How X-rays see through your skin - Ge Wang

X-ray ışınları cildinizin altını nasıl görürler? -Ge Wang

2,067,966 views

2015-06-22 ・ TED-Ed


New videos

How X-rays see through your skin - Ge Wang

X-ray ışınları cildinizin altını nasıl görürler? -Ge Wang

2,067,966 views ・ 2015-06-22

TED-Ed


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ceren Mutgan Gözden geçirme: Umay Çelik
1895'te, Wilhelm Röntgen adlı bir fizikçi
00:07
In 1895, a physicist named Wilhelm Roentgen
0
7283
4402
katot tüpüyle deneyler yapıyordu.
00:11
was doing experiments with a cathode tube,
1
11685
3165
katot tüpü: içinde elektron demetinin bir
00:14
a glass container in which a beam of electrons lights up a fluorescent window.
2
14850
5274
floresan ışık yarattığı cam şişe.
Floresan ışığının dışarı çıkmasını engellemek için
00:20
He had wrapped cardboard around the tube
3
20124
2348
00:22
to keep the fluorescent light from escaping,
4
22472
2442
tüpün etrafına karton sardı ve
00:24
when something peculiar happened.
5
24914
2627
beklenmedik bir şey oldu.
00:27
Another screen outside the tube was glowing.
6
27541
4885
Tüpün dışındaki bir bölge ışıldıyordu
Başka bir deyişle,
00:32
In other words, invisible rays had passed through the cardboard.
7
32426
4208
görünmez ışınlar kartondan geçmişti.
00:36
Wilhelm had no idea what those rays were, so he called them X-rays,
8
36634
5328
Wilhelm'in, bu ışınların ne olduğuna dair
hiçbir fikri yoktu,
o yüzden bu ışınlara,
X ışınları adını verdi,
00:41
and his discovery eventually won him a Nobel Prize.
9
41962
4749
ve bu buluş sonunda
ona Nobel Ödülü kazandırdı.
00:46
Here's what we now know was happening.
10
46711
2419
İşte ne olduğu hakkında bildiklerimiz:
00:49
When high energy electrons in the cathode tube
11
49130
2852
Katot tüpünün içindeki
yüksek enerjili elektronlar
00:51
hit a metal component,
12
51982
2150
metal bir maddeye çarptığı zaman,
00:54
they either got slowed down and released extra energy,
13
54132
3605
ya yavaşlarlar ve
ekstra enerji açığa çıkartırlar ya da
00:57
or kicked off electrons from the atoms they hit,
14
57737
4043
çarptıkları atomdaki elektronlara vururlar
01:01
which triggered a reshuffling that again released energy.
15
61780
4656
bu da enerji açığa çıkmasını tetikler.
İki durumda da saçılan enerji,
01:06
In both cases, the energy was emitted in the form of X-rays,
16
66436
4941
bir elektromaknetik radyasyon çeşidi olan
X ray şeklinde saçılır.
X ray görünen ışıkdan yüksek,
01:11
which is a type of electromagnetic radiation
17
71377
2477
Gama ışınından düşük enerjiye sahip
01:13
with higher energy than visible light, and lower energy than Gamma rays.
18
73854
5494
bir elektromanyetik radyasyon çeşididir.
01:19
X-rays are powerful enough to fly through many kinds of matter
19
79348
3952
X-ışınları birçok maddeden geçebilecek
kadar güçlüdür,sanki yarı saydammış gibi
01:23
as if they are semi-transparent,
20
83300
2051
01:25
and they're particularly useful for medical applications
21
85351
3564
ve özellikle tıbbi uygulamalar için
çok kullanışlışardır.
01:28
because they can make images of organs, like bones, without harming them,
22
88915
4592
Çünkü kemikler gibi organların
görüntülerini çekebilir
ve kemiklere zarar vermezler.
01:33
although they do have a small chance
23
93507
1856
Buna rağmen, üreme organlarında ve
01:35
of causing mutations in reproductive organs,
24
95363
2450
tiroit gibi dokularda
01:37
and tissues like the thyroid,
25
97813
2087
küçük mutasyon oluşturma riski vardır.
01:39
which is why lead aprons are often used to block them.
26
99900
3504
Bu yüzden röntgen önlükleri bu bölgelerde
X ray ışınlarını önlemek için kullanılır.
01:43
When X-rays interact with matter, they collide with electrons.
27
103404
4396
X ışınları bir cisimle etkileştiğinde
maddenin elektronlarıyla çarpışırlar.
01:47
Sometimes, the X-ray transfers all of its energy to the matter and gets absorbed.
28
107800
4692
Bazen, X-ışınları bütün enerjisini
çarptığı cisme iletir ve emilir.
01:52
Other times, it only transfers some of its energy,
29
112492
3283
Diğer zamanlarda, enerjisinin sadece bir kısmını iletir
01:55
and the rest is scattered.
30
115775
1943
ve geri kalanı saçılır.
01:57
The frequency of these outcomes
31
117718
1880
Bu iki durumun oluşma sıklığı
01:59
depends on how many electrons the X-rays are likely to hit.
32
119598
4234
X-ışınlarının kaç tane elektrona
çarptığına bağlıdır.
02:03
Collisions are more likely if a material is dense,
33
123832
3178
Eğer, madde yoğunsa veya cisim yüksek
atom numaralı elementlerden oluşmuşsa,
02:07
or if it's made of elements with higher atomic numbers,
34
127010
3153
yani daha fazla elektronu varsa,
çarpışma olasılığı daha yüksektir.
02:10
which means more electrons.
35
130163
2081
02:12
Bones are dense and full of calcium, which has a relatively high atomic number,
36
132244
5210
Kemikler yoğundur ve kalsüyumla doludur.
Kalsiyum göreceli olarak daha yüksek
atom numarasına sahiptir, bu yüzden
02:17
so they absorb X-rays pretty well.
37
137454
2498
X-ışınlarını iyi emerler.
02:19
Soft tissue, on the other hand, isn't as dense,
38
139952
3536
Öte yandan, yumuşak doku
o kadar yoğun değildir.
02:23
and contains mostly lower atomic number elements,
39
143488
3212
Karbon, hidrojen, oksijen gibi
daha düşük atom numaralı
02:26
like carbon, hydrogen, and oxygen.
40
146700
3723
elementleri bulundururlar.
02:30
So more of the X-rays penetrate tissues like lungs and muscles,
41
150423
4651
X-ışınlarının çoğu akciğer ve kas gibi
dokuların içinden geçer ve
02:35
darkening the film.
42
155074
2152
filmde karartı oluşturur.
Dolayısıyla bu 2 boyutlu resimler
02:37
These 2-D pictures are only useful up to a point, though.
43
157226
3666
sadece bir noktaya kadar kullanışlıdır.
02:40
When X-rays travel through the body,
44
160892
2114
X-ışınları vücüttan geçerken
02:43
they can interact with many atoms along the path.
45
163006
3190
bir sürü atomla etkileşebilir.
02:46
What is recorded on the film reflects the sum of all those interactions.
46
166196
4647
Filmde kaydedilen ise bütün
bu etkileşimlerin toplanmış halidir.
02:50
It's like trying to print 100 pages of a novel on a single sheet of paper.
47
170843
5913
Yani 100 sayfalik bir romanın
tek bir sayfaya basılması gibi bir şeydir.
02:56
To see what's really going on,
48
176756
1928
Ne olduğunu gerçekten anlamak için
02:58
you would have to take X-ray views from many angles around the body
49
178684
4181
vücüdün çeşitli yerlerinden
çeşitli açılardan X-ışını görüntüsü alamak
03:02
and use them to construct an internal image.
50
182865
3300
ve bunları dahili bir görüntü oluşturmak
için kullanmak gerekir.
03:06
And that's something doctors do all the time
51
186165
2277
Bu doktorların BT denilen bir proderürle
03:08
in a procedure called a CT, Computed Tomography scan,
52
188442
5137
sürekli yaptıkları bir şeydir.
Bilgisayarlı Tomografi taraması (BT),
03:13
another Nobel Prize winning invention.
53
193579
2709
bir başka Nobel Ödül'ü kazandıran icattır.
03:16
Think of CT like this.
54
196288
2150
BT'yi şöyle düşünün.
03:18
With just one X-ray,
55
198438
1635
sadece bir X-ışınıyla,
03:20
you might be able to see the density change due to a solid tumor in a patient,
56
200073
5114
bir hastadaki tümor yüzünden dişinde oluşan
yoğunluk farkını görebilirsiniz.
Bu farkın ne kadar derinde olduğunu
03:25
but you wouldn't know how deep it is beneath the surface.
57
205187
3373
anlayamazsınız da...
03:28
However, if you take X-rays from multiple angles,
58
208560
3206
Fakat, farklı açılardan X-ışını
görüntüsü aldığınızda
03:31
you should be able to find the tumor's position and shape.
59
211766
3921
tümorün yerini bulabilir
ve şeklini anlayabilirsiniz.
03:35
A CT scanner works by sending a fan or cone of X-rays through a patient
60
215687
5558
BT tarayıcısı X-ışını tutamını hastadan
dedektörlere yollar.
03:41
to an array of detectors.
61
221245
2530
03:43
The X-ray beam is rotated around the patient,
62
223775
3185
X-ışını kaynağı hastanın etrafında döner
03:46
and often also moved down the patient's body,
63
226960
2894
ve çoğu zaman hastanın altından da geçer.
03:49
with the X-ray source tracing a spiral trajectory.
64
229854
3753
Bu sırada X-ışını kaynağı
spiral bir yörünge izleyebilir,
03:53
Spiral CT scans produce data that can be processed into cross sections
65
233607
4458
Spiral BT taramaları çapraz bölmelere
ayrılabilecek veriler üretir;
03:58
detailed enough to spot anatomical features, tumors,
66
238065
3856
bu veriler anatomik yapıları, tümörleri,
04:01
blood clots, and infections.
67
241921
3145
kan pıhtılarını ve iltihapları
belirleyecek kadar detaylıdır.
04:05
CT scans can even detect heart disease and cavities
68
245066
3534
BT taramaları binlerce yıl
önce gömülmüş olan mumyaların
kalp hastalıklarını ve diş çürüklerini
04:08
in mummies buried thousands of years ago.
69
248600
4040
bile meydana çıkarabilr.
04:12
So what began as Roentgen's happy accident has become a medical marvel.
70
252640
4501
Yani Roentgen'in tatlı kazası
olarak başlayan surum sonunda
tıbbi mucide haline geldi.
04:17
Hospitals and clinics now conduct over 100 millions scans each year worldwide
71
257141
6759
Her yıl dünya çapında, hastahaneler ve
klinikler, hastalıkları tedavi etmek ve
hayatları kurtarmak için
100 milyondan fazla
04:23
to treat diseases and save lives.
72
263900
2811
tarama yapıyorlar.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7