Want a more just world? Be an unlikely ally | Dwinita Mosby Tyler

73,370 views ・ 2020-08-12

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Transcriber: Leslie Gauthier Reviewer: Joanna Pietrulewicz
0
0
7000
Çeviri: Cihan Ekmekçi Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:12
You can ask anyone you want,
1
12667
4059
İstediğiniz herkese sorabilirsiniz,
00:16
and they will tell you
2
16750
1684
adalet için savaşmaktan bıktıklarını söyleceklerdir.
00:18
that they are sick and tired of fighting for justice.
3
18458
4584
00:24
People of color and members of the LGBT community are tired
4
24417
6101
Farklı ırktan insanlar ve LGBT bireyler
00:30
of carrying the burden of speaking up
5
30542
2976
kendilerini savunma yükünü taşımaktan bıkkın,
00:33
and stepping up
6
33542
1684
00:35
even when they're being silenced
7
35250
2226
susturuldukları ve geriye çekildikleri zaman bile.
00:37
and pushed back down.
8
37500
2143
00:39
And white allies
9
39667
1809
Diğer yandan beyaz insanlar ve heteroseksüeller de öyle.
00:41
and cis allies are tired, too.
10
41500
2542
00:45
Tired of being told they're doing it wrong
11
45000
3309
Kendilerine yanlış yaptıklarının söylenmesinden
00:48
or that it isn't even their place to show up at all.
12
48333
3417
veya savunma işinin üstlerine vazife olmadığının söylenmesinden yorgunlar.
00:52
This fatigue is impacting all of us.
13
52542
4351
Bu bıkkınlık hepimizi etkiliyor.
00:56
And in fact,
14
56917
1559
Ve gerçek şu ki
00:58
I believe we won't succeed
15
58500
2768
adalete yeni bir bakış açısı sunmadan başarılı olacağımıza inanmıyorum.
01:01
until we approach justice in a new way.
16
61292
3500
01:05
I grew up in the middle of the civil rights movement
17
65750
4601
Ben sivil haklar hareketinin içinde, ayrımcılık yapılan Güney'de büyüdüm.
01:10
in the segregated South.
18
70375
1958
01:13
As a five-year-old girl,
19
73375
1768
Beş yaşında bir kızken baleye çok ilgiliydim.
01:15
I was very interested in ballet.
20
75167
3184
01:18
It seemed to be the five-year-old-girl thing to do in the 1960s.
21
78375
4625
1960'larda beş yaşında bir kız çocuğunun yapacağı türden bir şey işte.
01:23
My mother took me to a ballet school.
22
83833
3167
Annem beni bir bale okuluna götürdü.
01:27
You know, the kind of school that had teachers
23
87583
2226
Öğretmenlerin ne kadar yetenekli olduğunuzdan konuştuğu türden bir okul
01:29
that talked about your gifts and talents
24
89833
1935
01:31
knowing that you'd never be a ballerina.
25
91792
2226
ama asla bir balerin olamayacağınızı bilirler.
01:34
(Laughter)
26
94042
2142
(Gülüşmeler)
01:36
When we arrived,
27
96208
1351
Okula vardığımızda
01:37
they said nicely that they "did not accept Negroes."
28
97583
4834
kibarca "Zencileri kabul etmiyoruz" dediler.
01:43
We got back in the car as if we were just leaving a grocery store
29
103458
3768
Portakal suyu bulamadığımız için marketten ayrılıp arabaya dönmüş gibiydik.
01:47
that was out of orange juice.
30
107250
2042
01:50
We said nothing ...
31
110000
2851
Hiçbir şey söylemedik...
01:52
just drove to the next ballet school.
32
112875
2542
Yalnızca sonraki bale okuluna sürdük.
01:56
They said, "We don't accept Negroes."
33
116333
4584
"Zencileri kabul etmiyoruz." dediler.
02:01
Well, I was confused.
34
121625
2393
Şaşırmıştım.
02:04
And I asked my mother why they didn't want me.
35
124042
3416
Ve anneme beni neden istemediklerini sordum.
02:08
And she said, "Well, they're just not smart enough to accept you right now,
36
128208
4560
Bana şöyle dedi, "Seni şu an kabul edecek kadar zeki değiller
02:12
and they don't know how excellent you are."
37
132792
2059
ve harika biri olduğunu bilmiyorlar."
02:14
(Cheers)
38
134875
1268
(Tezahürat sesleri)
02:16
(Applause and cheers)
39
136167
3583
(Alkış ve tezahüratlar)
02:21
Well, I didn't know what that meant.
40
141083
3643
Bu ne demek bilmiyordum.
02:24
(Laughter)
41
144750
1726
(Gülme sesleri)
02:26
But I was sure it wasn't good,
42
146500
2768
Ama iyi bir şey olmadığından emindim
02:29
because I could see it in my mother's eyes.
43
149292
2934
çünkü annemin gözlerinden anlıyordum.
02:32
She was angry,
44
152250
3268
Öfkeliydi
02:35
and it looked like she was on the verge of tears.
45
155542
2625
ve neredeyse ağlayacak gibi duruyordu.
02:39
Well, I decided right then and right there
46
159125
3726
O gün orada balenin aptalca bir şey olduğuna karar verdim.
02:42
that ballet was dumb.
47
162875
2292
02:45
(Laughter)
48
165542
1375
(Kahkahalar)
02:47
You know, I had lots of experiences like that along the way,
49
167917
3101
Hayatım boyunca bunun gibi pek çok deneyimim oldu
02:51
but as I got older,
50
171042
2017
fakat yıllar geçtikçe
02:53
I started to get angry.
51
173083
2518
öfkelenmeye başladım.
02:55
And not just angry at the outright racism and injustice.
52
175625
4476
Ve yalnızca ırkçılığa ve adaletsizliğe karşı değil,
03:00
I was angry at people that stood by and didn't say anything.
53
180125
3917
öylece durup hiçbir şey söylemeyen insanlara karşı öfkeliydim.
03:05
Like, why didn't the white parents in that ballet school say
54
185000
4893
Bale okulundaki beyaz ebeveynler neden şunları söylemedi,
03:09
"Uh, that's wrong.
55
189917
2017
"Bu yanlış bir şey.
03:11
Let that little girl dance."
56
191958
1667
Bırakın da küçük kız dans etsin."
03:14
Or why --
57
194708
1268
Ya da neden...
03:16
(Applause)
58
196000
1309
(Alkış sesleri)
03:17
Why didn't the white patrons in the segregated restaurants say
59
197333
3310
Neden ayrımcılık yapan restoranların beyaz patronları
03:20
"Hey, that's not right.
60
200667
1726
"Hey, bu yanlış bir şey.
03:22
Let that family eat."
61
202417
1750
Bırakın bu aile yemeğini yesin" demediler?
03:24
Well, it didn't take me long to realize
62
204958
2226
Çok geçmeden şunu anladım ki
03:27
that racial injustice wasn't the only place
63
207208
3518
ırkçılık insanların çoğunun sessiz kalmadığı tek sorun değil.
03:30
that people in the majority were staying quiet.
64
210750
3601
03:34
When I'd sit in church and hear some homophobic comment
65
214375
3143
Kilisede oturup bazı homofobik yorumları kutsal ayet kisvesi altında duyduğumda
03:37
being disguised as something scriptural,
66
217542
2059
03:39
I'd say, "I'm sorry,
67
219625
2893
"Affedersiniz," derdim,
03:42
why aren't the heterosexual churchgoers disrupting this nonsense?"
68
222542
4809
"neden kiliseye giden heterolar bu saçmalığa bir dur demiyor?"
03:47
(Applause)
69
227375
2643
(Alkış sesleri)
03:50
Or ...
70
230042
1250
Veya...
03:52
in a room filled with boomers and Gen-Xers
71
232292
4017
X nesli bireylerle dolu bir odada,
03:56
who started degrading their millennial colleagues
72
236333
2685
şımarık, tembel ve aşırı güvenli olmakla aşağılanan Y nesli iş arkadaşları için
03:59
as being spoiled, lazy and overconfident,
73
239042
2892
04:01
I'd say, "I'm sorry,
74
241958
2976
ben olsam ''Affedersiniz,'' derdim,
04:04
why isn't someone my age saying 'stop stereotyping?'"
75
244958
4250
''niçin benim yaşımda hiç kimse 'stereotip yapmayı bırak' demiyor?''
04:09
(Audience) Yes!
76
249667
1267
(Seyirci) Evet!
04:10
(Applause)
77
250958
3185
(Alkış sesleri)
04:14
I was used to standing up on issues like this,
78
254167
3726
Ben böyle sorunlara baş kaldırmaya alışıktım
04:17
but why wasn't everyone else?
79
257917
2625
ama diğer herkes neden değildi?
04:21
My fifth grade teacher,
80
261625
1893
Beşinci sınıf öğretmenim,
04:23
Mrs. McFarland,
81
263542
1851
Bayan McFarland,
04:25
taught me that justice requires an accomplice.
82
265417
5125
bana adaletin bir ortağa ihtiyacı olduğunu öğretti.
04:31
Not just anyone will do.
83
271250
3059
Herhangi biri değil.
04:34
She said we need unlikely allies
84
274333
4143
Gerçek bir değişiklik görmek istiyorsak
04:38
if we want to see real change happen.
85
278500
3059
aykırı yoldaşlara ihtiyacımız olduğunu söyledi.
04:41
And for those of us experiencing injustice up front,
86
281583
5351
Ve adaletsizliği, bizim gibi birinci elden yaşayanlar olarak
04:46
we need to be willing to accept the help,
87
286958
3226
yardımı kabul etmeye istekli olmalıyız,
04:50
because when we don't,
88
290208
2726
çünkü eğer olmazsak
04:52
change takes too long.
89
292958
2125
değişim çok uzun zaman alır.
04:56
I mean, imagine if heterosexual and gay people had not come together
90
296083
3685
Heteroseksüel ve eşcinsellerin evlilik eşitliği altında
04:59
under the banner of marriage equality.
91
299792
3059
bir araya gelmediğini düşünsenize.
05:02
Or what if President Kennedy
92
302875
2351
Veya Başkan Kennedy,
05:05
just wasn't interested in the civil rights movement?
93
305250
2833
sivil haklar hareketi ile ilgilenmeseydi ne olurdu?
05:09
Most of our major movements in this country might have been delayed
94
309125
5684
Eğer beklenmedik müttefiklere sahip olmasaydık
bu ülkedeki çoğu büyük eylemimiz ertelenmiş ve hatta ölmüş bile olabilirdi.
05:14
or even dead
95
314833
1893
05:16
if it weren't for the presence of unlikely allies.
96
316750
4292
05:22
When the same people speak up
97
322083
2268
Aynı insanlar, her zaman konuştukları gibi çıkıp konuştukları zaman,
05:24
in the same ways they've always spoken up,
98
324375
3226
05:27
the most we'll ever get are the same results
99
327625
2809
ulaşabileceğimiz en büyük şey tekrar ve tekrar aynı sonuçlar olacaktır.
05:30
over and over again.
100
330458
2584
05:33
You know, allies often stand on the sidelines
101
333833
2768
Yoldaşlar genellikle bir kenarda durup çağırılmayı beklerler.
05:36
waiting to be called up.
102
336625
2476
05:39
But what if unlikely allies led out in front of issues?
103
339125
4893
Peki beklenmedik yoldaşlar en önde dursalardı ne olurdu?
05:44
Like ...
104
344042
1351
Demek istediğim...
05:45
what if Black and Native American people stood in front of immigration issues?
105
345417
4000
Siyahi ve Yerli Amerikalılar, göçmen sorunları için en önde yer alsalar?
05:51
(Applause)
106
351000
1917
(Alkış sesleri)
05:54
Or what if white people led the charge
107
354208
4435
Veya ırkçılığı bitirmek için ilk adımı beyaz insanlar atsalar?
05:58
to end racism?
108
358667
2017
06:00
(Applause and cheers)
109
360708
4000
(Alkış ve tezahüratlar)
06:05
Or ...
110
365625
1351
Veya...
06:07
what if men led the charge on pay equity for women?
111
367000
4476
Kadınlara maaş eşitliği için liderliği erkekler yapsalardı?
06:11
(Applause and cheers)
112
371500
3976
(Alkış ve tezahürat)
06:15
Or ...
113
375500
1434
Veya...
06:16
what if heterosexual people stood in front of LGBTQ issues?
114
376958
5768
LGBTQ sorunları için heteroseksüeller en ön sıralarda yer alsalardı?
06:22
(Applause and cheers)
115
382750
4101
(Alkış ve tezahüratlar)
06:26
And what if able-bodied people advocated
116
386875
3768
Ve engelli insanları sağlıklı insanlar savunsaydı?
06:30
for people living with disabilities?
117
390667
2559
06:33
(Applause and cheers)
118
393250
3851
(Alkış ve tezahüratlar)
06:37
You know, we can stand up for issues,
119
397125
2643
Sorunun bizimle ilgili olmadığını düşündüğümüzde bile
06:39
weigh in and advocate
120
399792
2309
sesimizi yükseltip o sorunu savunabiliriz.
06:42
even when it seems like the issue has nothing to do with us.
121
402125
4250
06:47
And actually,
122
407125
1309
Ve aslında,
06:48
those are the issues that are most compelling.
123
408458
3226
bu sorunlar en ilgi çekici olanlar.
06:51
And sure,
124
411708
1500
Ve tabii,
06:53
people will have no idea why you are there,
125
413917
4101
insanlar neden orada olduğunuzu anlamayacaklar
06:58
but that's why those of us facing injustice
126
418042
3309
ama işte bu yüzden adaletsizlikle karşılaşan bizler,
07:01
must be willing to accept the help.
127
421375
2893
yardımı kabul etmekte istekli olmalıyız.
07:04
You know, we have to fight injustice
128
424292
2934
Adaletsizlikle nezaket içinde bir şekilde savaşmalıyız.
07:07
with a consciousness of grace.
129
427250
2292
07:10
When white guys stand up to fight
130
430667
2559
Siyahi ve esmer insanların özgürlüğü için beyaz insanlar savaşmaya başladığında
07:13
for the liberation of Black and Brown people,
131
433250
3268
07:16
Black and Brown people will have to be willing to accept their help.
132
436542
4000
siyahi ve esmer insanlar yardımı kabul etmeye istekli olmalılar.
07:21
And I know that's complicated,
133
441708
2518
Karmaşık olduğunu biliyorum
07:24
but this is collective work
134
444250
3434
fakat bu bir iş birliği
07:27
and it requires everyone to be all in.
135
447708
5250
ve herkesin bir arada olması gerekiyor.
07:34
One day when I was at kindergarten,
136
454208
2601
Bir gün anaokulundayken
07:36
our teacher introduced us
137
456833
1476
öğretmenimiz bizi Bayan Ann adında güzel, uzun, beyaz bir kadına tanıttı.
07:38
to this beautiful, tall, white lady named Miss Ann.
138
458333
3542
07:42
I thought she was the prettiest white lady I'd ever seen.
139
462833
3000
Gördüğüm en güzel beyaz kadın olduğunu düşünmüştüm.
07:46
Well, if I can be honest with you,
140
466667
1642
Dürüst olmak gerekirse
07:48
I think it was the first time we'd ever seen a white lady in our school ever.
141
468333
3643
o sanırım okulumuzda gördüğümüz ilk beyaz kadındı.
07:52
(Laughter)
142
472000
1268
(Gülme sesleri)
07:53
Miss Ann stood in front of us,
143
473292
1559
Bayan Ann karşımıza geçti
07:54
and she said she was going to start teaching ballet classes
144
474875
4268
ve okulumuzda bale dersleri vermeye başlayacağını
07:59
right there are our school
145
479167
1875
08:02
and that she was proud to be our dance teacher.
146
482042
3833
ve dans öğretmenimiz olmaktan gurur duyduğunu söyledi.
08:06
It was unreal.
147
486500
2875
İnanılmaz bir şeydi.
08:10
All of a sudden --
148
490375
1851
Birden --
08:12
(sings) I didn't think ballet was dumb anymore.
149
492250
3059
(Şarkı söyleyerek) Artık bale aptalca bir şey değildi.
08:15
(Laughter)
150
495333
1750
(Gülme sesleri)
08:17
You see, what I know now is Miss Ann was fully aware
151
497875
5059
Şimdi biliyorum ki Bayan Ann,
beyaz bale okullarının siyah kızları kabul etmediğinin tamamen farkındaydı.
08:22
that the white ballet schools would not accept Black girls.
152
502958
4810
08:27
She was incensed by that.
153
507792
2476
Bundan dolayı çok sinirliydi.
08:30
So she came to the Black neighborhood
154
510292
2517
Böylece siyahi bir mahalleye gelip
08:32
to start teaching the dance classes herself.
155
512833
3167
dans dersleri vermeye başlamıştı.
08:36
And you know, it took love and courage for her to do that.
156
516958
3101
Ve bunu yapmak sevgi ve cesaret ister.
08:40
(Applause)
157
520083
3000
(Alkış)
08:46
And where there was no justice,
158
526667
3476
Ve adaletin olmadığı bir yere adaleti getirdi.
08:50
she just built it.
159
530167
1625
08:53
We all survived,
160
533167
2976
Hepimiz hayatta kaldık
08:56
because we stood on the shoulders of our Black ancestors.
161
536167
3833
çünkü atalarımızın geçmişte yaptıklarını yaptık.
09:00
We all thrived, because Miss Ann was an unlikely ally.
162
540792
5833
Hepimiz güçlendik çünkü Bayan Ann beklenmedik bir yoldaştı.
09:07
You know, when you add your voice
163
547667
3101
Sizi ilgilendirmediğini düşündüğünüz konulara sesinizi yükseltip
09:10
and your actions
164
550792
2142
09:12
to situations that you don't think involve you,
165
552958
3768
bir şeyler yaptığınız zaman
09:16
you actually inspire others to do the same.
166
556750
2875
aslında aynısını yapmaları için başkalarına ilham veriyorsunuz.
09:20
Miss Ann inspired me to always be on the lookout
167
560625
4101
Bayan Ann, adaletsizlik ve eşitsizlik gördüğüm her yerde,
09:24
for situations that weren't about me
168
564750
3809
benimle ilgisi olmasa bile,
09:28
but where I saw injustice
169
568583
1976
her zaman alarmda olmam için bana ilham verdi.
09:30
and inequality happening anyway.
170
570583
2750
09:34
I hope she inspires you, too,
171
574375
2601
Umarım size de ilham vermiştir
09:37
because to win the fight for equity
172
577000
5268
çünkü adalet için verdiğimiz savaşı kazanmak için
09:42
we will all need to speak up
173
582292
3809
hepimizin ayağa kalkıp
sesini yükseltmesi gerek.
09:46
and stand up.
174
586125
1500
09:48
We will all need to do that.
175
588500
2434
Hepimiz bunu yapmalıyız.
09:50
And we will all need to do that
176
590958
2018
Ve bunu zor olduğu zaman bile
09:53
even when it's hard
177
593000
1851
09:54
and even when we feel out of place,
178
594875
3143
ve haddimize olmadığını hissettiğimiz zaman bile yapmalıyız
09:58
because it is your place,
179
598042
3976
çünkü yaptığınız şey sizin göreviniz
10:02
and it is our place.
180
602042
2333
ve bizim görevimizdir.
10:05
Justice counts on all of us.
181
605125
4101
Adalet, hepimize güveniyor.
10:09
Thank you.
182
609250
1309
Teşekkürler.
10:10
(Applause and cheers)
183
610583
2834
(Alkış ve tezahüratlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7