Creative ways to get kids to thrive in school | Olympia Della Flora

85,512 views ・ 2019-04-15

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Gülce Dilay Erdem Gözden geçirme: Gözde Alpçetin
00:13
This is an elementary school in Columbus, Ohio.
0
13375
3625
Bu Columbus, Ohio'da bir ilköğretim okulu.
00:17
And inside of this school there was a student named D.
1
17875
3417
Bu okulun içinde D adında bir öğrenci var.
00:22
When D started school here he was six years old:
2
22000
2809
D burada okula başladığında 6 yaşındaydı.
00:24
cute as a button,
3
24833
1268
Bir tomurcuk kadar tatlı,
00:26
with a smile that brightened the entire room.
4
26125
2207
bir gülüşüyle tüm odayı aydınlatırdı.
00:29
But after a few months in school,
5
29667
2226
Ama okulda birkaç ay sonra,
00:31
D became angry,
6
31917
1851
D sinirli biri oldu
00:33
and that smile faded.
7
33792
1375
ve o gülüşü söndü.
00:36
D began to do things like flip tables,
8
36750
3476
D, masaları ters çevirmeye,
00:40
throw desks and chairs,
9
40250
1809
sıraları ve sandalyeleri fırlatmaya,
00:42
yell at teachers,
10
42083
1518
öğretmenlere bağırmaya,
00:43
stand in windowsills,
11
43625
1726
pencere pervazlarında oturmaya,
00:45
run in and out of the classroom
12
45375
2018
sınıfın içinde ve dışında koşmaya
00:47
and even running out of the school.
13
47417
2166
ve hatta okuldan kaçmaya başladı.
00:51
Sometimes these fits of anger would put the entire school into lockdown mode
14
51042
6392
Bazen bu öfke krizleri tüm okulu acil durum haline sokar
00:57
until D could get himself back together,
15
57458
2893
ve D kendini toparlayana kadar sürerdi.
01:00
which could sometimes take over an hour.
16
60375
3292
Bu, bazen bir saatten fazla sürerdi.
01:05
No one in the school knew how to help D.
17
65042
3041
Okulda kimse D'ye nasıl yardım edeceğini bilmiyordu.
01:09
I know this because I was the principal at this school.
18
69750
3167
Bunu biliyorum çünkü ben bu okulun müdürüydüm.
01:14
And what I quickly and collectively learned with my staff
19
74042
3934
Kadromla hızlı ve ortaklaşa bir şekilde öğrendiğim şey ise
01:18
was that this situation was more extreme
20
78000
4059
bu durumun daha önce eğitildiğimiz
01:22
than anything we had ever been trained for.
21
82083
2709
herhangi bir konudan daha zorlu olduğuydu.
01:26
Every time that D lashed out,
22
86042
1726
D her saldırganlaştığında
01:27
I kept thinking to myself:
23
87792
2184
kendi kendime hep şunları düşündüm:
01:30
what did I miss during my principal prep coursework?
24
90000
3083
Müdürlüğe hazırlık çalışmalarımda neyi kaçırdım?
01:33
What am I supposed to do with a kid like D?
25
93958
3042
D gibi bir çocukla ne yapmam gerekiyor?
01:37
And how am I going to stop him from impeding the learning
26
97750
3768
Onun diğer tüm öğrencilerin öğrenimini engellemesini nasıl durduracağım?
01:41
of all the other students?
27
101542
1583
01:44
And yet after we did everything that we thought we knew,
28
104458
4393
D ile konuşma, haklarını elinden alma, ailesini arama gibi
01:48
such as talking to D
29
108875
1601
bildiğimizi düşündüğümüz her şeyi yaptıktan sonra
01:50
and taking away privileges
30
110500
2184
01:52
and parent phone calls home,
31
112708
1542
01:55
the only real option we had left to do was to kick him out,
32
115292
3934
elimizde kalan tek gerçek seçenek onu okuldan atmaktı
01:59
and I knew that would not help him.
33
119250
2125
ve bunun ona yardım etmeyeceğini biliyordum.
02:03
This scenario is not unique to D.
34
123042
2291
Bu senaryo D'ye özel değil.
02:06
Students all over the world are struggling with their education.
35
126167
3750
Dünya genelinde bütün öğrenciler eğitimleriyle ilgili sıkıntı çekiyor.
02:10
And though we didn't come up with a fail-safe solution,
36
130833
4060
Kolay bozulmayan türden bir çözüm bulamamamıza rağmen
02:14
we did come up with a simple idea:
37
134917
1875
basit bir fikir bulduk:
02:17
that in order for kids like D to not only survive in school
38
137792
3726
D gibi çocukları sadece okulda tutabilmek değil,
02:21
but to thrive,
39
141542
1726
gelişimlerini sağlayabilmek için
02:23
we somehow had to figure out a way
40
143292
2351
onlara okuma ve yazmayı öğretmenin yanında
02:25
to not only teach them how to read and write
41
145667
2309
bir şekilde duygularını kontrol etmeye yardım edecek bir yol bulmak zorundaydık.
02:28
but also how to help them deal with and manage their own emotions.
42
148000
4125
02:33
And in doing that, we were able to move our school
43
153125
2934
Bunu yaparak sadece birkaç yıl içinde,
02:36
from one of the lowest-performing schools in the state of Ohio,
44
156083
2976
okulumuzu F derecesiyle Ohio eyaletindeki
en düşük performans gösteren okullardan biri olmaktan
02:39
with an F rating,
45
159083
1310
02:40
all the way up to a C in just a matter of a few years.
46
160417
2833
C derecesine kadar çıkarabildik.
02:44
So it might sound obvious, right?
47
164083
2393
Apaçık ortada gibi görünebilir, değil mi?
02:46
Of course teachers should be focused on the emotional well-being of their kids.
48
166500
5226
Tabii ki öğretmenler çocuklarının duygusal refahları üzerinde odaklanmalılar.
02:51
But in reality,
49
171750
1643
Ama gerçekte,
02:53
when you're in a classroom full of 30 students
50
173417
2434
30 öğencinin olduğu bir sınıftayken
02:55
and one of them's throwing tables at you,
51
175875
2309
biri size masayı fırlattığında çocuğu dışarı atmak
02:58
it's far easier to exclude that child
52
178208
2226
onun kafasında olup bitenleri anlamaya çalışmaktan çok daha kolaydır.
03:00
than to figure out what's going on inside of his head.
53
180458
2524
03:04
But what we learned about D,
54
184167
1642
Ama D ve onun gibi çocuklar hakkında öğrendiğimiz şey,
03:05
and for kids like D,
55
185833
1601
03:07
was that small changes can make huge differences,
56
187458
4268
küçük değişikliklerin büyük farklılıklar yaratabildiği
03:11
and it's possible to start right now.
57
191750
1792
ve buna şu anda başlamanın mümkün olduğuydu.
03:14
You don't need bigger budgets or grand strategic plans,
58
194625
3851
Yüksek bütçelere ya da büyük strateji planlarına ihtiyacınız yok,
03:18
you simply need smarter ways of thinking about what you have
59
198500
3726
sadece neye sahip olduğunuza ve ona nerede sahip olduğunuz hakkında
daha akıllı düşünme yollarına ihtiyacınız var.
03:22
and where you have it.
60
202250
1684
03:23
In education, we tend to always look outside the box for answers,
61
203958
4518
Eğitimde, aradığımız cevaplar için hep elimizde olmayan şeylerle ilgilendik
03:28
and we rarely spend enough time, money and effort
62
208500
3059
ve halihazırda elimizde olanları geliştirmek için gereken
03:31
developing what we already have inside the box.
63
211583
2976
zaman, para ve çabayı çok nadir harcadık.
03:34
And this is how meaningful change can happen fast.
64
214583
3084
Ancak bu şekilde anlamlı değişiklikler hızlı olabilir.
03:38
So here's what I learned about D.
65
218667
2208
İşte, D hakkında öğrendiğim şey de bu.
03:42
I was wanting to dig a little bit deeper to figure out how he had become so angry.
66
222125
5226
Nasıl bu kadar sinirlendiğini anlamak için daha derine inmek istiyordum.
03:47
And what I learned was his father had left the home
67
227375
3559
Öğrendiğim şey ise babasının evi terk ettiği
03:50
and his mother was working long shifts in order to support the family,
68
230958
3893
ve annesinin aileye bakmak için uzun mesailere kaldığıydı
03:54
which left no adult for D to connect with --
69
234875
3101
ve bu D ile ilgilenecek bir yetişkinin olmadığını da gösteriyordu.
03:58
and he was in charge of taking care of his younger brother
70
238000
2726
D, ayrıca okuldan eve döndüğünde
04:00
when he got home from school.
71
240750
2059
küçük kardeşine bakma sorumluluğunu yüklenmişti.
04:02
Might I remind you that D was six years old?
72
242833
4584
Size D'nin 6 yaşında olduğunu hatırlatmalı mıyım?
04:08
Can't say that I blame him for having some trouble
73
248417
2392
Okul ortamına geçmekte bazı sorunlar yaşadığı için
04:10
transitioning into the school environment.
74
250833
2060
onu suçladığımı söyleyemeyeceğim.
04:12
But yet we had to figure out a way to help him with these big emotions
75
252917
4726
Ama ona okuma ve matematiğin ana becerilerini öğretirken
04:17
all while teaching him core skills of reading and math.
76
257667
3517
bu büyük duygulara yardım etmenin bir yolunu bulmak zorundaydık.
04:21
And three things helped us most.
77
261208
1709
Bize üç şey çok fazla yardım etti.
04:23
First, we had to figure out where he was struggling the most.
78
263958
3810
Birincisi, en çok nerede sıkıntı çektiğini anlamalıydık.
04:27
And like most young kids,
79
267792
1600
Birçok küçük çocuk için
04:29
arrival at school can be a tough transition time
80
269416
2935
daha az yapısallaşmış olan ev ortamından
04:32
as they're moving from a less structured home environment
81
272375
3309
daha fazla yapısallaşmış okul ortamına geçmek zor olabilir.
04:35
to a more structured school environment.
82
275708
2393
04:38
So what we did for D was we created a calming area for him
83
278125
3434
Bu yüzden D için yaptığımız şey,
mola odamızda onun için sakin bir alan yaratmaktı.
04:41
in our time-out room,
84
281583
1393
04:43
which we had equipped with rocking chairs and soft cushions and books,
85
283000
4184
Odaya sallanan sandalyeler, yumuşak yastıklar ve kitaplar yerleştirdik
04:47
and we allowed D to go to this place in the morning,
86
287208
3018
ve D'nin diğer çocuklardan uzakta,
04:50
away from the other kids,
87
290250
1684
kendi isteğiyle evden okul ortamına geçmesine zaman vermek için
04:51
allowing him time to transition back into the school environment
88
291958
4476
sabahları bu odaya gitmesine izin verdik.
04:56
on his own terms.
89
296458
2018
04:58
And as we began to learn more about D,
90
298500
2643
D hakkında daha fazla şey öğrenmeye başladıkça
05:01
we learned other strategies that helped him calm down.
91
301167
3059
onu sakinleştiren başka stratejiler de öğrendik.
05:04
For example, D loved to help younger students,
92
304250
2934
Örneğin, D kendinden küçük öğrencilere yardım etmeyi severdi
05:07
so we made him a kindergarten helper,
93
307208
3351
bu yüzden onu kreş yardımcısı yaptık.
05:10
and he went into the kindergarten classroom
94
310583
2226
Kreş sınıfına gitti
05:12
and taught students how to write their letters.
95
312833
2310
ve öğrencilere harflerin nasıl yazılacağını öğretti.
05:15
And he was actually successful with a few of them
96
315167
2684
Gerçekten de öğretmenin bazı öğrencilerde başaramadığını kendisi başarmıştı.
05:17
that the teacher was unable to reach.
97
317875
1792
05:20
And believe it or not,
98
320667
1642
İster inanın ister inanmayın
05:22
D actually helped calm some of those kindergarten students down,
99
322333
4810
D gerçekten de buradaki bazı öğrencileri sakinleştirdi
05:27
signalling to us that the influence of peers on behavior was far greater
100
327167
4476
ve bize akranların davranış üzerindeki etkisinin
yetişkinlerinkinden çok daha iyi olduğunu gösterdi.
05:31
than anything we adults could ever do.
101
331667
2000
05:34
We used humor and song with him.
102
334625
2726
Onunla şarkıları ve şakaları kullandık.
05:37
Yes, I know it sounds really silly
103
337375
1976
Evet, müdür ve öğretmenlerin çocuklarla gülmelerinin
05:39
that the principal and the teachers would actually laugh with kids,
104
339375
3268
kulağa gerçekten saçma geldiğini biliyorum
05:42
but you can imagine the shock on D's face
105
342667
3434
ama müdür bir şaka yaptığında veya okul hoparlöründen
05:46
when the principal's cracking a joke or singing a song from the radio station,
106
346125
4101
sonu neredeyse her zaman kahkahayla biten bir şarkı söylediğinde,
05:50
which almost always ended in a laugh,
107
350250
2851
D'nin yüzündeki şoku hayal edebilirsiniz.
05:53
shortening the length of his outburst
108
353125
2476
Bu D'nin sinir krizlerinin süresini kısaltmaya
05:55
and helping us to connect with him in his world.
109
355625
2667
ve onun dünyasıyla bağlantı kurmamıza yardımcı oldu.
05:59
So I know some you are like,
110
359542
2184
Biliyorum, bazılarınız
06:01
"It's really not practical to lay on this kind of special treatment
111
361750
3268
"Her öğrenciye bu tür özel muamele göstermek gerçekçi değildir"
06:05
for every student,"
112
365042
1767
diye düşünüyor
06:06
but we actually made it happen.
113
366833
2268
ama biz gerçekten de bunu yaptık.
06:09
Because once we figured out the tools and tactics that worked for D,
114
369125
4226
Çünkü D için işe yarayan yöntem ve taktikleri anladığımızda
06:13
our teachers were able to roll that out and use them with other students.
115
373375
3601
öğretmenlerimiz aynı yöntemleri başka öğrencilerle kullanabildiler.
06:17
We began to proactively address student behavior
116
377000
3351
Öğrencilerin davranışlarına sadece tepki göstermek yerine
06:20
instead of simply react to it.
117
380375
1958
aktif olarak üzerine gitmeye başladık.
06:23
Our teachers actually took time during the lesson plan
118
383083
2851
Öğretmenlerimiz ders programlarında zaman yaratarak
06:25
to teach kids how to identify their feelings
119
385958
2768
öğrencilere duygularını nasıl tanımlayacaklarını
06:28
and appropriate, healthy coping strategies for dealing with them,
120
388750
3809
ve onlarla 10'a kadar saymak, stres çarkı çevirmek
06:32
such as counting to 10,
121
392583
1893
veya kısa bir yürüyüşe çıkmak gibi
06:34
grabbing a fidget spinner
122
394500
1309
uygun ve sağlıklı baş etme stratejileri öğrettiler.
06:35
or taking a quick walk.
123
395833
1417
06:38
We incorporated brain breaks throughout the day,
124
398167
2267
Gün içinde çocuklara şarkı söylemeleri,
06:40
allowing kids to sing songs,
125
400458
1893
yoga yapmaları
06:42
do yoga poses
126
402375
1268
ve fiziksel aktivitelere katılmaları için
06:43
and participate in structured physical activities.
127
403667
3184
zihin molaları verdik.
06:46
And for those kids that struggle with sitting for long periods of time,
128
406875
4351
Uzun süreler boyunca hareketsiz oturmakta zorlanan çocuklar içinse
06:51
we invested in flexible seating,
129
411250
1809
sallanan sandalyeler,
06:53
such as rocking chairs and exercise bikes,
130
413083
3310
egzersiz bisikletleri
ve hatta zemin için eliptik bisikletler alarak
06:56
and even floor elliptical machines,
131
416417
1892
06:58
allowing kids to pedal underneath their desks.
132
418333
2917
esnek oturma alanları yarattık.
07:02
These changes encouraged kids to stay in the classroom,
133
422000
4226
Bu değişiklikler çocukları sınıfta kalmaları için cesaretlendirdi
07:06
helping them to focus and learn.
134
426250
2250
ve odaklanıp öğrenmelerine yardımcı oldu.
07:09
And when less kids are disrupting,
135
429250
2309
Daha az çocuk düzeni bozduğunda
07:11
all kids do better.
136
431583
1375
tüm çocuklar daha iyi oldu.
07:14
And here's the magical thing:
137
434125
2351
İşte, büyülü olan şey:
07:16
it didn't cost us a whole lot of extra money.
138
436500
2583
Bu bize fazladan paraya mal olmadı.
07:19
We simply thought differently about what we had.
139
439792
3000
Sadece önceden sahip olduklarımızı farklı bir şekilde düşündük.
07:23
For example, every public school has an instructional supply line.
140
443625
4875
Örneğin, her devlet okulunun bir eğitim materyali hattı vardır.
07:29
An instructional supply could be a book,
141
449250
2434
Eğitim materyali bir kitap olabilir,
07:31
it could be a whiteboard,
142
451708
1351
beyaz tahta olabilir,
07:33
it could be flexible seating,
143
453083
1768
esnek oturma düzeni olabilir,
07:34
it could be a fidget spinner,
144
454875
1518
stres çarkı olabilir,
07:36
it could even be painting the walls of a school a more calming color,
145
456417
4309
okulun duvarlarını daha yatıştırıcı bir renge boyamak bile olabilir
07:40
allowing students to thrive.
146
460750
1583
ki bunlar öğrencileri geliştirir.
07:44
It's not that we didn't invest in the academic tools --
147
464042
2809
Tabii ki de akademik araçlara yatırım yapmadık değil
07:46
obviously --
148
466875
1601
07:48
but we took the social tools seriously, too.
149
468500
3018
ama biz sosyal araçları da ciddiye aldık.
07:51
And the results speak for themselves.
150
471542
2392
Sonuçlar ise ortada.
07:53
By taking the emotional development of our kids seriously
151
473958
3268
Çocuklarımızın duygusal gelişimini ciddiye alarak
ve duygularını kontrol etmelerine yardımcı olarak
07:57
and helping them manage their emotions,
152
477250
2018
07:59
we saw huge growth in our reading and math scores,
153
479292
3142
okuma ve matematik puanlarımızda bir yılda beklediğimiz büyümeyi aşan
08:02
far exceeding the one year of expected growth
154
482458
3185
ve bizimle aynı demografide olan birçok okula fark atan
08:05
and outscoring many schools with our same demographic.
155
485667
3625
büyük bir büyüme gördük.
08:10
The second thing we did to help our kids manage their emotions
156
490833
2935
Çocuklarımızın duygu kontrolüne yardımcı olmak için yaptığımız ikinci şey ise
08:13
was we used leverage.
157
493792
1684
yardım almaktı.
08:15
As a not-so-funded public school,
158
495500
2934
Çok da finanse edilmeyen bir okul olarak
08:18
we didn't have the support staff
159
498458
1560
çocukların evde karşı karşıya kalabileceği
08:20
to address the chaos that our kids might be facing at home,
160
500042
3184
kargaşayı ele alacak bir destek ekibimiz yoktu
08:23
and we certainly weren't trained or funded to address it directly.
161
503250
3893
ve konuyu doğrudan ele almak için eğitimimiz veya paramız da yoktu.
08:27
So we started to reach out to local groups,
162
507167
2476
Bu yüzden yerel gruplara, toplumsal kurumlara
08:29
community agencies,
163
509667
1309
ve hatta Ohio Devlet Üniversitesi'ne ulaşmaya başladık.
08:31
and even the Ohio State University.
164
511000
2292
08:34
Our partnership with the Ohio State University
165
514333
2185
Ohio Devlet Üniversitesi'yle olan ortaklığımız
08:36
afforded us college students
166
516542
1642
okulumuza sadece pedagoji okuyan değil
08:38
not only studying education
167
518208
1893
aynı zamanda okul psikolojisi
08:40
but also school psychology and school social work.
168
520125
3393
ve okul sosyal hizmetleri okuyan öğrencileri de sağladı.
08:43
These students were paired with our teachers
169
523542
2601
Bu öğrenciler, en çok zorluk çeken çocuklara yardım etmek için
08:46
to help our most struggling students.
170
526167
2226
öğretmenlerimizle eşleşti.
08:48
And everyone benefitted
171
528417
1726
Bundan herkes yararlandı
08:50
because our teachers got access to the latest college-level thinking,
172
530167
4101
çünkü öğretmenlerimiz en yeni düşünce sistemlerine ulaşabildiler
08:54
and those college students got real-world, life experiences
173
534292
3642
ve üniversite öğrencileri de sınıflarda gerçek hayat deneyimleri kazanabildi.
08:57
in the classroom.
174
537958
1250
09:00
Our partnership with our local Nationwide Children's Hospital
175
540333
3268
yerel Nationwide Children's Hospital çocuk hastanesiyle olan ortaklığımız
09:03
afforded us -- they're building us a health clinic within our school,
176
543625
3601
okulumuza, öğrencilerimize fiziksel ve akıl sağlığı kaynakları sağlayan
09:07
providing health and mental health resources for our students.
177
547250
3083
bir sağlık kliniği kazandırdı.
09:11
And our kids benefitted from this, too.
178
551625
2726
Bizim çocuklarımız bundan da faydalandı.
09:14
Our absences continued to go down,
179
554375
2167
Devamsızlıklar azalmaya devam etti
09:17
and our kids had access to counseling
180
557500
3018
ve çocuklarımız okul günü boyunca erişebilecekleri
09:20
that they could access during the school day.
181
560542
2125
rehberlik desteğine sahipti.
09:23
And perhaps the biggest change was not in D or in the kids at all.
182
563667
5059
Belki de en büyük değişim D'de veya diğer çocuklarda değildi.
09:28
It was in the adults in the room.
183
568750
2768
Odadaki yetişkinlerdeydi.
09:31
Teachers are typically good
184
571542
1309
Öğretmenler genelde akademik öğretimi planlamak ve ders anlatmakta iyilerdir
09:32
at planning for and delivering academic instruction,
185
572875
3059
09:35
but when you throw in disruptive behavior,
186
575958
2310
ama düzen bozucu davranışlar,
09:38
it can feel completely outside the scope of the job.
187
578292
2916
işin tamamen kapsamı dışında gibi gelebilir.
09:41
But by us taking the emotional development of our kids seriously,
188
581917
3642
Ama biz çocuklarımızın duygusal gelişimini ciddiye alarak
09:45
we moved from a philosophy of exclusion --
189
585583
2435
dışlama felsefesinden --
09:48
you disrupt, get out --
190
588042
1642
sınıfı rahatsız ediyorsun, çık --
09:49
to one of trust and respect.
191
589708
2435
güven ve saygı felsefesine geçtik.
09:52
It wasn't easy,
192
592167
1392
Kolay değildi
09:53
but we felt at heart,
193
593583
1351
ama biz bunun bir değişim yapmanın
09:54
it was a positive way to make change,
194
594958
2810
olumlu bir yolu olduğuna gönülden inandık
09:57
and I'm in awe at the teachers that took that leap with me.
195
597792
2791
ve bu adımı benimle birlikte atan öğretmenlere hayranlık duyuyorum.
10:01
As part of our personal professional development plan,
196
601458
3018
Kişisel mesleki gelişim planımızın bir parçası olarak
10:04
we studied the research of Dr. Bruce Perry
197
604500
3976
Dr. Bruce Perry'nin farklı çocukluk deneyimlerinin,
10:08
and his research on the effects of different childhood experiences
198
608500
3851
gelişmekte olan bir çocuğun beyni üzerindeki etkilerini inceleyen
10:12
on the developing child's brain.
199
612375
1667
araştırmasını inceledik.
10:14
And what we learned was that some of our students' experiences,
200
614875
3684
Öğrendiklerimiz, bazı öğrencilerimizin ortada görünmeyen bir ebeveyn,
10:18
such as an absent parent,
201
618583
2101
10:20
chaotic home life,
202
620708
1310
düzensiz bir ev hayatı,
10:22
poverty and illness,
203
622042
1809
yoksulluk ve hastalık gibi
10:23
create real trauma on developing brains.
204
623875
3184
deneyimlerinin gelişen bir beyin üzerinde gerçek bir travma yaratmasıydı.
10:27
Yes, trauma.
205
627083
1375
Evet, tramva.
10:29
I know it's a very strong word,
206
629208
1726
Biliyorum bu çok büyük bir kelime
10:30
but it helped us to reframe and understand the behaviors that we were seeing.
207
630958
4768
ama gördüğümüz davranışlara yeni bir açıdan bakmamıza
ve anlamamıza yardımcı oldu.
10:35
And those difficult home experiences
208
635750
2768
Bu zor ev hayatı,
10:38
created real barbed-wire barriers to learning,
209
638542
3642
öğrenmenin önünde,
bizim bir şekilde üstesinden gelmemiz gereken dikenli teller yaratıyor.
10:42
and we had to figure out a way over it.
210
642208
2042
10:45
So our teachers continued to practice with lesson plans,
211
645042
3559
Böylece öğretmenlerimiz, çocukların iki dakika boyunca sınıfta
10:48
doing shorter lesson plans with a single focus,
212
648625
2726
zıplamalarına ve dans etmelerine imkan veren hareket molaları vermeye
10:51
allowing kids to engage,
213
651375
1851
10:53
and continued to incorporate these movement breaks,
214
653250
3101
ve onların derse katılımını sağlayan,
10:56
allowing kids to jump up and down in class and dance for two minutes straight,
215
656375
5018
tek bir konu odaklı, daha kısa yeni ders planları uygulamaya devam etti.
11:01
because we learned that taking breaks helps the learner retain new information.
216
661417
5142
Çünkü molaların yeni bilgileri akılda tutmaya yardımcı olduğunu öğrendik.
11:06
And might I add that the "Cha-Cha Slide" provides a perfect short dance party.
217
666583
4185
"Cha-Cha Slide" şarkısının kısa bir dans partisi için
harika olduğunu ekleyebilir miyim?
11:10
(Laughter)
218
670792
1767
(Kahkahalar)
11:12
I saw teachers say, "What happened to you?"
219
672583
2643
Öğretmenlerin "Senin neyin var?" yerine
11:15
instead of "What's wrong with you?"
220
675250
1726
"Sana ne oldu?" veya "Çık" yerine,
11:17
or "How can I help you?" instead of "Get out."
221
677000
2958
"Sana nasıl yardımcı olabilirim?" dediklerini duydum.
11:20
And this investment in our kids made huge differences,
222
680625
5268
Çocuklarımıza yaptığımız bu yatırım büyük farklar yarattı
11:25
and we continue to see rises in our academic scores.
223
685917
3625
ve akademik başarımızda artış görmeye hala devam ediyoruz.
11:30
I'm happy to say that when D got to fourth grade,
224
690917
2434
D, 4. sınıfa geçtiğinde
artık başının nadiren derde girdiğini söylemekten mutluyum.
11:33
he rarely got into trouble.
225
693375
1559
11:34
He became a leader in the school,
226
694958
2268
Okulda bir lider oldu
11:37
and this behavior became contagious with other students.
227
697250
3809
ve bu davranış diğer öğrencileri de etkiledi.
11:41
We saw and felt our school climate continue to improve,
228
701083
3976
Okul ortamının iyileşmeye devam ettiğini ve sadece çocuklar için değil,
11:45
making it a happy and safe place not only for children
229
705083
4101
aynı zamanda yetişkinler için de
mutlu ve güvenli bir ortam haline geldiğini
11:49
but for adults,
230
709208
1310
hem gördük ve hem hissettik,
11:50
despite any outside influence.
231
710542
2250
11:53
Fast-forward to today,
232
713500
1726
Günümüze gelirsek
11:55
I now work with an alternative education program
233
715250
3101
ben artık geleneksel lise ortamında zorlanan lise öğrencileri ile çalışan
11:58
with high school students
234
718375
1351
11:59
who struggle to function in traditional high school setting.
235
719750
2833
bir alternatif eğitim programında çalışıyorum.
12:03
I recently reviewed some of their histories.
236
723542
2809
Yakın zamanda bazılarının geçmişlerini inceledim.
12:06
Many of them are 17 to 18 years old,
237
726375
3101
Çoğu uyuşturucu kullanan,
12:09
experimenting with drugs,
238
729500
1684
ıslahevine girip çıkmış
12:11
in and out of the juvenile detention system
239
731208
2393
ve okuldan atılmış
17-18 yaşlarında gençler.
12:13
and expelled from school.
240
733625
1292
12:15
And what I discovered was that many of them exhibit the same behaviors
241
735875
5309
Keşfettiğim şey, birçoğunun 6 yaşındaki D'de gördüğüm
davranışları sergiliyor olmasıydı.
12:21
that I saw in six-year-old D.
242
741208
1750
12:23
So I can't help but wonder:
243
743917
2267
Bu yüzden eğer bu çocuklar küçükken
12:26
if these kids would've learned healthy coping strategies early on
244
746208
4685
sağlıklı başa çıkma stratejileri öğrenmiş olsalardı
12:30
when times get tough,
245
750917
1351
şimdi normal bir lisede
12:32
would they now be able to survive in a regular high school?
246
752292
3041
okuyor olabilirler miydi diye merak etmeden edemedim.
12:36
I can't say for sure,
247
756208
1810
Kesin olarak bir şey diyemem
12:38
but I have to tell you I believe that it would've helped.
248
758042
3142
ama benim yardım edebileceğine inandığımı söylemeliyim.
12:41
And it's time for all of us to take the social and emotional development
249
761208
3435
Artık hepimizin çocuklarımızın sosyal ve duygusal gelişimini
12:44
of our kids seriously.
250
764667
1541
ciddiye alma zamanı geldi.
12:47
The time is now for us to step up and say what we need to do for our kids.
251
767458
5851
Şimdi, çocuklarımız için ne yapmamız gerektiğini söylememizin zamanı.
12:53
If we teach kids how to read and write, and they graduate
252
773333
3810
Eğer çocuklara okuma yazmayı öğretirsek
12:57
but yet they don't know how to manage emotions,
253
777167
2476
ama duygularını yönetmeyi bilmeden mezun olurlarsa
12:59
what will our communities look like?
254
779667
2351
toplumumuz ileride neye benzeyecek?
13:02
I tell people:
255
782042
1267
İnsanlara ya şimdi yatırım yapabileceklerini
13:03
you can invest now or you will pay later.
256
783333
3768
ya da daha sonra ödemek zorunda kalacaklarını söylüyorum.
13:07
The time is now for us to invest in our kids.
257
787125
3434
Çocuklarımıza yatırım yapmanın şimdi tam zamanı.
13:10
They're our future citizens,
258
790583
2101
Onlar sadece bir sınavı kazanan
13:12
not just numbers that can or cannot pass a test.
259
792708
3167
veya kazanamayan rakamlar değiller, onlar bizim gelecekteki vatandaşlarımız.
13:16
Thank you.
260
796708
1310
Teşekkür ederim.
13:18
(Applause and cheers)
261
798042
2541
(Alkış ve tezahüratlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7