Björn Ulvaeus: How music streaming transformed songwriting | TED

Transcriber:

Çeviri: Asmin Ece Simsek Gözden geçirme: Figen Ergürbüz

Bir alıntıyla başlamak istiyorum ama biraz utanç verici

çünkü bu sözün nerden geldiğini bilmiyorum.

Ancak çok güzel söylenmiş, şöyle bir söz:

I'd like to start with a quote,

“Telif hakkı yalnızca yazarlara adil davranmak için değil,

but it's very embarrassing because I don't know where it comes from.

ayrıca içinde yaşadığımız toplumun yaşam standartlarını bilim, sanat ve kültürün

But it's very well put, and it goes like this:

"Copyright is designed not only to provide fairness for authors,

gelişimini göz önüne çıkarıp artırmak için tasarlanmıştır.”

but also to enhance the quality of life within a society

Yani başka bir deyişle,

sanatçılar için sanatçılık işinin ekonomik olarak elverişli hâle getirilmesi,

by promoting the progress of science, art and culture."

günümüzde sosyal bir sorumluluk olarak kabul edilmektedir.

In other words,

the concept of making it economically feasible for creators to create

Şarkı sözü yazmaya dair çok az anım var.

is now globally recognized as a social imperative.

Ancak uzun zaman önceden bir tanesini çok net hatırlıyorum.

I have very few memories writing lyrics to songs.

Küçük bir misafir odasında yatağın üzerinde, karın üstü yatıyordum.

But there is a particular one from long ago that I do remember.

Önümde de bir not defteri vardı.

Yan taraftaki yatak odasında da

I was lying on my stomach on a bed in a small guest room

o zamanki eşim Agnetha rahatça uyuyordu.

with a writing pad in front of me.

In the master bedroom next door,

Müzik beynimin içinden çalıyordu,

my then wife, Agnetha, was sleeping undisturbed.

yani hoparlörlere, hatta kulaklığa bile gerek yoktu.

Daha sözleri olmayan bir melodi, bakir topraktır.

The music was playing in my head,

so no need for speakers, not even headphones.

Söz yazarının üzerinde dikkatlice gezinmesi gerekir.

A melody that still lacks words is virgin territory

Bazen sayfadaki son sözler,

sıkı çalışmanın ve derin düşüncelerin sonucudur

upon which a lyricist must tread lightly.

Some of the time, the final words on the page

ve aynı zamanda, bir şarkı yazarının güvenmeyi öğrenmesi gereken o içgüdünün.

are the result of hard work, deep thought

Ancak bazen de inanılmaz şeyler olur;

and the intuition that a songwriter must learn to trust.

kapalı perdeler aniden açılır, melodi sizinle konuşur

But sometimes, extraordinary things happen;

ve imgeler, hatta olaylar oluşturmaya başlar.

closed curtains are suddenly drawn, and the melody speaks to you

Tek yapmanız gereken yazmaktır, tanık olduğunuzu yazmak.

and starts to conjure up images and even sequences of events.

Bir şarkı, yazarına parça parça gelebilir.

All you have to do is write it down, write down what you witnessed.

Ancak arada sırada hiç yoktan ortaya çıktığı da olur,

A song can come to its creator in bits and pieces.

sanki çoktandır orada dolanıyormuş gibi,

But when it once in a while appears out of thin air in its entirety,

tanrı bilir ne kadar süredir.

Belki sabırsızca dalından koparılmayı bekliyormuş gibi,

it seems to suggest it had already lingered there, God knows how long,

kuvvetli ve hassas kulağa sahip birisi tarafından.

perhaps impatiently waiting to be plucked down

Sanki dışarı akmak için doğru aracı arıyormuş gibi,

fikirler aleminden dünyaya kadar...

by someone with a keen and sensitive ear,

as if it needed the right vessel to flow through

Şarkıyı yazmayı bitirdiğimde deli gibi mutluydum.

from the realm of ideas all the way down to earth.

O an, müziğin kendisi için minnettardım.

I was deliriously happy when I had finished.

Beynimizi görmezden gelen, doğrudan kalbimize giden

At that moment, I was grateful for music itself,

bu tarifi zor, tanımlanamaz fenomen için.

for the sheer existence of this elusive, undefinable phenomenon

Bunu dünyaya bağırmak istedim ama saat sabahın ikisiydi.

that seems to ignore our brains and go straight to our hearts.

O coşkulu hâlimde bile,

ertesi gün yazdığım şarkıyı söyleyecek olan kadını uyandırmamayı akıl edebildim.

I wanted to sing it out loud, but it was two o'clock in the morning,

and even in my euphoria,

Eğer Benny Andersson’la o şarkıyı bugün yazsaydım,

I had the good sense not to wake the woman who was to sing my words the next day.

bu şarkıyı duymayabilirdiniz.

Kayıp düşlerden sadece biri olarak kalabilirdi.

If Benny Andersson and I had written that song today,

İnternetteki yayın hizmetlerine her gün yüklenen

you might not have gotten to hear it.

It could have been just another lost dream,

80.000 yeni şarkıdan biri olabilirdi.

[one of] about 80,000 new songs uploaded to streaming services

Günümüzde rekabet vahşi,

1977′de olduğundan çok daha şiddetli.

every single day.

The competition today is fierce,

Ayrıca şarkımız Spotify kullanıcıları tarafından ne kadar tıklanırsa tıklansın,

much fiercer than it was back in 1977.

telif ücretleri büyük ihtimalle hiç kimsenin kirasına bile yetmeyecek.

And even if our song had been clicked very often by Spotify subscribers,

Bu yüzden sizinle bu gün konuşmak istediğim şey,

chances are slim that the royalties would have paid anyone's rent.

şarkı ekonomisindeki değişimleri benim nasıl gördüğümü anlatmak

So what I want to talk to you about today

ve bunu müzik endüstrisi çok daha basit, belki daha tahmin edilebilirken

is how I see the changes in the song economy

şarkı yazarlığı yapmış olmanın verdiği bakış açısını kullanarak yapmak.

using my perspective of what it was like to be a songwriter

Günümüzde her şey verilerimiz ile izleniyor.

when the music industry was simpler and perhaps more predictable.

Yayınların verisi bize gösteriyor ki,

dinleyiciler bir yayın hizmetinde sevdikleri sanatçıdansa,

These days, everything is tracked by our data.

sevdikleri şarkılara daha fazla tıklıyorlar.

And data from streaming tells us

that listeners much more often click their favorite song

Hatta bazen, kimi dinlediklerini bile bilmiyorlar.

than their favorite artist

eğer bir oynatma listesi açtılarsa mesela.

on a streaming service.

Peki, şarkıya daha çok dikkat ediyorsak,

Sometimes they're not even sure who it is they're listening to,

o zaman şarkı yazarına ne oluyor?

if it's a playlist, for example.

Şarkı yazarları geri plana atıldılar.

So if we're paying more attention to the song, though,

Hatta direkt bagaja tıkıldılar bile diyebilirim.

what about the songwriter?

Songwriters have been forced into the back seat,

Benim endişem, şarkı yazarlarının bu değişen ortamın görünmeyen kurbanları

and I would even say, bungled into the trunk.

olma riski altında kalmaları.

My concern is that songwriters are at risk of becoming invisible victims

Müzik işi günümüzde şarkı ekonomisine dönüştü.

Buna rağmen pastadan en az payı alanlar bu ekonomiyi besleyen sanatçılar.

of the change that is taking place.

The music business is now a song economy.

Bu nasıl oldu?

Yet the creators of the songs that fuel it get the smallest slice of the pie.

Ben burada katiyen eskiye dönelim demiyorum.

How did that happen?

Belki eski bir pop yıldızından bunu demesini beklemişsinizdir.

I am not, for one moment, about to suggest that we should turn back the clock,

Fakat geçtiğimiz on yılda yaşananlar,

şarkı yazarları için inanılmaz olumlu olma potansiyeline de sahip.

which you may have suspected from an old pop star.

Şimdi, eskiye dönmek yerine, yayın servisi devriminin istenmeyen sonuçlarını

But what's happened in the last decade

has the potential to be incredibly positive for songwriters.

ve şarkı yazarlarının hayatlarını nasıl yeniden şekilllendirdiğini anlatacağım.

Now, instead, I'm going to describe the unintended consequences

Sonra da, bu istenmeyen sonuçların etkilerinin

ele alınması için bazı çözüm yolları ortaya koyacağım.

of the streaming revolution,

how they are reshaping the lives of songwriters.

And then, I will present some proposals

Aslında müzik yapmak için daha iyi bir zaman olmamıştı.

for how the impact of these unintended consequences can be addressed.

Günümüzde herkesin dünya çapında bir seyirci kitlesine ulaşma potansiyeli var.

It has never been a better time to be writing and making music.

Ve hatta isterlerse,

bunu bir kayıt şirketi veya yayıncı aracılığıyla değil kendileri yapabilirler.

Anyone today has the potential to find a global audience,

and if they so choose,

Yepyeni bir müzik yazılımı endüstrisi ortaya çıkıyor,

they can even try to do that on their own, without a record label or music publisher.

yeni nesil müzisyenlerin isteklerini karşılamak amacıyla.

A whole music software industry is emerging,

Yayın hizmetleri, müziğe bu yeni yaklaşım için olanak sağladı.

serving the needs of a new generation of artists and songwriters.

2020′de pandemi canlı müziği durdurunca,

Streaming has enabled this new music paradigm.

çoğu sanatçı sadece yayın hakları ile geçinemeyeceklerini fark ettiler.

Once the pandemic stopped live music in 2020,

Bazıları aile evine geri taşındı,

many artists realized that they couldn't pay their bills on streaming alone.

diğerleri ise Uber sürücülüğü yaparak geçinmeye çalışıyorlar.

Some have moved back in with their parents,

Önceden yayın hizmetleri, en çok kazanç getiren alanlar olan

and others are driving Ubers to make ends meet.

turlar ve canlı performanslar için reklam mahiyetindeydi.

Previously, streaming had more or less been promotion for their tours,

Komik, ABBA için yetmişlerde durum bunun tam tersiydi.

and live appearances, by far providing most of their revenue.

Tura çok nadir çıkıyorduk, çıkınca da para kaybediyorduk.

It's funny, but it was exactly the opposite for Abba in the 70s.

Ama, yani, tur albümü tanıtmak içindi,

We hardly toured at all, and when we did, we lost money.

o yüzden çok da önemsemedik.

Hiçbir zaman telif hakkı payımızdan şikayetçi olduğumuzu da hatırlamıyorum.

But, I mean, the touring was supposed to be promotion for the album

Fakat sanatçılar, pandemi sürecinde tek gelirleri yayınlar ve telif olunca,

so that didn't matter.

And I can't recall that we ever complained about the size of our royalties,

bunu şiddetli bir şekilde yaptılar.

which the artists, during the pandemic, have done bitterly,

Ben de “sanatçıların üzerinde böyle bir etki olduysa,” diye düşündüm,

when streaming and royalties suddenly were the only source of income.

“şarkı yazarlarının dünyasına hoşgeldiler.”

Çoğu profesyonel şarkı yazarı tura çıkmaz.

"If this is the impact on artists," I thought,

Tişörtler veya kendilerini tanıtan ürünler satmazlar.

"welcome to the world of songwriters."

Şarkının kendisine güvenirler.

Most professional songwriters don't tour,

Ama bu bile değişiyor gibi görünüyor.

they don't sell T-shirts or other merchandise ...

Çünkü müzik, yayın hizmetlerinden etkilenerek değişti ve gelişti,

They rely on the song itself.

bu yüzden şimdilerde kayıt şirketlerinin

But even that seems to be changing,

müzik yazarlarından büyük takımlar oluşturup

because the song has evolved in response to streaming,

neredeyse genetik olarak işlenmiş hitler yaratmaları normale döndü.

and it's increasingly common for record labels

Şarkılar öyle bir oluşturuluyor ki,

to get large teams of songwriters to work together,

yayın hizmetlerinin senin benim hangi şarkıyı dinlediğimize karar vermek için

creating almost genetically modified hits.

kullandığı algoritmaya özel tasarlanıyor.

Songs are written and structured in ways

that are optimized for the algorithms that streaming services use

Bazı araştırmalara göre günümüzde

to decide what music you and I listen to.

Billboard Top 10 listesindeki bir şarkı bir değil iki değil, ortalama beş,

Some research has been done to suggest that these days,

hatta bazen on şarkı yazarı tarafından yazılmış oluyor.

a Billboard Top 10 hit has, on average, five songwriters --

Bir de bunun üzerine, daha fazla şarkı ve daha hızlı yazmak zorundalar.

not one or two, but five -- and sometimes even 10.

Çünkü müzik yayınının yarattığı doymaz taleple başa çıkmaları lazım.

And on top of this, they’re having to write more songs and more quickly,

ABBA 1974′te Waterloo şarkısıyla Eurovision’u kazandıktan sonra,

simply to keep up with the insatiable demand

for new music that streaming creates.

aniden telif hakkı ödemeleri gelmeye başladı.

After ABBA had won the Eurovision Song Contest in 1974 with "Waterloo,"

Böylece Benny’le ben de tam zamanlı olarak şarkı yazmaya başlayabildik.

Sabah dokuz - akşam beş.

royalties suddenly came pouring in,

Bu, çok büyük bir fark yarattı.

and Benny and I could afford to write songs full time,

Yazdıklarımızın yüzde doksan beşini atabiliyorduk,

nine-to-five.

That made such a huge difference.

böylece, sadece en ama en iyisini tutuyorduk.

We could afford to throw away 95 percent of what we wrote

İşe yaramaz olanları seçmeyi öğrendik.

Zanaatinizde ustalaşmak istiyorsanız bu en önemli şeylerden biridir.

and just keep the very, very best.

We learned how to recognize garbage,

Telif hakları bize basitçe zaman ve yaratıcı özgürlük verdi.

and that's essential if you want to get good at your craft.

Ancak tabii bunları acele ettiriliyorsanız

Royalties simply gave us time and creative freedom.

ve birisi sürekli tepenizde sizi çalıştırıyorsa yapmak pek mümkün olmuyor.

Needless to say, you will have neither

Şarkı yazmaya endüstriyel olarak yaklaşmak birçok şarkı yazarının

if you’re in a hurry and someone is breathing down your neck all the time.

sürdürülebilir kariyerler inşaa etmelerini zorlaştırıyor.

The industrial approach to songwriting is making it harder

Başarılı olanlar gerçekten çok başarılı oluyor.

for many songwriters to build sustainable careers.

Ancak alt tabakadakiler,

eskiden şarkı yazarak geçinebilenler,

Those that are successful are very successful,

gerçekten zorlanıyorlar.

but those in the layers below,

Onlar, kendilerine hizmet etmesi gereken, ama onları hizmetçi eden bir sistemdeler.

who used to be able to make a living from songwriting,

are really suffering.

En kötü üç kilit nokta da şunlardır:

They are becoming parts of a system that they serve more than it serves them.

İlk olarak, yayın hizmetleri genelde bir şarkının kaydı için

And here are three key pain points.

bestesine ödediklerinin dört katını ödüyorlar,

Firstly, streaming services typically pay out about four times more

bu da demek oluyor ki yayın geliri, şarkı yazarları için sanatçılardan bile daha az.

for the recording than they do the composition,

Bu durum geçmişten kalma bir durum.

which means a streaming income is even smaller for songwriters

Eskiden kayıt ve fiziksel ürünlerin paketlenmesi çok pahalıydı,

than it is for artists.

bu yüzden kayıt için daha büyük bir pay ayrılması mantıklıydı.

It's a legacy from the past,

when recordings and the packaging of physical products were very expensive,

Ama bu durum günümüzde değişti.

Ancak bu değişim henüz telif ödemelerinin dağıtımına yansımadı.

so a larger share for the recording was justified.

İkinci olarak,

But that has changed.

yayın hizmetlerinin telif ödeme şekli bile problematik.

But the change has not yet been reflected in the division of royalties.

Dinleyicinin aylık 9.99′luk abonelik ücreti merkezi bir havuza gider.

Secondly,

even the way that streaming services pay royalties is problematic.

Bunlar, o ayın toplam dinlenme sayısına göre bölünür.

A listener’s monthly 9.99 subscription goes into a central pot,

Tek bir dinlemenin değerine bu karar verir.

which then gets divided by the total number of streams that month.

Yani demek oluyor ki eğer Arne Jansen caz üçlüsünü dinlediyseniz

That decides the value of one stream, or listen.

ve bunu son ay içerisinde elli kez yaptıysanız

This means that you if you have streamed Arne Jansen's jazz trio,

ve komşunun kızı da 5000 kez Justin Bieber dinlediyse,

if you have done that 50 times in the past month,

sizin ödediğiniz paranın yalnızca küçük bir kısmı Arne Jansen’a gidecek.

and the neighbor’s teenage daughter has streamed Justin Bieber 5,000 times,

Justin Bieber ile ilgili bir sorun yok,

only a small fraction of your 9.99 will go to Arne Jansen.

ama bu en sevdiğiniz sanatçıyı nasıl ödüllendirebilir ki?

Üçüncü olarak da, kötü metaveri büyük bir sorun.

Nothing wrong with Justin Bieber,

but how does that reward your favorite artist?

Metaveri, şarkı ve kayıt süreci hakkında gerekli bilgi veren klavuz verilere denir.

And thirdly, bad metadata is a big problem,

Çoğu zaman kayıtlar, doğru veri girilmeden yayın hizmetlerine koyuluyor.

metadata being the relevant information about a song and its recording.

Mesela yazarın adı eksik oluyor.

Very often, recordings are injected into a streaming service

Bu da demek oluyor ki yayın hizmeti telif ödemesini kime yapacağını bilmiyor.

without accurate data.

The name of the writer is missing, for instance.

Böylelikle bu para sözde “kara kutu”ya konuluyor.

That means that the streaming service doesn't know where to send the royalties,

Orada öylece bekliyor.

Yakın zaman önce,

20 yayın hizmeti, yaklaşık 424 milyon dolar parayı

and the money is put in a so-called "black box."

Just sits there.

ABD’de kâr amacı gütmeyen bir örgüte bağışladı.

Recently,

20 streaming services distributed 424 million dollars

Bu örgütün amacı ise tüm bu paranın gideceği kişileri tek tek bulmak.

to a US nonprofit organization,

Bu yıllar sürecek -- bulabilecekler mi belli bile değil.

which is supposed to try and find the rightful recipients of all that money.

Tüm bu sorunların ve daha da başkalarının birleşimi

şarkı yazarları için tam bir kaos yaratıyor.

It will take years -- if they ever find them.

Son on yılda durumun gittikçe daha da kötüleşmesini izledim.

The combination of all these issues and others

are creating a perfect storm for songwriters.

Son beş yıldır ise,

Over the last decade, I've watched this situation get progressively worse.

bir çözüm bulmak için oluşturulan projelere katılıyorum.

And during the past five years,

Peki nasıl yardımcı olabilirim?

I've been engaged in projects that aim to do something about it.

İlk olarak,

bugün burada hepiniz beni dinliyorsunuz,

So how can I help?

ki bu da yapmak tabii ki yapmak istediğim şey -- farkındalık uyandırmak.

Well, first of all,

Fakat ben, farkındalık uyandırmaktan daha da fazlasını yapmak istiyorum.

I have you all here today listening to me,

and that's, of course, what I want to do -- to raise awareness.

Endüstrinin çözümler üretmesine yardımcı olmak istiyorum.

But I want to do more than just raise awareness of the issues.

İşte bu çözümlerden birkaçı,

I also want to help the industry identify solutions.

ki çok var.

Bir: hayran odaklı telif hakkı.

And here are a few suggestions,

Tüm şarkı yazarlarının adilce para kazanmalarını sağlamak için,

out of many.

One: fan-centric royalties.

benim önerim, yayın hizmetlerinin telif ödemelerinin

In order to ensure that all songwriters get paid fairly,

her dinleyicinin davranışlarına göre belirlenmesi.

I suggest that streaming services allocate their royalty payments

Her bir tanım,

dinleyicinin bir ay boyunca dinlediği şarkı sayısına göre belirlenmeli.

based on the behavior of individual listeners.

The individual description should be divided by the number of songs

Bu her bir şarkıya değerini veriyor.

the individual listener has played during a month.

Yani eğer abonelik 9.99 ise,

mesela dinleyici de o ay 10 Arne Jansen şarkısı dinlediyse,

That gives each song a value.

If the subscription is 9.99,

her şarkının 0.99, yani neredeyse 1 dolarlık bir değeri var demektir

and the listener has played 10 Arne Jansen, again,

ve bu da Arne Jansen’a bu kadar ödeme yapılacak anlamına gelir.

songs that month,

each song has the value of .99, almost a dollar,

Mevcut sistemde ise,

Arne’nin .00 küsur dolar civarında ödeme alacağından emin olabilirsiniz.

and that's the amount that will be paid to Arne Jansen.

Under the current system,

Telif ücretlerine hayran odaklı yaklaşım, ihtiyaç duyulan adaleti sağlayacak

you can be sure that Arne would get

the value of .00-something dollars.

ve Deezer ve SoundCloud tarafından atılan önemli adımlar üzerine inşa edilebilir.

So this fan-centric approach to royalties will bring much-needed fairness

Ama belki de en basit ve en etkili yol,

and can build on the important starts made by Deezer and SoundCloud.

yayın teliflerini düzeltmek için,

yayın hizmetlerinin fiyatlarını artırmalarıdır.

But perhaps the simplest and most effective way

to improve streaming royalties

Yayın ücretleri on yıldan uzun süredir 9.99 gibi saçma bir fiyatta takılı kaldı.

would be for streaming services to increase how much they charge.

Ama Netflix her hafta fiyatını artırıyor.

Streaming pricing has been stuck at ridiculous 9.99 for more than a decade.

Araştırmalar abonelerin daha fazla ödeyeceklerini gösteriyor.

Meanwhile, Netflix seems to increase its pricing every week.

Yani 9.99, kolayca 11.99 olabilir.

Hatta 12.99 bile olabilir.

Research shows that subscribers will pay more;

Ve üçüncü olarak: çok sıkıntılı ama bir o kadar gerekli olan kayıt süreci.

9.99 could quite easily become 11.99,

perhaps even 12.99.

Günde 80.000 yeni şarkının müzik endüstrisine giriş yaptığı bir yer,

And thirdly: the tedious but absolutely necessary registration.

neresi olursa olsun kullanıcı dostu bir kayıt portalına sahip olmalı.

Wherever the 80,000 new songs per day make their entry into the music industry,

Bu sayede müzikle ilgili gerekli bilginin erkenden elde edildiğinden emin olunur.

there should be user-friendly registration portals

Bu, kara kutu ve anlaşmazlık gibi problemleri azaltabilir.

to make sure that relevant information about the work is captured early.

Bana göre, sanatçıların telif haklarını kaynağında toplayan meslek birliklerinin

This would diminish the problem with black boxes and conflicts.

modernleşmesi ve teknolojilerini dijital çağa uyarlaması bir zorunluluktur.

In my view, it is an obligation for collecting societies,

who collect creators' royalties at source,

Biliyorum, benim için burada durup

to modernize and to adapt their technology to the digital age.

size endüstri için bir dolu öneri sunmak —

I know it's easy for me to stand here in front of you

bu değişiklikleri yapmaktan çok daha kolay.

and reel off a list of suggestions for the industry --

Ancak bir değişikliğin gerçekleşmesi lazım

ve bu yakın zamanda olmalı.

much easier than making these changes happen.

En önemli nokta ise,

bu değişikliğin, müzik endüstrisi tarafından birleşip yapılması lazım.

But change does need to happen,

and soon.

Her kısmın kendine düşeni yapması lazım.

Crucially, this change needs to be brought about

Şarkı ve şarkı yazarı her şeyi körükleyen güçtür,

by the music industry as a whole,

kayıttan canlı performanslara kadar.

each part working together.

Bir tişört bile, grubun iyi şarkıları olmazsa satmaz.

The song and the songwriter fuel everything,

from the recording through to live performances,

O şarkıların bazıları ile anılar yarattım.

even a T-shirt would not sell if the band hadn't good songs.

Everly Brothers’dan tutun,

I have created memories to some of those songs,

Beatles’a,

Elton John’a

ve çok daha fazlasına kadar.

from the Everly Brothers

Beni bazen bitmeleriyle şaşırtıp üzen,

and then the Beatles,

Elton John and many more,

sonra bu duyguları sadece güzellikleri

songs that sometimes would surprise me with a stab of ending,

ve bana verdikleri ilham ile yıkayıp götüren şarkılar.

Ne anlama geldiklerini bilmiyorum

quickly washed away by their sheer beauty

ve benim için anlama geldiklerini de.

and the inspiration that they gave me.

Çoğu zaman merak ederim: Müziksiz ne hâlde olurduk acaba?

I know what they mean

and what they meant to me.

İnsanlığımız daha az olurdu, bundan eminim.

I've often wondered: What would we be without music?

Eğer müziği duyamasaydık kulaklarımız başka neye sağır olurdu?

Less human, I'm convinced of that.

Ama bunu, etrafımız her zaman müzik ile dolu olmasına rağmen hiç düşünmeyiz.

If we couldn't hear music, then what else would we be deaf to?

But we never seem to think about that,

Şimdi tam da tüm müzik endüstrisinin, şüphesiz en değerli varlığını

even though music is all around us all of the time.

desteklemeye yatırım yapması gereken zaman.

This is the moment for the entire music industry to invest in supporting

Bu sıkıntılı sistemin içinde çok fazla şarkı yazarı mağdur oluyor.

what is, without a doubt, its most valuable asset.

Bu üzerinden geçtiğim çözümler müzik ekonomisini tekrar dengeleyebilir.

Far too many songwriters out there are suffering in this creaking system.

Böylelikle daha fazla şarkı yazarı ve dinleyicileri,

Solutions like those that I have outlined could help rebalance the song economy

geriye yaslanıp dürüst bir şekilde,

en başta bahsettiğim şarkıdaki gibi şöyle diyebilirler:

so that more songwriters and their listeners

will be able to lean back and say, in all honesty,

“Müzik için teşekkür ederim.”

exactly what I said in the song that I was talking about in the beginning:

"Thank you for the music."