The journey through loss and grief | Jason B. Rosenthal

381,675 views ・ 2018-07-03

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Nilüfer Baynal Gözden geçirme: Merve Kılıç
00:13
There are three words that explain why I am here.
0
13087
3313
Burada olma sebebimi açıklayan üç kelime var.
00:17
They are "Amy Krouse Rosenthal."
1
17400
4560
Bunlar "Amy Krouse Rosenthal."
00:23
At the end of Amy's life,
2
23320
1496
Morfin ile ayakta duran ve evde bakım tedavisi
00:24
hyped up on morphine and home in hospice,
3
24840
2520
gören Amy'nin hayatının bitiminde,
00:28
the "New York Times" published an article she wrote
4
28239
2577
"New York Times", 3 Mart 2017'de
00:30
for the "Modern Love" column on March 3, 2017.
5
30840
3080
"Modern Love" için yazdığı bir makaleyi yayınladı.
00:35
It was read worldwide by over five million people.
6
35160
2720
Dünya çapında beş milyondan fazla insan tarafından okundu.
00:39
The piece was unbearably sad,
7
39160
3496
Makale dayanılmaz bir şekilde üzücü,
00:42
ironically funny
8
42680
1735
ironik bir biçimde komik
00:44
and brutally honest.
9
44439
1561
ve acımasızca dürüsttü.
00:47
While it was certainly about our life together,
10
47200
2656
Konusu beraber geçirdiğimiz hayatımız olsa da,
00:49
the focus of the piece was me.
11
49880
2400
parçanın odağı bendim.
00:53
It was called, "You May Want to Marry My Husband."
12
53440
3136
Adı ise, "Kocamla Evlenmek İsteyebilirsiniz."
00:56
It was a creative play on a personal ad for me.
13
56600
3040
Şahsıma adanmış bir reklamda yaratıcı bir hareketti.
01:00
Amy quite literally left an empty space for me to fill
14
60440
3736
Amy başka bir aşk hikayesiyle doldurmam için
bana tam anlamıyla boş bir alan bıraktı.
01:04
with another love story.
15
64200
1800
01:07
Amy was my wife for half my life.
16
67520
1960
Amy hayatımın yarısı boyunca karımdı.
01:10
She was my partner in raising three wonderful, now grown children,
17
70360
4736
Şimdi büyümüş olan üç harika çocuğu yetiştirmekte hayat ortağımdı
01:15
and really, she was my girl, you know?
18
75120
2015
ve gerçekten benim kadınımdı, biliyor musunuz?
01:17
We had so much in common.
19
77160
1920
Çok ortak noktamız vardı.
01:20
We loved the same art,
20
80360
1536
Aynı sanatı,
01:21
the same documentaries, the same music.
21
81920
2616
aynı belgeselleri, aynı müziği çok sevdik.
01:24
Music was a huge part of our life together.
22
84560
2856
Müzik hayatımızın büyük bir parçasıydı.
01:27
And we shared the same values.
23
87440
1840
Ve aynı değerleri paylaştık.
01:30
We were in love,
24
90160
1416
Birbirimize aşıktık
01:31
and our love grew stronger up until her last day.
25
91600
3920
ve aşkımız son güne kadar daha da güçlendi.
01:37
Amy was a prolific author.
26
97200
1856
Amy üretken bir yazardı.
01:39
In addition to two groundbreaking memoirs,
27
99080
2536
Çığır açan iki anısı dışında,
01:41
she published over 30 children's books.
28
101640
2400
30'un üzerinde çocuk kitabı yayınladı.
01:45
Posthumously, the book she wrote with our daughter Paris,
29
105080
2776
Ölümünden sonra, kızımız Paris ile yazdığı
01:47
called "Dear Girl,"
30
107880
1616
"Sevgili Kız" adlı kitap,
01:49
reached the number one position on the "New York Times" bestseller list.
31
109520
3480
"New York Times" çok satanlar listesinde bir numaralı sıraya yükseldi.
01:54
She was a self-described tiny filmmaker.
32
114240
2920
Kendi deyimiyle minik bir film yapımcısıydı.
01:57
She was 5'1" and her films were not that long.
33
117640
3136
1.54 boyundaydı ve filmleri o kadar uzun değildi.
02:00
(Laughter)
34
120800
1016
(Kahkahalar)
02:01
Her films exemplified her natural ability to gather people together.
35
121840
4400
Filmleri insanları bir araya getirme yetisinin bir emsali oldu.
02:07
She was also a terrific public speaker,
36
127240
2416
Aynı zamanda dünyanın her yerindeki,
02:09
talking with children and adults of all ages
37
129680
3136
her yaştan çocuk ve yetişkinle konuşabilen
02:12
all over the world.
38
132840
1200
müthiş bir konuşmacıydı.
02:15
Now, my story of grief is only unique in the sense of it being rather public.
39
135520
4296
Keder hikayem yalnızca halka açık olma anlamında eşsiz.
02:19
However, the grieving process itself was not my story alone.
40
139840
4800
Fakat, yas süreci yalnız bana mahsus bir hikaye değildi.
02:25
Amy gave me permission to move forward, and I'm so grateful for that.
41
145920
3480
Amy hayatta ilerlememe izin verdi ve bunun için çok minnettarım.
02:30
Now, just a little over a year into my new life,
42
150040
3016
Bir yıldan biraz uzun süren yeni hayatımda
02:33
I've learned a few things.
43
153080
1440
birkaç şey öğrendim.
02:35
I'm here to share with you part of the process of moving forward
44
155640
3016
Sizlere kederle birlikte ilerleme sürecinin
02:38
through and with grief.
45
158680
2040
bir kısmını paylaşmaya geldim.
02:42
But before I do that, I think it would be important
46
162240
2416
Fakat bunu yapmadan önce,
biraz hayatın sonundan söz etmenin önemli olacağını düşünüyorum,
02:44
to talk a little bit about the end of life,
47
164680
2056
02:46
because it forms how I have been emotionally since then.
48
166760
2800
zira bu o zamandan beri duygusal dünyamı şekillendiriyor.
02:50
Death is such a taboo subject, right?
49
170800
2560
Ölüm konuşulması zor bir konu, değil mi?
02:54
Amy ate her last meal on January 9, 2017.
50
174440
3480
Amy son yemeğini 9 Ocak 2017'de yedi.
02:58
She somehow lived an additional two months
51
178920
2056
Bir şekilde iki ay boyunca
katı yiyecekler olmadan yaşadı.
03:01
without solid food.
52
181000
1240
03:03
Her doctors told us we could do hospice at home
53
183480
4136
Doktorları evde bakım ünitesi sağlayabileceğimizi
03:07
or in the hospital.
54
187640
1240
ya da onu hastaneye yatırabileceğimizi söyledi.
03:09
They did not tell us that Amy would shrink to half her body weight,
55
189960
3976
Bizlere Amy'nin vücut ağırlığının yarısına düşeceğini,
03:13
that she would never lay with her husband again,
56
193960
2736
kocasıyla bir daha asla yatmayacağını ve yatak odamıza çıkmanın
03:16
and that walking upstairs to our bedroom would soon feel like running a marathon.
57
196720
4240
bir maraton koşturmak gibi hissettireceğini söylemediler.
03:22
Home hospice does have an aura of being a beautiful environment to die in.
58
202880
4856
Evde bakım, ölmek için güzel bir ortam sunuyor.
03:27
How great that you don't have the sounds of machines beeping
59
207760
2816
Sürekli kesintiye uğrayan makinelere
03:30
and going on and off all the time,
60
210600
2616
ve bip seslerine maruz kalmamanız,
03:33
no disruptions for mandatory drug administration,
61
213240
3896
zorunlu ilaç uygulamasında kesinti yaşanmaması,
03:37
home with your family to die.
62
217160
3680
ailenizin olduğu evde ölecek olmanız harika.
03:42
We did our best to make those weeks as meaningful as we could.
63
222640
4056
O haftaları anlamlı kılmak için elimizden geleni yaptık.
03:46
We talked often about death.
64
226720
2016
Sıklıkla ölüm hakkında konuştuk.
03:48
Everybody knows it's going to happen to them, like, for sure,
65
228760
3536
Herkes muhakkak başına geleceğini biliyor
03:52
but being able to talk openly about it was liberating.
66
232320
3320
ama açıkça konuşabiliyor olmak iyi hissettiriyordu.
03:57
We talked about subjects like parenting.
67
237040
2240
Ebeveynlik gibi konularda konuştuk.
04:00
I asked Amy how I could be the best parent possible to our children in her absence.
68
240080
4760
Onun yokluğunda çocuklarımıza nasıl mümkün olan
en iyi ebeveyn olabileceğimi sordum.
04:06
In those conversations, she gave me confidence
69
246000
2576
Bu konuşmalarda, her biriyle ne kadar sağlam bir ilişkim olduğunu
04:08
by stressing what a great relationship I had with each one of them,
70
248600
3536
ve bunu yapabileceğimi vurgulayarak
04:12
and that I can do it.
71
252160
1680
bana güven verdi.
04:15
I know there will be many times
72
255400
1736
Onunla birlikte karar verebilmeyi umacağım
04:17
where I wish she and I can make decisions together.
73
257160
2976
birçok sefer olacağını biliyorum.
04:20
We were always so in sync.
74
260160
2200
Her zaman son derece uyumluyduk.
04:24
May I be so audacious as to suggest
75
264320
2496
Şunu büyük bir özveriyle söylemeliyim ki
04:26
that you have these conversations now,
76
266840
3776
şu anda sağlığınız yerindeyken,
04:30
when healthy.
77
270640
1615
bu konuşmaları yapın.
04:32
Please don't wait.
78
272279
2001
Lütfen beklemeyin.
04:36
As part of our hospice experience, we organized groups of visitors.
79
276240
4016
Evde bakım sürecimizin bir parçası olarak ziyaretçi grupları düzenledik.
04:40
How brave of Amy to receive them, even as she began her physical decline.
80
280280
4120
Fiziksel gerilemeye başladığında bile, Amy onları ağırlayacak kadar cesurdu.
04:45
We had a Krouse night,
81
285480
1536
Anne babası ve üç kardeşi ile birlikte,
04:47
her parents and three siblings.
82
287040
2376
Krouse adına bir gece düzenledik.
04:49
Friends and family were next.
83
289440
2336
Sonra ise arkadaşları ve ailesi dahil.
04:51
Each told beautiful stories of Amy and of us.
84
291800
2760
Her biri Amy ve bize dair güzel hikayeler anlattı.
04:55
Amy made an immense impact on her loyal friends.
85
295560
2920
Amy dostları üzerinde büyük bir etki bıraktı.
05:00
But home hospice is not so beautiful for the surviving family members.
86
300960
3920
Fakat evde bakım geride kalan aile üyeleri için pek güzel değil.
05:05
I want to get a little personal here and tell you that to this date,
87
305800
3696
Burada biraz özele girmek ve şimdiye kadar,
bu son haftaların hatıralarını aklımdan çıkaramadığımı söylemek istiyorum.
05:09
I have memories of those final weeks that haunt me.
88
309520
3200
05:14
I remember walking backwards to the bathroom,
89
314560
3280
Her adımda Amy'e yardım ederek,
05:18
assisting Amy with each step.
90
318760
2280
tuvalete doğru geri geri yürümeyi hatırlıyorum.
05:21
I felt so strong.
91
321760
1480
Çok güçlü hissettim.
05:23
I'm not such a big guy,
92
323920
1256
Ben pek cüsseli bir adam değilim
05:25
but my arms looked and felt so healthy compared to Amy's frail body.
93
325200
5280
ama kollarım Amy'nin zayıf gövdesine kıyasla çok sağlıklı görünüyordu.
05:31
And that body failed in our house.
94
331720
2240
Ve bu vücut bizim evimizde güçsüz düştü.
05:36
On March 13 of last year,
95
336640
2000
Geçen sene 13 Mart'ta,
05:40
my wife died of ovarian cancer in our bed.
96
340160
3720
karım yatağımızda yumurtalık kanserinden öldü.
05:46
I carried her lifeless body
97
346920
1720
Onun cansız bedenini
05:50
down our stairs,
98
350360
1200
merdivenlerimizden aşağı,
05:53
through our dining room
99
353520
1200
yemek salonumuzdan
05:56
and our living room
100
356080
1200
ve oturma odamızdan geçerek
05:58
to a waiting gurney
101
358600
1240
vücudunu yakmak üzere bekleyen
06:01
to have her body cremated.
102
361080
1560
bir sedyeye taşıdım.
06:04
I will never get that image out of my head.
103
364160
2080
O görüntüyü asla aklımdan çıkaramayacağım.
06:07
If you know someone who has been through the hospice experience,
104
367240
3096
Evde bakım sürecinden geçmiş birini tanıyorsanız,
06:10
acknowledge that.
105
370360
1256
bu gerçeği kabul edin.
06:11
Just say you heard this guy Jason
106
371640
1616
Sadece Jason adında birinin o anılara
06:13
talk about how tough it must be to have those memories
107
373280
2616
sahip olmanın ne kadar zor olduğundan söz ettiğini
06:15
and that you're there if they ever want to talk about it.
108
375920
2816
ve konuşmak isterlerse yanlarında olacağınızı söyleyin.
06:18
They may not want to talk,
109
378760
2016
Konuşmak istemeyebilirler,
06:20
but it's nice to connect with someone living each day with those lasting images.
110
380800
5040
ancak her gününü o kalıcı anılarla geçiren biriyle bağ kurmak güzel.
06:27
I know this sounds unbelievable, but I've never been asked that question.
111
387280
3480
İnanılmaz olduğunu biliyorum ama bu soru bana hiç sorulmadı.
06:32
Amy's essay caused me to experience grief in a public way.
112
392600
3200
Amy'nin makalesi, beni kederi halka açık bir şekilde yaşamaya itti.
06:37
Many of the readers who reached out to me wrote beautiful words of reflection.
113
397000
3680
Bana ulaşan okuyucuların çoğu güzel sözler yazdı.
06:41
The scope of Amy's impact was deeper and richer
114
401520
3376
Amy'nin etki alanı
biz ve ailesinin bildiğinden daha derin ve zengindi.
06:44
than even us and her family knew.
115
404920
2080
06:48
Some of the responses I received helped me with the intense grieving process
116
408400
3816
Aldığım yanıtlardan bazıları mizahlarından dolayı
yoğun bir yas sürecine yardımcı oldu,
06:52
because of their humor,
117
412240
1200
06:54
like this email I received from a woman reader
118
414440
2176
makaleyi okuyan bir kadın okuyucudan
06:56
who read the article, declaring,
119
416640
2480
aldığım bu e-posta gibi,
07:00
"I will marry you when you are ready --
120
420160
1896
“Hazır olduğunuzda sizinle evleneceğim --
07:02
(Laughter)
121
422080
1576
(Kahkahalar)
07:03
"provided you permanently stop drinking.
122
423680
2080
"size temelli olarak içmeyi bıraktıracağım.
07:07
No other conditions.
123
427040
1440
Başka şart yok.
07:09
I promise to outlive you.
124
429560
1440
Sizden daha uzun yaşayacağıma söz veriyorum.
07:11
Thank you very much."
125
431840
1440
Çok teşekkür ederim."
07:14
Now, I do like a good tequila, but that really is not my issue.
126
434680
4336
İyi bir tekila severim ama cidden bağımlılığım yok.
07:19
Yet how could I say no to that proposal?
127
439040
2136
Yine de bu teklife nasıl hayır diyebilirim?
07:21
(Laughter)
128
441200
2056
(Kahkahalar)
07:23
I laughed through the tears when I read this note from a family friend:
129
443280
3920
Bir aile dostundan gelen notu okuduğumda gözyaşlarıyla gülüyordum:
07:28
"I remember Shabbat dinners at your home
130
448200
2696
"Evinizde Şabat akşamı düzenlenen yemekleri
07:30
and Amy teaching me how to make cornbread croutons.
131
450920
3200
ve Amy'nin bana mısır ekmeği krutonları yapmayı öğrettiğini anımsıyorum.
07:34
Only Amy could find creativity in croutons."
132
454880
3680
Sadece Amy krutonlarda marifetli olabilirdi."
07:38
(Laughter)
133
458580
1000
(Kahkahalar)
07:42
On July 27, just a few months after Amy's death,
134
462520
3696
27 Temmuz'da, Amy'nin ölümünden birkaç ay sonra,
07:46
my dad died of complications
135
466240
1616
babam yıllardır mücadele ettiği
07:47
related to a decades-long battle with Parkinson's disease.
136
467880
3440
Parkinson hastalığının yan etkilerinden öldü.
07:52
I had to wonder: How much can the human condition handle?
137
472400
3560
Merak ediyordum, bir insan yaşadıklarına ne kadar dayanabilirdi?
07:56
What makes us capable of dealing with this intense loss
138
476680
3216
Bu ağır kayıpla başa çıkabilmemizi
07:59
and yet carry on?
139
479920
1680
ve yine de devam etmemizi sağlayan nedir?
08:02
Was this a test?
140
482360
1736
Bu bir sınav mıydı?
08:04
Why my family and my amazing children?
141
484120
2640
Neden ailem ve harika çocuklarım?
08:08
Looking for answers, I regret to say, is a lifelong mission,
142
488320
3320
Ne yazık ki cevapları aramak ömür boyu süren bir görev,
08:12
but the key to my being able to persevere
143
492440
3976
ancak sebat edebilmemin anahtarı
08:16
is Amy's expressed and very public edict
144
496440
3576
Amy'nin hayatıma devam etmem gerektiğini
08:20
that I must go on.
145
500040
1800
ifade ettiği halka açık yazısıdır.
08:23
Throughout this year, I have done just that.
146
503520
2400
Bütün sene boyunca böyle yaptım.
08:26
I have attempted to step out and seek the joy and the beauty
147
506600
4176
Dışarıya çıkıp, bu hayatın sunduğunu bildiğim
08:30
that I know this life is capable of providing.
148
510800
3400
neşe ve güzelliği aramaya giriştim.
08:36
But here's the reality:
149
516320
1240
Fakat gerçek şu ki:
08:38
those family gatherings,
150
518760
1296
Amy'yi onurlandıran aile toplantılarına,
08:40
attending weddings and events honoring Amy,
151
520080
2456
düğünlere ve etkinliklere katılmak,
08:42
as loving as they are,
152
522560
2016
her ne kadar sevgi dolu olsalar da,
08:44
have all been very difficult to endure.
153
524600
2600
katlanması çok zordu.
08:48
People say I'm amazing.
154
528240
1256
İnsanlar harika olduğumu söylüyor.
08:49
"How do you handle yourself that way during those times?"
155
529520
2696
"Tüm bunların üstesinden nasıl geliyorsunuz?"
08:52
They say, "You do it with such grace."
156
532240
2520
"Bunu büyük bir incelikle yapıyorsunuz," diyorlar.
08:56
Well, guess what?
157
536560
1200
Ama tahmin edebileceğiniz üzere,
08:58
I really am sad a lot of the time.
158
538320
2880
çoğu zaman fazlasıyla üzgün ve
09:02
I often feel like I'm kind of a mess,
159
542160
3056
darmadağın bir haldeymiş gibi hissediyorum
09:05
and I know these feelings apply to other surviving spouses,
160
545240
4136
ve bu hislerin geride kalan eşler,
09:09
children, parents
161
549400
2440
çocuklar, ebeveynler
09:12
and other family members.
162
552720
1480
ve diğer aile üyeleri için de öyle olduğunu biliyorum.
09:16
In Japanese Zen, there is a term "Shoji,"
163
556000
2696
Japon Zen'inde, "doğum-ölüm" anlamına gelen
09:18
which translates as "birth death."
164
558720
2600
"Shoji" terimi vardır.
09:21
There is no separation between life and death
165
561920
2776
Yaşam ve ölüm arasında,
09:24
other than a thin line that connects the two.
166
564720
2480
ikisini birbirine bağlayan ince bir çizgi dışında hiçbir ayrım yoktur.
09:28
Birth, or the joyous, wonderful, vital parts of life,
167
568280
4576
Doğum ya da yaşamın neşe dolu, harika, can alıcı kısımları
09:32
and death, those things we want to get rid of,
168
572880
2416
ve ölüm ya da kurtulmak istediğimiz şeylerin
09:35
are said to be faced equally.
169
575320
1960
eşit olarak karşımıza çıktığı söylenir.
09:38
In this new life that I find myself in,
170
578680
2176
Kendimi içinde bulduğum bu yeni yaşamda kederle ilerlerken,
09:40
I am doing my best to embrace this concept as I move forward with grieving.
171
580880
5120
elimden geldiğince bu anlayışı benimsiyorum.
09:47
In the early months following Amy's death, though,
172
587480
2496
Yine de Amy'nin ölümünü izleyen ilk aylarda,
09:50
I was sure that the feeling of despair would be ever-present,
173
590000
3696
umutsuzluk hissinin her zaman var olacağından
09:53
that it would be all-consuming.
174
593720
1760
ve beni tamamiyle tüketeceğinden emindim.
09:56
Soon I was fortunate to receive some promising advice.
175
596960
3280
Çok geçmeden umut verici bir tavsiye aldığım için şanslıydım.
10:01
Many members of the losing-a-spouse club
176
601680
2176
Eşini kaybedenler kulübünün
10:03
reached out to me.
177
603880
1200
birçok üyesi bana ulaştı.
10:05
One friend in particular who had also lost her life partner kept repeating,
178
605680
4656
Özellikle hayat arkadaşını kaybeden biri tekrarlamaya devam etti,
10:10
"Jason, you will find joy."
179
610360
3200
"Jason, hayatta neşe kaynağını bulacaksın."
10:14
I didn't even know what she was talking about.
180
614560
2216
Ne hakkında konuştuğunu bile bilmiyordum.
10:16
How was that possible?
181
616800
1560
Bu nasıl mümkündü?
10:19
But because Amy gave me very public permission
182
619760
2696
Ama Amy, bana bir de mutluluğu bulmam için
10:22
to also find happiness,
183
622480
2080
halka açık bir şekilde izin verdiğinden,
10:25
I now have experienced joy from time to time.
184
625360
3040
zaman zaman hayatta neşeyi tatmış oldum.
10:29
There it was, dancing the night away at an LCD Soundsystem concert,
185
629880
4400
Geceyi bir LCD Soundsystem konserinde dans ederek geçirerek,
10:35
traveling with my brother and best friend or with a college buddy on a boys' trip
186
635400
3936
erkek kardeşim ve en iyi arkadaşımla ya da bir üniversite arkadaşımla seyahat
10:39
to meet a group of great guys I never met before.
187
639360
2320
edip, daha önce hiç tanışmadığım bir grup harika insanla tanışarak.
10:42
From observing that my deck had sun beating down on it on a cold day,
188
642840
4856
Güneşin soğuk bir günde güvertenin üzerine vurmasını izleyerek,
10:47
stepping out in it, laying there,
189
647720
2256
içeriye adım atıp, oraya uzandığımda,
10:50
the warmth consuming my body.
190
650000
2280
vücudumu saran sıcaklığı hissederek.
10:54
The joy comes from my three stunning children.
191
654680
4320
Neşe kaynağım üç harika çocuğumdan geliyor.
11:00
There was my son Justin,
192
660920
1616
Oğlum Justin,
11:02
texting me a picture of himself with an older gentleman
193
662560
2616
güçlü, şişkin pazulu bir beyefendiyle resmini çekip
11:05
with a massive, strong forearm and the caption, "I just met Popeye,"
194
665200
4936
"Popeye ile tanıştım" başlıklı bir mesaj yollamıştı,
11:10
with a huge grin on his face.
195
670160
1696
yüzünde kocaman bir sırıtış vardı.
11:11
(Laughter)
196
671880
1456
(Kahkahalar)
11:13
There was his brother Miles, walking to the train
197
673360
2536
Kardeşi Miles, mezuniyet sonrası
11:15
for his first day of work after graduating college,
198
675920
2520
ilk iş günü yola çıkmak üzereyken,
11:19
who stopped and looked back at me and asked,
199
679400
2096
durup bana baktı
11:21
"What am I forgetting?"
200
681520
1240
ve "Neyi unutuyorum?" diye sordu.
11:23
I assured him right away, "You are 100 percent ready. You got this."
201
683320
3560
Onu hemen teskin ettim, "Hazırsın. Bu iş sende."
11:28
And my daughter Paris,
202
688040
1816
Ve kızım Paris ile
11:29
walking together through Battersea Park in London,
203
689880
3016
Londra'daki Battersea Parkı'nda,
11:32
the leaves piled high,
204
692920
1816
sabahın erken saatlerinde parıldayan güneşin
11:34
the sun glistening in the early morning on our way to yoga.
205
694760
4120
ve kaldırımda yığılmış yaprakların arasından yürüyerek yogaya gidiyoruz.
11:40
I would add that beauty is also there to discover,
206
700880
3256
Güzellik keşfedilmek için var
11:44
and I mean beauty of the wabi-sabi variety
207
704160
2416
ve bunu derken wabi-sabi türden
11:46
but beauty nonetheless.
208
706600
1600
herhangi bir güzelliği kastediyorum.
11:49
On the one hand, when I see something in this category, I want to say,
209
709160
3336
Bir yandan, bu türde bir şey gördüğümde,
11:52
"Amy, did you see that? Did you hear that?
210
712520
2416
"Amy, bunu gördün mü? Bunu duydun mu?
11:54
It's too beautiful for you not to share with me."
211
714960
2840
Paylaşmanı gerektirecek kadar güzel." demek istiyorum.
12:00
On the other hand,
212
720320
1200
Diğer yandan,
12:02
I now experience these moments
213
722800
2096
artık bu anları
12:04
in an entirely new way.
214
724920
1640
tamamen yeni bir şekilde deneyimliyorum.
12:08
There was the beauty I found in music,
215
728600
2736
Müzikte bulduğum güzellik vardı,
12:11
like the moment in the newest Manchester Orchestra album,
216
731360
3536
son çıkan Manchester Orchestra albümünde,
12:14
when the song "The Alien"
217
734920
1296
"The Alien" şarkısının kusursuzca
12:16
seamlessly transitions into "The Sunshine,"
218
736240
2520
"The Sunshine" adlı şarkıya geçişi gibi
12:19
or the haunting beauty of Luke Sital-Singh's "Killing Me,"
219
739840
4536
ya da Luke Sital-Singh'in unutulmaz parçası
"Killing Me" nin nakaratı gibi,
12:24
whose chorus reads,
220
744400
1696
12:26
"And it's killing me that you're not here with me.
221
746120
3040
"Ve benimle burada olmaman öldürüyor beni.
12:30
I'm living happily, but I'm feeling guilty."
222
750080
3680
Mutlu bir şekilde yaşıyorum ama suçlu hissediyorum kendimi."
12:35
There is beauty in the simple moments that life has to offer,
223
755800
4296
Hayatın basit anlarda sunduğu,
12:40
a way of seeing that world that was so much a part of Amy's DNA,
224
760120
4376
Amy'nin varoluşunun bir parçası olan dünyayı görmenin bir güzelliği var,
12:44
like on my morning commute,
225
764520
2016
sabah işe gitmek gibi,
12:46
looking at the sun reflecting off of Lake Michigan,
226
766560
3216
Michigan Gölü'nden yansıyan güneş parıltılarına bakmak
12:49
or stopping and truly seeing how the light shines
227
769800
3496
ya da ışığın günün farklı saatlerinde
12:53
at different times of the day
228
773320
2216
birlikte inşa ettiğimiz evin içinde
12:55
in the house we built together;
229
775560
2640
nasıl parladığını görmek;
12:59
even after a Chicago storm, noticing the fresh buildup of snow
230
779400
3936
Şikago'da bir fırtınadan sonra bile,
çevrede yeni birikmiş karları fark etmek;
13:03
throughout the neighborhood;
231
783360
1736
13:05
or peeking into my daughter's room
232
785120
3336
ya da kızım bas gitarını çalarken
13:08
as she's practicing the bass guitar.
233
788480
2240
odasına göz atmak gibi.
13:13
Listen, I want to make it clear that I'm a very fortunate person.
234
793280
4000
Bakın, ne kadar şanslı bir insan olduğumu belirtmek istiyorum.
13:18
I have the most amazing family that loves and supports me.
235
798200
3640
Beni seven ve destekleyen en muhteşem aileye sahibim.
13:22
I have the resources for personal growth during my time of grief.
236
802840
3400
Keder sürecimde kendimi geliştirmemi sağlayan olanaklara sahibim.
13:27
But whether it's a divorce,
237
807680
1800
Ama bu bir boşanma olsun,
13:30
losing a job you worked so hard at
238
810440
2696
çok sıkı çalıştığınız bir işi kaybetmek
13:33
or having a family member die suddenly
239
813160
2096
ya da ailenizden birisinin aniden
13:35
or of a slow-moving and painful death,
240
815280
2600
veya ağır ve acı verici bir şekilde ölmesi olsun,
13:38
I would like to offer you
241
818880
1976
size bana sunulanı
13:40
what I was given:
242
820880
1200
önermek istiyorum:
13:43
a blank of sheet of paper.
243
823320
2640
bir parça kâğıt.
13:47
What will you do with your intentional empty space,
244
827320
3760
Size adanmış boş alanınızla,
13:51
with your fresh start?
245
831920
3000
yeni başlangıcınızla ne yapacaksınız?
13:55
Thank you.
246
835880
1216
Teşekkürler.
13:57
(Applause)
247
837120
5720
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7