Kate Stone: DJ decks made of... paper

Kate Stone: Kağıttan yapılmış DJ setleri

76,824 views ・ 2013-07-23

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Eda Uğurlu Gözden geçirme: Emre Kocahan
00:12
I love paper, and I love technology,
0
12486
4060
Kağıdı çok seviyorum, teknolojiyi de
00:16
and what I do is I make paper interactive.
1
16570
3307
ve kağıdı interaktif hale getiriyorum.
00:19
And that's what I say when people ask me what I do,
2
19901
2429
İnsanlar bana ne yaptığımı sorduğunda da bunu söylüyorum,
00:22
but it really confuses most people,
3
22354
1875
ama çoğunun kafası karışıyor,
00:24
so really, the best way for me to convey it
4
24253
2155
yani, bunu en iyi anlatmamın yolu:
00:26
is to take the technology and be creative
5
26432
2988
teknolojiyi almak ve yaratıcı olmak
00:29
and create experiences.
6
29444
2077
ve deneyimler yaratmak.
00:31
So I tried to think what I could use for here,
7
31545
2228
Böylece burada ne kullanabileceğime kafa yordum
00:33
and a couple of weeks ago I had a crazy idea
8
33797
2096
ve birkaç hafta önce ilginç bir fikir geldi aklıma
00:35
that I wanted to print two DJ decks
9
35917
3789
2 DJ seti print etmek
00:39
and to try and mix some music.
10
39730
2460
ve müzik yapmak istedim.
00:42
And I'm going to try and show that at the end,
11
42214
2191
Ve sonda bunu göstermeyi deneyeceğim,
00:44
and the suspense will be as much mine if it works.
12
44429
3485
çalışırsa ben de çok şaşıracağım açıkçası.
00:47
And I'm not a DJ, and I'm not a musician,
13
47938
2642
Ben bir DJ de değilim müzisyen de.
00:50
so I'm a little bit scared of that.
14
50604
2699
bu yüzden biraz endişeliyim.
00:53
So I think, I found the best way to describe my journey
15
53327
5513
Yani bence, kalkıştığım bu şeyi anlatmanın en iyi yolu
00:58
is just to mention a few little things
16
58864
1626
hayatımda başıma gelmiş birkaç şeyi
01:00
that have happened to me throughout my life.
17
60514
2076
anlatmak olacak.
01:02
There's three particular things that I've done,
18
62614
2258
Şu ana kadar yaptığım 3 özel şey var
01:04
and I'll just describe those first,
19
64896
1667
ve önce bunları açıklayacağım,
01:06
and then talk about some of my work.
20
66587
1995
sonra da biraz işimden bahsedeceğim.
01:08
So when I was a kid, I was obsessed with wires,
21
68606
3205
Küçükken, kablolara takıntılıydım
01:11
and I used to thread them under my carpet
22
71835
3082
onları halımın altından geçirirdim
01:14
and thread them behind the walls
23
74941
1569
duvarımın arkasından da
01:16
and have little switches and little speakers,
24
76535
2297
ve böylece küçük elektrik düğmeleri ve hoparlörler yapardım
01:18
and I wanted to make my bedroom be interactive
25
78856
2692
odamı da interaktif hale getirmek istedim
01:21
but kind of all hidden away.
26
81572
1506
ama gizlice.
01:23
And I was also really interested in wireless as well.
27
83102
4017
Kablosuzla da oldukça igiliydim
01:27
So I bought one of those little kits that you could get
28
87143
2620
Böylece radyo vericisi yapmak için kullanılan
01:29
to make a radio transmitter,
29
89787
1561
küçük bir alet çantası aldım,
01:31
and I got an old book and I carved out the inside
30
91372
3241
bir tane de eski bir kitap alıp içini oydum
01:34
and I hid it inside there,
31
94637
1846
ve bunu, kitabın içine sakladım
01:36
and then I placed it next to my dad
32
96507
2383
sonra da bunu babamın yanına koydum
01:38
and snuck back to my bedroom and tuned in on the radio
33
98914
4054
Sonra sessizce odama geçip radyoyu açtım
01:42
so I could eavesdrop.
34
102992
1704
ki gizlice dinleyebileyim.
01:44
I was not at all interested in what he was saying.
35
104720
2381
Ne duyduğumla pek ilgilenmiyordum
Daha çok bu fikri beğenmiştim:
01:47
It's more that I just liked the idea
36
107125
1814
01:48
of an everyday object
37
108963
1490
günlük bir obje gibi.
01:50
having something inside
38
110477
1257
Bir şeye sahip olabilmek
01:51
and doing something different.
39
111758
3378
ve değişik bir şey yapabilmek fikri.
01:55
Several year later,
40
115160
1642
Birkaç yıl sonra,
01:56
I managed to successfully fail all of my exams
41
116826
3199
Bütün sınavlarımdan kalmayı başardım
02:00
and didn't really leave school with much to show for at all,
42
120049
4701
okulu da gösterecek pek bir şeyim olmadan bıraktım
02:04
and my parents, maybe as a reward,
43
124774
3534
anne babam da, belki de ödül olarak,
02:08
bought me what turned out to be
44
128332
1836
Avustralya'ya tek yön
02:10
a one-way ticket to Australia,
45
130192
1686
bilet aldılar.
02:11
and I came back home about four years later.
46
131902
3418
Eve de yaklaşık 4 yıl sonra döndüm.
02:15
I ended up on a farm in the middle of nowhere.
47
135344
3958
Hiçbir yerin ortasında bir çiflikte bulmuştum kendimi.
02:19
It was in far western New South Wales.
48
139326
2424
Avustralya'nın batısında Yeni Güney Galler'deydim
02:21
And this farm was 120,000 acres.
49
141774
2727
Bu çiftlik 485 km2 idi.
02:24
There were 22,000 sheep,
50
144525
1769
22 bin koyun vardı,
02:26
and it was about 40 degrees,
51
146318
1890
ve hava neredeyse 40 dereceydi,
02:28
or 100 or so Fahrenheit.
52
148232
2630
veya 100 Fahrenheit gibi bir şey.
02:30
And on this farm there was the farmer, his wife,
53
150886
3010
Çiftlikte de çiftçi ile karısı yaşıyordu
02:33
and there was the four-year-old daughter.
54
153920
2687
4 yaşındaki kızları ile beraber.
02:36
And they kind of took me into the farm
55
156631
2598
Beni çiftliğe aldılar
02:39
and showed me what it was like to live and work.
56
159253
2749
ve bana hem yaşayıp hem çalışmanın nasıl bir şey olduğunu gösterdiler.
02:42
Obviously, one of the most important things was the sheep,
57
162026
2762
En önemli şeylerden biri net bir şekilde koyunlardı
02:44
and so my job was, well, pretty much to do everything,
58
164812
2913
benim işim de neredeyse her ayak işini yapmaktı,
02:47
but it was about bringing the sheep back to the homestead.
59
167749
3376
özellikle de koyunları tekrar çiftlik müştemilatına geri getirmekti.
02:51
And we'd do that by building fences,
60
171149
1967
Bunu da çit yaparak,
02:53
using motorbikes and horses,
61
173140
2530
at ve motosiklet kullanarak yapardık.
02:55
and the sheep would make their way all the way back
62
175694
2429
Koyunlar da kırpılmış yoldan ahıra, kendi kendilerine
02:58
to the shearing shed for the different seasons.
63
178147
3783
yolu bulurlardı.
03:01
And what I learned was,
64
181954
1884
Öğrendim ki,
03:03
although at the time, like everyone else,
65
183862
2072
diğer herkes gibi
03:05
I thought sheep were pretty stupid
66
185958
1620
koyunların aptal olduğunu düşünmeme rağmen,
03:07
because they didn't do what we wanted them to do,
67
187602
1684
-çünkü istediklerimizi yapmıyorlardı-
03:09
what I realize now, probably only just in the last few weeks
68
189310
3097
şimdi yeni yeni şu son birkaç haftada fark ettiğim şey şu ki,
03:12
looking back, is the sheep weren't stupid at all.
69
192431
2007
koyunlar hiç de aptal değildi.
03:14
We'd put them in an environment where they didn't want to be,
70
194462
2408
Onları olmak istemedikleri bir ortama bırakıyorduk
03:16
and they didn't want to do what we wanted them to do.
71
196894
2524
ve onlar da bizim istediklerimizi yapmıyorlardı.
03:19
So the challenge was to try and get them
72
199442
2390
Böylece onlara istediklerimizi yaptırmak
03:21
to do what we wanted them to do
73
201856
998
bir mücadele halini alıyordu:
03:22
by listening to the weather, the lay of the land,
74
202878
3067
havayı izleyerek, toprağı izleyerek
03:25
and creating things that would let the sheep flow
75
205969
2987
Koyunların bizim istediğimiz yere gitmelerini sağlayacak
03:28
and go where we wanted them to go.
76
208980
2674
bir şeyler yaratmak.
03:31
Another bunch of years later,
77
211678
1583
Birkaç yıl sonra,
03:33
I ended up at Cambridge University
78
213285
2335
Cambridge Üniversitesi'ne girmiştim
03:35
at the Cavendish Laboratory in the U.K.
79
215644
2158
İngiltere'de Cavendish Laboratory'de
03:37
doing a Ph.D. in physics.
80
217826
1690
fizikte doktora yapıyordum.
03:39
My Ph.D. was to move electrons around, one at a time.
81
219540
5000
Doktoram elektronları teker teker hareket ettirmekti.
03:44
And I realize — again, it's kind of these realizations
82
224564
2632
Ve tekrar fark ettim ki
03:47
looking back as to what I did —
83
227220
2175
-yine geçmişi düşünerek-
03:49
I realize now that it was pretty much the same
84
229419
2907
Fark ettim ki hemen hemen aynı şeyi yapıyordum,
03:52
as moving sheep around.
85
232350
1813
koyunları hareket ettirmek
03:54
It really is.
86
234187
2250
gibiydi gerçekten.
03:56
It's just you do it by changing an environment.
87
236461
2832
Sadece ortamı değiştirerek aynı şeyi yapıyordum.
03:59
And that's kind of been a big lesson to me,
88
239317
2027
Bu, bana büyük bir ders oldu,
04:01
that you can't act on any object.
89
241368
1572
hiçbir nesneyi etkileyemezsin.
04:02
You change its environment, and the object will flow.
90
242964
2524
Onun ortamını değiştirirsin, ve nesneyi akışına bırakırsın.
04:05
So we made it very small,
91
245512
2018
Çok küçük ebatlarda çalıştık,
04:07
so things were about 30 nanometers in size;
92
247554
2864
yaklaşık 30 nanometre civarında;
04:10
making it very cold, so at liquid helium temperatures;
93
250442
4771
Sıvı helyum derecesinde - ki çok soğuk-
04:15
and changing environment by changing the voltage,
94
255237
3036
Voltajı değiştirerek ortamı değiştirdik.
04:18
and the electrons could make flow around a loop
95
258297
3440
Böylece elektronlar bir döngüde akacaklardı
04:21
one at a time, on and off, a little memory node.
96
261761
2613
Tek tek, düğüm düğüm.
04:24
And I wanted to go one step further,
97
264398
1912
Bir adım ileri gitmek istedim,
04:26
and I wanted to move one electron on
98
266334
2159
Bir elektronu taşımak
04:28
and one electron off.
99
268517
1911
diğerini bırakmak istedim.
04:30
And I was told that I wouldn't be able to do this,
100
270452
2838
Yapamayacağım söylendi,
04:33
which, you know, as we've heard from other people,
101
273314
1990
ki bilirsiniz bu sizi
04:35
that's the thing that makes you do it.
102
275328
1810
gaza getiren şeydir.
Azimliydim ve bunu yapabileceğimi göstermek istedim.
04:37
And I was determined, and I managed to show that I could do that.
103
277162
3514
04:40
And a lot of that learning, I think,
104
280700
1715
Ki bence bunda o çiflikte
04:42
came from being on that farm,
105
282439
1481
öğrendiklerim etkili oldu,
04:43
because when I was working on the farm,
106
283944
2001
çünkü orada çalışırken
04:45
we'd have to use what was around us,
107
285969
2004
elimizde ne varsa onu kullanmak zorundaydık,
04:47
we'd have to use the environment,
108
287997
1769
çevreyi kullanmak zorundaydık,
04:49
and there was no such thing
109
289790
1850
Yapılamaz diye bir şey
04:51
as something can't be done,
110
291664
1286
de yoktu
04:52
because you're in an environment where,
111
292974
1858
Çünkü öyle bir çevredesiniz ki,
04:54
if you can't do what you need to do,
112
294856
2189
gereken şeyi yapmazsanız,
04:57
you can die, and, you know,
113
297069
1586
ölebilirsiniz.
04:58
I had seen that sort of thing happen.
114
298679
3706
Bunu gördüm.
05:02
So now my obsession is printing,
115
302409
2586
Yani benim takıntım 'basım' yapmak,
05:05
and I'm really fascinated by the idea
116
305019
2793
ve geleneksel baskı sürecini kullanma
05:07
of using conventional printing processes,
117
307836
2920
fikrinden çok etkilendim.
05:10
so the types of print that are used to create
118
310780
2201
Etrafımızdaki çoğu şeyi yaratmak için kullanılan
05:13
many of the things around us
119
313005
1334
aynı tip yazıcıları
05:14
to make paper and card interactive.
120
314363
3741
kağıdı ve kartı interaktifleştirmek için kullanmak.
05:18
When I spoke to some printers when I started doing this
121
318128
2097
Bu işe başladığımda, bazı matbaacılarla konuştuğumda,
05:20
and told them what I wanted to do,
122
320249
1620
onlara ne yapmak istediğimi söylediğimde
05:21
which was to print conductive inks onto paper,
123
321893
2202
ki bu; kağıda iletken mürekkep basmak istediğimdi,
05:24
they told me it couldn't be done,
124
324119
1572
bana imkansız olduğunu söylediler.
05:25
again, that kind of favorite thing.
125
325715
2222
Bunu hep yapıyorlar.
05:27
So I got about 10 credit cards and loans
126
327961
4682
Böylece 10 kredi kartı ve biraz da kredi aldım.
05:32
and got myself very close to bankruptcy, really,
127
332667
3474
Neredeyse iflas ediyordum, cidden,
05:36
and bought myself this huge printing press,
128
336165
2069
Kocaman bir matbaa makinesi aldım,
05:38
which I had no idea how to use at all.
129
338258
2100
Kullanmayı da bilmiyordum.
05:40
It was about five meters long,
130
340382
1507
Aşağı yukarı 5 metre uzunluğundaydı,
05:41
and I covered myself and the floor with ink
131
341913
2234
Elime yüzüme mürekkep bulaştıra bulaştıra
05:44
and made a massive mess, but I learned to print.
132
344171
3264
Etrafı dağıta dağıta, basmayı öğrendim.
05:47
And then I took it back to the printers and showed them what I've done,
133
347459
2505
Sonra da matbaacılara giderek onlara yaptığımı gösterdim,
05:49
and they were like, "Of course you can do that.
134
349988
2191
ve bana "Tabi ki bunu yapabilirsin" dediler.
"Neden en baştan bize gelmedin?"
05:52
Why didn't you come here in the first place?"
135
352203
2180
05:54
That's always the case.
136
354407
2946
Hep böyle olur.
05:57
So what we do is we take conventional printing presses,
137
357377
3763
Biz geleneksel matbaa makinelerini alıyoruz,
06:01
we make conductive inks,
138
361164
1931
geleneksel mürekkepler yapıyoruz,
06:03
and run those through a press, and basically
139
363119
3469
bunları baskıdan geçiriyoruz, ve
06:06
just letting hundreds of thousands of electrons flow
140
366612
3328
yüzbinlerce elektronun kağıt parçalarından
06:09
through pieces of paper
141
369964
1347
akmasını sağlıyoruz
06:11
so we can make that paper interactive.
142
371335
1965
Böylece kağıdı interaktif hale getiriyoruz.
06:13
And it's pretty simple, really.
143
373324
1477
Cidden oldukça basit.
06:14
It's just a collection of things that have been done before,
144
374825
2839
Zaten daha önce yapılmış şeylerin farklı bir biçimde
06:17
but bringing them together in a different way.
145
377688
2191
bir araya getirilmesinden ibaret.
06:19
So we have a piece of paper with conductive ink on,
146
379903
2600
Geleneksel mürekkepli kağıt parçamız var
06:22
and then add onto that a small circuit board with a couple of chips,
147
382527
4589
ve buna birkaç çentikli bir akım tahtası ekliyoruz:
06:27
one to run some capacitive touch software,
148
387140
2042
Bu da kapasiteli bir dokunmatik yazılım çalıştırıyor.
06:29
so we know where we've touched it,
149
389206
1620
Böylece nerden dokunduğumuzu biliyoruz
06:30
and the other to run, quite often,
150
390850
2514
diğerini de çalıştırmak için, sıklıkla,
06:33
some wireless software so the piece of paper can connect.
151
393388
3939
kağıt parçasının bağlanması için kablosuz yazılım da ekliyoruz
06:37
So I'll just describe a couple of things that we've created.
152
397351
3383
Size yarattığımız birkaç şeyden bahsedeceğim,
06:40
There's lots of different things we've created.
153
400758
2239
Yarattığımız bir dolu şey var.
Pastayı çok sevdiğim için,
06:43
This is one of them, because I love cake.
154
403021
2417
06:45
And this one, it's a large poster,
155
405462
2668
büyük bir poster yaptık
06:48
and you touch it and it has a little speaker behind it,
156
408154
2214
Dokunuyorsun, arkasında küçük bir hoparlör var,
06:50
and the poster talks to you when you touch it
157
410392
2214
poster sen dokununca konuşuyor
06:52
and asks you a series of questions,
158
412630
1667
birkaç soru soruyor
06:54
and it works out your perfect cake.
159
414321
1990
ve senin için mükemmel pastayı buluyor.
06:56
But it doesn't tell you the cake there and then.
160
416335
2372
Ama pastayı öyle hemen söylemiyor,
06:58
It uploads a picture,
161
418731
1574
bir resim yüklüyor
07:00
and the reason why it chose that cake for you,
162
420329
2374
niçin o pastayı sana seçtiğini de
07:02
to our Facebook page and to Twitter.
163
422727
3199
Facebook'umuza ve Twitter'a yüklüyor.
07:05
So we're trying to create that connection
164
425950
2803
Yani fiziksel ve sanal olan arasında
07:08
between the physical and the digital,
165
428777
1762
bir bağ kurmaya çalışıyoruz,
07:10
but have it not looking on a screen,
166
430563
2014
ama ekrana bakarak değil de,
07:12
and just looking like a regular poster.
167
432601
3099
basit bir postere bakarak.
07:15
We've worked with a bunch of universities on a project
168
435724
4712
Birkaç fakülteyle, interaktif haber printing ile
07:20
looking at interactive newsprint.
169
440460
1953
ilgili bir projede çalıştık.
07:22
So for example, we've created a newspaper,
170
442437
2117
Mesela, bir gazete yarattık,
07:24
a regular newspaper.
171
444578
1291
sıradan bir gazete.
07:25
You can wear a pair of headphones that are connected to it wirelessly,
172
445893
2961
Ona kablosuz bağlı kulaklıklar takıyorsun
07:28
and when you touch it, you can hear the music
173
448878
2143
ve gazeteye dokunduğunda, yazıda bahsedilen
07:31
that's described on the top, which is something you can't read.
174
451045
3000
müziği dinleyebiliyorsun. Onu okuyamazsın.
Basın toplantısını dinleyebilirsin,
07:34
You can hear a press conference
175
454069
2142
07:36
as well as reading what the editor has determined
176
456235
2520
ama editörün bu toplantıyla ilgili yazdıklarını
07:38
that press conference was about.
177
458779
1524
da dinleyebilirsin.
07:40
And you can press a Facebook "like" button
178
460327
2113
Facebook'ta bir şeyi beğenebilirsin buradan,
07:42
or you can vote on something as well.
179
462464
2655
veya oylayabilirsin.
07:45
Something else that we created,
180
465143
1215
Yarattığımız bir başka şey de,
07:46
and this was an idea that I had a couple of years ago,
181
466382
2240
bu fikri de birkaç yıl önce bulmuştum,
07:48
and so we've done a project on this.
182
468646
1045
böylece bir proje yaptık.
07:49
It was for funding from the government
183
469715
2017
Amaç, yüksek enerji verimli binalar ve
07:51
for user-centered design for energy-efficient buildings,
184
471756
3506
kullanıcı odaklı tasarımlar için devletten fon almaktı.
07:55
difficult to say, and something I had no idea what it was
185
475286
2010
söylemesi zor bir şey, hakkında da workshop'a gittiğimde
07:57
when I went into the workshop, but quickly learned.
186
477320
2760
hiçbir fikrim yoktu ama çabucak öğrendim.
08:00
And we wanted to try and encourage people
187
480104
2139
İnsanları enerjiyi daha iyi kullanmaları için
08:02
to use energy better.
188
482267
1824
cesaretlendirmek istedik.
08:04
And I really liked the idea that, instead of looking at dials
189
484115
3498
Okumak ve kadranlara bakmak yerine
08:07
and reading things to say --
190
487637
2522
enerji kullanımınıza bakıyor olma
08:10
looking at your energy usage,
191
490183
1918
fikrini çok beğendim.
08:12
I wanted to create a poster that was wirelessly connected
192
492125
3230
Kablosuz olarak bağlanan bir poster yapmak istedim
08:15
and had color-changing inks on it,
193
495379
1620
üstüne renk değiştiren mürekkepler koydum
enerji kullanımınız iyiye gittiğinde,
08:17
and so if your energy usage was trending better,
194
497023
3552
08:20
than the leaves would appear and the rabbits would appear
195
500599
2303
posterde yapraklar ve tavşancıklar gözükeceti
08:22
and all would be good.
196
502926
1362
ve her şey iyi olacaktı.
08:24
And if it wasn't, then there'd be graffiti
197
504312
2000
Enerji kullanımınız iyi değilse, bir graffiti görecektiniz.
08:26
and the leaves would fall off the trees.
198
506336
1905
Yaprak döken ağaçlarla beraber.
Yani insanların, çevrede olup biten
08:28
So it was trying to make you look after something
199
508265
2466
08:30
in your immediate environment,
200
510755
2101
fakat iyi görünmeyen şeylere
08:32
which you don't want to see not looking so good,
201
512880
2465
dikkatini çekmeye çalıştık.
08:35
rather than expecting people to do things
202
515369
2103
Böylece, etkileri uzun sürede ortaya çıkıyor diye
08:37
in the local environment because of the effect
203
517496
2287
başkalarının bir şeyler yapmasını
08:39
that it has a long way off.
204
519807
1455
beklemeyeceklerdi.
08:41
And I think, kind of like going back to the farm,
205
521286
2334
Ve geriye baktığımda, çiftliği düşündüğümde,
08:43
it's about how to let people do what you want them to do
206
523644
3004
yaptığım, insanların senin istediğini yapmasını
08:46
rather than making people do what you want them to do.
207
526672
4393
sağlamak yerine onlara senin istediğini yapmaya yöneltmek.
08:51
Okay.
208
531089
1436
Tamam.
08:52
So this is the bit I'm really scared of.
209
532549
2798
Bundan biraz korkuyorum.
08:55
So a couple of things I've created are,
210
535371
2215
Yaptığım birkaç şey işte,
08:57
there's a poster over here
211
537610
1393
Hemen şurda bir poster var
08:59
that you can play drums on.
212
539027
2407
üstünde davul çalabileceğiniz.
09:01
And I am not a musician. It seemed like a good idea at the time.
213
541458
4723
Müzisyen değilim, sadece iyi bir fikir gibi gelmişti o zamanlar.
09:06
If anyone wants to try and play drums, then they can.
214
546205
2748
Birisi davul çalmak isterse, çalabilir.
09:08
I'll just describe how this works.
215
548977
1620
Size nasıl çalıştığını anlatayım.
09:10
This poster is wirelessly connected to my cell phone,
216
550621
3970
Bu poster benim cep telefonuma kablosuz bağlı,
09:14
and when you touch it, it connects to the app.
217
554615
2852
buna dokunduğunuzda, application'a bağlanıyor.
09:17
(Drums)
218
557491
6666
(Davul sesi)
09:25
And it has really good response time.
219
565778
1820
Tepki verme zamanlaması oldukça iyi.
09:27
It's using Bluetooth 4, so it's pretty instantaneous.
220
567622
4206
Bluetooth 4 kulanıyor, oldukça anlık.
09:32
Okay. Thanks.
221
572322
2558
Tamam. Teşekkürler.
09:34
(Applause)
222
574904
3716
(Alkış)
09:39
And there's a couple of other things.
223
579168
1762
Birkaç şey daha var.
09:40
So this one is like a sound board,
224
580954
2508
Bu da ses tahtası gibi bir şey,
09:43
so you can touch it, and I just love these horrible noises.
225
583486
4586
dokunabilirsiniz, bu iğrenç seslere bayılıyorum,
09:48
(Sirens, explosions, breaking glass)
226
588096
4020
(Sirenler, patlamalar, cam kırılması)
09:55
Okay, and this is a D.J. turntable.
227
595876
2785
Tamam, ve bu da bir DJ seti.
09:58
So it's wirelessly linked to my iPad,
228
598685
2433
iPad'ime kablosuz bağlı,
10:01
and this is a software that's running on the iPad.
229
601142
4613
Bu, iPad'de çalışan bir yazılım.
10:05
Oh, yes. I just love doing that.
230
605779
3600
Evet, bunu yapmayı çok seviyorum.
10:09
I'm not a D.J., though, but I just always wanted to do that.
231
609403
3000
DJ değilim, hep DJ'lik yapmak istemişimdir.
10:12
(Scratching)
232
612427
2377
(Kazıma sesi)
10:14
So I have a crossfader, and I have the two decks.
233
614828
4869
Bir crossfader ve iki setim var.
10:19
So I've made some new technology,
234
619721
2331
Yani yeni bir teknoloji yarattım,
10:22
and I love things being creative,
235
622076
1572
yaratıcı olmaya bayılıyorum,
10:23
and I love working with creative people.
236
623672
1905
yaratıcı insanlarla çalışmaya da.
10:25
So my 15-year-old niece, she's amazing,
237
625601
2648
15 yaşındaki yeğenim, harika biri,
10:28
and she's called Charlotte,
238
628273
996
ismi Charlotte.
10:29
and I asked her to record something,
239
629293
2162
Bir şeyler kaydetmesini istedim,
10:31
and I worked with a friend called Elliot
240
631479
1905
Elliot diye bir arkadaşla çalışarak
10:33
to put some beats together.
241
633408
1493
Birkaç beat yapmayı denedim.
10:34
So this is my niece, Charlotte.
242
634925
2036
Bu, yeğenim Charlotte.
10:36
(Music)
243
636985
10545
(Müzik)
11:10
Yay!
244
670273
2059
Evet!
11:12
(Applause)
245
672356
9042
(Alkış)
11:21
So that's pretty much what I do.
246
681422
2048
Yaptığım şey hemen hemen bu.
11:23
I just love bringing technology together,
247
683494
1632
Teknolojiyi bir araya getirmeyi
11:25
having a lot of fun, being creative.
248
685150
1917
eğlenmeyi, yaratıcılığı seviyorum.
11:27
But it's not about the technology.
249
687091
1724
Ama her şey teknolojiyle alakalı değil.
11:28
It's just about, I want to create some great experiences.
250
688839
2840
Benim istediğim, mükemmel deneyimler yaratmak.
11:31
So thank you very much.
251
691703
1376
Çok teşekkürler.
11:33
(Applause)
252
693103
5016
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7