The most groundbreaking scientist you've never heard of - Addison Anderson

Ezber bozan, ama daha önce duymadığınız bir bilim adamı - Addison Anderson

3,015,933 views

2013-10-01 ・ TED-Ed


New videos

The most groundbreaking scientist you've never heard of - Addison Anderson

Ezber bozan, ama daha önce duymadığınız bir bilim adamı - Addison Anderson

3,015,933 views ・ 2013-10-01

TED-Ed


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Emre Kocahan Gözden geçirme: E. Barış Öndeş
00:07
Nicolas Steno is rarely heard of
0
7114
2049
Nicolas Steno, 'Jeolojiye Giriş' dersleri dışında
00:09
outside Intro to Geology,
1
9163
2273
pek nadir bilinir.
00:11
but anyone hoping to understand life on Earth
2
11436
2809
Fakat dünya üzerindeki yaşamı anlamaya çalışan herkes,
00:14
should see how Steno expanded and connected
3
14245
2929
Steno'nun şu konuları ne kadar genişletmiş
00:17
those very concepts:
4
17174
1501
ve ilişkilendirmiş olduğunu görür:
00:18
Earth, life, and understanding.
5
18675
3083
Dünya, yaşam ve kavrayış.
00:21
Born Niels Stensen in 1638 Denmark,
6
21758
3468
1638 yılında Danimarka'da, Neils Stensen ismiyle doğdu.
00:25
son of a goldsmith,
7
25226
1587
Babası kuyumcuydu.
00:26
he was a sickly kid
8
26813
1326
Çocukluğu hastalıklarla geçti
00:28
whose school chums died of plague.
9
28139
2503
ve pek çok okul arkadaşı vebadan öldü.
00:30
He survived to cut up corpses
10
30642
1917
Kadavraları inceleyen bir anatomist
00:32
as an anatomist,
11
32559
1167
olarak yaşamına devam etti.
00:33
studying organs shared across species.
12
33726
2631
Türler arası benzer organları inceledi.
00:36
He found a duct in animal skulls
13
36357
1892
Hayvan kafatasında, ağza
00:38
that sends saliva to the mouth.
14
38249
1978
salya ileten bir kanal buldu.
00:40
He refuted Descartes' idea
15
40227
1501
Descartes'ın savını,
00:41
that only humans had a pineal gland,
16
41728
2134
epifiz bezinin yalnızca insanlarda bulunmadığını
00:43
proving it wasn't the seat of the soul,
17
43862
2251
yani 'ruhun tahtı' olmadığını kanıtlayarak çürüttü.
00:46
arguably, the debut of neuroscience.
18
46113
2829
Muhtemelen, bu nöroloji biliminin başlangıcıydı.
00:48
Most remarkable for the time was his method.
19
48942
3007
O dönem için en kayda değer olan; yöntemiydi.
00:51
Steno never let ancient texts,
20
51949
2251
Steno asla, eski metinlerin,
00:54
Aristotelian metaphysics,
21
54200
1508
Aristo metafiziğinin
00:55
or Cartesian deductions
22
55708
1795
ya da Descart çıkarımlarının
00:57
overrule empirical, experimental evidence.
23
57503
3670
deneye dayalı kanıtlara hükmetmesine izin vermedi.
01:01
His vision, uncluttered by speculation or rationalization,
24
61173
3958
Vizyonu, kurgu ve akılcılıktan uzak,
01:05
went deep.
25
65131
929
daha derindi.
01:06
Steno had seen how gallstones
26
66060
1613
Steno, safra taşlarının
01:07
form in wet organs by accretion.
27
67673
2753
nemli organlarda nasıl büyüyerek şekillendiğini gördü.
01:10
They obeyed molding principles
28
70426
1342
Safra taşları, kuyumculuktan bildiği
01:11
he knew from the goldsmith trade,
29
71768
1788
döküm kurallarına uyuyordu.
01:13
rules useful across disciplines
30
73556
1599
Bu kurallar, pek çok alanda
01:15
for understanding solids
31
75155
1584
katıları, yapısal benzerliklerinden
01:16
by their structural relationships.
32
76739
2032
tanımlamayı sağlar.
01:18
Later, the Grand Duke of Tuscany
33
78771
1539
Daha sonra, Tuscany Büyük Dükü
01:20
had him dissect a shark.
34
80310
1667
bir köpek balığını incelemesini istedi.
01:21
Its teeth resembled tongue stones,
35
81977
1913
Dişleri, dil taşına benziyordu.
01:23
odd rocks seen inside other rocks
36
83890
2503
Bu taşlar, Malta'da ve Floransa yakınlarındaki dağlarda
01:26
in Malta and the mountains near Florence.
37
86393
2586
diğer taşların arasında görülen tuhaf taşlardı.
01:28
Pliny the Elder, old Roman naturalist,
38
88979
2224
Romalı doğacı Büyük Plinius, bu taşların
01:31
said these fell from the sky.
39
91203
2327
gökyüzünden düştüğünü söylemişti.
01:33
In the Dark Ages,
40
93530
1173
Karanlık çağlarda,
01:34
folks said they were snake tongues,
41
94703
1790
insanlar, bunların Aziz Paul tarafından
01:36
petrified by Saint Paul.
42
96493
1761
taşa çevrilen yılanların dili olduğunu söylerlerdi.
01:38
Steno saw that tongue stones were shark teeth
43
98254
2804
Steno, dil taşlarının, köpek balığı dişi olduğunu gördü.
01:41
and vice versa,
44
101058
1335
Tersi de geçerliydi.
01:42
with the same signs of structural growth.
45
102393
2610
Her ikisi de aynı yapısal gelişimi gösteriyordu.
01:45
Figuring similar things are made in similar ways,
46
105003
2754
Benzer nesnelerin benzer şekilde oluştuğunu bulduğunda
01:47
he argued the ancient teeth
47
107757
1639
çok eski köpek balıklarına ait dişlerin,
01:49
came from ancient sharks
48
109396
1481
suyun içnde
01:50
in waters that formed rock around the teeth
49
110877
2802
etrafında kaya tabakası oluşmasıyla
01:53
and became mountains.
50
113679
1741
dağlara dönüştüğünü savundu.
01:55
Rock layers were once layers of watery sediment,
51
115420
3217
Bir zamanlar sulu çökelti halindeki kayalar
01:58
which would lay out horizontally,
52
118637
1643
yatay olarak katmanlaşmıştı.
02:00
one atop another,
53
120280
1110
Birbiri üzerine,
02:01
oldest up to newest.
54
121390
1807
en eskiden en yeniye...
02:03
If layers were deformed,
55
123197
1482
Eğer katmanlar bozulmuş,
02:04
tilted,
56
124679
520
eğilmiş,
02:05
cut by a fault or a canyon,
57
125199
1965
bir çatlak ya da kanyon tarafından yarılmışsa;
02:07
that change came after the layer formed.
58
127164
2323
bu değişim, katman oluştuktan sonra gerçekleşmiş olurdu.
02:09
Sounds simple today;
59
129487
1292
Bugün kulağa basit geliyor;
02:10
back then, revolutionary.
60
130779
2219
fakat o zaman için bu, devrim niteliğindeydi.
02:12
He'd invented stratigraphy
61
132998
1662
Katman bilimini bulmuş
02:14
and laid geology's ground work.
62
134660
2453
ve Jeolojinin temelini atmıştı.
02:17
By finding one origin for shark teeth from two eras
63
137744
3990
İki çağ önceki köpek balığı dişlerinin kökenini bularak,
02:21
by stating natural laws ruling the present
64
141734
2897
geçmişte ve günümüzde geçerli olan
02:24
also ruled the past,
65
144631
1997
doğa yasalarını belirterek,
02:26
Steno planted seeds for uniformitarianism,
66
146628
3506
Steno, tek biçimciliğin temelini atmıştır.
02:30
the idea that the past was shaped by processes
67
150134
2957
Bu düşünceye göre; geçmişteki jeolojik süreçler,
02:33
observable today.
68
153091
1707
bugün de gözlenebilir.
02:34
In the 18th and 19th centuries,
69
154798
1956
18. ve 19. yüzyıllarda,
02:36
English uniformitarian geologists,
70
156754
2501
İngiliz tek biçimci jeologlar,
02:39
James Hutton and Charles Lyell,
71
159255
2213
James Hutton ve Chales Lyell,
02:41
studied current, very slow rates
72
161468
2504
gerçekleşmekte olan çok düşük dereceli
02:43
of erosion and sedimentation
73
163972
2042
erozyon ve çökelmeyi inceledi.
02:46
and realized the Earth had to be way older
74
166014
2176
Böylece dünyanın, İncil'de belirtilen
02:48
than the biblical guestimate, 6000 years.
75
168190
3118
6000 yıldan çok daha yaşlı olduğu ortaya çıktı.
02:51
Out of their work came the rock cycle,
76
171308
2008
Onların çalışmaları, 'kayaç döngüsü'nün bulunmasına
02:53
which combined with plate tectonics
77
173316
1740
ve bu çalışmanın da 21. yüzyılın ortalarında
02:55
in the mid-twentieth century
78
175056
1380
yapılan 'plaka tektoniği' ile birleşerek
02:56
to give us the great molten-crusting, quaking,
79
176436
2471
erimiş kabuklu, sarsılan ve tamamen çevreleyen
02:58
all-encircling theory of the Earth,
80
178907
2576
büyük yerküre teorisinin oluşmasına sebep oldu.
03:01
from a gallstone to a 4.5 billion-year-old planet.
81
181483
4073
Bir safra taşından, 4.5 milyar yıllık bir gezegene...
03:05
Now think bigger,
82
185556
1351
Şimdi büyük düşünün,
03:06
take it to biology.
83
186907
1115
biyolojiye bakın.
03:08
Say you see shark teeth in one layer
84
188022
2138
Bir katmanda köpek balığı dişi gördüğünüzü düşünün
03:10
and a fossil of an organism
85
190160
1379
ve aşağısında daha önce görmediğiniz
03:11
you've never seen under that.
86
191539
1649
bir organizmanın fosili.
03:13
The deeper fossil's older, yes?
87
193188
2259
Derindeki fosil daha eski olmalı, değil mi?
03:15
You now have evidence
88
195447
1055
Türlerin başlangıcını
03:16
of the origin and extinction of species over time.
89
196502
3205
ve zamanla tükenişini gösteren kanıta sahipsiniz.
03:19
Get uniformitarian.
90
199707
1464
Tek biçimci olun.
03:21
Maybe a process still active today
91
201171
2179
Belki de sadece taşları değil
03:23
caused changes not just in rocks but in life.
92
203350
3494
hayatı da değiştiren bir süreç halen işliyordur.
03:26
It might also explain similarities and differences
93
206844
2138
Hatta bu, Steno gibi anatomistlerin bulduğu,
03:28
between species
94
208982
1439
türler arasındaki benzerlik
03:30
found by anatomists like Steno.
95
210421
2200
ve farklılıkları açıklayabilir.
03:32
It's a lot to ponder,
96
212621
1108
Kafa yormayı gerektiren bir durumdu;
03:33
but Charles Darwin had the time
97
213729
2540
ama Charles Darwin'in, çıktığı
03:36
on a long trip to the Galapagos,
98
216269
1633
uzun Galapagos yolculuğunda zamanı vardı.
03:37
reading a copy of his friend Charles Lyell's
99
217902
2565
Yolculuğu sırasında, arkadaşı Charles Lyell'in
03:40
"Principles of Geology,"
100
220467
1856
"Jeoloji Prensipleri" kitabını okudu,
03:42
which Steno sort of founded.
101
222323
2173
ki bir anlamda o prensipleri Steno bulmuştu.
03:44
Sometimes giants stand on the shoulders
102
224496
2034
Devler bazen küçük meraklı insanların
03:46
of curious little people.
103
226530
1999
omuzlarında yükselirler.
03:48
Nicolas Steno helped evolve evolution,
104
228529
2353
Nicolas Steono, evrim teorisinin gelişmesini sağladı,
03:50
broke ground for geology,
105
230882
1549
Jeolojinin temellerini attı,
03:52
and showed how unbiased, empirical observation
106
232431
2610
ve tarafsız, deneysel gözlemin,
03:55
can cut across intellectual borders
107
235041
1849
zeka sınırlarını aşıp
03:56
to deepen our perspective.
108
236890
2046
bakış açımızı genişletebileceğini gösterdi.
03:58
His finest accomplishment, though,
109
238936
1816
En büyük başarısı ise,
04:00
may be his maxim,
110
240752
1130
henüz bilinmeyenin
04:01
casting the search for truth
111
241882
1307
güzelliği peşinde,
04:03
beyond our senses and our current understanding
112
243189
2530
algımızın ve kayramışın ötesindeki
04:05
as the pursuit of the beauty
113
245719
1565
gerçeği ararken geride bıraktığı
04:07
of the as yet unknown.
114
247284
2192
belki de şu vecizedir;
04:09
Beautiful is what we see,
115
249476
1967
Güzel olan, gördüklerimiz;
04:11
more beautiful is what we know,
116
251443
2251
daha güzel olan, bildiklerimiz;
04:13
most beautiful, by far, is what we don't.
117
253694
3580
en güzel olan ise, henüz bilmediklerimiz.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7