Glow-in-the-dark sharks and other stunning sea creatures | David Gruber

494,845 views ・ 2016-02-16

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Samed Uslu Gözden geçirme: Eren Gokce
00:12
I'm a marine biologist and an explorer-photographer
0
12738
3160
Ben, National Geographic'te çalışan
00:15
with National Geographic,
1
15922
1741
bir deniz biyoloğu ve kâşif fotoğrafçıyım.
00:17
but I want to share a secret.
2
17687
1678
Ama size bir sır vereceğim.
00:19
This image is totally incorrect,
3
19793
3643
Bu fotoğraf tamamen asılsız,
00:23
totally incorrect.
4
23460
1737
tamamen asılsız.
00:25
I see a couple of people crying in the back
5
25221
2127
Arkada deniz kızlarıyla ilgili hayallerini
00:27
that I've blown their idea of mermaids.
6
27372
2444
yıktığım birkaç kişinin ağladığını görüyorum.
00:29
All right, the mermaid is indeed real,
7
29840
2651
Tamam, deniz kızları aslında gerçek.
00:32
but anyone who's gone on a dive
8
32515
2135
Ama dalış yapan herkes bilir ki,
00:34
will know that the ocean looks more like this.
9
34674
2598
okyanus aslında böyle görünür.
00:37
It's because the ocean is this massive filter,
10
37767
3500
Çünkü okyanus devasa bir filtredir
00:41
and as soon as you start going underwater,
11
41291
2073
ve derinlere daldıkça gördüğünüz renkleri
00:43
you're going to lose your colors,
12
43388
1673
kaybedersiniz ve her şey hızlıca
00:45
and it's going to get dark and blue very quickly.
13
45085
3206
karanlığa ve maviye dönüşür.
00:48
But we're humans -- we're terrestrial mammals.
14
48315
2785
Ama bizler insanız. Karasal memelileriz.
00:51
And we've got trichromatic vision,
15
51124
2175
Üç renkli görürüz.
00:53
so we see in red, green and blue,
16
53323
2666
Yani kırmızı, yeşil ve mavi görürüz
00:56
and we're just complete color addicts.
17
56013
2325
ve hepimiz tamamen renk bağımlısıyızdır.
00:58
We love eye-popping color,
18
58362
2643
Göz kamaştırıcı renkleri severiz
01:01
and we try to bring this eye-popping color
19
61029
2587
ve bu göz kamaştırıcı renkleri
01:03
underwater with us.
20
63640
1380
suyun altında da görmek isteriz.
01:05
So there's been a long and sordid history of bringing color underwater,
21
65044
4037
Su altını renklendirmeyle ilgili 88 yıl önce başlayan,
01:09
and it starts 88 years ago with Bill Longley and Charles Martin,
22
69105
4946
ilk renkli su altı fotoğrafları çekmeye çalışan Bill Longley
01:14
who were trying to take the first underwater color photograph.
23
74075
2921
ve Charles Martin'e dair uzun ve sefil bir hikâye var.
01:17
And they're in there with old-school scuba suits,
24
77020
2715
Burada içerisine hava pompaladığınız
01:19
where you're pumping air down to them,
25
79759
2125
eski tip dalış kıyafetlerinin içindeler.
01:21
and they've got a pontoon of high-explosive magnesium powder,
26
81908
5590
Kuvvetli patlayıcı magnezyum tozuyla dolu bir tombazları var
01:27
and the poor people at the surface are not sure
27
87522
2207
ve yüzeydeki zavallı insanlar
01:29
when they're going to pull the string when they've got their frame in focus,
28
89753
3630
makinelerini odakladıklarında, ne zaman pimi çekeceklerine emin değiller
01:33
and -- boom! -- a pound of high explosives would go off
29
93407
2924
ve -Bom!- bir librelik kuvvetli patlayıcılar patlar,
01:36
so they could put a little bit of light underwater
30
96355
3055
böylece su altına biraz ışık verir
01:39
and get an image like this beautiful hogfish.
31
99434
2770
ve bu güzel lipsozun fotoğrafını çekerler.
01:42
I mean, it's a gorgeous image, but this is not real.
32
102228
2849
Evet bu muhteşem bir kare ama gerçek değil.
01:45
They're creating an artificial environment
33
105101
2759
Yapay bir ortam yaratıp, kendi renk
01:47
so we can satisfy our own addiction to color.
34
107884
3676
bağımlılığımızı tatmin etmemizi sağlıyorlar.
01:51
And looking at it the other way, what we've been finding
35
111996
3828
Diğer taraftan baktığımızda, suyun altına
01:55
is that instead of bringing color underwater with us,
36
115848
3204
kendi renklerimizi götürmektense,
01:59
that we've been looking at the blue ocean,
37
119076
2752
okyanusun maviliğine bakıyoruz
02:01
and it's a crucible of blue,
38
121852
2262
ve bu mavi, tüm mavilerin potası.
02:04
and these animals living there for millions of years
39
124138
3096
Ve milyonlarca yıldır orada yaşayan hayvanlar,
02:07
have been evolving all sorts of ways to take in that blue light
40
127258
4530
bu mavi ışığı alıp, her türde evrimleşip
02:11
and give off other colors.
41
131812
1691
diğer renkleri veriyorlar.
02:13
And here's just a little sample of what this secret world looks like.
42
133527
3286
İşte bu gizemli dünyanın nasıl göründüğüne dair küçük bir örnek.
02:16
It's like an underwater light show.
43
136837
1878
Su altı ışık şovu gibi.
02:18
(Music)
44
138739
4084
(Müzik)
02:23
Again, what we're seeing here is blue light hitting this image.
45
143495
3920
Yine, burada mavi ışığın resme yansımalarını görüyoruz.
02:27
These animals are absorbing the blue light
46
147439
2089
Bu hayvanlar mavi ışığı özümseyip,
02:29
and immediately transforming this light.
47
149552
2481
anında bu ışığa dönüştürüyorlar.
02:35
So if you think about it, the ocean is 71 percent of the planet,
48
155390
4373
Düşündüğünüzde, gezegenin yüzde 71'i okyanus
02:39
and blue light can extend down to almost a 1,000 meters.
49
159787
4070
ve mavi ışık, neredeyse 1.000 metreye kadar uzanabiliyor.
02:43
As we go down underwater,
50
163881
2104
Su altına doğru indiğimizde, 10 metreden
02:46
after about 10 meters, all the red is gone.
51
166009
2694
sonra tüm kırmızılar yok olur.
02:48
So if you see anything under 10 meters that's red,
52
168727
3203
Yani 10 metreden sonra kırmızı bir şey görürseniz,
02:51
it's an animal transforming and creating its own red.
53
171954
3058
bu ışığı kırmızıya dönüştüren ve üreten bir hayvandır.
02:55
This is the largest single monochromatic blue environment on our planet.
54
175472
6253
Bu dünyamızdaki tek renkli en büyük mavi ortamdır.
03:02
And my gateway into this world of biofluorescence begins with corals.
55
182670
4690
Benim bu biyofloresan dünyaya girişim mercanlarla oldu.
03:07
And I want to give a full TED Talk on corals
56
187384
2086
Mercanlarla ilgili bir TED konuşmasıyla
03:09
and just how cool these things are.
57
189494
1802
o güzellikleri uzun uzun anlatmak istiyorum.
03:11
One of the things that they do, one of their miraculous feats,
58
191320
3222
Yaptıklarından biri, mucizevi becerilerinden biri
03:14
is they produce lots of these fluorescent proteins,
59
194566
2778
çok sayıda floresan proteinleri
03:17
fluorescent molecules.
60
197368
1485
ve floresan molekülleri üretmeleri.
03:18
And in this coral, it could be making up to 14 percent of its body mass --
61
198877
4747
Bu mercan da, vücut ağırlığının yüzde 14'üne
03:23
could be this fluorescent protein.
62
203648
2085
kadar floresan protein üretiyor olabilir.
03:25
So you wouldn't be making, like, 14 percent muscle and not using it,
63
205757
4429
Yüzde 14 kas geliştirip kullanmamanız mümkün değil.
03:30
so it's likely doing something that has a functional role.
64
210210
3584
Yani bunun fonksiyonu olan bir şey geliştiriyor olması muhtemel.
03:33
And for the last 10, 15 years, this was so special to me,
65
213818
3837
Son 10, 15 yılda bu benim için çok özeldi.
03:37
because this molecule has turned out to be one of the most revolutionary tools
66
217679
5420
Çünkü bu molekülün, biyomedikal bilimde
en devrimsel araçlardan biri olduğu anlaşıldı
03:43
in biomedical science,
67
223123
1700
03:44
and it's allowing us to better see inside ourselves.
68
224847
3514
ve kendi özümüzü daha iyi görmemizi sağladı.
03:49
So, how do I study this?
69
229464
2341
Peki bunu nasıl inceliyorum?
03:51
In order to study biofluorescence, we swim at night.
70
231829
3071
Biyofloresanı araştırmak için geceleri yüzüyoruz.
03:54
And when I started out,
71
234924
1378
Ve başladığımda,
03:56
I was just using these blue duct-tape filters over my strobe,
72
236326
4011
stroboskobumda bu mavi bantlı filtrelerden kullanıyordum.
04:00
so I could make sure I'm actually seeing the light
73
240361
2379
Böylelikle gerçekten hayvanların
04:02
that's being transformed by the animals.
74
242764
2032
dönüştürdüğü ışığı gördüğümden emin oluyordum.
04:04
We're making an exhibit for the Museum of Natural History,
75
244820
3477
Doğa Tarihi Müzesi'nde bir sergi yapıyorduk
04:08
and we're trying to show off how great the fluorescent corals are on the reef,
76
248321
3807
ve resiflerdeki floresan mercanların ne kadar muhteşem olduklarını
04:12
and something happened that just blew me away:
77
252152
3056
göstermeye çalışıyorduk ki beni etkileyen bir şey oldu:
04:15
this.
78
255232
1389
Bu.
04:16
In the middle of our corals,
79
256645
1816
Mercanlarımızın tam ortasında,
04:18
is this green fluorescent fish.
80
258485
3006
bu yeşil floresan balığını gördük.
04:21
It's the first time we've ever seen a green fluorescent fish
81
261515
2812
Bu, yeşil bir floresan balığını ya da herhangi
04:24
or any vertebrate for that matter.
82
264351
1627
bir omurgalıyı ilk kez görüşümüzdü.
04:26
And we're rubbing our eyes, checking the filters,
83
266002
2555
Gözlerimizi ovalayıp, filtreleri kontrol ettik.
04:28
thinking that somebody's maybe playing a joke on us with the camera,
84
268581
3199
Belki birisi kamerayla oynayıp bize şaka yapıyordur dedik,
04:31
but the eel was real.
85
271804
1943
ama bu yılan balığı gerçekti.
04:33
It was the first green fluorescent eel that we found,
86
273771
3539
Bulduğumuz ilk yeşil floresan yılan balığıydı
04:37
and this just changed my trajectory completely.
87
277334
2959
ve tüm gidişatımı tamamen değiştirdi.
04:40
So I had to put down my corals and team up
88
280317
3334
Mercanları bir kenara bırakıp,
04:43
with a fish scientist, John Sparks,
89
283675
2033
balık bilimci John Sparks'la bir takım kurduk
04:45
and begin a search around the world
90
285732
2499
ve tüm dünyada bu fenomenin ne kadar yaygın
04:48
to see how prevalent this phenomenon is.
91
288255
3251
olduğunu araştırmaya başladık.
04:51
And fish are much more interesting than corals,
92
291530
2475
Ve balıklar, mercanlardan daha ilginçtir,
04:54
because they have really advanced vision,
93
294029
2214
çünkü gerçekten gelişmiş bir görüşleri vardır
04:56
and some of the fish even have, the way that I was photographing it,
94
296267
3785
ve bazı balıkları fotoğraflarken gördüm ki,
05:00
they have lenses in their eyes that would magnify the fluorescence.
95
300076
3436
gözlerinde floresanı büyüten lensler bile var.
05:03
So I wanted to seek this out further.
96
303536
2310
Bu konuyu daha çok araştırmak istedim.
05:05
So we designed a new set of gear
97
305870
1722
Yeni teçhizat dizayn ettik
05:07
and we're scouring the reefs around the world,
98
307616
2289
ve dünyadaki tüm mercanlarda süratle
05:09
looking for fluorescent life.
99
309929
1579
floresan hayat aramaya başladık.
05:11
And it's a bit like "E.T. phone home."
100
311532
2055
Samanlıkta iğne arıyorduk.
05:13
We're out there swimming with this blue light,
101
313611
2709
Yüzerken mavi ışığımızı kullanıp,
05:16
and we're looking for a response,
102
316344
2205
bir yanıt, hayvanlardan ışığı özümseyip
05:18
for animals to be absorbing the light and transferring this back to us.
103
318573
3575
geri dönüştüren var mı diye bakıyorduk.
05:22
And eventually, we found our photobombing Kaupichphys eel.
104
322172
4712
Ve sonunda, bir fotoğrafın arka planında Kaupichphys yılan balığı gördük.
05:26
It's a really shy, reclusive eel that we know almost nothing about.
105
326908
4470
Utangaç, kendi hâlinde, hakkında hiçbir şey bilmediğimiz bir yılan balığıydı.
05:31
They're only about the size of my finger,
106
331402
1961
Bu türün, boyu bir parmağım kadardır
05:33
and they spend about 99.9 percent of their time hidden under a rock.
107
333387
4480
ve zamanının yüzde 99,9'unu kayaların altında saklanarak geçirirler.
05:37
But these eels do come out to mate under full-moon nights,
108
337891
4121
Ama bu yılan balıkları, dolunay olduğu gecelerde çiftleşmek için çıkarlar
05:42
and that full-moon night translates underwater to blue.
109
342036
3493
ve dolunay ışığı suyun altına maviyi yansıtır.
05:45
Perhaps they're using this as a way to see each other,
110
345553
2530
Belki de bunu birbirlerini görmek, hızlıca birbirlerini bulmak
05:48
quickly find each other, mate,
111
348107
1461
ve çiftleşmek için kullanıyorlardır.
05:49
go back into their hole for the next long stint of time.
112
349592
3714
Ve bir sonraki bu kısıtlı zamana kadar tekrar deliklerine giriyorlardır.
05:53
But then we started to find other fluorescent marine life,
113
353330
2880
Ama sonra başka floresan deniz altı yaşamlarını da bulmaya başladık,
05:56
like this green fluorescent bream,
114
356234
2797
başından ensesine çizgileriyle ve
05:59
with its, like, racing stripes along its head and its nape,
115
359055
3985
neredeyse kamufle olmuş, oradaki mercanlarla
06:03
and it's almost camouflaged and fluorescing at the same intensity
116
363064
4301
aynı yoğunluktaki floresanıyla bu yeşil floresan
06:07
as the fluorescent coral there.
117
367389
1786
mercan balığını da bulduk.
06:10
After this fish,
118
370190
2087
Bu balıktan sonra,
06:12
we were introduced to this red fluorescent scorpionfish
119
372301
4301
bu kayanın altına kendisini saklamış,
06:16
cloaked and hidden on this rock.
120
376626
2143
kırmızı floresan iskorpitle tanıştık.
06:18
The only time we've ever seen this, it's either on red fluorescent algae
121
378793
3801
Bunu gördüğümüz tek yer, kırmızı floresan algler
06:22
or red fluorescent coral.
122
382618
1675
ya da kırmızı floresan mercanlardı.
06:24
Later, we found this stealthy green fluorescent lizardfish.
123
384634
5333
Sonra bu sinsi yeşil floresan zurna balığını bulduk.
06:29
These lizardfish come in many varieties,
124
389991
2088
Zurna balıkları çok çeşitlidir
06:32
and they look almost exactly alike under white light.
125
392103
3269
ve beyaz ışığın altında hemen hemen aynı şekilde görünürler.
06:35
But if you look at them under fluorescent light,
126
395396
2374
Ama onlara floresan ışıkla bakarsanız,
06:37
you see lots of patterns,
127
397794
1401
çok sayıda desen görürsünüz.
06:39
you can really see the differences among them.
128
399219
2686
Aralarındaki farkı gerçekten görebilirsiniz.
06:41
And in total -- we just reported this last year --
129
401929
2937
Toplamda, -bunu geçen yıl raporladık-
06:44
we found over 200 species of biofluorescent fish.
130
404890
4348
200'ün üzerinde biyofloresan balık türü keşfettik.
06:50
One of my inspirations is French artist and biologist Jean Painlevé.
131
410135
5926
İlham kaynaklarımdan biri Fransız sanatçı ve biyolog Jean Painlevé'dir.
06:56
He really captures this entrepreneuring, creative spirit in biology.
132
416085
4049
Gerçekten de bu girişimi ve yaratıcı ruhu biyolojide yakalar.
07:00
He would design his own gear, make his own cameras,
133
420158
3803
Kendi teçhizatlarını tasarlar, kendi kamerasını yapar
07:03
and he was fascinated with the seahorse, Hippocampus erectus,
134
423985
3994
ve hayran olduğu şey denizatları, Hippocampus erectus'tur.
07:08
and he filmed for the first time the seahorse giving birth.
135
428003
3227
İlk kez bir denizatının doğum anını kayda almıştır.
07:12
So this is the male seahorse.
136
432086
1552
Bu bir erkek denizatı.
07:13
They were one of the first fish to start swimming upright
137
433662
4714
Kafalarının üst kısmındaki beyinleriyle, yukarıya doğru yüzen
07:18
with their brain above their head.
138
438400
1628
ilk balık türlerinden biriydi.
07:20
The males give birth,
139
440052
1151
Erkek doğum yapar,
07:21
just phenomenal creatures.
140
441227
1420
tamamen fenomen canlılar.
07:24
So he stayed awake for days.
141
444955
1342
Jean günlerce uyumadı.
07:26
He even put this electrical visor on his head that would shock him,
142
446321
3175
Hatta başına elektronik vizör koydu ki,
07:29
so he could capture this moment.
143
449520
1592
kendisini şoklayıp bu anı yakalayabilsin.
07:32
Now, I wish I could have shown Painlevé
144
452796
2120
Keşke Painlevé'e biyofloresan denizatlarını
07:34
the moment where we found biofluorescent seahorses
145
454940
3097
bulduğumuz anı gösterebilseydim.
07:38
in the exact same species that he was studying.
146
458061
2699
Hem de tam olarak onun üzerine çalıştığı tür.
07:40
And here's our footage.
147
460784
1214
Ve işte videomuz.
07:42
(Music)
148
462022
2827
(Müzik)
07:46
They're the most cryptic fish.
149
466476
1467
En gizemli balıklardır.
07:47
You could be swimming right on top of them and not see the seahorse.
150
467967
3380
Tam üzerlerinde yüzersiniz belki, ama denizatlarını göremezsiniz.
07:52
They would blend right into the algae, which would also fluoresce red,
151
472228
4508
Kırmızı floresan yayan alglere karışıyorlar.
07:56
but they've got great vision,
152
476760
1461
Çok iyi görüşleri olmasına rağmen,
07:58
and they go through this long mating ritual,
153
478245
2174
bu çiftleşme ritüeline katılıyorlar.
08:00
and perhaps they're using it in that effect.
154
480443
2102
Belki de o etki için yapıyorlardır.
08:03
But things got pretty edgy
155
483647
2919
Yeşil floresan vatozu bulduğumuzda,
08:07
when we found green fluorescence in the stingray,
156
487442
5013
işler biraz gerginleşti.
08:12
because stingrays are in the Elasmobranch class,
157
492479
2764
Çünkü vatozlar keski solungaçlı sınıfındadır,
08:15
which includes ...
158
495267
1239
ki bu sınıfa başka balıklar da girer ...
08:17
sharks.
159
497075
1459
köpek balıkları.
08:18
So I'm, like, a coral biologist.
160
498558
3198
Ben mercan biyoloğuyum.
08:22
Somebody's got to go down and check to see if the sharks are fluorescent.
161
502161
3445
Birinin suyun altına inip köpek balıkları da floresan mı diye bakması gerekiyor.
08:25
And there I am.
162
505630
1262
Ve işte ben.
08:26
(Laughter)
163
506916
1398
(Kahkahalar)
08:28
And I was like, "Maybe I should go back to corals."
164
508338
2539
"Belki de mercanlara dönmeliyim" demiştim.
08:30
(Laughter)
165
510901
1032
(Kahkahalar)
08:31
It turns out that these sharks are not fluorescent.
166
511957
2396
Ama anladık ki, köpek balıkları floresan değil.
08:35
And then we found it.
167
515473
1416
Sonra bunu bulduk.
08:36
In a deep, dark canyon off the coast of California,
168
516913
4838
Kaliforniya kıyısının açıklarında, derin, karanlık bir kanyonda,
08:41
we found the first biofluorescent swellshark,
169
521775
4437
tüm sörfçülerin hemen altında gezinen
08:46
right underneath all the surfers.
170
526236
1775
ilk biyofloresan şişen köpek balığını bulduk.
08:48
Here it is.
171
528035
1185
İşte burada.
08:49
They're just about a meter long. It's called a swellshark.
172
529244
2724
Bir metre uzunluğundalar ve şişen köpek balığı diye anılıyorlar.
08:51
And they call them a swellshark because if they're threatened,
173
531992
2912
Şişen köpek balığı denmesinin sebebi ise, bir tehlike
08:54
they can gulp down water and blow up like an inner tube,
174
534928
2746
altında olduklarında su yutup, kendi boyutlarının iki katı kadar
08:57
about twice their size,
175
537698
1159
iç lastik gibi şişiyorlar.
08:58
and wedge themselves under a rock, so they don't get eaten by a predator.
176
538881
4745
Kendilerini bir kayanın altına sıkıştırıp,
bir avcının onları yemesinden kurtuluyorlar.
09:04
And here is our first footage of these biofluorescent swellsharks.
177
544158
4143
İşte bu biyofloresan şişen köpek balıklarına dair ilk görüntülerimiz.
09:09
Just magnificent -- I mean, they're showing these distinct patterns,
178
549229
4721
Muhteşem. Bu belirgin desenleri ortaya çıkarıyorlar ve
09:13
and there are areas that are fluorescent and areas that are not fluorescent,
179
553974
3573
floresan olan kısımları var, olmayan kısımları var.
09:17
but they've also got these twinkling spots on them
180
557571
2589
Ayrıca üzerlerinde bu göz kırpan noktalar var.
09:20
that are much brighter than other parts of the shark.
181
560184
2591
Köpek balığının diğer kısımlarından çok daha parlaklar.
09:22
But this is all beautiful to see.
182
562799
2527
Görülecek en muhteşem şeylerden biri.
09:25
I was like, this is gorgeous.
183
565350
1630
Bunun inanılmaz olduğunu düşündüm.
09:27
But what does it mean to the shark?
184
567004
2831
Peki bunun köpek balığı için anlamı ne?
09:29
Can they see this?
185
569859
1347
Kendileri bunu görebiliyor mu?
09:31
And we looked in the literature,
186
571230
1532
Araştırdık ve gördük ki, köpek balığının
09:32
and nothing was known about this shark's vision.
187
572786
3158
görüş özellikleriyle ilgili hiç bilgi yok.
09:35
So I took this shark to eye specialist Ellis Loew at Cornell University,
188
575968
4182
Bu köpek balığını, Cornell Üniversitesi'ndeki göz uzmanı
09:40
and we found out that this shark sees discretely and acutely
189
580174
3523
Ellis Loew'e götürdüm ve bu köpek balığının, bizim karanlıkta
09:43
in the blue-green interface,
190
583721
2094
gördüğümüzden 100 kat daha iyi, ayrık ve kati olarak
09:45
probably about 100 times better than we can see in the dark,
191
585839
2830
mavi-yeşil arayüzle gördüğünü anladık.
09:48
but they only see blue-green.
192
588693
1726
Ama sadece mavi-yeşil görüyorlar.
09:50
So what it's doing is taking this blue world
193
590443
3119
Yaptığı şey şu, bu mavi dünyayı alıyor, mavi rengi
09:53
and it's absorbing the blue, creating green.
194
593586
2753
özümsüyor ve yeşil rengini ortaya çıkartıyor.
09:56
It's creating contrast that they can indeed see.
195
596363
2818
Tam bir kontrast yaratıyor ve gerçekten görebiliyorlar.
09:59
So we have a model,
196
599205
1151
Tüm desenleri görebilmelerini
10:00
showing that it creates an ability for them to see all these patterns.
197
600380
3372
sağlayan bir yetenekleri olduğunu gösteren bir modelimiz var.
10:03
And males and females also have, we're finding,
198
603776
2881
Bulduğumuz kadarıyla dişiler ve erkeklerin
10:06
distinct patterns among them.
199
606681
1936
farklı farklı desenleri var.
10:09
But our last find came really just a few miles from where we are now,
200
609276
5433
Ama son bulduğumuz ise, buradan birkaç mil uzakta
10:14
in the Solomon Islands.
201
614733
1451
Solomon Adaları'ndaydı.
10:16
Swimming at night, I encountered the first biofluorescent sea turtle.
202
616208
4460
Gece yüzerken, ilk defa floresan bir deniz kaplumbağasına rastladım.
10:20
So now it's going from fish and sharks into reptiles,
203
620692
3412
Balıklardan, köpek balıklarına ve sürüngenlere doğru gidiyoruz,
10:24
which, again, this is only one month old,
204
624128
3284
ki bu anlattığım sadece bir ay önceydi,
10:27
but it shows us that we know almost nothing
205
627436
2378
ama anladık ki, bu şahin gagalı kaplumbağanın
10:29
about this hawksbill turtle's vision.
206
629838
2274
görüşü hakkında hiçbir şey bilmiyoruz.
10:32
And it makes me think about how much more there is to learn.
207
632136
2856
Ne kadar çok öğrenecek şey var diye düşünüyorum.
10:35
And here in the Solomon Islands,
208
635016
1532
Burada, Solomon Adaları'nda,
10:36
there's only a few thousand breeding females of this species left,
209
636572
3571
bu türde sadece birkaç bin tane üreyen dişi kaldı
10:40
and this is one of the hotspots for them.
210
640167
2044
ve burası, onlar için önemli noktalardan biri.
10:42
So it shows us how much we need to really protect these animals
211
642235
3067
Buradan anlıyoruz ki, onlar hâlâ buradayken
10:45
while they're still here, and understand them.
212
645326
2356
bu hayvanları gerçekten korumamız ve anlamamız gerekli.
10:47
In thinking about biofluorescence,
213
647706
2144
Biyofloresan hakkında düşünürken,
10:49
I wanted to know, how deep does it go?
214
649874
1945
şunu öğrenmek istedim: Ne kadar derine gidiyor?
10:51
Does this go all the way to the bottom of the ocean?
215
651843
2444
Okyanusun dibine kadar gidiyor mu?
10:54
So we started using submarines, and we equipped them
216
654311
3547
Denizaltı kullanmaya başladık
10:57
with special blue lights on the front here.
217
657882
2174
ve onları önlerindeki bu özel mavi ışıkla donattık.
11:00
And we dropped down,
218
660080
1960
Daldık ve önemli
11:02
and we noticed one important thing --
219
662064
2717
bir şey fark ettik --
11:04
that as we get down to 1,000 meters,
220
664805
3298
1.000 metre derine daldığımızda
11:08
it drops off.
221
668127
1316
azalıyordu.
11:09
There's no biofluorescent marine life down there, below 1,000 meters --
222
669467
3904
Orada, 1.000 metrenin altında biyofloresan yaşam yoktu --
11:13
almost nothing, it's just darkness.
223
673395
2005
neredeyse hiçbir şey, tamamen karanlıktı.
11:15
So it's mainly a shallow phenomenon.
224
675424
2430
Demek ki sığlarda hayat bulan bir fenomendi.
11:17
And below 1,000 meters,
225
677878
1453
Ve 1.000 metrenin altında,
11:19
we encountered the bioluminescent zone,
226
679355
2661
on canlıdan dokuzunun kendi ışıklarını
11:22
where nine out of 10 animals are actually making their own lights
227
682040
3337
ürettiği, parladığı ve göz kırptığı
11:25
and flashing and blinking.
228
685401
1754
biyoluminesent bölgeye rastladık.
11:27
As I try to get deeper,
229
687179
1373
Daha derine gitmek istediğimde --
11:28
this is slapping on a one-person submarine suit --
230
688576
2975
burada tek kişilik denizaltı kıyafetini üzerime geçirmiş hâldeyim,
11:31
some people call this my "Jacques Cousteau meets Woody Allen" moment.
231
691575
3763
bazıları buna "Jacques Cousteau'nun Woody Allen'la buluşma anı" diyor.
11:35
(Laughter)
232
695362
1151
(Kahkahalar)
11:36
But as we explore down here,
233
696537
2051
Derinleri keşfederken, şöyle düşündüm:
11:38
I was thinking about: How do we interact with life delicately?
234
698612
3719
Yaşamla nasıl özenle etkileşime giriyoruz?
11:42
Because we're entering a new age of exploration,
235
702355
2697
Çünkü çok dikkatli olmamız gereken
11:45
where we have to take great care,
236
705076
1803
yeni bir keşif çağına giriyoruz
11:46
and we have to set examples how we explore.
237
706903
2695
ve keşiflerimiz örnek oluşturmalı.
11:49
So I've teamed up with roboticist Rob Wood at Harvard University,
238
709622
3664
Harvard Üniversitesi'nden robot uzmanı Rob Wood'la bir ekip olduk
11:53
and we've been designing squishy underwater robot fingers,
239
713310
4139
ve yumuşak dokulu su altı robot parmaklar dizayn ediyoruz.
11:58
so we can delicately interact with the marine life down there.
240
718360
3102
Böylece, su altındaki yaşamla özenle etkileşime girebileceğiz.
12:01
The idea is that most of our technologies to explore the deep ocean
241
721486
4715
Okyanusun derinliklerini keşfetme teknolojimiz
12:06
come from oil and gas and military,
242
726225
2780
çoğunlukla petrol, gaz ve askerî sebeplerden ötürüydü,
12:09
who, you know, they're not really caring to be gentle.
243
729029
2841
ki bilirsiniz, bu konuda çok da özenli değillerdir.
12:11
Some corals could be 1,000 years old.
244
731894
2683
Bazı mercanlar 1.000 yaşında olabilir.
12:14
You don't want to just go and crush them with a big claw.
245
734601
3109
Oraya gidip kocaman bir kıskaçla onları kırmak istemezsiniz.
12:17
So my dream is something like this.
246
737734
1998
Benim hayalim şöyle.
12:19
At night, I'm in a submarine,
247
739756
2296
Geceleyin bir denizaltındayım.
12:22
I have force-feedback gloves,
248
742076
2110
Güç geri bildirimli robotik eldivenlerim var,
12:24
and I could delicately set up a lab in the front of my submarine,
249
744210
3318
böylece denizaltımın önüne özenle, yumuşak dokulu eldivenlerimle nazikçe
12:27
where the squishy robot fingers
250
747552
2539
örnekleri toplayıp kutulara koyduğum
12:30
are delicately collecting and putting things in jars,
251
750115
2485
bir laboratuvar kurabilirim.
12:32
and we can conduct our research.
252
752624
1585
Böylece araştırmamızı yürütebiliriz.
12:34
Back to the powerful applied applications.
253
754607
2850
Tekrar etkili uygulamalı yöntemlere gelelim.
12:37
Here, you're looking at a living brain
254
757481
2840
Burada, floresan deniz canlılarının DNA'sını kullanan
12:40
that's using the DNA of fluorescent marine creatures,
255
760345
3367
canlı bir beyin görüyorsunuz,
12:43
this one from jellyfish and corals,
256
763736
2006
bu denizanası ve mercandan,
12:45
to illuminate the living brain and see its connections.
257
765766
3469
canlı beyini aydınlatıp bağlantılarını görebilmek için.
12:49
It's funny that we're using RGB
258
769259
1516
Beyinlerimizin daha iyi görmesi için,
12:50
just to kind of satisfy our own human intuition,
259
770799
2548
bir nevi insani sezgilerimizi tatmin etmek adına
12:53
so we can see our brains better.
260
773371
2334
RGB (kırmızı-yeşil-mavi) kullanıyor olmamız komik.
12:55
And even more mind-blowing,
261
775729
2048
Daha da insanın aklını başından alan ise,
12:57
is my close colleague Vincent Pieribone at Yale,
262
777801
3110
Yale'deki yakın iş arkadaşım Vincent Pieribone'un
13:00
who has actually designed and engineered a fluorescent protein
263
780935
3377
dizayn edip tasarladığı ve voltaja
13:04
that responds to voltage.
264
784336
2095
tepki verebilen floresan proteindir.
13:06
So he could see when a single neuron fires.
265
786455
3102
Böylece bir nöron yandığında görebiliyor.
13:09
You're essentially looking at a portal into consciousness
266
789581
4539
İşin özünde, deniz canlıları tarafından
13:14
that was designed by marine creatures.
267
794144
2914
yaratılan bir anlayışa açılan bir kapıya bakıyorsunuz.
13:18
So this brings me all back to perspective and relationship.
268
798102
4686
Bu bana bakış açısını ve ilişkileri hatırlatıyor.
13:22
From deep space,
269
802812
2239
Derin uzaydan,
13:25
our universe looks like a human brain cell,
270
805075
3152
evrenimiz bir insan beyni hücresi gibi görünüyor.
13:28
and then here we are in the deep ocean,
271
808251
2482
Şimdi de, deniz altı canlılarını ve hücrelerini bulduğumuz,
13:30
and we're finding marine creatures and cells
272
810757
2871
insan aklını aydınlatan
13:33
that can illuminate the human mind.
273
813652
2279
okyanusun derinliklerindeyiz.
13:35
And it's my hope that with illuminated minds,
274
815955
3118
Umuyorum ki, aydınlanmış akıllarla
13:39
we could ponder the overarching interconnectedness of all life,
275
819097
3785
tüm yaşamın birbiriyle olan kapsayıcı bağlantısına kafa yorabiliriz
13:42
and fathom how much more lies in store
276
822906
2358
ve okyanusları sağlıklı tuttuğumuz sürece
13:45
if we keep our oceans healthy.
277
825288
1715
daha başka neler olduğunu idrak edebiliriz.
13:47
Thank you.
278
827027
1158
Teşekkür ederim.
13:48
(Applause)
279
828209
5116
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7