How I use art to tackle plastic pollution in our oceans | Alejandro Durán

83,807 views ・ 2020-01-02

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Toygar Pekcan Gözden geçirme: Merve Kılıç
00:13
This is Sian Ka'an.
0
13646
2475
Bu Sian Ka'an.
00:16
Just south of Tulum on Mexico's Caribbean coast,
1
16145
3519
Meksika'nın Karayip sahilinde
Tulum'un güneyi
00:19
it's a federally protected reserve,
2
19688
2353
federal olarak korunmuş bir kaynak,
UNESCO Dünya Miras Listesi'nin bir parçası
00:22
a UNESCO World Heritage Site
3
22065
2139
ve dünyada biyoçeşitliliğin en fazla olduğu bölgelerden biri.
00:24
and one of the most biodiverse regions on the planet.
4
24228
2905
00:27
But when I first visited in 2010,
5
27157
1981
2010'da orayı ilk ziyaret ettiğimde
00:29
I was horrified and completely confused
6
29162
2932
plajın çöp ile dolu olması nedeniyle çok korkmuştum
00:32
as to why the beach was covered in trash.
7
32118
2447
ve kafam tamamen karışmıştı.
00:34
I soon realized that it was floating in from all over the world.
8
34589
4064
Hemen ardından fark ettim ki
bu, tüm dünyada böyleydi.
00:39
I've since returned, after that first journey,
9
39432
2376
O seyahatten döndüğümden beri
00:41
several times a year
10
41832
1397
doğduğum yer olan Sian Ka'an'a, yılda birkaç defa ziyaret etmek
00:43
to visit Sian Ka'an, to the country of my birth,
11
43253
2464
ve bu çöplerle ilgili çalışmak için dönerim.
00:45
to work with this trash.
12
45741
1460
00:47
And so far,
13
47225
1158
Şimdilik 58 farklı ülke ve bölgede,
00:48
we've documented garbage from 58 different countries and territories
14
48407
4422
altı farklı kıtada çöp belgeledik,
00:52
on six continents,
15
52853
1577
00:54
all washing ashore in this paradise in Mexico.
16
54454
3885
hepsi de Meksika'daki bu cennetin kıyılarına vuruyordu.
00:58
Although I can never know where a product was dropped,
17
58363
2614
Çöpün nereden geldiğini bilemesem de
01:01
I can, at times, based on the label, know where something was made.
18
61001
3957
etiket sayesinde bir ürünün nerede üretildiğini görebiliyorum.
01:04
In red, you see all of the countries represented by their trash
19
64982
3896
Kırmızı renkler, Sian Ka'an'da bulunan çöplerin ülkelerini temsil ediyor.
01:08
in Sian Ka'an.
20
68902
1352
01:11
Such as these Haitian butter containers in all shapes and sizes,
21
71650
3953
Mesela, her boyuttan Haiti tereyağı kapları,
01:15
Jamaican water bottles.
22
75627
1564
Jamaika su şişeleri.
01:17
Not surprisingly, a lot of the stuff is from neighboring Caribbean countries,
23
77215
3674
Beklediğimiz üzere, birçok şey komşu Karayip ülkelerinden,
01:20
but the stuff is from everywhere.
24
80913
1590
ama bazıları dünyanın her yerinden.
01:22
Here's a sampling of international water bottles.
25
82527
2382
Uluslararası su şişelerinden bir örnek.
01:24
And one of the ironies is that a lot of what I'm finding
26
84933
3123
İronilerden biri şu, bulunan çoğu şey
güzellik ve temizlik ürünü.
01:28
are products for cleaning and beautification,
27
88080
2737
01:31
such as this item from the United States,
28
91829
2678
Mesela, ABD'den gelen
01:34
which is actually made to protect your plastic,
29
94531
2396
ve aslında plastiği korumak için üretilmiş ürün gibi.
01:37
(Laughter)
30
97385
1502
(Gülüşler)
01:38
shampoo from South Korea,
31
98911
2361
Güney Kore'den şampuan,
01:41
bleach from Costa Rica
32
101296
1538
Kosta Rika'dan çamaşır suyu
01:42
and a Norwegian toilet cleaner.
33
102858
1966
ve Norveç'ten tuvalet temizleyicisi.
01:44
And it's items that are all very familiar to us,
34
104848
2593
Bunların hepsi çok tanıdık ürünler.
01:47
or at least I hope you're familiar with these toothbrushes.
35
107465
3401
En azından umarım diş fırçaları
size tanıdık gelmiştir.
01:50
(Laughter)
36
110890
1064
(Gülüşler)
01:52
Kitchen utensils.
37
112601
1832
Mutfak aletleri.
01:55
Toys.
38
115552
1428
Oyuncaklar.
01:58
I'm also finding evidence of burning plastic trash,
39
118090
3601
Ayrıca yanarak havaya kanser tetikleyici madde salan
02:01
which releases cancer-causing fumes into the air.
40
121715
3219
plastik çöp kanıtları buluyorum.
02:04
People ask what's the most interesting item that I've found,
41
124958
2863
İnsanlar, hep şu ana kadar bulduğum en ilginç şeyi soruyor:
02:07
and that's by far this prosthetic leg.
42
127845
3527
Şu ana kadar o da bu protez bacak.
02:11
And in the background, if you can see that blue little bottle cap,
43
131396
3134
Arkadaki küçük mavi şişeyi görüyorsanız
02:14
at the time that I found it,
44
134554
1374
onu bulduğumda o aslında bu küçük pavuryanın eviydi.
02:15
it was actually the home to this little hermit crab.
45
135952
2559
02:18
This guy is so cute.
46
138535
1295
Çok sevimli.
02:19
(Laughter)
47
139854
1288
(Gülüşler)
02:23
(Laughter)
48
143380
1660
(Gülüşler)
02:26
And it's these fascinating objects,
49
146235
3303
Bu büyüleyici ama aynı zamanda da korkunç nesnelerin hepsinin
02:29
but also horrifying objects,
50
149562
2188
02:31
each with their own history,
51
151774
1521
kısa ömürlü çevre sanat çalışmalarım için kullandığım bir hikâyesi var.
02:33
that I use to make my ephemeral, environmental artworks.
52
153319
4113
02:37
And it all started with this image in February of 2010,
53
157456
2796
Hepsi, Şubat 2010'da bu resimle başladı,
02:40
when I first visited Sian Ka'an.
54
160276
1617
Sian Ka'an'ı ilk ziyaret ettiğim zaman
02:41
I noticed that blue was the most prevalent color among the plastic.
55
161917
3851
mavinin plastik üzerindeki en yaygın renk olduğunu fark ettim.
02:45
Purple is actually the most rare color. It's kind of like gold to me.
56
165792
3304
Mor ise en nadir olan renkti, benim için altın gibiydi.
Ama en yaygını maviydi
02:49
But blue is the most prevalent,
57
169120
1499
02:50
and so I gathered some of the blues
58
170643
1694
ve bazı mavileri bir araya getirerek
02:52
and made this little arrangement in front of the blue sky
59
172361
2694
mavi gökyüzü ve mavi Karayip suları karşısında
02:55
and blue Caribbean waters.
60
175079
1886
bu küçük ayarlamayı yaptım.
02:56
And when I took a photograph and looked at the test shot,
61
176989
2697
Bu fotoğrafın test çekimine baktım
02:59
it was like a lightning bolt hit me in that moment,
62
179710
2798
ve o an sanki bana yıldırım çarpmış gibiydi
03:02
and I knew I was going to have to come back
63
182532
2030
ve geri gitmem gerektiğini biliyordum,
03:04
to create a whole series of installations on location
64
184586
3528
tüm yerleştirmeyi o lokasyonda yapmak ve fotoğraflamak için.
03:08
and photograph them.
65
188138
1624
03:09
So this turned out to be a sketch
66
189786
1862
Üç yıl sonra bitirdiğim bir işin
03:11
for a work that I completed three years later.
67
191672
4067
bir taslağı olduğu ortaya çıktı.
03:15
I had no idea that almost 10 years later,
68
195763
2354
On yılın sonunda hâlâ bunun üzerine çalışacağım hakkında
03:18
almost a decade later, I'd still be working on it.
69
198141
2718
hiçbir fikrim yoktu.
03:20
But the problem persists.
70
200883
1897
Ama sorun devam ediyordu.
03:23
So I'm going to show you some of the images
71
203242
2040
Bu yüzden size "Washed Up: Transforming a Trashed Landscape"
03:25
from the series that I called "Washed Up: Transforming a Trashed Landscape."
72
205306
4666
dediğim seriden resimler göstereceğim.
03:29
Please keep in mind that I do not paint the garbage.
73
209996
2751
Lütfen aklınızda bulundurun,
ben çöp boyamıyorum.
03:33
I'm collecting it and organizing it by color
74
213319
2194
Onları bulduğum plajlarda
03:35
on the same beaches where I find it.
75
215537
2761
renklerine göre organize edip topluyorum.
03:46
This is my precious trash pile as seen in 2015
76
226381
3949
Bu, 2015'deki kıymetli çöp yığınımın
03:50
after putting on a first edition of the "Museo de la Basura,"
77
230354
3495
"Museo de la Basura" ve bir diğer adıyla "Museum of Garbage" olarak
03:53
or "Museum of Garbage."
78
233873
1988
ilk baskısını yaptıktan sonraki hali.
03:56
It's fully my intention to care for this garbage,
79
236409
3113
Benim gayem, bu çöpe bakarak onu yüceltmek,
03:59
to exalt it,
80
239546
1155
öncelik yapmak ve gözler önüne sermek.
04:00
put it on a pedestal
81
240725
1151
04:01
and to curate it.
82
241900
1327
04:03
We have all seen devastating images
83
243251
2459
Hepimiz hayvanların göbeklerinde plastikle öldüğü o resimleri gördük.
04:05
of animals dying with plastic in their bellies.
84
245734
2363
04:08
And it's so important for us to really see those
85
248121
2801
Bizim için onları gerçekten görüp özümsemek çok önemli.
04:10
and to take those in.
86
250946
1405
04:12
But it's by making aesthetic -- some might say beautiful -- arrangements
87
252375
3764
Dünyanın çöplerinden bu estetik ayarlamaları yaparak
-bazıları güzel de diyebilir,
04:16
out of the world's waste,
88
256163
1459
04:17
that I'm trying to hook the viewer
89
257646
2654
izleyiciye dünyanın dehşeti karşısında hissiz kalmamaları için
04:20
to draw in those that might be numb to the horrors of the world
90
260324
3247
neler olduğunu anlamalarına yarayabilecek
04:23
and give them a different way to understand what's happening.
91
263595
3864
yeni bir yol olarak sunmaya çalışıyorum.
04:27
Some have described the Great Pacific Garbage Patch
92
267483
2513
Birileri Great Pacific Garbage Patch'i açıklamış,
04:30
as an island twice the size of Texas,
93
270020
2135
Texas'ın iki katı büyüklüğünde bir ada
04:32
but I've been told that it's hard to see
94
272179
1991
ama görmenin zor olduğunu duydum
04:34
because it's more like a smog.
95
274194
1507
çünkü daha çok bir sis gibi.
04:36
So through my artwork,
96
276173
1633
Bu yüzden sanat çalışmamda,
04:37
I attempt to depict the reality of what's happening with our environment
97
277830
3908
çevremize ne olduğu gerçeğini göstermeye
04:41
and to make the invisible visible.
98
281762
2496
ve görünmezi görünür yapmaya çalışıyorum.
04:44
My key question at first, after starting the project,
99
284570
2511
Projeye başladıktan sonra esas sorum şuydu:
04:47
was, "What do I do with the garbage when I'm done?"
100
287105
2439
''İşim bitince bu çöplerle ne yapacağım?''
04:49
I was told by some that it could be damaged goods
101
289568
4172
Duydum ki, okyanusu gezdikleri
04:53
after traveling across the ocean and being exposed to the elements,
102
293764
3502
ve bazı elementlerle etkileşime girdikleri için tehlikeli olabilir
04:57
that it could become degraded and potentially ruin a batch of recycling.
103
297290
4693
ve geri dönüştürülecek bir yığın çöpü mahvedebilirler.
Depolama alanı da mutlu bir dinlenme yeri değildi.
05:02
The landfill was not a happy resting place, either.
104
302007
3618
05:06
And then finally, it dawned on me,
105
306074
1683
Sonunda, tüm bu çöpleri temizlememe,
05:07
after all of the effort by me and all of the people who have helped me
106
307781
3707
organize etmeme yardımcı olan insanların emeğinden sonra dedim ki, saklamalıyım.
05:11
collect and organize and clean this trash,
107
311512
2733
05:14
that I should keep it.
108
314269
1176
05:15
And so that's the plan,
109
315826
2361
Yani, plan buydu.
05:18
to use it and to reuse it endlessly
110
318211
2664
Bunları daha fazla sanat eseri yapmak için
05:20
to make more artwork
111
320899
1497
sonsuza dek tekrar tekrar kullanmak
05:22
and to engage communities in environmental art-making.
112
322420
3642
ve toplumu çevre sanatı yapımına dahil etmek.
05:27
This is an example of a community-based artwork that we did last year
113
327111
3734
Geçen yıl Sian Ka'an'daki Punta Allen'ın yerel gençliğiyle yaptığımız,
05:30
with the local youth of Punta Allen in Sian Ka'an.
114
330869
3553
toplum temelli bir sanat eserinin bir örneğidir.
05:34
A key part of the community work are the beach cleans
115
334446
3626
Topluluk çalışmasının önemli bir parçası,
plaj temizliği ve eğitim programlamasıdır.
05:38
and education programming.
116
338096
1818
05:39
And as this community around the project grows
117
339938
2533
Projenin etrafındaki bu topluluk
05:42
and as my trash collection grows,
118
342495
2102
ve çöp koleksiyonum büyüdükçe
05:44
I really believe that the impact will as well.
119
344621
3386
etkinin de olacağına gerçekten inanıyorum.
05:48
And so, over the years,
120
348031
1266
Geçtiğimiz yıllarda, çöp koleksiyonum konusunda
05:49
I've become a little obsessed with my trash collection.
121
349321
4033
biraz takıntılı oldum.
05:53
I pack it into suitcases and travel with it.
122
353378
3735
Valizin içine toplayıp onunla seyahat ettim.
(Gülüşler)
05:57
I take it on vacation with me.
123
357137
2115
Kendimle beraber tatile götürdüm.
05:59
(Laughter)
124
359276
1397
(Gülüşler)
06:00
And in the latest work,
125
360697
1889
Son çalışmamda ise,
06:02
I've begun to break the two-dimensional plane of the photograph.
126
362610
4171
fotoğrafın iki boyutlu düzlemini kırmaya başladım.
06:06
I'm really excited about this new work.
127
366805
2103
Bu yeni çalışma konusunda çok heyecanlıyım.
06:08
I see these as living artworks
128
368932
2804
Bunları zaman içinde değişip büyüyecek
06:11
that will morph and grow over time.
129
371760
2932
canlı sanat eserleri olarak görüyorum.
06:14
Although my greatest wish is that I run out of the raw material
130
374716
3980
En büyük dileğim, bu iş için kullanılan ham ürünün bitmesi olsa da
06:18
for this work,
131
378720
1376
henüz orada değiliz.
06:20
we're not there yet.
132
380120
1279
06:21
So in the next phase of the project,
133
381423
1846
Projenin geleceğindeki planım,
06:23
I plan on continuing the community work
134
383293
2405
toplululuk çalışmalarına devam etmek
06:25
and making my own work at a much larger scale,
135
385722
2524
ve eserlerimi çok daha büyük bir ölçekte yapmak.
06:28
because the problem is massive.
136
388270
2747
Çünkü problem devasa.
06:31
Eight million tons of plastic waste enter our oceans every year,
137
391930
6313
Okyanuslarımıza her yıl 8 milyon ton plastik atık giriyor,
06:38
destroying ecosystems.
138
398267
1734
ekosistemleri yok ediyor.
06:40
Right now, as I speak, there's literally an oil spill of plastic happening.
139
400504
5147
Şu an, ben konuşurken
kelimenin tam anlamı ile bir plastik sızıntısı oluyor.
06:46
I see this project as a plea for help and a call to action.
140
406170
5874
Bu projeyi bir yardım ve eylem çağrısı olarak görüyorum.
06:52
Our health and future is inextricably linked
141
412068
2777
Sağlığımız ve geleceğimiz
okyanuslarımızla ayrılmaz bir şekilde bağlantılı.
06:54
to that of our oceans.
142
414869
1260
06:56
I call the project "Washed Up: Transforming a Trashed Landscape,"
143
416153
4380
Projenin adına,
"Washed Up: Transforming a Trashed Landscape" diyorum.
07:00
but it's actually transformed me
144
420557
1834
Ama aslında o beni dönüştürdü.
07:02
and made me rethink my own behaviors and consumption.
145
422415
3309
Kendi hareketlerim ve tüketimlerim konusunda
yeniden düşünmeme sebep oldu.
07:05
And if it can help anybody else gain more awareness,
146
425748
3226
Eğer başkalarının daha fazla farkındalık kazanmasına
07:08
then it will have been worthwhile.
147
428998
1938
yardımcı olabilirse o zaman değerli olacak.
07:10
Thank you so much.
148
430960
1151
Çok teşekkürler.
07:12
(Applause)
149
432135
3095
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7