The surprising connection between brain injuries and crime | Kim Gorgens

108,240 views ・ 2019-05-17

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Sara Ozturk Gözden geçirme: Can Boysan
00:12
A traumatic brain injury, or TBI,
0
12870
2254
Travmatik beyin hasarı, diğer adıyla TBH,
00:15
is a disruption in brain function caused by an external blow to the head.
1
15148
5518
başa gelen bir dış darbe nedeniyle, beyin fonksiyonlarında oluşan bir bozulmadır.
00:21
And when you hear that definition,
2
21046
2195
Belki de bu tanımı duyduğunuzda,
00:23
you might think about sports and professional athletes,
3
23265
3260
aklınızda sahada görmeye alışık olduğumuz sakatlıklardan olduğu için
00:26
since it's the kind of injury we're used to seeing on the playing field.
4
26549
4043
sporlar ve profesyonel sporcular canlanıyor.
00:31
And this imagery has really come to define TBI in the public consciousness.
5
31162
5763
Bu imge toplumun bilincine, TBH'nin tanımı olarak çizilmiş durumda.
00:37
I myself do research on TBI in retired and college athletes.
6
37410
4282
Bizzat ben, emekli olmuş ve üniversiteli sporcular üzerinde TBH'yi araştırıyorum.
00:41
I stood on a TED stage in 2010,
7
41716
2912
2010 yılında bir TED sahnesinde,
00:44
talking about concussions in kids' sports.
8
44652
3307
çocuk sporlarındaki beyin sarsıntıları hakkında konuşmuştum.
00:48
So I have to say, as someone who researches and treats these injuries,
9
48714
3505
Bu sakatlıkları araştıran ve tedavi eden biri olarak söylemem gerekir ki
00:52
that I've been really gratified to see the growing awareness of TBI
10
52243
4478
TBH farkındalığının artmasından ve özellikle sporcuların
00:56
and specifically, the short- and long-term risks to athletes.
11
56745
3818
kısa ve uzun vadeli riskler aldığının anlaşılmasından çok memnunum.
01:01
Today, though, I want to introduce you to a larger but no less controversial
12
61518
5679
Bugün ise sizlere manşetlerde yer almayan,
travmatik beyin hasarından etkilenen, daha geniş ama daha az tartışmalı olmayan,
01:07
group of people impacted by traumatic brain injury,
13
67221
3546
01:10
who don't often show up in the headlines.
14
70791
2483
bir grup insandan söz etmek istiyorum.
01:14
I've come to recognize these inmates and probationers
15
74086
3772
Fark ettim ki mahkumlar ve şartlı tahliye edilmiş suçlular,
01:17
as surprisingly among the most vulnerable members of society.
16
77882
4821
şaşırtıcı bir şekilde toplumun en zayıf üyeleri arasında.
01:23
For the last six years, my colleagues and I have been doing research
17
83977
3215
Son 6 yıldır meslektaşlarım ve ben, ceza yargılama sistemi
01:27
that has completely changed the way we think about the criminal justice system
18
87216
3705
ve sistemdeki insanlar hakkında
fikirlerimizi değiştiren araştırmalar yaptık.
01:30
and the people in it.
19
90945
1151
Araştırmalar, bu tür şeyleri düşünme şeklinizi değiştirebilir.
01:32
And it may change the way you think about those things, too.
20
92120
2834
01:34
So I'll start with a shocking statistic:
21
94978
2358
Şok edici bir istatistikle başlayacağım:
01:38
50 to 80 percent of people in criminal justice
22
98507
4910
Ceza yargılamasındaki insanların %50 ile 80'i
01:43
have a traumatic brain injury.
23
103441
1815
travmatik beyin hasarı yaşamaktadır.
01:45
Up to 80 percent.
24
105913
2755
Bu oran, %80'e kadar.
Örneğin, bu salondaki insanlarda,
01:49
In the general public, in this room, for example,
25
109130
3003
bu sayı yüzde beşten daha düşüktür.
01:52
that number is less than five percent.
26
112157
3215
Sadece başınıza darbe almanızdan bahsetmiyorum.
01:56
And I'm not just talking about getting your bell rung.
27
116097
2691
01:58
These are the kinds of injuries that require hospitalization.
28
118812
4572
Bunlar hastanede bakım gerektiren yaralanmalar.
Birçoğu fiziksel saldırının bir sonucunda meydana geliyor
02:04
Most of them are the product of a physical assault,
29
124144
3064
02:07
and some of them are actually sustained in jail.
30
127946
3519
ve bazıları da aslında hapishanede devam ediyor.
02:11
All of these numbers are even higher among the women in criminal justice.
31
131489
4858
Tüm bu sayılar ceza yargılamasındaki kadınlardan bile daha yüksektir.
02:16
Almost every single woman in the criminal justice system
32
136371
5013
Ceza yargılama sistemindeki bekar kadınların neredeyse hepsi
02:21
has been exposed to interpersonal violence and abuse.
33
141408
3867
sosyal şiddete ve istismara maruz kalmıştır.
02:26
More than half of these women have been exposed to repeated brain injuries.
34
146402
5125
Bu kadınların yarısından fazlası defalarca beyin hasarına maruz kalmıştır.
02:32
In this way, these women's brains look like the brains of retired NFL players,
35
152733
6763
Böylece, bu kadınların beyinleri, emekli milli futbolcuların beyinlerine benzer
02:39
and they'll likely face the same risks for dementing diseases as they age.
36
159520
5501
ve yaşlandıkça bunama hastalıklarında aynı risklerle karşılaşabilirler.
02:45
The same risks.
37
165833
1986
Aynı riskler.
02:49
TBI, together with mental illness and substance abuse and trauma,
38
169649
4400
TBH insanlarda, ruhsal hastalıklar,
madde kullanımı ve travmayla birlikte düşünme eylemini zorlaştırır.
02:54
makes it hard for people to think.
39
174073
2762
02:56
They have cognitive impairments like poor judgment and poor impulse control,
40
176859
4285
Kötü kararlar verme ve yetersiz dürtü kontrolü gibi bilişsel bozuklukları var
03:01
problems that make criminal justice a revolving door.
41
181168
3916
ve bu problemler ceza yargılamasını döner kapı haline getiriyor.
03:05
People get arrested and booked into jail.
42
185632
2849
İnsanlar tutuklanıp cezaevlerine tıkılıyor.
03:08
They oftentimes get into trouble while they're in there.
43
188505
2708
Çoğu kez orada başları derde giriyor.
03:11
They get into fights. They fall out of their bunk.
44
191237
2431
Kavga ediyorlar, ranzalardan düşüyorlar.
03:13
And then they get released and do stupid things,
45
193692
2280
Daha sonra serbest kaldıklarında zorunlu kontrollere gitmeyi unutmak gibi
03:15
like forgetting mandatory check-ins, and they get rearrested.
46
195996
4484
aptalca şeyler yapıyorlar ve tekrar tutuklanıyorlar.
03:20
Statistically speaking,
47
200504
1538
İstatiksel olarak konuşmak gerekirse
03:22
they're actually more likely to be rearrested than not.
48
202066
4157
yeniden tutuklanma ihtimalleri tutuklanmamaktan daha yüksek.
03:26
A colleague calls this "serving a life sentence 30 days at a time."
49
206989
5903
Bir meslektaşım buna, ''müebbet cezayı bir kerede 30 gün yatmak'' der.
03:34
And oftentimes, these folks don't know why this is so hard for them.
50
214132
3963
Çoğu kez bu insanlar bunun onlar için neden bu kadar zor olduğunu bilmezler.
03:38
They feel out of control and frustrated.
51
218119
3145
Kendilerini kaybetmiş ve sinirli hissediyorlar.
Böylece, TBH’nin bu zorlukların çoğunun kökeninde olduğunu bilerek
03:41
So knowing that TBI is at the root of so many of these challenges,
52
221288
6950
03:48
the mission for a group of us in Colorado has been to disrupt that cycle,
53
228262
5510
Colorado'daki bir grubumuzun görevi bu kuruluşu engelleyerek
03:53
to jam the revolving the door.
54
233796
2046
döngüyü bozmak olmuştur.
03:56
So working together with my state and local partners,
55
236353
3042
Devletimle ve yerel ortaklarımla birlikte çalışarak
03:59
we crafted a plan to meet everyone's needs:
56
239419
3558
herkesin ihtiyacını karşılayacak bir plan düşündük:
sistem, tutuklular ve göz hapsindekiler,
04:03
the system, the inmates and probationers,
57
243001
2194
04:05
my graduate students.
58
245219
1641
benim mezun öğrencilerim.
04:07
In this program, we assess how each person's brain works
59
247225
4282
Bu programda, bu sistemi daha etkili ve güvenli hale getirmek için
04:11
so that we can recommend basic modifications
60
251531
2778
temel değişiklikler tavsiye edebilelim diye
04:14
to make this system more effective
61
254333
2773
her insanın beyninin nasıl çalıştığını gözlemledik.
04:17
and safer.
62
257130
1324
04:18
And here when I say "safer," I mean safer not only for the inmates,
63
258869
5759
Burada ''güvenli'' derken sadece tutuklular için değil,
aynı zamanda hapishane çalışanları için de güvenli.
04:24
but safer also for correctional staff.
64
264652
2593
04:28
In some ways, this is such a simple approach.
65
268125
3674
Bir bakıma bu çok basit bir yaklaşımdır.
04:31
We're not treating the brain injury,
66
271823
2835
Biz beyin hasarını tedavi etmiyoruz,
04:34
we're treating the underlying problem that gets people into all of this trouble
67
274682
4918
ilk önce, insanları tüm bu dertlere sokan
ve altta yatan problemleri düzeltiyoruz.
04:39
in the first place.
68
279624
1271
04:41
We do quick neuropsychological screening tests
69
281470
3030
Bir tutuklunun düşüneceği şekilde zayıf ve güçlü yanları belirlememek için
04:44
to identify strengths and weaknesses in the way an inmate thinks.
70
284524
4051
hızlı nöropsikolojik görüntüleme testleri yapıyoruz.
Bu bilgiyi kullanarak iki rapor yazıyoruz.
04:49
Using that information, we write two reports.
71
289055
3716
04:52
One, a report for the system
72
292795
2522
Birincisi, o tutukluyu nasıl idare edeceklerine dair tavsiyeler içeren
04:55
with specific recommendations on how to manage that inmate.
73
295341
4042
sisteme verilen rapor.
04:59
The other is a letter to the inmate
74
299817
2790
Diğeri de tutukluya verdiğimiz kendilerini nasıl idare edeceklerine dair
05:02
with specific suggestions for how to manage themselves.
75
302631
3889
belirli tavsiyeler içeren bir mektup.
05:07
For example, if our test result suggests that a probationer has a hard time
76
307409
4645
Örneğin, test sonuçlarımız göz hapsinde tutulan bir kişinin
duydukları şeyleri hatırlamakta güçlük çektiğini gösteriyorsa
05:12
remembering the things they hear,
77
312078
2274
05:14
that would be an auditory memory deficit.
78
314376
2569
bu işitsel bir hafıza kaybıdır.
05:16
In that case, our letter to the court might suggest
79
316969
3140
Bu durumda, mektubumuz göz hapsinde tutulan kişinin
05:20
that that probationer get handouts of important information.
80
320133
3838
önemli bilgiler aldığını mahkemeye gösterebilir.
05:23
And our letter to that probationer would say, among other things,
81
323995
3805
O kişiye gönderdiğimiz mektupta, diğer şeylerle birlikte
05:27
that they should carry a notebook to record that information for themselves.
82
327824
4659
o bilgiyi not alacakları bir defter taşımasını öneririz.
En önemlisiyse
05:33
Now, most importantly,
83
333047
2499
05:35
is that I pause here to be really clear about one point.
84
335570
4012
bir konuda gerçekten açık olmak için burada duraklıyorum.
05:40
This program does not minimize responsibility
85
340122
3377
Bu program sorumluluğu azaltmaz
05:43
or make excuses for anyone's behavior.
86
343523
3244
ya da kimsenin davranışı için mazeret üretmez.
05:47
This is about changing longstanding negative perceptions
87
347322
3915
Bu, çoktandır devam eden olumsuz algıları değiştirmek
05:51
and building self-advocacy.
88
351261
2411
ve kişisel savunma geliştirmekle ilgilidir.
Bu, aslında sorumluluk almakla ilgili.
05:54
It's actually about taking responsibility.
89
354084
2847
05:57
The inmates move from,
90
357295
1674
Tutuklular, "ben başlı başına bir yanlışım ve beceriksizim''den,
05:58
"I'm a total screwup, I'm a loser,"
91
358993
2398
06:01
to, "Here's what I don't do well,
92
361415
2757
"Bunu iyi yapamıyorum
06:04
and here's what I have to do about it."
93
364196
2765
ve bunu yapmalıyım''a döndüler.
(Alkış)
06:08
(Applause)
94
368292
3185
Sistem bir tutuklunun yapamadığı ve yapmayacağı şeyler gibi
06:16
And the system comes to see an inmate's problematic behavior
95
376225
3591
06:19
as the things they can't do
96
379840
3065
problemli davranışlarını görmeye gelir.
06:22
versus the things they won't do.
97
382929
2302
06:25
And that change --
98
385255
1279
Bu değişim, yani davranışı tamamen başkaldırı olarak görmek yerine
06:26
seeing behavior as a deficit rather than outright defiance --
99
386558
4768
bir eksiklik olarak görmek,
06:31
is everything in these settings.
100
391350
2719
bu ortamlardaki her şeydir.
06:35
We hear from inmates around the country,
101
395632
2929
Ülkedeki tutuklulardan duyuyoruz ki
06:38
and they write, and more than anything, they want to know how to help themselves.
102
398585
4805
her şeyden çok kendilerine nasıl yardım edeceklerini
bilmek istediklerini yazıyorlar.
06:43
This is an excerpt from a letter from Troy in Virginia,
103
403414
3574
Bu, Virginia'daki Troy'un mektubundan bir alıntı,
50 sayfalık mektuptan bir alıntı.
06:47
an excerpt from a 50-page letter.
104
407012
2804
06:49
And he writes,
105
409840
1928
Yazdıkları şunlar:
06:51
"Can you tell me what you think of all the head traumas I've dealt with?
106
411792
4080
''Yaşadığım tüm kafa travmaları hakkında ne düşündüğünüzü söyleyebilir misiniz?
06:55
What can I do? Can you help me?"
107
415896
3666
Ne yapabilirim? Bana yardım edebilir misiniz?''
07:00
Closer to home, we have thousands of stories like this,
108
420354
3092
Bunun gibi hassas noktalarına dokunduğumuz binlerce hikâye var
07:03
and smart stories, stories that have a great outcome.
109
423470
4323
ve bunlar akıllı hikâyeler, mükemmel sonuçları olan hikâyeler.
07:08
Here's Vinny.
110
428282
1551
İşte bu Vinny.
07:09
Vinny was hit by a car when he was 15,
111
429857
2820
Vinny'ye 15 yaşındayken bir araba çarpmış
07:12
and from that moment forward, spent more time in jail than in school.
112
432701
5045
ve o günden sonra hapishanede okuldan daha fazla zaman geçirmiş.
07:17
With some basic skill-building,
113
437770
2385
Bazı temel yetenek geliştirmeleriyle birlikte,
07:20
after our assessment revealed
114
440179
1563
değerlendirmemiz bazı önemli hafıza kayıpları yaşadığını
07:21
that he had some pretty significant memory impairments,
115
441766
2815
ortaya çıkardıktan sonra,
07:25
Vinny learned to use the alarm and reminder function on his iPhone
116
445276
3966
Vinny önemli randevuları takip etmek için
07:29
to track important appointments,
117
449266
1855
iPhone'unun alarmını ve hatırlatıcı işlevini kullanmayı öğrendi
07:31
and he keeps a checklist to break larger tasks
118
451919
3279
ve büyük görevleri küçük ve idare edilebilir hale getirmek için
07:35
into smaller, manageable ones.
119
455222
2392
bir kontrol listesi tutuyor
07:37
And with basic tools like that under his belt,
120
457638
2564
ve kemerinin altındaki gibi basit aletlerle
07:40
Vinny's been out of jail for two years,
121
460226
2516
Vinny 2 yıldır hapisten uzak,
07:42
clean for nine months,
122
462766
1410
9 aydır temiz
07:44
and recently back to work.
123
464200
1832
ve son zamanlarda işe döndü.
07:46
(Applause)
124
466894
2954
(Alkış)
07:53
What's so striking for Vinny
125
473537
2142
Vinny için çok çarpıcı olan şey,
07:55
is that this is his first time off of court supervision
126
475703
4686
bunun, 15 yıl önce gerçekleşen hasarından bu yana
08:00
since his injury more than 15 years ago.
127
480413
3006
mahkeme denetiminden uzak kaldığı ilk seferi olması.
08:03
He made it out of the revolving door.
128
483941
2898
Vinny bu kısır döngüden kurtuldu.
(Alkış)
08:07
(Applause)
129
487743
3873
Şimdi, ''Her şeyi yapabilirim,
08:13
He says now, "I can do anything.
130
493347
3850
sadece biraz sıkı çalışmam gerekli" diyor.
08:18
I just have to work a lot harder at it." (Laughs)
131
498038
4018
08:22
And here's Thomas.
132
502080
1706
İşte bu da Thomas.
08:24
Thomas has some pretty significant attention and behavior problems
133
504475
3900
Bir hasarın onu bir aydan uzun bir süre komaya sokmasından beri,
Thomas'ın bazı önemli dikkat ve davranış problemleri var.
08:28
after an injury landed him in a coma for more than a month.
134
508399
3856
08:32
After relearning how to walk,
135
512968
2132
Yürümeyi tekrar öğrendikten sonra,
08:35
his first stop?
136
515124
1313
ilk durağı neresi mi?
08:36
Court.
137
516461
1159
İlk durak mahkeme.
08:37
He couldn't imagine a future where he wasn't in trouble.
138
517644
2689
Başının belaya girmediği bir gelecek hayal edemezdi.
08:40
He now carries a calendar to avoid being held in contempt
139
520865
3211
Artık kaçırdığı mahkeme tarihleri yüzünden
itaatsizlikle yargılanmamak için bir takvim taşıyor
08:44
for missed court dates,
140
524100
1544
08:45
and he schedules a break into his day every day
141
525668
3144
ve tekrar telaşlanmadan önce enerji toplamak için
08:48
to recharge before he gets agitated.
142
528836
3030
her gün programına bir mola yazıyor.
08:53
And nobody knows the revolving door
143
533586
2120
Kimse bu kuruluşun,
mahkeme karşısında oturmaktan daha iyi olduğunu bilmiyor.
08:55
better than the person sitting at the front of the courtroom.
144
535730
3433
08:59
This is my good friend and colleague Judge Brian Bowen.
145
539187
2744
Bu benim iyi bir arkadaşım ve meslektaşım Hakim Brian Bowen.
09:02
Now, Judge Bowen was already on a mission to make the system work for everyone,
146
542359
4506
Hakim Bowen, sistemin herkes yararına çalışmasını sağlamak için görev yapıyor
09:06
and when he heard about this program, he saw the perfect fit.
147
546889
3727
ve bu programı duyduğunda mükemmel uyumu gördü.
09:11
He actually sits down with all of his prosecutors
148
551124
3279
Aslında, temelde iki çeşit davalı olduğunu
09:14
to help them see that there's basically two categories of defendants
149
554427
3915
tüm davacıların görmelerine yardımcı olmak için
onlarla mahkeme salonunda bir araya geldi:
09:18
in the courtroom:
150
558366
1717
09:20
the ones we're afraid of -- oftentimes, rightfully so --
151
560107
4067
çoğunlukla haklı olarak korktuklarımız
kızgın olduklarımızdır.
09:24
and the ones we're mad at.
152
564198
2000
09:26
These are the ones who miss all of their scheduled appointments
153
566596
2988
Bunlar, planlanmış tüm randevularını kaçıranlardır
09:29
and they blow through the best-laid probation plans.
154
569608
2925
ve en iyi yapılmış gözaltı planlarından kaçmışlardır.
09:32
And Judge Bowen believes that, with a little more support,
155
572557
3015
Hakim Bowen sistem aracılığıyla ve biraz daha fazla destekle
09:35
we could move people in this latter category,
156
575596
2300
sonunda insanları sistem dışındaki ikinci kategoriye,
09:37
the maddening category,
157
577920
2417
yani çıldırtan kategoriye taşıyabileceğimize inanıyor.
09:40
through and ultimately out of the system.
158
580361
2925
09:44
He proved that with Navy veteran Mike.
159
584497
3667
Bunu savaş gazisi Mike ile birlikte kanıtladı.
09:48
Judge Bowen saw the correlation between Mike's history of a massive 70-foot fall
160
588188
6200
Hakim Bowen, Mike'ın devasa 21 metrelik düşüşünün hikâyesiyle
mahkeme görüşmeleri için tam gününde ortaya çıkan
09:54
and his long-standing pattern of difficulty showing up on the right day
161
594412
4602
ve uzun süren çeşitli güçlükler arasındaki ilişkiyi,
09:59
for court appointments
162
599038
1626
10:00
and complying with mandatory therapy requirements, for example.
163
600688
3669
ayrıca, zorunlu terapi gereksinimlerine uyum sağladığını gördü.
10:04
And instead of sentencing him to more and more jail time,
164
604813
3898
Daha fazla hapis cezası vermek yerine,
10:08
Judge Bowen sent him home with maps and checklists and handouts
165
608735
5533
Hakim Bowen ona haritalar, kontrol listeleri, broşürler vererek eve yollayıp
10:14
and recommended instead vocational rehabilitation
166
614292
3585
mesleki rehabilitasyon ile bu terapiler için esnek bir program tavsiye etti.
10:17
and flexible scheduling for those therapies.
167
617901
2967
10:21
And this with those supports, Mike's back to work
168
621479
3531
Bu destekler sayesinde Mike,
serviste geçirdiği kazadan bu yana, ilk kez işine geri döndü.
10:25
for the first time since his injury while he was in the service.
169
625034
3507
Ailesiyle olan ilişkilerini düzeltiyor
10:28
He's repairing relationships with his family,
170
628565
3003
10:31
and just last month,
171
631592
2010
ve daha geçen ay
Hakim Bowen gaziler mahkemesinden mezun oldu.
10:33
he graduated from Judge Bowen's veteran's court.
172
633626
3005
(Alkış)
10:37
(Applause)
173
637322
3544
Bu program bize,
10:45
This program shows us the overwhelming prevalence
174
645422
4178
travmatik beyin hasarlarının, bilişsel eksikliklerin
10:49
of traumatic brain injuries and cognitive deficits
175
649624
3357
ve ceza yargılama sistemindeki aksaklıkların
10:53
and the accumulation of brokenness in the criminal justice system.
176
653005
4222
çok yaygın olduğunu gösterdi.
Ayrıca, psikolojik sağlamlık ve sorumluluğun
10:58
And it highlights the extraordinary power of resilience and responsibility.
177
658108
5522
olağanüstü gücünü vurguladı.
11:04
In Mike and Thomas and Vinny,
178
664636
1701
Mike, Thomas ve Vinny
11:06
even Judge Bowen's story,
179
666361
1584
ve hatta Hakim Bowen'ın hikâyesinde,
11:07
you saw the transformation made possible by a change in perception
180
667969
5049
algıda bir değişiklik ve bazı küçük desteklemelerle
dönüşümün mümkün olduğunu gördünüz.
11:13
and some simple accommodations.
181
673042
2736
11:16
All told, in this program,
182
676754
2357
Tüm bu tutuklular ve göz hapsinde olanlar,
11:19
these inmates and probationers come to see themselves differently.
183
679135
5395
kendilerini başka şekillerde görmek için bu programa geldiler.
11:25
The system sees them differently,
184
685664
2411
Sistem onları farklı bir şekilde görüyor
11:29
and when you meet them in the community, I hope you see them differently, too.
185
689202
4946
ve umarım onları toplum içinde gördüğünüzde,
siz de değiştiklerini anlarsınız.
11:35
Thanks, guys.
186
695413
1206
Teşekkürler arkadaşlar.
11:36
(Applause)
187
696643
4444
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7