Why we need to end the era of orphanages | Tara Winkler

129,074 views ・ 2017-09-12

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Begüm Kaya Gözden geçirme: Ramazan Şen
00:12
These are some photos of me volunteering in a Cambodian orphanage
0
12641
4092
Bunlar, 2006 yılında Kamboçya'da yetimhanede gönüllü olduğum
00:16
in 2006.
1
16757
1192
zamana ait fotoğraflar.
00:18
When these photos were taken,
2
18660
1903
Bu fotoğrafların çekildiği zaman,
00:20
I thought I was doing a really good thing
3
20587
2302
gerçekten güzel bir şey yaptığımı ve
00:22
and that I was really helping those kids.
4
22913
2508
o çocuklara gerçekten yardım ettiğimi düşünüyordum.
00:26
I had a lot to learn.
5
26333
1912
Öğrenmem gereken çok şey vardı.
00:29
It all started for me when I was 19 years old
6
29039
2796
Benim için her şeyin başlangıcı, 19 yaşındayken
00:31
and went backpacking through Southeast Asia.
7
31859
2362
Güneydoğu Asya'yı sırt çantasıyla gezmeye gitmemdi.
00:34
When I reached Cambodia,
8
34863
1675
Kamboçya'ya ulaştığımda,
00:36
I felt uncomfortable being on holiday surrounded by so much poverty
9
36562
4274
sefaletle çevrili bir yerde, tatilde olduğum için huzursuz hissettim
00:40
and wanted to do something to give back.
10
40860
2082
ve karşılığında bir şey yapmak istedim.
00:43
So I visited some orphanages and donated some clothes and books
11
43695
3718
Bu yüzden, yetimhaneleri ziyaret ettim, ve tanıştığım çocuklara yardım etmek için
00:47
and some money
12
47437
1294
biraz kıyafet, kitap
00:48
to help the kids that I met.
13
48755
1779
ve biraz para bağışladım.
00:51
But one of the orphanages I visited was desperately poor.
14
51535
4152
Fakat gittiğim yetimhanelerden biri, son derece fakirdi.
00:55
I had never encountered poverty like that before in my life.
15
55711
3736
Hayatımda böyle bir sefaletle karşılaşmamıştım.
00:59
They didn't have funds for enough food,
16
59985
2410
Yiyecek için, temiz su için
01:02
clean water
17
62419
1310
veya tıbbi masraflar için
01:03
or medical treatment,
18
63753
1326
yeterli kaynakları yoktu.
01:05
and the sad little faces on those kids
19
65769
2898
Çocukların üzgün minik suratları
01:08
were heartbreaking.
20
68691
1202
içler acısıydı.
01:10
So I was compelled to do something more to help.
21
70550
2671
Bu yüzden, daha fazla yardım için bir şey yapmaya mecburdum.
01:14
I fund-raised in Australia and returned to Cambodia the following year
22
74078
3664
Avustralya'da para topladım ve yetimhanede birkaç ay gönüllü olmak için
01:17
to volunteer at the orphanage for a few months.
23
77766
2477
Kamboçya'ya geri döndüm.
01:21
I taught English and bought water filters and food
24
81195
3149
İngilizce öğrettim, su filtreleri ve yiyecek aldım
01:24
and took all of the kids to the dentist for the first time in their lives.
25
84368
3939
ve bütün çocukları hayatlarında ilk defa diş hekimine götürdüm.
01:29
But over the course of the next year,
26
89307
1913
Fakat geçen bir yıl boyunca,
01:31
I came to discover that this orphanage that I had been supporting
27
91244
3584
desteklediğim yetimhanenin korkunç bir şekilde
01:34
was terribly corrupt.
28
94852
1433
yozlaşmış olduğunu keşfettim.
01:36
The director had been embezzling every cent donated to the orphanage,
29
96934
4757
Yetimhaneye bağışlanan her bir kuruşu, müdür zimmetine geçiriyordu.
01:41
and in my absence, the children were suffering such gross neglect
30
101715
4350
Yokluğumda çocuklar o kadar bakımsız kalmışlardı ki
01:46
that they were forced to catch mice to feed themselves.
31
106089
3049
kendilerini doyurmak için fare yakalamak zorunda kalmışlardı.
01:50
I also found out later
32
110306
1403
Ayrıca, sonradan öğrendim ki
01:51
that the director had been physically and sexually abusing the kids.
33
111733
3734
müdür çocuklara fiziksel ve cinsel şiddet uyguluyormuş.
01:56
I couldn't bring myself to turn my back on children
34
116703
2616
Bildiğim ve önemsediğim bu çocuklara,
sırtımı çevirip Avustralya'daki hayatıma
01:59
who I had come to know and care about
35
119343
2662
02:02
and return to my life in Australia.
36
122029
2280
geri dönemedim.
02:04
So I worked with a local team and the local authorities
37
124981
3537
Bu yüzden, yeni bir yetimhane kurmak ve o çocukları kurtarmak,
02:08
to set up a new orphanage and rescue the kids
38
128542
3379
onlara yeni ve güvenli bir ev vermek için yerli gruplarla
02:11
to give them a safe new home.
39
131945
2390
ve yerel yetkililerle beraber çalıştım.
02:16
But this is where my story takes another unexpected turn.
40
136041
3702
Fakat, hikayem burada yine beklenmedik bir şekil aldı.
02:20
As I adjusted to my new life running an orphanage in Cambodia,
41
140770
5055
Yeni hayatımı Kamboçya'da yetimhane işletmeye göre ayarladığım için,
02:26
(Khmer) I learned to speak Khmer fluently,
42
146815
2574
(Kimerce) akıcı şekilde Kimerce konuşmayı öğrendim.
02:30
which means that I learned to speak the Khmer language fluently.
43
150797
3523
"Kimer dilini akıcı olarak konuşmayı öğrendim" dedim.
02:34
And when I could communicate properly with the kids,
44
154344
3051
Çocuklarla doğru dürüst iletişime geçince,
02:37
I began to uncover some strange things.
45
157419
3231
bazı garip şeyleri keşfetmeye başladım.
02:41
Most of the children we had removed from the orphanage
46
161517
3665
Yetimhaneden aldığımız çocukların çoğu
02:45
were not, in fact, orphans at all.
47
165206
3510
aslında yetim değillermiş.
02:49
They had parents,
48
169833
1477
Anne babaları varmış
02:52
and the few that were orphaned had other living relatives,
49
172367
3371
ve yetim olan birkaçının yaşayan başka akrabaları varmış,
02:55
like grandparents and aunties and uncles
50
175762
2520
mesela dedeleri-nineleri, teyze-halaları amca-dayıları
02:58
and other siblings.
51
178306
1576
ve başka kardeşleri.
03:00
So why were these children living in an orphanage
52
180705
4432
Peki neden bu çocuklar yetimhanede yaşıyorlardı
03:05
when they weren't orphans?
53
185161
2346
yetim olmadıkları halde?
03:09
Since 2005, the number of orphanages in Cambodia
54
189097
3234
2005'ten beri, Kamboçya'daki yetimhanelerin sayısı
03:12
has risen by 75 percent,
55
192355
2423
%75 oranında arttı
03:15
and the number of children living in Cambodian orphanages
56
195596
3095
ve Kamboçya'da yetimhanelerde yaşayan çocukların sayısı
03:18
has nearly doubled,
57
198715
2146
neredeyse iki katına çıktı,
03:20
despite the fact
58
200885
1512
her ne kadar
03:22
that the vast majority of children living in these orphanages
59
202421
3123
yetimhanede yaşayan çocukların büyük bir çoğunluğu
03:25
are not orphans in the traditional sense.
60
205568
2982
geleneksel anlamda yetim olmasa da.
03:29
They're children from poor families.
61
209097
2259
Onlar fakir ailelerin çocukları.
03:32
So if the vast majority of children living in orphanages
62
212711
2930
Yani eğer yetimhanede yaşayan çocukların büyük bir çoğunluğu
03:35
are not orphans,
63
215665
1423
yetim değilse,
03:37
then the term "orphanage"
64
217112
1862
o zaman "yetimhane" kavramı
03:38
is really just a euphemistic name for a residential care institution.
65
218998
4659
gerçekte kalıcı bakım kurumunun sadece örtmeceli ismi.
03:44
These institutions go by other names as well,
66
224381
2933
Bu kurumlar başka isimlerle de adlandırılıyor,
03:47
like "shelters," "safe houses," "children's homes," "children's villages,"
67
227338
5485
örneğin "sığınaklar", "güvenli evler" "çocuk evleri", "çocuk köyleri,"
03:52
even "boarding schools."
68
232847
1566
hatta "yatılı okullar".
03:55
And this problem is not just confined to Cambodia.
69
235250
4021
Bu sorun sadece Kamboçya ile sınırlı değil.
04:00
This map shows some of the countries that have seen a dramatic increase
70
240271
3791
Bu harita, kalıcı bakım kurumlarının
04:04
in the numbers of residential care institutions
71
244086
2835
ve kuruma yerleşen çocuk sayısında belirgin artış olan
04:06
and the numbers of children being institutionalized.
72
246945
3659
ülkeleri gösteriyor.
04:11
In Uganda, for example,
73
251627
1407
Örneğin, Uganda'da
04:13
the number of children living in institutions
74
253058
2589
kurumlarda yaşayan çocuk sayısı
04:15
has increased by more than 1,600 percent since 1992.
75
255671
5333
1992 yılından beri %1600'den fazla arttı.
04:22
And the problems posed by putting kids into institutions
76
262409
4420
Ayrıca, çocukları kurumlara yerleştirmenin oluşturduğu sorunlar
04:26
don't just pertain to the corrupt and abusive institutions
77
266853
4675
sadece benim çocukları kurtardığım kurum gibi
04:31
like the one that I rescued the kids from.
78
271552
2655
yozlaşmış ve istismarcı kurumlarla ilgili değildi.
04:34
The problems are with all forms of residential care.
79
274231
4137
Problemler, sürekli bakım kurumlarının her şeklinde bulunmakta.
04:39
Over 60 years of international research has shown us
80
279749
4006
60 yıldan uzun süren uluslararası çalışma bize gösterdi ki;
04:43
that children who grow up in institutions,
81
283779
3316
kurumlarda yetişen çocuklar,
04:47
even the very best institutions,
82
287119
2944
en iyi kurumlardan biri de olsa,
04:50
are at serious risk of developing mental illnesses,
83
290087
3504
akıl hastalığına yakalanma, bağlanma sorunu yaşama,
04:53
attachment disorders,
84
293615
1783
gelişme ve konuşmada gecikme
04:55
growth and speech delays,
85
295422
2231
gibi ciddi tehlike altındalar
04:57
and many will struggle with an inability to reintegrate
86
297677
2964
ve çoğu sonraki hayatlarında topluma karışmada ve yetişkin olarak
05:00
back into society later in life
87
300665
2212
sağlıklı ilişki kurmada
05:02
and form healthy relationships as adults.
88
302901
2667
yetersizlikleri ile mücadele ediyorlar.
05:06
These kids grow up without any model of family
89
306646
3188
Bu çocuklar önlerinde örnek bir aile olmadan ve
05:09
or of what good parenting looks like,
90
309858
2447
ve iyi ebeveyn olmanın ne olduğunu bilmeden büyüyorlar,
05:12
so they then can struggle to parent their own children.
91
312329
3139
bu yüzden sonrasında kendileri ebeveyn olmada zorlanıyorlar.
05:16
So if you institutionalize large numbers of children,
92
316604
4117
Yani, çok sayıda çocuğu kuruma gönderirseniz
05:20
it will affect not only this generation,
93
320745
3537
bu sadece o nesli değil
05:24
but also the generations to come.
94
324306
2455
gelecek nesli de etkiliyor.
05:28
We've learned these lessons before in Australia.
95
328366
2984
Bu dersleri biz Avustralya'da önceden öğrendik.
05:31
It's what happened to our "Stolen Generations,"
96
331881
3825
Bizim "Kayıp Nesil"imize olan da bu;
05:35
the indigenous children who were removed from their families
97
335730
3658
yetiştirme konusunda daha iyi bir
05:39
with the belief that we could do a better job
98
339412
2421
iş yapacağımız inancıyla
05:41
of raising their children.
99
341857
2144
ailelerinden alınan yerli çocuklar.
05:45
Just imagine for a moment
100
345782
1523
Sadece bir anlığına, sürekli bakımın
05:47
what residential care would be like for a child.
101
347329
2758
bir çocuk için nasıl olduğunu hayal edin.
05:50
Firstly, you have a constant rotation of caregivers,
102
350843
3158
Öncelikle, bakıcılar arasında sürekli bir devir var;
05:54
with somebody new coming on to the shift every eight hours.
103
354025
3154
her sekiz saatlik vardiyada yeni biri geliyor.
05:57
And then on top of that you have a steady stream of visitors
104
357739
3203
Bunun üzerine düzenli ziyaretçi ve gönüllü
06:00
and volunteers coming in,
105
360966
1762
akımı var,
06:02
showering you in the love and affection you're craving
106
362752
3193
seni sevgiye ve açlık duyduğun ilgiye boğan
06:07
and then leaving again,
107
367041
1514
ve sonra yine terk eden,
06:09
evoking all of those feelings of abandonment,
108
369157
2902
terk edilmenin tüm hislerini hatırlatan
06:12
and proving again and again
109
372083
3272
ve sana tekrar ve tekrar
06:15
that you are not worthy of being loved.
110
375379
2439
sevilmeye değmediğini hatırlatan.
06:19
We don't have orphanages in Australia, the USA, the UK anymore,
111
379475
5798
Artık Avustralya'da, ABD'de ve Birleşik Krallık'ta yetimhaneler yok
06:25
and for a very good reason:
112
385297
1956
ve bunun çok iyi bir sebebi var:
06:28
one study has shown that young adults raised in institutions
113
388175
3569
bir çalışma gösterdi ki kurumda yetişen genç erişkinlerin
06:31
are 10 times more likely to fall into sex work than their peers,
114
391768
3919
seks işçisi olma ihtimali yaşıtlarından 10 kat daha fazla,
06:36
40 times more likely to have a criminal record,
115
396298
3248
sabıkasının olma ihtimali ise 40 kat daha fazla
06:40
and 500 times more likely
116
400586
4102
ve hayatlarını sonlandırma ihtimali
06:44
to take their own lives.
117
404712
1879
500 kat daha fazla.
06:48
There are an estimated eight million children around the world
118
408623
4704
Tahminen dünyada sekiz milyon çocuk,
06:53
living in institutions like orphanages,
119
413351
3024
yetimhane gibi kurumlarda yaşıyor,
06:56
despite the fact that around 80 percent of them are not orphans.
120
416399
4465
%80'nin yetim olmaması gerçeğine rağmen.
07:01
Most have families who could be caring for them
121
421623
2981
Birçok aile düzgün desteği olsaydı
07:04
if they had the right support.
122
424628
1750
çocuklarına kendileri bakabilirdi.
07:08
But for me,
123
428066
1246
Fakat benim için,
07:09
the most shocking thing of all to realize
124
429975
2795
fark ettiklerimden en şaşırtıcı olanı
07:13
is what's contributing to this boom
125
433325
2652
gereksiz yere kurumlara gönderilen
07:16
in the unnecessary institutionalization of so many children:
126
436001
5025
sayısız çocukların artışına sebebinin
07:23
it's us --
127
443184
1244
biz olmamız...
07:25
the tourists, the volunteers
128
445576
3144
turistler, gönüllüler
07:29
and the donors.
129
449334
1355
ve bağış yapanlar.
07:31
It's the well-meaning support from people like me back in 2006,
130
451783
5471
Benim 2006'da yaptığım gibi, insanlardan gelen iyi niyetli destekler,
07:37
who visit these children and volunteer and donate,
131
457278
3869
çocukları ziyaret eden, gönüllü olan bağış yapan insanlar
07:41
who are unwittingly fueling an industry that exploits children
132
461171
5099
çocukları sömüren bu endüstriye bilmeden destek sağlamakta
07:46
and tears families apart.
133
466294
2096
ve aileleri birbirinden ayırmakta.
07:49
It's really no coincidence that these institutions are largely set up
134
469761
3778
Bu kurumların çoğunlukla turistlerin, cezbedilerek çekileceği,
07:53
in areas where tourists can most easily be lured in
135
473563
2912
ziyaret edeceği, bağış yapmakta gönüllü olacağı yerlerde
07:56
to visit and volunteer in exchange for donations.
136
476499
4373
kurulmuş olması tesadüf değil.
08:01
Of the 600 so-called orphanages in Nepal,
137
481744
3434
Nepal'deki 600 sözde yetimhanelerin
08:05
over 90 percent of them are located in the most popular tourist hotspots.
138
485869
4780
%90'ı turistlerin ilgisini çekecek, en popüler alanlarda yer alıyor.
08:12
The cold, hard truth is,
139
492222
2213
Soğuk ve acı gerçek şu ki:
08:14
the more money that floods in in support of these institutions,
140
494459
4343
bu kurumlara yardım etmek için daha fazla para geldikçe
08:18
the more institutions open
141
498826
2324
daha fazla kurum açılıyor
08:21
and the more children are removed from their families
142
501715
3146
ve yatakların doldurulması için
daha fazla çocuk ailesinden koparılıyor.
08:24
to fill their beds.
143
504885
1513
08:27
It's just the laws of supply and demand.
144
507055
3422
Bu sadece arz-talep kuralı.
08:32
I had to learn all of these lessons the hard way,
145
512434
3137
Bu dersleri ben zor yollardan öğrenmek zorunda kaldım,
08:35
after I had already set up an orphanage in Cambodia.
146
515595
3686
Kamboçya'da, hali hazırda bir yetimhane kurduktan sonra.
08:40
I had to eat a big piece of humble pie to admit
147
520297
3206
Çok büyük bir hata yaptığımı
08:44
that I had made a mistake
148
524289
2405
ve farkında olmayarak
08:46
and inadvertently become a part of the problem.
149
526718
2841
sorunun bir parçası haline geldiğimi kabul etmek zorundaydım.
08:50
I had been an orphanage tourist,
150
530634
2328
Yetimhane gezen bir turist ve
08:52
a voluntourist.
151
532986
1861
bir gönüllüydüm.
08:54
I then set up my own orphanage and facilitated orphanage tourism
152
534871
4983
Sonra kendi yetimhanemi kurdum ve kendi yetimhaneme destek sağlamak için
08:59
in order to generate funds for my orphanage,
153
539878
2649
yetimhane turizmine olanak sağladım
09:03
before I knew better.
154
543281
1604
ama işin aslını bilmiyordum.
09:06
What I came to learn
155
546195
2008
Sonradan öğrendim ki,
09:08
is that no matter how good my orphanage was,
156
548227
3410
yetimhanem her ne kadar güzel olsa da
09:11
it was never going to give those kids what they really needed:
157
551661
4655
çocukların asıl ihtiyacı olan şeyi asla veremeyecek:
09:17
their families.
158
557769
1500
ailelerini.
09:21
I know that it can feel incredibly depressing
159
561118
3019
Biliyorum ki, fazlasıyla moral bozucu olabilir
09:24
to learn that helping vulnerable children and overcoming poverty
160
564161
3755
korunmasız çocuklara yardım etmenin ve fakirlikle mücadele etmenin
09:27
is not as simple as we've all been led to believe it should be.
161
567940
3539
inandırılmak istediğimiz kadar kolay olmadığını öğrenmek.
09:32
But thankfully, there is a solution.
162
572741
3022
Fakat, şükürler olsun ki bir çözüm var.
09:36
These problems are reversible and preventable,
163
576484
3798
Bu sorunlar tersine çevrilebilir ve önlenilebilir
09:40
and when we know better,
164
580306
2014
ve doğrusunu bilirsek
09:42
we can do better.
165
582344
1395
daha iyisini yapabiliriz.
09:44
The organization that I run today,
166
584913
2348
Şimdi yürüttüğüm örgüt
09:47
the Cambodian Children's Trust,
167
587285
2272
"Kamboçyalı Çocukların Güveni"
09:49
is no longer an orphanage.
168
589581
2028
artık bir yetimhane değil.
09:52
In 2012, we changed the model in favor of family-based care.
169
592255
5723
2012'de modelimizi aile yanı bakım lehine değiştirdik.
09:58
I now lead an amazing team of Cambodian social workers,
170
598891
3791
Şimdi, Kamboçyalı sosyal görevli, hemşire ve öğretmenlerden oluşan
10:02
nurses and teachers.
171
602706
1560
harika bir takımın öncülüğünü yapıyorum.
10:04
Together, we work within communities
172
604803
2405
Birlikte, yerli halkla beraber çalışarak
10:07
to untangle a complex web of social issues
173
607232
3314
karmaşık sosyal sorunlar ağını çözmeye
10:10
and help Cambodian families escape poverty.
174
610570
3005
ve Kamboçyalı ailelerin fakirlikten kurtulmasına uğraşıyoruz.
10:14
Our primary focus is on preventing some of the most vulnerable families
175
614595
4158
Asıl önceliğimiz, toplumumuzdaki en korunmasız ailelerin
10:18
in our community
176
618777
1161
her şeyden önce
10:19
from being separated in the first place.
177
619962
2387
dağılmasını engellemek.
10:23
But in cases where it's not possible
178
623314
2033
Fakat, çocuğun biyolojik ailesiyle yaşaması
10:25
for a child to live with its biological family,
179
625371
3254
mümkün olmadığında
10:28
we support them in foster care.
180
628649
2142
onları koruyucu aile sisteminde destekliyoruz.
10:31
Family-based care is always better
181
631990
3667
Aile yanı bakım her zaman çocuğu
10:35
than placing a child in an institution.
182
635681
3094
bir kuruma yerleştirmekten iyidir.
10:40
Do you remember that first photo that I showed you before?
183
640293
2777
Size ilk gösterdiğim fotoğrafı hatırlıyor musunuz?
10:43
See that girl who is just about to catch the ball?
184
643875
3143
Topu tutmak üzere olan kızı görüyor musunuz?
10:47
Her name is Torn
185
647042
1537
Adı Torn.
10:49
She's a strong, brave and fiercely intelligent girl.
186
649283
3303
Güçlü, cesur ve aşırı zeki bir kız.
10:53
But in 2006, when I first met her
187
653157
2895
2006'da, ilk tanıştığımızda
10:56
living in that corrupt and abusive orphanage,
188
656076
3031
yozlaşmış ve istismarcı yetimhanede yaşıyordu,
10:59
she had never been to school.
189
659869
1700
hiç okula gitmemişti.
11:02
She was suffering terrible neglect,
190
662193
2067
Korkunç ihmaller içinde acı çekiyordu
11:04
and she yearned desperately
191
664957
2836
ve çaresizce annesinin sıcaklığının
11:07
for the warmth and love of her mother.
192
667817
2716
ve sevgisinin özlemini çekiyordu.
11:12
But this is a photo of Torn today with her family.
193
672354
4084
Bu, Torn'un ailesiyle olan bugünkü fotoğrafı.
11:16
Her mother now has a secure job,
194
676462
2414
Annesinin şimdi güvenceli bir işi var,
11:18
her siblings are doing well in high school
195
678900
2524
kardeşleri lisede iyiler
11:21
and she is just about to finish her nursing degree at university.
196
681448
3908
ve kendisi üniversitede hemşirelik bölümünü bitirmek üzere.
11:25
For Torn's family --
197
685928
1571
Torn'un ailesi için --
11:27
(Applause)
198
687523
6998
(Alkışlar)
11:36
for Torn's family,
199
696057
1405
Torn'un ailesi için
11:37
the cycle of poverty has been broken.
200
697486
2590
fakirlik döngüsü bozuldu.
11:41
The family-based care model that we have developed at CCT
201
701091
3672
CCT'de geliştirdiğimiz aile yanı bakım modeli
11:44
has been so successful,
202
704787
1809
o kadar başarılı oldu ki,
11:46
that it's now being put forward by UNICEF Cambodia
203
706620
3378
çocukları ailelerin yanında tutmak için ulusal bir çözüm olarak
11:50
and the Cambodian government
204
710022
1516
UNICEF Kamboçya ve
11:51
as a national solution to keep children in families.
205
711562
4073
Kamboçya hükümeti tarafından öne çıkarılıyor.
11:56
And one of the best --
206
716936
1357
Ayrıca en iyi --
(Alkışlar)
11:58
(Applause)
207
718721
3985
12:04
And one of the best ways that you can help to solve this problem
208
724484
4342
Ayrıca, bu sorunu çözmek için yardım edebileceğiniz en iyi yollardan biri
12:08
is by giving these eight million children a voice
209
728850
3796
8 milyon çocuğun sesine kulak vermek
12:12
and become an advocate for family-based care.
210
732670
2892
ve aile yanı bakımı desteklemek.
12:16
If we work together to raise awareness,
211
736358
3102
Eğer farkındalığı artırmak için beraber çalışırsak
12:19
we can make sure the world knows
212
739484
2836
korunmasız çocukların
12:22
that we need to put an end to the unnecessary institutionalization
213
742344
5108
gereksiz yere kurumlara yerleştirilmesini sona erdirmek zorunda olduğumuzu
12:27
of vulnerable children.
214
747476
1660
dünyanın bildiğinden emin oluruz.
12:29
How do we achieve that?
215
749973
1568
Bunu nasıl başarırız?
12:32
By redirecting our support and our donations
216
752014
3827
Destek ve bağışlarımızı,
12:35
away from orphanages and residential care institutions
217
755865
4326
yetimhaneler ve kalıcı bakım kurumlarından alıp
12:40
towards organizations that are committed to keeping children in families.
218
760215
6078
çocukları ailelerinin yanında tutmaya kararlı kurumlara yeniden yönlendirerek.
12:47
I believe we can make this happen in our lifetime,
219
767384
3419
İnanıyorum ki, yaşam süremiz içerisinde bunu gerçekleştirebiliriz
12:50
and as a result, we will see developing communities thrive
220
770827
3643
ve gelişmekte olan toplumların başarılı olacağını
12:54
and ensure that vulnerable children everywhere
221
774494
3193
ve korunmasız çocuklara ihtiyacı ve hakları olan şeyi
12:57
have what all children need and deserve:
222
777711
3976
elde etmelerini sağladıklarını göreceğiz:
13:02
a family.
223
782468
1387
Yani aileyi.
13:03
Thank you.
224
783879
1180
Teşekkür ederim.
13:05
(Applause)
225
785083
3959
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7