Why winning doesn't always equal success | Valorie Kondos Field

210,637 views ・ 2020-01-23

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Nil Sanli Gözden geçirme: Nevaz Mescioğlu
00:12
OK, I have a question for all of us.
0
12996
2084
Hepimize bir sorum var.
00:15
You ready?
1
15104
1184
Hazır mısınız?
00:17
Is all winning success?
2
17050
2138
Kazanmak her zaman başarı mıdır?
00:19
(Murmurs)
3
19270
1360
(Mırıltılar)
00:20
Oh.
4
20683
1291
Ah.
00:22
(Laughter)
5
22405
1800
(Kahkahalar)
00:24
Whoa. OK.
6
24229
1516
Tamam.
00:26
I am the recently retired head coach
7
26541
2558
Ben UCLA'in kadın jimnastik takımının
00:29
of the UCLA Women's Gymnastics Team,
8
29123
2754
yeni emekli baş antrenörüyüm
00:31
a position that I held for 29 years.
9
31901
2314
ve 29 yıldır bu pozisyondayım.
00:34
(Applause)
10
34239
1582
(Alkış)
00:35
Thank you.
11
35845
1152
Teşekkürler.
00:37
And during my tenure,
12
37021
2204
Görev sürem boyunca
00:39
I experienced a lot of winning.
13
39249
1801
birçok birincilik deneyimim oldu.
00:41
I led our team to seven National Championships,
14
41480
2754
Yedi ulusal şampiyonada takımıma liderlik ettim.
00:44
I was inducted into the UCLA Athletic Hall of Fame
15
44258
3128
UCLA'in atletik onur listesine alındım.
00:47
and I was even voted the Coach of the Century
16
47410
2711
Bunun yanında
Pasifik-12 Konferansı tarafından yüzyılın antrenörü seçildim.
00:50
by the Pac-12 Conference.
17
50145
1459
00:51
(Applause)
18
51628
2358
(Alkış)
Kazanmak gerçekten
00:54
Winning is really, really,
19
54010
3704
00:57
like, really, really fun.
20
57738
2055
ama gerçekten eğlenceli.
00:59
(Laughter)
21
59817
2258
(Kahkahalar)
01:02
But I am here to share my insight:
22
62099
2536
Ancak ben, bakış açımı paylaşmak için buradayım.
01:04
winning does not always equal success.
23
64659
2311
Kazanmak her zaman başarıya eşit değildir.
01:07
All across America and around the world,
24
67756
2980
Tüm Amerika'da ve dünya çapında kendi yarattığımız
01:10
we have a crisis
25
70760
2026
01:12
in the win-at-all-cost cultures
26
72810
2672
"ne pahasına olursa olsun kazan"
01:15
that we have created.
27
75506
1898
krizini yaşıyoruz.
01:18
In our schools,
28
78272
1448
Okullarda,
01:19
in our businesses, in politics,
29
79744
2718
ticarette, politikada
01:22
winning at all cost has become acceptable.
30
82486
2925
"ne pahasına olursa olsun kazanmak" kabul edilir oldu.
01:27
As a society,
31
87010
1897
Toplum olarak
01:28
we honor the people at the top of the pyramid.
32
88931
2732
piramidin en üstündeki kişileri yüceltiyoruz.
01:31
We effusively applaud those people who win championships and elections and awards.
33
91687
6663
Şampiyonaları, seçimleri ve ödülleri kazanan insanları coşkuyla alkışlıyoruz.
01:39
But sadly, quite often,
34
99276
1967
Ancak ne yazık ki çoğu zaman
01:41
those same people are leaving their institutions
35
101267
3688
bu aynı insanlar kurumlarından
01:44
as damaged human beings.
36
104979
2286
incinmiş olarak ayrılıyorlar.
01:48
Sadly, with straight A's,
37
108306
2079
Maalesef ki tam puan alan çocuklar
01:50
kids are leaving school damaged.
38
110409
2559
okullarını kırılmış olarak bitiriyorlar.
01:54
With awards and medals,
39
114286
1341
Ödüllü ve madalyalı
01:55
athletes often leave their teams damaged,
40
115651
6030
sporcular takımlarından yalnızca fiziksel olarak değil,
duygusal ve zihinsel olarak da yaralanarak ayrılıyorlar.
02:01
emotionally, mentally, not just physically.
41
121705
2375
02:04
And with huge profits, employees often leave their companies damaged.
42
124993
4850
Yüksek kazançlı çalışanlar şirketlerinden yaralanmış olarak ayrılıyorlar.
02:10
We have become so hyperfocused on that end result,
43
130812
4661
Sonuca o kadar odaklıyız ki
02:15
and when the end result is a win,
44
135497
2497
söz konusu kazanmak olunca
02:19
the human component of how we got there
45
139510
2890
bu noktaya nasıl geldiğimizin insani yönü
02:22
often gets swept under the proverbial rug,
46
142424
3219
ve bundan aldığımız yaralar genellikle
02:25
and so does the damage.
47
145667
1715
halı altına süpürülüyor.
02:28
So I'm calling for a time-out.
48
148647
2320
Bunun için durun.
02:30
Time-out.
49
150991
1219
Mola.
02:32
We need to redefine success.
50
152879
1954
Başarıyı tekrar tanımlamamız gerekiyor.
02:35
Real success is developing champions in life for our world,
51
155968
6812
Gerçek başarı, kazansak da kaybetsek de
02:42
win or lose.
52
162804
2562
hayat şampiyonları yetiştirmektir.
02:47
(Applause)
53
167073
4084
(Alkış)
02:52
Real success is developing champions in life,
54
172105
3432
Gerçek başarı
hayat şampiyonları yetiştirmektir.
02:55
not for your team,
55
175561
1479
Takımınız için değil,
02:57
not for your business
56
177064
2367
işiniz için değil
02:59
and, I'm sad to tell you, not even for your Christmas card bragging rights.
57
179455
3968
ve hatta üzülerek söylüyorum, yeni yıl kartlarında övünmek için de değil.
03:04
Sorry.
58
184369
1189
Üzgünüm.
03:05
So how do we do this?
59
185882
1589
Peki bunu nasıl yaparız?
03:07
First of all, you may be able to dictate your way to a win,
60
187979
4481
Öncelikle, kazanmak için kendi yolunuzu dikte edebilirsiniz
03:12
but you can't dictate your way to success.
61
192484
3194
ancak başarı için kendi yolunuzu dikte edemezsiniz.
03:16
Let me take you back to 1990, when I was first appointed the head coach
62
196781
3744
Sizi 1990'da
ilk UCLA kadın jimnastik takım koçu olarak atandığım zamana geri götüreyim.
03:20
of the UCLA Women's Gymnastics Team.
63
200549
2243
03:23
And I would like to share with you that I've never done gymnastics.
64
203266
3906
Daha önce hiç jimnastik yapmadığımı da bilmenizi isterim.
03:27
I grew up in the world of ballet.
65
207196
1976
Ben bale dünyasında büyüdüm.
03:29
I have never done a cartwheel,
66
209196
2842
Daha önce hiç yan takla atmadım
03:32
and I couldn't teach you how to do a proper cartwheel.
67
212062
2891
ve size yan takla atmasını öğretemem.
03:34
(Laughter)
68
214977
1045
(Kahkaha)
03:36
It's sadly true.
69
216046
1289
Maalesef bu doğru.
03:37
And I knew nothing about how to develop a team culture.
70
217359
5258
Ayrıca, takım kültürü oluşturma hakkında da hiçbir şey bilmiyordum.
03:43
The best I could do was mimic other coaches who had won.
71
223283
3742
Kazanan antrenörleri taklit etmek yapabildiğim en iyi şeydi.
03:47
And so I became tough-talking,
72
227728
2082
Sonunda sert konuşan,
03:49
tough-minded, relentless,
73
229834
2441
katı fikirli, acımasız,
03:53
unsympathetic,
74
233219
1695
anlayışsız,
03:54
bullish, unempathetic
75
234938
2303
kızgın, sevimsiz
03:58
and oftentimes downright mean.
76
238487
2340
ve çoğunlukla düpedüz kaba biri oldum.
04:02
I acted like a head coach
77
242345
3301
Sadece kazanmanın yollarını arayan
04:05
whose only thought was to figure out how to win.
78
245670
3278
bir baş antrenör gibi davrandım.
04:11
My first few seasons as a head coach
79
251553
1868
Baş antrenör olduğum ilk sezonlar berbattı
04:13
were abysmal,
80
253445
1425
04:14
and after putting up with my brash coaching style for a few years,
81
254894
3958
ve birkaç yıl
küstah koçluğuma katlandıktan sonra
04:18
our team asked me for a team meeting.
82
258876
2348
takımım, bir toplantı yapmak istedi.
04:21
Well, I love team meetings,
83
261248
1317
Tabii takım toplantılarına bayılıyorum,
04:22
so I said, "Yay! Let's have a team meeting."
84
262589
2134
"Oley, hadi takım toplantısı yapalım." dedim
04:25
And for two solid hours,
85
265352
2513
ve tam iki saat boyunca
04:27
they gave me examples of how my arrogance was hurtful and demeaning.
86
267889
5761
küstahlığımın ne kadar incitici
ve alçaltıcı olduğunun örneklerini verdiler.
04:34
Yeah, not yay.
87
274603
1249
Pek "oley" değildi.
04:37
They explained to me
88
277501
1675
Bana, küçümsenmek değil de
04:39
that they wanted to be supported,
89
279200
2092
desteklenmek istediklerini belirttiler.
04:41
not belittled.
90
281316
1428
04:42
They wanted to be coached up, not torn down.
91
282768
2609
Aşağılanmak yerine teşvik edilmek istiyorlardı.
04:45
They wanted to be motivated,
92
285401
2582
Baskı ve despotluk yapılmasını değil,
motive edilmeyi istiyorlardı.
04:48
not pressured or bullied.
93
288007
2306
04:51
That was my time-out,
94
291476
1759
Bu benim durma noktamdı
04:54
and I chose to change.
95
294242
1695
ve ben değişmeyi seçtim.
04:57
Being a dogmatic dictator
96
297689
3259
Kararlı bir diktatör olmak
05:00
may produce compliant, good little soldiers,
97
300972
3553
itaatkâr, iyi askerler üretebilir
05:04
but it doesn't develop champions in life.
98
304549
2814
ama hayat şampiyonları yetiştiremez.
05:08
It is so much easier, in any walk of life,
99
308278
4165
Hayatın herhangi bir zamanında
birini daha iyi olmayı istemeye
05:12
to dictate and give orders
100
312467
2461
motive etmenin yolunu bulmaktansa
05:14
than to actually figure out how to motivate someone
101
314952
3161
dayatmak ve emir vermek çok daha kolaydır.
05:19
to want to be better.
102
319015
1769
05:20
And the reason is -- we all know this --
103
320808
2216
Bunun sebebi, -hepimizin bildiği gibi-
05:23
motivation takes a really long time
104
323048
2679
motivasyonun kök salmasının gerçekten uzun zaman alması.
05:25
to take root.
105
325751
1360
05:27
But when it does,
106
327592
2222
Fakat gerçekleştiğinde
05:29
it is character-building
107
329838
2031
karakter oluşturucu
05:31
and life-altering.
108
331893
1786
ve hayat değiştiricidir.
05:34
I realized that I needed to fortify our student-athletes
109
334464
4663
Öğrencilerimi yalnızca kazanan atletler olarak değil
05:39
as whole human beings,
110
339151
2014
ama insan olarak da
05:42
not just athletes who won.
111
342119
1636
desteklemem gerektiğini fark ettim.
05:44
So success for me shifted
112
344355
2556
Benim için başarının anlamı
05:46
from only focusing on winning
113
346935
2548
sadece kazanma odaklı olmaktan
05:49
to developing my coaching philosophy,
114
349507
2687
kendi geliştirdiğim felsefe olan
spor yoluyla hayat şampiyonları yetiştirmeye kaydı.
05:52
which is developing champions in life through sport.
115
352218
4519
05:57
And I knew if I did this well enough,
116
357869
1993
Biliyordum ki eğer bunu yeterince iyi yaparsam
05:59
that champion mentality would translate to the competition floor.
117
359886
3391
bu şampiyon zihniyeti yarışmaya yansıyabilirdi.
06:04
And it did.
118
364230
1226
Ve yansıdı da.
06:06
The key ingredient was to develop trust
119
366343
3136
Anahtar unsur, sabır,
06:10
through patience,
120
370439
1420
saygılı dürüstlük
06:12
respectful honesty
121
372515
1975
ve mesuliyet yoluyla
06:15
and accountability --
122
375555
1498
güven geliştirmekti —
06:18
all of the ingredients that go into tough love.
123
378186
2935
ki bunların hepsi sağlam bir sevgiyi oluşturan unsurlardır.
06:22
Speaking of tough love,
124
382820
1933
Sağlam sevgiden bahsetmişken
06:24
Katelyn Ohashi is a perfect example of this.
125
384777
2877
Katelyn Ohashi bunun harika bir örneği.
06:27
You may have all seen her floor routine.
126
387678
2551
Hepiniz onun zemin rutinini görmüş olmalısınız.
06:30
It has had over 150 million views.
127
390253
4064
150 milyondan fazla görüntülendi.
06:34
And the consensus is, her performance is pure joy.
128
394785
3944
Ortak fikre göre performansı tamamen eğlence doluydu
06:39
However, when Katelyn came to UCLA, she was broken in body, mind and spirit.
129
399434
5262
ancak Katelyn ilk UCLA'a geldiğinde
bedenen, zihnen ve duygusal olarak yıkılmış bir hâldeydi.
06:45
She had grown up in a stereotypical, very high-level athletic world,
130
405691
5439
Hayatı, kazanmaya odaklı bir atletik çevrede geçmişti
06:52
and she was damaged.
131
412054
1564
ve o incinmişti.
06:54
So when Katelyn came to UCLA her freshman year,
132
414641
3050
Katelyn UCLA'e geldiği ilk yılında,
06:57
she found her inner rebel quite well,
133
417715
3378
içsel isyanı o kadar yüksekti ki
alındığı pozisyonda bile jimnastik yapamayacağı
07:02
to the point where she was no longer able to do gymnastics
134
422085
2824
07:04
at the level at which she was recruited.
135
424933
1932
bir noktadaydı.
07:07
And I will never forget
136
427427
2091
İlk dönemin yarısına doğru yaptığımız
07:09
a team meeting we had halfway through her freshman season.
137
429542
3267
takım toplantısını hiç unutmam.
07:12
We were in there with the team, the coaching staff, the support staff,
138
432833
3313
Takım, antrenör personelleri, destek kadrosu
07:16
sports psychologist,
139
436170
1531
ve spor psikoloğu olarak oradaydık.
07:17
and Katelyn very clearly and unapologetically said,
140
437725
5441
Katelyn açıkça ve özür göstermeksizin
07:24
"I just don't want to be great again."
141
444212
2002
"Tekrar iyi olmak istemiyorum." dedi.
07:28
I felt like I got sucker punched.
142
448520
1859
Beklenmedik bir anda yumruk yemiştim.
07:31
My first thought was,
143
451813
2381
İlk düşüncem şöyleydi:
07:34
"Then why the heck am I going to honor your scholarship?"
144
454218
3508
"Öyleyse ben senin bursuna neden saygı duyayım?"
07:39
It was a really snarky thought, and thankfully I didn't say it out loud,
145
459390
3471
Bu gerçekten rahatsız edici bir düşünceydi ve şükür ki bunu yüksek sesle söylemedim.
07:42
because then I had clarity.
146
462885
3010
Çünkü sonradan açıklığa kavuşturdum,
07:46
Katelyn didn't hate gymnastics.
147
466450
2199
Katelyn jimnastikten nefret etmiyordu.
07:49
Katelyn hated everything associated with being great.
148
469355
3435
O, mükemmel olmakla ilgili olan her şeyden nefret etmişti.
07:53
Katelyn didn't want to be a winner,
149
473485
2426
Katelyn bir kazanan olmak istememişti.
07:55
because winning at all cost had cost her her joy.
150
475935
4442
Çünkü ne pahasına olursa olsun kazanmak onun sevincine mal olmuştu.
08:01
My job was to figure out how to motivate her
151
481795
4034
Benim işim, başarıyı tekrar tanımlamasına yardım ederek
08:05
to want to be great again,
152
485853
1829
onu yine muhteşem olmayı istemeye
08:08
by helping her redefine success.
153
488740
3099
motive etmenin bir yolunu bulmaktı.
08:14
My enthusiasm for that challenge turned into determination
154
494601
3866
Bu meydan okumaya olan istekliliğim, Katelyn'in gözümün içine bakarak
08:18
when one day Katelyn looked me in the eye and said,
155
498491
3043
"Bayan Val bilmenizi isterim ki
08:21
"Ms. Val, I just want you to know,
156
501558
2321
bana yapmamı söylediğiniz hey şeyin tam tersini yapıyorum." dediği gün
08:23
everything you tell me to do, I do the exact opposite."
157
503903
2968
kararlılığa dönüştü.
08:26
(Laughter)
158
506895
2664
(Kahkaha)
08:29
Yeah, it was like, yeah, Katelyn, challenge accepted. OK.
159
509583
3210
Tamam Katelyn, meydan okumanı kabul ediyorum.
08:32
(Laughter)
160
512817
1523
(Kahkaha)
08:34
And further proof that dictating was not going to win.
161
514985
3611
Bu da zorlamanın kazanamayacağına dair bir kanıttı.
08:39
So I embarked on the painfully slow process
162
519111
3267
Böylece acı verici derecede yavaş olan
08:42
of building trust
163
522402
1721
güven kazanma
08:44
and proving to her that first and foremost
164
524147
2597
ve ona her şeyden önce bir insan olarak değer verdiğimi
08:46
I cared about her as a whole human being.
165
526768
3504
kanıtlama sürecine giriştim.
08:52
Part of my strategy was to only talk to Katelyn about gymnastics in the gym.
166
532931
3918
Stratejimin bir parçası, onunla jimnastik hakkında sadece salonda konuşmaktı.
08:57
Outside of the gym, we talked about everything else:
167
537955
2480
Salon dışında diğer şeyler hakkında konuşuyorduk;
09:00
school, boys, families, friends, hobbies.
168
540459
2525
okul, erkekler, aile, arkadaşlar, hobiler.
Onu spor dışında ona sevinç veren yeni şeyler bulması için cesaretlendirdim.
09:03
I encouraged her to find things outside of her sport that brought her joy.
169
543008
4377
09:08
And it was so cool
170
548197
2789
Katelyn Ohashi'nin gözlerimizin önünde
tam anlamıyla bir bahar çiçeği gibi açıldığını görmek harikaydı.
09:11
to see the process of Katelyn Ohashi literally blossom before our eyes.
171
551010
6473
09:17
And through that process,
172
557507
2023
Bu süreç boyunca
09:20
she rediscovered her self-love
173
560355
3231
o, kendine olan sevgisini ve kendi değerini yeniden keşfetti.
09:23
and self-worth.
174
563610
1502
09:26
And slowly, she was able to bring that joy
175
566702
3930
Yavaşça bu neşeyi
09:31
back to her gymnastics.
176
571425
1905
jimnastiğe taşımayı başardı.
09:34
She went on to earn the NCAA title on floor,
177
574506
4323
Zeminde NCAA unvanını kazanmak için gitti
09:38
and she helped our team win our seventh NCAA championship in 2018.
178
578853
4502
ve 2018'de takımımızın yedinci NCAA şampiyonasını kazanmasına yardım etti.
09:44
So --
179
584675
990
Yani --
09:45
Thank you.
180
585805
942
Teşekkürler.
09:46
(Applause)
181
586765
2173
(Alkış)
09:50
So let's think about the Katelyn Ohashis in your life.
182
590679
3633
Şimdi, Katelyn Ohashi’yi sizin hayatınızda düşünelim.
09:55
Let's think about those people under your care and your guidance.
183
595294
3359
Sizin bakımınız ve sorumluluğunuz altındakileri düşünelim.
10:00
What are you telling your kids on the car ride home?
184
600124
3240
Çocuklarınıza arabada eve giderken neler diyorsunuz?
10:05
That car ride home
185
605431
1357
Bu arabayla eve gidişin,
10:06
has much more impact than you know.
186
606812
3066
sizin düşündüğünüzden çok daha büyük bir etkisi var.
10:12
Are you focusing on the end result,
187
612182
1912
Sonuca mı odaklısınız,
10:14
or are you excited to use that time
188
614929
1712
yoksa bu zamanı çocuğunuzu bir şampiyon olarak geliştirmeye
10:16
to help your child develop into a champion?
189
616665
2294
kullanmak için heyecanlı mısınız?
10:19
It's very simple:
190
619771
1215
Çok basit;
10:21
you will know you're focusing on the end result
191
621010
2352
eğer sonuca odaklı sorular soruyorsanız
10:23
if you ask questions about the end result.
192
623386
2371
neticeye ulaşmak istediğinizi anlarsınız.
10:26
"Did you win?"
193
626234
1197
“Kazandın mı?”
10:28
"How many points did you score?"
194
628140
1553
“Kaç puan aldın?”
10:30
"Did you get an A?"
195
630404
1391
“Tam puan aldın mı?”
10:33
If you truly are motivated about helping your child develop into a champion,
196
633890
5720
Eğer gerçekten
çocuğunuzun bir şampiyon olarak gelişmesine odaklandıysanız
10:39
you will ask questions about the experience
197
639634
3072
onun deneyimi ve süreç hakkında
10:42
and the process,
198
642730
1317
şöyle sorular sorarsınız:
10:44
like, "What did you learn today?"
199
644071
2350
“Bugün ne öğrendin?”
10:47
"Did you help a teammate?"
200
647072
1498
“Takım arkadaşına yardım ettin mi?”
10:49
And, my favorite question,
201
649523
1986
ve benim favori sorum olan
10:51
"Did you figure out how to have fun at working really, really hard?"
202
651533
3402
“Çok çalışırken nasıl eğleneceğini öğrendin mi?”
10:57
And then the key is to be very still
203
657021
3566
Kilit nokta ise bundan sonra çok sakin bir şekilde
11:00
and listen to their response.
204
660611
2123
onların cevabını dinlemek.
11:04
I believe that one of the greatest gifts we can give another human being
205
664501
4584
İnanıyorum ki bir insana verebileceğiniz en iyi hediye,
11:09
is to silence our minds
206
669109
2481
kendi düşüncelerimizi haklı olma
11:11
from the need to be right
207
671614
2510
ve doğru cevaplar verme
11:14
or the need to formulate the appropriate response
208
674148
2997
isteğine karşı dizginlemek
11:17
and truly listen
209
677169
1571
ve bunun yerine
11:18
when someone else is talking.
210
678764
1792
konuşanı gerçekten dinlemektir.
11:21
And in silencing our minds,
211
681518
2829
Zihnimizin sessizliğinde,
11:24
we actually hear our own fears and inadequacies,
212
684371
4287
daha açık fikirli ve empatik cevaplar hazırlamamıza yardımcı olan
11:28
which can help us formulate our response
213
688682
3474
kendi korkularımızı
11:32
with more clarity and empathy.
214
692180
3218
ve yetersizliklerimizi duyarız.
11:38
Kyla Ross, another one of our gymnasts,
215
698216
1890
Diğer bir jimnastikçimiz olan Kyla Ross
11:40
is one of the greatest gymnasts in the history of the sport.
216
700130
2838
spor tarihinin en iyi jimnastikçilerinden biri.
11:42
She's the only athlete to have earned the trifecta:
217
702992
2813
Üçlü unvan kazanan tek atlet.
11:46
she's a national champion,
218
706362
1999
Ulusal şampiyon,
11:48
a world champion
219
708385
1593
dünya şampiyonu,
ve olimpiyat şampiyonu.
11:50
and an Olympic champion.
220
710002
1524
11:52
She's also not one for small talk,
221
712465
2374
Ayrıca basit konuşmalar yapan bir insan da değil.
11:54
so I was a bit surprised one day when she came to my office,
222
714863
2869
Bu nedenle bir gün benim ofisime gelip
11:57
sat on the couch
223
717756
1325
koltuğuma oturup
11:59
and just started talking --
224
719105
2316
bolümünden, sonra yüksek lisanstan
12:01
first about her major,
225
721445
1698
ve daha sonra aklına gelen her şey hakkında konuşmaya başlayınca
12:03
then about graduate school
226
723167
1565
12:04
and then about everything else that seemed to pop into her mind.
227
724756
3780
biraz şaşırmıştım.
12:09
My inner voice whispered to me
228
729186
3375
İçgüdülerim
aklında bir şey olduğunu fısıldadı
12:12
that something was on her mind,
229
732585
2059
12:14
and if I was still
230
734668
2050
ve eğer sakin kalıp
12:16
and gave her enough time,
231
736742
2426
ona yeterince zaman tanırsam
12:19
it would come out.
232
739192
1317
ne olduğu ortaya çıkacaktı.
12:22
And it did.
233
742097
1185
Çıktı da.
12:24
It was the first time that Kyla had shared with anyone
234
744885
3211
Bu an, Kyla’nın eski ABD jimnastik takım doktoru olan
12:29
that she had been sexually abused by Larry Nassar,
235
749739
3078
ve daha sonradan seri çocuk tacizinden tutuklanan
12:34
the former USA Gymnastics team doctor,
236
754095
2429
Larry Nassar tarafından cinsel istismara uğradığını
12:36
who was later convicted of being a serial child molester.
237
756548
4127
ilk defa birisiyle paylaştığı andı.
12:43
Kyla came forward
238
763755
2036
Kyla öne çıktı
12:45
and joined the army
239
765815
1881
ve olumlu değişimi teşvik etmek için
12:47
of Nassar survivors
240
767720
1682
12:50
who shared their stories
241
770436
2229
hikâyelerini paylaşıp seslerini kullanan
12:52
and used their voices
242
772689
1538
12:55
to invoke positive change for our world.
243
775194
3710
Nassar mağdurları topluluğuna katıldı.
13:02
I felt it was extremely important at that time
244
782073
2961
O zaman Kyla ve takımımıza güvenli bir alan sağlamanın
13:05
to provide a safe space for Kyla and our team.
245
785058
2920
çok önemli olduğunu hissettim.
13:08
And so I chose to talk about this in a few team meetings.
246
788927
3744
Böylece birkaç takım toplantımızda bu konudan bahsetmeye karar verdim.
13:15
Later that year, we won the national championship,
247
795896
2800
O yılının sonunda ulusal şampiyonayı kazandık
13:18
and after we did, Kyla came up to me and shared with me the fact
248
798720
3215
ve Kyla bana gelip
13:21
that she felt one reason that we'd won
249
801959
2862
kazanmamızın bir nedeni ile ilgili hissettiği gerçeği paylaştı
13:24
was because we had addressed the elephant in the room,
250
804845
2669
çünkü kötü deneyiminin üstüne gidilmişti.
13:28
the tragedy that had not only rocked the world
251
808459
3700
Bu trajedi, dünyayı sarsmakla kalmamış,
13:32
but that had liberated the truths and the memories in herself
252
812183
4881
hem kendisinin hem de onun arkadaşlarının ve akranlarının
13:37
and in so many of her friends
253
817088
2222
doğruları ve hatıralarını da özgür bırakmıştı.
13:39
and her peers.
254
819334
2183
13:43
As Kyla said,
255
823019
1727
Kyla’nın dediği gibi
13:44
"Ms. Val, I literally felt myself walk taller as the season went on,
256
824770
3690
“Bayan Val, sezon ilerledikçe kendimi daha gururlu ve öz güvenli hissettim
13:49
and when I walked onto that championship floor, I felt invincible."
257
829606
3529
ve şampiyonluk kürsüsüne adım attığımda kendimi yenilmez hissettim.”
13:53
Simply --
258
833397
1150
Sadece —
14:01
(Applause)
259
841158
7000
(Alkış)
14:13
Simply because she had been heard.
260
853111
2106
Sadece sesi duyulduğu için.
14:17
As parents, as coaches,
261
857931
3208
Ebeveynler, antrenörler,
14:21
as leaders,
262
861163
1762
liderler olarak
14:22
we can no longer lead from a place
263
862949
2661
kazanmanın, başarı ölçüsü olduğu yerleri,
14:27
where winning is our only metric of success,
264
867183
4288
egomuzun ön planda olduğu ortamları
14:31
where our ego sits center stage,
265
871495
3129
daha fazla yönlendiremeyiz.
14:34
because it has been proven
266
874648
1603
Çünkü böyle bir sürecin
14:36
that that process produces broken human beings.
267
876275
3355
kırılmış insanlar ürettiği kanıtlandı.
14:40
And I emphatically know
268
880424
2355
Ben,
14:42
that it is absolutely possible
269
882803
2559
hayatın tüm aşamalarında
14:45
to produce and train champions in life
270
885386
2280
insanlıktan ödün vermeyerek
14:47
in every single walk of life
271
887690
3047
şampiyon yetiştirmenin ve eğitmenin
14:50
without compromising the human spirit.
272
890761
3386
kesinlikle mümkün olduğunu biliyorum.
14:55
(Applause)
273
895904
4481
(Alkış)
15:02
It starts with defining success
274
902975
3460
Bu, kendiniz ve sorumluluğunuzdakiler için
15:06
for yourself and those under your care
275
906459
3347
başarının anlamını tanımlamakla
15:11
and then consistently
276
911081
2541
ve sonrasında sürekli bir şekilde eylemlerinizin hedeflerinizle
15:13
self-examining whether your actions are in alignment with your goals.
277
913646
5113
uyuştuğunu kontrol etmekle başlar.
15:20
We are all coaches in some capacity.
278
920791
2831
Hepimiz kapasitesi olan birer antrenörüz.
15:24
We all have a collective responsibility
279
924987
3790
Hepimizin dünyamız için hayat şampiyonu yetiştirmek gibi
15:28
to develop champions in life for our world.
280
928801
4242
ortak bir sorumluluğu var.
15:33
That is what real success looks like,
281
933716
2966
Gerçek başarı böyledir
15:37
and in the world of athletics,
282
937587
1731
ve atletlerin dünyasında
15:40
that is what we call a win-win.
283
940233
2360
buna çift taraflı kazanç deriz.
15:43
Thank you.
284
943286
1165
Teşekkürler.
15:44
(Applause)
285
944475
2736
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7