An urgent call to protect the world's "Third Pole" | Tshering Tobgay

199,821 views ・ 2019-09-05

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ozay Ozaydin Gözden geçirme: Merve Kılıç
00:13
On the 17th of October, 2009,
0
13531
4667
17 Ekim 2009'da
00:18
President Mohamed Nasheed of the Maldives did something unusual.
1
18222
4468
Maldivler'in başkanı Mohamed Nasheed sıra dışı bir şey yaptı.
00:23
He held his cabinet meeting underwater.
2
23811
3563
Kabine toplantısını su altında yaptı.
00:31
He literally took his ministers scuba diving, as it were,
3
31614
4516
Eğer küresel ısınmayı kontrol altında tutamazsak
00:36
to warn the world that his country could drown
4
36154
4479
ülkesinin su altında kalacağına dair dünyayı uyarmak için
00:40
unless we control global warming.
5
40657
2322
bakanlarına gerçekten de tüplü dalış yaptırdı.
00:43
Now I don't know whether he got his message across to the world or not,
6
43741
3405
Mesajını dünyaya iletip iletemedi mi bilemiyorum ama
00:47
but he certainly caught mine.
7
47170
1759
ben mesajını kesinlikle aldım.
00:49
I saw a political stunt.
8
49908
1960
Siyasi bir gösteri gördüm.
00:52
You see, I'm a politician,
9
52901
1676
Anlarsınız, ben bir siyasetçiyim
00:54
and I notice these things.
10
54601
1919
ve böyle şeyleri fark ederim.
00:57
And let's be honest,
11
57108
1643
Dürüst olayım,
00:58
the Maldives are distant from where I come from --
12
58775
3975
Maldivler, geldiğim yer olan Bhutan'dan oldukça uzakta,
01:02
my country is Bhutan --
13
62774
1719
01:04
so I didn't lose any sleep over their impending fate.
14
64517
3741
bu nedenle, yaklaşmakta olan kaderleri uykumu hiç kaçırmadı.
01:09
Barely two months later, I saw another political stunt.
15
69375
4263
Neredeyse iki ay kadar sonra, bir başka siyasi gösteri daha gördüm.
01:14
This time, the prime minister of Nepal,
16
74234
3864
Bu sefer de Nepal Başbakanı
01:18
he held his cabinet meeting on Mount Everest.
17
78122
3723
kabinesini Everest Dağı'nda toplamıştı.
01:23
He took all his ministers all the way up to the base camp of Everest
18
83102
5326
Tüm bakanlarını, dünyayı
Himalaya buzullarının erimesiyle ilgili uyarmak için
01:28
to warn the world
19
88452
1942
Everest'in üs kampına kadar götürmüştü.
01:30
that the Himalayan glaciers were melting.
20
90418
1961
01:33
Now did that worry me?
21
93170
1699
Peki bu beni endişelendirdi mi?
01:34
You bet it did.
22
94893
1246
Kesinlikle.
01:36
I live in the Himalayas.
23
96163
1364
Himalayalar'da yaşıyorum.
01:39
But did I lose any sleep over his message?
24
99598
2532
Peki onun bu mesajı yüzünden uykum hiç kaçtı mı?
01:43
No.
25
103205
1150
Hayır.
01:44
I wasn't ready to let a political stunt interfere with my beauty sleep.
26
104748
5831
Güzellik uykumu siyasi bir gösterinin bozmasına henüz hazır değildim.
01:50
(Laughter)
27
110952
1770
(Kahkaha)
01:52
Now fast-forward 10 years.
28
112746
1682
Şimdi on yıl ileri saralım.
01:55
In February this year,
29
115865
2521
Bu yılın Şubat ayında,
01:58
I saw this report.
30
118410
2280
bu raporu gördüm.
02:02
This here report basically concludes
31
122163
3991
Rapor basitçe,
02:06
that one-third of the ice on the Hindu Kush Himalaya mountains
32
126178
6154
Hindukuş Himalaya dağlarındaki buzun üçte birinin
02:12
could melt by the end of the century.
33
132356
2113
yüzyılın sonunda eriyebileceğini söylüyordu.
02:15
But that's only if,
34
135085
2295
Ama bu yalnızca,
02:17
if we are able to contain global warming
35
137404
3207
eğer biz küresel ısınmayı endüstri öncesi seviyelerin
02:20
to 1.5 degrees centigrade over preindustrial levels.
36
140635
4281
1,5 santigrat derece üzerinde tutabilirsek gerçekleşebilecekti.
02:24
Otherwise, if we can't,
37
144940
2870
Diğer türlü, eğer başaramazsak
02:27
the glaciers would melt much faster.
38
147834
1983
buzullar çok daha hızlı eriyecek.
02:32
1.5 degrees Celsius. "No way," I thought.
39
152766
3383
1,5 santigrat derece. "İmkanı yok" diye düşündüm.
02:36
Even the Paris Agreement's ambitious targets
40
156173
3317
Paris Anlaşması'nın iddialı hedefleri bile
02:39
aimed to limit global warming to two degrees centigrade.
41
159514
3236
küresel ısınmayı 2 santigrat derece ile sınırlandırmayı hedefliyordu,
02:43
1.5 degrees centigrade is what they call the best-case scenario.
42
163317
4505
1,5 santigrat derece de en iyi senaryo dedikleri.
02:49
"Now this can't be true," I thought.
43
169435
2049
"Bu doğru olamaz." diye düşündüm.
02:51
The Hindu Kush Himalaya region
44
171508
2154
Hindukuş-Himalaya bölgesi
02:53
is the world's third-largest repository of ice,
45
173686
3826
dünyanın Kuzey ve Güney Kutuplarından sonraki
en büyük üçüncü buz deposudur.
02:57
after the North and South Poles.
46
177536
1650
02:59
That's why we are also called the "Third Pole."
47
179210
2571
Ki bu nedenle "Üçüncü Kutup" olarak adlandırılır.
03:02
There's a lot of ice in the region.
48
182361
2166
Bölgede çokca buz var.
03:05
And yes, the glaciers, they are melting.
49
185377
2483
Evet, buzullar eriyor.
03:08
We know that.
50
188380
1155
Bunu biliyoruz.
03:10
I have been to those in my country.
51
190253
1839
Ülkemdekilere de gittim.
03:12
I've seen them, and yes, they are melting.
52
192116
2101
Gördüm evet, onlar da eriyorlar.
03:14
They are vulnerable.
53
194241
1557
Savunmasızlar.
03:15
"But they can't be that vulnerable," I remember thinking.
54
195822
2912
"Bu kadar da savunmasız olamazlar." diye düşündüğümü hatırlıyorum.
03:21
But what if they are?
55
201275
1499
Ama ya öylelerse?
03:23
What if our glaciers melt much more quickly than I anticipate?
56
203739
3936
Ya buzullarımız tahmin ettiğimden daha hızlı eriyorsa?
03:28
What if our glaciers are much more vulnerable than previously thought?
57
208320
4624
Ya buzullarımız daha önce sandığımızdan çok daha savunmasızlarsa?
03:32
And what if, as a result, the glacial lakes --
58
212968
3471
Ya sonuçta buzul gölleri,
03:36
now these are lakes that form when glaciers melt --
59
216463
2905
yani buzulların erimesinden oluşan bu göller,
03:39
what if those lakes burst under the weight of additional water?
60
219392
3841
üzerlerine gelen ek suyun ağırlığından taşarlarsa?
03:44
And what if those floods cascade into other glacial lakes,
61
224585
2769
Ya bu taşkınlar diğer buzul göllerine akıp
03:47
creating even bigger outbursts?
62
227378
2103
daha da büyük taşkınlar yaratırsa?
03:50
That would create unprecedented flash floods in my country.
63
230452
3775
Bu ülkemde benzeri görülmemiş su baskınları yaratır.
03:55
That would wreck my country.
64
235113
2158
Bu da ülkemi enkaza çevirir.
03:58
That would wreak havoc in my country.
65
238302
2612
Bu da ülkemi mahveder.
04:00
That would have the potential to literally destroy our land,
66
240938
3540
Bu da toprağımızı, geçimimizi, yaşam tarzımızı kelimenin tam anlamıyla
04:04
our livelihood, our way of life.
67
244502
2507
yok etme potansiyeline sahip olur.
04:10
So that report caught my attention
68
250491
3880
Bu yüzden bu rapor dikkatimi,
04:14
in ways that political stunts couldn't.
69
254395
3340
o politik gösterilerin çekemediği şekillerde çekti.
04:17
It was put together
70
257759
1189
Rapor, Nepal merkezli
04:18
by the International Centre for Integrated Mountain Development, or ICIMOD,
71
258972
4565
Uluslararası Bütünleşik Dağ Geliştirme Merkezi (ICIMOD) tarafından hazırlandı.
04:23
which is based in Nepal.
72
263561
1285
04:25
Scientists and experts have studied our glaciers for decades,
73
265600
4715
Bilim insanları ve uzmanlar buzullarımızı yıllarca çalıştılar
04:30
and their report kept me awake at night, agonizing about the bad news
74
270339
4721
ve raporları, kötü haberleri ve ülkem ve insanlarım için
ne anlama geldiği konusunda acı çektirerek geceleri uykusuz bıraktı.
04:35
and what it meant for my country
75
275084
2311
04:37
and my people.
76
277419
1150
04:39
So after several sleepless nights,
77
279750
2223
Uykusuz geçen birkaç geceden sonra
04:41
I went to Nepal to visit ICIMOD.
78
281997
3173
ICIMOD'u ziyarete Nepal'e gittim.
04:46
I found a team of highly competent and dedicated scientists there,
79
286892
4404
Orada çok yetenekli ve özverili bilim insanlarından oluşan bir ekip buldum
04:51
and here's what they told me.
80
291320
1619
ve bana şunları söylediler:
04:53
Number one:
81
293828
1150
İlk olarak:
04:55
the Hindu Kush Himalaya glaciers have been melting for some time now.
82
295706
4270
Hindukuş-Himalaya buzulları bir süredir eriyorlarmış.
05:01
Take that glacier, for instance.
83
301716
3014
Örneğin, şu buzulu ele alalım.
05:05
It's on Mount Everest.
84
305278
1818
Everest Dağı'nda.
05:07
As you can see, this once massive glacier has already lost much of its ice.
85
307120
5484
Görebildiğiniz gibi bir zamanlar devasa bir buzulken, buzunun çoğunu kaybetmiş.
05:14
Number two:
86
314029
1509
İkinci olarak:
05:15
the glaciers are now melting much more quickly --
87
315562
2350
Buzullar şu an çok daha hızlı eriyor,
05:17
so quickly, in fact, that at just 1.5 degrees centigrade of global warming,
88
317936
6249
o kadar hızlı ki sadece 1,5 santigrat derecelik küresel ısınmada
05:24
one-third of the glaciers would melt.
89
324209
2682
buzulların üçte biri erimiş olacak.
05:28
At two degrees centigrade of global warming,
90
328084
3221
2 santigrat derecelik küresel ısınmada ise
05:31
half the glaciers would disappear.
91
331329
2462
buzulların yarısı yok olabilir.
05:33
And if current trends were to continue,
92
333815
3126
Eğer şu anki durum aynen devam ederse
05:36
a full two-thirds of our glaciers would vanish.
93
336965
3469
buzullarımızın üçte ikisi yok olabilir.
05:42
Number three:
94
342339
1150
Üçüncü olarak:
05:44
global warming means that our mountains receive more rain and less snow ...
95
344295
5174
Küresel ısınma; dağlarımızın daha çok yağmur, daha az kar alması demek
05:50
and, unlike snowfall, rain melts ice,
96
350779
3702
ve karın aksine yağmur buzu eritir
05:54
which just hurts the health of our glaciers.
97
354505
2777
ve buzullarımızın sağlığına zarar verir.
05:58
Number four:
98
358397
1150
Dördüncü olarak:
06:01
pollution in the region has increased the amount of black carbon
99
361457
3001
Bölgedeki kirlilik buzullarımızda depolanan
06:04
that's deposited on our glaciers.
100
364482
2160
kara karbon miktarını artırdı.
06:06
Black carbon is like soot.
101
366666
1355
Kara karbon, is gibidir.
06:08
Black carbon absorbs heat
102
368045
2301
Sıcaklığı emer
06:10
and just accelerates the melting of glaciers.
103
370370
2404
ve buzulların erimesini hızlandırır.
06:14
To summarize,
104
374243
1150
Özetleyecek olursak,
06:16
our glaciers are melting rapidly,
105
376344
2248
buzullarımız süratle eriyor
06:19
and global warming is making them melt much more quickly.
106
379775
3476
ve küresel ısınma da çok daha hızlı erimelerine neden oluyor.
06:25
But what does this mean?
107
385036
1326
Peki, bu ne demek?
06:27
It means that the 240 million people
108
387539
4771
Bu demek oluyor ki 240 milyon insan,
06:32
who live in the Hindu Kush Himalaya region --
109
392334
2509
Hindukuş-Himalaya bölgesinde,
06:34
in Afghanistan, Pakistan, India, China, Nepal, Bangladesh, Myanmar
110
394867
5252
Afganistan, Pakistan, Hindistan, Çin, Nepal, Bangladeş, Myanmar
06:40
and my own beloved country, Bhutan --
111
400143
2626
ve sevgili ülkem Bhutan da yaşayan bu insanlar
06:42
these people will be directly affected.
112
402793
2166
direkt olarak etkilenecek.
06:46
When glaciers melt,
113
406932
1943
Buzullar eridiğinde,
06:48
when there's more rain and less snow,
114
408899
1917
daha çok yağmur ve daha az kar olduğunda
06:50
there will be huge changes in the way water behaves.
115
410840
4277
suyun davranışında muazzam değişiklikler olacak.
06:55
There will be more extremes:
116
415681
1756
Daha uç olaylar yaşayacağız;
06:58
more intense rain, more flash floods, more landslides,
117
418800
3166
daha şiddetli yağmur, daha çok su baskını, daha çok toprak kayması,
07:01
more glacial lake outburst floods.
118
421990
2938
daha çok buzul gölü taşkınları.
07:04
All this will cause unimaginable destruction
119
424952
4412
Bütün bunlar dünyanın halihazırda en fakir insanlarından bazılarının yaşadığı bölgede
07:09
in a region that already has some of the poorest people on earth.
120
429388
4571
hayal edilemeyecek yıkıma neden olacak.
07:15
But it's not just the people in the immediate region
121
435971
2826
Sadece hemen o çevredeki insanlar etkilenmeyecek.
07:18
who'll be affected.
122
438821
1289
07:20
People living downstream will also be hit hard.
123
440134
3471
Akıntının yönünde yaşayan insanları da kötü vuracak.
07:25
That's because 10 of their major rivers
124
445619
4699
Çünkü onların ana nehirlerinden 10 tanesi
07:30
originate in the Hindu Kush Himalaya mountains.
125
450342
2844
Hindukuş-Himalaya dağlarında doğuyor.
07:34
These rivers provide critical water for agriculture
126
454031
4533
Bu nehirler, akıntı yönünde yaşayan
07:38
and drinking water
127
458588
1454
1,6 milyar insandan fazlasına
07:40
to more than 1.6 billion people living downstream.
128
460066
5004
sulama ve içme suyu sağlıyor.
07:45
That's one in five humans.
129
465094
2484
Bu beş insanoğlundan biri demek.
07:49
That's why the Hindu Kush Himalaya mountains
130
469149
2105
İşte bu yüzden Hindukuş-Himalaya dağlarına
07:51
are also called the "water towers of Asia."
131
471278
2435
ayrıca "Asya'nın su kuleleri" deniyor.
07:55
But when glaciers melt,
132
475815
1404
Ama buzullar eridiğinde,
07:58
when monsoons turn severe,
133
478213
1617
musonlar daha şiddetlendiğinde,
07:59
those rivers will obviously flood,
134
479854
2754
bu nehirler tabii ki taşacak,
08:03
so there will be deluges when water is not required
135
483432
2969
suya ihtiyaç olmadığı zamanlarda seller olurken,
08:06
and droughts will be very common,
136
486425
2731
suya en çok ihtiyaç olduğu zamanlarda ise
08:09
when water is desperately required.
137
489180
1943
kuraklık çok yaygın bir hal alacak.
08:11
In short, Asia's water tower will be broken,
138
491147
5795
Kısaca, Asya'nın su kulesi yıkılmış olacak
08:16
and that will be disastrous for one-fifth of humanity.
139
496966
6071
ve bu insanlığın beşte biri için felaket olacak.
08:26
Should the rest of the world care?
140
506765
1642
Bu dünyanın geri kalanının umrunda olmalı mı?
08:29
Should you, for instance, care?
141
509899
2151
Mesela, sizin umurunuzda olmalı mı?
08:32
Remember, I didn't care when I heard that the Maldives
142
512472
3173
Unutmayın, ben de Maldivler'in sular altında kalabileceğini
08:35
could disappear underwater.
143
515669
1851
duyduğumda umursamamıştım.
08:37
And that is the crux of the problem, isn't it?
144
517544
3126
Zaten esas mesele de bu değil mi?
08:40
We don't care.
145
520694
1579
Umursamıyoruz.
08:44
We don't care until we are personally affected.
146
524428
2615
Kendimiz bizzat etkilenmeden umursamıyoruz.
08:47
I mean, we know. We know climate change is real.
147
527729
2691
Yani, biliyoruz. İklim değişiminin gerçek olduğunu biliyoruz.
08:50
We know that we face drastic and dramatic change.
148
530444
2568
Sert ve dramatik bir değişimle karşı karşıyayız biliyoruz.
08:53
We know that it is coming fast.
149
533036
1490
Hızla geldiğini biliyoruz.
08:54
Yet most of us
150
534550
1809
Ama yine de çoğumuz
08:57
act as if everything were normal.
151
537662
3285
her şey normalmiş gibi davranıyoruz.
09:02
So we must care,
152
542359
1365
Umursamalıyız,
09:04
all of us,
153
544726
1582
hepimiz,
09:06
and if you can't care for those who are affected by the melting of glaciers,
154
546332
4714
buzulların erimesinden etkilenenler için umursamasak bile,
09:11
you should at least care for yourself.
155
551070
1963
en azından kendimiz için umursamalıyız.
09:14
That's because the Hindu Kush Himalaya mountains --
156
554193
3073
Çünkü Hindukuş-Himalaya dağları,
09:17
the entire region is like the pulse of the planet.
157
557290
3451
bütün o bölge, gezegenin nabzı gibi.
09:22
If the region falls sick,
158
562819
2372
Eğer bölge hastalanırsa,
09:25
the entire planet will eventually suffer.
159
565215
2745
tüm gezegen önünde sonunda acı çeker.
09:29
And right now,
160
569164
1150
Şimdi,
09:30
with our glaciers melting rapidly,
161
570970
2676
buzullarımız hızla eriyorken,
09:33
the region is not just sick --
162
573670
1841
bölge sadece hasta değil,
09:35
it is crying out for help.
163
575535
1826
yardım çığlığı da atıyor.
09:39
And how will it affect the rest of the world?
164
579810
2444
Dünyanın geri kalanını nasıl etkileyecek?
09:42
One obvious scenario is the potential destabilization
165
582278
4386
Bariz senaryolardan biri,
sularının olmamasından ya da geçim kaynaklarının yok olmasından dolayı
09:46
caused by tens of millions of climate refugees,
166
586688
3874
09:50
who'll be forced to move because they have no or little water,
167
590586
3177
göçe zorlanacak on milyonlarca iklim mültecisinin yaratacağı düzen bozulması.
09:53
or because their livelihoods have been destroyed
168
593787
2961
09:56
by the melting of glaciers.
169
596772
1703
09:59
Another scenario we can't take lightly
170
599391
3725
Hafife alamayacağımız bir diğer senaryo da
10:03
is the potential of conflict over water
171
603140
2926
olası bir su çatışması
10:07
and the political destabilization in a region that has three nuclear powers:
172
607409
6920
ve bundan doğacak olan üç nükleer gücün olduğu bir bölgedeki politik düzensizlik:
10:14
China, India, Pakistan.
173
614353
4222
Çin, Hindistan, Pakistan.
10:21
I believe that the situation in our region is grave enough
174
621175
5264
Bölgemizdeki durumun,
bir hükûmetler arası ajansın kurulması için yeterince vahim olduğuna inanıyorum.
10:26
to warrant the creation of a new intergovernmental agency.
175
626463
4617
10:32
So as a native from that part of the world,
176
632022
3855
Dünyanın o bölgesinin bir yerlisi olarak,
10:35
I want to propose here, today,
177
635901
3215
bugün burada, şunu teklif etmek istiyorum:
10:39
the establishment of the Third Pole Council,
178
639140
3063
Üçüncü Kutup Konseyini kuralım,
10:43
a high-level, intergovernmental organization
179
643846
3496
yüksek seviyeli hükûmetler arası bir kurum,
10:47
tasked with the singular responsibility
180
647366
3664
dünyanın üçüncü büyük buz deposunu korumak olan
10:51
of protecting the world's third-largest repository of ice.
181
651054
3395
tek bir sorumluluk yüklenmiş bir kurum.
10:55
A Third Pole Council
182
655720
2128
Üçüncü Kutup Konseyi
10:57
would consist of all eight countries located in the region
183
657872
3947
bölgedeki sekiz ülkenin tamamından oluşacak;
11:01
as member countries,
184
661843
1258
üye ülkeler olarak,
11:03
as equal member countries,
185
663125
2638
eşit üye ülkeler olarak,
11:05
and could also include representative organizations
186
665787
2746
ayrıca oy veremeyenler olarak temsilci kurumları da
11:08
and other countries who have vested interests in the region
187
668557
3754
bölgede menfaati olan ülkeleri de içerebilir.
11:12
as non-voting members.
188
672335
1556
11:13
But the big idea
189
673915
2054
Ama esas büyük fikir,
11:15
is to get all stakeholders together to work together.
190
675993
3563
tüm paydaşları birlikte çalışmak üzere bir araya getirmek.
11:19
To work together to monitor the health of the glaciers;
191
679580
4544
Bir arada buzulların sağlığını gözlemlemek için çalışmak,
11:24
to work together to shape and implement policies to protect our glaciers,
192
684148
4880
bir arada buzullarımızı koruyacak politikaları şekillendirmek
11:29
and, by extension,
193
689052
1751
ve hayata geçirmek için çalışmak
11:30
to protect the billions of people who depend on our glaciers.
194
690827
5124
ve böylece buzullarımıza ihtiyaç duyan milyarlarca insanı korumak.
11:37
We have to work together,
195
697602
1407
Birlikte çalışmak zorundayız,
11:40
because thinking globally, acting locally ...
196
700783
4571
çünkü küresel düşünüp yerel hareket etmek
11:46
does not work.
197
706552
1439
işe yaramıyor.
11:48
We've tried that in Bhutan.
198
708015
1475
Bunu Bhutan'da denedik.
11:50
We've made immense sacrifices to act locally ...
199
710463
4257
Yerel hareket edebilmek için muazzam fedakârlıklar yaptık
11:56
and while individual localized efforts will continue to be important,
200
716705
5126
ve her ne kadar bireysel yerel çabalar önemli olmaya devam edecek olsa da
12:01
they cannot stand up to the onslaught of climate change.
201
721855
3453
iklim değişikliğinin saldırısına karşı koyamazlar.
12:05
To stand up to climate change, we must work together.
202
725677
3730
İklim değişikliğine karşı ayakta durabilmek için birlikte çalışmalıyız.
12:10
We must think globally and act regionally.
203
730272
3659
Küresel düşünüp bölgesel hareket etmeliyiz.
12:15
Our entire region must come together,
204
735017
3915
Bütün bölge bir araya gelmeli,
12:18
to work together,
205
738956
1542
birlikte çalışmalı,
12:20
to fight climate change together,
206
740522
1962
birlikte iklim değişikliğine karşı savaşmalı,
12:22
to make our voices heard together.
207
742508
2744
birlikte seslerimizin tekrar duyulmasını sağlamalıyız.
12:27
And that includes India and China.
208
747751
4317
Bu Hindistan ve Çin'i de içeriyor.
12:32
They must step up their game.
209
752836
2065
Vites arttırmaları gerekiyor.
12:36
They must take the ownership of the fight to protect our glaciers.
210
756197
4682
Buzullarımızı korumak için yapılacak savaşı sahiplenmeleri gerekiyor.
12:41
And for that, these two countries, these two powerful giants,
211
761482
3062
Bunun için, bu iki güçlü dev ülkenin
12:44
must reduce their own greenhouse gases,
212
764568
2851
kendi sera gazlarını azaltmaları,
12:48
control their pollution, and lead the fight.
213
768646
2829
kirliliklerini kontrol altına alıp savaşa önderlik etmeleri gerekiyor.
12:53
Lead the global fight against climate change.
214
773134
3294
İklim değişikliğine karşı küresel savaşa önderlik etmeleri.
12:57
And all that with a renewed sense of urgency.
215
777950
2936
Tüm bunlarda da yenilenmiş bir aciliyet duygusu ile.
13:00
Only then -- and that, too, only maybe --
216
780910
3998
İşte sadece o zaman belki,
13:04
will our region
217
784932
1876
bölgemiz ve buzullara bağlı olan diğer bölgeler
13:06
and other regions that depend on our glaciers
218
786832
2436
13:09
have any chance to avoid major catastrophes.
219
789292
4563
büyük felaketleri önleme şansına sahip olabilir.
13:15
Time is running out.
220
795554
1444
Zaman azalıyor.
13:18
We must act together, now.
221
798257
3269
Birlikte hareket etmeliyiz, şimdi.
13:22
Otherwise, the next time Nepal's cabinet meets on Mount Everest,
222
802400
6499
Yoksa, bir sonraki sefer Nepal'in kabinesi Everest Dağı'nda toplanınca
13:28
that spectacular backdrop ...
223
808923
2303
arkadaki o muhteşem görüntü
13:32
may look quite different.
224
812534
1484
biraz farklı görünebilir.
13:37
And if that happens,
225
817316
1150
İşte o olursa,
13:40
if our glaciers melt,
226
820031
2213
buzullarımız erirse,
13:42
rising sea levels could well drown the Maldives.
227
822268
3405
yükselen su seviyeleri pekâlâ Maldivler'i su altında bırakabilir.
13:47
And while they can hold their cabinet meetings underwater
228
827229
4322
Dünyaya SOS sinyali göndermek için
13:51
to send an SOS to the world,
229
831575
2651
suyun altında kabine toplantısı yapabilirler
13:54
their country can keep existing
230
834250
2429
ama ülkeleri varolmaya ancak ve ancak
13:56
only if their islands keep existing.
231
836703
4380
adaları var oldukça devam edebilir.
14:03
The Maldives are still distant, away.
232
843256
4675
Maldivler halen uzakta.
14:09
Their islands are distant from where I live.
233
849090
3579
Adaları yaşadığım yerden uzakta.
14:13
But now, I pay close attention to what happens out there.
234
853927
5571
Ama şimdi, orada olanlara çok daha yakından dikkat ediyorum.
14:21
Thank you very much.
235
861259
2764
Çok teşekkür ederim.
14:24
(Applause)
236
864047
4460
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7