3 ways to be a better ally in the workplace | Melinda Epler

233,228 views ・ 2018-10-25

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Miraç Şendil Gözden geçirme: Cihan Ekmekçi
00:12
In 2013, I was an executive at an international engineering firm
0
12640
4296
2013 yılında uluslararası bir mühendislik şirketinde yöneticiydim.
00:16
in San Francisco.
1
16960
1376
San Francisco'da.
00:18
It was my dream job.
2
18360
1576
Bu benim hayalimdeki meslekti.
00:19
A culmination of all the skills that I've acquired over the years:
3
19960
3296
Yıllar boyunca edindiğim tüm becerilerin bir sonucu:
00:23
storytelling, social impact, behavior change.
4
23280
3016
hikaye anlatımı, sosyal etki, davranış değişikliği.
00:26
I was the head of marketing and culture
5
26320
1896
Pazarlama ve kültür şefiydim,
00:28
and I worked with the nation's largest health care systems,
6
28239
2977
ülkenin en büyük sağlık kurumlarıyla çalıştım,
00:31
using technology and culture change
7
31240
2096
teknoloji ve kültürel değişiklik kullanarak
00:33
to radically reduce their energy and water use
8
33360
2696
enerji ve su kullanımlarını azaltmak
ve sosyal etkilerini geliştirmek için çalışıyorduk.
00:36
and to improve their social impact.
9
36080
2176
00:38
I was creating real change in the world.
10
38280
2120
Dünyada gerçek bir değişim yaratıyordum.
00:41
And it was the worst professional experience of my life.
11
41720
3720
Ve hayatımın en kötü profesyonel tecrübesiydi.
00:48
I hit the glass ceiling hard.
12
48120
2416
Duvara çok kötü tosladım.
00:50
It hurt like hell.
13
50560
1440
Fena acıttı.
00:54
While there were bigger issues,
14
54200
1496
Daha büyük sorunlar olsa da
00:55
most of what happened were little behaviors and patterns
15
55720
3976
Olanların çoğu yavaş yavaş işimi iyi yapmama engel olan
00:59
that slowly chipped away at my ability to do my work well.
16
59720
4056
küçük davranışlar ve durumlardı.
01:03
They ate away at my confidence, my leadership, my capacity to innovate.
17
63800
5096
Öz güvenimi, yöneticiliğimi ve yenilikçi kapasitemi aşındırdılar.
01:08
For example, my first presentation at the company.
18
68920
2936
Örneğin şirketteki ilk sunumum.
01:11
I walk up to the front of the room
19
71880
1656
Odanın önüne doğru yürüdüm,
01:13
to give a presentation on the strategy that I believe is right for the company.
20
73560
3776
şirket için doğru olduğuna inandığım strateji hakkında bir sunum yapacaktım.
01:17
The one they hired me to create.
21
77360
1576
Beni işe aldıkları sunum için.
01:18
And I look around the room at my fellow executives.
22
78960
2496
Odadaki diğer iş arkadaşlarıma baktım.
01:21
And I watch as they pick up their cell phones
23
81480
2256
Telefonları ellerine alışlarını
01:23
and look down at their laptops.
24
83760
2256
ve bilgisayarlarına bakmalarını izledim.
01:26
They're not paying attention.
25
86040
1936
Bana dikkat vermiyorlardı.
01:28
As soon as I start to speak, the interruptions begin
26
88000
2496
Konuşmaya başladığım anda, sözümü kesmeye
01:30
and people talk over me again and again and again.
27
90520
3160
ve tekrar tekrar konuşmaya başladılar.
01:34
Some of my ideas are flat out dismissed
28
94480
3536
Fikirlerimden bazıları hiç umursanmadı,
01:38
and then brought up by somebody else and championed.
29
98040
3240
sonra başkaları tarafından söylendi ve ödüllendirildi.
01:43
I was the only woman in that room.
30
103640
2336
Odadaki tek kadın bendim.
01:46
And I could have used an ally.
31
106000
1560
Bir arkadaşa ihtiyacım vardı.
01:48
Little behaviors and pattern like this, every day, again and again,
32
108680
3736
Her gün tekrar eden böyle küçük davranış ve durumlar
01:52
they wear you down.
33
112440
2016
sizi yıpratır.
01:54
Pretty soon, my energy was absolutely tapped.
34
114480
2600
Çok geçmeden, enerjim tamamen bitmişti.
01:58
At a real low point, I read an article
35
118360
2096
Gerçekten kötü hissederken bir makale okudum,
02:00
about toxic workplace culture and microaggressions.
36
120480
3456
toksik işyeri kültürü ve mikroagresyonlar hakkında.
02:03
Microaggressions -- everyday slights, insults,
37
123960
3056
Mikroagresyonlar -- her günkü önemsizlikler, aşağılanmalar,
02:07
negative verbal and nonverbal communication,
38
127040
2336
olumsuz sözel ya da sözsüz iletişim,
02:09
whether intentional or not,
39
129400
1696
kasıtlı olsun ya da olmasın,
02:11
that impede your ability to do your work well.
40
131120
2320
işinizi iyi yapabilmenizi engeller.
02:14
That sounded familiar.
41
134400
1856
Tanıdık geliyor.
02:16
I started to realize that I wasn't failing.
42
136280
3696
Hatayı yapanın ben değil
02:20
The culture around me was failing me.
43
140000
2600
etrafımdaki insanlar olduğunu anlamaya başladım.
02:23
And I wasn't alone.
44
143920
1536
Ve yalnız değildim.
02:25
Behaviors and patterns like this
45
145480
1616
Bu gibi davranış ve durumlar
02:27
every day affect underrepresented people of all backgrounds in the workplace.
46
147120
4376
her gün, iş yerinde kendini temsil edemeyen kişileri etkiler.
02:31
And that has a real impact
47
151520
3216
Bu durumun ciddi bir etkisi var,
02:34
on our colleagues, on our companies
48
154760
2256
iş arkadaşlarımız, şirketler
02:37
and our collective capacity to innovate.
49
157040
2600
ve yenilikçi kolektif kapasitemiz üzerinde.
02:41
So, in the tech industry, we want quick solutions.
50
161680
3056
Teknoloji sektöründe hızlı çözümler istiyoruz.
02:44
But there is no magic wand for correcting diversity and inclusion.
51
164760
4216
Ancak çeşitliliği ve katılımı düzeltebilen sihirli bir değnek yok.
02:49
Change happens one person at a time,
52
169000
2136
Değişim her seferinde bir kişi,
02:51
one act at a time, one word at a time.
53
171160
3080
bir eylem ve bir söz ile olur.
02:55
We make a mistake when we see diversity and inclusion
54
175240
2976
Çeşitlilik ve katılıma olan bakış açımız
02:58
as that side project over there the diversity people are working on,
55
178240
4336
hepimizin birlikte yapması gereken bir çalışma değil de
03:02
rather than this work inside all of us that we need to do together.
56
182600
3840
farklı insanların yan projesi gibi olduğunda hata yapıyoruz.
03:07
And that work begins
57
187600
1656
Ve bu çalışma,
03:09
with unlearning what we know about success and opportunity.
58
189280
3000
başarı ve fırsatlar hakkında neyi bilmediğimizle başlar.
03:13
We've been told our whole lives
59
193400
1936
Tüm hayatımız boyunca bize şu söylendi:
03:15
that if we work hard, that hard work pays off,
60
195360
2256
çok çalışırsak, karşılığını alırız,
03:17
we'd get what we deserve, we'd live our dream.
61
197640
2160
hak ettiğimizi alırız ve hayalimizi yaşarız.
03:21
But that isn't true for everyone.
62
201080
2176
Fakat bu, herkes için doğru değil.
03:23
Some people have to work 10 times as hard
63
203280
1976
Bazıları aynı yere gelmek için
03:25
to get to the same place
64
205280
1696
çevre tarafından önüne koyulan
03:27
due to many barriers put in front of them by society.
65
207000
3536
birçok engel karşısında on kat daha fazla çalışmak zorunda.
03:30
Your gender, your race, your ethnicity,
66
210560
2216
Cinsiyetiniz, ırkınız, kökeniniz
03:32
your religion, your disability, your sexual orientation,
67
212800
3176
inancınız, engeliniz, cinsel yöneliminiz,
03:36
your class, your geography,
68
216000
2216
sınıfınız, mevkiniz,
03:38
all of these can give you more of fewer opportunities for success.
69
218240
4056
bunların hepsi size başarı için daha çok veya az fırsat verebilir.
03:42
And that's where allyship comes in.
70
222320
2336
İşte arkadaşlık burada devreye giriyor.
03:44
Allyship is about understanding that imbalance in opportunity
71
224680
3616
Arkadaşlık, fırsat dengesizliğini anlayarak
03:48
and working to correct it.
72
228320
1360
düzeltmeye çalışmaktır.
03:50
Allyship is really seeing the person next to us.
73
230440
3496
Arkadaşlık, yanındaki kişiyi gerçekten görmektir.
03:53
And the person missing, who should be standing next to us.
74
233960
3496
Yanımızda olmayan, ama olması gereken kişiyi.
03:57
And first, just knowing what they're going through.
75
237480
2696
Öncelikle onun neler yaşadığını bilmek.
04:00
And then, helping them succeed and thrive with us.
76
240200
3640
Sonrasında başarmalarına yardımcı olmak ve beraber gelişmektir.
04:05
When we work together to develop more diverse and inclusive teams,
77
245400
3416
Daha çeşitli ve katılımlı ekipler için birlikte çalıştığımızda
04:08
data shows we will be more innovative, more productive and more profitable.
78
248840
3920
veriler daha yenilikçi, daha üretken ve daha kârlı olacağımızı gösteriyor.
04:13
So, who is an ally?
79
253680
1296
Peki ya arkadaş kimdir?
04:15
All of us.
80
255000
1216
Hepimiz.
04:16
We can all be allies for each other.
81
256240
1696
Herkes birbiri ile arkadaş olabilir.
04:17
As a white, cisgendered woman in the United States,
82
257960
2496
Amerika'da beyaz, trans olmayan bir kadın olarak
04:20
there are many ways I'm very privileged.
83
260480
2016
birçok durumda çok ayrıcalığa sahibim.
04:22
And some ways I'm not.
84
262520
2096
Bazen de değilim.
04:24
And I work hard every day
85
264640
1256
Ve her geçen gün
04:25
to be an ally for people with less privilege than me.
86
265920
2736
benden daha az ayrıcalığı olanlara yardım etmek için çalışıyorum.
04:28
And I still need allies, too.
87
268680
1520
Benim de hâlâ arkadaşa ihtiyacım var.
04:32
In the tech industry, like in many industries,
88
272240
3216
Birçok sektörde olduğu gibi teknoloji endüstrisinde de
04:35
there are many people who are underrepresented,
89
275480
2176
az temsil edilen veya engellerle
04:37
or face barriers and discrimination.
90
277680
1920
ve ayrımcılıkla karşı karşıya olan birçok insan var.
04:40
Women, people who are nonbinary --
91
280320
2056
Kadınlar, ikili olmayan insanlar --
04:42
so people who don't necessarily identify as man or woman --
92
282400
3096
yani erkek ya da kadın olarak tanımlanmak zorunda olmayanlar--
04:45
racial and ethnic minorities,
93
285520
1656
ırksal ve etnik azınlıklar,
04:47
LGBTQIA, people with disabilities, veterans,
94
287200
3336
LGBT, engelli insanlar, gaziler,
04:50
anybody over age 35.
95
290560
2176
35 yaş üstü olan herkes.
04:52
(Laughter)
96
292760
3160
(Gülüşmeler)
04:57
We have a major bias toward youth in the tech industry.
97
297040
3456
Teknoloji sektöründe gençlere karşı büyük bir önyargıya sahibiz.
05:00
And many others.
98
300520
1216
Ve daha birçoğu.
05:01
There is always someone with less privilege than you.
99
301760
3216
Her zaman sizden daha az ayrıcalığa sahip birileri vardır.
05:05
On this stage, in this room.
100
305000
1600
Bu sahnede, bu odada.
05:07
At your company, on your team, in your city or town.
101
307440
2920
Şirketinizde, takımınızda, şehrinizde ya da kasabanızda.
05:12
So, people are allies for different reasons.
102
312440
2496
İnsanlar farklı sebeplerden arkadaş olurlar.
05:14
Find your reason.
103
314960
1456
Sebebinizi bulun.
05:16
It could be for the business case,
104
316440
1656
İş ile ilgili olabilir,
05:18
because data shows diverse and inclusive teams
105
318120
2656
çünkü veriler, farklı ve çok katılımlı ekiplerin
05:20
will be more productive, more profitable and more innovative.
106
320800
3536
daha üretken, yararlı ve yenilikçi olacağını gösteriyor.
05:24
It could be for fairness and social justice.
107
324360
3336
İyilik ve sosyal adalet için olabilir.
05:27
Because we have a long history of oppression and inequity
108
327720
3976
Çünkü birlikte çalışmamız gereken
05:31
that we need to work on together.
109
331720
3080
uzun bir zulüm ve eşitsizlik tarihine sahibiz.
05:35
Or it could be for your kids,
110
335640
1416
Çocuklarınız için olabilir,
05:37
so your kids grow up with equal opportunities.
111
337080
3576
bu sayede çocuklarınız eşit fırsatlarla büyür.
05:40
And they grow up creating equal opportunities for others.
112
340680
2920
Başkaları için de eşit fırsatlar yaratarak büyürler.
05:44
Find your reason.
113
344520
1496
Sebebinizi bulun.
05:46
For me, it's all three.
114
346040
1216
Benim için üç tane var.
05:47
Find your reason and step up to be there for someone who needs you.
115
347280
4280
Sebebinizi bulun ve size ihtiyacı olan birinin yanında olun.
05:52
So, what can you do as an ally?
116
352400
1976
Peki, bir arkadaş olarak ne yapabiliriz?
05:54
Start by doing no harm.
117
354400
2336
Zarar vermeyerek başlayın.
05:56
It's our job as allies to know what microaggressions are and to not do them.
118
356760
5056
Arkadaşlar olarak, mikroagresyonları bilmek ve bunları yapmamak bize düşüyor.
06:01
It's our job as allies to listen, to learn,
119
361840
3376
Dinlemek, öğrenmek,
06:05
to unlearn and to relearn,
120
365240
2656
unutmak, tekrar öğrenmek,
06:07
and to make mistakes and to keep learning.
121
367920
3080
hata yapmak ve öğrenmeye devam etmek bize düşer.
06:12
Give me your full attention.
122
372240
1680
Tüm dikkatinizi bana verin.
06:15
Close your laptops,
123
375840
1296
Bilgisayarlarınızı kapatın,
06:17
put down your cellphones and pay attention.
124
377160
2520
telefonlarınızı bırakın ve dikkatinizi bana verin.
06:20
If somebody is new or the only person in the room like them,
125
380520
2936
Eğer biri yeni, odadaki tek kişi
06:23
or they're just nervous,
126
383480
1256
veya gergin ise,
06:24
this is going to make a huge difference in how they show up.
127
384760
3376
bu onların nasıl ortaya çıkması konusunda büyük bir fark yaratacak.
06:28
Don't interrupt.
128
388160
1216
Sözünü kesmeyin.
06:29
Underrepresented people are more likely to be interrupted,
129
389400
2736
Yeterli temsil edilmeyen kişilerin sözü daha fazla kesiliyor,
06:32
so just take a step back and listen.
130
392160
2816
bir adım geri çekilip sadece dinleyin.
06:35
Echo and attribute.
131
395000
2016
Tekrarlamak ve atfetmek.
06:37
If I have a great idea,
132
397040
1736
Eğer iyi bir fikre sahipsem
06:38
echo my idea and then attribute it to me, and we thrive together.
133
398800
3600
fikri tekrarlayın, bana yöneltin ve birlikte yükselelim.
06:44
Learn the language I use to describe my identity.
134
404040
3256
Kimliğimi tanımlarken kullandığım dili öğrenin.
06:47
Know how to pronounce my name.
135
407320
2016
Adımın nasıl telaffuz edildiğini,
06:49
Know my pronouns -- he, she, they.
136
409360
3296
Zamirlerimi bilin -- erkek, kız, onlar.
06:52
Know the language I use to describe my disability, my ethnicity, my religion.
137
412680
4280
Zaaflarımı, etnik kökenimi, dinimi anlatmak için kullandığım dili bilin.
06:58
This really matters to people, so if you don't know, just ask.
138
418520
4200
Bu insanlar için gerçekten önemlidir yani eğer bilmiyorsanız, sadece sorun.
07:04
Listen and learn.
139
424360
1600
Dinleyin ve öğrenin.
07:07
An executive told me recently that after doing allyship on his team,
140
427200
5176
Bir yönetici yakın bir zamanda, ekibinde bir arkadaşlık çalışması yaptıktan sonra,
07:12
the whole team started to normalize calling themselves out and each other out
141
432400
4176
birbirlerinin sözünü her kestiklerinde
tüm ekibin birbirini uyardığını söyledi.
07:16
for interrupting.
142
436600
1200
07:18
"I'm so sorry I'm interrupting you right now, carry on."
143
438720
3976
"Çok özür dilerim, sözünü kesiyorum, lütfen devam et."
07:22
"Hey, she's got a great idea, let's listen."
144
442720
3160
"Hey, harika bir fikri var, hadi dinleyelim."
07:27
Number two, advocate for underrepresented people in small ways.
145
447320
3736
İkincisi, az temsil edilen insanlar için küçük yollarla savunuculuk.
07:31
Intervene; you can change the power dynamics in the room.
146
451080
3096
Araya girmek; odadaki güç dinamiklerini değiştirebilirsiniz.
07:34
If you see somebody is the only person in the room like them
147
454200
3536
Eğer odada tek başına birini görürseniz
07:37
and they are being belittled, they are being interrupted,
148
457760
2656
ve eğer o kişi küçük görülüyorsa, sözü kesiliyorsa
07:40
do something, say something.
149
460440
2040
müdahale edin, bir şey söyleyin.
07:43
Invite underrepresented people to speak.
150
463680
2256
Yetersiz temsil edilenleri konuşmaya davet edin.
07:45
And say no to panels without underrepresented speakers.
151
465960
4640
Yetersiz temsil edilen insanların vermediği konuşmaları kabul etmeyin.
07:51
Refer someone for a job
152
471800
1456
Birisi için iş başvurusunda bulunun,
07:53
and encourage them to take that job and to take new opportunities.
153
473280
4056
bu işi yapmaları ve yeni fırsatlar edinmeleri için onları teşvik edin.
07:57
And this one's really important -- help normalize allyship.
154
477360
3456
Bu kısım gerçekten çok önemli-- arkadaşlığı standartlaştırın.
08:00
If you're a person with privilege,
155
480840
1856
Eğer ayrıcalıklı biriyseniz
08:02
it's easier for you to advocate for allies.
156
482720
2696
arkadaşlarınızı savunmanız daha kolay olacaktır.
08:05
So use that privilege to create change.
157
485440
2800
Ayrıcalığınızı değişiklik yaratmak için kullanın.
08:09
Three, change someone's life significantly.
158
489160
2936
Üç, birinin hayatını büyük ölçüde değiştirin.
08:12
So, be there for somebody throughout their career.
159
492120
3056
O kişinin tüm kariyeri boyunca yanında olun.
08:15
Mentor or sponsor them, give them opportunities as they grow.
160
495200
3680
Yol gösterin ve destekleyin, onlar geliştikçe fırsatlar üretin.
08:19
Volunteer -- volunteer for a STEM program, serving underserved youth.
161
499720
4216
Gönüllü-- az yardım almış gençlere hizmet eden bir STEM programına gönüllü olun.
08:23
Transform your team to be more diverse and inclusive.
162
503960
2496
Ekibinizi daha çeşitli ve kapsayıcı hale getirin.
08:26
And make real commitments to creating change here.
163
506480
3096
Değişiklik yaratmak için gerçek taahhütlerde bulunun.
08:29
Hold yourself and your team accountable for creating change.
164
509600
3360
Değişim yaratmak için kendinizi ve ekibinizi sorumlu tutun.
08:34
And lastly,
165
514160
1456
Ve son olarak,
08:35
help advocate for change across your company.
166
515640
3016
Şirketinizde değişiklik yapılmasını sağlayın.
08:38
When companies teach their people to be allies,
167
518680
2376
Şirketler çalışanlarına arkadaş olmayı öğretirse
08:41
diversity and inclusion programs are stronger.
168
521080
2896
çeşitlilik ve katılım programları daha da güçlenir.
08:44
You and I can be allies for each other,
169
524000
2135
Birbirimizin arkadaşı olabiliriz,
08:46
whether we're inside or outside of work.
170
526159
2361
işte olsun ya da olmasın.
08:52
So, I realized recently
171
532320
2479
Son zamanlarda şunu fark ettim,
08:56
that I still have lingering shame and fear
172
536480
3336
içimde hâlâ kariyerimdeki
08:59
from that moment in my career when I felt utterly alone,
173
539840
3336
o utanç verici, korku dolu, yapayalnız, içine kapanık
09:03
shut out and unsupported.
174
543200
1680
ve desteklenmemiş an duruyor.
09:06
There are millions of people out there, like me, right now, feeling that way.
175
546320
3696
Şu an dışarıda bir yerlerde böyle hisseden milyonlarca insan var.
09:10
And it doesn't take much for us to be there for each other.
176
550040
3256
Onların yanında olmamıza engel olan hiçbir şey yok.
09:13
And when we're there for each other, when we support one another,
177
553320
3056
Yanlarında olursak, onları desteklersek
09:16
we thrive together.
178
556400
1536
beraber gelişiriz.
09:17
And when we thrive, we build better teams,
179
557960
2976
Beraber gelişince daha iyi ekipler,
09:20
better products and better companies.
180
560960
2240
daha iyi ürünler ve daha iyi şirketler kurarız.
09:24
Allyship is powerful.
181
564680
2080
Arkadaşlık gerçekten kuvvetli.
09:27
Try it.
182
567600
1200
Deneyin.
09:29
Thank you.
183
569760
1416
Teşekkürler.
09:31
(Applause)
184
571200
3280
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7