Bill Joy: What I'm worried about, what I'm excited about

Bill Joy geleceğe dalıyor

91,248 views ・ 2008-11-25

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ahmet Yükseltürk Gözden geçirme: Ozay Ozaydin
00:18
What technology can we really apply to reducing global poverty?
0
18330
6000
Küresel fakirliği hangi teknoloji ile gerçekten azaltabiliriz?
00:24
And what I found was quite surprising.
1
24330
4000
Benim bulduğum cevaplar gerçekten şaşırtıcı idi.
00:28
We started looking at things like death rates in the 20th century,
2
28330
3000
Biz 20. yüzyıldaki ölüm oranlarını, o oranların nasıl düzeldiğini inceledik
00:31
and how they'd been improved, and very simple things turned out.
3
31330
3000
ve bu gelişmelerin arkasında çok basit şeylerin yattığını gördük.
00:34
You'd think maybe antibiotics made more difference than clean water,
4
34330
3000
Siz antibiyotiklerin temiz sudan daha fazla etki yaptığını düşünüyorsunuzdur,
00:37
but it's actually the opposite.
5
37330
3000
ama gerçek tam tersi.
00:40
And so very simple things -- off-the-shelf technologies
6
40330
3000
Ve çok basit şeyler - internetten önce bulabileceğimiz
00:43
that we could easily find on the then-early Web --
7
43330
5000
satışa hazır teknolojiler -
00:48
would clearly make a huge difference to that problem.
8
48330
5000
bu problemi olağanüstü bir şekilde değiştirebilirdi.
00:53
But I also, in looking at more powerful technologies
9
53330
4000
Fakat ben daha güçlü teknolojilere, nanoteknoloji, genetik mühendisliği
00:57
and nanotechnology and genetic engineering and other new emerging
10
57330
5000
ve diğer yeni gelişen dijital teknolojilere bakıyorum
01:02
kind of digital technologies, became very concerned
11
62330
4000
ve olası bir suistimale karşı
01:06
about the potential for abuse.
12
66330
4000
çok endişeleniyorum.
01:10
If you think about it, in history, a long, long time ago
13
70330
5000
Bu konu hakkında düşünürseniz, tarihte uzun yıllar önce,
01:15
we dealt with the problem of an individual abusing another individual.
14
75330
3000
bizler, bir bireyin diğer bireye tecavüz etmesi problemi ile uğraşıyorduk.
01:18
We came up with something -- the Ten Commandments: Thou shalt not kill.
15
78330
3000
10 Emir imdadımıza yetişti - öldürmeyeceksin.
01:21
That's a, kind of a one-on-one thing.
16
81330
2000
Bu teketek bir mesele.
01:23
We organized into cities. We had many people.
17
83330
4000
Şehirlere organize olduk. Birçok insan vardı.
01:27
And to keep the many from tyrannizing the one,
18
87330
4000
Ve onların birbirine zulmetmesini engellemek için,
01:31
we came up with concepts like individual liberty.
19
91330
4000
kişisel özgürlük kavramını çıkardık.
01:35
And then, to have to deal with large groups,
20
95330
1000
Ve daha sonra, büyük gruplarla baş etmek için,
01:36
say, at the nation-state level,
21
96330
3000
mesela millet mertebesinde,
01:39
and we had to have mutual non-aggression,
22
99330
2000
karşılıklı saldırmazlığı çıkardık.
01:41
or through a series of conflicts, we eventually came to
23
101330
4000
Ya da bir dizi çatışmadan sonra, sonunda
01:45
a rough international bargain to largely keep the peace.
24
105330
6000
uluslararası barışı korumaya karar verdik.
01:51
But now we have a new situation, really what people call
25
111330
5000
Fakat şimdi yeni bir durumla, asimetrik bir durumla,
01:56
an asymmetric situation, where technology is so powerful
26
116330
3000
karşı karşıyayız. Teknoloji o kadar güçlü ki,
01:59
that it extends beyond a nation-state.
27
119330
4000
millet kavramını aşıyor.
02:03
It's not the nation-states that have potential access
28
123330
3000
Artık milletler değil, bireyler toplu yıkım araçlarına
02:06
to mass destruction, but individuals.
29
126330
5000
sahip olma potansiyeline sahip.
02:11
And this is a consequence of the fact that these new technologies tend to be digital.
30
131330
5000
Ve bir tesadüf daha, bu yeni teknolojiler genelde dijital.
02:16
We saw genome sequences.
31
136330
4000
Bizler gen dizilimlerini görebildik.
02:20
You can download the gene sequences
32
140330
1000
Siz isterseniz patojenlerin gen dizilimlerini
02:21
of pathogens off the Internet if you want to,
33
141330
4000
İnternetten indirebilirsiniz,
02:25
and clearly someone recently -- I saw in a science magazine --
34
145330
5000
ve birisi -- bir bilim dergisinde gördüm --
02:30
they said, well, the 1918 flu is too dangerous to FedEx around.
35
150330
5000
1918 gribi FedEx için çok tehlikeli diyordu.
02:35
If people want to use it in their labs for working on research,
36
155330
3000
Eğer insanlar o virüsü araştırmaları için laboratuvarlarında kullanacaklarsa,
02:38
just reconstruct it yourself,
37
158330
3000
yapısını değiştirsin, çünkü biliyorsunuz
02:41
because, you know, it might break in FedEx.
38
161330
4000
virüs FedEx'e girebilir.
02:45
So that this is possible to do this is not deniable.
39
165330
5000
Bu mümkün ve inkar edilemez.
02:50
So individuals in small groups super-empowered by access to these
40
170330
5000
Küçük gruplardaki bireyler, biyolojik ya da diğer
02:55
kinds of self-replicating technologies, whether it be biological
41
175330
5000
kendini çoğaltabilen teknolojiler ile süper-güçlenmiş halleri ile
03:00
or other, are clearly a danger in our world.
42
180330
3000
dünyamız için şüphesiz bir tehlike.
03:03
And the danger is that they can cause roughly what's a pandemic.
43
183330
4000
Ve bu tehlike neredeyse bir pandemi.
03:07
And we really don't have experience with pandemics,
44
187330
3000
Ve bizim pandemilerle ilgili bir tecrübemiz yok,
03:10
and we're also not very good as a society at acting
45
190330
3000
toplum olarak da direk veya tecrübemiz olmayan işlerle
03:13
to things we don't have direct and sort of gut-level experience with.
46
193330
4000
uğraşmakta çok iyi değiliz.
03:17
So it's not in our nature to pre-act.
47
197330
4000
Yani, doğamızda önceden davranma yok.
03:21
And in this case, piling on more technology doesn't solve the problem,
48
201330
5000
Ve bu durumda, teknoloji istiflemek sorunu çözmüyor,
03:26
because it only super-empowers people more.
49
206330
3000
çünkü bu sadece insanlara daha çok güç katıyor.
03:29
So the solution has to be, as people like Russell and Einstein
50
209330
4000
Zannımca 20. yüzyılın başlarında,
03:33
and others imagine in a conversation that existed
51
213330
2000
daha ateşli bir şekilde olan var olan tartışmada,
03:35
in a much stronger form, I think, early in the 20th century,
52
215330
4000
Russell ve Einstein ve diğerlerinin dediği gibi,
03:39
that the solution had to be not just the head but the heart.
53
219330
3000
çözüm sadece kafada değil, kalpte.
03:42
You know, public policy and moral progress.
54
222330
5000
Siz, kamu düzenini ve ahlaki ilerlemeyi biliyorsunuz.
03:47
The bargain that gives us civilization is a bargain to not use power.
55
227330
6000
Bize medeniyeti veren anlaşma, güç kullanmama anlaşmasıdır.
03:53
We get our individual rights by society protecting us from others
56
233330
3000
Biz kişisel haklarımızı, toplumun bizi diğerlerinin yapabildikleri herşeyi yapmasından engellemesinden ziyade
03:56
not doing everything they can do but largely doing only what is legal.
57
236330
5000
yasal olan her şeyi yapmalarını engellemesi ile alıyoruz.
04:01
And so to limit the danger of these new things, we have to limit,
58
241330
5000
Ve bu yeni şeylerin zararını kısıtlamak için,
04:06
ultimately, the ability of individuals
59
246330
2000
eninde sonunda bireylerin pandemik güçlere
04:08
to have access, essentially, to pandemic power.
60
248330
3000
erişimini kısıtlamamız lazım.
04:11
We also have to have sensible defense, because no limitation
61
251330
4000
Ayrıca akla yatkın bir savunmaya sahip olmamız lazım,
04:15
is going to prevent a crazy person from doing something.
62
255330
3000
çünkü hiçbir kısıt, deli birisini bir şeyi yapmasından alıkoyamaz.
04:18
And you know, and the troubling thing is that
63
258330
2000
Ve siz de biliyorsunuz, can sıkıcı olan,
04:20
it's much easier to do something bad than to defend
64
260330
2000
kötü bir şeyi yapmak, bir şeyi tüm kötülüklerden
04:22
against all possible bad things,
65
262330
2000
korumaktan çok daha kolay.
04:24
so the offensive uses really have an asymmetric advantage.
66
264330
4000
Bundan dolayı saldırganlıkların asimetrik bir avantajı var.
04:28
So these are the kind of thoughts I was thinking in 1999 and 2000,
67
268330
4000
Bunlar benim 1999 ve 2000 yılları arasındaki düşüncelerimdi,
04:32
and my friends told me I was getting really depressed,
68
272330
2000
ve arkadaşlarım benim gerçekten depresyona girdiğimi,
04:34
and they were really worried about me.
69
274330
2000
ve benden endişe duyduklarını söylüyorlardı.
04:36
And then I signed a book contract to write more gloomy thoughts about this
70
276330
3000
Daha sonra daha da kasvetli düşüncelerimi yazacağım
04:39
and moved into a hotel room in New York
71
279330
2000
bir kitap anlaşması imzaladım ve New York'ta, verem,
04:41
with one room full of books on the Plague,
72
281330
4000
New York'ta patlayıp benim de etkilendiğim
04:45
and you know, nuclear bombs exploding in New York
73
285330
3000
nükleer patlamalar gibi konular içeren kitaplarla dolu
04:48
where I would be within the circle, and so on.
74
288330
3000
bir otel odasına yerleştim.
04:51
And then I was there on September 11th,
75
291330
4000
Daha sonra 11 Eylül'de de oradaydım ve
04:55
and I stood in the streets with everyone.
76
295330
1000
herkesle birlikte sokaktaydım.
04:56
And it was quite an experience to be there.
77
296330
2000
Orada olmak bir tecrübe idi.
04:58
I got up the next morning and walked out of the city,
78
298330
3000
Ertesi gün uyandım ve şehirde dolaşmaya çıktım
05:01
and all the sanitation trucks were parked on Houston Street
79
301330
3000
ve bütün hıfzısıhha kamyonları Houston Sokakta park edilmişti
05:04
and ready to go down and start taking the rubble away.
80
304330
2000
ve gidip molozları toplamaya hazırdılar.
05:06
And I walked down the middle, up to the train station,
81
306330
2000
Daha sonra metro istasyonuna indim
05:08
and everything below 14th Street was closed.
82
308330
3000
ve 14. Sokak'tan aşağısı kapalıydı.
05:11
It was quite a compelling experience, but not really, I suppose,
83
311330
4000
Bu, odası kitaplarla dolu birisi için ilgi çekici bir tecrübe,
05:15
a surprise to someone who'd had his room full of the books.
84
315330
3000
fakat, bence, bir sürpriz değildi.
05:18
It was always a surprise that it happened then and there,
85
318330
4000
Olayların şurada ve orada olması her zaman sürprizdi,
05:22
but it wasn't a surprise that it happened at all.
86
322330
4000
fakat olayların gerçekleşmesi sürpriz değildi.
05:26
And everyone then started writing about this.
87
326330
2000
Ve herkes bunun hakkında yazmaya başladı.
05:28
Thousands of people started writing about this.
88
328330
1000
Binlerce insan bunlar hakkında yazmaya başladı.
05:29
And I eventually abandoned the book, and then Chris called me
89
329330
2000
Sonunda kitaptan vazgeçtim ve daha sonra Chris bir konferansta konuşmamı istedi.
05:31
to talk at the conference. I really don't talk about this anymore
90
331330
3000
Ben gerçekten bu konu hakkında konuşmak istemiyordum,
05:34
because, you know, there's enough frustrating and depressing things going on.
91
334330
5000
çünkü biliyorsunuz ortalıkta yeterince sinir bozucu ve iç karartıcı şeyler vardı.
05:39
But I agreed to come and say a few things about this.
92
339330
3000
Ama birkaç şeyden bahsetmeyi kabul ettim.
05:42
And I would say that we can't give up the rule of law
93
342330
3000
Ve ben asimetrik tehlike ile savaşmak için
05:45
to fight an asymmetric threat, which is what we seem to be doing
94
345330
4000
şu an güce sahip insanlar yüzünden
05:49
because of the present, the people that are in power,
95
349330
5000
hukukun üstünlüğünden vazgeçemeyeceğimizi söyledim.
05:54
because that's to give up the thing that makes civilization.
96
354330
5000
Çünkü bu medeniyetin yapıtaşından vazgeçmek demekti.
05:59
And we can't fight the threat in the kind of stupid way we're doing,
97
359330
3000
Tehlike ile şimdiki gibi aptalca savaşamayacağımızı,
06:02
because a million-dollar act
98
362330
2000
çünkü milyon dolarlık bir hareket
06:04
causes a billion dollars of damage, causes a trillion dollar response
99
364330
3000
milyar dolarlık bir zarara, o da trilyon dolarlık tepkiye dönüşüyor dedim.
06:07
which is largely ineffective and arguably, probably almost certainly,
100
367330
3000
Bu çözüm çok verimsiz ve tartışmasız
06:10
has made the problem worse.
101
370330
2000
problemi daha da kötüleştiriyor.
06:12
So we can't fight the thing with a million-to-one cost,
102
372330
5000
Yani bir milyona bir masraf ile
06:17
one-to-a-million cost-benefit ratio.
103
377330
6000
bire bir milyon kâr oranı ile savaşamayız.
06:24
So after giving up on the book -- and I had the great honor
104
384330
5000
Kitaptan vazgeçtikten sonra, bir yıl kadar önce
06:29
to be able to join Kleiner Perkins about a year ago,
105
389330
4000
Kleiner Perkins ile tanışma ve risk sermayesi ile
06:33
and to work through venture capital on the innovative side,
106
393330
7000
yenilikler üzerine çalışma şerefine nail oldum.
06:40
and to try to find some innovations that could address what I saw as
107
400330
4000
Benim büyük problem olarak gördüğüm meselelere
06:44
some of these big problems.
108
404330
2000
yenilikçi fikirler bulmaya çalıştım.
06:46
Things where, you know, a factor of 10 difference
109
406330
3000
Bildiğiniz gibi, fikirler
06:49
can make a factor of 1,000 difference in the outcome.
110
409330
4000
kendilerinden yüz kat daha etkili sonuçlara gebe olabiliyor.
06:53
I've been amazed in the last year at the incredible quality
111
413330
3000
Geçen yıl karşıma çıkan yeniliklerin
06:56
and excitement of the innovations that have come across my desk.
112
416330
5000
kalitesi ve heyecanı karşısında hayrete düşmüştüm.
07:01
It's overwhelming at times. I'm very thankful for Google and Wikipedia
113
421330
3000
Zaman karşı koyamama zamanı. Ben Google ve Vikipedi'ye
07:04
so I can understand at least a little of what people are talking about
114
424330
4000
en azından insanların neler hakkında konuştuğunu anlayabildiğim
07:08
who come through the doors.
115
428330
2000
için çok minnettarım.
07:10
But I wanted to share with you three areas
116
430330
3000
Fakat ben sizlerle kendimin de heyecan duyduğu ve
07:13
that I'm particularly excited about and that relate to the problems
117
433330
3000
Wired makalesinde bahsettiğim problemlerle ilgili olabilecek
07:16
that I was talking about in the Wired article.
118
436330
5000
3 alanı paylaşmak istiyorum.
07:21
The first is this whole area of education,
119
441330
2000
Birincisi eğitim
07:23
and it really relates to what Nicholas was talking about with a $100 computer.
120
443330
4000
ve bu gerçekten Nicholas'ın 100 dolarlık bilgisayar hakkında konuştukları ile ilgili.
07:27
And that is to say that there's a lot of legs left in Moore's Law.
121
447330
4000
Moore yasasında eksik kalmış bir sürü kısım var.
07:31
The most advanced transistors today are at 65 nanometers,
122
451330
4000
Günümüzde en gelişmiş transistörler 65 nanometre
07:35
and we've seen, and I've had the pleasure to invest
123
455330
3000
ve ben, Moore Yasasını 10 nanometrelere kadar
07:38
in, companies that give me great confidence that we'll extend Moore's Law
124
458330
6000
devam ettirme güveni veren şirketlere
07:44
all the way down to roughly the 10 nanometer scale.
125
464330
3000
yatırım yapma sevincine nail oldum.
07:47
Another factor of, say, six in dimensional reduction,
126
467330
6000
Boyut olarak, diyelim ki 6 katlık bir küçülme,
07:53
which should give us about another factor of 100 in raw improvement
127
473330
5000
bize çiplerin yapabildiklerini
07:58
in what the chips can do. And so, to put that in practical terms,
128
478330
5000
100 kat daha geliştirme imkanı verecek.
08:03
if something costs about 1,000 dollars today,
129
483330
4000
Bugün satın alabileceğiniz, mesela
08:07
say, the best personal computer you can buy, that might be its cost,
130
487330
5000
en iyi bilgisayarın fiyatı 1000 dolar iken,
08:12
I think we can have that in 2020 for 10 dollars. Okay?
131
492330
6000
2020'de 10 dolar olacak. Tamam mı?
08:18
Now, just imagine what that $100 computer will be in 2020
132
498330
5000
O zaman 2020'de 100 dolarlık bilgisayarın
08:23
as a tool for education.
133
503330
2000
bir eğitim aracı olarak nasıl olacağını hayal edin.
08:25
I think the challenge for us is --
134
505330
2000
Bence önümüzdeki mesele,
08:27
I'm very certain that that will happen, the challenge is,
135
507330
2000
eminim ki gerçek olacak,
08:29
will we develop the kind of educational tools and things with the net
136
509330
5000
internet ile o aygıtın fırsatlarından yararlanacak şekilde
08:34
to let us take advantage of that device?
137
514330
3000
eğitim araçları gereçleri yapıp yapmayacağımız.
08:37
I'd argue today that we have incredibly powerful computers,
138
517330
4000
Ben bugün inanılmaz güçlü bilgisayarlar olduğunu,
08:41
but we don't have very good software for them.
139
521330
2000
fakat onlar için iyi yazılımlar olmadığını iddia ediyorum.
08:43
And it's only in retrospect, after the better software comes along,
140
523330
3000
Geçmişten biliyoruz, güzel bir yazılım çıktıktan sonra
08:46
and you take it and you run it on a ten-year-old machine, you say,
141
526330
2000
ve onu on yıllık makinede çalıştırdıktan sonra
08:48
God, the machine was that fast?
142
528330
2000
"Aman Allahım, bu makine bu kadar hızlı mıydı?" diyoruz.
08:50
I remember when they took the Apple Mac interface
143
530330
2000
Apple Mac arayüzünü alıp
08:52
and they put it back on the Apple II.
144
532330
3000
Apple II'ye koyduklarını hatırlıyorum.
08:55
The Apple II was perfectly capable of running that kind of interface,
145
535330
3000
Apple II gayet iyi bir şekilde o arayüzü kaldıracak durumdaydı,
08:58
we just didn't know how to do it at the time.
146
538330
3000
biz sadece onu nasıl yapacağımızı bilmiyorduk.
09:01
So given that we know and should believe --
147
541330
2000
Bütün bunlardan sonra,
09:03
because Moore's Law's been, like, a constant,
148
543330
3000
2020'de bilgisayarların nasıl olacağını bilebiliriz.
09:06
I mean, it's just been very predictable progress
149
546330
3000
Çünkü Moore Yasası
09:09
over the last 40 years or whatever.
150
549330
3000
40 yıldır
09:12
We can know what the computers are going to be like in 2020.
151
552330
4000
tahmin edilebilir bir ilerlemeye sahip.
09:16
It's great that we have initiatives to say,
152
556330
2000
Haydi eğitim insanları eğitelim,
09:18
let's go create the education and educate people in the world,
153
558330
3000
çünkü bu barış için çok iyi
09:21
because that's a great force for peace.
154
561330
2000
diyen girişimler olması çok güzel.
09:23
And we can give everyone in the world a $100 computer
155
563330
3000
Ve 15 yıl içerisinde herkese 100 ya da 10 dolarlık
09:26
or a $10 computer in the next 15 years.
156
566330
5000
bilgisayarlar verebilecek hale gelmemiz de çok güzel.
09:31
The second area that I'm focusing on is the environmental problem,
157
571330
5000
Üzerine düştüğüm ikinci alan ise çevre problemi.
09:36
because that's clearly going to put a lot of pressure on this world.
158
576330
4000
Çünkü bu mesele bu Dünya'ya çok büyük baskılar yapacak.
09:40
We'll hear a lot more about that from Al Gore very shortly.
159
580330
4000
Bu konu hakkında çok daha fazlasını kısaca Al Gore'dan dinleyeceğiz.
09:44
The thing that we see as the kind of Moore's Law trend
160
584330
3000
Çevre problemini anlama yeteneğimizi bir başka Moore Yasası gibi
09:47
that's driving improvement in our ability to address
161
587330
3000
görmemizi sağlayan yeni bir eğilim de
09:50
the environmental problem is new materials.
162
590330
4000
yeni malzemeler.
09:54
We have a challenge, because the urban population is growing
163
594330
4000
Bu yüzyılda şehir nüfusu
09:58
in this century from two billion to six billion
164
598330
3000
çok kısa zamanda 2 milyardan 6 milyara
10:01
in a very short amount of time. People are moving to the cities.
165
601330
2000
çıkacak. İnsanlar şehirlere taşınıyorlar.
10:03
They all need clean water, they need energy, they need transportation,
166
603330
3000
Hepsinin de temiz suya, enerjiye, ulaşıma ihtiyacı var
10:06
and we want them to develop in a green way.
167
606330
4000
ve biz onlardan çevreci bir şekilde gelişmelerini istiyoruz.
10:10
We're reasonably efficient in the industrial sectors.
168
610330
2000
Endüstriyel sektörlerde biraz daha verimliyiz.
10:12
We've made improvements in energy and resource efficiency,
169
612330
3000
Enerji ve kaynak verimliliğinde iyileştirmeler yaptık,
10:15
but the consumer sector, especially in America, is very inefficient.
170
615330
4000
fakat tüketici sektörü, özellikle Amerika, çok verimsiz.
10:19
But these new materials bring such incredible innovations
171
619330
4000
Fakat bu yeni malzemeler inanılmaz yenilikler getiriyor.
10:23
that there's a strong basis for hope that these things
172
623330
4000
Bu malzemelerin kârlı ve piyasaya çıkacağına dair
10:27
will be so profitable that they can be brought to the market.
173
627330
2000
kuvvetli umutlar var.
10:29
And I want to give you a specific example of a new material
174
629330
3000
Ben size 15 yıl önce bulunmuş,
10:32
that was discovered 15 years ago.
175
632330
3000
özel, yeni bir malzemeden bahsetmek istiyorum.
10:35
If we take carbon nanotubes, you know, Iijima discovered them in 1991,
176
635330
5000
Iijima tarafından 1991 yılında bulunan karbon nanotüpler
10:40
they just have incredible properties.
177
640330
2000
inanılmaz özelliklere sahip.
10:42
And these are the kinds of things we're going to discover
178
642330
1000
Nano boyutta mühendislik yapmaya başladıkça
10:43
as we start to engineer at the nano scale.
179
643330
3000
keşfedeceğimiz özellikler de hep böyle olacak.
10:46
Their strength: they're almost the strongest material,
180
646330
3000
Mukavemet: bilinen en yüksek
10:49
tensile strength material known.
181
649330
2000
gerilme mukavemetine sahip malzeme.
10:52
They're very, very stiff. They stretch very, very little.
182
652330
5000
Nanotüpler bükülemez. Çok az esniyorlar.
10:57
In two dimensions, if you make, like, a fabric out of them,
183
657330
3000
2 boyutta, mesela, bir kumaş yaparsanız
11:00
they're 30 times stronger than Kevlar.
184
660330
3000
Kevlar'dan 30 kat daha mukavemetli olur.
11:03
And if you make a three-dimensional structure, like a buckyball,
185
663330
3000
Buckyball gibi 3 boyutlu bir yapı yaparsanız,
11:06
they have all sorts of incredible properties.
186
666330
2000
her türlü inanılmaz özelliklere sahip olurlar.
11:08
If you shoot a particle at them and knock a hole in them,
187
668330
3000
Bir parçacağı fırlatıp, buckyball'da delik açarsanız,
11:11
they repair themselves; they go zip and they repair the hole
188
671330
3000
kendi kendini tamir ediyorlar ve delik
11:14
in femtoseconds, which is not -- is really quick.
189
674330
3000
sadece femtosaniyede kapanıyor, bu da gerçekten hızlı.
11:17
(Laughter)
190
677330
3000
(Kahkaha).
11:20
If you shine a light on them, they produce electricity.
191
680330
4000
Işık tutarsanız, elektrik üretiyorlar.
11:24
In fact, if you flash them with a camera they catch on fire.
192
684330
3000
Kamera flaşı tutarsanız, yangın çıkarıyorlar.
11:27
If you put electricity on them, they emit light.
193
687330
4000
Elektrik geçirirseniz, ışık saçıyorlar.
11:31
If you run current through them, you can run 1,000 times more current
194
691330
3000
İçlerinden akım geçirirseniz, metal parçasından
11:34
through one of these than through a piece of metal.
195
694330
4000
1000 kat daha fazla akım geçirebilirsiniz.
11:38
You can make both p- and n-type semiconductors,
196
698330
3000
Hem p, hem n tipi yarı iletken üretebilirsiniz,
11:41
which means you can make transistors out of them.
197
701330
2000
bu da bunlardan transistör üretebilirsiniz demek.
11:43
They conduct heat along their length but not across --
198
703330
3000
Isıyı uzunlukları boyunca iletip, genişlikleri boyunca,
11:46
well, there is no width, but not in the other direction
199
706330
2000
aslında genişlikleri yok diğer yönde yani, ısıyı iletmiyorlar.
11:48
if you stack them up; that's a property of carbon fiber also.
200
708330
6000
Yanyana dizerseniz elde edeceğiniz karbon fiberlerin de böyle özelliği var.
11:54
If you put particles in them, and they go shooting out the tip --
201
714330
3000
İçlerine parçacık koyarsanız,
11:57
they're like miniature linear accelerators or electron guns.
202
717330
3000
minyatür hızlandırıcı ve elektron tabancası oluyorlar.
12:00
The inside of the nanotubes is so small --
203
720330
3000
Nanotüplerin içleri çok küçük -
12:03
the smallest ones are 0.7 nanometers --
204
723330
2000
en küçüğü 0.7 nanometre -
12:05
that it's basically a quantum world.
205
725330
2000
bu da aslında kuantum dünyası.
12:07
It's a strange place inside a nanotube.
206
727330
3000
Nanotüpün içi garip bir yer.
12:10
And so we begin to see, and we've seen business plans already,
207
730330
3000
Artık Lise Randall'ın bahsettiği şeylerle ilgili
12:13
where the kind of things Lisa Randall's talking about are in there.
208
733330
3000
iş planları görmeye başladık.
12:16
I had one business plan where I was trying to learn more about
209
736330
2000
Bir iş planında, Witten'in kozmik yön dizgileri ile
12:18
Witten's cosmic dimension strings to try to understand
210
738330
3000
teklif edilen nanomalzemenin içinde ne gibi fenomenlerin olduğu ile ilgili
12:21
what the phenomenon was going on in this proposed nanomaterial.
211
741330
3000
daha fazla bilgi öğrenmeye çalışmıştım.
12:24
So inside of a nanotube, we're really at the limit here.
212
744330
6000
Nanotüpün içinde gerçekten sınırdayız.
12:30
So what we see is with these and other new materials
213
750330
4000
Bu tip yeni malzemelerden anladığımız,
12:34
that we can do things with different properties -- lighter, stronger --
214
754330
4000
değişik özelliklere - daha hafif, mukavemetli - malzemeler üretip
12:38
and apply these new materials to the environmental problems.
215
758330
6000
bunları çevre problemi uygulamak.
12:44
New materials that can make water,
216
764330
1000
Su üreten yeni malzemeler,
12:45
new materials that can make fuel cells work better,
217
765330
2000
yakıt pillerini daha iyi yapan yeni malzemeler,
12:47
new materials that catalyze chemical reactions,
218
767330
4000
kimyasal reaksiyonlara katalizör olan yeni malzemeler,
12:51
that cut pollution and so on.
219
771330
3000
kirliliği kesen malzemeler vs.
12:54
Ethanol -- new ways of making ethanol.
220
774330
3000
Etanol -- yeni etanol üretme yöntemleri.
12:57
New ways of making electric transportation.
221
777330
3000
Elektrik taşımasında yeni yollar.
13:00
The whole green dream -- because it can be profitable.
222
780330
4000
Tüm yeşil hayalimiz -- çünkü artık kârlı olabilir.
13:04
And we've dedicated -- we've just raised a new fund,
223
784330
2000
Biz yenice bir sermaye oluşturduk,
13:06
we dedicated 100 million dollars to these kinds of investments.
224
786330
3000
ve 100 milyon doları bu tip yatırımlara adadık.
13:09
We believe that Genentech, the Compaq, the Lotus, the Sun,
225
789330
4000
Biz bu alanlarda Greentech, Compaq, Lotus, Sun
13:13
the Netscape, the Amazon, the Google in these fields
226
793330
4000
Netscape, Amazon, Google gibilerinin
13:17
are yet to be found, because this materials revolution
227
797330
3000
bu malzeme devrimi ile oluşacağını
13:20
will drive these things forward.
228
800330
3000
ve işleri ileriye götüreceğine inanıyoruz.
13:24
The third area that we're working on,
229
804330
2000
Üzerinde çalıştığımız ve geçen hafta
13:26
and we just announced last week -- we were all in New York.
230
806330
4000
hepimiz New York'ta iken açıkladığımız üçüncü konu.
13:30
We raised 200 million dollars in a specialty fund
231
810330
6000
Biosavunmada pandemik üzerine çalışmak için
13:36
to work on a pandemic in biodefense.
232
816330
4000
200 milyon dolarlık bir sermaye biriktirdik.
13:40
And to give you an idea of the last fund that Kleiner raised
233
820330
3000
Kleiner'in en son biriktirdiği sermaye
13:43
was a $400 million fund, so this for us is a very substantial fund.
234
823330
5000
400 milyon dolar idi, ve bu çok önemli bir sermaye idi.
13:48
And what we did, over the last few months -- well, a few months ago,
235
828330
4000
Birkaç ay önce Ray Kurzweil ile ben
13:52
Ray Kurzweil and I wrote an op-ed in the New York Times
236
832330
3000
New York Times'da 1918 virüsünü yayınlamanın
13:55
about how publishing the 1918 genome was very dangerous.
237
835330
3000
ne kadar tehlikeli olduğu hakkında bir makale yayınladık.
13:58
And John Doerr and Brook and others got concerned, [unclear],
238
838330
4000
John Doerr ve Brook endişelenmeye başladı ve [anlaşılmıyor]
14:02
and we started looking around at what the world was doing
239
842330
4000
biz Dünya'nın pandemiğe hazırlanma adına ne yaptığına
14:06
about being prepared for a pandemic. And we saw a lot of gaps.
240
846330
5000
bakmaya başladık. Birçok eksik gördük.
14:11
And so we asked ourselves, you know, can we find innovative things
241
851330
4000
Kendimize bu eksikleri doldurabilecek yenilikçi şeyler
14:15
that will go fill these gaps? And Brooks told me in a break here,
242
855330
4000
bulabilip bulamayacağımızı sorduk. Brooks arada bana
14:19
he said he's found so much stuff he can't sleep,
243
859330
2000
o kadar çok şey bulduğunu, o kadar güzel teknolojiler olduğu halde
14:21
because there's so many great technologies out there,
244
861330
3000
içlerinde boğulduğumuz için uyuyamadığını söyledi.
14:24
we're essentially buried. And we need them, you know.
245
864330
3000
Bizim o fikirlere ihtiyacımız var, biliyorsunuz.
14:27
We have one antiviral that people are talking about stockpiling
246
867330
3000
Şu an işe yarayan ve insanların depoladığı bir tane antiviral var.
14:30
that still works, roughly. That's Tamiflu.
247
870330
3000
Tamiflu.
14:33
But Tamiflu -- the virus is resistant. It is resistant to Tamiflu.
248
873330
5000
Fakat virüs Tamiflu dayanıklı. Virüs Tamiflu'ya dirençli.
14:38
We've discovered with AIDS we need cocktails to work well
249
878330
4000
AIDS ile kokteyllerin de iyi çalışması gerektiğini öğrendik.
14:42
so that the viral resistance -- we need several anti-virals.
250
882330
3000
aynı şekilde viral dirençler de -- birden fazla antivirale ihtiyacımız var.
14:45
We need better surveillance.
251
885330
2000
Daha iyi gözetlemeye ihtiyacımız var.
14:47
We need networks that can find out what's going on.
252
887330
3000
Ne olduğunu bulabilen ağlara ihtiyacımız var.
14:50
We need rapid diagnostics so that we can tell if somebody has
253
890330
4000
Yeni bulduğumuz bir gribe yakalanan biri olup olmadığını anlamak için
14:54
a strain of flu which we have only identified very recently.
254
894330
4000
çok hızlı teşhis yöntemlerine ihtiyacımız var.
14:58
We've got to be able to make the rapid diagnostics quickly.
255
898330
2000
Erken teşhisleri hızlı yapabilmeliyiz.
15:00
We need new anti-virals and cocktails. We need new kinds of vaccines.
256
900330
3000
Yeni antivirallere, kokteyllere, aşılara ihtiyacımız var.
15:03
Vaccines that are broad spectrum.
257
903330
2000
Geniş spektrumlu aşılar.
15:05
Vaccines that we can manufacture quickly.
258
905330
4000
Hızlı üretilebilen aşılar.
15:09
Cocktails, more polyvalent vaccines.
259
909330
2000
Kokteyller, çokdeğerlikli aşılar.
15:11
You normally get a trivalent vaccine against three possible strains.
260
911330
3000
3 tane farklı tansiyon için, normalde 3 değerlikli aşı alırsınız.
15:14
We need -- we don't know where this thing is going.
261
914330
3000
İhtiyacımız var -- işlerin nereye gittiğini bilmiyoruz.
15:17
We believe that if we could fill these 10 gaps,
262
917330
3000
10 tane böyle boşluğu doldurursak, pandemik riskini azaltmaya
15:20
we have a chance to help really reduce the risk of a pandemic.
263
920330
6000
gerçekten yardımcı olacağımıza inanıyoruz.
15:26
And the difference between a normal flu season and a pandemic
264
926330
4000
Normal grip sezonu ile pandemik arasındaki fark,
15:30
is about a factor of 1,000 in deaths
265
930330
3000
ölüm oranlarında 1000 kat artış ve
15:33
and certainly enormous economic impact.
266
933330
3000
tabi ki muazzam ekonomik etki.
15:36
So we're very excited because we think we can fund 10,
267
936330
3000
Birkaç yıl içerisinde bu konuyla ilgili 10 projeyi destekleyip,
15:39
or speed up 10 projects and see them come to market
268
939330
4000
ya da hızlandırıp piyasaya süreceğimizi düşündüğümüz için
15:43
in the next couple years that will address this.
269
943330
3000
çok heyecanlıyız.
15:46
So if we can address, use technology, help address education,
270
946330
3000
Eğer teknolojiyi kullanırsak, eğitime yönelirsek,
15:49
help address the environment, help address the pandemic,
271
949330
3000
çevreye yönelmeye yardımcı olursak, pandemiğe yönelmeye yardımcı olursak,
15:52
does that solve the larger problem that I was talking about
272
952330
4000
Wired makalesinde bahsettiğim büyük problemi çözecek miyiz?
15:56
in the Wired article? And I'm afraid the answer is really no,
273
956330
5000
Korkarım ki, cevap hayır. Çünkü teknoloji yönetimi ile ilgili bir problemi
16:01
because you can't solve a problem with the management of technology
274
961330
4000
daha fazla teknoloji ile
16:05
with more technology.
275
965330
3000
çözemezsiniz.
16:08
If we let an unlimited amount of power loose, then we will --
276
968330
5000
Eğer sınırsız güce izin verirsek, ki biz daha sıkı yapacağız --
16:13
a very small number of people will be able to abuse it.
277
973330
2000
çok az sayıda insan onu kötüye kullanabilecek.
16:15
We can't fight at a million-to-one disadvantage.
278
975330
4000
Milyona bir dezavantajla savaşamayız.
16:19
So what we need to do is, we need better policy.
279
979330
3000
Yapmamız gereken, daha iyi politikaya ihtiyacımız var.
16:22
And for example, some things we could do
280
982330
3000
Mesela, politika çözümleri olarak yapabileceğimiz,
16:25
that would be policy solutions which are not really in the political air right now
281
985330
4000
şu an tam politik havada olmayan fakat
16:29
but perhaps with the change of administration would be -- use markets.
282
989330
4000
yönetimin değişmesi ile o havada olacak şeylerden birisi de pazarları kullanmak.
16:33
Markets are a very strong force.
283
993330
2000
Pazarlar çok büyük bir kuvvet.
16:35
For example, rather than trying to regulate away problems,
284
995330
3000
Mesela, problemi uzaklaştırmaktansa,
16:38
which probably won't work, if we could price
285
998330
2000
ki büyük ihtimal işe yaramayacak,
16:40
into the cost of doing business, the cost of catastrophe,
286
1000330
5000
ticaret yapma maliyetine, felaket maliyetini de ekleyebiliriz.
16:45
so that people who are doing things that had a higher cost of catastrophe
287
1005330
3000
Böylece felaketten daha büyük işler yapan kişiler
16:48
would have to take insurance against that risk.
288
1008330
3000
o riske karşı bir sigorta yapmış olurlar.
16:51
So if you wanted to put a drug on the market you could put it on.
289
1011330
2000
Yani piyasaya bir ilaç çıkarmak istiyorsanız, çıkarabileceksiniz.
16:53
But it wouldn't have to be approved by regulators;
290
1013330
2000
Fakat düzenleyiciler tarafından onaylanmasına gerek olmayacak;
16:55
you'd have to convince an actuary that it would be safe.
291
1015330
4000
siz bir sigorta uzmanını ilacın gerçekten güvenli olduğunu ikna etmek zorunda kalacaksınız.
16:59
And if you apply the notion of insurance more broadly,
292
1019330
3000
Eğer sigorta kavramını daha da genişletirseniz,
17:02
you can use a more powerful force, a market force,
293
1022330
3000
daha güçlü bir kuvveti, pazar kuvvetini kullanarak,
17:05
to provide feedback.
294
1025330
2000
geribildirim sağlayabilirsiniz.
17:07
How could you keep the law?
295
1027330
1000
Hukuku nasıl sağlarsınız?
17:08
I think the law would be a really good thing to keep.
296
1028330
2000
Bence hukukun korunması güzel olur.
17:10
Well, you have to hold people accountable.
297
1030330
2000
Sonuçta insanları sorumlu yapmalısınız.
17:12
The law requires accountability.
298
1032330
2000
Hukuk sorumluluk ister.
17:14
Today scientists, technologists, businessmen, engineers
299
1034330
3000
Bugün bilim adamları, teknolojiciler, işadamları, mühendisler
17:17
don't have any personal responsibility
300
1037330
2000
yaptıkları işlerin sonuçları hakkında
17:19
for the consequences of their actions.
301
1039330
2000
kişisel bir sorumluluğa sahip değiller.
17:21
So if you tie that -- you have to tie that back with the law.
302
1041330
4000
Eğer bunu sağlamak istiyorsanız -- bunu hukukla yapmalısınız.
17:25
And finally, I think we have to do something that's not really --
303
1045330
4000
Ve son olarak, bence artık --
17:29
it's almost unacceptable to say this -- which,
304
1049330
1000
bu neredeyse kabul edilemez bir şey --
17:30
we have to begin to design the future.
305
1050330
3000
geleceği tasarlamaya başlamalıyız.
17:33
We can't pick the future, but we can steer the future.
306
1053330
4000
Biz geleceği seçemeyiz, biz geleceği idare edebiliriz.
17:37
Our investment in trying to prevent pandemic flu
307
1057330
2000
Bizim olası pandemik gribine yaptığımız yatırım
17:39
is affecting the distribution of possible outcomes.
308
1059330
4000
gelecekteki olası sonuçların dağılımını etkiliyor.
17:43
We may not be able to stop it, but the likelihood
309
1063330
2000
Belki durduramayacağız, ama
17:45
that it will get past us is lower if we focus on that problem.
310
1065330
4000
problem üzerine yoğunlaşırsak olabilirliğini düşürürüz.
17:49
So we can design the future if we choose what kind of things
311
1069330
4000
Eğer nelerin olmasını veya olmamasını istediğimizi belirlersek
17:53
we want to have happen and not have happen,
312
1073330
3000
geleceği tasarlayabiliriz
17:56
and steer us to a lower-risk place.
313
1076330
3000
ve kendimizi düşük riskli yere götürürüz.
17:59
Vice President Gore will talk about how we could steer the climate trajectory
314
1079330
6000
Başbakan Yardımcısı Gore iklim yörüngesini
18:05
into a lower probability of catastrophic risk.
315
1085330
3000
nasıl daha düşük felaket riskine çekebileceğimizden bahsedecek.
18:08
But above all, what we have to do is we have to help the good guys,
316
1088330
3000
Her şeyin üstünde, yapmamız gereken, iyi insanlara,
18:11
the people on the defensive side,
317
1091330
2000
savunma yapanlara, meseleleri suistimal etmek isteyen insanlara karşı
18:13
have an advantage over the people who want to abuse things.
318
1093330
4000
avantajlı olmaları için yardım etmeliyiz.
18:17
And what we have to do to do that
319
1097330
2000
Bunu yapmak için yapmamız gereken şey ise
18:19
is we have to limit access to certain information.
320
1099330
3000
belirli bilgilere erişimi kısıtlamaktır.
18:22
And growing up as we have, and holding very high
321
1102330
3000
Büyüdükçe elimize değeri yüksek olan
18:25
the value of free speech, this is a hard thing for us to accept --
322
1105330
4000
ifade özgürlüğü geçiyor. Bu bizim için, hepimiz için
18:29
for all of us to accept.
323
1109330
1000
kabul etmesi çok zor bir durum.
18:30
It's especially hard for the scientists to accept who still remember,
324
1110330
5000
Galileo'nun hapsedilmesi hatırlayan
18:35
you know, Galileo essentially locked up,
325
1115330
2000
ve hâlâ kilise ile savaşan
18:37
and who are still fighting this battle against the church.
326
1117330
4000
bilim adamları için bu çok daha zor.
18:41
But that's the price of having a civilization.
327
1121330
5000
Fakat bu da medeniyete sahip olmanın maliyeti.
18:46
The price of retaining the rule of law
328
1126330
2000
Hukuku korumanın maliyeti
18:48
is to limit the access to the great and kind of unbridled power.
329
1128330
5000
dizginlenemez ve muazzam kuvvete ulaşımı kısıtlamaktır.
18:53
Thank you.
330
1133330
1000
Teşekkürler.
18:54
(Applause)
331
1134330
2000
(Alkış)

Original video on YouTube.com
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7