Mick Mountz: What happens inside those massive warehouses?

Mick Mountz: Devasa depolarda işler nasıl yürüyor ?

19,714 views

2015-07-15 ・ TED


New videos

Mick Mountz: What happens inside those massive warehouses?

Mick Mountz: Devasa depolarda işler nasıl yürüyor ?

19,714 views ・ 2015-07-15

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Translator: Bob Prottas Reviewer: Nhu PHAM
0
0
7000
Çeviri: Mustafa Sert Gözden geçirme: Meric Aydonat
00:12
I want to talk to you about,
1
12000
3561
Size depoların envanterlerindeki
eşyaların yönetimiyle
00:15
or share with you, a breakthrough new approach
2
15561
3561
ilgili çığır açıcı bir yaklaşımdan
00:19
for managing items of inventory inside of a warehouse.
3
19122
3342
söz etmek istiyorum.
00:22
We're talking about a pick, pack and ship setting here.
4
22464
2558
Ayıklayıp paketleyip göndermekten bahsediyorum
00:25
So as a hint,
5
25022
2823
Bir ipucu verecek olursam
00:27
this solution involves hundreds of mobile robots,
6
27845
4153
bu çözüm depolarımızda dolaşacak olan yüzlerce
00:31
sometimes thousands of mobile robots,
7
31998
2424
hatta bazen binlerce mobil robot içeriyor
00:34
moving around a warehouse. And I'll get to the solution.
8
34422
2598
diyebilirim. Şimdi çözüme geleceğim.
00:37
But for a moment, just think
9
37020
1220
Ama başlamadan en son
00:38
about the last time that you ordered something online.
10
38240
2526
verdiğiniz online siparişi bir düşünün.
00:40
You were sitting on your couch
11
40766
2064
Koltuğunuzda oturuyorsunuz , bir anda
00:42
and you decided that you absolutely had to have this red t-shirt.
12
42830
4060
o kırmızı tişörtü almaya karar verdiniz,
00:46
So — click! — you put it into your shopping cart.
13
46890
2296
tıkladınız , alışveriş sepetinize eklediniz
00:49
And then you decided that green pair of pants
14
49186
1898
Ve o yeşil pantolonda gözünüze çok
00:51
looks pretty good too — click!
15
51084
1898
çekici geldi. Tıkladınız!
00:52
And maybe a blue pair of shoes — click!
16
52982
1900
Belki de mavi bir çift ayakkabı. Tıkladınız!
00:54
So at this point you've assembled your order.
17
54882
2050
O anda siparişinizi tamamladınız
00:56
You didn't stop to think for a moment that
18
56932
1768
Bunun mükemmel bir kıyafet
00:58
that might not be a great outfit.
19
58700
1768
olmayabileceğini düşünmek için durmadınız bile
01:00
But you hit "submit order."
20
60468
1770
Ama " Siparişi Tamamlaya" tıkladınız
01:02
And two days later, this package shows up on your doorstep.
21
62238
4174
İki gün sonra paket kapınıza gelir.
01:06
And you open the box and you're like, wow, there's my goo.
22
66412
2954
Bir bakarsınız içinde bir yapıştırıcı!
01:09
Did you ever stop to think about how those items of inventory
23
69366
2961
Daha önce hiç depo envanterindeki o
01:12
actually found their way inside that box in the warehouse?
24
72327
4213
eşyaların o kutuya nasıl girdiğini düşündünüz mü?
01:16
So I'm here to tell you it's that guy right there.
25
76540
3818
O adamın bunu yaptığını anlatmak için buradayım.
01:20
So deep in the middle of that picture,
26
80358
3620
Şu resimin ortasında, derinlerde
01:23
you see a classic pick-pack worker
27
83978
2515
dağıtımda veya sipariş düzenleme bölümünde
01:26
in a distribution or order fulfillments setting.
28
86493
3225
çalışan klasik bir toplama-paketleme işçisi görüyorsunuz
01:29
Classically these pick workers will spend 60 or 70 percent of their day
29
89718
3882
Genelde bu ayıklama işçileri günlerinin
01:33
wandering around the warehouse.
30
93600
1912
%60-70'ini ortalıkta gezinerek harcarlar.
01:35
They'll often walk as much as 5 or 10 miles
31
95512
2711
Genelde envanterdeki eşyaları ararken
01:38
in pursuit of those items of inventory.
32
98223
2661
5-10 mil kadar yürürler.
01:40
Not only is this an unproductive way to fill orders,
33
100884
4421
Bu, siparişleri tamamlamak için sadece verimsiz değil
01:45
it also turns out to be an unfulfilling way to fill orders.
34
105305
4057
ayrıca hiç de tatmin edici olmayan bir yoldur
01:49
So let me tell you where I first bumped into this problem.
35
109362
3631
Size bu problemle ilk nerede karşılaştığımı anlatayım.
01:52
I was out in the Bay area in '99, 2000, the dot com boom.
36
112993
4054
99-2000'lerde körfez bölgesindeydim, internet şirketlerinde patlama vardı
01:57
I worked for a fabulously spectacular flame-out called Webvan.
37
117047
4062
Webvan adında bir başarısızlık abidesi için çalışıyordum
02:01
(Laughter)
38
121109
1821
02:02
This company raised hundreds of millions of dollars with the notion that
39
122930
2730
Bu şirket online manav siparişlerinin
02:05
we will deliver grocery orders online.
40
125660
2782
teslimatı için yüz milyonlarca dolar ortaya koydu
02:08
And it really came down to the fact that we couldn't do it cost effectively.
41
128442
4173
Ve zamanla bunu uygun maliyetle yapamayacağımız ortaya çıktı
02:12
Turns out e-commerce was something that was very hard and very costly.
42
132615
3962
Anlaşıldı ki e-ticaret çok zor ve pahalı bir şeydi.
02:16
In this particular instance we were trying to assemble 30 items of inventory
43
136577
4251
Bu işte, envanterdeki 30 eşyayı birkaç sepete toplayıp
02:20
into a few totes, onto a van to deliver to the home.
44
140828
3972
kamyonetle evlere teslim etmeye çalışıyorduk
02:24
And when you think about it, it was costing us 30 dollars.
45
144800
3800
Düşününce bize 30 dolara mal oluyordu
02:28
Imagine, we had an 89¢ can of soup
46
148600
3086
Düşünün, bulunup paketlenmesi bize 1 dolara mal olan
02:31
that was costing us one dollar to pick and pack into that tote.
47
151686
3676
çorba konservesinden 89 cent alıyorduk.
02:35
And that's before we actually tried to deliver it to the home.
48
155362
3208
Ki bu daha eve teslim bile etmeden önceydi
02:38
So long story short, during my one year at Webvan,
49
158570
2787
Uzun lafın kısası, Webvan'daki bir yılımda
02:41
what I realized by talking to all the material-handling providers
50
161357
3236
malzeme taşıma görevlileriyle konuşarak farkettiğim şey
02:44
was that there was no solution designed specifically to solve each base picking.
51
164593
4638
özellikle ayrı ayrı ayıklamak için geliştirilmiş hiç bir çözüm yoktu
02:49
Red item, green, blue, getting those three things in a box.
52
169231
4023
Kırmızı, yeşil, mavi, üçünü de bir kutuya koymak için.
02:53
So we said, there's just got to be a better way to do this.
53
173254
2985
Bunun için daha iyi bir yol olmalı diye düşündük
02:56
Existing material handling was set up to pump
54
176239
2527
Eldeki malzeme taşıyıcılar paletleri ve yapıştırıcı kutularını
02:58
pallets and cases of goo to retail stores.
55
178766
3767
perakende dükkanlarına taşımak için kuruluydu
03:02
Of course Webvan went out of business, and about a year and a half later,
56
182533
3797
Webvan kuşkusuz ki battı ve yaklaşık bir buçuk yıl sonra
03:06
I was still noodling on this problem. It was still nagging at me.
57
186330
3580
ben hala bu soruna kafa yoruyordum. Hala beni rahatsız ediyordu
03:09
And I started thinking about it again.
58
189910
1868
Yeniden düşünmeye başladım.
03:11
And I said, let me just focus briefly on what I wanted as a pick worker,
59
191778
5127
''Bir ayıklama işçisi olarak ne istediğime yada
03:16
or my vision for how it should work.
60
196905
2331
bu işteki vizyonuma odaklanmalıyım'' dedim kendime
03:19
(Laughter)
61
199236
1414
03:20
I said, let's focus on the problem.
62
200650
1922
''Soruna odaklanayım''
03:22
I have an order here and what I want to do is I want to put
63
202572
3855
Elimde bir sipariş var ve yapmak istediğim şey
03:26
red, green and blue in this box right here.
64
206427
2220
kırmızı, yeşil ve maviyi bu kutuya koymak.
03:28
What I need is a system where I put out my hand and — poof! —
65
208647
2852
İhtiyacım olansa ellerimi kullanmayacağım bir sistem ve
03:31
the product shows up and I pack it into the order,
66
211499
2523
ürün ortaya çıkar ve ben onu düzene sokarım,
03:34
and now we're thinking,
67
214022
1693
şimdi düşünüyoruz,
03:35
this would be a very operator-centric approach to solving the problem.
68
215715
4014
bu, sorunu çözmek için fazla operatör merkezli bir yaklaşım olurdu.
03:39
This is what I need. What technology is available to solve this problem?
69
219729
4227
İhtiyacım olan şey bu. Bu sorunu çözmek için nasıl bir teknoloji mevcut?
03:43
But as you can see, orders can come and go, products can come and go.
70
223956
3941
Ama görebileceğiniz gibi, siparişlerde ürünlerde gelip geçicidir
03:47
It allows us to focus on making the pick worker the center of the problem,
71
227897
4683
Bu bizim, ayıklama işçisini sorunun merkezi yapmaya ve
03:52
and providing them the tools to make them as productive as possible.
72
232580
4624
ona mümkün olduğunca üretkenleşmesi için gerekli araçları vermeye odaklanmamıza olanak sağlıyor
03:57
So how did I arrive at this notion?
73
237204
2100
Peki bu kanıya nasıl vardım ?
03:59
Well, actually it came from a brainstorming exercise,
74
239304
3533
Aslında muhtemelen çoğunuzun kullandığı yöntem
04:02
probably a technique that many of you use,
75
242837
2840
olan beyinfırtınasından geldim bu kanıya.
04:05
It's this notion of testing your ideas.
76
245677
2156
Bu fikirlerinizi test etme yoludur
04:07
Take a blank sheet, of course,
77
247833
1730
Boş bir kağıt alın ama sonra
04:09
but then test your ideas at the limits — infinity, zero.
78
249563
4030
fikirlerinizi sınırlara kadar test edin. Sonsuzluk , sıfır.
04:13
In this particular case, we challenged ourselves with the idea:
79
253593
3182
Bu durumda kendimizi şu fikirle sınadık:
04:16
What if we had to build a distribution center in China,
80
256775
2976
Ya piyasanın çok ucuz olduğu Çin'de
04:19
where it's a very, very low-cost market?
81
259751
2614
bir dağıtım merkezi kurarsak ?
04:22
And say, labor is cheap, land is cheap.
82
262365
3213
İşçilik ucuz , toprak ucuz
04:25
And we said specifically,
83
265578
1646
ve özellikle dedik ki:
04:27
"What if it was zero dollars an hour for direct labor
84
267224
3006
Ya saatlik direkt işgücü maaliyeti sıfır dolar
04:30
and we could build a million- square-foot distribution center?"
85
270230
2716
olursa ve bir milyon metre karelik bir dağıtım merkezi inşa edersek ?
04:32
So naturally that led to ideas that said,
86
272946
2075
Doğal olarak bu fikirleri şuna yöneltti:
04:35
"Let's put lots of people in the warehouse."
87
275021
1808
''Bir sürü insanı depoya koyalım.''
04:36
And I said, "Hold on, zero dollars per hour,
88
276829
2545
Ve bende dedim ki, ''Durun, saatlik 0 dollarsa yapacağım şey
04:39
what I would do is 'hire'
89
279374
2857
10.000 işçiyi her sabah 8'de depoya gelip içeriye girip
04:42
10,000 workers to come to the warehouse every morning at 8 a.m.,
90
282231
4127
envanterden bir eşyayı alıp
04:46
walk into the warehouse and pick up one item of inventory
91
286358
3119
04:49
and then just stand there.
92
289477
1733
orada kalması için kiralamak olurdu.
04:51
So you hold Captain Crunch, you hold the Mountain Dew,
93
291210
2539
Sen Captain Crunch'ı, sen Mountain Dew'ı
04:53
you hold the Diet Coke.
94
293749
1423
sen de Diyet Kola'yı tut.
04:55
If I need it, I'll call you, otherwise just stand there.
95
295172
2256
İhtiyacım olursa sizi çağırırım, aksi durumda olduğunuz yerde kalın.
04:57
But when I need Diet Coke and I call it, you guys talk amongst yourselves.
96
297428
3387
Ama Diyet Kola'ya ihtiyacım olduğunda ben seslenirim sizler aranızda konuşursunuz.
05:00
Diet Coke walks up to the front — pick it, put it in the tote, away it goes."
97
300815
4121
Diyet Kola öne gelir, alırsın, sepete koyarsın, gitmeye hazırdır.''
05:04
Wow, what if the products could walk and talk on their own?
98
304936
4652
Peki ya ürünler kendi başlarına yürüyüp konuşabilirlerse?
05:09
That's a very interesting, very powerful way
99
309588
2338
Bu, potansiyel olarak bu depoyu organize edebilmemiz için
05:11
that we could potentially organize this warehouse.
100
311926
2594
çok ilginç ve çok güçlü bir yol.
05:14
So of course, labor isn't free,
101
314520
2348
Elbette işçilik bedava değil
05:16
on that practical versus awesome spectrum.
102
316868
3308
göze mükemmel gelmiyor da diyemem ama.
05:20
(Laughter)
103
320176
1690
05:21
So we said mobile shelving — We'll put them on mobile shelving.
104
321866
3117
Biz de onları mobil raflara koyalım dedik.
05:24
We'll use mobile robots and we'll move the inventory around.
105
324983
4793
Mobil robotlara koyar envanteri gezdiririz.
05:29
And so we got underway on that and then I'm sitting on my couch in 2008.
106
329776
4418
İşte girdik bu yola, 2008 de koltuğumdayım.
05:34
Did any of you see the Beijing Olympics, the opening ceremonies?
107
334194
3819
Daha önce hiç Pekin Olimpiyatlarının açılışını gördünüz mü ?
05:38
I about fell out of my couch when I saw this.
108
338013
3041
Ben gördüğümde neredeyse koltuğumdan düşüyordum.
05:41
I'm like, that was the idea!
109
341054
1473
Olay buydu!
05:42
(Laughter and Applause)
110
342527
4499
05:47
We'll put thousands of people on the warehouse floor, the stadium floor.
111
347026
3891
Binlerce insanı deponun -stadyumun- içine koyacağız
05:50
But interestingly enough, this actually relates to the idea
112
350917
4035
İlginçtir ki bu, o adamların tamamiyle bilgisayarsız
05:54
in that these guys were creating some incredibly powerful, impressive digital art,
113
354952
5412
mükemmel güçlü ve etkileyici bir dijital sanat yaptığı
06:00
all without computers, I'm told,
114
360364
2076
fikriyle bağdaşıyordu.
06:02
it was all peer-to-peer coordination and communication.
115
362440
2446
Uçtan uca koordinasyon ve iletişim vardı.
06:04
You stand up, I'll squat down.
116
364886
1576
Sen ayağa kalkınca , ben çökücem.
06:06
And they made some fabulous art.
117
366462
1645
Adamlar inanılmaz bir sanat çıkarıyorlardı ortaya.
06:08
It speaks to the power of emergence
118
368107
2688
Onlara konuşmalarına izin verdiğinde
06:10
in systems when you let things start to talk with each other.
119
370795
3968
ortaya sistemlerdeki oluşumun gücü çıkar
06:14
So that was a little bit of the journey.
120
374763
3778
Aslında küçük bir yolculuktu bu.
06:18
So of course, now what became the practical reality of this idea?
121
378541
4038
Şimdi bu fikrin pratikte gerçekliği ne oldu ?
06:22
Here is a warehouse.
122
382579
1806
Elimizde bir depo var.
06:24
It's a pick, pack and ship center that has about 10,000 different SKUs.
123
384385
3776
Yaklaşık 10.000 kadar farklı SKU'su olan bir ayıklama, paketleme ve gönderme merkezi bu.
06:28
We'll call them red pens, green pens, yellow Post-It Notes.
124
388161
4137
Onlara kırmızı kalemler, yeşil kalemler ve sarı not kağıtları diyelim.
06:32
We send the little orange robots out to pick up the blue shelving pods.
125
392298
3379
Küçük turuncu robotları mavi rafları alması için gönderiyoruz.
06:35
And we deliver them to the side of the building.
126
395677
2168
Onları binanın diğer ucuna yönlendiriyoruz.
06:37
So all the pick workers now get to stay on the perimeter.
127
397845
3136
Tüm ayıklama işçileri o uçta duruyorlar artık.
06:40
And the game here is to pick up the shelves,
128
400981
2342
Olayımız artık rafları alıp yoldan geçirip
06:43
take them down the highway and deliver them straight to the pick worker.
129
403323
3324
direkt olarak ayıklama işçisine ulaştırmaktan ibaret.
06:46
This pick worker's life is completely different.
130
406647
2137
O işçinin hayatı artık komple değişti.
06:48
Rather than wandering around the warehouse, she gets to stay still
131
408784
3417
Ortalıkta dolanmaktansa
06:52
in a pick station like this
132
412201
1588
olduğu yerde durup
06:53
and every product in the building can now come to her.
133
413789
3998
her ürünün ayağına gelmesini bekleyecek
06:57
So the process is very productive.
134
417787
3278
Artık işlem oldukça üretken.
07:01
Reach in, pick an item, scan the bar code, pack it out.
135
421065
4195
Elini uzat, ürünü al, barkodunu okut ve paketle.
07:05
By the time you turn around,
136
425260
1649
Sen arkanı dönene kadar alınıp
07:06
there's another product there ready to be picked and packed.
137
426909
3039
paketlenmeye hazır bir ürün daha seni bekliyor olacak
07:09
So what we've done is take out all of the non-value added
138
429948
3010
Tüm boşa harcanan zamanı attık,
07:12
walking, searching, wasting, waited time,
139
432958
2684
ürünü lazerle işaret edip
07:15
and we've developed a very high-fidelity way to pick these orders,
140
435642
4278
UPC barkodunu okutup
07:19
where you point at it with a laser, scan the UPC barcode,
141
439920
4164
en son hangi kutuya gireceğini ışıkla işaret edeceğimiz
07:24
and then indicate with a light which box it needs to go into.
142
444084
3194
yüksek duyarlılıkta bir yol geliştirdik
07:27
So more productive, more accurate and, it turns out,
143
447278
3486
Daha üretken, daha hatasız ve görünen o ki
07:30
it's a more interesting office environment for these pick workers.
144
450764
4306
işçiler için daha ilgi çekici bir ofis ortamı.
07:35
They actually complete the whole order.
145
455070
2437
Tüm siparişleri tamamlıyorlar artık.
07:37
So they do red, green and blue, not just a part of the order.
146
457507
2527
Siparişin bir kısmını değil, kırmızı, yeşil ve maviyi hepsini yapıyorlar.
07:40
And they feel a little bit more in control of their environment.
147
460034
3614
Ortama biraz daha hakim hisseyorlar artık.
07:43
So the side effects of this approach
148
463648
3198
Bu yaklaşımın yan etkileriyse
07:46
are what really surprised us.
149
466846
1568
bizi gerçekten şaşırttı.
07:48
We knew it was going to be more productive.
150
468414
1578
Daha üretken olacağını biliyorduk.
07:49
But we didn't realize just how pervasive this way of thinking
151
469992
4070
Ama bunun depodaki diğer fonksiyonları etkileyecek
07:54
extended to other functions in the warehouse.
152
474062
5230
kadar yayılımcı olduğuna dikkat etmemiştik.
07:59
But what effectively this approach is doing inside of the DC
153
479292
4832
Bu yaklaşımın dagitim merkezinin içinde etkin olarak yaptığı şey
08:04
is turning it into a massively parallel processing engine.
154
484124
4464
onu büyük ölçüde eşzamanlı işleyen bir motora çeviriyordu.
08:08
So this is again a cross-fertilization of ideas.
155
488588
2623
Yine fikirlerin çapraz döllenmesine geldik.
08:11
Here's a warehouse and we're thinking about
156
491211
1939
Elimizde bir depo var ve
08:13
parallel processing supercomputer architectures.
157
493150
3519
biz eşanlı işleyen süperbilgisayar yapısına kafa yoruyoruz.
08:16
The notion here is that you have
158
496669
2397
Dikkat etmeniz gereken şey
08:19
10 workers on the right side of the screen
159
499066
2797
ekranın sağ tarafında on bağımsız
08:21
that are now all independent autonomous pick workers.
160
501863
4248
otonom işçiniz var.
08:26
If the worker in station three decides to leave and go to the bathroom,
161
506111
3904
Eğer üç numaralı istasyondaki işçi tuvalete giderse
08:30
it has no impact on the productivity of the other nine workers.
162
510015
3484
diğer dokuz işçinin üretkenliğine hiçbir kötü etkisi olmayacak.
08:33
Contrast that, for a moment, with the traditional method of using a conveyor.
163
513499
4370
Geleneksel nakliyeci kullanma yöntemiyle karşılaştırın bunu.
08:37
When one person passes the order to you,
164
517869
2059
Birisi siparişi sana uzattığında
08:39
you put something in and pass it downstream.
165
519928
2499
bir şey ekleyip akışı devam ettiriyorsunuz.
08:42
Everyone has to be in place for that serial process to work.
166
522427
3117
Bu seri halindeki işlemin devamı için herkes yerinde olmalı.
08:45
This becomes a more robust way to think about the warehouse.
167
525544
3177
Bu, depo hakkında düşünmek için daha sağlam bir hal alır
08:48
And then underneath the hoods gets interesting in that we're tracking
168
528721
4544
ve ürünlerin rağbetini takip ettiğimizden
08:53
the popularity of the products.
169
533265
1738
iyice ilginçleşir.
08:55
And we're using dynamic and adaptive algorithms
170
535003
2824
Depo zeminini ayarlamak için
08:57
to tune the floor of the warehouse.
171
537827
4454
devimsel ve uyarlanabilir algoritmalar kullanıyoruz.
09:02
So what you see here potentially the week leading up to Valentine's Day.
172
542281
4884
Bildiğiniz gibi sevgililer günü yaklaşıyor.
09:07
All that pink chalky candy has moved to the front of the building
173
547165
3843
Tüm o pembemsi şekerler binanın önüne gittiler
09:11
and is now being picked into a lot of orders in those pick stations.
174
551008
3893
ve siparişlere hazırlanıyorlar.
09:14
Come in two days after Valentine's Day, and that candy, the leftover candy,
175
554901
4163
Sevgililer gününden iki gün sonra o artakalan
09:19
has all drifted to the back of the warehouse
176
559064
2273
şeker, deponun arkalarına sürüklenip
09:21
and is occupying the cooler zone on the thermal map there.
177
561337
4293
termal haritadaki soğuk kısmın sahibi olacak.
09:25
One other side effect of this approach using the parallel processing
178
565630
3483
Bu eşzamanlı işleme yaklaşımının diğer bir yan etkisi de
09:29
is these things can scale to ginormous.
179
569113
2995
devasa şeyleri ölçebilmesidir.
09:32
(Laughter)
180
572108
1527
09:33
So whether you're doing two pick stations, 20 pick stations,
181
573635
2734
İster iki, ister yirmi, ister iki yüz istasyon olsun
09:36
or 200 pick stations, the path planning algorithms
182
576369
3273
algoritmaların planlama işleri
09:39
and all of the inventory algorithms just work.
183
579642
2543
ve tüm envanter algoritmaları çalışmaya devam edecek.
09:42
In this example you see that the inventory
184
582185
4356
Bu örnekte envanterin,
09:46
has now occupied all the perimeter of the building
185
586541
2326
toplama istasyonları orada olduğu için
09:48
because that's where the pick stations were.
186
588867
2346
binanın çevresini tamamiyla işgal ettiğini görüyorsunuz
09:51
They sorted it out for themselves.
187
591213
2018
Kendileri için bu işi hallettiler.
09:53
So I'll conclude with just one final video
188
593231
2287
Bunun, işçinin hayatında nasıl katlanılabilir
09:55
that shows how this comes to bear
189
595518
2984
bir hal aldığını gösteren
09:58
on the pick worker's actual day in the life of.
190
598502
3594
bir videoyla bitiricem.
10:02
So as we mentioned, the process is to move inventory along the highway
191
602096
4336
Bahsettiğim gibi işlem envanteri yol boyu taşımak
10:06
and then find your way into these pick stations.
192
606432
2652
ve bu toplama istasyonlarına giden yolu bulmaktan oluşuyor.
10:09
And our software in the background
193
609084
2471
Arka plandaki yazılımımız
10:11
understands what's going on in each station,
194
611555
2751
her istasyonda olan biteni görüyor ;
10:14
we direct the pods across the highway
195
614306
2611
rafları yol boyu ilerletiyoruz
10:16
and we're attempting to get into a queuing system
196
616917
2714
ve işçiye işi sunmak için
10:19
to present the work to the pick worker.
197
619631
2884
bir sıraya sokmaya çalışıyoruz.
10:22
What's interesting is we can even adapt the speed of the pick workers.
198
622515
3245
İlginç olansa işçilerin hızını buna göre ayarlayabiliriz.
10:25
The faster pickers get more pods and the slower pickers get few.
199
625760
3926
Hızlı olan çok, yavaş olan az raf alır.
10:29
But this pick worker now is literally having that experience
200
629686
3138
Bu işçi daha önce bahsettiğimiz
10:32
that we described before.
201
632824
1853
şeyi yaşıyor şuan
10:34
She puts out her hand. The product jumps into it.
202
634677
2544
Elini kaldırıyor , ürün eline geliyor.
10:37
Or she has to reach in and get it.
203
637221
2205
Yada uzanıp alması gerekli.
10:39
She scans it and she puts it in the bucket.
204
639426
2445
Taratıp sepete koyuyor.
10:41
And all of the rest of the technology is kind of behind the scenes.
205
641871
3796
Geri kalan tüm teknoloji bir açıdan arkaplanda kalıyor.
10:45
So she gets to now focus on the picking and packing portion of her job.
206
645667
3861
Onun artık sadece ürünü alıp paketlemeye odaklanması gerekli
10:49
Never has any idle time, never has to leave her mat.
207
649528
3274
Ne başıboş gezecek zamanı ne de yerini terketme zorunluluğu var.
10:52
And actually we think not only a more productive
208
652802
4140
Aslında bu siparişleri tamamlamak için hem
10:56
and more accurate way to fill orders.
209
656942
3270
daha üretken hemde daha hatasız bir yol.
11:00
We think it's a more fulfilling way to fill orders.
210
660212
3410
Bence siparişleri tamamlamak için çok daha tatmin edici bir yol.
11:03
The reason we can say that, though, is that workers
211
663622
3208
Gerçi bunun nedeni,
11:06
in a lot of these buildings now compete
212
666830
2142
bu binalardaki işçiler artık Kiva alanında
11:08
for the privilege of working in the Kiva zone that day.
213
668972
3182
çalışma hakkı kazanmak için yarışıyorlar.
11:12
And sometimes we'll catch them on testimonial videos
214
672154
2663
Bazen işten sonra torunlarıyla oynamak için
11:14
saying such things as,
215
674817
2117
daha fazla enerjileri kaldığını söyleyen
11:16
they have more energy after the day to play with their grandchildren,
216
676934
4246
videolar görüyoruz.
11:21
or in one case a guy said, "the Kiva zone is so stress-free
217
681180
4596
Hatta birisi şöyle demişti: "Kiva alanı o kadar rahat ki
11:25
that I've actually stopped taking my blood pressure medication."
218
685776
3115
kan basıncı ilacımı kullanmayı bıraktım."
11:28
(Laughter)
219
688891
1834
11:30
That was at a pharmaceutical distributor, so they told us not to use that video.
220
690725
3999
Bu video bir ecza deposundaydı bu yüzden bunu yaymamamız istendi.
11:34
(Laughter)
221
694724
3568
11:38
So what I wanted to leave you with today is the notion that
222
698292
3024
Size anlatmak istediğim,
11:41
when you let things start to think and walk
223
701316
2855
birşeylerin kendi başlarına düşünüp yürüyüp
11:44
and talk on their own, interesting processes and productivities can emerge.
224
704171
5291
ve konuşmalarına izin verdiğinizde ilginç ürünler ortaya çıkabilir
11:49
And now I think next time you go to your front step
225
709462
2941
Bence bir daha kapınızı açıp
11:52
and pick up that box that you just ordered online,
226
712403
2511
online sipariş ettiğiniz kutuyu alıp açtığınızda
11:54
you break it open and the goo is in there,
227
714914
2224
yapıştırıcıyı içinde görünce,
11:57
you'll have some wonderment as to whether a robot
228
717138
2753
acaba bir robotun bu siparişinde hazırlanmasında
11:59
assisted in the picking and packing of that order.
229
719891
2593
yardımı dokunmuş mu diye merak edeceksiniz.
12:02
Thank you.
230
722484
1679
Teşekkürler.
12:04
(Applause)
231
724163
4630
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7