Why I study the most dangerous animal on earth -- mosquitoes | Fredros Okumu

74,310 views ・ 2018-02-20

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Cihan Ekmekçi Gözden geçirme: Sevkan Uzel
00:12
I guess because I'm from Tanzania
0
12960
1616
Sanırım Tanzanyalı olduğum için
00:14
I have a responsibility to welcome all of you once again.
1
14600
2680
hepinize bir kez daha hoşgeldiniz deme sorumluluğum var.
00:18
Thank you for coming.
2
18360
1376
Geldiğiniz için teşekkürler.
00:19
So, first of all, before we start,
3
19760
1656
Başlamadan önce,
00:21
how many of you in the audience
4
21440
1496
aranızda kaç kişi geçmişte bu böceğin kurbanı oldu?
00:22
have been in the past a victim of this bug here?
5
22960
2760
00:28
We apologize on behalf of all the mosquito catchers.
6
28120
3096
Tüm sivrisinek yakalayıcıları adına özür dileriz.
00:31
(Laughter)
7
31240
1816
(Kahkahalar)
00:33
Ladies and gentlemen,
8
33080
1256
Hanımlar ve beyler,
00:34
imagine getting seven infectious mosquito bites every day.
9
34360
3600
her gün yedi bulaşıcı sivrisinek ısırığına maruz kaldığınızı hayal edin.
00:39
That's 2,555 infectious bites every year.
10
39000
4400
Bu her yıl 2.555 bulaşıcı ısırık demek.
00:44
When I was in college, I moved to the Kilombero River valley
11
44360
3616
Üniversitedeyken Tanzanya'nın güneydoğusundaki
00:48
in the southeastern part of Tanzania.
12
48000
2656
Kilombero River vadisine taşındım.
00:50
This is historically one of the most malarious zones
13
50680
3136
Burası eskiden,
dünyanın en çok sıtma görülen yerlerinden biriydi.
00:53
in the world at that time.
14
53840
1696
00:55
Life here was difficult.
15
55560
2440
Burada yaşam zordu.
00:58
In its later stages
16
58920
1856
Sıtma ilerleyen aşamalarında,
01:00
malaria manifested with extreme seizures locally known as degedege.
17
60800
3800
yerel olarak "degedege" diye bilinen şiddetli ataklara neden oldu.
01:05
It's killed both women and men, adults and children,
18
65360
2696
Kadın-erkek, yetişkin-çocuk herkesi acımasızca öldürdü.
01:08
without mercy.
19
68080
1776
01:09
My home institution, Ifakara Health Institute,
20
69880
2296
Yerel kuruluşum, Ifakara Sağlık Enstitüsü,
01:12
began in this valley in the 1950s
21
72200
1976
bu vadide, 1950'lerde yerel halkın
01:14
to address priority health needs for the local communities.
22
74200
3080
öncelikli sağlık ihtiyaçlarını ele almaya başladı.
01:17
In fact, the name Ifakara refers to a place you go to die,
23
77960
3520
Aslında Ifakara ismi, gidenin öldüğü bir yere atıf yapıyor;
01:22
which is a reflection of what life used to be here
24
82280
2416
bu da organize halk sağlığı hizmetleri yokken
01:24
in the days before organized public health care.
25
84720
2600
burada hayatın nasıl olduğunu yansıtıyor.
01:28
When I first moved here,
26
88240
1256
Buraya ilk taşındığımda birincil görevim,
01:29
my primary role was to estimate
27
89520
1496
01:31
how much malaria transmission was going on across the villages
28
91040
3520
köyler arasında ne kadar sıtmanın geçişi olduğunu
01:35
and which mosquitoes were transmitting the disease.
29
95160
2760
ve hangi sivrisineklerin bu hastalığı yaydığını bulmaktı.
01:38
So my colleague and myself came
30
98800
2296
Bu yüzden ben ve çalışma arkadaşım, nehrin karşısındaki Ifakara kasabasının
01:41
30 kilometers south of Ifakara town across the river.
31
101120
3080
30 kilometre güneyine geldik.
01:44
Every evening we went into the villages with flashlights and siphons.
32
104560
4576
Her akşam el fenerleri ve sifonlarla köylere gittik.
01:49
We rolled up our trousers,
33
109160
1560
Pantolonlarımızı yukarı sıyırıp
01:51
and waited for mosquitoes that were coming to bite us
34
111520
3176
sivrisineklerin bizi ısırmak için gelmesini bekliyorduk.
01:54
so we could collect them
35
114720
1576
Böylece onları yakalayıp sıtma taşıyanları tespit edebilecektik.
01:56
to check if they were carrying malaria.
36
116320
1858
01:58
(Laughter)
37
118202
1014
(Kahkahalar)
01:59
My colleague and myself selected a household,
38
119240
2176
Meslektaşım ve ben bir evi mesken seçtik
02:01
and we started inside and outside, swapping positions every half hour.
39
121440
3840
ve her yarım saatte pozisyon değişerek içeride ve dışarıda çalışmaya başladık.
02:06
And we did this for 12 hours every night for 24 consecutive nights.
40
126440
3760
Bunu peşpeşe 24 gece, her gece 12 saat boyunca yaptık.
Her sabah dört saat uyuyup
02:11
We slept for four hours every morning
41
131160
2416
02:13
and worked the rest of the day,
42
133600
1496
günün geri kalanında çalıştık,
02:15
sorting mosquitoes, identifying them and chopping off their heads
43
135120
3016
sivrisinekleri sınıflandırdık, tanımlayıp kafalarını kopardık.
02:18
so they could be analyzed in the lab
44
138160
1736
Böylece laboratuvarda analiz edilip
02:19
to check if they were carrying malaria parasites
45
139920
2255
ağzından alınan kanda sıtma paraziti taşıyanlar tespit edilebilecekti.
02:22
in their blood mouthparts.
46
142199
1577
02:23
This way we were able to not only know how much malaria was going on here
47
143800
3976
Böylece buradaki sıtma sıklığının yanı sıra,
02:27
but also which mosquitoes were carrying this malaria.
48
147800
2896
hangi sivrisineklerin sıtmayı taşıdığını da bilecektik.
02:30
We were also able to know
49
150720
1256
Aynı zamanda sıtmanın daha çok evlerin içinde mi,
02:32
whether malaria was mostly inside houses or outside houses.
50
152000
3776
yoksa dışında mı olduğunu da bilecektik.
02:35
Today, ladies and gentlemen, I still catch mosquitoes for a living.
51
155800
3160
Bugün, hanımlar ve beyler, hala mesleğim sivrisinek yakalamak.
02:39
But I do this mostly to improve people's lives and well-being.
52
159720
3640
Ama bunu insanların hayatlarını ve refahlarını geliştirmek için yapıyorum.
02:44
This has been called by some people the most dangerous animal on earth --
53
164280
4296
Bazı insanlar tarafından bu canlı, dünyadaki en tehlikeli hayvan olarak anılmakta;
02:48
which unfortunately is true.
54
168600
2056
ki maalesef bu doğru.
02:50
But what do we really know about mosquitoes?
55
170680
2560
Peki sivrisinekler hakkında aslında ne biliyoruz?
02:54
It turns out we actually know very little.
56
174360
2400
Gerçek şu ki çok az şey biliyoruz.
Şu anda sıtmaya karşı en iyi yöntemin
02:58
Consider the fact that at the moment our best practice against malaria
57
178080
4336
böcek ilacı sıkılmış cibinlik olduğu gerçeğini düşünün.
03:02
are bednets -- insecticide treated bednets.
58
182440
2776
03:05
We know now that across Africa
59
185240
1576
Afrika'nın her yanında
03:06
you have widespread resistance to insecticides.
60
186840
2936
böcek ilaçlarına karşı yaygın bir direnç olduğunu da artık biliyoruz.
03:09
And these are the same insecticides,
61
189800
1736
Bunlar da aynı böcek ilaçları,
03:11
the pyrethroid class, that are put on these bednets.
62
191560
2440
piretiroid sınıfı, cibinliklere konulanlardan.
03:14
We know now that these bednets protect you from bites
63
194560
3096
Bu cibinliklerin ısırıklardan koruduğunu biliyoruz
03:17
but only minimally kill the mosquitoes that they should.
64
197680
2880
fakat sivrisinekleri minimal derecede öldürüyor.
03:21
What it means is that we've got to do more to be able to get to zero.
65
201560
3656
Bu, sıfıra ulaşmak için daha fazla şey yapmamız gerektiği anlamına geliyor.
03:25
And that's part of our duty.
66
205240
1520
Bizim görevimizin bir parçası.
03:28
At Ifakara Health Institute
67
208920
1336
Ifakara Sağlık Enstitüsü'nde
03:30
we focus very much on the biology of the mosquito,
68
210280
3176
daha çok sivrisineklerin biyolojisine odaklanıyoruz;
03:33
and we try to do this so we can identify new opportunities.
69
213480
3696
böylece yeni fırsatları belirleyebiliriz.
03:37
A new approach.
70
217200
1336
Yeni bir yaklaşım.
03:38
New ways to try and get new options
71
218560
2856
Sıfırlayabilmek için cibinlik gibi şeylerle beraber kullanabileceğimiz
03:41
that we can use together with things such as bednets
72
221440
2496
yeni seçenekler bulabilmek için yeni yollar arıyoruz
03:43
to be able to get to zero.
73
223960
1296
03:45
And I'm going to share with you a few examples
74
225280
2176
Çalışma arkadaşlarımla birlikte yaptığımız şeylerden
03:47
of the things that my colleagues and myself do.
75
227480
2200
birkaç örneği sizinle paylaşacağım.
03:50
Take this, for example.
76
230600
1616
Örnek olarak bunu alalım.
03:52
Mosquitoes breed in small pools of water.
77
232240
2840
Sivrisinekler küçük su birikintilerinde ürer.
03:56
Not all of them are easy to find --
78
236320
1696
Hepsini bulmak kolay değil;
03:58
they can be scattered across villages,
79
238040
2256
köylere dağılmış olabilirler;
04:00
they can be as small as hoofprints.
80
240320
2520
toynak izleri kadar küçük olabilirler.
04:03
They can be behind your house or far from your house.
81
243720
2896
Evinizin arkasında ya da evinizin çok uzağında olabilirler.
04:06
And so, if you wanted to control mosquito larvae,
82
246640
2576
Yani sivrisinek larvalarını kontrol etmek istiyorsanız,
04:09
it can actually be quite difficult to get them.
83
249240
2400
onları bulmak gerçekten oldukça zor olabilir.
04:12
What my colleagues and I have decided to do
84
252520
2240
Arkadaşlarım ve ben şuna karar verdik:
Böcek ilacını, seçtiğimiz yerden üreme alanlarına götürmek için
04:15
is to think about what if we used mosquitoes themselves
85
255600
2616
04:18
to carry the insecticides from a place of our choice
86
258240
3096
sivrisineklerin kendilerini kullanmak nasıl olur dedik.
04:21
to their own breeding habitats
87
261360
1896
04:23
so that whichever eggs they lay there shall not survive.
88
263280
3600
Böylece orada bulunan hiçbir yumurta hayatta kalamayacaktı.
04:28
This is Dickson Lwetoijera.
89
268160
1895
Bu Dickson Lwetoijera.
04:30
This is my colleague who runs this show at Ifakara.
90
270079
2697
Ifakara'da bunu yapan meslektaşım.
04:32
And he has demonstrated cleverly that you can actually get mosquitoes
91
272800
3256
Sivrisinekleri, normalde kan almaya geldikleri yere,
gerçekten de böcek ilacı veya kısırlaştırıcı almaları için
04:36
to come to the place where they normally come to get blood
92
276080
2736
04:38
to pick up a dose of sterilants or insecticide,
93
278840
4056
çekebileceğimizi, ardından sivrisineğin bu ilacı
04:42
carry this back to their own breeding habitat
94
282920
2136
kendi üreme alanına taşıyıp
04:45
and kill all their progeny.
95
285080
1600
tüm yavruları öldürebileceğini zekice ortaya koydu.
04:48
And we have demonstrated that you can do this
96
288000
2136
Bunu yaparak sürüleri çok büyük bir hızla
04:50
and crush populations very, very rapidly.
97
290160
2280
yok edebileceğimizi gösterdik.
04:53
This is beautiful.
98
293440
1720
Bu harika.
04:56
This is our mosquito city.
99
296160
1560
Bu bizim sivrisinek şehrimiz.
04:58
It is the largest mosquito farm
100
298560
2696
Sıtma araştırması için kurulmuş
dünyadaki en büyük sivrisinek çiftliği.
05:01
available in the world for malaria research.
101
301280
2280
05:04
Here we have large-scale self-sustaining colonies of malaria mosquitoes
102
304720
4336
Burada, bu tesislerde yetiştirdiğimiz,
büyük ölçekli ve kendini idame ettiren sıtma sivrisinekleri kolonilerimiz var
05:09
that we rear in these facilities.
103
309080
1616
05:10
Of course, they are disease-free.
104
310720
1816
Tabii ki bunlar hastalık taşımıyor.
05:12
But what these systems allow us to do
105
312560
1816
Ancak bu sistemler
05:14
is to introduce new tools and test them immediately,
106
314400
3656
yeni araçlar getirip, bunları hemen ve hızla denemek için
05:18
very quickly,
107
318080
1216
bize olanak sağlıyor
05:19
and see if we can crush these populations or control them in some way.
108
319320
3320
ve bu sürüleri yok edip kontrol sağlamamız için yardım ediyor.
05:23
And my colleagues have demonstrated
109
323080
1696
Meslektaşlarım şunu gösterdi ki,
05:24
that if you just put two or three positions
110
324800
2176
sivrisineklerin bu öldürücü maddeleri
05:27
where mosquitoes can go pick up these lethal substances,
111
327000
2936
almaları için iki veya üç yer belirlerseniz,
05:29
we can crush these colonies in just three months.
112
329960
2440
bu sürüleri sadece üç ay içinde yok edebilirsiniz.
05:33
That's autodissemination, as we call it.
113
333520
1960
Biz buna oto-yayılım diyoruz.
05:36
But what if we could use
114
336400
1560
Peki sivrisineklerin
05:38
the mosquitoes' sexual behavior
115
338920
1920
cinsel davranışlarını da
onları kontrol etmede kullanabilirsek?
05:42
to also control them?
116
342040
1776
05:43
So, first of all I would like to tell you
117
343840
1976
Öncelikle sivrisineklerin
05:45
that actually mosquitoes mate in what we call swarms.
118
345840
3240
kümeler halinde çiftleştiklerini söylemem lazım.
05:49
Male mosquitoes usually congregate
119
349560
2296
Erkek sivrisinekler genellikle güneş battıktan sonra
05:51
in clusters around the horizon, usually after sunset.
120
351880
3200
ufuk çevresinde sürü halinde toplanır.
05:55
The males go there for a dance,
121
355640
1976
Erkekler oraya dans etmeye gider;
05:57
the females fly into that dance
122
357640
1656
dişiler bu dansın içine doğru uçar
05:59
and select a male mosquito of their choice,
123
359320
2736
ve beğendikleri bir erkeği seçerler.
06:02
usually the best-looking male in their view.
124
362080
2776
Bu kendilerince en iyi görünen erkektir.
06:04
They clump together and fall down onto the floor.
125
364880
2376
Birlikte kümelenir ve yere düşerler.
06:07
If you watch this, it's beautiful.
126
367280
1656
Eğer izlediyseniz bu çok güzel.
06:08
It's a fantastic phenomenon.
127
368960
2016
Harika bir fenomen.
06:11
This is where our mosquito-catching work gets really interesting.
128
371000
4216
Sivrisinek yakalama işimiz bu noktada ilginçleşiyor.
06:15
What we have seen, when we go swarm hunting in the villages,
129
375240
3696
Köylere sürü avlamaya gittiğimizde şunu gördük:
06:18
is that these swarm locations tend to be at exactly the same location
130
378960
3536
Bu sürülerin konumları,
yıllar boyunca her gün, her hafta, her ay hep
06:22
every day, every week, every month,
131
382520
2456
tam olarak aynı yerde olma eğiliminde.
06:25
year in, year out.
132
385000
1536
06:26
They start at exactly the same time of the evening,
133
386560
3176
Her akşam tam olarak aynı saatte başlıyorlar
06:29
and they are at exactly the same locations.
134
389760
2416
ve tam olarak aynı yerlerde oluyorlar.
06:32
What does this tell us?
135
392200
1256
Bu bize ne anlatıyor?
06:33
It means that if we can map all these locations across villages,
136
393480
3256
Köyler boyunca tüm bu konumları haritalarsak,
06:36
we could actually
137
396760
1616
aslında tek bir hamleyle
06:38
crush these populations by just a single blow.
138
398400
3136
tüm bu sürüleri yok edebiliriz.
06:41
Kind of, you know, bomb-spray them or nuke them out.
139
401560
2960
Bomba spreyiyle veya patlatarak.
06:45
And that is what we try to do with young men and women
140
405440
2576
Köylerdeki gençlerle yapmaya çalıştığımız şey işte bu.
06:48
across the villages.
141
408040
1216
06:49
We organize these crews, teach them how to identify the swarms,
142
409280
3200
Bu ekipleri organize ederek, onlara kümeleri tanımayı
ve spreylemeyi öğretiyoruz.
06:53
and spray them out.
143
413360
1376
06:54
My colleagues and I believe we have a new window
144
414760
2616
İş arkadaşlarım ve ben, sivrisinekleri vadiden çıkarmak için
06:57
to get mosquitoes out of the valley.
145
417400
1920
yeni bir fırsat olduğu kanısındayız.
07:01
But perhaps the fact that mosquitoes eat blood, human blood,
146
421120
3680
Ama belki de sivrisineklerin kan ile, insan kanı ile besleniyor olduğu gerçeği,
07:05
is the reason they are the most dangerous animal on earth.
147
425520
2960
onların dünyanın en tehlikeli hayvanı olmalarının nedeni.
07:09
But think about it this way --
148
429760
1456
Bir de şöyle düşünün:
07:11
mosquitoes actually smell you.
149
431240
1720
Kokunuzu da alıyorlar.
07:14
And they have developed
150
434200
2056
İnanılmaz duyu organları geliştirmişler.
07:16
incredible sensory organs.
151
436280
2040
07:19
They can smell from as far sometimes as 100 meters away.
152
439760
3680
Bazen 100 metre öteden bile kokunuzu alabiliyorlar.
07:24
And when they get closer,
153
444040
1256
Yaklaştıkları zaman ise
07:25
they can even tell the difference between two family members.
154
445320
2976
iki aile üyesi arasındaki farkı bile anlayabiliyorlar.
07:28
They know who you are based on what you produce
155
448320
2216
Nefesinizden, cildinizden, terinizden ve ten kokunuzdan
07:30
from your breath, skin, sweat and body odor.
156
450560
3200
kim olduğunuzu çıkarabiliyorlar.
07:34
What we have done at Ifakara
157
454400
1376
Ifakara'da yaptığımız şey,
07:35
is to identify what it is in your skin, your body, your sweat or your breath
158
455800
3656
teninizde, bedeninizde, terinizde veya nefesinizde,
bu sivrisinekleri çeken ne olduğunu bulmak.
07:39
that these mosquitoes like.
159
459480
1286
07:41
Once we identified these substances, we created a concoction,
160
461120
3216
Bu maddeleri tanımladığımızda bir karışım yarattık;
07:44
kind of a mixture, a blend of synthetic substances
161
464360
3136
sentetik maddelerden oluşan bir karışım ve
07:47
that are reminiscent of what you produce from your body.
162
467520
2656
vücudunuzdan salgılanan maddelere benzerlik gösteriyor.
07:50
And we made a synthetic blend
163
470200
2176
Öyle bir karışım yaptık ki,
07:52
that was attracting three to five times more mosquitoes than a human being.
164
472400
4080
sivrisinekleri normal bir insandan 3 ilâ 5 kat daha fazla çekiyordu.
07:57
What can you do with this?
165
477440
1256
Bununla ne yapılabilir peki?
07:58
You put in a trap, lure a lot of mosquitoes and you kill them, right?
166
478720
3256
Tuzak kuracağız, sivrisinekleri çekip onları öldüreceğiz, değil mi?
08:02
And of course, you can also use it for surveillance.
167
482000
2456
Ayrıca onları takip etmek için de kullanabiliriz.
08:04
At Ifakara
168
484480
1776
Ifakara'da,
sivrisinek biyolojisi üzerindeki bilgilerimizi genişleterek
08:06
we wish to expand our knowledge on the biology of the mosquito;
169
486280
4080
sıtma ve daha pek çok hastalığı kontrol altına almak istiyoruz.
08:11
to control many other diseases, including, of course, the malaria,
170
491120
3096
08:14
but also those other diseases that mosquitoes transmit
171
494240
2576
Ama sivrisineklerin taşıdığı başka hastalıklar da var,
08:16
like dengue, Chikungunya and Zika virus.
172
496840
2200
Chikungunya ve Zika viüsü gibi.
08:19
And this is why my colleagues, for example --
173
499800
2136
İşte bu yüzden iş arkadaşlarımla
08:21
we have looked at the fact
174
501960
1256
bazı sivrisineklerin
08:23
that some mosquitoes like to bite you on the leg region.
175
503240
3576
bacağınızdan ısırmayı seçtiği gerçeğine bir göz attık.
08:26
And we've now created these mosquito repellent sandals
176
506840
2960
Sonra da turistlerin ve buralıların giyebileceği
08:30
that tourists and locals can wear when they're coming.
177
510240
2720
bu sinek kovucu terlikleri yaptık.
08:33
And you don't get bitten --
178
513560
1336
Ve ısırılmıyorsunuz;
08:34
this gives you 'round the clock protection
179
514920
2000
cibinliğinizin altına girene kadar
08:36
until the time you go under your bednet.
180
516944
2152
size tam zamanlı koruma sağlıyor.
08:39
(Applause)
181
519120
1856
(Alkışlar)
08:41
My love-hate relationship with mosquitoes continues.
182
521000
2576
Sivrisineklere olan aşk-nefret ilişkim devam ediyor.
08:43
(Laughter)
183
523600
1096
(Kahkahalar)
08:44
And it's going to go a long way, I can see.
184
524720
2496
Bir hayli de yol alacak gibi görünüyor.
08:47
But that's OK.
185
527240
1456
Ama sorun değil.
08:48
WHO has set a goal of 2030 to eliminate malaria from 35 countries.
186
528720
5136
Dünya Sağlık Örgütü, 2030 yılına kadar 35 ülkede sıtmayı yok etmeyi amaçlıyor.
08:53
The African Union has set a goal
187
533880
1576
Afrika Birliği 2030 yılına kadar sıtmayı kıtadan yok etmeyi amaçlıyor.
08:55
of 2030 to eliminate malaria from the continent.
188
535480
3136
08:58
At Ifakara we are firmly behind these goals.
189
538640
2616
Ifakara'da bu amaçlarımızın arkasında sıkıca duruyoruz.
09:01
And we've put together a cohort of young scientists,
190
541280
3336
Kadın ve erkeklerden oluşan hepsi alanında uzman
09:04
male and female,
191
544640
1536
genç bilimcilerle bir topluluk oluşturduk;
09:06
who are champions,
192
546200
1216
09:07
who are interested in coming together to make this vision come true.
193
547440
3440
vizyonumuzu gerçekleştirmek için bir araya geldiler.
09:11
They do what they can
194
551760
1936
Bunu gerçekleştirmek için
09:13
to make it work.
195
553720
1280
ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar.
09:16
And we are supporting them.
196
556640
1856
Biz de onları destekliyoruz.
09:18
We are here to make sure that these dreams come true.
197
558520
2936
Bu hayallerin gerçeğe dönüşmesi için buradayız.
09:21
Ladies and gentlemen,
198
561480
1696
Hanımlar ve beyler,
09:23
even if it doesn't happen in our lifetime,
199
563200
2840
bizim ömrümüz süresince olmasa bile
09:27
even if it doesn't happen
200
567120
1440
bizler ölmeden önce
09:29
before you and me go away,
201
569400
1856
gerçekleşemese bile,
09:31
I believe that your child and my child
202
571280
2560
çocuklarımızın sıtma taşıyan sivrisineklerin
09:34
shall inherit a world free of malaria transmitting mosquitoes
203
574600
3256
ve sıtma hastalığının olmadığı bir dünya
09:37
and free of malaria.
204
577880
1216
miras alacağına inanıyorum.
09:39
Thank you very much, ladies and gentlemen.
205
579120
2016
Çok teşekkürler, hanımlar ve beyler.
09:41
(Applause)
206
581160
3896
(Alkışlar)
09:45
Thank you.
207
585080
1256
Teşekkürler.
09:46
Kelo Kubu: OK, Fredros.
208
586360
1360
Kelo Kabu: Pekala, Fredros.
09:48
Let's talk about CRISPR for a bit.
209
588560
2056
Biraz CRISPR hakkında konuşalım.
09:50
(Laughter)
210
590640
1416
(Kahkahalar)
09:52
It's taken the world by storm,
211
592080
2256
Dünyayı fırtına gibi ele geçirdi,
09:54
it promises to do amazing things.
212
594360
3000
harika şeyler vadediyor.
09:58
What do you think of scientists using CRISPR to kill off mosquitoes?
213
598200
4640
Sivrisinek öldürmek için CRISPR kullanan bilimciler hakkında ne düşünüyorsunuz?
10:03
Fredros Okumu: To answer this question, let's start from what the problem is.
214
603520
3640
Fredros Okumu: Bu soruyu cevaplamaya problemin ne olduğundan başlayalım.
10:08
First of all, we're talking about a disease that still kills --
215
608760
3496
Öncelikle bahsettiğimiz bu hastalık,
Dünya Sağlık Örgütü'nün son verilerine göre
10:12
according to the latest figures we have from WHO --
216
612280
2416
10:14
429,000 people.
217
614720
2216
hâlâ 429.000 kişiyi öldürüyor.
10:16
Most of these are African children.
218
616960
1760
Bunların çoğu Afrikalı çocuklar.
10:19
Of course, we've made progress,
219
619600
1496
Tabii ki ilerleme kaydettik,
10:21
there are countries that have achieved
220
621120
1856
sıtma oranını %50-60'a kadar
10:23
up to 50-60 percent reduction in malaria burden.
221
623000
3600
azaltmayı başarmış ülkeler var.
10:26
But we still have to do more to get to zero.
222
626920
2080
Yine de sıfıra ulaşmak için daha çok şey yapmamız gerek.
10:29
There is already proof of principle
223
629360
2176
CRISPR gibi gen düzenleme tekniklerinin
10:31
that gene-editing techniques, such as CRISPR,
224
631560
3216
sivrisinekler üzerinde etkin bir şekilde kullanılarak,
10:34
can be used effectively
225
634800
2616
sıtma bulaştırmaz hâle getirilebileceklerine,
10:37
to transform mosquitoes so that either they do not transmit malaria --
226
637440
3600
ki buna popülasyon değişimi diyoruz;
10:41
we call this population alteration --
227
641800
1976
ya da artık var olmamalarının,
10:43
or that they no longer exist,
228
643800
2080
yani popülasyon bastırılmasının
10:46
population suppression.
229
646760
1736
gerçekleşebileceğine dair kanıt var.
10:48
This is already proven in the lab.
230
648520
1896
Bu laboratuvarda zaten kanıtlandı.
10:50
There is also modeling work
231
650440
2416
Ayrıca modelleme çalışmaları var;
10:52
that has demonstrated that even if you were to release
232
652880
2576
genetiği değiştirilmiş bu sivrisineklerden
10:55
just a small number of these genetically modified mosquitoes,
233
655480
3096
az sayıda salınması durumunda bile,
10:58
that you can actually achieve elimination very, very quickly.
234
658600
3296
çok çok hızlı bir şekilde eliminasyonun başarılabileceğini gösterdi.
11:01
So, CRISPR and tools like this offer us some real opportunities --
235
661920
3936
Yani CRISPR ve benzeri araçlar bize gerçekten bazı fırsatlar sunuyor;
11:05
real-life opportunities to have high-impact interventions
236
665880
3976
etkisi yüksek müdahelelerde bulunarak,
mevcut ilerlememize ek olarak kullanabileceğimiz
11:09
that we can use in addition to what we have now
237
669880
2696
ve sıfıra ulaşmamızı sağlayacak türden gerçek yaşam fırsatları.
11:12
to eventually go to zero.
238
672600
1656
11:14
This is important.
239
674280
1656
Bu önemli.
11:15
Now, of course people always ask us --
240
675960
2976
İnsanlar bize her zaman soruyor,
11:18
which is a common question,
241
678960
1336
çok yaygın bir soru,
11:20
I guess you're going to ask this as well --
242
680320
2056
bunu sanıyorum siz de soracaksınız,
11:22
"What happens if you eliminate mosquitoes?"
243
682400
2056
''Sivrisinekleri öldürürseniz ne olacak?''
11:24
KK: I won't ask then, you answer.
244
684480
1616
KK: Sormayacağım öyleyse, sen cevapla.
11:26
FO: OK. In respect to this, I would just like to remind my colleagues
245
686120
4056
FO: Meslektaşlarıma şunu hatırlatmak istiyorum,
11:30
that we have 3,500 mosquito species in this world.
246
690200
4416
dünyada 3.500 sivrisinek türü var.
11:34
Maybe more than that.
247
694640
1296
Belki daha fazla.
11:35
About 400 of these are Anophelenes,
248
695960
2016
Bunların yaklaşık 400'ü Anofelen
11:38
and only about 70 of them have any capacity to transmit malaria.
249
698000
3856
ve sadece 70 kadarı sıtma bulaştırma kapasitesine sahip.
11:41
In Africa, we're having to deal with three or four of these as the major guys.
250
701880
3776
Afrika'da asıl düşman olarak bunların 3 veya 4'üyle uğraşıyoruz.
11:45
They carry most -- like 99 percent of all the malaria we have.
251
705680
3816
Tüm sıtma vakalarının çoğunu, %99'unu falan taşıyorlar.
11:49
If we were to go out with gene editing like CRISPR,
252
709520
2896
CRISPR gibi gen düzenleme tekniğine başvurursak,
11:52
if we were to go out with gene drives to control malaria,
253
712440
2696
sıtmayı kontrol etmek için gen işine yönelirsek,
sadece bir veya ikisiyle mücadele ediyor olacağız.
11:55
we would be going after only one or two.
254
715160
2096
11:57
I don't see a diversity problem with that.
255
717280
2496
Bununla ilgili bir çeşitlilik sorunu görmüyorum.
11:59
But that's personal view.
256
719800
1376
Ancak bu kişisel bir görüş.
12:01
I think it's OK.
257
721200
1216
Bence sorun yok.
12:02
And remember, by the way,
258
722440
1256
Şunu da ekleyeyim,
12:03
all these years we've been trying to eliminate these mosquitoes effectively
259
723720
3696
sivrisinekleri spreylerle öldürmeye çalıştığımız bu kadar yıl boyunca,
12:07
by spraying them -- our colleagues in America have sprayed with --
260
727440
4056
Amerika'daki meslektaşlarımız bunu yaptı,
12:11
really bomb-spraying these insects out of the villages.
261
731520
2616
sivrisinekleri sprey bombalarla köylerden uzaklaştırdılar.
12:14
In Africa we do a lot of household spraying.
262
734160
2936
Afrika'da ev içinde sürekli sprey kullanıyoruz.
12:17
All these are aimed solely at killing the mosquitoes.
263
737120
2680
Bunların tümü yalnızca sivrisinekleri öldürmeye yönelik.
12:20
So there's really no problem if we had a new tool.
264
740280
2496
Yani yeni bir aracımız olsa hiç de sorun olmaz.
12:22
But having said that, I have to say
265
742800
1696
Ancak bunu söylerken,
12:24
we also have to be very, very responsible here.
266
744520
2296
çok sorumlu davranmamız gerektiğini de eklemeliyim.
12:26
So there's the regulatory side, and we have to partner with our regulators
267
746840
3456
İşin bir mevzuat kısmı var ve ortaklarımızla işbirliği yaparak,
12:30
and make sure that everything that we do is done correctly,
268
750320
2976
her şeyin doğru bir şekilde ve sorumluluk altında yürüdüğünden
12:33
is done responsibly
269
753320
1616
emin olmamız gerek.
12:34
and that we also have to do independent risk assessments,
270
754960
2696
Ayrıca bağımsız risk değerlendirmeleri yapmamız lazım;
12:37
to just make sure
271
757680
1256
tüm bu süreçlerin
12:38
that all these processes do not fall into the wrong hands.
272
758960
3256
yanlış ellere düşmediğinden emin olmak için.
12:42
Thank you very much.
273
762240
1216
Çok teşekkür ederim.
12:43
KK: Thank you.
274
763480
1216
KK: Teşekkürler.
12:44
(Applause)
275
764720
3360
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7