü ışık hızı ne olursa olsun değişmez, aynı kalır.
02:21
And if the speed is the same while the distance is different,
52
141535
2929
Ve eğer, mesafe farklıyken hız aynıysa,
02:24
this means the time taken will be different as well.
53
144488
2510
bu geçen zamanın farklı olacağı anlamına gelir.
02:27
Thus, time must tick at different rates for people moving relative to each other.
54
147911
4252
Bu yüzden, zaman birbirlerine göreceli hareket edenler için farklı hızda işler.
02:32
Imagine that Jack and Jill have highly accurate watches
55
152187
2619
Jack ve Jill'in hassas saatleri olduğunu düşünelim.
02:34
that they synchronize before Jack boards the train.
56
154830
3191
Bu saatleri Jack trene binmeden önce senkronize ediyorlar.
02:38
During the experiment, Jack and Jill would each see
57
158045
2381
Bu deney sırasında, Jack ve Jill
02:40
their own watch ticking normally.
58
160450
1620
saatlerinin normal işlediğini görür.
Ama tekrar buluştukları zaman, saatlerini karşılaştırdıklarında
02:43
But if they meet up again later to compare watches,
59
163053
3084
02:46
less time would have elapsed on Jack's watch,
60
166161
2166
Jack'in saatinde daha az vakit geçmiş olacaktır.
02:48
balancing the fact that Jill saw the light move further.
61
168351
3206
Jill'in, ışığı daha fazla hareket ederken gördüğünden kaynaklanır.
02:52
This idea may sound crazy,
62
172394
1657
Bu fikir kulağa delice geliyor olabilir
02:54
but like any good scientific theory,
63
174075
2029
ama diğer bütün iyi bilimsel teoriler gibi
02:56
it can be tested.
64
176128
1000
bu teori de test edilebilir.
02:58
In the 1970s, scientists boarded a plane
65
178051
2385
1970'lerde bilim adamları uçağa bindiler,
03:00
with some super-accurate atomic clocks
66
180460
2061
süper hassas atomik saatleri vardı,
03:02
that were synchronized with some others left on the ground.
67
182545
2771
yerde bırakılan diğer saatlerle senkronize edilmişlerdi.
03:06
After the plane had flown around the world,
68
186188
2047
Uçak Dünya etrafında uçtuktan sonra,
03:08
the clocks on board showed a different time
69
188259
2001
uçaktaki saatler, yerde bırakılan saatlere göre
03:10
from those left behind.
70
190284
1294
farklı saati gösteriyordu.
03:12
Of course, at the speed of trains and planes,
71
192522
2205
Tabii ki, tren ve uçak hızında,
03:14
the effect is minuscule.
72
194751
1450
zaman genişlemesi etkisi oldukça küçük.
03:16
But the faster you go, the more time dilates.
73
196225
2333
Ama daha hızlı gittikçe, bu etki büyür.
03:18
For astronauts orbiting the Earth for 800 days,
74
198582
2570
Dünya yörüngesinde 800 gün dönen astronotlar için
03:21
it starts to add up.
75
201176
1560
bu etki farkedilir hala gelir.
03:22
But what affects humans also affects machines.
76
202760
2783
Ama insanları etkileyen şeyler makineleri de etkiler.
03:25
Satellites of the global positioning system
77
205567
2151
Küresel konum belirleme sisteminin uyduları da
03:27
are also hurdling around the Earth
78
207742
1643
Dünya etrafında saatte binlerce km
03:29
at thousands of miles an hour.
79
209409
1483
hızda hareket ederken zorlanır.
03:30
So, time dilation kicks in here, too.
80
210916
2323
Zaman burda da karizmasından bir şey kaybetmiyor.
03:34
In fact, their speed causes the atomic clocks on board
81
214291
2688
Aslında, hızları uçaktaki saatler ile
03:37
to disagree with clocks on the ground
82
217003
1762
yerdekilerin farklı olmasına neden oluyor.
03:38
by seven millionths of a second daily.
83
218789
2018
Günde, saniyenin yedi milyonda biri fark ortaya çıkıyor.
03:40
Left uncorrected,
84
220831
1435
Düzeltilmediğinde
03:42
this would cause GPS to lose accuracy
85
222290
1830
bu GPS'lerin doğruluğunu
03:44
by a few kilometers each day.
86
224144
1847
her gün bir kaç km kadar bozuyor.
03:47
So, what does all this have to do with time travel
87
227589
2381
Peki bütün bunların uzak geleceğe zaman yolculuğu
03:49
to the far, distant future?
88
229994
1767
yapmakla ne alakası var?
03:51
Well, the faster you go, the greater the effect of time dilation.
89
231785
3353
Ee, ne kadar hızlı giderseniz, zaman genişlemesinin etkisi büyüyecektir.
03:55
If you could travel really close
90
235162
1524
Diyelim ki, ışık hızının
03:56
to the speed of light, say 99.9999%,
91
236710
4059
%99,9999'ı gibi bir hızdayken
04:00
on a round-trip through space
92
240793
1381
uzayda bir gidiş dönüş yapsanız,
04:02
for what seemed to you like ten years,
93
242198
2501
sizin için 10 yıl gibi gelen bu süre
04:04
you'd actually return to Earth
94
244723
1429
Dünya'ya döndüğünüzde,
04:06
around the year 9000.
95
246176
2228
etkisi 9000 yıl civarında olucaktır.
04:08
Who knows what you'd see when you returned?!
96
248428
2123
Döndüğünüzde nasıl bir dünya ile karşılaşırsınız?
04:10
Humanity merged with machines,
97
250575
1647
Makineleşmiş bir insanlıkla?
04:12
extinct due to climate change or asteroid impact,
98
252246
3063
İklim değişikliği veya bir astreoit yüzünden yok olmuş bir insanlıkla
04:15
or inhabiting a permanent colony on Mars.
99
255333
2388
veya Mars'a yerleşmiş bir insanlıkla?
04:18
But the trouble is,
100
258952
1036
Asıl mesele ise;
04:20
getting heavy things like people, not to mention space ships,
101
260012
2880
İnsanlar gibi ağır şeyleri, uzay gemileri bir yana,
04:22
up to such speeds requires unimaginable amounts of energy.
102
262916
3688
böyle hızlara ulaştırmak, akıl almaz miktarda enerjiye ihtiyaç duyar.
04:26
It already takes enormous particle accelerators
103
266628
2718
Atomaltı parçacıklarını bile ışık hızına yaklaştırmak için
04:29
like the Large Hadron Collider
104
269370
1523
Büyük Hadron Çarpıştırıcısı gibi
04:30
to accelerate tiny subatomic particles to close to light speed.
105
270917
3658
büyük parçacık hızlandırıcılar gerekiyor.
04:35
But one day, if we can develop the tools to accelerate ourselves to similar speeds,
106
275483
4006
Ama bir gün, kendimizi bu hızlara ulaştıracak araçlar geliştirebilirsek,
04:39
then we may regularly send time travelers
107
279513
1953
o zaman geleceğe düzenli olarak
04:41
into the future,
108
281490
1039
zaman yolcusu gönderebilir,
04:42
bringing with them tales of a long, forgotten past.
109
282553
2528
onlarla beraber, geçmişin unutulmuş hikayelerini geri getirebiliriz.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7